Şimdi Ara

Satanizm nedir? İblis aslında iyi mi?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
9
Cevap
0
Favori
435
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Satanist değillim, video ilgimi çektiğinden payla?ıyım dedim.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-A43C0007F -- 9 Ekim 2022; 20:55:51 >
    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >



  • İblis diye bir şey yok. insanların sınırsız hayal gücünün uydurmalarından biridir bu iblis.

  • Torlak Kemal kullanıcısına yanıt

    İblis'in mitolojik ontolojik vaziyetinin ve faraziliğinin üstünde durmazsak kazanç ve zarar temelinde bir iyilik ve kötülük tanımı bazında klasik İblis anlatısından yola çıktığımızda sonsuz güçte bir yaratıcının iradesine meydan okuması ve başkalarını da buna teşvik etmesi iyi değil, kötü bir durum. Bu şekilde İblis'e uyan herkes öteki tarafta hesabı sorulmak üzere kendi kendisine bir kötülük ediyor. Fakat eğer iddia ediyorsanız ki iyilik veya kötülük faydasından gelmez ve kişiye göreli değildir. İyilik kendiliğindedir. Bizden bağımsızdır. Ama bir şekilde sizce kavranabilirdir. Elbette anlatıdaki aktörlere bakarak ve kendinizce onları yorumlayarak iddia ettiğiniz temel iyilik çerçevesinde İblis'in böylesi bir tanrıya isyanı haklıdır ve İblis iyi bir karakterdir diyebilirsiniz. Bu durumda kazancı veya zararı meydana getirecek fayda ve maliyeti ve kişiye etkisini ifade eden kişice göreliliği devre dışı bırakmış ve soyut bir "iyilik" mefhumunu pusula bellemiş olursunuz. İblis'in veya İblis'in tarafını belleyen kendinizin tanrının gazabına uğraması ihtimali bu iyiliğin savunusu çerçevesinde bir öncelik olmaz veya umrunuzda olmaz yani en azından idealde olmamalı denebilir. Bahsettiğim ilk ütilitaryan bakış açısının iyilik ve kötülüğün tanımlanması hakkında elimize bir takım daha somut ölçütler ve kriterler verirken ikinci idealist veya temelci bakış açısının böyle kriterler veremeyip iyiliğin ve kötülüğün tanımlanması konusunda keyfiliğe ve istismara daha açık olduğuna inanıyorum.



    Mutlak veya temel bir iyiye hizmet adına başkalarına karşı her türlü kötülüğü işleyebilir, onlara büyük zararlar verebiliriz. Tarih fanatik Hıristiyanların, komünistlerin, İslamist teröristlerin ve diğer çeşitli grupların kendi "İyi Olan" tanımları çerçevesinde verdikleri zararların örnekleriyle dolu. Buna mukabil faydacı bakış açısı ise eğer tamamen bencilce veya kıskanç yaklaşılırsa bencil çıkarlar üzerinden başkalarında zarara yola açabilir. Antik Grek ve Roma dünyasının geleneksel tiran tiplemeleri buna mükemmel bir örnek teşkil ediyor. Ancak bu faydacı yani kazanımcı zararcı bakış açısı elimize diğer bakış açısının aksine bazı ölçütler veriyor. Kim ne elde ediyor, ne miktarda elde ediyor, fayda ve maliyet ne, net hesapta elde edilen ne, motivasyonun ve davranışın kaynağı ne, niye böyle bir strateji benimsendi gibi sorular yöneltebiliyoruz. Bu arada karşımızda illa ki optimal yani en iyi sonucu veren bir strateji benimsenmiş olmak zorunda da değil. Kazanç büyük veya en azından mevcut kazanım azalmayacak inancıyla aslında daha az kazançlı bir yol benimsenmiş olabilir.



    İblis anlatısından yürüyelim. Tanrının buyruğuna karşı gelip insan denen varlık karşısında diz çökmeyerek İblis üstün bir melek statüsünde ısrar etmenin kendisinin iyiliğine olacağına veya en azından basitçe kendisinin hak ettiği ama kaybetmek üzere olduğu şey (üstün statü) için bir çaba göstermek olduğuna inanmıştır. Ancak sonsuz kudretteki yaratıcısının buyruğuna karşı gelip onunla ters düşerek ve işine gelen statükoda ısrar ederek İblis çok kuvvetli ihtimalle kendisini az çok bahsettiğimiz gibi daha dezavantajlı bir vaziyete sokmuştur ama İblis'in davranışı altındaki statükocu motivasyon ve onu böyle davranmaya teşvik eden insan-öncesi kozmolojik hiyerarşi burada anlaşılabilmektedir. İblis kendisi için en kazançlı duruma açılabilecek işi yaptığını (statükonun korunmasında ısrar ve başkaldırma) düşünmüştür ancak bu işe nazaran optimal kalan stratejiyi yani emir karşısında boyun eğmeyi ve sonsuz güçteki cezalandırıcı efendisi olan yaratıcısıyla ters düşmemeyi seçmemiştir.



    Efsane, mit, menkıbe addedilenler de gerçekliğin kendisinden suretler ve izler taşıyorlar. Bunları eklektik fantastik unsurlarla hayal güçleriyle icat edenler veya uyduranlar hayatlarında gördükleri gayet de ayan beyan ortada duran sosyal ve psikolojik manzaralardan, "insan dünyasından" yola çıkmışlar. Dönemsel yargılarıyla - misal tabinin efendiye itaatsizliğinin kötülüğü gibi sosyal kabullerle - yarattıkları karakterleri de damgalamışlar. Anlatılar hayal gücü olsalar bile yine de onlardan insanlara veya dönemlere dair çok şey öğrenilebileceği, sanki gerçek olaylarmış gibi üzerlerinde ciddi analizler yapılabileceği kanaatindeyim.

    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Çok detaylıca ele almışsın ama bu iblisin hayali bir varlık olduğu gerçeğini değiştirmiyor. hayali olduğu yetmezmiş gibi iblisi ontolojisine dahil eden dinlerin temel öğretileriyle de varlığı derin ve bağdaşmaz çelişkiler içeriyor.


    Eğer iblis hayali bir varlık değilse, en azından İbrani dinler izah edilemez çelişkiler barındırır hale gelir. İblis, sırf bu nedenle bile hayali olmak zorunda.


    İblisin bir an var olduğunu savlarsak, aslında iblisin cesur, kahraman ve sağlam kişilik sahibi bir varlık olduğunu teslim etmemiz gerekir.


    Pek çok mitolojide hayali kahramanlar mazlumların yanında zalimlere veya güçlülere karşı isyan etmiştir. İblisin durumu da bu senaryoya uygun düşüyor olması nedeniyle aynı mitolojik belleğin dinlerdeki izdüşümüne benzetmek sanırım çok yanıltıcı olmaz. İblisin kökenini belki de kendinden önceki isyankar mitolojik kahramanlarda aramak gerekir ancak önceki mitolojilerden dinin bütünlüğünü korumak için "iyi" yerine "kötü" bir kahraman olarak kopya edilmiş görünüyor.


    Oysa sonsuz kudrete sahip bir varlığa karşı başkaldırabilmek ancak delilerin ya da korku nedir bilmeyenlerin, güç karşısında eğilmeyenlerin girişebileceği bir eylemliliktir.


    İblisin deli olamayacağını biliyoruz...





  • quote:

    Çok detaylıca ele almışsın ama bu iblisin hayali bir varlık olduğu gerçeğini değiştirmiyor. hayali olduğu yetmezmiş gibi iblisi ontolojisine dahil eden dinlerin temel öğretileriyle de varlığı derin ve bağdaşmaz çelişkiler içeriyor.




    Kavramsal veya içsel çelişkiler eski dinlerin / mitolojilerin genel bir karakteristiği. Eski insanların ellerinden bu kadarı gelmiş. Sonuçta mantıkçılar veya sosyal bilimciler değillerdi. Tabii günümüzde hala bunlara inanan bu kadar çok insan olması gerçekliğin anlaşılması veya hayatın düzenlenmesi karşısında inanılmaz ciddi bir problem. İnsanoğlunun ürettiği mitolojileri aşmış bilimi ve mantığı umuma yayma ve halkın bilimi içselleştirmesi konusunda ciddi sorunlar olduğunun bir göstergesi. Çelişkilerle ilgili detaylara ben de tıpkı senin gibi uzun uzun girmeyeceğim. İlahi sınav-bilgi çelişkisi - her şeyi bilen bir varlık neden yarattıklarını sınava tabi tutma ihtiyacındadır? - , ilahi plan-yargılanan kul ve irade çelişkisi - her şey yaratıcının takdiriyse veya planıysa nasıl olur da cüzi iradeden, anlamlı şekilde kendi yanlış tercihlerinde bulunmuş olan günahkarlardan ve adil bir cezalandırmadan söz edilebilir? - gibi bazı başlıkları vermekle yetineceğim. Herkes samimi şekilde birazcık akıl yürüterek ve Pavlov'un köpeği misali düşüncelerini şartlayan aldığı dinsel endoktrinizasyonu tespit edip bir kenara bırakarak bu ciddi sorunları ve çelişkileri idrak edebilir. Ama işte bir yandan evreni kendi sosyal dünyalarından yola çıkarak insansı biçimde açıklayan ve kavramsal tutarlılığı algılama kapasiteleri sınırlı olan antik insanlardan daha iyisini beklemek de uçuk olurdu.

    quote:

    Eğer iblis hayali bir varlık değilse, en azından İbrani dinler izah edilemez çelişkiler barındırır hale gelir. İblis, sırf bu nedenle bile hayali olmak zorunda.


    Şeytanı farazi addetmek otomatik İbrani dinlerin de yadsındığı ve iddialarının farazi olduğu anlamına gelir.

    quote:

    Pek çok mitolojide hayali kahramanlar mazlumların yanında zalimlere veya güçlülere karşı isyan etmiştir. İblisin durumu da bu senaryoya uygun düşüyor olması nedeniyle aynı mitolojik belleğin dinlerdeki izdüşümüne benzetmek sanırım çok yanıltıcı olmaz. İblisin kökenini belki de kendinden önceki isyankar mitolojik kahramanlarda aramak gerekir ancak önceki mitolojilerden dinin bütünlüğünü korumak için "iyi" yerine "kötü" bir kahraman olarak kopya edilmiş görünüyor.


    Oysa sonsuz kudrete sahip bir varlığa karşı başkaldırabilmek ancak delilerin ya da korku nedir bilmeyenlerin, güç karşısında eğilmeyenlerin girişebileceği bir eylemliliktir.


    İblisin deli olamayacağını biliyoruz...



    Olabilir.

    Mazlum - veya kendi - safında otoriteye başkaldırış dünya mitolojilerinde yaygın bir tema. Özellikle İbrani dinler gibi kurumsallaşmış otoriter monoteist dinlerin yaratıcıları bunu iyi ve kötünün mücadelesi düalizmi çerçevesinde yorumlayıp İblis'in şahsında başkaldırışın kötülüğünü ifade etmiş ve böylece dinin otorite gücüne dayanan bekasını garantilemiş olabilir. En azından otoriteyi sağlamak ve mühürlemek için yeterince iyi bir hikaye anlatımı ve karakter nitelemesi. Bertrand Russell gibi keskin bir mantıkçıyı kesinlikle güldürür ama mantık eğitimi almanın mümkün olmadığı ve kabilelerin birbirini yediği son derece Hobbesvari kaotik ve anarşik bir düşük güven ortamında bu anlatıya ve anlayışa sıkıya sıkıya sarılacak çok insan çıkar. Bir yandan bu anlayışlar ve menkıbeler memler halinde ortalıkta geziniyorken, rekabet veya etkileşim sonucu devamlı dönüşüm halindeyken, tıpkı organizmalar ve genleri gibi bekalarını güvence altına alacak adaptasyonlara onları sürükleyen doğal seleksiyon baskısı altındayken. İnsanların akla gelen düşünceler ve hilelerle keyfi öldürüldüğü bir toplumda hepsininin bu ekstrem hareketini açıklayabilecek kozmolojik bir günah keçisi olmalıydı. Bir sorumluluk yıkma ve duayla af dileme ile günahın külfetinden kurtulunabilmeliydi. Köleci ataerkil bir toplumda başkaldıranlar şüphesiz kötü olmalıydı. Görece merhametli ve koruyucu ama hiddetlendi mi de yıkıcı ve kumpasları bozan bir efendi de şüphesiz iyi.

    Bu arada iblise dair mazlumun yanında durup zalime isyan eden şeklindeki Prometheus-vari okumanda fevkalade Marksçı, böyle tarihsel materyalist bir yaklaşım sezmedim değil. Klasik sol bir damar sende epey baskın demek. :D

    Marksist gelenekte genelde anti sosyal statükocu davalarına haklılık devşirmek veya ezilen sınıflardaki ilgili tarihi dönüştürücü eğilimi göstermek adına dinler üstünde böyle okumalar yapıyorlar. Kişisel izlenimim.

    Benim açıklamamda da bence hafif Gramscian bir esinti var (sınıfsal hegemona vurgu).
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Alıntı

    metni:
    Şeytanı farazi addetmek otomatik İbrani dinlerin de yadsındığı ve iddialarının farazi olduğu anlamına gelir.


    Öyle addediyorum zaten. Kurduğum kendi cümlemde bir çelişki var. Şeytanı gerçek varsayarsak, ibrani dinlerin temelini oluşturan artiküler postulalar anlamsız hale geliyor ve bu dinlerin şeytan niteliğinde bir figürü içermemesi gerekiyor ama içeriyorlar!


    Bu da hem şeytanı hem de bu dinleri farazi kılan önemli etmenlerden biri oluyor mecburen.


    Alıntı

    metni:
    Bu arada iblise dair mazlumun yanında durup zalime isyan eden şeklindeki Prometheus-vari okumanda fevkalade Marksçı, böyle tarihsel materyalist bir yaklaşım sezmedim değil. Klasik sol bir damar sende epey baskın demek. :D
    Marksist gelenekte genelde anti sosyal statükocu davalarına haklılık devşirmek veya ezilen sınıflardaki ilgili tarihi dönüştürücü eğilimi göstermek adına dinler üstünde böyle okumalar yapıyorlar. Kişisel izlenimim.
    Benim açıklamamda da bence hafif Gramscian bir esinti var (sınıfsal hegemona vurgu).


    Evet doğru bir saptama. Gençliğimde marksisttim. Şimdi de liberal sol tarafta yer alıyorum. Kitaplığımda hala Antonio Gramschi'nin "Modern Devlet ve Politika" adlı üniversite yıllarından kalma kitabı durur.





  • insani yaratip bilgiden yoksun davar gibi etrafta gezmesini saglayan mi iyidir.
    yoksa lanetkenmek ugruna onu sigirliktan kurtaracak bilgiyi calip veren mi.
    mesele budur.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • bunca yıl yaşadım içinde iblis olmayan insan görmedim...içlerinden parçalarcasına çıkmaya çalışıyordu ve pek azı ona direniyordu

    internette ise ona kimse direnmiyor

    forumlardaki sözde akıllı bolluğu da sanırım bu yüzden



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi pspsexer -- 25 Mayıs 2023; 1:33:36 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.