Şimdi Ara

Petrolün Sonu ve Elektrikli Otomobil Senaryoları (8. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
185
Cevap
22
Favori
11.085
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
132 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: acquiles

    Güzel bir özet elinize sağlık . Ama yanlış yerdesiniz heba olmayın

    Teşekkürler. Doğru yeri bir türlü bulamadım maalesef.
  • BAZI AŞIRI ÖRNEKLER:

    Elektrik üretiminin kaynağa göre dağılımına bakıldığında aşağıdaki 15 kadar ülke çan eğrisinin aşırı uçlarına savrulmuş durumda.

    Dünya ortalaması:
    Termik santrallar: %67,5
    Yenilenebilir enerji santralları: %20,3
    Nükleer santrallar: %12,8
    Toplam: %100

    Medyandan aşırı sapan ülkeler:
    Petrolün Sonu ve Elektrikli Otomobil Senaryoları


    İzlanda, Norveç, İsveç, Kanada ve Y. Zelanda gibi ülkeler termik santrallara yüz vermemiş. Belki bu coğrafya ile de ilintilidir ama yakınlarındaki Danimarka termik santralları tercih etmiş. Böyle ülkelerin elektrikli arabaya hemen geçmeleri gerekir. Hele İzlanda'nın vakit kaybetmesi bile hata. Adamlar elektriği %100 HES, güneş ve rüzgardan alıyor. Ülkede her yerde "Sıfır Emisyon" var!



    Petrol üreticisi ülkeler ise yenilenebilir kaynaklara hiç yüz vermemiş. Elektriklerini tamamen petrol santrallarından elde ediyorlar.

    Bunun dikkate değer bir istisnası Venezuella ki kendisi dünyanın en büyük petrol rezervlerine sahip olduğu halde elektriğinin sadece %31,5 kadarını termik santrallerden karşılıyor. %68,5 hidroelektrikten geliyor. Bu durumda petrol zengini Venezuella dahi hemen elektrikli arabalara geçmelidir.

    Biz termikte tam medyanda, "yenilenebilir"de ise dünya ortalamasının üstündeyiz. Ama bunu kısa vadede 50/50, uzun vadede 0/100 yapmak gerek.




    Kaynak:
    http://wdi.worldbank.org/table/3.7




  • Çok faydalı olmuş.

    Tek çekincem ülkemizin bunu yapmek için yatırım yapması yerine hazır petrol şirketlerinin(Shell başlamış Bp ve diğerleri de gelir peşinden) tekrar ülkemizi sömürmesi.

    Eğer elektriğimizi kendimiz ciddi olarak üretirsek ve bu sayede elektrik fiyatının bu yıldan itibaren yükselişini engellersek ciddi bir ekonomik kazanç sağlarız üzerine cari açığımız biter üzerine paramız artar.

    Devletin ciddi teşvik etmesi gerekmekte.

    Umarım hayırlısı olur.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal


    quote:

    Orijinalden alıntı: scorn


    quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal


    quote:

    Orijinalden alıntı: _turbo_

    2 Tonluk elektrikli arabanin kirliligi 3 lük motorlu dizel mercedes s500 den asagi degildir. Tek fark biri o kirliligi yolda giderken yapiyor digeri arabasini sarj etmeden kirletmis oluyor.

    Kaynak? Bu iddian için bir kaynak gösterir misin. Kim iddia etmiş böyle bir şeyi ve nasıl kanıtlamış bilelim.

    Yazdım okumamışsınız.

    Benzinin yanma verimi kömürden yüksek. Termik santrallerimiz bu haldeyken elektrik arabaya geçtiğimizde aynı gücü santralden karşılamaya çalışacak ve co2 salınımı artacak. Bu konuda bir arkadaşın tezi vardı hesap kitaplı.



    Ama elektrik termikten değil de nükleer ya da diğer temiz kaynaklardan sağlanırsa elektrikli araba ile çevre temizliği sağlanabilir.

    Atlamış olabilirim, kusura bakma.

    Hem haklı olabilirsin hem de haksız. Şöyle ki;

    1. Benzinin yanma verimi kömürünkinden yüksektir, doğru. Ancak termik santrallarda kömür çok yüksek sıcaklıklarda yakılıyor. Bu da santralın yanma verimini ciddi oranda artırıyor. Yani bizim evdeki sobada kömür yakmamızla termik santral fırınlarında kömür yakmak aynı şey değil. Termik santrallarda kömür yüksek kapasiteli blürör kullanılarak yüksek oksijen ortamında yakılıyor. Bu nedenle günümüz termik
    santrallarında net verim %40-45 arasıdır. En son teknoloji santrallarda bu oran %48'e kadar çıkmıştır.:

    ÖRNEK TERMİK SANTRAL VERİMLERİ
    Petrolün Sonu ve Elektrikli Otomobil Senaryoları
    Kaynak:
    http://www.emo.org.tr/ekler/8982b8d271b99d6_ek.pdf


    Öte yandan aşağıdaki 2011 tarihli makaleye göre Türkiye'deki linyit santrallarının verimi %30 ile %41 arasında değişmektedir. Ortalama %35 alabiliriz.
    Kaynak:
    http://www1.mmo.org.tr/resimler/dosya_ekler/de57221d69ac155_ek.pdf?dergi=1139

    Şimdi tekrar verim kıyaslaması yapabiliriz.
    Aşağıdaki kaynağa göre benzinli motorların verimi ortalama %20, dizellerinki ise maksimum %40 civarındadır.
    Kaynak:
    http://www.greencarreports.com/news/1091436_toyota-gasoline-engine-achieves-thermal-efficiency-of-38-percent

    Bunu başka kaynaklardan da kendin teyit edebilirsin.

    Ben çok daha iyimser davranıp benzinli motorun verimini %25-30 arası almıştım. Hadi %25 diyelim.

    Benzinli motor verimi: en çok %25
    Termik santral verimi: ortalama %35

    Senin tez benzinli motorlar açısından çöktü.

    Şimdi de dizel motorlara bakalım:
    Dizel motor verimi en çok %40 ortalama %35
    Termik santral verimi: ortalama %35
    Burada verimin kafa kafaya olduğunu söyleyebiliriz. Ancak atladığın 2 husus var:
    1.Türkiyede elektriğin sadece %67'si fosil yakıtlardan elde ediliyor ve bunda kömür santrallarının payı ancak yarısıdır. Bir sürü de doğalgaz santralı var. Dolayısıyla Türkiye'de santralın verimini hesaplarken bu rakamı 0,67'ye bölmek zorundasın 0,40/0,67 =%59. Evet, Türkiye'de elektriğin %32'si rüzgar, güneş ve HES'ten geliyor. Öyle olunca da elektrikli arabanın bataryası için prizden aldığın elektriğin üretim verimi emisyon açısından %60 civarına çıkıyor.
    2. 1 litre mazot arabanın deposuna konana kadar olan üretim ve nakliye sürecindeki verimi hesaba katmıyorsun. Petrol toprak altından dizel jeneratörlü pompalarla çıkarılıyor, pompalarla limana basılıyor, oradan dizel motorlu gemilerle rafinerilere taşınıyor, rafinerilerde enerji kullanılarak ayrıştırılıyor ve tekrar nakliye ile arabanın deposuna geliyor. Sen 5 litre mazotun yanması karşılığında atıyorum 2 kg CO2 salındığını (ya da km'de 100 gr) sanıyorsun ama aslında çok daha fazla CO2 salınıyor. O mazot üretilip taşınırkenki CO2 salınımını ihmal ediyorsun.


    Bu nedenle elektriğini %100 termik santrallardan elde eden Hong Kong ve İsrail gibi ülkelerde bile elektrikli otomobil kullanmak her zaman daha verimli ve dolayısıyla daha ekonomik ve çevrecidir.





    Tamam hocam kabul de alt ısıl değerlerine bakmamışsınız. 1 ton benzin yakmakla 1 ton kömür yakmak aynı enerjiyi üretmez. Arada çok ciddi bir fark var.

    Tekrar hesaplamanızı tavsiye ederim.
    Eklemekte de fayda var, bizim yaktığımız kömür taş ya da kok değil linyit gibi kömürler. Çok daha verimsiz. Taş da varsa oranı düşük



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi scorn -- 21 Ekim 2017; 19:59:28 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Konuyu çok yakından takip etmiyorum ama bana kalırsa yakın zamanda petrolün Sonu gelmez. Petrolün fiyat düşüklüğünün bir sebebi de devamlı yeni sahalar bulunması. Ayrıca elektrikli otomobile geçiş petrol tüketimine ne kadar etki eder tartışılır. Çünkü tüketimin çoğunu ağır vasıtalar yapıyor (otobüs,kamyon,tır v.s) bu pil teknolojisiyle onların elektrikliye dönmesi de zor. Güneş enerjisine birşey diyemem ama “zararsız” denilen rüzgar enerjisinin ne kadar “zararsız” olduğu tartışılıyor zira ses kirliliğinin yanında yüzey rüzgarlarını yükseltip kurulu oldukları bölgenin sıcaklığını bir derece kadar yükseltiyorlar. Bir derece az gözükse de beş derecelik bir artışın bütün canlıların yok olmasına sebep olduğu göz önünde bulundurulursa , hiç te az olmadığı açık. Sonuç olarak yeni enerji teknolojilerinin acilen geliştirilmesi şart. Belki magma kaynaklı termal enerji geliştirmek mümkün olur.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Nikola Teslanın kıymetini insanoğlu bilmeliydi yaptığı çalışmaları unutmamak gerekir , bana göre amerikanın elinde çalışma bilgileri bu konuda işe yarayabilir.
  • mrcaky kullanıcısına yanıt
    Tesla konusu açılmışken...birçok icada imza atan , adeta insanlık için adeta sıçrama tahtası olan tesla nın son zamanlarında pek sağlıklı düşünemediğini söylemek acı da olsa gerçek. Allahtan aklındakileri gerçekleştirememiş yoksa ucube bir canlı türü olacaktık. Fikirleri hernekadar hümanist olsa da (herkese bedava elektrik) yönteminin sonucu korkunç olacaktı bizim için. Havadan bedava elektrik dağıtımı yapmayı kafasına koymuştu. Problem , havanın yalıtkan olmasıydı. Her yüz metrede bir devasa (Kaba tabiriyle) bobinler ile elektro manyetik alan yaratarak elektriği dağıtmak istiyordu. Bu da en hafif etki olarak kansersiz kimsenin kalmayacağı anlamına geliyor. Deformasyon ve mutasyon da cabası. Üç güzlü iki ağızlı altı kollu olmamamızı onun başarısızlığına borçluyuz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: a3l4i

    beyler benden size kücük 1 tüyo
    PETROL ASLA TÜKENMEYECEK (insanoglunun nesli tükenene dek)
    simdilik varil fiyatı daha derinlerde cıkarma yapmayı karsılamıyor bu yuzden rezervler azaldı lafları ediliyor bunun amacı varil fiyatlarını arttırmak, fiyatlar artarsa daha da derinlere inecekler ve petrol yine cıkacak. ancak cıkan petrolun litre degeri yuksek oldugu için simdiden yenilenebilir enerjilere donmekte fayda var
    petrol zaten pahalı diyenler olacaktır, yurtdısında benzin litre fiyatı 1.2 tl civarı ona gore dusunun.


    Biraz sallama olmuş. Benzin fiyatları venezuela, arabistan gibi birkaç ülkede sizin bahsettiğiniz 1.20 tl nin altında fakat çoğu gelişmiş ülkeler dahil benzin fiyatları türkiye fiyatına yakın hatta daha pahalı olan avrupa ülkeleri var. Aşağıda ki linkte dünyadaki ülkelerin benzin satış fiyatlarını görebilirsiniz.

    http://tr.globalpetrolprices.com/gasoline_prices/




  • Petrol yakın gelecekte bitecek.
    Shell in geliştirdiği doğalgazdan dönüştürülen yakıtlar gelişecek ama o da petrol gibi sınırlı yeraltı kaynağı
    (What is gas-to-liquids?
    Shell’s gas-to-liquids (GTL) technology converts natural gas – the cleanest-burning fossil fuel – into high-quality liquid products that would otherwise be made from crude oil. These products include transportation fuels, motor oils and the ingredients for everyday necessities like plastics, detergents and cosmetics.)

    Güneş enerjisi bence sınırlı ve panllerin üretim maliyeti-panel ömrü nedeniyle uzun vadede büyük kapasite zor.

    Rüzgar çevreci deniliyor ama bence çevreye en zararlı elektrik üretme yöntemlerinden biri. Ege nin kuş uçmaz kervan geçmez dağı taşı rüzgar gülü dolmuş. Görüntü kirliliği zaten malum. Ama görünmeyen zararı herbir rüzgar gülüne 10-15 metre genişliğinde yollar yapılması. Bu yollardan bakım nedeniyle periyodik haftalık-2 haftada bir araç ve insan geçmesi nedeniyle, maalesef çok kısıtlı ülkemizin zaten az olan vahşi hayatı sıfırlanıyor. Vahşi hayatın azalması dolaylı olarak doğal bitki ve çevre hayatını olumsuz etkiliyor-etkileyecek.

    Sonuçta en mantıklısı kontrollü kullanıp işletilmek şartıyla nükleerden elektrik üretimi ve elektrikli araçlar görünüyor. Nükleer kaynakların ömrü ne kadar bilmiyorum inşallah sınırlı değildir.

    Fakat petrolden üretilen ve dünyayı esir alan petrokimya ürünleri nasıl üretilir bilmiyorum.




  • urfes U kullanıcısına yanıt
    benzin fiyatı ornek vermek amaclı idi.
    petrol varil fiyatına bakarsanız daha dogru olur
  • millet evdeki elektirik faturasini odeyemiyor bide arabayami yakicak 10 liralik elektirik oluyo 20 lira

    allahtan guzduz tarifesi ucuz :)

    saka bir yana bu maliyetlerde fosil yakitlara devam baksana ortadogu hala karisik yiyiciler birikmis oraya bi yuz yil daha petrol gaz favorim lpg oda uc lira oldu sagolsunlar

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hocam tebrik ediyorum doktora tezi gibi içerik sunmuşsun.
    Teşekkürler..
  • Muhteşem bir konu Fayda sağlayacak muazzam bilgiler ve Bilim konusundaki tartışmalar..

    Hepinizin aklına eline yüreğine sağlık

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sana ne!
    Çok mu lazımdı sana!
  • konu için teşekürker emeğine sağlık ama millet şu sürdürülebilir füzyona kafa yorsa hayal olarak görmese çok daha iyi olacak füzyon gerçekleşiyor ama bilim adamları sürdürülebilir füzyon tepkimesi için çalışıyor ve şu elektririkli otomobil meselesi batarya ile ilgili darboğazın kaynağını merak ettim ve işin içinde petrol lobisi var sırf petrolü satabilmek için elektrikli otomobil teknolojilerine uyguladığı anborgoları keşke görseniz ve elektirikli otomobillerin bataryasında rol oynayan silisyum dünyada okadar çok bulunması + iken otomobillerin benzinli araçlardan daha pahalı olması.

    Unutmayın Bu günün Bilim Kurgusu Yarının Gerçeği ve Geleceğidir.
  • scorn kullanıcısına yanıt
    Doğru bakmadım ama zaten esas meselemiz termal verimlilik değildi. Meselemiz hangi durumda daha az CO2 emisyonu elde edileceğiydi. Bu da ülkeden ülkeye değişir. Biz termik santrallarda linyit ve taşkömürü kullanırız. Arabistan fuel oil. Kazakistan NG kullanır öyle değil mi? Ya da İzlanda örneğinde olduğu gibi elektrik üretiminde hiç termal enerji kullanılmaz. O zaman İzlandalı niye baksın kömürün alt ısıl değerlerine? Ya da İzlandalı, ya da Kazak? Ya da Arap? Ya da elektriğinin %80'ini nükleer enerjiden elde eden Fransa neden baksın ki taş kömürü veya linyit kalorisine?

    Ama bizim ülkede, ABD'de ve Çin'de mesela bakmak gerek çünkü bizde hatırı sayılır oranda kömür kullanıyoruz. Mesela önceki günkü elektrik üretimine baktım. Elektriğin %48î doğal gaz santrallarından elde edilmiş. %36 kadarı da ithal kömür/taş kömürü/linyit karışımından. Hidrolik düşük kalmış çünkü mevsim ve ay olarak nehir sularının ve baraj seviyelerinin en düşük olduğu zamanlardayız. Bu zamanda hidroelektrik kapasite %20'lere kadar düşebiliyor.

    Kaynak:
    http://www.enerjiatlasi.com/elektrik-uretimi/

    Fakat yarın boş vaktim olursa kömürün alt ısıl değerleri üzerinden bir hesap yapıp paylaşırım burada. belki de sen haklısındır. Hesabı yapalım, sonucu görelim...

    Yalnız yine bir dip not olarak düşmek isterim: Meselemiz termal verimlerin karşılaştırması değil. Elektriğini termik santrallardan elde etmeyen ülkeler için bu hiç bir şey ifade etmez. Bizim meselemiz hangi durumda daha az CO2 emisyonu oluştuğu. Mevcut durumda mı full elektrikli olursa mı...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: arghh

    Konuyu çok yakından takip etmiyorum ama bana kalırsa yakın zamanda petrolün Sonu gelmez. Petrolün fiyat düşüklüğünün bir sebebi de devamlı yeni sahalar bulunması. Ayrıca elektrikli otomobile geçiş petrol tüketimine ne kadar etki eder tartışılır. Çünkü tüketimin çoğunu ağır vasıtalar yapıyor (otobüs,kamyon,tır v.s) bu pil teknolojisiyle onların elektrikliye dönmesi de zor. Güneş enerjisine birşey diyemem ama “zararsız” denilen rüzgar enerjisinin ne kadar “zararsız” olduğu tartışılıyor zira ses kirliliğinin yanında yüzey rüzgarlarını yükseltip kurulu oldukları bölgenin sıcaklığını bir derece kadar yükseltiyorlar. Bir derece az gözükse de beş derecelik bir artışın bütün canlıların yok olmasına sebep olduğu göz önünde bulundurulursa , hiç te az olmadığı açık. Sonuç olarak yeni enerji teknolojilerinin acilen geliştirilmesi şart. Belki magma kaynaklı termal enerji geliştirmek mümkün olur.

    Petrolün geçtiğimiz 3-5 yıldaki fiyatının düşüklüğünün asıl sebebi S. Arabistan'ın üretimini sürekli artırması ve OPEC ülkelerini de üretim artışına zorlamasıydı. Peki fiyatların düşeceğini bile bile neden bunu yaptılar?

    Nitekim aşağıdaki linkte Arabistan'ın sürekli artan üretim grafiğini göreceksin:

    https://www.indexmundi.com/energy/?country=sa&product=oil&graph=production

    Bugün S. Arabistan günlük olarak en fazla petrol üreten ülke konumunda.

    Evet neden yapıyorlar bunu? Çünkü ABD'de shale oil çıkarma maliyetleri geçtiğimiz yıllarda 60 dolar seviyelerindeydi. Petrolün varil fiyatı 60 doların üzerine çıktığında ABD'de kaya petrolü çıkarmak ekonomik olarak fizibl hale geliyordu. Bu sayede ABD geçtiğimiz yıllarda kaya petrolü üretiminde patlama yaşamış ve galiba 2014 ya da 2015 de ilk kez petrol ithal eden değil, ihraç eden ülke konumuna yükselmişti. OPEC şimdi üretimi kısmaya çalışıyor çünkü bu işten yarar değil zarar gördüler ama ABD kaya gazı üretim maliyetini 50 doların altına çekmeyi başardı ve bu nedenle fiyatlar hala yükselmiyor.

    Tabi başka nedenler de var ama belirleyici nedenlerden biri bu...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: BatuhanXxX

    Yüzyılı aşkın geçmişi olan İçten yanmalı motorlar ile Elektirikli araçları bir tutmak tabiki aşırıya kaçmak olur. Elektirikli araçlar Gelecek diyoruz... Henüz 10 yıl öncesine kadar kimsenin konuşmadığı bir teknoloji.



    Ayrıca İçten yanmalı motorlar üzerine artık çoğu firma geliştirme yapmıyor. Mesela Volvo, PSA, Renault Dizel motor geliştirmeyi bıraktı.



    Almanya, Fransa gibi Ab nin ve Otomotivde dünya devi iki ülke 2030-2040 dan sonra İçten yanmalı araç satışını yasaklıyor.



    Elektrikli araçların dezavantajları tabiki var. Ama gelecek için şart artık.



    Ayrıca CO2 nin emisyonu çok kolay demişsiniz. Yani dünyadaki o kadar bilim adamı hiçbirşey bilmiyor. Celal Sengor vs boşuna konuşuyor senin mantığına göre.



    Atmosferden CO2 yi geri çekmenin yöntemleri var. Teke Tek de bu konu iki kez konuşuldu. Suan icin masraflı.



    Ein basiti sanırım dünyayı Patetes tarlaları ile doldurmak.





    Celal şengör darbe döneminde bok yedirmeyle ilgili de konuşmuştu,Allah değil her söylediği doğru diye bir şey yok



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi PROFESOR_X -- 22 Ekim 2017; 0:32:10 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Torlak Kemal kullanıcısına yanıt
    Kaya gazının maliyeti yüksek diye artık çıkartılmıyor diye biliyorum. Ama son gelişmelerden haberim yok. Petrol fiyatlarının düşmesinin birkaç sebebi var bana göre. Yeni petrol sahalarının bulunmasının yanında Amerika’nın Rusya yı dolayısıyla Putin’i bitirme çabası , ki fiyat düşüklüğünden en büyük zararı Rusya gördü. Resmen ekonomisi çökme noktasına geldi.(200 milyar dolar kayıp gibi bir rakam hatırlıyorum) Suudi lerin fiyat düşürmesi Amerika baskısıyla oldu. Bu arada kendileri de büyük zarar etti. Birde Irak ve Suriye deki durum var. Petrol sahalarını ele geçiren fiyatına bakmadan petrolü paraya çevirmeye bakıyor çünkü nezaman sahaları kaybedecekleri belli değil. Benim görüşüm böyle.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Shell gibi şirketlerin alternatifler aramasının sebebi aslında petrolün azalmasından çok , devletlerin yeni açılan sahalardan şirketleri uzak tutması. Artık devletler kendi petrollerini kendileri çıkartıp işlemek istiyor. Bu durum petrol şirketlerini ciddi bir krizin içine itti.



    Güneş enerjisine gelince , sizin de dediğiniz gibi panellerin üretimi maliyetli ve verim oldukça düşük. Bir ara ben de düşünmüştüm çatıya panel kurup elektrik üretmeyi. Ancak hatırladığım kadarıyla %12-13 gibi bir verimi var. On senede ancak kendini amorti ediyor. O on senede zaten ekonomik ömrünü tamamlıyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.