Öğretmen açığı yok fazlası var

Erdoğan: Öğretmen açığı yok, alacağımız kadar aldık

Atanamayan öğretmenlerin 40 bin ek atamayı hatırlatması karşısında, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın “Hiçbir dönemde alınmadığı kadar aldık” yanıtını vermesi dikkat çekti. Erdoğan'ın bu açıklamasına tepki geldi.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, dün yapımı tamamlanan projelerin açılış törenine katılmak için gittiği Hatay'da, ataması yapılmayan öğretmenlerle de görüştü.

ERDOĞAN: HİÇBİR DÖNEMDE ALINMADIĞI KADAR ALDIK

Atanamayan öğretmenlerin, Erdoğan'ın yanına gelip, “Atama yapın lütfen” demesi ve 40 bin ek atamayı hatırlatması karşısında, Erdoğan'ın “Hiçbir dönemde alınmadığı kadar aldık” yanıtını verdiği anların videosu ise sosyal medyada gündem oldu.

“VİCDAN SAHİBİ OLAN HERKES, ATANAMAYAN ÖĞRETMENLERİN SESİNİ DUYAR”

Milli Eğitim Bakanlığı’nın Ankara’daki merkez binasının önünden seslenen CHP'li Kaya ise, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hatay'da, ataması yapılmayan öğretmenlerle yaptığı görüşmede ‘Öğretmen ihtiyacımız yok. Ek atama yapmayacağız' buyurmuşlar. Oturduğun saraydan öğretmen ihtiyacı olmadığını zannediyorsun. Milli Eğitim Bakanlığı, '97 bin öğretmene ihtiyacımız var' diyor. Sayıştay, ‘138 bin öğretmene ihtiyacımız var' diyor. Biraz el insaf. Vicdan sahibi olan herkes, atanmayan 700 bin öğretmenin sesini duyar” açıklamasında bulundu.

“BU AYIBIN 10 KAT FAZLASINI İŞLİYORSUNUZ”

Atanamayan öğretmenlerin ek 40 bin atama talepleri olduğunu söyleyen Kaya, “20 bin atama yapacağınızı söylediniz. 40 bin daha 60 bin yapar. Bu Milli Eğitim Bakanlığı'nın talebine bile yetmiyor. Sayıştay'ın 138 bin tespitine de yetmiyor. Öğretmen açığı var ama senin okullardan, öğretmenlerden ve öğrencilerden haberin yok. 2002 yılında söylediğin sözü bir kez daha hatırlatıyorum: ‘72 bin atanmayan öğretmen var. Bu, devlet için ayıp' demiştin. Şimdi bu ayıbın 10 kat fazlasını işliyorsunuz. Yeter artık. Atanmayan öğretmenlerin çığlığını duyun” çağrısına bulundu.

“KATARLILAR İÇİN GÖSTERDİĞİNİZ DUYARLILIĞI ÜLKEMİZİN GENÇLERİNE GÖSTERSENİZ…”

Kaya, bakanlığın önünden yaptığı açıklamanın videosunu sosyal medya hesabından, “Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Katarlı gençler için gösterdiğiniz duyarlılığı ülkemizin genç öğretmenlerine gösterseniz; ‘Sayıştay'ın 138 bin öğretmen açığı var' demesine kulak tıkayarak, Hatay'da atanmayan öğretmenlere, ‘öğretmen açığımız yok' demezdiniz” notu ile paylaştı.

https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/erdogan-ogretmen-acigi-yok-alacagimiz-kadar-aldik-6507386/

Reisin ender de olsa haklı olduğu bir konu. Fazlalıkların da bir an önce kurumları ile ilişiği kesilmeli.

Devlet zaten öğretmenden başka bir memur almıyor ki neredeyse

İİBF kadrolarına bile atamaları yapılabiliyor öğretmenlerin daha halen atama istiyorlar

Öğretmen istihdamındaki düzensizlik yüzünden bir yerde çok fazla açık varken başka bir yerde fazla var. Ha bir de liselerin zorunlu olması ile oluşan bir açık da söz konusu tabi. Ancak şuanki mezunlar 30 yıllık öğretmen ihtyacını karşılar. Sınıf öğretmenleri hariç

Valla o kontenjanı açan kadar o bölümü yazanda suçlu hiç ağlamasınlar, devlet ekmek kapısı değildir.

Zaten dün ne dedilerse bugün tersini yaptılar,

Amerikada ermeni soykırımı konusunu mutlaka konuşacağım deyip, ertesi gün "hamd olsun o konu gündeme gelmedi" denildi. Mavi marmarası, Libya'da natonun ne işi var'ı, İsraili protesto edip, ticareti arttırma gibi yüzlerce çelişki oldu..

"herkes üniversite okudum diyebilsin" popülizminin geldiği yer.. Emeği geçenlere teşekkürler

Üniversite meslek edinme kursu değil ki, üniversite size bilgiyi verir onunla ne yapacağınız size kalmış.

Üniversiteler özerk olmalıdır. Dünya'nın gelişmiş hiçbir ülkesinde YÖK denen bir kurum yok. Bizde bütün üniversiteler YÖK denen kurum tarafından kontrol ediliyor. Ayrıca ailelerde Üniversite = İş kafası var. Üniversite mezunu kişinin mesleğini yapmasını istemesi elbette hakkıdır. Ama üniversitenin buna yapabileceği bir şey yok. Serbest piyasayı kontrol etme imkanınız yok.

Ha üniversiteler bu ülkede özerk olursa, %100 eminim ki torpil denen nane dönecek. Çünkü bu halk böyle, böyle yetişmiş, böyle görmüş.

(1000 kişi düşünelim.)

(100 kişilik iş imkanı var diyelim.)

Atıyorum; üniversite kontenjanları 100 kişi oldu. Diğer 900 kişi lise mezunu işsiz olacak. Ve istediği bölümü okuyamadığı için kişisel gelişim olarak biraz geri olacaktır. Üniversiteye 500 kişi alırsanız temelleri az, biraz olan kişi istediği bölümü okuma imkanı elde edecek ve bu alanda bilim geliştirebilecek bir seviyede olacak. Ama bu durumda yine işsiz sayısı 900 kişi olacak.

Yani sorun üniversitelerde değil, sorun bu ülkenin artık istihdam üretememesinde ve insanlar hâlâ deli gibi ürüyor.

Umudumuz sizsiniz diyorsan, sen zaten öğretmenlik aman sakın yapma.

Konuyla daha yakından ilgili olanlar şunu bilecektir. Ülkenin bazı bölgelerinde öğretmen açığı gerçekten varken tam tersi bazı bölgelerinde torpil ve eş durumu neticesinde öğretmen fazlalığı oluşmuş durumda.

Yani ülkede homojen bir öğretmen dağılımı yok.

Dostum senin anlamadığın, anlamak istemediğin nokta şudur. Sen gidip devlete diyorsun ki benim her türlü masrafımı karşıla, ben öğrenciler konusunda başarılı veya başarısız olurum, istediğim siyasi tutumu vb alırım fakat beni besleyeceksiniz.

Paranın katnağı kimse kurumlar onun güdümüne az çok girecektir. Siz Yökmüş şuymuş buymuş, kaliteymiş bunları bu şekilde arttıramazsınız. Özerkliği bu şekilde sağlayamazsınız.

Bu üniversitelerin çok ciddi miktarda paralı öğrencileri olmak zorunda, bağış gelirleri olmak zorunda, başarıları prestijleri olmak zorunda. Yani gerçek özerklik ancak o kurumların ne kadar kendi ayakları üzerinde durabilecekleri ile ölçülür.

Amerika'daki üniversitelere girmenin bedeli çok ağırdır eğer iyi bir okulsa. Bunun için ya eşek ölüsüyle para veririsiniz yada çok yaygın burs imkanlarından yararlanırsınız. O üniversiteler bu gelir sayesinde kimseye eyvallah demez.

İşte bizim üniversitelerimiz gençlerimiz gibi asalaklaşmış oldukları için ve siz bağımsızlığın ön koşulunu dahi bilmeden şımarık bir çocuk gibi hem bana para ver hemde bana karışma dediğiniz için reel hayatta gördükleriniz hayallerinizle hiçbir şekilde uyuşmuyor.

Türkiye'deki bedava yükseköğretimin temeline ciddi bir biçimde darbe vurmamaız ve bedava eğitimin yerini burs sistemine bıraskmasını okulların kendi gelirlerini sağlayabilir hale gelmesine ve doğal olarak bu aşırı ve yozlaşmış üniversitelerin nitelikli, bağımsız ve daha az sayıda olanla yer değiştirmesine odaklanmalıyız.

her üniversitenin eğitim fakültesi var. o halde ne demeye bu kadar kontenjan açıp millete boş boş üniversitelerde vakit öldürtüyorlar. devlet yönetiminde çok ciddi plansızlık var. devletin ana görevi plan ve organizasyon yapmaktır.