Ankara BB'den 'amblem değişikliği' açıklaması: Ankara halkına bırakılması teklifinde bulunacak (2. sayfa)

Doğrudan sana yazmadım ama boşluğa da değil mesajım, burada muhatapları var. Kimisi daha gelmemiş.

Bir arkadaş direk ay yıldıza, minareye atıfta bulunmuş zaten.

Aşağıdaki kısım senin mesajından.

"Bu mantıkla bütün ay yıldızlardan kurtulalım. Ülkenin heryerinde Antik Yunan kalıntısı var sonuçta isabet olur. Hoş birilerinin amacı da bu zaten. Hatta direk Yunan olalım olsun bitsin."

Buradan normal olarak anlaşılacak neyse onu anladım. Yanlış anladıysam pardon, ama buna da müsait bir ifade. Art niyet, seçicilik, işime gelmelik durum yok.

.

Gökçek zamanında hatırlarmısın bilmem, amblem tartışması doğrudan minare tartışmasına dönmüş, ambleme karşı çıkanlar islama tahammül edemeyenler olarak lanse edilmiş ve bundan bir taraf prim yapmış diğer taraf lanetlenmişti.

Aynı anlayış bu ülkede hala güçlü. Insanlar çok kolay bir kategoriye sokulabiliyor. Ingiliz uşağı, siyonist uşağı, soros beslemesi, ermeni sever, rum sever... vs. Bu artık bayıyor beni.

Bu konu ikiyüzlülük yapılacak kadar önemli bir konu da değil aslında. Osmanlı olmasın, Selçuklu olmasın kim der bilmiyorum ama bugün Bursa ile ilgili bir sembolde Osmanlı olur, Konya, Karaman olacaksa Selçuklu olur. Ama Antakya'da osmanlı sembolu beklenmez mesela. Burada bunun konusu geçse ve bunu söylesem hemen ecdada düşman ilan edecek bir sürü kişi çıkar.

Geç bile kalındı

İ.Melih Gökçek denen troll sanki başka işi yokmuş gibi Ankara'nın sembolü olan Hitit güneşini kaldırıp camili kalitesiz bir logo getirmişti. Sırf islamcılık, islami ticaret yapıp malum parti nezdinde 3-5 puan kasabilir miyim hesabına.

Logoya camiyi koyarsam kimse de ses çıkaramaz diye düşünmüştü herhalde.

Bak son kısımda yazdığın konuda ben de aynı düşüncedeyim. Ama dürüst olalım, sürekli İslam ve onunla bağlantılı olarak Selçuklu-Osmanlı nefretiyle yaşayan, bunu açıkça deklare eden ve eline fırsat geçince icraat olarak yansıtan, yansıtacak milyonlar var bu ülkede. İzmir eski BB başkanının söyledikleri ve yaptıkları daha taze. O geniş bir kitlenin duygularını dile getiriyor sadece. Seçmen kitlesinin çoğunluğuna tercüman oluyor. Öyle olmasa ağır tepki alır ve bizzat halk tarafından durdurulurdu. "Bunu kim der bilmiyorum" diye basite indirgemeyin. Eminim sizler de görüyorsunuz ve çok iyi biliyorsunuz. Mesela ABB veya İBB amblemlerinin değiştirilmesi konusuna İslam'a karşı nefret duygusu üzerinden yaklaşan, cami sembolünden rahatsız olan yoktur demek kendini kandırmaktır. Herkes benim veya sizin gibi değil. Ama kimin ne niyette olduğunu bilmeden etiketlemek, kategorize etmek de diğer bir yanlış tabiki. Bu etki tepki kısır döngüsünü kırmak bu ülkede çok zor.

İkiyüzlülük konusunu da amblem için söylemedim, bu ülkede hayatın her alanına yansıyan bir durum olarak söyledim. Buna da her kesimden insan dahil. Olduğun gibi görünmemek, göründüğün gibi olmamak eskiden beri bu ülkede çok sıradan bi durum. Aslında çok utanılacak bi şey ama normalleştiriliyor.

Mesela bunu tek taraflı yapılıyor gibi lanse etmemeniz gerekiyor. Bi taraf bunu yaparken kendine Kemalist vs diyen diğer taraf da insanlara sırf inançlarından dolayı "arap sever, arap tapar, dinci yobaz" ve hatta aynı şekilde kendinden olmayan herkese "ermeni dölü, yunan artığı, denize dökülenlerin torunları" vs diyor sürekli. Ben de en çok şu ikiyüzlülükten nefret ediyorum, adam ermeni, rum vs kökenli ya da yahudi üstelik siyonist, ama en ön safta Türkçülük oynayıp canı istediğini hedef alıyor, "arap tapar" diye saldırıyor. Ortalama 150 yıldır devam eden bi saçmalık.

"TC"'yi kaldıranlardan mı bahsediyorsun baskı yapmışlar diye? 

Tc'yi kabul etmeyip İstiklal Marşı okumayanlar.

Daha bu ergenleri öğreneceği çok şeey var hocam. Birazdan megeri megri diyazar dansöz...

Andımızdan rahatsız olup onu kaldıranlar mı yani?

Destici'den ABB amblemi yorumu: "Ankara’da yaşayan hiç kimse Hititlerin torunu değil"

Büyük Birlik Partisi (BBP) lideri Mustafa Destici, amblemini değiştirmeyi düşünen ABB'yi "Burası artık bir Türk İslam devleti. Ankara’da yaşayan hiç kimse Hititlerin torunu değil" diyerek eleştirdi.

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) yönetiminin, kentin ambleminin yarışma ile Ankaralılara sorulmasına dair teklifi, siyasi partilerin gruplarına sunmasına ilişkin, "Bu amblem mevzusunu tabulaştırmamak, kutsallaştırmamak lazım. Ama Hitit güneşini getirmeye kalkarsan ben buna itiraz ederim" dedi.

DHA'nın haberine göre Mustafa Destici, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin ‘amblem değişikliği’ açıklaması ile ilgili şunları söyledi:

"Bu amblem mevzusunu tabulaştırmamak, kutsallaştırmamak lazım. Elbette değişebilir. Yani bizim buna bir itirazımız yok. Ama Hitit güneşini getirmeye kalkarsan ben buna itiraz ederim. Yani burası bir Türk İslam devleti artık ve Ankara'da bu Türk İslam devletinin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin başkenti. Dolayısıyla da bizim Hititlerle falan da bir alakamız yok. Ankara'da yaşayan hiç kimse Hititlerin torunu falan değil. Dolayısıyla da onun üzerinden Ankara üzerinden kaç devlet, millet geçmiş uygarlık geçmiş. Dolayısıyla da daha güzel Türk’ü, İslam’ı, Türkiye Cumhuriyeti devletini, başkent oluşunu vurgulayan daha güzel bir amblem ortaya çıkarsa niye olmasın? Ama Hitit Güneşi’ne dönecekse biz ona evet demeyiz. Oradaki arkadaşlarımız da evet demesin. Ama daha güzel bir amblem, daha şık bir amblem olabilir. Yani amblemler değişmez diye bir şey yoktur yani. Bunları da tabulaştırmamak lazım. Değişebilir ama kültürümüzü, inancımızı ve devletimizi temsil etmek şartıyla.”  

T24

Bence ABB amblem değişikliği yerine altyapıya odaklansın..5 yıldır altyapıya el dahi sürülmedi. 3 gündür bağıra çağıra gelen yağumura karşı ABB'nin yaptığı tek bir önlemde olmadı. Ankara bu gece itibariyle tamamen iptal bir şehir oldu. Ama amblem çok önemli...

Yusuf Alabarda (@yusufalabarda) on Xtwitter

Tam 4 GÜN ONCE Ankara'da spor esnasında bir ana caddede kendi çektiğim fotoğraflar. @mansuryavas06 yaşanan her şeyden bizzat sorumlusun.

https://twitter.com/yusufalabarda/status/1785445136740065623

Mehmet Ardıç 🇹🇷 (@MehmetArdic_) on Xtwitter

Valiliğin üç gündür üst üste uyarı yaptığı Ankara’yı sel vurdu. Ankara Büyük Şehir Belediyesi’nin hiç bir önlem almadığı görüldü.

https://twitter.com/i/status/1785398014086897751

Altyapı yatırımları görünmüyor bu nedenle yıllarca ihmal edildi. Mustafa Tuna başlattı biraz ve Mansur da devam ediyor ve altyapıya yatırım yapıyor.

Herkes mega proje beklediği için de hiçbirşey yapmadı deniyor.

Ilk 2 dönem için haklısın, o zaman her kesim hizmeti takdir etti ve oy verdi lakin sonraki dönemler için diyemem.

İşte tam benim işaret ettigim düşünce. Hitit simgesinden girip, Türk islam sentezinden çıkmak. Ama alıcısı var mı? Milyonlarca...

Öyle bir yere geldik ki, karşılıklı saatlerce konuşuruz sonuç da nereye varır bilmem.

Ben iki mahallenin de içinde bulunmuş ve yakından bilen biri olarak orta yoldan gideyim.

İki taraftada fanatikler az ama sesleri daha gür çıkıyor. Dolayısıyla tartışmalar hep bu fanatikler üzerinden gidiyor. İki taraf da fanatiklerine dur demiyor.

İki taraftada karşı düşünceye karşı abartma ve ön yargı fazla. Yanlışı olduğundan fazla görüyor. Kökten chp'li bir arkadaşım vardı. Ona göre sağ seçmenin %90'ı şeriatçı, dinci, dinle yatıyor, dinle kalkıyor. Buna samimi olarak inanıyor.

Bütün sağ ya da muhafazakar seçmen böyle mi?

Diğer taraftan da sağ seçmen chp'yi dinsiz, din karşıtı biliyor. Chp'lilerin de çoğu böyle değil.

Ama çoğunluk değil azınlıklar konuşuyor, kapışıyor.

Yıkmak kolay, yapmak zordur. O yüzden yıkmakla meşgul olanların etkisi azınlık da olsalar her zaman daha fazla olacak bu dünyada.

Yalnız Chp ideolojik olarak dine mesafeli bir partidir, bunu da inkar etmeyelim. "İslam gericiliktir" anlayışı üzerine şekillenmiş bir partidir. Bütün chp seçmeni öyle değildir ama parti ideolojisi bunun üzerine şekillendi her zaman. Y-Chp dedikleri dönemde biraz dışarıya açılmaktan kaynaklı farklı sesler çıkmaya başladı ama ne kadar samimi ve yeterli olacak bilinmez. Tek parti dönemi Chp milletvekillerinin, bakanların vs bazı sözleri var ki, adamların dinden başka derdi yokmuş diyorsun. Varsa yoksa din düşmanlığı. Çok aşırı, faşizan, kışkırtıcı sözler. Kimse kusura bakmasın da halen daha o şekilci anlayış yaşıyor.

Bu arada bir Ankaralı olarak Gökçek'in yaptığı güzel işlerden biri de ağaçlandırmaydı. Yavaş döneminde çoğunu kuruttular. Zaten sulamaya "israf" diye bakan bi adam. Yollarda, refüjlerdeki ağaçlara bakın. Hatta bazı yerlerde yeşilliği yok olan bölgelere kahverengi taş benzeri şeyler döşediler. Ankara'da kimse önceki 5 sene için doğru düzgün bi icraat sayamıyor. Adam tek popüleritesini Atatürk ekmeğini yiyerek kazandı. Bir de ekonomik olumsuzluklar lehine döndü. 5 sene kendinden önceki dönemde yapılanların ekmeğini yedi, bakalım önümüzdeki 5 senede ne yapacak?