Üye Girişi
Bağlan Google+ ile Bağlan Facebook ile Bağlan
Yeni Kayıt
Tüm Forumlar
  • Tüm Forumlar
  • Kültür ve Bilim
  • Kültür, Güncel ve Tarih
  • Felsefe
  • Bu Konuda
Şimdi Ara

en büyük düşmanımız baba ve anne

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
45
Cevap
0
Favori
1.200
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Konuya Özel
6 oy
Öne Çıkar
Cevapla
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • bir insana yapılabilecek kötülük olarak dünyaya gelmesine kasıtlı sebep olmak yeterlidir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi pallad -- 9 Mart 2019; 5:28:34 >



    • En Beğenilen Yanıtlar

    Tüm Yanıtları Genişlet
    İki yetişkin karşı cins, birlikteliklerinin meyvesi olarak dünyaya yavru getirir. Yavruyu getirdikleri dünya adlı yer, gördüğüm en pislik, en gaddar yer.

    Siz hangi hakla böylesi kepaze bir yere, izni dahi olmadan içerisinde bir ömür geçireceği, ömrünün çoğunda birçok sıkıntı, üzüntü, acı göreceği yere, yeni bir bilinç getirebilirsiniz.

    Burada belirtmek istediğim bir ayrıntı var. Çocuğuna bakabilecek bilgi birikim, fiziksel çevre, maddi durum, vb. donanımlara sahip ebeveynleri tenzih etmem gerekir.

    Başlığa ithafen, en büyük düşman anne ile baba değildir. En büyük düşman yetersiz anne ile babadır olabilir.
    Yaşam tüm acı,ızdırap,kötülük ve ölümlerin kaynağıdır.Tüm bunlar yaşamla başlamıştır.Toprak yaşam yeryüzünden kana bulanmış.Toprağın altı yaşam yüzünden ceset yığınlarıyla dolmuştur.Her doğumda ölüme yeni bir kurban daha verilir.Doğum acıyı,ızdırap,kötülüğü ve ölümü çoğaltır.Yaşam da,ölüm de bir dayatmadır.
    Bize kutsal diye sunulan,övüp yüceltilen o anne ve baba sevgisi de acıyı,kötülüğü ve ölümü çoğaltır.Düşünün yani sizi o çok sevdiğini söyleyenler size gün sonunda ölümü dayatarak ölüme kurban olarak sunarlar.Anne ve baba sevgisi dediğiniz şey büyük bir bencillik ve kötülük içerir.
    Ama zihinler,bedenler yaşam zehiri tarafından yaşam yanlısı olacak bir şekilde yapılandırıldığı için tüm acı,kötülük ve ölümlerin tek nedeni olan bu putun eleştirilmediğini,aksine kutsanıp,yüceltildiğini görürsünüz.
    Yaşamı kutsayıp yücelten,yaşamın varlığını başlatan tanrıların övülmesini,yüceltilmesini isteyen dinler de yaşam adlı virüsün eserleridir.
    Bir düşünün,bizlere sonsuz şefkat ve merhamet sahibi olarak sunulan o tanrılara tapanlar,bir yandan da yaşamı yüceltip,kutsarlar,yaşamı yaratttı dedikleri tanrılara övgüler sunarlar.Yaşamın sürmesini istemek,daha fazla acının,ızdırabın,kötülüğün ve ölümün yaşanmasını istemektir.Yaşamın sürmesini istemek merhametsizlik ve kötülükten başka bir şey değildir.
  • Anne babaya göre değişir ancak 1. Sebep senin de dediğin gibi bencilliktir.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • özünde anne baba diye bir kavram yoktur. esasen ebeveyn evlat sevgisi nediri bilemeyeceği gibi evlat da anne baba nediri bilemez.

    kopylananan türlerde annelik babalık dolayısı ile de evlatlık bilinci oluşmaz. bu açıdan bu kavramlar varsayımsaldır.

    ........................

    bu açıdan düşünülürse ebeveynin türemedeki amacı sorgulanabilir. bana göre ebeveyn denen yapının türemedeki amacı salt türsellik değildir. bunun zaman denen türevle de ilgisi var.

    24 saat + 24 saat ve artı bir 24 saat daha düşüncesi mevcuda benzer. buna göre evlat sanal bir zaman artışıdır. total manada bu artış mekanda genleşmeye neden olur ve evlat denen şeyin kattığı ekstra zaman bu boşluğu doldurur.

    kişiler kendi vakitlerinden ayırarak bu ekstra zamanı zenginleştirir de denebilir.

    .........................

    ebeveynin düşmanlığı konusu bir kısım felsefi argumantif hallere nedendir.

    1- ölmek için doğmaya ihtiyacın vardır bu açıdan doğum ölme amacını betimler.

    2- bir kişinin bilinçli olarak türemesinde intihar etme amacı da mevcuttur.

    3- intihara yardım ve araç sağlamak suçtur.

    bu argumantif haller hukukla ilgili bir kısım sorunları ortaya kor ve suç ile türleşme arasında bağlar kurar.

    ..........................

    bir kişi türeme ile artık yeniden doğmaktadır ve bu hal ölüme bitişiktir. esasen kişi üst soyun doğumu olduğu için kendisi daha doğmamıştır.( yaratıcının varlığı) kişi esasen doğmaz yani türemez ise üst soy ile birlikte ölür ve kendisi esasen doğmadığından ölen kavram dahi üst soydur.

    türemeye giren üst soy esasen intihar etmekte gibidir. zira kendilerinin mutlak ölümüne neden olmakta ve doğmaktadırlar. bu açıdan evlilik açısından yardımcı olan her unsur iş aş ev gerdek gecesi sırtına vuran emmi oğlu dahil intihar etme denen hal için ikna ve araç sağlar ki bu iki unsur bakımından bu durum suçu teçhiz eder.

    ..............................

    bunlar felsefik yaklaşımlar. doğruluk payı mevcut. bu açıdan düşmanlık denen yaklaşım bakımından ebeveyn denen şey üst soya değil kendilerine yönelik doğumlara sebebiyet verirken esasen kendilerine düşmanlık etmiş gibidirler. doğum gerçekleşirse intihar etmiş olurlar sonuç mevcuttur o halde ikna eden ve araç sağlayanlar ceza almaz. doğum yoksa ortada intihar eden yoktur bu esemede de yardım ve iknacılar görünmez de denebilir.

    ...........................




  • Insanlar o bilince yeni yeni ulaşıyor ahbap sakin ol

    Ulkeler gelistikce dogum artis hizi niye düşüyor sanıyorsun

    Eger dogduysan ve ekstrem manyak bir ailen yoksa dünyada ailenden baska kimsen yok

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Anti Natalizm en çöp görüşlerden birisi. Hayatta mutsuz olduğumuz zamanlar mutlu olduğumuz zamanlara göre çok az seviyede. Ama insan psikolojisi başına bir kötülük geldiği zaman diğer bütün anılarını unutuyor ve hiç bitmeyecek bir şey olarak görüyor. (Ötenazilik durumları burada saymıyorum.)
    Evlenince maddi durumum iyi olursa 5'e yakın çocuk yapacağım :)))



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi eşom21 -- 6 Mart 2019; 23:45:38 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • eşom21 kullanıcısına yanıt
    vaktinde maddi durum kötüydü sonra kafamıza göre hanım bulamadık sonra da yalnızlığa alıştık. maddiyatı sallantıdan-aradan çıkarsan bu kere de aynı evde iki kişi nasıl olacak meselesi oldu.

    evlilik zor iş. konu dışında konusu var. olumsuzlayanlar bayağı bir yerin dibine sokuyor ki bi kısmı evli insanlar.

    ........................

    erkek için çok geç olmamak kaydıyla yapılacağına inandığın şeyler yapıldıktan en sonra yapılması lazım gelen bir durum diyebilirim.

    kadın sorunlarını çözme mercii değil çözümlenmiş sorunların sonucu oluşacak problemsiz hallerin yaşanması olarak anlam kazanmalı.

    .........................

    öteki türlü hep upgrade yapacan bi gün gelecek uyumlu işlemci bulamıyacan bi gün anakart derken hoppala zen 2 ler de gelmiş falan filan. tümden platform değişikliği anlayacağın.

    bu sorunlarla uğraşmama adına konsol gibi hanım almak lazım. ne eksik ne fazla. kafa rahat sorun yok.




  • insanların türleşmesi denen şeyi anlamakta zorluk çekiyorum. aile hayatı cinselliğin yaşama alanı olmalı. zira tarafları kontrol altına alma ve zarar görmelerini engelleme adına bu şart.

    ancak kafamın bi tarafı aile kurumu dışında olanının da o kadar da kötü gözükmediğini söylüyor. yani cinselliği aldığında feragat ettiğin koca bi sen var ayrıca karşı taraf da büyük özveri de bulunuyor. bu özveriyi beceremeyen çiftler de haliyle boşanma noktasına geliyor.

    benim sıkıntı aile kurumunun kutsallığına yapılan vurgu. yatağı kutsal çocuğu kutsal eş denen kavram kutsal vs. tamam bu kutsallık var amenna ancak bir sorun esnasında bu kutsallık tar-u mar oluyor. yani taraflar birbirini tanımayıp salt arkadaş olsa daha iyi diyebileceğin sonuçlar ortaya çıkıyor.

    ...............................

    çocuk arada kalıyor oluyor. kadın yıpranıyor. erkek kendine olan güvenini sarsıyor vs.

    ...............................


    bana göre çocuk yapma kararı eşlerin birbirini tanıma denen süreci geçmeleri sonucu oluşmalı. bu durum evlilik içi oluşması gereken bir şey zira ülkemizin sosyo kültürel ve ekonomik zorunlulukları var.

    ancak taraflar boşandıktan sonra resmi nikaha bakarak biz doğrusunu yaptık demelerinden başka bir durum da ellerinin altında kalmıyor bazen.

    .................................

    bilmiyorum insanları belli kalıba sokmak zor.

    ..................................

    ebeveynler random atama yolu ile bize ulaşırken biz evlat olanlar imkanımız dahilinde kendilerine zengin olmaları kültürel aktivitelere katılmalarını sosyopatlıktan kurtulmalarını salık veriririz. yani dünyaya gelen ben olmayabilirdim ancak onlar vardı. bu açıdan mesele ben değilim sizsiniz diyebilme al-i cenablığı evlada ait. ben gelmesem de sizler varsınız. paranız olsun insanlarla güzel ilişkileriniz olsun vs diyebiliyorum.

    ..................................

    düşmanlık kavramı ise yaratılış denen yortuda malessef mümkün bir kavram. yani ebeveyn denen varlığın bir kısım kabulleri nedeni ile evlat denen şeye esasen evlat demedikleri kendileri yerine onu ileri sürdükleri düşünülebiliyor. kitabi olan onları fidye olarak verirler demekte. bu tabir oldukça üstü kapalı olmakla birlikte evlat denen şeyin yapılması konusundaki tavra da bir işaret taşıyor.

    ...................................

    salt materyal anlamda evlat doku ya da organ uyuşmazlığı için bire bir çözümdür diye düşünülebilir mi?

    tıpçı arkadaşlar bunu daha iyi bilir. ancak evlat denen şeyin özünde ebeveynin hayatiyetini devam ettirme adına bir fonksiyon üstlenmesi de mümkün. amaç red edilemeyen organ nakli için bu bireylerin üretimi denebilir. avrupada ensestin yasallaşması bu kısım düşünceleri de beraberinde getiriyor.

    bu anlayışlar çocuğun ister istemez ebeveyn ortamında dahi güvensiz şekilde yaşamaya zorlandığı anlamına gelebilir.

    ....................................

    ensesti hoş gören anlayışın hakim olduğu yerde bu anlayışın klasik manada romalı gibi davranması da ihtimal dışı değil. bu açılardan küçüğün korunumu adına alınacak tedbirlerin başında devletin yeni evli ailelere öncelikli olarak evlatlık teklif etmesi de bir çözüm gibi duruyor. ben biyolojik babalığa karşı oldukça mesafeli iken evlatlık alma konusunda da bir o kadar duyarlı olduğumu düşünüyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: HADO77

    vaktinde maddi durum kötüydü sonra kafamıza göre hanım bulamadık sonra da yalnızlığa alıştık. maddiyatı sallantıdan-aradan çıkarsan bu kere de aynı evde iki kişi nasıl olacak meselesi oldu.

    evlilik zor iş. konu dışında konusu var. olumsuzlayanlar bayağı bir yerin dibine sokuyor ki bi kısmı evli insanlar.

    ........................

    erkek için çok geç olmamak kaydıyla yapılacağına inandığın şeyler yapıldıktan en sonra yapılması lazım gelen bir durum diyebilirim.

    kadın sorunlarını çözme mercii değil çözümlenmiş sorunların sonucu oluşacak problemsiz hallerin yaşanması olarak anlam kazanmalı.

    .........................

    öteki türlü hep upgrade yapacan bi gün gelecek uyumlu işlemci bulamıyacan bi gün anakart derken hoppala zen 2 ler de gelmiş falan filan. tümden platform değişikliği anlayacağın.

    bu sorunlarla uğraşmama adına konsol gibi hanım almak lazım. ne eksik ne fazla. kafa rahat sorun yok.
    Ooo... Hado sanki kabuk değiştirmişsin
    Neyse, kadın dedinmi sanki tüylerin diken diken olmuş gibi geldi bana

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Ben memnunum iyi ki dünyaya gelmişim çok şükür beni yoktan var eden Allah'a sonsuz hamdolsun.
  • kesinlikle katılıyorum çocuk yapmak bencillik başka bir şey değil
  • Kainat bazlı anne ve babayı tanımlamak lazım.

    Bana göre an ne ve Ba Ba denen bi oluş var.

    Buna göre anne zamanın 'an' denen biriminde baba ise 'kainatın ölümü yaratıcısına yönelimi' kısmında önemli.

    Yani bizim varsayımsal ebeveyn ilişkimiz(türeme halinde kopyalar oluştuğunda anne baba varsayımdır) kainatın ölümü (iki kere) ve an denen zaman biriminin tersellenmesi kökenlidir. Varsayımın kaynağı budur denebilir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İşte bu yüzden kısırlıkla yok oluşu diğerlerine tercih ederim, acı yok sızı yok ne güzel.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Biz acı çekiyorsak sebebi anne ve babamız değildir.
    Bunun sebebi toplumdur. iktidardır. siyasettir. emperyalizmdir.

    Biz dünyaya hiç bir suçumuz olmadan geliriz. toplum bizi yoğurur.
    anne ve babalarımız toplumun bir parçasıdır..

    eğer toplum kokuştu ise şu veya bu oranda ailemizin etkilenmemesi imkansızdır.
    ailelerimiz bazı sapkınlıklar dışında bizi gerçekten sevgi ile büyütmeye çalışırlar.

    açlık sınırında 1800 TL yaşayan 50 milyon. yoksulluk sınırı 6500 TL nin altında yaşamaya çalışan 20 milyon insanın olduğu ülkede sağlıklı kafası çalışıpta çocuk yapmamasını beklemek olanaklı değildir.

    soyu tehlikede olan hayvanlar çok ürerler.
    iktidardaki bir avuç zorbada bizim ailelerimizi en az 3 çocuk zorluyor.
    emperyalizme ucuz ve kafası çalışmayan işçiler gerek.

    ailelerimizin IQ 110 dahi olsa toplumsal baskı ile budanıp IQ 60 olan insan kadar dahi düşünemiyor.

    Suçu ailenizde aramayın .
    Böyle pis bir dünyaya geldi isek bunun sorumlusu. Önce emperyalizm. sonrada onun işbirlikçisi iktidar. toplum ve basamağın en altında anne ve babamızdır.
    onlar en masum olanlardır.




  • senden öyle başlık görmek..

    allah var gam yok..
  • HADO77 kullanıcısına yanıt
    Saygılarımla hocam

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • LePortaBim kullanıcısına yanıt
    saygılar bizden.
  • Bencil olmak suçsa anne ve babaya bu sebepten ötürü kin gütmek de bencilliktir.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Bu iki kavramı toplasak babaanne kavramı türer. Bu açıdan evli kadının kaynanası big enemy olarak oluşur.

    Kadının kaynana ile olan mucadelesi de ilginçtir esasen. Erkek olanı çocuğu gibi şımartması ya da ilgilenmesini istediği kaynana, gelini çelişkiye düşürecek gibidir.

    Bu durumun felsefesi de bi hayli ilginç olurdu diye düşünmek lazım. En nihayetinde gelinin evlat gibi şımartması istenen nesneyi kendi evladını yaparak karşılamaya çalıştığını görürüz genelde.

    Bu açıdan kaynananın türleşme konusunda yadsınamaz bi doğal baskısı var denebilir.

    ......

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • dün senin dediğin gibi bir tanesi en büyük düşmanı olan annesini öldürdü,

    halbuki islam da ana babanın rızası Allah ın rısası , cennet annelerin ayakları altındadır denilmiş.
  • bir insana yapılabilecek kötülük olarak dünyaya gelmesine kasıtlı sebep olmak yeterlidir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi pallad -- 9 Mart 2019; 5:29:17 >
    • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki

Benzer içerikler

- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.
Hizmet kalitesi için çerezleri kullanabiliriz. DH’ye girerek kullanım izni vermiş sayılırsınız.
Anladım Veri Politikamız