Şimdi Ara

En son hangi kitabı okudunuz? (473. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
9.713
Cevap
93
Favori
358.505
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 471472473474475
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • En son okuduğum kitap tavsiye kitabıydı. Fedailerin Kalesi Alamut

  •  En son hangi kitabı okudunuz?
    Kitapta gayet anlaşılır ve eğlenceli bir dil kullanılmış. Mikrobiyota ve beyin ilişkisi anlatılmış. Yazarın okuduğum ilk kitabıydı ve çok beğendim.
    Meraklısı için YouTube'da 'ortapia' isimli kanalında bununla ilgili videoları var.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi PeşimizdeBiriVar -- 13 Aralık 2020; 2:23:58 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sürükleyici aşk romanı mı dediniz? Akıcı kitap mı arıyorsunuz? 


    Bir Kadın Gördüm Yağmurda özel bir romandır. 

    https://books.google.com.tr/books/about?id=5lzPDwAAQBAJ&redir_esc=y


    Yazarı bu sürükleyici aşk romanı nı yazalı çok uzun yıllar oldu. Bir ressamın bitmeyen tablosu gibi binlerce el yazılı sayfanın arasında bekledi yıllarca, ta ki yazar amansız bir hastalığının tedavi günlerinde ”Bakın bu da var, bunu da okuyun ” deyinceye kadar.


    Yazarın kendisi de tıpkı roman kahramanı gibi kendi istediği ve beklediği zamanda ayrıldı bu dünyadan.


    Neler anlatmadı ki bu romanda; çocuk istismarı, cinsel taciz, canice işlenmiş bir cinayet, psikolojik travmalar, bir kez akıllıca planlanıp tekrar tekrar uygulanan seri cinayetler. Kadının bu dünyadaki yalnız yaşam ve intikam mücadelesi, akıl hastanesine hapsedilen bir akıllı, dışarıda yaşayan bir deli. Belki de psikologların bile meslek hayatları açısından incelemeleri gereken bilinçaltı düşünceler, rüyalarla gelen fırtınalar.

    Tabiki tüm bunlara rağmen yeşeren imkansız bir aşk ve bu aşkı yaşatmak için verilen çabalar.


    Belki de Türk Edebiyatında bir ilk olarak bir romanın içerisinde olaylar ve kahramanları kadar sabırla sırası gelmesi beklenen, yazılan veya yazılması gereken onlarca sayfayı üç-dört kıt’a da anlatan bir şiir pınarı.


    Tam bundan başka daha ne olabilir ki derken okuyucuyu da içine alarak aynı duyguları ve korkuları yaşatan, şok eden bir şey daha…


    Akıcı kitap mı arıyorsunuz? Sürükleyici aşk romanı mı dediniz? Ya da psikolojik aşk romanı mı arıyorsunuz? Bütün bunların yanında Türk cinayet romanına ne dersiniz?


     En son hangi kitabı okudunuz?


    https://books.google.com.tr/books/about?id=5lzPDwAAQBAJ&redir_esc=y


    Hadi en iyisi bu şiir pınarında ruhunuzu yıkayın. Biliyorum, elinizden bırakamadan bir solukta okuyup daha ne olabilir ki derken bir şey daha olacak.


    Dolarsa gözlerime bir avuç toprak

    Düşerse üzerime bir sarı yaprak

    Baharlar Sonbaharlar gelip geçmiştir

    Dert ile bu garip ölüp göçmüştür


    Gurbet ellerde ah çeke çeke

    Ağladı anam diye yaş döke döke

    Kader ona kara kefen biçmiştir

    Dert ile bu garip ölüp göçmüştür


    Baktı hasretle hep sağa sola

    Bir yudum su veren olmadı ona

    Çile içti bu gariban kana kana

    Dert ile bu garip ölüp göçmüştür


    Felek kalem olmuş hep çile yazıyor

    Bir taş bulamadı şu garip mezar ağlıyor

    Ayaklar basıp geçti toprağı tozuyor

    Dert ile bu garip ölüp göçmüştür

  •  En son hangi kitabı okudunuz?


    Madam Bovary Sendromu 19. yüzyılda edebi bir akım olan romantizm etkisinde yazılan romanlarla beraber ortaya çıkmış bir davranış bozukluğudur. 

    O zamandan beri aşkın idealleştirilmesi binlerce insanı (özellikle de kadınları) sürekli sinir bozukluğu ve hayal kırıklığı duygusuna itmiştir. “Mükemmel aşk” arayışı, daima ilişkinin gerçekçi algısıyla çarpışmaktadır.

    Madam Bovary sendromu, ilk olarak filozof Jules de Gaultier tarafından tanımlandı. Madame Bovary kitabı üzerine yazdığı makalesinde Gaultier, romanın ana karakteri olan Emma’dan söz eder. Ona göre Emma, “kronik affektif tatminsizlik” yaşayan bir kişinin mükemmel bir örneğidir.


    Emma Bovary edebi bir karakterdir. 1857 senesine ait romanında Gustave Flaubert’in kurguladığı bir kişidir. Romanda Emma’nın Charles Bovary ile olan evliliğinden söz edilmektedir.

    Chrles Bovary, karısını seven bir köy doktorudur fakat karısı ona karşı aynı hisleri duymamaktadır. Bunun bir sebebi Emma’nın o dönemin romantik romanlarına bayılıyor olması ve bu romanlardan aşırı şekilde etkilenmiş olmasıdır. Genç kızlığından beri bu kitapları büyük bir iştahla okumaktadır.

    Kitaplarda gördüğü tutkulu, takıntılı ilişkiler kadında korkunç ve sürekli bir tatminsizlik hâli yaratmaktadır. 

    Depresyonla boğuştuktan sonra Charles, küçük bir şehre taşınmaya karar verir. Karısıyla beraber yeni bir hayata başlayacaktır. Burada yeni insanlarla tanışacaklardır.

    Emma, bu kişilerden ikisinin onu ayartmasına izin verir. Bunlardan iki genç bir öğrenci diğeri ise Rodolphe adında bir Kazanova’dır. Her iki adamla olan ilişkisi sahiplenici, kıskanç ve son derece bağımlıdır. Her iki sevgilisi tarafından da terk edilince arsenik içerek intihar eder.

    Madam Bovary, Anna Karenina gibi edebi karakterlere benzemektedir. Bunlar sözde ideal aşk peşinde koşmak için kendi ailelerini ve eş olarak rollerini reddeden kişilerdir. 

    Bir taraftan bu durum iyi bir şeymiş gibi gözükebilir. Ama diğer yandan, aşkı idealleştirmenin eleştirisi yapılmaktadır bu romanda. Emma, kendi arzularını tatmin etmeyi öyle bir takıntı hâline getirmiştir ki ailesini borca soktuğu, kızını ihmal ettiği ya da etrafındaki insanlara zarar verdiği için hiç endişe duymamaktadır. Kendi arzularından başka bir şeyi düşünemez hâle gelmiştir.

    “Üzüntüye dikkat edin kötü bir huydur çünkü.”
    – Gustave Flaubert

    https://aklinizikesfedin.com/insanlar-neden-kendilerine-zarar-verirler//

  • Sean M. Carroll - Büyük Resim

    Kitap özünde ateizm-teizm tartışması üzerine kurulu. Yazar Şiirsel Doğalcılık olarak tanımladığı bir düşünceyi açıklamaya çalışıyor. Bu düşünce çerçevesinde, evrenin işleyişinde doğal yani fiziki süreçlerden başka bir şey bulunmamakla birlikte, bu fiziki süreçlerden ibaret olma durumunun insanın günlük yaşamındaki süreçler, duygular vs için kullandığı kavramları önemsizleştirmediğini vurgulamakta. Modern kozmolojinin doğuşu, kuantum mekaniğinin işleyişi, canlı (organik) yapıların cansız yapılardan (moleküller vs) ortaya çıkışına kadar pek konuyu özet şeklinde ele alıp bunların teizm çerçevesindeki durumlarını (teistler tarafından kabul edilmemelerini ya da kimi zaman teizmle uyumlaştırılma çabalarını) ele alıyor. Sonlara doğru da hayata dair nasihatler veriyor. Felsefi tartışmaları sevenler bakabilirler. Teknik bilgi arayanlar içinse daha az yorucu kitaplar mevcuttur sanıyorum.

    Jeff Vandermeer - Kabulleniş (Southern Reach üçlemesinin üçüncü ve son kitabı.)

    2015 Nebula ödüllü Yok Oluş (Netflix'te Natalie Portman'ın başrolünde olduğu filmi de yayımlanmıştı) ile başlayan bilim kurgu serisi. Seriye birkaç yıl önce başlamıştım. Son kitabı çeşitli sebeplerden ancak geçtiğimiz günlerde bitirebildim. İlk iki kitapta aynı konu çerçevesinde (kısmen) farklı karakterler ve mekanlar ele alınıp üçüncü kitapta bir araya getiriliyorlar. Betimlemeler kimi zaman sıkıcı olsa da gayet keyifli bir kitap/seri. Bir bölgede aniden ortaya çıkan bir alan ve giriş çıkışın yapılabildiği bir noktadan inceleme için giden kişilerle ilgili.

    Tim Fernholz - Roket Milyarderleri

    ABD uzay taşımacılığının Soğuk Savaş sonrası ortaya çıkan şartlar ve fırsatlar çerçevesinde geçirdiği dönüşüm ve bu dönüşümde özel sektörün (özellikle de Elon Musk'ın SpaceX'inin) yeri ve etkisi üzerine bir kitap. 90'ların sonu ve 2000'li yılların başlarında özellikle uydu piyasasının kısa süreli hareketlenmesiyle ortaya çıkmaya başlayan özel sermayeli uzay taşımacılığı şirketlerinin, Soğuk Savaş'ın ortadan kalkması sonrası silahlanma ve uzay yarışının kısmen sona ermesiyle uzaya yönelik projelerdeki azalışın ve yeni bütçe düzenlemelerinin vs devlet kaynaklarıyla yürüyen mevcut projelerin gerçekleştirilmelerinde ortaya çıkardıkları sorunlara çözüm arayan devlet kurumlarının da desteğiyle ön plana çıkmaları ve ileriye dönük (en azından kitabın yazıldığı 2017-2018 dönemine kadar bilinenler kadarıyla) projeleri anlatılmakta.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Lotusx -- 5 Haziran 2021; 16:46:20 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  •  En son hangi kitabı okudunuz?


    Tutunamayanlar'ı uzun süredir okumak istiyordum ancak kitap benim beklentilerimi karşılamadı. Okurken bazı bölümlerinde çok sıkıldım bundan dolayı kitabı bitirmem 4 ayımı aldı diyebilirim. Kitap hakkındaki yorumlara bakınca yalnız olmadığımı gördüm.Bitiremeyen, ara veren veya benim gibi uzun sürede bitiren çok insan var.

    Kitap için tamamen kötü diyemem. Bazı bölümler çok sevdim ama sayısı çok azdı bunların.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: Suherfec

    En son okuduğum kitap tavsiye kitabıydı. Fedailerin Kalesi Alamut

    Kitabı okumayı düşünüyorum, akıcı mı kitap?

  • Serenad - Zülfü Livaneli

    👍👍👍
  • Cok surukleyici bir kitap degil ozellikle kadinlarin oldugu kisimlar cok baymisti beni ama okunmaya deger bir kitap psikoloji,siyaset ve din acisindan degindigi noktalar icin.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Şu anda francis bacon seçme yazılar kitabını okuyorum 3 gün önce bitirdiğim kitap spinoza-siyaset incelemesi.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  •  En son hangi kitabı okudunuz?



    Yarısına geldim 2 günde. Son zamanlarda okuduğum en akıcı kitap. Kibar feyzo aklıma geliyor hep okurken kafamda çok güzel canlanıyor karakterler. Daha okumam gereken 3 kitabı var ama şimdiden çok tavsiye ederim herkese

  • Khaled Husseini Uçurtma avcısını okudum. Beğendim. Martin Eden' e başladım, ama sakinlikte okumak için geri bıraktım. Şimdi Atsız Deli kurt' a başladım. Yarın biter.

  • resulcaliskan kullanıcısına yanıt
    Uçurtma Avcısı garip bir farkındalık oluşturacak bir kitaptır ortaokulda okumuştum filmi de vardı tavsiye ederim belki izlersiniz
  • serdarzero kullanıcısına yanıt
    .



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Crowne -- 3 Ocak 2021; 15:11:58 >
  • Suherfec S kullanıcısına yanıt
    Güzel tercih elimden bırakalı uzun zaman oldu.
  • kırılanhayaller kullanıcısına yanıt
    Evet başlarda biraz anlamlandırmaya çalışıyorsunuz ama olaylar birbirini takip ediyor biraz da tarihe ilginiz varsa hiç düşünmeden okuyun derim.
  • Bu kitaba benzer, akıcı başka kitap tavsiyeniz varsa onu da duymak isterim.

  • resulcaliskan kullanıcısına yanıt
    Aynı yazarın Bin Muhteşem Güneş adında kitabı da vardı ama tavsiye etmiyorum çok. Fedailerin Kalesi Alamut kitabı da konuda adı geçenlerden. Biraz kalındır ama akıcı olduğu yerler var. Tarihle ilginiz varsa sıkılmadan okuyabilirsiniz.
  • Teşekkür ederim, Alamut listemde. Daha önce okuduğum Şeker Portakalı' na başladım yeniden, 2 güne biter, devam kitapları Güneşi Uyandıralım ve Delifişek kitaplarını okuyacağım.

  • resulcaliskan kullanıcısına yanıt
    Rica ederim, Şeker Portakalı’da güzel bir kitaptı ben de bir ara okumayı düşünüyorum
  • 
Sayfa: önceki 471472473474475
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.