Şimdi Ara

ELEKTRİK ÜRETİLİRKEN ELEKTRONLAR BİTMİYOR MU ?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
51
Cevap
2
Favori
6.320
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Merhaba arkadaşlar ben bir şeyi çok merak ediyorum.şimdi barajda elektrik üretilirken manyetik alandan dolayı telin üzerindeki elektronlar hareket ediyor ve böylece akım meydana geliyor. bu süreç yıllarca devam ediyor peki bu akımın oluşmasını sağlayan elektronlar jeneratörden çıkan telde hiç bitmiyor mu. bu elektronlar bizim evlerimize kadar gelip kullandığımız cihazların içinden geçerek nötr hatttan toprağa gidiyor. peki bu barajdaki telde elektron bitmiyor mu.?

    yada şöyle sorayım voltajı yükseltmek için kullandığımız transformatörlerde seconder ile primer arasında normalde fiziksel bağlantı yok. primer de oluşan manyetik alandan dolayı seconderde de o oranda manyetik alan oluşur ve yine seconderdeki telden akım başlar yani primer ile bağlantısı olmayan seconderdeki telden bizim evlere kadar elektronlar gelir peki bu secondere bağlı teldeki elektronlar bitmiyor mu ?

    bilen arakadaşalr varsa açıklayıversinler







  • elektronlar çok ufak olduğu için kısa zamanda bitmiyorlar .
  • Akım döngü şeklinde olduğu için bitmek gibi bir durum yok.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: pea.

    Akım döngü şeklinde olduğu için bitmek gibi bir durum yok.

    nasıl yani biraz daha somut bir şekilde açıklayabilir mısın :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: superposition

    elektronlar çok ufak olduğu için kısa zamanda bitmiyorlar .

    istediği kadar ufak olsun sonuçta hiç durmadan milyarlarca elektron akışı oluyor. bu süre kısa değil ki 40 50 yıl da diyebilirz .
  • Mesela aklıma ilk gelen çok kötü bir örnek vereyim:
    Elektronlar su olsun, trafo da çok kötü örnek olsa da baraj olsun.Barajın su rezervi ile nehir arasındaki yükseklik, potansiyel fark, trafonun 2 ucu arasındaki gerilim, potansiyel fark olarak düşünülebilir.
    Baraj kapakları açılınca(anahtar olsun) sular akmaya başlayacak(elektronlar) ve su akışı(elektrik akımı) oluşacak.Bu akan sular ile türbin çarkı(mesela lamba) dönecek.Suların enerjisi türbine geçecek, suda enerji düşümü olacak(Gerilim azalması).En sonunda da sular denize, 0 noktasına dökülecek(toprak-şase).
    Denizden buharlaşan sular yüksekteki baraja geri dönecek.Buradaki buharlaşıp gölde yoğuşma da elektronların elektromanyetizma ile endüklenerek gerilimlerinin artması oluyor.
    Kabaca durum böyle.

    Ancak pil, akü gibi sürekli çevrim sağlayabilecek bir şey içermeyen kaynaklarda zamanla elektronlar bitiyor.Aslında bitmiyor ama bizim "deniz"imizde/negatif kutupta toplanıyorlar, "baraj"da/pozitif kutupta elektron kalmamış oluyor.Şarj edilebilen pillerde ise şarj cihazımız bu yükseltici/elektron taşıyıcı etkiyi sağlıyor.




  • Elektronlar saniyede 50 kere bir o tarafa bir bu tarafa çekildikleri için aslında hiç bir yere gitmiyorlar.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: formardin

    quote:

    Orijinalden alıntı: superposition

    elektronlar çok ufak olduğu için kısa zamanda bitmiyorlar .

    istediği kadar ufak olsun sonuçta hiç durmadan milyarlarca elektron akışı oluyor. bu süre kısa değil ki 40 50 yıl da diyebilirz .

    baya ufak ama.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PHaLaNX.

    Elektronlar saniyede 50 kere bir o tarafa bir bu tarafa çekildikleri için aslında hiç bir yere gitmiyorlar.

    madem ki aynı tel içinde sürekli bi sağa bi sola gidiyorlarsa o zaman nötr hattına gerek yok. niye kullanıyoruz.
    fazı bağla ampüle elektronlar da akkorun içinde bir sağa bir sola gitsinler :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: pea.

    Mesela aklıma ilk gelen çok kötü bir örnek vereyim:
    Elektronlar su olsun, trafo da çok kötü örnek olsa da baraj olsun.Barajın su rezervi ile nehir arasındaki yükseklik, potansiyel fark, trafonun 2 ucu arasındaki gerilim, potansiyel fark olarak düşünülebilir.
    Baraj kapakları açılınca(anahtar olsun) sular akmaya başlayacak(elektronlar) ve su akışı(elektrik akımı) oluşacak.Bu akan sular ile türbin çarkı(mesela lamba) dönecek.Suların enerjisi türbine geçecek, suda enerji düşümü olacak(Gerilim azalması).En sonunda da sular denize, 0 noktasına dökülecek(toprak-şase).
    Denizden buharlaşan sular yüksekteki baraja geri dönecek.Buradaki buharlaşıp gölde yoğuşma da elektronların elektromanyetizma ile endüklenerek gerilimlerinin artması oluyor.
    Kabaca durum böyle.

    Ancak pil, akü gibi sürekli çevrim sağlayabilecek bir şey içermeyen kaynaklarda zamanla elektronlar bitiyor.Aslında bitmiyor ama bizim "deniz"imizde/negatif kutupta toplanıyorlar, "baraj"da/pozitif kutupta elektron kalmamış oluyor.Şarj edilebilen pillerde ise şarj cihazımız bu yükseltici/elektron taşıyıcı etkiyi sağlıyor.

    siz barajı tarfo yapmışsınız iyide tarafoda barajdan gelen tel ile eve giden tel birbirine bağlı değil ki barajdaki su (elktron ) eve geçip sonra ordan denize ordan buhar olup tekrar baraja gelsin.

    mantık şu pilde nasıl eksi kutuptan elektron ampül üzerinden akıp artı kutpa gidip eksi kutupta fazlalıklar TÜKENİYORSA manyetik alandan dolayı her hangi bir telde hareket eden elektronlar -bu tel mesela jeneratörün içindeki tel olsun , yada trafonun primer sargısı olsun - nasıl oluyorda bitmiyor. dc ye göre ac nasıl açıklanıyor.
    dc mantıklı eksi kutuptaki fazla elektronlar artıya gidene kadar akım oluşuyor ama ac de öyle değil manyetik alan var oalna kadar tel üzerinden elektronlar akıyor ben burda ki lelektronlar nasıl bitmiyor onu anlamaya çalışıyorum.




  • Sinüs eğrisinin ortalama değeri sıfırdır, böylece elektron değişimi yoktur.Pozitif alternansta hareket ettirilen elektronlar, negatif alternansta geri çekilir.
    Elektronlar harcanmıyor, sadece konumları değişiyor her şekilde.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PHaLaNX.

    Elektronlar saniyede 50 kere bir o tarafa bir bu tarafa çekildikleri için aslında hiç bir yere gitmiyorlar.

    dc de ?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: formardin
    madem ki aynı tel içinde sürekli bi sağa bi sola gidiyorlarsa o zaman nötr hattına gerek yok. niye kullanıyoruz.
    fazı bağla ampüle elektronlar da akkorun içinde bir sağa bir sola gitsinler :)

    Mümkün, ampulü direk jeneratörün fazına bağlayın, sonra ampulün ve jeneratör sargısının diğer uçlarından iki tarafa yeterli uzunlukta tel uzatın ve uçlarını boşlukta bırakın, ampul yanacaktır. Bu 'yeterli uzunluk' şebeke frekansında yüzlerce kilometre olacağından pratik bir kurulum olmayacaktır, orası ayrı.

    quote:

    Orijinalden alıntı: 20playback
    dc de ?

    formardin'in verdiği yükten toprağa giden elektronlar örneği zaten sadece DC'de geçerli, orada da yükten toprağa giden elektron kadar topraktan kaynağa elektron girecekti.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi PHaLaNX. -- 14 Ekim 2012; 14:08:14 >




  • Elektıronlar Ufak Olduğu için Uzun Zamanda Bitiyorlar.
  • valla pek tatmin edici cevaplar almadım :) şöyle güzel bir şekilde açıklayabilecek yok mu yüksek lisans öğrencileri yada bu işin hocası yok mu bu forumda :D
  • komedi cevaplar var yaw kardeşim elektronların küçüklüğüyle ne alakası var

    bi kere elektronların bitme gibi bi durumu yok. elektrikle çalışan aygıtlar elektronu alıp yemezler. onu aklından çıkar. elektrikle çalışan aygıtlar elektronların hareketini ve hareketinden dolayı oluşan enerjileri kullanırlar. mesela bi dirençten geçerken elektronlar hareket ederken ısı veya ışık çıkarırlar. ne bileyim bi çamaşır makinesinde dönmeyi elektronların hareketinden dolayı oluşan manyetik alan sağlar. ama elektronlar benzin gibi bişey değildir. sadece hareketinden dolayı oluşan enerjiller kullanılır. elektronikte ise sadece hareketleri kullanılır.

    elektrik heryere tek bir hat üzerinden dağılır(3 faz hariç). yani mesela eve gelen elektriğin + ucu saniyede 50 kere sinüsoidal grafik çizerek bi artı bi eksi olur. - uçta ise hiçbir hareket yoktur. onun görevi devreyi tamamlamaktır.

    gelelim soruna. bi kere başta da dediğim gibi elektronların harcanması gibi bi durum olmaz. sadece giden elektron geri dönmeyebilir. örneğin doğrultucular alternatif akımı doğrulttuğu ve sadece tek yönde akım akmasına sebep olduğu için giden elektron - den devam eder ve geri dönmez. kesin olarak bir bilgim olmamakla beraber şöyle birşey söyleyeyim. toprak denen sınırsız elektron kaynağı var. artı ucun bi tarafını toprağa bağlarsın. olur biter... dönmeyen elektronların eksiği topraktan devreye girer




  • + ucun bi tarafı derken evdeki + uçtan bahsetmiyorum. barajlarda vs. jeneratörler elektriği üretirken dönen sargının bi ucu toprakta olur, diğer ucu üretilen elektrik olur. bu sayede eksik kalan elektronlar topraktan tamamlanır.
  • ayrıca trafolarda da sonuçta sekonderdeki sargının 2 ucu vardır. birini toprağa bağlarsın, öteki uçtan gerilimini alırsın
  • barajdan çıkan elektron,senin evinde (daha doğrusu yerel trafoda) toprağa giriyor ,oradan tekrar baraja dönüyor. yani barajdan sadece çıkış yok, aynı zamanda toprak üzerinden geri dönüş var.

    ama ve lakin bu dönüş (çevrim) sadece elektronun hareket enerjisidir. aslında fiziksel olarak elektronların hareketi çok kısa mesafelidir.(saniyede 30 cm diye biliyorum) elektronlar tel ve toprakta bir ileri bir geri dolaşmaktadır (AC'de)

    neden haraket ediyorlar? zorlayıcı bir dış enerji sebebi ile. barajda manyetik zorlama ile olur, aküde ise atomların yapısı önce zorla değiştirilir (şarj),zorlayıcı durum ortadan kalktığında,atomlar tekrar doğal durumlarına dönmek isterler ve uygun bir kanal olursa (kutuplar arasına bağlanan alıcı) aldıkları zorlayıcı enerjiyi geri vererek doğal durumlarına (deşarj) dönerler.
  • 1. + ve - yukler birbirini ceker. Bu cekimi yercekimine benzetebiliriz.
    2. + ve - yukleri bir kuvvet ile birbirlerinden ayirirsak potansiyel fark elde etmis oluruz. Bu islem aslinda - yuklerin, bulunduklari atomun kabugundan belli bir enerji ile koparilmasi sayesinde olur. Yerdeki taşı havaya kaldirmak da bir potansiyel fark olusturur.
    3. + ve - yuklu kutuplar bir iletkene baglandiginda - yukler + yuklere dogru hareket ederler. Bu hareket aslinda elektron hareketidir. Elektronun asil gorevi enerji aktarimidir.
    4. Alternatorde olusturulan potansiyel farki olctugumuzde belirli bir voltaj degeri goruruz. Olusturdugumuz sadece bir elektrik alandir gercekte. Eksi yukleri diger uca itmisizdir fakat henuz ortada akim yoktur.
    5. Alternatorun ucuna bir yuk bagladigimizda - ucta biriken elektronlar yuk uzerinden hareket ederek + kutba dogru ilerlerler(sebebi madde 1.). Ilerleme sirasinda enerjilerini yuke aktarir ve atom kabuklari arasinda hareket ederler. Bu hareket birerli atlama hareketi bicimindedir.
    6. Elektronlar sadece enerji tasiyicilardirlar. Havadaki tas da kendisinin havaya kaldirilmasi ile bir enerji tasiyicisi olmustur. Birakilinca yere dusup enerjisini sifirlar. Bu durum barajdaki su icin de gecerlidir. Yuksekten duserken enerjisini kaybeder, bu kayip aslinda bir enerji donusumudur.
    7. Elektronlar kapali bir devre uzerindeki enerji tasiyicilari oldugundan tukenmeleri sozkonusu degildir. Bir tankerin iki nokta arasinda mazot taşıdğını düşünelim. Tankerin tükenmesi sözkonusu olmaz. Fakat mazot tükenirse ne taşıyacak materyal kalır ne de tankeri yürütecek yakıt.
    8. Barajdan cikan elektron eger evimizde topraga donecek olsa aradaki potansiyel fark inanilmaz derecede yuksek olurdu. Alternatorden transformatore kadar olan bolge bir devredir, o devrede hep aynı elektronlar dolasir durur. Transformator-iletim hatti-transformator arasida baska bir devredir, burada da ayni elektronlar dolasir durur.
    9. Her kapali devrede elektronlar surekli ring yaparlar. Devrenin bir ucu acildigi anda akim durur.
    10. Voltaj degisiminin sinus egirsi seklinde olmasi da uzerinde cok sey konusulabilecek bir konu. Daha az kayipla enerji iletimi saglanabiliyor. Belli frekansla yapilan alternans degisimi elektronlar uzerinde nasil bir etki olusturuyor ki, ortam kaybi cok azaliyor.




  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.