Eğitimli Yüksek Katmadeğerli Türkler Ülkeyi Terk Ediyor (15. sayfa)

quote:

Orijinalden alıntı: dec_chaos

O haber sizden bahsetmiyor andavallılar önce bi okuyun
“Haberde, "Ülkenin kuruluşundan bu yana ilk kez, kültür ve iş hayatına yön veren üst sınıf ailelerin Türkiye'yi terk ettiği" de belirtildi. Ayrıca çok sayıda kişinin de Yunanistan, Portekiz ve İspanya'dan mülk alma yoluyla göç yolunu kullandığı da kaydedildi.
NYT'nin haberinde, Küresel Varlık Göçü İncelemesi'nin (Global Wealth Migration Review) Türkiye'ye ilişkin verileri de yer aldı. Buna göre 2016 ile 2017 yılları arasında, Türkiye'nin varlıklı diliminin yüzde 12'sine denk gelen, en az 12 bin dolar milyoneri, servetlerini yurt dışına aktardı.”
Siz değil beyaz Türkler bahsettikleri...

quote:

Orijinalden alıntı: BlackLogic

Tam bir tatlı su solcususun. Kendi kendine benim söylemediklerimi söylemiş gibi gösterip sonra benim söylediğime dönmüşsün.

Neyse liberal ülkeler uzaya gittiğinde siz burada hala devletin fındık alıp almaması gerektiği tartışır durursunuz. Ha bi de türban falan.

quote:

Orijinalden alıntı: husamsdu

http://www.tim.org.tr/tr/ihracat-rakamlari.html

Alıntıları Göster

quote:

Orijinalden alıntı: husamsdu

Konu başlığı ve yazdığım cevapla alakasız bir cevap vermişsiniz. Ben ülke zenginleşti, coşuyor gibi bir ley demedim. Daha önceki mesajlarımda da ATV yi beğenmediğimi de söyledim. Burada olay hükümeti övmek/yermek değil. Konu başlığını bir kez daha okumanızı öneririm. Yok eğer başlığa göre cevap verdiyseniz ne kadar donanımlı olduğunuzu yazarsanız ona göre devam ederiz.

quote:

Orijinalden alıntı: Huseyin-ZST

Sevgili BlackLogic, bu ne sinir?

Senin söylemediğin bir şeyi söylemişsin gibi göstermedim. Neo Liberal hezeyanlardan bahsettim. "Neo liberal hezeyanlar içindesin" demedim. Neo Liberal siyasi akım, dünyanın gelişmiş ülkelerinde 1980'lerin ortalarından 1990'ların başına kadar güçlü olmuş bir akımdır. Tüm liberalleri kapsamaz. Bu akıma sövdüm. Sövüyorum. Gene söverim. 20 küsür yıl sonra geberdiği yerden hortlayıp anadoluya musallat olduğu için, söverim yani... Seni rencide edecek bir laf da etmedim. "Tatlısu" cart curt falan olmuyor. İnsanların yüzüne de böyle konuşuyorsan bilemem. O senin terbiyesizliğin olur; ama insanların yüzüne böyle konuşmuyorsan, internet ortamında da böyle konuşmamalısın. Gerçi beni ilgilendirmez. Seviyesizce konuşan insanlarla muhabbete girmemek gibi bir huyum vardır. Kitleyecek bir cevap veririm, sonra daha da konuşmam. Genelde muhatap olmam yani. Biz seviyeli bir biçimde konuşuyorduk. Durduk yere gelip bana laf atan da sensin. İnsanları klasifiye eden, kafandaki klasifikasyonlara yerleştiren de sensin. Ben senin için Liberal dedim mi? "Tatlısu liberali" falan gibi bir laf ettim mi? Yok. Haddim değil. Tanımıyorum seni. O zaman senin ne haddine? Tanıyor musun beni?

Daha önce, siyaset konusunda zilyon tane mesajlarımı okursan, fikirlerim açıktır. Ben realist biriyim. Gerçekleşmeyecek işlerin peşinden koşmam. İç dünyamda sosyalist olabilirim. Ancak bunun bugünün insanının gelişmişlik seviyesi ile, medenice sürdürülebilir bir sistem olduğunu düşünmüyorum. İnsanoğlunun sosyalist yaklaşımı sürdürülebilir kılması için daha kırk fırın ekmek yemesi lazım. İç dünyamda düşündüklerim, mevcut günümüz dünyasına uygulanabilir olmadığına göre, uygulanabilir olana bakıyorum. Kanada, Finlandiya, Norveç modelleri uygulanabilir geliyor. Gündelik yaşamımda da sosyal devlet destekli liberalizmi savunuyorum. Çünkü ben devrime inanmıyorum. Bir devrimin uzun süreli sürdürülebilir bir model kuramayacağına inanıyorum. İnsanın eğilimlerine uygun modeller geliştirmenin sürdürülebilir sonuç vereceğini düşünüyorum. İnsanoğlu, gelecekte yeterince evrimleştiğinde, fikir dünyası genişlediğinde, gündelik ve şahsi hırslarından sıyrıldığında, kendiliğinden düzenin sosyalizme kayacağını düşünüyorum. Bu belki 500 yıl sonra olur. Bilemem. Sonuçta günümüzde ne yapmak lazım, buna bakıyorum. Çıkardığım sonuç da sosyal devlet destekli bir liberal model. Nerede, ne yazdı isem, bu temel görüşün dışında zerre yazımı bulamazsın. Beni tanımıyorsun. Üzerimden "kesin bu herif şöyle biridir" diye fikir yürütme. Ben de seni tanımıyorum. Tanımadığım için ben de senin hakkında fikir yürütmüyorum. "Dediğime gelmişsin." falan gibi laflara gerek yok. Benim yazdıklarım da gayet bilinen şeyler, senin söylediklerin de... Yeni fikirler değiller. Ortalama zeka seviyesinde, ortalama entellektüel seviyede herkesin bildiği şeyler. İkimiz de hikmet yumurtlamadık. O yüzden: "Sakin ol şampiyon."

Seni rencide edici bir şey söylemedim. Bu tavırla yazmaya devam edersen, seni rencide ederim.

-------------------------

Fındık falan da beni ilgilendirmez. Bana göre devletle fındığın ne alakası vardır? Fındık artık mantıklı maliyetlerle üretilemiyorsa, fındıkçılıktan para kazanılamıyorsa, fındık üretilmesin. Yaklaşımım basittir bu tarz konulara karşı. Benim dünyanın 96 ülkesinde iki adet patentim var. An itibari ile fabrikamı kapıyorum, ama uzunca bir süre ihracatçı/üretici idim. Kendi sınıfında dünyanın en ince, en sağlam ve en az su emen yapay taşını üretiyordum (nisana kadar üretmeye devam edeceğim). Bu ürünü üreten makinaları da ben geliştirdim. Dünya üzerinde başka bir benzeri olmayan bir ürün üretiyorum. Ürettiğim ürünler NewYork'da Manhattan'ın ortasında iki gökdelende, Zaha Hadid'in iki projesinde, Mace, Strabag gibi dünyanın en büyük 10 müteahhitlik şirketlerinin projelerinde, Tottanham spor kulübünün kompleksinde falan kullanılıyor. Tüm bunları yaparken, çimento dayanımı arttıran, bu sebeple çimentoya daha fazla atık konup, hem emisyonu, hem çimento maliyetini %15 düşürebilecek de bir teknoloji geliştirdim. İkinci patentim de bu. "Uzaya gittiğinde bıdı bıdı" diyorsun ya, varsa bir şansın, seni uzaya gönderecek olanlardanım.

Türban meselesine gelince: Türbanla üniversiteye girmek serbest değil iken üniversite öğrencisi idim. Bizim okul türbanlıların okula girebildiği ilk üniversite idi. Yasayı çok güzel deldi bizim okul. Sonuna kadar da desteklerim. Kütüphanesini halka açık yaptı. Otomatikman tüm kampüs halka açık oldu. Sıkıntı, sınıfa türbanla girmekti. O yüzden türbanlı öğrenciler peruk veya garip güney amerika bereleri takarak derse girerdi. Bu dangalaklığa en sert karşı çıkışları yapanlardan biri bendim. Türbanla sınıfa girmek için de okul içi bir yönerge hazırladı rektörlük. Türbanlı öğrenciler sınıfa girmeye başladı. Bazı dangalak hocalar buna karşı çıktı. O hocaları protesto edip, dersine girmeyenler arasında ben de vardım. Ve ben agnostiğim. O zamanlar deisttim.

-------------------------

Tüm liberaller aynı değil. Vahşi kapitalizmi savunan liberaller var, devletin eğitim gibi kritik konularda devrede olması gerektiğini savunan var, konservatifi var, modernisti var. Ben sen necisin bilmem. Bir yazışma öncesine kadar liberal olduğunu dahi bilmiyordum. Dikkat edersen, sana "Sen Neo liberalsin" de demedim. Ha, Neo Liberal akıma sövdüm. Üzerine alındı isen, senin derdin o. O beni hiç ilgilendirmez.

Alıntıları Göster

quote:

Orijinalden alıntı: BlackLogic

Dava dosyaları ve tutanaklarda yığınla çarpıklık var. Medyaya siyasetçilerin ağzından anlatılanla bir değil gerçekler.
Anladığım şu; iktidar bunların konuşulmasını istemiyor. Tıpkı 17/25 gibi. Sen ne anladın? Ayrıca neden her şeyi erdoğana oy verenlere anlatmak zorundayız, neden biriniz de bunlardan haberdar değil.
Konuşmanın başında ben eleştirdi diye tutuklanan biri görmedim demiştin. Şimdi gördün mü? Fikrin değişti mi?
Ben chp'ye oy atmadım ama sen erdoğana oy attığını söylediğin için akp'lisin. Sürekli akpye oy atmış birinin akpli değilim demesi ironi cidden.
Ayrıca cevaplarsan çok sevinirim.
Ne olursa erdoğan kötü ve oy verilmez olur?
Ne olursa hükümet suçlu olur?

Alıntıları Göster