Şimdi Ara

Dini Metinlere Nasıl Ulaşabilirim?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
14
Cevap
0
Favori
470
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Herkese merhaba.

    Yaklaşık yedi (7) aydır inanç konusuna merak sardım. Birçok makale, kitap okuyup konferanslar dinledim. Kendi inancımı yavaş yavaş da olsa belirleme yolundayım. Bu süreç yorucu da olsa araştırmak çok hoşuma gidiyor

    Ama geldiğim şu noktada sıkıntı yaşıyorum. Araştırma boyutunu "monoteist" dinlere kadar indirgeyebildim. Onlardan da bazılarını eledim ama gerisi için kutsal metinlerine ulaşmam gerekiyor. Avesta, incil, tevrat gibisinden kitapların, güvenilir bir şekilde dilimize çevrilmiş hallerini nasıl bulabilirim?

    Lütfen yardımcı olun...



  • Cevap verebilecek kimse yok mu?
  • Bilinen ilk metinler olarak mağara resimleri mevcut. Bana göre yazılı ilk betikler bunlar olmalı.



    O nedenle bu yazıtları incelemenizi öneririm.



    İnsan ve din denen olguda ifade edilebilen ilk olguların yansımaları bunlar olmalıdır.



    .......

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • HADO77 kullanıcısına yanıt
    Cevabınız için teşekkür ederim. Elbette o dediklerinizin de bir önemi var ama benim istediğim bu değil. Zerdüştlük olsun, dürzilik olsun, sihizm olsun... Yani bunlara ait kutsal metinlerden bahsediyorum, din olgusunun tarihsel başlangıcından değil.
  • İstediğiniz konuda yardımcı olamayacağım ama sizle ve sizin durumunuzda olan daha birçok arkadaşla birkaç görüşümü paylaşabilirim:

    1- Bir din sadece kutsal kitabından öğrenilmez. Kutsal kitap dışında sadece ikincil dini kaynaklara başvurularak da öğrenilmez, bir dini öğrenmek teolojiden daha fazlasıyla meşgul olmayı gerektirir.

    2- Bir kutsal kitap hakkında çevirisine bakılarak net bir yargıda bulunulmaz.

    3- İnançları belirlemek bir dünya görüşü belirlemektir, sadece dini inançlar araştırılarak düzgün bir dünya görüşü belirlenmez.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi LePortaBim -- 17 Mart 2018; 3:51:39 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yukarıdaki goruşe katılıyorum. Bence din denen olguyu mevcuttaki yani varlıktaki izduşume göre belirleyebiliriz. Mesela sihizm denmiş.



    Sihizm din olmuş ise (sanırsam hindu inancı) bunu anlamak için ilgili inancın eşya üzerindeki bırakıtları dilleri toplumsal yapıları gibi insanlığın ortak değerlerinden farklı olan kişisel imzaları anlamak lazım.



    Bir sihistin dini onun ilahi kavram tanımının eşya üzerindeki fark değeri olmalı.



    ...........



    Misalen ; nefis mucadelesinde dnmuş bir nehir gibi olmak, en içten dualarını yaparken bu oluşuma uyum adına kar tanesi nevinden ( her biri farklı ve özel olan vs gibi) davranmak. Erkeğinin derdini anlatabildiği dişi olanın kendisindeki kusuru gidebildiği ve sonunda bu sıcaklığa erişmiş şekilde eşyayı su gibi akıcı kılmak denen işaretler sihizmin toplam bırakıtı olabilir denebilir.( varsayım)



    Yani sihizmin kişideki bırakıtı kalpleri ısıtmak adına önce buzdan heykel olmayı öğren ve ondan sonra çozul ve çozulurken de su ol ve bu su zaten derdini anlatmış gibi olur denebilecek idraki kazanmak ya da anlamak asıldır.



    ........



    Bu bakış açısıyla sihizmi ve onun bırakıtı olan geçmişi görme ve hissetme durumu ortaya çıkacaktır. Dikkat edilirse bu tanıma aykırı bozunumlar ya da adına sihizm denmese de aslında sihist olan oluşumlar bu şekilde ayrışabilir.



    Kultur dil coğrafya din denen şeyden ayrı duşunulemez. Ancak bir şey var ki bu eşyanın tanımı ve anlamıdır. İşte bu imza sihizmi oldukça yerel, kliksel bir kalabılığa mal edecekken belki de anlaşılması gereken gerçek zannedildiğinden çok daha buyuk kitleleri tesiri altına almış olabilir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Dini tanımı konusunda fatiha suresine bakılırsa bunun ceza gunu olduğu da anlaşılıyor.



    Din( ceza) gununun sahibi de denmekte.



    Bu açıdan ilk ceza kanunlarını incelemek de mumkun.



    .......



    Yanlış anlaşılma olmasın. Konunuza hem cevap oluşabilsin hem de biz de bazı çıkarımlarda bulunabiliyor muyuz diye yazıyorum.



    Yoksa konuda sorulan kaynaklar hakkında bilgim mevcut değil bunu belirteyim.



    .............



    Din ve ceza bir şekilde hukuk denen oğretiyi de dinsel tematiğe oturtabilir. Veya eleştirilen din ya da dinler mevcudun ceza hukuku da olabilir.



    Bu hukukun eşya ile olan munasebeti toplam din anlayışıdır da deniyor olabilir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Günümüzde google oldukça gelişti .
    Dinler konusunda tüm inanç ve mezheplerin türkiyede temsilcileri var . Tercümeleri var .

    Neden zorlandın anlayamadım . google da örneğin incil+pdf araması yaparsın içlerinden üç beş tanesini okursun .
    Çok zamanını almaz . Anlamsız gelebilecek Kuran da dahil tefsirlere çok kafayı takma .
  • Tamamen gicenilirsekikde cevirilerini bulamazsiniz.

    En mantiklisi orjinal diline hakim olup orjinal metnini okumanizdir.

    Buna da cogu insan yanasmaz ve bu kadar cesitli inancin ortaya cikmasinin nedenide odur.

    Endonezya daki insanla iraktaki insanin rn temel ibadetleri icra etmede farkli davranmalari bunun ve din denen seyin nasil oyuncak ve aliskanlik haline getirilip kullanilaceginin kanitidir.



    Cevirilerdeki dini metinldre itimat etmektense zihnimde senaryolu simulasyonlar kosturmayi yeglerim.

    Hata bile verse benimdir.

    Baskasindan caldigim degil.

    Her 2 elmada curukse bahcemdekini yerim...

    Agacini ben diktim suyunu ve gubreisni ben verdim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • LePortaBim kullanıcısına yanıt
    Bir dinin sadece kutsal kitabından öğrenilmeyeceğinin ben de farkındayım :) ama şöyle düşündüm: Sonuçta bir inancın ortaya çıkmasındaki ilk etken kutsal metin değil mi? sonrasındakiler onun yorumu. Kültürel değerlendirme elbet yapacağım ama insanların inancı gelenekleştirmesinde yaptıkları yanlış yorumlar olabilir. Bundan dolayı öncelikle dini metinlere bakayım dedim.
  • Tokno kullanıcısına yanıt
    Tercümeler var, var olmasına da nasıl güvenebilirim? Örnek vermek gerekirse; Diyanet İşleri Başkanlığı "İslamiyet" alanında hiç olmazsa görüşlerine önem verebileceğimiz bir kurum. Bu tür kurumsallaşma, diğer inançlarda da mevcut mu? Asıl öğrenmek istediğim kısım buydu.
  • Ama hiç birine de güvenemezsek, o inanç hakkında hiçbir şekilde yorum yapamayız. Doğru olduğunu kanıtlayamadığımız gibi, yanlış olduğunu da kanıtlayamayız. "Sen çarpıtıyorsun" gibi mesela. Yani hiçbir şekilde güvenemez miyiz? :) Elmaların çürük olduğunu nereden bilebilirim?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Edip M.

    Ama hiç birine de güvenemezsek, o inanç hakkında hiçbir şekilde yorum yapamayız. Doğru olduğunu kanıtlayamadığımız gibi, yanlış olduğunu da kanıtlayamayız. "Sen çarpıtıyorsun" gibi mesela. Yani hiçbir şekilde güvenemez miyiz? :) Elmaların çürük olduğunu nereden bilebilirim?
    Icini acip bakarak..

    Bakamadigimiza saglam veya curuktur demeyi birakarak..

    Ozellikle gunumuzde gecmisten gelen bilgi kaynaklarinin eksik veya mudahale edilmis oldugu iddiasi saygi ve ilgi girmektedir.

    Oysa ki bu toplumlari mevcut olana muhalefet olan herseyi dogru kabul etmeye yonlendirmektedir.

    Ornegin ateisler icin buyucu kabalacilar allaha kufrettikleri kitaba sahipler bile dendi simdilerde ise karsit propagandalar ile ateizme cesit cesit guzellemelerle faaliyet alani yaratilamkta taraftar toplamaya calisilmaktadir.

    Oysa cogunun amaci insanlari mevcut yanlislardan kurtarmak degil yeni bir yanlis etrafinda toplayip rant ve menfaat saglamak.

    Bu gun ateizmi savunanlarin cogunlugu ateismin ne oldugunu bilmiyor.

    Bildikleri icinde mudahil olmuyor.

    Populer kulturun esirligini icra ediyor ama sorsan populer kulture ana avrat sover.

    Ayagindaki solomon boyla dag bayira vurup her onune gelene kapitalizme kufretmek gibi..



    1.ci asama kufur ve hakaretti 2.ci asama kufur ve hakaretin yanlis oldugu iddiasiydi

    3.cu asama benimseyenlerle benimsemeyenlerin iyice ayrismasi olacaktir.

    Ornegin dindeki yobazliktan bikmis biri ateizmi kabul edip o toplumla yatip kalkmaya baslar ki bir sure sonra bu toplumunda kusursuz olmadigi soylemlerine ragmen dinin asiladigi bagnazliktan yobazliktan yakasini kurtaramadigina tanik olur.

    Kendini yetistitrse bu toplumdaki az ve bilincli kisilerle ust insana dogru yol alir yetistiremezse nasil ki dindeki yobazligi dine dusmanliga cevirdiyse atesitin hatalarinida ateizme yukler ve tekrar berbat ama ayri kaldigi icin ozlemeye basladigi seccadesi ve ezanina geri doner..

    Bu surecleri yasmadan anlamak zor olsa da yorumlara goz gezdirince hayal etmek kolaylasabilir.

    Ateist mi ne haltsa biri ateizm tanriyi kesin ret eetmek yazmis.

    Kendisi muskumansa komik ama ateistse daha da komik..

    Bastan asagi cehalete batmis ve bundan mutluluk duyan bir toplumuz ki durumu kendi pisliginde orgazm olurcasina yuvarlanan malum canlilara benzetiyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Edip M. kullanıcısına yanıt
    Kutsal kitap haricindeki her dini kaynak onun yorumu değildir ama onun dışında zaten asıl problem şurda: İnsanlar inancı alırlarken yanlış yorum yaptılarsa bile zaten 21. yüzyıldaki bir muhatabın eline alıp da hiç bir geleneksel dayanak noktası olmadan oradan doğru anlamlar çıkartması mümkün değil. Yani hiç bir zaman geçmişe elimiz boş dönmüyoruz bunu unutmamak lazım.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.