Şimdi Ara

BMW otomobilleri mi motorsikletleri mi daha iyi yapıyor

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
44
Cevap
0
Favori
7.274
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Hangisini tercih edersiniz ? BMW hangisini daha iyi yapıyor ?


     BMW otomobilleri mi motorsikletleri mi daha iyi yapıyor


     BMW otomobilleri mi motorsikletleri mi daha iyi yapıyor
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >







  • Sayfa 5 dk da açıldı

    Hiç birini yapamıyor.
  • Net bir şekilde motosiklet.
    Almanların motosikletten anlamadığını düşündüğümü daha önce bir konuda belirtmiştim. Ama BMW bambaşka.
    Otomobillerinde her zaman alternatiflerini rahatlıkla bulabiliyorsunuz ama özellikle ilk enduro-tourer'ım F 650 GS'i unutamam.
    İlk çıkan kare farlı modeliydi ve mükemmel bir güç dağılımı vardı. Amaca uygun kullanıldığı zaman kendisinden 10 yaş genç Transalp'i bile çiğneyip tükürüyordu gözümde. Gerçi o aralar Honda, Africa Twin'i öldürmenin sancılarındaydı ama yine de 10 sene yeni bir modelin daha iyi bir hissiyat vermesi gerekirdi gözümde.
    Enteresandır ki ben 2. elden aldığımda debriyajı bir kere değişmişti ve ben satarken de değiştirmedim, pamuk gibi ve sarsıntısızdı.
    Aptal bir dönüş çapı olması, özellikle acemilik dönemlerinde adeta süründürdü. Ama alıştım.
    Yakıt masrafım hiçbir zaman yeme içme masrafımı geçemedi. Tüketimi sormayın hiç hesaplamadım.
    Onun kadar stabil hızlanmaya sahip bir teknolojiyi yıllar sonra Ducati 848'de buldum.
    Gümülcine - Selanik arasındaki yolda hız sınırı olmayan ücretli bir kısım vardır gidenler bilir, işte o yolu aynı gün içinde gidip gelmişliğim vardır çok kere. 700 km yapar.
    Ama sonraları aynı yolu ormandan gitmeye kalkınca süre bir anda 2 güne çıkıveriyordu. Lakin sonbaharda, turuncu, kırmızı ve sarı tonlarındaki söğütleri görebileceğiniz daha güzel bir yer yoktur. O yolculukları hiçbir şeye değişmem. Karşıma maratona hazırlananlardan tutun porsuklara kadar binbir çeşit şey çıkıyordu.
    Yıllar sonra bir BMW otomobilim oldu ama bana çok afedersiniz kaşar mıknatısı olmaktan başka bir işe yaramadı.
    Uzun yola gidip geldim 20d motoru olmasından mıdır bilmiyorum ama motosikletin yakınından bile geçemedi.
    Kaliteliydi, seviyordum da ama motosikletiyle kıyaslandığında gözümde Burj-el Arab kadar ruhsuz gelmişti.
    Yine de sürüşüne ve yol tutuşuna laf ettirmem, 10 numaradır.
    Ama bence BMW'nin otomobillerini motosikletleriyle kıyaslamak BMW'ye adeta bir hakaret...




  • Resim eklerken S image butonunu kullanalım lütfen.

    İyi forumlar.
  • İkisini de iyi yapar!..

    BMW tarihi incelendiğinde, motosiklet üretimine otomobilden önce başlamış olduğu görülür, diğer bütün hem otomobil hem de motosiklet üreten firmalar gibi...

    BMW'nin otomobillerini tartışmaya gerek yok, otomobil endüstrisinde edindiği yer belli. Motosikletlerini burada tartışmak ise biraz abes. Herşeyden önce burası bir otomobil forumu ve aramızda motosikletten anlayan, hiç olmazsa kullanmış çok az insan var. Tevazu göstermeksizin, kendimi de onlardan biri sayıyorum. herşeyden önce benim asıl ilgi alanım otomobiller değil, motosikletler... Ve bu çocukluğumdan beri böyle. 9 yaşındayken mahalle kasabının BMW R65 motosikletiyle başladı herşey. O motosiklet yüzünden motosiklet meraklısı oldum çıktım.

    O yüzden BMW motosikletlerine bir sempatim vardır ama haklarında nesnel değerlendirmeler yapmamı alıkoymaz bu durum.

    Japon rakiplerinin aksine Avrupalı ve Amerikalı çoğu motosiklet üreticisi (H-D,BMW,Ducati,Moto Guzzi, Triumph, vs.) geleneğe önem verirler. BMW bunların içinde geleneğe en sadık olanlardandır. Genel geçer trendleri motosiklet tasarımlarında izlememiş, geleneğe ve istikrara önem vermiştir. Bu nedenle BMW motosikletlerinde BMW mühendisi Fritz'in 1923 yılında geliştirdiği hava soğutmalı R serisi boxer motor ile Paris-Dakar rallisi önemli bir yer tutar. BMW çok uzun yıllar motosikletlerini bu iki mihenk taşı çevresinde geliştirmeye özen göstermiş bir firmadır. Japon rakipleri ya performansa ya da modaya önem verirken BMW hep seçkinci bir tavırla gelenekten ve seçkincilikten yana tavır almış, motosikletlerini de fiyat olarak bu çerçevede konumlandırmıştır. Yani, BMW, motosikletler söz konusu olduğunda, otomobillerinin aksine çok tutucu bir yol izlemiştir.

    BMW otomobilde olduğu gibi motosiklette de pahalıdır. Bugün BMW'nin bir sport-tourer (k-1300GT 28.000 Eur) motosikletiyle 2 B segmenti araba almak mümkündür. Peki karşılığında ne veriyor BMW: Seçkinlik, dayanıklılık, kullanışlılık, kalıcılık vs..

    BMW "centilmenin" motoudur, öyle bilinir, çoğu modeli 40'lı yaşlara hitap eder, gençlere değil... Gençlere hitap eden çok az modeli vardır BMW'nin ve bu tercih BMW motosikletlerini olgun bir çizgiye oturtur.

    Dolayısıyla BMW motosikletlerinin genel olarak, oturmuş, ağırbaşlı bir imajı vardır.

    Teknolojik olarak ilginç yeniliklere imza atmış olsa da (ABS, Paralever, Telelever, Can-bus, vs.) BMW genel olarak eskiye sadık kalmış, çok uzun süre tarihi boxer motoruyla 1980'lerin başında geliştirdiği inline L4 ve L3 motorları çevresinde motosiklet üretmiş, buna 90'lı yıllarda Aprilia ile ortak geliştirdiği paralel twin motorunu dahil etmiş ve 2 yılda bir yeni motor geliştiren Japon rakiplerinin aksine bu geleneksel çizgisinden ödün vermemiştir.

    BMW'nin en çok satan modeli R-1200GS de boxer motor konseptine dayalı bir uzun yol endurosudur.

    BMW bu geleneksel çizgisi ve pahalı fiyatlarıyla hiç bir zaman Japon ve İtalyan rakipleri kadar satamadı ama hep seçkin bir yeri oldu.

    Bugüne kadar süperspor dünyasına el atmayan BMW, bu yıl piyasaya sürdüğü, teknolojinin zirvesi niteliğindeki S-1000RR modeliyle bu alanda Japon rakiplerinden geride olmadığını gösterdi.

    Böylece otomobil bölümünde sürekli teknoloji konuşturan BMW, neden bunu motosikletlerinde yapamadığı sorusuna bir cevap vermiş oldu...

    Özetle BMW hem otomobilde hem de motosiklette iyi ve aranılan modeller üretmeye muktedir bir firmadır.


    quote:

    Orijinalden alıntı: Nike

    Sayfa 5 dk da açıldı

    Hiç birini yapamıyor.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tralles -- 8 Haziran 2010; 11:05:36 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: tralles

    İkisini de iyi yapar!..

    BMW tarihi incelendiğinde, motosiklet üretimine otomobilden önce başlamış olduğu görülür, diğer bütün hem otomobil hem de motosiklet üreten firmalar gibi...

    BMW'nin otomobillerini tartışmaya gerek yok, otomobil endüstrisinde edindiği yer belli. Motosikletlerini burada tartışmak ise biraz abes. Herşeyden önce burası bir otomobil forumu ve aramızda motosikletten anlayan, hiç olmazsa kullanmış çok az insan var. Tevazu göstermeksizin, kendimi de onlardan biri sayıyorum. herşeyden önce benim aslı ilgi alanım otomobiller değil, motosikletler... Ve bu çocukluğumdan beri böyle. 9 yaşındayken mahalle kasabının BMW R65 motosikletiyle başladı herşey. O motosiklet yüzünden motosiklet meraklısı oldum çıktım.

    O yüzden BMW motosikletlerine bir sempatim vardır ama haklarında nesnel değerlendirmeler yapmamı alıkoymaz bu durum.

    Japon rakiplerinin aksine Avrupalı ve Amerikalı çoğu motosiklet üreticileri (H-D,BMW,Ducati,Moto Guzzi, Triumph, vs.) geleneğe önem verirler. BMW bunların içinde geleneğe en sadık olanlardandır. Genel geçer trendleri motosiklet tasarımlarında izlememiş, geleneğe ve istikrara önem vermiştir. Bu nedenle BMW motosikletlerinde BMW mühendisi Fritz'in 1923 yılında geliştirdiği hava soğutmlaı R serisi boxer motor ile Paris-Dakar rallisi önemli bir yer tutar. BMW çok uzun yıllar motosikletllerini bu iki mihenk taşı çevresinde geliştirmeye özen göstermiş bir firmadır. Jpon rakipleri ya performansa ya da modaya önem verirken BMW hep seçkinci bir tavırla gelenekten ve seçkincilikten yana tavır almış, motosikletlerini de fiyat olarak bu çerçevede konumlandırmıştır.

    BMW otomobilde olduğu gibi motosiklette de pahalıdır. Bugün BMW'nin bir sport-tourer motosikletiyle 2 B segmenti araba almak mümkündür. Peki karşılığında ne veriyor BMW: Seçkinlik, dayanıklılık, kullanışlılık vs..

    BMW Centilmenin motoudur, öyle bilinir, çoğu modeli 40'lı yaşlara hitap eder, gençlere değil...

    Dolayısıyla BMW motosikletlerinin genel olarak, oturmuş, ağırbaşlı bir imajı vardır.

    Teknolojik olarak ilginç yeniliklere imza atmış olsa da (ABS, Paralever, Telelever, Can-bus, vs.) BMW genel olarak eskiye sadık kalmış, çok uzun süre tarihi boxer motoruyla 1980'lerin başında geliştirdiği inline L4 ve L3 motorları çeveresinde motosiklet üretmiş, buna 90'lı yıllarda Aprilia ile ortak geliştirdiği paralel twin motorunu dahil etmiş ve 2 yılda bir yeni motor geliştiren Japon rakiplerinin aksine bu geleneksel çizgisinden ödün vermemiştir.

    BMW'nin en çok satan modeli GS-1200R da boxer motor konseptine dayalı bir uzun yol endurosudur.

    BMw bu geleneksel çizgisi ve pahalı fiyatlarıyla hiç bir zaman Japon ve İtalyan rakipleri kadar satamadı ama hep seçkin bir yeri oldu.

    Bugüne kadar süperspor dünyasına el atmayan BMW, bu yıl piyasaya sürdüğü, teknolojinin zirvesi niteliğindeki S-1000RR modeliyle bu alanda Japon rakiplerinden geride olmadığını gösterdi.

    Böylece otomobilde bölümünde sürekli teknoloji konuşturan BMW, neden bunu motosikletlerinde yapamadığı sorusuna bir cevap vermiş oldu...

    Özetle BMW hem otomobilde hem de motosiklette iyi ve aranılan modeller üretmeye muktedir bir firmadır.


    quote:

    Orijinalden alıntı: Nike

    Sayfa 5 dk da açıldı

    Hiç birini yapamıyor.





    Aslında S1000RR'ın kullanıcıya sunduğu en önemli özellik, günlük kullanımda ve güvenlikte sürücüsüne sağladığı kolaylık. Mesela yağmur moduna geçirildiğinde gücünü düşürüyor. Slick sekmesinde gaz tepkisini değiştiriyor. Henüz kullanamadım Motorcycle USA'nin testine göre bir çok sport bike'dan performanslı görünüyor. Bu da onu 2010'un en iyi yarış motosikleti yapıyor.
    Ancak yeni bir model olduğu için hataları fazla, mesela birkaç yerde DTC'nin geç devreye girdiği, haliyle sürücünün yere düştüğü şikayeti var. Ayrıca vites değiştirme asistanı motosikleti sallayabiliyormuş. Tork ve güç kaybını minimuma indirmek için üretilmiş bir sistem için önemli bir kayıp.
    Testler ise tam bir muamma, evet BMW bir çok rakibinden güçlü, haliyle rakiplerine oranda düz yolda başarılı. Ama pistte bekleneni vereme sıkıntısı var. Çünkü motorun yapısı gereği ne bir Desmodromic kadar hafif olup dengeye müsaade edici, ne de V'ler kadar ağırlık merkezini koruyucu olduğu.
    Tıpkı bir Jetta gibi ölümüne savunucuları da var, motosiklete yeni ısınanları aldatmak için sunduğu destek sistemlerinin yanıltıcı olduğu da. Kaldı ki o kadar sisteme rağmen harika bir kilosu var. Denemek için sabırsızlanıyorum.




  • Amcamda ben küçükken 60 küsur model boxer vardı. Fırtına gibi eserdi piyasada... Malesef 12 Eylül döneminde bir içeri girdi çıktı. Motoru da o ara yokoldu gitti. Daha sonra 17-18 yaşlarındaydım. 65 model tek silindiri olan bir arkadaşım vardı. Çok balığa gittik geldik. Balıkesir'deki polislerde de BMW vardı. Biz de ehliyet yoktu ama görünce gülümser selam verirlerdi.
    Dededen toruna geçecek motorlar yapar BMW...
  • Aynı özellik Suzuki ve Yamaha da yıllardır var, asıl yenilik spor veya rain modu değil, TCS ve racing ABS ile motorunun japonlara fark atan performansı oldu S-1000RR'ın bana göre...

    S-1000RR'daki motor ile gerçekten Japonları kıskandıracak bir motora imza attı BMW, S-1000RR konusunda esas olan budur kanaatimce.
    Ağırlık konusu ise BMW'nin zayıf olduğu bir alan değil, hele çok zengin donanım paketini dikkate alırsanız... Kaldıkı MCUSA'nın testindeki en haifi 3. motor, En haifi Ducati'den yalnızca 4 kg ağır, buna mukabil, R1 ve GSX-R1000'den daha hafif'..

    Cadde performansı ise biz kullanıcıların - eğer yarışmayacaksak - bakacağı tek yer olmalı ve bu konuda BMW testlerde japon rakiplerini geride bırakmış durumda. Benim bu alandaki favorim ZX-10R bile geride kalmış ne yazık ki. Velhası biz kullanıcıların bakacağı performans cadde performansıdır ve S-1000RR 2,68 saniyelik 0-100'ü ve 9,68 saniyelik ve 242 kms terminal hızlı 0-1000'i (0-400 m) ile diğer tüm rakiplerini sollamış durumda. Donanım paketi de bir kısmı göz boyama için bile olsa tüm cadde ihtiyaçlarını karşılar nitelikte. Fren performansı ise gerçekten kusursuz. MCUSA'NIN TESTİNDE 36 METRE İLE EN KISA MESAFEDE DURANI OLDU.

    Fakat bu motor kendisinden beklenen pist başarısını gösteremedi bir türlü. sanırım bunda süspansiyonunun ve BMW'nin yarış tecrübesi eksikliğinin önemli bir rolü var. Fakat bu konu yarış pistine çıkmayacaksak bizleri pek ilgilendirdiği söylenemez, nihayetinde caddelerde kullanacağız bu motoru.

    Öte yandan, önümüzdeki yıl BMW'den SBK'da önemli bir başarı beklemek hayalcilik olmayacaktır kanaatindeyim.

    quote:

    Orijinalden alıntı: funkmaster
    Aslında S1000RR'ın kullanıcıya sunduğu en önemli özellik, günlük kullanımda ve güvenlikte sürücüsüne sağladığı kolaylık. Mesela yağmur moduna geçirildiğinde gücünü düşürüyor. Slick sekmesinde gaz tepkisini değiştiriyor. Henüz kullanamadım Motorcycle USA'nin testine göre bir çok sport bike'dan performanslı görünüyor. Bu da onu 2010'un en iyi yarış motosikleti yapıyor.
    Ancak yeni bir model olduğu için hataları fazla, mesela birkaç yerde DTC'nin geç devreye girdiği, haliyle sürücünün yere düştüğü şikayeti var. Ayrıca vites değiştirme asistanı motosikleti sallayabiliyormuş. Tork ve güç kaybını minimuma indirmek için üretilmiş bir sistem için önemli bir kayıp.
    Testler ise tam bir muamma, evet BMW bir çok rakibinden güçlü, haliyle rakiplerine oranda düz yolda başarılı. Ama pistte bekleneni vereme sıkıntısı var. Çünkü motorun yapısı gereği ne bir Desmodromic kadar hafif olup dengeye müsaade edici, ne de V'ler kadar ağırlık merkezini koruyucu olduğu.
    Tıpkı bir Jetta gibi ölümüne savunucuları da var, motosiklete yeni ısınanları aldatmak için sunduğu destek sistemlerinin yanıltıcı olduğu da. Kaldı ki o kadar sisteme rağmen harika bir kilosu var. Denemek için sabırsızlanıyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tralles -- 9 Haziran 2010; 16:08:15 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: tralles

    Aynı özellik Suzuki ve Yamaha da yıllardır var, asıl yenilik spor veya rain modu değil, TCS ve racing ABS ile motorunun japonlara fark atan performansı oldu S-1000RR'ın bana göre...

    S-1000RR'daki motor ile gerçekten Japonları kıskandıracak bir motora imza attı BMW, S-1000RR konusunda esas olan budur kanaatimce.
    Ağırlık konusu ise BMW'nin zayıf olduğu bir alan değil, hele çok zengin donanım paketini dikkate alırsanız... Kaldıkı MCUSA'nın testindeki en haifi 3. motor, En haifi Ducati'den yalnızca 4 kg ağır, buna mukabil, R1 ve GSX-R1000'den daha hafif'..

    Cadde performansı ise biz kullanıcıların - eğer yarışmayacaksak - bakacağı tek yer olmalı ve bu konuda BMW testlerde japon rakiplerini geride bırakmış durumda. Benim bu alandaki favorim ZX-10R bile geride kalmış ne yazık ki. Velhası biz kullanıcıların bakacağı performans cadde performansıdır ve S-1000RR 2,68 saniyelik 0-100'ü ve 9,68 saniyelik ve 242 kms terminal hızlı 0-1000'i ile diğer tüm rakiplerini sollamış durumda. Donanım paketi de bir kısmı göz boyama için bile olsa tüm cadde ihtiyaçlarını karşılar nitelikte. Fren performansı ise gerçekten kusursuz. MCUSA'NIN TESTİNDE 36 METRE İLE EN KISA MESAFEDE DURANI OLDU.

    Fakat bu motor kendisinden beklenen pist başarısını gösteremedi bir türlü. sanırım bunda süspansiyonunun ve BMW'nin yarış tecrübesi eksikliğinin önemli bir rolü var. Fakat bu konu yarış pistine çıkmayacaksak bizleri pek ilgilendirdiği söylenemez, nihayetinde caddelerde kullanacağız bu motoru.

    Öte yandan, önümüzdeki yıl BMW'den SBK'da önemli bir başarı beklemek hayalcilik olmayacaktır kanaatindeyim.

    quote:

    Orijinalden alıntı: funkmaster
    Aslında S1000RR'ın kullanıcıya sunduğu en önemli özellik, günlük kullanımda ve güvenlikte sürücüsüne sağladığı kolaylık. Mesela yağmur moduna geçirildiğinde gücünü düşürüyor. Slick sekmesinde gaz tepkisini değiştiriyor. Henüz kullanamadım Motorcycle USA'nin testine göre bir çok sport bike'dan performanslı görünüyor. Bu da onu 2010'un en iyi yarış motosikleti yapıyor.
    Ancak yeni bir model olduğu için hataları fazla, mesela birkaç yerde DTC'nin geç devreye girdiği, haliyle sürücünün yere düştüğü şikayeti var. Ayrıca vites değiştirme asistanı motosikleti sallayabiliyormuş. Tork ve güç kaybını minimuma indirmek için üretilmiş bir sistem için önemli bir kayıp.
    Testler ise tam bir muamma, evet BMW bir çok rakibinden güçlü, haliyle rakiplerine oranda düz yolda başarılı. Ama pistte bekleneni vereme sıkıntısı var. Çünkü motorun yapısı gereği ne bir Desmodromic kadar hafif olup dengeye müsaade edici, ne de V'ler kadar ağırlık merkezini koruyucu olduğu.
    Tıpkı bir Jetta gibi ölümüne savunucuları da var, motosiklete yeni ısınanları aldatmak için sunduğu destek sistemlerinin yanıltıcı olduğu da. Kaldı ki o kadar sisteme rağmen harika bir kilosu var. Denemek için sabırsızlanıyorum.





    Yalnız R1'deki yağmur modunun şöyle bir olayı var; BMW gücü düşürmesine rağmen Yamaha'nın olayı genelde gaz tepkisi ve sınırlayıcıdan ibaret. Biliyorsunuz ki 180 hp'e optimize olmuş bir motorun gücünü 150 hp ye düşüren bir mekanizma yaptığınız zaman güç eğrilerinden ötürü çok kontrolsüz olma ihtimali var. BMW de bunu başarmış işte, bu açıdan bayıldım.
    Ayrıca hızlanmayı kullanıcının kendisinin hesaplaması çok daha doğru, bir lastik bile her şeyi değiştirir. Tahmin ediyorum o veriyi slick lastikle yakalıyor BMW.
    Bir de olaya fiyat olarak bakmak lazım, japonlar kendilerinden daha iyi olsa da pahalı olan şeyleri pek kıskanmıyorlar. Ciddi bir fiyat farkı var.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi funkmaster -- 8 Haziran 2010; 12:28:24 >




  • way be bmw nin motorsikletlerinin iyi olduğunu bilirdim de bu kadarını bilmezdim şaşırdım walla
  • Funkmaster, bildiğim kadarıyla Suzuki de BMW'ninki ile aynı sistemi kullanıyor ve aynı prensip söz konusu. 3 Farklı mod var ve her modun beygir gücü farklı. Yamaha'nın sisteminin detaylarını çok iyi bilmiyorum açıkçası ama Suzukininkini biliyorum ve S1000RR'daki ile aynı temelde çalıştığını söyleyebilirim. Buna mukabil Suzuki bu sistemi 3 yıldır kullanıyor. Yani motor 3 ayrı güç eğrisine sahip, kullanıcı hangi eğriyi isterse sadece bir düğmeye basarak seçebiliyor. O yüzden BMW'de yeni olan TCS sistemi. O gerçekten, motosiklet dünyasında ilk sayılır. Yine motosiklet dünyasında ilk sayılacak bir diğer yenilik de racing ABS frenler. Daha önceki ABS frenler yarışlarda kullanılamıyordu ama bu kullanılabiliyor.

    Bence BMW S1000RR ile kendinden beklenmeyecek kadar iyi bir iş çıkardı.

    Açıkçası ben BMW'den böyle bir motor beklemiyordum. Neden dersen BMW'nin bu alanda (süperbike) hemen hiç tecrübesi yok ama teknolojisi varmış, bunu gördük; tecrübe işini de bir şekilde halletmişler. Geriye kendilerinden beklenen bir yarış başarısı, ne ki, bu konuda biraz temkinliyim çünkü BMW Honda ve Yamaha kadar yarışlara büyük bütçe ayırabilecek büyüklükte bir firma değil...

    Evet BMW'nin otomobil divizyonunda bütçe var ama onu motosiklet divizyonuna aktarmazlar, herkes kendi yağıyla kavrulur, kendi satışlarından gelen gelire göre bütçe yapar...

    BMW motosiklet, satışlarda ilk 5'te bile değil...


    quote:

    Orijinalden alıntı: funkmaster
    Yalnız R1'deki yağmur modunun şöyle bir olayı var; BMW gücü düşürmesine rağmen Yamaha'nın olayı genelde gaz tepkisi ve sınırlayıcıdan ibaret. Biliyorsunuz ki 180 hp'e optimize olmuş bir motorun gücünü 150 hp ye düşüren bir mekanizma yaptığınız zaman güç eğrilerinden ötürü çok kontrolsüz olma ihtimali var. BMW de bunu başarmış işte, bu açıdan bayıldım.
    Ayrıca hızlanmayı kullanıcının kendisinin hesaplaması çok daha doğru, bir lastik bile her şeyi değiştirir. Tahmin ediyorum o veriyi slick lastikle yakalıyor BMW.
    Bir de olaya fiyat olarak bakmak lazım, japonlar kendilerinden daha iyi olsa da pahalı olan şeyleri pek kıskanmıyorlar. Ciddi bir fiyat farkı var.




  • Funkmaster, son bir not daha:

    S1000RR'ın 2,68 saniyelik 0-100 değeri standart lastiklerle elde edilen bir değer. MCUSA olsun, diğerleri olsun, testlerini hemen her zaman motorların üzerlerinde gelen standart lastiklerle yaparlar. Öte yandan süperbike (open-class) kategorisindeki motosiklerl için 3 saniyenin altı değil, üstü sürprizdir, hem de kötü bir sürpriz.

    Racing slickle yapılsa 2,68'den daha iyi bir değer elde edilirdi...
  • BMW motorsikletleri bana arabalarından çok daha fazla güven veriyor. En azından benim düşüncem bu. Ayrıca BMW motosiklete sahip olan birisinin de başka motorlara kolay kolay bakmadığına da çok kere şahit oldum. En son örnek dayım. Gitti F650GS aldı, 2 ay olmadı ki R1150GS aldı bir tane de. F650'si satılık hatta.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Coşkun -- 8 Haziran 2010; 20:10:53 >
  • Her ikisini de yapar.

    Bmw'nin otomobilleride motorsikletleride çok güzel
  • quote:

    Orijinalden alıntı: tralles

    Funkmaster, son bir not daha:

    S1000RR'ın 2,68 saniyelik 0-100 değeri standart lastiklerle elde edilen bir değer. MCUSA olsun, diğerleri olsun, testlerini hemen her zaman motorların üzerlerinde gelen standart lastiklerle yaparlar. Öte yandan süperbike (open-class) kategorisindeki motosiklerl için 3 saniyenin altı değil, üstü sürprizdir, hem de kötü bir sürpriz.

    Racing slickle yapılsa 2,68'den daha iyi bir değer elde edilirdi...


    İşte bu konularda test firmalarına güvenmiyorum. MCUSA'de 9.5 saniye olan çeyrek mil başka sitede 10.5
    Bu kadar fark lastikten başka bir şeyden olamaz. Pilotaj olması mümkün değil çünkü test firmalarının pilotları, çeyrek milde sınırları zorlayacak kapasitede.




  • O kadar fark olmaması gerekir, ben de yakından takip ediyorum bu dergileri ve o kadar uçurum gördüğümü hatırlamıyorum son zamanlarda...

    Yalnız şu var: Kaliforniya'da satılan motosikletlerle yapılan testler diğer 49 eyalette satılan motorlarla yapılan testlerden daha düşük sonuçlar veriyor çünkü Kaliforniya'da CARB'ın emisyon kuralları geçerliyken diğer eyaletlerlde EPA'nın emisyon kuralları geçerli. O yüzden Kaliformiya spek motosikletler %10-15 DAHA DÜŞÜK BEYGİR GÜCÜNE SAHİP.

    Bu bir faktör, Avrupa da ise hala çoğu ülkede 125 HP limiti var. Bu bir başka faktör.

    Bana göre en önemli faktör ise pilotaj ve testlerin yapıldığı hava şartları. Kimi 1000 metre rakımda yapıyor, kimi deniz seviyesinde.

    Farklar olması kaçınılmaz. Asıl aynı değerleri beklemek hata olur...


    quote:

    Orijinalden alıntı: funkmaster


    quote:

    Orijinalden alıntı: tralles

    Funkmaster, son bir not daha:

    S1000RR'ın 2,68 saniyelik 0-100 değeri standart lastiklerle elde edilen bir değer. MCUSA olsun, diğerleri olsun, testlerini hemen her zaman motorların üzerlerinde gelen standart lastiklerle yaparlar. Öte yandan süperbike (open-class) kategorisindeki motosiklerl için 3 saniyenin altı değil, üstü sürprizdir, hem de kötü bir sürpriz.

    Racing slickle yapılsa 2,68'den daha iyi bir değer elde edilirdi...


    İşte bu konularda test firmalarına güvenmiyorum. MCUSA'de 9.5 saniye olan çeyrek mil başka sitede 10.5
    Bu kadar fark lastikten başka bir şeyden olamaz. Pilotaj olması mümkün değil çünkü test firmalarının pilotları, çeyrek milde sınırları zorlayacak kapasitede.




  • Eklemeyi unuttuklarım:

    Ayrıca pilotların kilosu da yine önemli bir faktör. Biri 60 diğeri 85 kilo olan 2 pilotun 0-1000 sonuçlarının aynı çıkması beklenemez.

    Ayrıca yine ölçüm öncesi depoya ne kadar benzin konulduğu da önemli, kimi yarım depo koyarken kimi sadece 2-3 litre koyuyor. Bu konuda dünyada bir standart yok bildiğim kadarıyla.

    Buna rağmen ben ölçümler arasında aşırı sapmalar olduğunu söyleyemem. Biri 9,93 ölçüyor, diğeri 9,65. Bu kadar değişkenin söz konusu olduğu yerde bence bu kadar sapma normal. Zaten karşılaştırmayı testler arasında değil, o test içinde yapmak lazım. Yani MCUSA'nın 0-1000 (0-400 m) sonucunu alıp, mesela Cycle World'ünküyle karşılaştırmak anlamlı değil. Doğru olan MCUSA'nın aynı gün aynı yerde, aynı pilotlarla ve aynı şartlarda gerçekleştirdiği diğer ölçümlerle kıyaslamak. MCUSA o gün yalnızca S1000RR'ın 0-1000'ini ölçmemiş, 7 motosikletinkini daha ölçmüş ve bunlar kendi içlerinde gönül rahatlığı ile karşılaştırılabilir sonuçlar.

    Dolayısıyla bu sonuçlara güvenmemek için ben bir neden göremiyorum. Bu dergileri yıllarca takip ettim, hepsi Amerikan dergisiydi ve Amerikalılar spor motosiklet yapmadığı için spor motosiklet testlerinde yanlı davranmaları da söz konusu değildi. Çünkü ölçümler ya 4 Japon arasında ya da 4 Japon 2 İtalyan arasında yapılıyordu, nadiren de 1 Alman...


    quote:

    Orijinalden alıntı: tralles

    O kadar fark olmaması gerekir, ben de yakından takip ediyorum bu dergileri ve o kadar uçurum gördüğümü hatırlamıyorum son zamanlarda...

    Yalnız şu var: Kaliforniya'da satılan motosikletlerle yapılan testler diğer 49 eyalette satılan motorlarla yapılan testlerden daha düşük sonuçlar veriyor çünkü Kaliforniya'da CARB'ın emisyon kuralları geçerliyken diğer eyaletlerlde EPA'nın emisyon kuralları geçerli. O yüzden Kaliformiya spek motosikletler %10-15 DAHA DÜŞÜK BEYGİR GÜCÜNE SAHİP.

    Bu bir faktör, Avrupa da ise hala çoğu ülkede 125 HP limiti var. Bu bir başka faktör.

    Bana göre en önemli faktör ise pilotaj ve testlerin yapıldığı hava şartları. Kimi 1000 metre rakımda yapıyor, kimi deniz seviyesinde.

    Farklar olması kaçınılmaz. Asıl aynı değerleri beklemek hata olur...


    quote:

    Orijinalden alıntı: funkmaster


    quote:

    Orijinalden alıntı: tralles

    Funkmaster, son bir not daha:

    S1000RR'ın 2,68 saniyelik 0-100 değeri standart lastiklerle elde edilen bir değer. MCUSA olsun, diğerleri olsun, testlerini hemen her zaman motorların üzerlerinde gelen standart lastiklerle yaparlar. Öte yandan süperbike (open-class) kategorisindeki motosiklerl için 3 saniyenin altı değil, üstü sürprizdir, hem de kötü bir sürpriz.

    Racing slickle yapılsa 2,68'den daha iyi bir değer elde edilirdi...


    İşte bu konularda test firmalarına güvenmiyorum. MCUSA'de 9.5 saniye olan çeyrek mil başka sitede 10.5
    Bu kadar fark lastikten başka bir şeyden olamaz. Pilotaj olması mümkün değil çünkü test firmalarının pilotları, çeyrek milde sınırları zorlayacak kapasitede.





    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tralles -- 9 Haziran 2010; 16:10:33 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: barcelona

    way be bmw nin motorsikletlerinin iyi olduğunu bilirdim de bu kadarını bilmezdim şaşırdım walla


    +1

    Bende
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nike

    Sayfa 5 dk da açıldı

    Hiç birini yapamıyor.


    Oda güzelmiş.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nike

    Sayfa 5 dk da açıldı

    Hiç birini yapamıyor.


    Hiçbirini yapamıyor
  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.