Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Hızlı 
Bildirim
ALIRSIN FORD ! OLURSUN ZORT !!!! (4. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
komple değişim çok nadir olur avrupada çünkü, yolda kaza yapan aracı boyayıp yada tamir edip satmazlar. Bu araçlar türkiye gibi ülkelere gelir biz alırız.
Sonra da Avrupada bile değişmiyorki denir. Gerçekleri görün artık. -
Ya tamam kul yapısıdır, hata çıkabilir, hasar olabilir... sonuçta mükemmellik sümme haşa insana mahsus değildir.
Ancak, hadi biraz empati yapalım, kimse 35-40 bin verip de sıfır km hasarlı araç almayı istemez değil mi...
-
Bu konuda Renault Trabzon Koçmak.ı taktir etmeden geçemeyeceğim.
Laguna 1.5 dci sıfır aracın sağ ön tamponundaki sürtünme dolayısıyla olan çizik için aracı galerinin önünde olduğu gibi o şekliyle değerinin altında sattılar. Kimseyi kandırmadılar. Bu anlayışla davranan tüm bayi/acentelere teşekkürler.
Helal olsun. -
Üreticinin sorumluluğu ama burası Türkiye. -
quote:
Orjinalden alıntı: soldier_of_fortune
e tamam işte ben bunları yazdım... kafadan birşey yazmadım...
kelimesi kelimesine aynı değil ama özet olarak, sizin yazdığınız kanunun içeriğini yazdım...
quote:
Orjinalden alıntı: dedikodu
Değiştirilir... yok değiştirilmez... Yok olurdu, yok olmazdı. Herkes kafadan bir şeyler yazmış. Kimse kanun ne diyor diye sormak gereği hissetmemiş.
Kanunlar (otomobil firmaları da dahil) herkes için bağlayıcıdır ve TBMM tarafından spor olsun diye yapılmazlar.
Kanun ne diyorsa odur; herkes uyacak!
(Malesef hukuk sisteminin hantallığına güvenerek kanunları uygulamaktan kaçınmaya çalışan kişi ve kurumlar olabiliyor: Sabırla üstüne gidilmesini tavsiye ediyorum.)
İlgili kanunun ilgili bölümlerini aşağıya alıntıladım. Kanunun tamamına ekteki linkten ulaşılabilir. Hükümleri de oldukça açıktır; inşallah kimsenin kanun metnini anlamakla ilgili bir sorunu olmaz.
http://www.sanayi.gov.tr/webedit/gozlem.aspx?sayfano=952
TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN
.......
Ayıplı Mal
Madde 4- (Değişik: 6/3/2003-4822/4 md.) Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilânlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir.
Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.
(Değişik üçüncü fıkra: 21/2/2007-5582/22 md.) İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. ...... Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz.
.......... Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz.
Ayıplı malın neden olduğu zararlardan sorumluluğa ilişkin hükümler dışında, ayıplı olduğu bilinerek satın alınan mallar hakkında yukarıdaki hükümler uygulanmaz.
Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, imalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde "özürlüdür" ibaresini içeren bir etiket konulması zorunludur.
........
Ben sizin yazdığınız yanlıştır demiyorum. Bunu kendi cümlelerinizle yazacağınıza kanun metninden alıntı yapsaydınız kimsenin gıkı çıkmazdı demek istiyorum.
Yoksa yazdığınız kanundaki yazana uygun olduğu sürece doğrudur, hiç bir lafım olmaz.
-
Bu konuda Balmumcu'daki Opel Gerçek Oto'yu takdir ediyorum.
Ön çamurluğu çizik sıfır lacettiyi gösterdiler, çamurluğunun çiziğini de gösterdiler. "Bunu size boyayıp teslim edeceğiz, ama müşterilerimize gösterebilmek için şimdilik boyamadık." dediler ve fiyatından 1500TL indirim yaptılar. (Lacetti almaya karar vermiş olsaydım biraz daha indirim isteyip o arabayı alırdım.)
Yukarıdaki kanun metninin son kısımlarını okursanız bu gibi durumlar anlatılmış ve defolu ürün oranlarının çok olduğu tekstil gibi sektörler yukarıdaki kanun metnine uygun hareket ediyorlar: Ayıplı olan ürünlere "özürlüdür" etiketi koyarak veya bu iş için ayrı reyonlar düzenleyerek ayıplı ürünlerini piyasa fiyatının altından satıyorlar. Alanlar da bu durumu bilerek ve beğenerek alıyorlar. İstemeyenler ise parasını bastırıp ayıpsız ürün alıyorlar.
Otomobil firmalarının pekçoğu ise malesef böyle yapmıyor, ayıbı örtüp veya görmezden gelip malı sağlam ürün fiyatından kakalamaya kalkıyorlar. Bazı arkadaşlar da mesajlarında bu olaya "hırsızlık" demişler; etik olmadığı kesin.
Otomobil firmaları da nakliyede veya üretimde hasar almış araçlarını (Gerçek Oto'nun yaptığı gibi) hasarlı olduğunu belirterek satsınlar. Yoksa kimsenin "bu arabalar çöpe atılsın." dediği yok.
Sağlam mal parası ödemiş tüketiciye (her ne suretle olursa olsun) ayıplı mal teslim edilemez. Eğer teslim edilmişse o zaman tüketici (parasını geri istemek de dahil) kanunda kendisine tanınmış seçimlik haklarından işine geleni talep eder. Herkes S.S. uyacak; kanun böyle.
-
ben hırsızlıktır demiştim düzeltiyorum bu olay dolandırıcılıktır?
yoksa odamı değil?
bayi neden bu şekilde satmak istemiş? bu vatandaşın cebinden bilerek fazla para almak değilmi?
bana kazara ayıplı arabayı sattıklarını kimse söylemesin. onlar araçlarının ne olduğunu çok iyi bilirler.
quote:
Orjinalden alıntı: dedikodu
Bu konuda Balmumcu'daki Opel Gerçek Oto'yu takdir ediyorum.
Ön çamurluğu çizik sıfır lacettiyi gösterdiler, çamurluğunun çiziğini de gösterdiler. "Bunu size boyayıp teslim edeceğiz, ama müşterilerimize gösterebilmek için şimdilik boyamadık." dediler ve fiyatından 1500TL indirim yaptılar. (Lacetti almaya karar vermiş olsaydım biraz daha indirim isteyip o arabayı alırdım.)
Yukarıdaki kanun metninin son kısımlarını okursanız bu gibi durumlar anlatılmış ve defolu ürün oranlarının çok olduğu tekstil gibi sektörler yukarıdaki kanun metnine uygun hareket ediyorlar: Ayıplı olan ürünlere "özürlüdür" etiketi koyarak veya bu iş için ayrı reyonlar düzenleyerek ayıplı ürünlerini piyasa fiyatının altından satıyorlar. Alanlar da bu durumu bilerek ve beğenerek alıyorlar. İstemeyenler ise parasını bastırıp ayıpsız ürün alıyorlar.
Otomobil firmalarının pekçoğu ise malesef böyle yapmıyor, ayıbı örtüp veya görmezden gelip malı sağlam ürün fiyatından kakalamaya kalkıyorlar. Bazı arkadaşlar da mesajlarında bu olaya "hırsızlık" demişler; etik olmadığı kesin.
Otomobil firmaları da nakliyede veya üretimde hasar almış araçlarını (Gerçek Oto'nun yaptığı gibi) hasarlı olduğunu belirterek satsınlar. Yoksa kimsenin "bu arabalar çöpe atılsın." dediği yok.
Sağlam mal parası ödemiş tüketiciye (her ne suretle olursa olsun) ayıplı mal teslim edilemez. Eğer teslim edilmişse o zaman tüketici (parasını geri istemek de dahil) kanunda kendisine tanınmış seçimlik haklarından işine geleni talep eder. Herkes S.S. uyacak; kanun böyle.
-
bir de şunu anlayamıyorum... bazı arkadaşlarımız diyorlar ki; değiştirmezler, falan,filan...
yukarda bir arkadaş kanun maddesini yazmış, orada herşey açık ve net...
kanunlar sadece bizler için değil, otomobil firmaları için de geçerli... -
300-400 milyarlık lükse mercedeslerin bile yeri geldimi hasarlı alıcısına teslim edilidği oluyor.araçlar konteynerlara yüklenirken veya indirilirken hasar alabiliyorlar. bu hasarlar özel mühendisler tarafından ölçülüp biçilip en son teknik donanımlar ile gideriliyor. sıfırı ile arasındaki farkı anlayamayacağınız bir şekilde düzeltiyorlar. alan adam 0 olarak alıyor ama o araba o kişiye ulaşana kadar nasıl bir üretim ve ulaştırma sürecinden geçti işte onu bir allah bilir birde sorumlu kişiler. -
quote:
Orjinalden alıntı: UrbanRacer
quote:
Orjinalden alıntı: netfriend
Sizin şanssızlığınız Türkiyede yaşamak olmuş.Avrupa ülkelerinde böyle bir hatadan arabayı değiştirirler.Ama Türkiyede değil ford hiçbiri değiştirme yoluna gitmez.Benzer durumlarda yargıya başvurmaktan başka çare kalmıyor.
hangi ülke değiştiriyor böyle bir olaydan dolayı komple otomobili?
Türkiye'den başka hiçbir ülke değiştirmez,
Çünkü Türkiye'den başka yerde böyle dolandırıcılık yapılmaz o yüzden de gerek olmaz, başka ülkede adam öyle otomobili plazasına sokmaz bile aynen fabrikaya iade eder, bizimkiler defolu diye ucuza kapatıp müşteriye hatasızmış gibi satarlar
Bu adam mahkemeye versin, dolandırıcılıktan arabanın parasının bile fazlasını alabilir, minimum faturadaki miktarı alır
-
quote:
Orjinalden alıntı: lokosit
ben hırsızlıktır demiştim düzeltiyorum bu olay dolandırıcılıktır?
yoksa odamı değil?
bayi neden bu şekilde satmak istemiş? bu vatandaşın cebinden bilerek fazla para almak değilmi?
bana kazara ayıplı arabayı sattıklarını kimse söylemesin. onlar araçlarının ne olduğunu çok iyi bilirler.
quote:
Orjinalden alıntı: dedikodu
Bu konuda Balmumcu'daki Opel Gerçek Oto'yu takdir ediyorum.
Ön çamurluğu çizik sıfır lacettiyi gösterdiler, çamurluğunun çiziğini de gösterdiler. "Bunu size boyayıp teslim edeceğiz, ama müşterilerimize gösterebilmek için şimdilik boyamadık." dediler ve fiyatından 1500TL indirim yaptılar. (Lacetti almaya karar vermiş olsaydım biraz daha indirim isteyip o arabayı alırdım.)
Yukarıdaki kanun metninin son kısımlarını okursanız bu gibi durumlar anlatılmış ve defolu ürün oranlarının çok olduğu tekstil gibi sektörler yukarıdaki kanun metnine uygun hareket ediyorlar: Ayıplı olan ürünlere "özürlüdür" etiketi koyarak veya bu iş için ayrı reyonlar düzenleyerek ayıplı ürünlerini piyasa fiyatının altından satıyorlar. Alanlar da bu durumu bilerek ve beğenerek alıyorlar. İstemeyenler ise parasını bastırıp ayıpsız ürün alıyorlar.
Otomobil firmalarının pekçoğu ise malesef böyle yapmıyor, ayıbı örtüp veya görmezden gelip malı sağlam ürün fiyatından kakalamaya kalkıyorlar. Bazı arkadaşlar da mesajlarında bu olaya "hırsızlık" demişler; etik olmadığı kesin.
Otomobil firmaları da nakliyede veya üretimde hasar almış araçlarını (Gerçek Oto'nun yaptığı gibi) hasarlı olduğunu belirterek satsınlar. Yoksa kimsenin "bu arabalar çöpe atılsın." dediği yok.
Sağlam mal parası ödemiş tüketiciye (her ne suretle olursa olsun) ayıplı mal teslim edilemez. Eğer teslim edilmişse o zaman tüketici (parasını geri istemek de dahil) kanunda kendisine tanınmış seçimlik haklarından işine geleni talep eder. Herkes S.S. uyacak; kanun böyle.
Yazdıklarınıza itiraz etmedim zaten.
-
quote:
Orjinalden alıntı: DXM06
300-400 milyarlık lükse mercedeslerin bile yeri geldimi hasarlı alıcısına teslim edilidği oluyor.araçlar konteynerlara yüklenirken veya indirilirken hasar alabiliyorlar. bu hasarlar özel mühendisler tarafından ölçülüp biçilip en son teknik donanımlar ile gideriliyor. sıfırı ile arasındaki farkı anlayamayacağınız bir şekilde düzeltiyorlar. alan adam 0 olarak alıyor ama o araba o kişiye ulaşana kadar nasıl bir üretim ve ulaştırma sürecinden geçti işte onu bir allah bilir birde sorumlu kişiler.
Kanun gayet açık.
Parasını TAM ödeyen adama, malı TAM teslim edeceksin!..
Hasarlı ve hatalı araçlarını da "defolu ürün" olarak, defosunu belirterek satacaksın.
Tekstilciler bu kuralı uyguluyor mu, uyguluyor. Peki otomobilcilerin nesi farklı da kanunun bu hükmünü uygulamak istemiyorlar? Kendilerini kanunun üstünde mi görüyorlar?
Kanunlar, kat-i'dir, kesindir, bağlayıcıdır. Yeri gelir bir kanunla adamı darağacına gönderirler!..
Değişmez ne demek!..
-
olaya K O Ç yönünden bakacak olursak iş S K O Ç, İ S K O Ç ve HAKİKİ İ S K OÇ'a kadar gider. Bizde sorun temelde. Kimse müşteriye hak vermiyor. Bizde her zaman satıcı haklıdır. Mobilya alırsın aynı, beyazeşya alırsın aynı. Bir arkadaş çok tanınmış bir marka oturma grubundaki sorunu 7-8 ayda çözebildi. şimdi yemin ediyor aynı markadan çöp bile almam diye. Kanunlar değişir ama sonuç değişmez. Çünkü kanunun nasıl uygulanacağı, kimin uygulayacağı belli olmuyor. Üstüne bir de denetim mekanizmasında sorun olunca iş çığrından çıkıyor.
Olayın fordla alakası yoktur. (marka fanatizmi yapmıyorum) bu ve benzeri olaylar her markada olabilir. mesela ben bir audi hastasıyımdır. b5 kasa a4 almak için 1,5 sene bekledim ama param yetmedi başka araç aldım. ama audi ile ilgili şikayetleri okuyunca kafayı yiyorum. yada megane ile yazılanları.
bizdeki olay tamamen zihniyet sorunu. hep nasıl kazık atarım hesabındalar. "ulan geri zekalı herif kriz var. araba satamıyorum diye bi tarafının yırtıyorsun sonra da böyle şeyler yapıyorsun. "
ayrıca koçun sakallılarla çalışmama isteği belki de beddua almamak içindir. başka yoruma gerek yok.
-
bir dergide okumustum adam yeni bir bmw alıyor otobanda giderken
araba istop ediyor ve servise götürüyor yapılınca alıyor ve bir kaç gün sonra
gene araba istop ediyor yine götürüyor bu seferde yapılıyor ve alıyor aradan
bir kaç gün dah geçince araç yine bozluyor ve bu sefer adam fabrika hatası
oldugunu söylüyor ancak aracı değiştiremiyor
bmw bunu yaparsa ford
o kadrcık bır şeyden arac degiştirmez -
kanun ne için yapılır... kişiler veya kurumlar uygulamasın diye mi?
bu kaderciliği bırakında hakkınızı aramayı öğrenin biraz...
quote:
Orjinalden alıntı: l1b_598
bir dergide okumustum adam yeni bir bmw alıyor otobanda giderken
araba istop ediyor ve servise götürüyor yapılınca alıyor ve bir kaç gün sonra
gene araba istop ediyor yine götürüyor bu seferde yapılıyor ve alıyor aradan
bir kaç gün dah geçince araç yine bozluyor ve bu sefer adam fabrika hatası
oldugunu söylüyor ancak aracı değiştiremiyor bmw bunu yaparsa ford
o kadrcık bır şeyden arac degiştirmez
-
quote:
Orjinalden alıntı: dedikodu
quote:
Orjinalden alıntı: DXM06
300-400 milyarlık lükse mercedeslerin bile yeri geldimi hasarlı alıcısına teslim edilidği oluyor.araçlar konteynerlara yüklenirken veya indirilirken hasar alabiliyorlar. bu hasarlar özel mühendisler tarafından ölçülüp biçilip en son teknik donanımlar ile gideriliyor. sıfırı ile arasındaki farkı anlayamayacağınız bir şekilde düzeltiyorlar. alan adam 0 olarak alıyor ama o araba o kişiye ulaşana kadar nasıl bir üretim ve ulaştırma sürecinden geçti işte onu bir allah bilir birde sorumlu kişiler.
Kanun gayet açık.
Parasını TAM ödeyen adama, malı TAM teslim edeceksin!..
Hasarlı ve hatalı araçlarını da "defolu ürün" olarak, defosunu belirterek satacaksın.
Tekstilciler bu kuralı uyguluyor mu, uyguluyor. Peki otomobilcilerin nesi farklı da kanunun bu hükmünü uygulamak istemiyorlar? Kendilerini kanunun üstünde mi görüyorlar?
Kanunlar, kat-i'dir, kesindir, bağlayıcıdır. Yeri gelir bir kanunla adamı darağacına gönderirler!..
Değişmez ne demek!..
malesef tüm bu olumsuzluklar insanlardaki güven mekanizmasını zedeliyor.
yakın zamanda artık araba teslim almaya gittiğimizde noter ve bir usta ile gidip arabada hasar var mı yok mu onaylayıp öyle almak zorunda kalıcaz.
-
quote:
Orjinalden alıntı: DXM06
quote:
Orjinalden alıntı: dedikodu
quote:
Orjinalden alıntı: DXM06
300-400 milyarlık lükse mercedeslerin bile yeri geldimi hasarlı alıcısına teslim edilidği oluyor.araçlar konteynerlara yüklenirken veya indirilirken hasar alabiliyorlar. bu hasarlar özel mühendisler tarafından ölçülüp biçilip en son teknik donanımlar ile gideriliyor. sıfırı ile arasındaki farkı anlayamayacağınız bir şekilde düzeltiyorlar. alan adam 0 olarak alıyor ama o araba o kişiye ulaşana kadar nasıl bir üretim ve ulaştırma sürecinden geçti işte onu bir allah bilir birde sorumlu kişiler.
Kanun gayet açık.
Parasını TAM ödeyen adama, malı TAM teslim edeceksin!..
Hasarlı ve hatalı araçlarını da "defolu ürün" olarak, defosunu belirterek satacaksın.
Tekstilciler bu kuralı uyguluyor mu, uyguluyor. Peki otomobilcilerin nesi farklı da kanunun bu hükmünü uygulamak istemiyorlar? Kendilerini kanunun üstünde mi görüyorlar?
Kanunlar, kat-i'dir, kesindir, bağlayıcıdır. Yeri gelir bir kanunla adamı darağacına gönderirler!..
Değişmez ne demek!..
malesef tüm bu olumsuzluklar insanlardaki güven mekanizmasını zedeliyor.
yakın zamanda artık araba teslim almaya gittiğimizde noter ve bir usta ile gidip arabada hasar var mı yok mu onaylayıp öyle almak zorunda kalıcaz.
Yok öyle bir şey. Kanuni haklarınızı tam olarak bilirseniz notere de ustaya da gerek yok. Çünkü aracı tam ve eksiksiz vermek onların görevi; siz herşeyi bilmek, herşeyin uzmanı olmak zorunda değilsiniz.
Mal ayıplı çıktıktan sonra servise tamire verirseniz, kanunun size tanıdığı seçimlik hakkınızı "tamir edilmesi" yönünde kullandınız demektir. O nedenle araç ayıplıysa otomobil firmaları ücretsiz olarak "hemen servise almak" konusunda ısrarcı olurlar: Böylece, kanunun size tanıdığı "bedel iadesi veya değişim" haklarınızdan vazgeçmiş ve "tamir edilmesi" hakkınızı kullanmış olursunuz. Ondan sonra da servislerde sizi süründürürler.
O nedenle ayıplı bir araçla karşılaşır karşılaşmaz hemen bir avukatla konuşun, hak kaybına uğramayın.
-
Sonuçta fazla hatası olmasada aracın değeri düşecektir. Bence dava açılmalı, hatta tazminat istenmeli... -
değiştirmeyeceklerse, insanlar neden sıfır araba alsın ki, millet içimize sinsin temiz olsun garantili olsun, diye fazla para verip sıfır araç alıyor..
değiştirmelerine gerek yok diyen zihniyeti anlamak güç.
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
