Şimdi Ara

The Beekeeper (2024) | Jason Statham - Jeremy Irons (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
51
Cevap
0
Favori
1.384
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Tek kişinin tek yara almadan dünyaları fetih etmesi sıkıcı olmaya başladı.

    Seyrederken nasılsa bişi olmayacağını bilmek insanı sıkıyor.

  • ortamlara ne zaman düşer

  • Ortamlarda sinema çekimi torrentlerini görüyorum da eli yüzü düzgün bir rip ne zaman düşer bilmem. Ama puanına vs bakılırsa bizi çok bekletmeyecek gibi görünüyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kartal Göz -- 23 Ocak 2024; 3:24:37 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Subat sonuna dogru AMZN ya da MA WEBDL cikar herhalde.

  • 30 Ocak'ta malum ortamlara gelecek.

  • Oh iyi iyi sayılı gün çabuk geçer. Ama altyazı da lazım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Jason Statham'lı "The Beekeeper" ve müzikal uyarlama "Mean Girls" ABD gişesinin sakin hafta sonunda birinci sıra için mücadele etti.


    Art arda iki hafta sonu boyunca vizyona giren yeni ve ilgi çekici filmler, geniş kapsamlı gösterimler olmayınca, 26-28 Ocak hafta sonu, elde edilen 59,8 milyon dolarlık toplam hasılatla 25-27 Şubat 2022'den bu yana Amerika gişesinin en düşük kazançlı hafta sonu oldu.

    Bu manzarada, ilk beşte yer alan filmler değişmese de birinci sırada yer alacak film için sıkı bir rekabet yaşandı. Müzikal film "Mean Girls" ve Jason Statham liderliğindeki aksiyon filmi "The Beekeeper" (Arıcı: Ölüm Kovanı) arasında yaşanan bu rekabet sonucunda, "The Beekeeper" 7.4 milyon dolarla ilk sıraya yerleşirken "Mean Girls" 7.3 milyon dolarla ikinci basamağa düştü.

    "Mean Girls" vizyondaki ilk iki hafta sonunda da gişenin bir numarasında yer almıştı. İki filmin hasılatları arasındaki farkın son derece küçük olması nedeniyle, Pazartesi sabahı sinema salonlarından gelen son veriler eklendiğinde sıralamanın değişme ihtimali var.

    Warner Bros. imzalı "Wonka" vizyondaki yedinci hafta sonunda 5.9 milyon dolar kazanarak gişenin üçüncü sırasında yerleşti. Illumination'ın sevilen animasyonu "Ördeklerin Göçü" (Migration) 5.2 milyon dolarla dördüncü basamakta yer alırken, Sydney Sweeney ve Glenn Powell'ı bir araya getiren romantik komedi "Anyone But You" 4.8 milyon dolarla ilk beşi tamamladı.

    https://www.beyazperde.com/haberler/filmler/haberler-1000063202/

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Ortamlara gelmiş. Altyazı ne zaman gelir acaba? İngilizce resmi altyazısı düşmüş


    edit: türkçe altyazı düştü :D akşam ne izleyeceğimiz belli oldu. İzleyelim bakalım




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Nymphetaminê -- 30 Ocak 2024; 19:44:40 >
  • Türkçe altyazı makine çevirisiymiş ya  

    Ama " netrip" yazıyor. Netrip resmi çeviri olması lazımdı

  • Alt yazıya ihtiyacınız yok. Alt yazısız da izlenip anlaşılır, öyle bir film. Biz Con Vik'e "oha abi o kadar da olmaz" diyorduk, bunlar demişler ki, onun üzerine ne koyabiliriz. Bunu izledikten sonra Con Vik daha gerçekçi geliyor :) Şöyle bi örnek vereyim, adamımız, önüne gelen herkesi öldürmüyor, devlet için çalışanları sadece dövüyor, mesela asker ya da polisseniz dayak yiyorsunuz, ya da işte zorda kalırsa bacağınıza sıkıyor, ama paralı asker filansanız acımıyor öldürüyor. Öyle bir adam. Bi de bazı temaları sahiden de Con Vik'den çalmışlar. Bu adam mesela özel ve gizli bir teşkilatın üyesi, teşkilatın iletişim teknolojileri aynı Con Vik'deki gibi antika filan. Antika dediğim de bi tane CRT monitör yani, öyle Con Vik'deki görsel sanat seviyesini bunda aramayın.


    Filmde tüm kötüler "beyaz". Tüm iyiler "siyah". Bizim ana karakter hariç. Hatta çok ilginç bi sahne var, kadın diyor ki "annemin evinde beyaz bir adam" diyor, bunu derken söylemeye çalıştığı beyaz adamın iyi bir niyetle orada olamayacağı. Amerika'nın gerçeğini bilenler için komik bir sahne olmuş tabi.


    Ha izlenir mi, filmde Jason Statham'ın olmadığı tüm sahneleri "çöpe atabilirsiniz". Sadece Statham'li sahneleri kesip yutuba koysunlar, onu izleyin geçin. Vaktinizi boşa harcamayın.





  • Nymphetaminê kullanıcısına yanıt

    Hocam the.beekeeper.2024.hdr.2160p.web.h265-lilkim TR.srt gördüm subscene'de tam yazıyordum ki altyazıyı kaldırmışlar. Yuh dedim bu ne hız. Opensubtitles'da aynı altyazıdan var ama makine çevirisi midir değil midir bilmiyorum.

  • şimdi bitti, vasat üstü.

  • adam akıllı bir çeviri gelmedi halen :(

  • Ulen 4k indirmiştim. 2-3 altyazıya güvendik onlar da senkron sorunlu çıkınca Beekeeper Türkçe izle dedim daldım sitelere. Sitelerde de ya içerik kaldırılmış ya hiç yok ya yüklenecek diyor ya da altyazı göstermeyen aptal aptal oynayıcılar çıkıyor. Birinde izliyorsun, bir süre sonra takılıyor. Bir tanesi sürekli takılıyor diye filmin yarısından sonrasını başka oynatıcıda izledik. O da garip bir çeviri çıktı, makine çevirisi. Film zekimizin böylece içine edilmiş oldu gerçi film de konu ve senaryo namına pek bir şey yok, hatta hiçbir şey yok ama işte tam oldu.

    Neyse gelelim filme, film beklentilerimin altında kaldı. Yani bir tık daha iyisini beklerdim ama olmadı. İzlediğime pişman etmedi, aşağı yukarı beklediğim şeyleri sundu ama daha iyisi olabilirdi, olmalıydı. Yalnız yapım, Statham'ın bir önceki aksiyon olmayan aksiyon filmine (Servet Operasyonu) göre daha iyi olmuş. Meg 2 ve Server Operasyonu filmleri aşırı kötüydü, sanırım Cehennem Melekleri 4 de öyle galiba henüz izlemedim.

    Bu tarz filmlerde oyunculuk aramam, aranmaz da zaten ama en azından belirli bir standart beklersiniz değil mi? İşte gerçekten oyunculuklar o kadar kötüydü, standartların altındaydı. Yani kelimenin tam anlamıyla Hızlı ve Öfkeli 10 oyunculuğu vardı. Gerçekten göze batıyor o bütün yapmacıklıklar. Kurgu filan zaten aşırı hızlı. 3-5 saniye demeden her şey, çoğu sahne oldu bittiye getiriliyor. Bu olunca da "ya nasıl bir saniye, ne ara giyindin, onu oraya koydun, ışınlandın mı sen?" oluyorsunuz. Bu da sahneleri aşırı kolpa hâle getiriyor, ciddiyeti yok ediyor.

    Bir de filmde Arıcı'dan bahsederken mevcut karakteri inanılmaz derecede abartıyorlar, sanki bir insan değil de tanrıdan filan bahsediyorlar gibi konuşuluyor. Ya dayı bir gidin işinize diyesiniz geliyor. Burası John Wick'i cidden anımsatıyor, JW serisinde de Wick'ten teşkilatta böyle bahsedildiği sahneler hatırlıyorum ama hangi filmler olduğunu hatırlamıyorum tabii. JW demişken bunda da teşkilatın özel adamlarına Arıcı diye isim takmışlar. Tıpkı JW'de kullanılan diğer cafcaflı oluşum isimleri gibi. Ama film tabii JW serisi kadar derinleşmedi. Daha ilk film, ilk dediysem devamı gelecek anlamında değil, belki gelir belki gelmez ama uygulanan JW formülüne bakılırsa devamını çekebilirler de fakat ben devam ettireceklerine dair kesin bir işaret görmedim.

    Bir de yukarıdaki arkadaşın yorumda bahsettiği şeyler benim de dikkatimi çekti. Gerçekten SJW saçmalıklarını bu filme de bulaştırmışlar gibi. Filmde istisnasız tüm kötü karakterler hep beyazken iyi karakterler hep siyah olarak gözüktü. Bir de aynen o beyaz adam lafı geçti. He belki biz gereksiz anlamlar yüklüyor olabiliriz ama filmdeki siyah karakter titizlikleri ve beyaz karşıtlığı fark edilince o cümle çok farklı anlam kazanabiliyor. Şahsen bir beyaz olarak hiç umrumda olmayan şeyler ama işte elin conisinin geçmişte yediği nanelerinin günah çıkarma saçmalıklarının hiç alakası olmayan benim gibi seyircilere dolaylı olarak sirayet etmesi, filmlerin, sinemanın, sanatın böyle politik doğruculuğa alet edilmesi, kurban edilmesi hoş olmuyor. Filme şu kadar beyaz koyduk, şu kadar da siyah, şu kadar da Asyalı, Arap, Hindistanlı koyalım hesaplarının yapılması, bunun bir oran orantıyla yapılması, böyle şeylerin düşünülüyor olması yapımları gerçekten yapaylaştırıyor. Böyle düşünmeyen insanların da böyle düşünmesine sebep oluyor, tadını kaçırıyor. Gerçek hayat böyle değil be kardeşim, hiçbir şey böyle dengeli ve orantılı değil, hayatın akışına aykırı. Yapmayın şu saçmalıkları, hay politik doğruculuğunuza gerçekten.

    Neyse SJW saçmalıkları, kötü oyunculuklar, hızlı kurgu geçişleri (olayların oldu bittiye getirilmesi), senaryosuzluk, karakterlerin derinliklerinin olmaması, çoğu klişelerin bu filmde vücut bulması filmi aşırı derece yapmacık ve kolpa yapıyor. Kötü karakterler başlı başına ezik, zengin züppe, gevşek tipler olarak tasarlanarak bütün iticilikleriyle klişeleri üzerlerinde toplamışlar. Ciddiye almak mümkün değil, hepsi aynı tornadan çıkmış gibilerdi.

    Son dönem yapımlarındaki kalitesizlikler ve kaliteli film kıtlığında Jason Statham ve aksiyon filmi olması hatrına puanım 6/10. Maalesef daha fazlası etmez. Tam olarak hak ettiği puandaymış zaten IMDb'de.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kartal Göz -- 5 Şubat 2024; 0:35:50 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Thomas Anderson kullanıcısına yanıt

    Yalnız Jason Statham cheesy aksiyon denebilecek kriterde bile bazen korkunç filmlerde oynayabiliyor. Başrolünü oynadığı en son filmlerden olan son Meg bence bir felaketti. Hani gerçekten kötüydü. Sinemada izlediğim en kötü filmlerden birisi olabilir. Genel olarak izlenebilir kıvamda vakit geçirtebilen aksiyon filmlerinde oynadığı için o kadar kötü bir yapımın parçası olmasına şaşırmıştım.

    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Aynen öyle ama hangi Meg. Meg'in ilk filmi yine izlenebilir kıvamda gibiydi. 2. film çok daha bi kötü olmuş, öyle böyle değil. Server Operasyonu da öyle. O da kötü.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kartal Göz kullanıcısına yanıt

    Meg'in ilk filmi bende de daha idare eder seviye olarak aklımda kalmış ama ikinci filmin hani ne olduğu gerçekten belli değildi. Hilkat garibesi bir yapımdı. Sinemasına zaten hayatta gitmezdim, yakını kırmayıp gittim ama beğenmedik. Hani çok kötüydü. Ne kadar da tatsız tuzsuz, ne kadar boş beleş bir filmdi dedik. Özellikle ikinci yarısı rastgele bir araya getirilmiş Youtube videolarından halliceydi. Farklı filmlerden en vasat ortalama altı sahneleri içeren anlamsız bir derleme gibiydi. Statham'ın başat aksiyon şovmeni olduğu iç bunaltan bir fan-fiction yığını gibi. Bu tarz filmlerde çok fazla bir duygusal derinlik vs zaten çok beklenmiyor da burada neredeyse tamamen sıfırdı. Karakterler de sıkıcıydı. Espriler yavandı. Kötü elemanlar çok jenerik ve uyduruktu. Hani böyle yazdıkça yerden yere vurabilirsin. Gerçekten çok fazla şey (Underwater, Jurassic Park/World, Jaws, Pirates of Caribbean, Mission Impossible) olmaya çalışıp da hiçbir olamayan bir yapım.

    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Ve filmdeki en iyi oyunculuklar tamamen CGI olan megalodonlara aitti.  

  • For sure.  

  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.