Tanımadığım birisi şahsi telefonumla konuşma yaptı

Merhabalar arkadaşlar bugün bir olay yaşadım aklımda sorular var size danışmak istedim.

Bugün birisi acil bir işi olduğunu söyledi ve telefonumu kullanmak için ricada bulundu ben de gayri ihtiyari aramak istediği numarayı yazıp aradım ama şahsı gözüm pek tutmadı. Yanımda konuştu ve adres tarifi alıp gitti (yaklaşık 1 dakika). Şüpheli bir şey konuşulmadı lakin aklıma kurt düştü biraz da paranoyak bir yapım var. Bu adam örgüt bağlantılıysa ya da torbacı falansa başım belaya girer mi? Karakola da gittim durumu anlattım sonra ama bir şey olmaz biz de veriyoruz telefonlarımızı Savcı çağırırsa durumu anlatırsın not al dedi ben de aynı şekilde notumu aldım.

Suça iştirak etmiş olur muyum? (sanmıyorum ama aklıma takıldı)

Hocam açık açık söyliyeyim, savcı çağırmakla kalmaz sizi mahkemeye bile çıkarır. Çok uzatmadan başımdan 5 ay önce geçen olayı anlatacağım;

Benim babam, yurt dışında yaşayan ve son 3 senedir de çok nadiren ülkeye giriş yapan birisi. Türk hattını hep yanında tutar, kimseye de kullandırmaz, yurt dışındayken de gerekmedikçe açmaz. Bu yılın ocak ayında birisi, benim babamın hattı üzerinden Trabzon'da bir vatandaşı arıyor ve kendisini denizbank müşteri hizmetleri olarak tanıtıyor.

Babamın numarası özel bir hat, yani sizi de o numaradan arasam yüksek ihtimal kurumsal sanarsınız. Adamı 17 bin lira civarında dolandırmaya kalkıyor, fakat denizbank hesabı blokeleyip dolandırıcılığın önüne geçiyor. Fakat adam buna rağmen gidiyor ve savcıya suç duyurusunda bulunuyor. Savcı babamı ifadeye çağırıyor, fakat babamın bu konudan 6 ay sonra haberi olduğu için hakkında yakalama kararı çıkarılıyor. Ben babamı ülkeye davet ediyorum, hudut kapısında da zaten tutukluyorlar. Savcılık BTK'dan görüşme yapılıp yapılmadığına dair bilgi istiyor ve biz de kendi imkanlarımızda numaramızın bulunduğu TT'den görüşme kayıtlarını talep ediyoruz. TT'den kayıtlar geliyor ve bizim asla o saatlerde görüşme yapmadığımızı resmi bir dilekçe ile bize iletiyor.

Fakat BTK, bizim bu numaradan görüşme yaptığımızı içeren bir raporu mahkemeye iletiyor. Allahtan hakim zeki bir adamdı, bizi dinledi ve TT'den aldığımız evraklara baktı bize beraat verdi. Babam, bırak hattı açmayı Türkiye'de bile yokken onun numarası üzerinden başkası aranarak suçu bizim üzerimize yıkmaya çalıştılar. Bu suçu işleyen adam ise bulunamadı, mahkeme de soruşturma da kapandı.

Bunu size şu yüzden anlattım, hayatımızda dumura uğradığımız ve şok olduğumuz bir andı. Suçsuzken neredeyse hapise girecektik, siz kaldı ki telefonla şahsın görüşmesine izin vermişsiniz. Lütfen, kim olursa olsun ve ne nedenle olursa olsun eğer etrafınızda kişinin %1 bile ihtimalle ulaşım sağlayabileceği imkanlar varsa talebini reddedin. Kimseye üzerinize kayıtlı telefonla veya sim kart ile görüşme yapılmasına müsade etmeyin.

Geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Hayatınızdan verdiğiniz örnek için de çok teşekkür ederim. Maymun gözünü açtı bundan sonra ölüyorum deseler kimseye telefonumu falan vermem. Umarım benim de başım belaya girmez eğer Savcılıktan çağırılırsam sadece 1 kere arama yapıldığı ve bir şahsın benden ricada bulunup aradığını dile getiririm ama telefonumu kullanan şahıs terör/uyuşturucu/dolandırıcı bağlantılıysa başım ağrır ve benzer bir süreç geçirebilirim diye korku saldı beni şu an

Evet dikkatli olmak lazım iphone’un kendi kayıt uygulaması karşı tarafın sesini kaydetmiyor mu?

Bilmiyorum hocam. Ama Google nin kendi uygulaması diyor.

Ne anlamı kaldı derken? Düzenlemelere göre önceden bilgilendirme yapılmadan ses kaydı yapmak yasak zaten. Sizin dediğiniz gibi olsa herkes herkesi kaydeder. Çağrı merkezleri sürekli olarak görüşmeler kayıt altındadır demiyor mu, işte bu zorunluluk sebebiyle. Şahısların (tüzel değil) telefon görüşmelerini kaydetmeleri de yasak zaten. Mahkemede gizlice kaydedilmiş bir şeyin delil olarak sayılabilmesi de çok kısıtlı bir konu. Yani kayıtlarınızın yüzde doksanı zaten mahkemede deli kabul edilemez.

Bak burada detaylı bilgi var, okumanızı tavsiye ediyorum.

avukat baran doğan

Gizli Alınan Ses, Görüntü ve Video Kayıtlarının Delil Değeri

https://barandogan.av.tr/blog/ceza-hukuku/gizli-ses-kaydi-video-goruntu-fotograf-kayitlari-mahkemede-delil-olur-mu.html

Öncelikle babanıza şu işlem yapılmış olabilir ama ben farklı durumlardan da bahsetmek isterim bilgilendirme olması açısından.

https://kadimhukuk.com.tr/makale/ceza-muhakemesi-kanunu-98-madde-cmk

Öncelikle geçmiş olsun, babanıza yakalama çıkarılmadan evvel konsolosluğa ikamet adresine tebligat yapılması için bilgi verilir. Bu bilgi eğer zaten ikincil ikamet nvi de kayıtlıysa gerekmez çünkü nvi de zaten gözükmüş olur.

Babanız gittiği yerde kaçak durumunda değilse yakalama kararına gerek yok, konsolosluk kolayca tespit edebilirdi yerini.

Ayrıca yakalama kararı öncesi babanızın Türkiye içerisindeki geriye dönük ikametlerine de polis tarafından gerekli görüldüğü takdirde soruşturma yapılabilir. Aynı şekilde aile üyelerinin ikametlerine de şahıs sorulabilir. (şahıs burada mı şeklinde)

Tüm bunların dışında, EGM ve Jandarma sisteminde bir kişinin yakınlarının telefonları gözüküyor. Mesela diyelim babanız trafik kazası yaptı. Kimliği, ehliyeti üzerinde ise TC NO yazılıyor ve ailesindekilerin telefonları çıkıyor sistemde. Yani size her türlü ulaşılıp babanız nerede denirdi buna emin olabilirsiniz. İfadenize de mutlaka başvurulur aranan bir şahısın nerede olduğuna dair. Hatta şahısı saklıyorsunuz düşüncesi ile ayriyeten bir soruşturmaya da konu olabilir bu tarz durumlar. Bu ailedekilerin telefon no çıkması için de hattın o aile içindekilere ait olması lazım tabi yani hat sahipliği açısından. Mesela hattın dayının adına diyelim bu durumda babanın sorgulamasında senin hattı bulamazlar elbette ulaşmak için.

Her şeyi bir kenara bırakalım. Gittiği ülkede kaçak olmayan yani konsolosluğa ikametini bildirmiş bir şahıs için yakalama kararına bile gerek yok. Bilgilendirme yapıldı ve ise babanız ifade vermeyi reddettiyse durum başka.

He derseniz ki emniyet veya savcılık tüm her şeyi atladı ve direkt yakalama çıkardı bu da ancak çok istisnai durumlarda mümkün olur. Yani süreç belli zaten.

Mesela bazı uygulamalar var ekranda bir başka telefon numarası gözükür ama aslında arayan başkadır. Bu tarz şeyler son yıllarda çoğaldı. Babanızın numarası da nasıl bir numara ki Denizbank sanılmış. Orayı tam anlamasam da konunun geneli yazdığım şekildedir.

https://www.demircanhukuk.com/yakalama-karari-nedir-cmk-m-90/

https://barandogan.av.tr/blog/ceza-hukuku/yakalama.html

Bir şey olmaz hocam, karakola gittiğin saat belli, adamın aradığı yer belli, aranan belli. Canını sıkma böyle şeyler için.

Öncelikle iyi dilekleriniz için teşekkür ediyorum ve anladığım kadarıyla bir hukukçusunuz. Değerli vakitlerinizi ayırıp yanıt yazdığınız için de ayrıca çok teşekkür ediyorum.

Şimdi ben yukarıdaki arkadaşa olayın ana fikrini yansıtmak istediğim için ve yazıyı da çok uzatmamak için bazı detayları tabiki atlayarak yazdım. Sizler bir hukukçu olarak elbette işleyişin normalinden bahsettiniz ve haklısınız da. Ben şimdi sizlere detayları ekleyerek de anlatayım, ona göre değerli yorumlarınızı bekliyor olacağım.

Bizim adresimiz Nvi'de yaklaşık 3.5 senedir kayıtlıydı, biz e-devlet sistemini açtığımızda 3.5 senedir çok rahat bir şekilde 2. adresimiz olan Birleşik Krallığı görüntüleyebiliyorduk. Babam gittiği yerin süresiz oturumuna sahip bireyi, yani yasal ve yaklaşık 4 senedir de indefinite leave to remain durumunda.

Polis, sizlerin de dediği gibi hem bizim Türkiye'de bulunan adresimize gelmiş hem de beni Türk numaramdan aramış. Fakat benim çekirdek ailemin tamamı yurt dışında yaşadığı için ulaşamamışlar. En sonunda amcamı aramışlar ve onun bize bildirmesi vasıtasıyla bu durumdan haberdar oluyoruz. Benim annem kanser hastası ve tedavi gördüğü için de babamın Türkiye'ye bu konuda dönmesi çok hızlı gerçekleşemiyordu. Bundan kaynaklı ben haberi alır almaz 3 gün içerisinde Türkiye'ye gidip bizi arayan karakolu ziyaret ettim.

Karakolda polis arkadaşlara durumu anlattım, babamın kesinlikle hattını yanında taşıdığını ve yurt dışında yaşadığını, eğer savcı acilen gelmesini istiyorsa 1 ay içerisinde gelmesi için elimden geleni yapacağımı vs vs gibi unsurları bir bir anlattım. Bana polis arkadaşlar bir acelesi olmadığını, zaten dava tarihinin 6 ay sonra olduğunu ve bu süre içerisinde mutlaka gelip ifade vermesi gerektiğini anlattılar. Ben sizler gibi bilgili bir hukukçu değilim, bu yüzden benim hukuk bilgim maksimum polislerin bana aktardığı kadar. Bu konuda lütfen beni mazur görün.

Sonrasında babam 1 ay içerisinde Türkiye'ye girdi ve girer girmez de tutuklandı. Aynı gün kartal adliyesinden uzaktan bağlantı ile Trabzon'da bir ara mahkeme tarzı bir şey kuruldu ve hakim karşısına çıktık. Hakim bey babama gereken tüm soruları sordu, babam da cevapladı. Sonrasında sen arama yapmadığını beyan ediyorsun fakat BTK kayıtları böyle demiyor dedi. Babam da TT'den daha önce talep ettiğimiz evrakları sundu ve tabiki de BTK'ya karşı saygısız bir ifade kullanmadı. Sadece kesinlikle arama yapmadığını belirtti, BTK kayıtlarında bir yanlışlık olabileceğini söyledi.

Hakim bey bize yurt dışı adresimizin neden Nvki sisteminde bulunmadığını sordu. Biz de 3.5 senedir bulunduğunu söyledik. Hakim, önündeki birine kontrol et dedi ve o kişi de hayır bulunmuyor dedi. Sonrasında biz telefonumuzla e devlete girip sistem üzerinden gösterdik ancak öyle ikna oldular. Daha sonrasında hakim tutuklama isteminde bulunmadı ve emniyete bir yazı yazacağını yurt dışında olup olmadığını kontrol ettireceğini söyledi (hudut kapısında tutuklanmasına rağmen) akabinde 15 gün sonra da kararı vereceklerini söyledi.

15 gün sonra da baktık, babamın tutarlı açıklamaları, daha önce sabıkasının bulunmaması, verdiği bilgilerin doğrulu ve yurt dışında yaşadığının ispatı neticesinde beraatine karar verildi. İşte buradaki kısıma ben anlam veremiyorum. BTK, bu ülkenin haberleşme ağının en üst yetkilisi. BTK babamın arama yaptığını iddia ediyor, Türk Telekom hayır böyle bir arama gerçekleşmemiştir diyor.

Babam istediği kadar tutarlı açıklama yapmış olsun, sabıkası olmamış olsun hiç farketmez. BTK'nın hayır efendim bu adam arama yapmış dediği kişi nasıl beraat eder? Madem benim babam suçsuz, e o zaman suçlu kim? Dosya neden kapanıyor, neden dava kapanıyor? Neden o adamı bizim numaramız üzerinden aranmış gibi gösteren kişinin ip adresi, kimliği BTK tarafından mahkemeye yollanmıyor?

Şimdi bizim normalde gidip bu durumda BTK'yı dava etmemiz gerekiyor. Bizim sim kartımız bizim yanımızdayken, eş bir sim karta yasak olmasına rağmen nasıl sinyal verilebiliyor? Biliyorsunuz eş sim kart mevzusu yıllar önce kalktı, artık her bir bireyin yalnızca bir sim kartı olabilir ve bir başka sim kart çıkarılması durumunda ilk sim kart geçersiz kılınır. Nasıl olur da eş sim karta sinyal verilir?

TT'nin hayır dediği şeye, BTK evet diyorsa bu nasıl bir sistem? TT nasıl olurda devletin iletişimin ağının en üst yetkili kurumunu yalanlayabilir? Babamın Türkiye'ye gelmesi, bu sürecin geçmesinin bir maddi değeri elbet yok fakat basit düşünecek olursak 5000 pounddan fazla zararımız var. Bunları kim karşılayacak, bu durumu kim aydınlatacak.

Hocam estağfurullah rica ediyorum. Bilmukabele. Evvela söylemek lazım, hukukçu değilim. Aslında mesajlarımda belirtsem daha iyi olacak galiba. Ancak hukuk hakkında okumalar yapmayı uzun senelerdir seviyorum ve yorum getirmeyi veya parantez açmayı seviyorum diyebilirim daha çok. Bizimkisi hukuksal tavsiyeden ziyade, yorumlama gayretidir ancak.

Geçmiş olsun diliyorum bu arada annenize.

Detaylar için teşekkür ediyorum, tam da aktardığım gibi gelişmiş esasen süreçler. Yanılmamış olduğumdan dolayı sevindim desem doğru olur (süreç açısından)

Bu arada evet BTK ya yönelik dava açabilirsiniz bu husus hakkında. Bahsettiğiniz zararları da dosyanız içerisinde talep edebilirsiniz.

Merhabalar. Çok rica etsem benim konuya da bir yorumunuz olur mu acaba?

https://forum.donanimhaber.com/iban-bilgilerimi-kullanip-altin-ve-para-istemisler-tehdit-etmisler--156763502

Şimdiden cevaplarınız için teşekkür ederim.