Senelerce Aynı Konumda Durmak

Takıntı olabilir ama 16 sene evvel beni ilk defa ofise aldıklarında müdür “İstediğin masaya geç” demişti de ben de ofis kapısına en yakın olanı seçmiştim ve o gün bugün görev yerim değişse bile ofiste daima kapıya en yakın ben otururum.

Hatta İstanbul’ da koridordan geçerken açık kapıdan beni görenler müdüre “Yahu sizin bu elemanı ne zaman görsek hep aynı yerde oturuyor hatta öğlen arasında bile, hiç mi lavaboya gitmez bu?” sormuşlar.

Ben ise senelerce aynı yerde oturabilmek için terfi teklifini geri çevirmiştim.

Hatta saha raporlarının hazırlamak zorunda olduğum haftanın salı ve perşembe günlerinde lavaboya gitmemek için sıvı tüketmiyordum. Diğerleri yarım saatte bir sigara çay molası bahanesi ile ofiste durmazlardı bille.

Sana ne kazandırdı diye soranlara hiç derim de yine sabit duruşumu bozmam…

Bu konudaki çıkarımlar

1. Konu sahabının neden hemoroid olduğu anlaşılmış oldu.
2. Yarım saatte bir cigara ve çay molası, ordaki memurların yatarak çalıştığı ve tüm gün dedikodu yaparken arada bir çalıştıkları anlamına geliyor.
3. İstanbul’ da koridordan geçerken açık kapıdan bunu görenler, konu sahabı bireyin tüm gün DH foruma takıldığından haberi yoğğ..

O deel de bir zamanlar günde 5 litre çay içen bir herüf, nasıl olur da tuvalete gitmez işte burda bir soru işareti var emme bir gün bunun da qoqusu çıkar bakam...

16 senedir çalıştığınıza göre yaşça benden büyüksünüzdür. Ama birçok kurumda birçok farklı görevde çalışıp öğrendiğim bir şey var, size de söyleyeyim: İş için asla ama asla kendinden ödün vermeyeceksin.

Sene 2016. Bugün herkesçe bilinen ....ksepeti.com adlı firmanın satış - pazarlama departmanında çalışıyorum(şu an ağ güvenliği uzmanıyım ama o zamanlar öğrenciyim, satış pazarlamada çalışıyorum). Şirket yer değiştirdi, olaylar oldu vs.vs. Artık satışta yapmak istemiyorum, bilgi teknolojileri alanına yönelmek istiyorum. Dedim ki ben 2 buçuk yıl ben bu şirkete emek verdim, hatta bu şirketin/sitenin adı şu an herkesçe biliniyorsa ve 15 - 20 kişinin emeği ile olduysa onlardan biri de benim -bu konuda tevazu göstermeyeceğim. Şu an o şirkette yüzlerce kişi çalışıyor olabilir ama bizim zamanımızda kulaklığı bile zor alıyorlardı, hatta bir süre evden kulaklık filan götürmüştüm, o derece- Neyse gittim, it direktörü ile konuştum, ALLAH için adam dedi ki git kendi yöneticini ikna et sonra gel dedi. Neyse kendi yöneticime durumu anlattım böyleyken böyle diye. Bana bu kadar keskin(!) bir geçişin olmayacağını söyledi. Bende "Tamam ama ben bu birime geçmezsem işten çıkmayı düşünüyorum. Bu şirkete o kadar emek verdim, en azından bunu benim için yapabilirsiniz" minvalinde şeyler demiştim. Kadının bana verdiği cevap aynen şu oldu "Yaptıysan paranı aldın, profesyonel iş dünyası bu" dedi.

Yani demem o ki şirketler yeri geldiğinde "Biz bir aileyiz" modundadır ama iş farklı bir noktaya evrildiğinde "Profesyonel hayat" olur. O yüzden kendinizi yıpratmayın.

Mesai bitiğinde eve dönmek zulüm gibi gelirdi, bu yüzden herkes çıktığı halde çeşitli bahaneler bulur mesaiden geç çıkardım .

Bir yılbaşı günü izin alıp eve geldiğimde kadın patron aradı:

”Cemil keşke eve erken gitmeseydin, sayımda sorun çıkabilir” deyince durumdan vazife çıkardım ve alel acele takımı giymeye başladım.

Evdeki “Ne oluyor?” diye sorduğunda “İş yerinde sorun çıkmış” deyip arabaya atladığım gibi işe döndüm.

Ancak ofis sayımı bitirmiş ve yılbaşı olduğu için erken çıkmışlardı.

Ben yine de yeni yılı görmeden ofisi terketmeyeyim diyerek tek başıma ofiste beklemeye başladım.

Birkaç saat sonra gece vakti kadın patron yine aradı:

”Sen nerdesin?”

”Ofisteyim efendim”

”Bak hanımın merak etmiş beni aradı neden kocamı işe çağırdın dedi. Ben seni ofise çağırmadım ki, hadi evine dön” dedi de eve dönmüştüm.

Haftasonları işim olmadığı halde huzur bulabilmek için arabaya atlar ofise giderdim, akşama kadar ofiste vakit geçirirdim…

Kılıbık olanlar da dahil herkeşler iş yerinden bir an önce kaçıp kendilerini eve atmak için saate baka baka şaşı olurlarken, senin ise tam tersine, kendini ofişe atmak için ofişe sevinçten uçarak gitmen şaşurttu ve bu nassı bi qafa dedirtti... 

İlk defa böyle iş bağımlısı birini görüyorum.

Kendi işin olsa anlarım da başkasının işi için niye bu diretmece usta

Hocam senin normal bir insan olmadığını biliyorduk zaten, şaşırmadım o yüzden.