Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Hızlı 
Bildirim
Piyasada ki ŞAHİNler sizce ne zaman sıfıra indirgenir? (4. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
quote:
Orijinalden alıntı: time_keeper
Alım güçleri düşük insanlar için Türkiye'de kullanılacak en mantıklı araçlar kesinlikle Şahin'lerdir.
kesinlikle doğru. -
Apaçi kelimesine günümüzde kullanıldığı şekilde argo anlamını kim kazandırdı?
Bir de bu kelimenin tam anlamı ne?
Birden fazla tanım bulsam da pek çoğu çirkin ve aşağılayıcı bir dille yazıldığı için paylaşmayı uygun görmedim. Sadece bana çok mantıklı olan tek bir açıklamayı aktarayım.
Mantıklı dediysem yanlış anlamayın; insanlara bir sıfat yapıştırarak kategorize etmek bu hayatta en nefret ettiğim şeylerden birisidir.
"romanlar, ya dawww.cingeneyiz.org adresinde bizatihi kendilerinin de gurula sahiplendikleri adlarıyla çingeneler, gündelik işler yaparlar. bunun sebepleri, tarihsel arkaplanı malum. birincisi konar göçer oldukları için çoğunlukla giderken yanlarında götürebilecekleri meslekleri tercih etmiş olmaları, ki bu sanatkarlık ya da zanaatkarlık demek, ikincisi de çingenelerin bilinen dışlanma hikayeleri.
gündelik işler yapmanın karşılığı gündelik para almak, kimsenin parası kimsede kalmadan, kimsenin başı ağrımadan görülen adaletli bir ticaret-esnaflık ilişkisi kurmaktır. bu çiçek ya da sepet satan, kalaycılık yapan çingene için de böyledir, düğüne, derneğe, ekstraya giden için de. işini yapar, vermesi gereken hizmeti ya da malı verir, karşılığında ücretini alır ve sen yoluna ben yoluma deyip bir sonraki müşterisine yönelir.
izmir, akhisar, mustafakemalpaşa, bandırma, biga, lapseki çingeneleri yemeğe "habe" derler. bu, televizyonlarda çingene dizileri çekerek istismarla olağanüstü reklam geliri elde edilen yıllarda skeçlerde ve "yerli drama"larda duyduğumuz ve bir çingenelik alametifarikası sayılan "abe" ile aynı şey değil, onu belirteyim. "habe" yemek demektir ve hindî dillerin bir kısmında hala aynen ya da ufak tefek değişikliklerle yaşamaktadır. romanes denilen ve çingenelerin neredeyse evrensel bir anlaşılabilirliğe sahip dili de, ki biz ona çingenece dedik/diyoruz, bir hint dili olduğundan bu izleri takip etmek mümkün.
çingenelerin arasında "habeci" diye bir kavram vardır kökü bu sözcüğe uzanana. habeci, "ekmeğinde, işin esnaflığında olan" demektir aslen. bir klarinet üstadı vardır bir de bu işi sadece para kazanmak için keyifsizce yapan "habeci" klarinetçi vardır örneğin. bazı kemancılar gelen her işe gitmezken, habeci olanlar hepsine atlar, zaten yalapşap çalıp evlerine habelenmiş dönerler.
toplum elbette tanzimat öncesindeki gibi her etnik grubun kendi mahallesinde, kendi dilini rahat rahat konuşabildiği, hiç türkçe öğrenmek zorunda kalmadan ömür geçirebildiği zamanlardaki halde değil. etnik gruplar hakim unsuru illa ki içine almak zorunda artık. mahallene, kilisene, havrana, okuluna kapanma şansın yok. dolayısıyla etnik grupların dillerindeki kimi sözcük ve kavramlar türkçeye sirayet ediyorlar tıpkı tam aksi bir örnek olarak büyükada iskelesinde duran yahudi'nin "el vapor esta yanaşeyando al iskele" demesi gibi. çünkü kaçınılmaz bir etkileşim oluyor gündelik hayatta, ticaret, komşuluk, karışık evlilik, iş-güç ve saire sayesinde. işte habeci sözcüğü de bu şekilde (zaten türkçe olan yapım ekini görmezden gelelim) türkçeye girmiş.
bugün, aslında daha doğru bir ifadeyle düne kadar, "habeci" (ya da biraz daha kullanıla kullanıla yıpranmış haliyle abeci) , memleketin hakim unsuru tarafından, "şopar, çingan, esmer vatandaş, sepetçi" gibi, hafif de alaya alarak, çingeneleri adlandırmak için kullanılan bir sözcüktü. (izmir'de falan halen kullanıldığını sanıyorum) zamanla işsiz güçsüz dolaşıp serserilik eden, kırmızı ışıkta durduğunda camdan içeri yarı beline kadar girip para isteyen, plajlarda parklarda hoyratlıkları ve saygısızca hareketleriyle insanları rahatsız eden it, kopuk tayfası için kullanılan bir sözcük oldu. çünkü hakim unsur için bu sayılanlar çingeneler tarafından "zaten"(!) default olarak bulundurulan, onlara has olan özelliklerdi. dolayısıyla zamanla abeci/habeci serseri, it, kopuk demenin bir diğer yolu oldu. "aman gitmeyelim şimdi orası abeci kaynıyodur" gibi sözler benim şahsım adına sıklıkla tanıklık ettiğim cümlelerdi bir zamanlar, yine belirtiyorum özellikle izmir'de."
alıntıdır.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Utku -- 4 Ağustos 2011; 14:09:13 >
-
herkesin yani çoğu araba binen 60-70 doğumlu şöför abilerin kardeşlern en az bir şahini olmuştur
taner abinin görüşlerine katılmakla birlikte;
Şahin konusundaki "apaçi" vurgusu konuyu açan arkdaşın kendi görüşüdür saygı duyarım ama keşke şahin kullananlara karşı siz de saygılı olabilseydiniz
kimse keyfinden binmiyor bu tabutlara:
-ucuz parça
-ucuz piyasa
-ucuz işçilik
-Çabuk ulaşabilme,gençlik hayalleri ve kolayca bu araçlarda ulaşabilceğiniz modfiye tutkusu
İşim gereği babasının parasıyla arabasıyla o kadar hava atan insan gördümki ve o komplekslerini trafikteki hallerini v.s
bana şahin kullanmak eğer imkan yoksa çok şerefli ve mantıklı geliyor
ayrıca accenti satarmısın temiz mi:)
-
quote:
Orijinalden alıntı: tLqA
quote:
Orijinalden alıntı: van_hoijdonk
90 model sıfır aldığımız Kartal'a köyde her binişimde helal olsun Tofaş'a diyorum. Bu arabaları yıllarca satmış olmak kesinlikle ve kesinlikle büyük bir pazarlama başarısıdır ve araştırılması gerektir bana göre.
araştırılacak birşey yok. ucuz ve türk malı idi. parçası servisi çoktu. şimdi ucuz türk malını geçtim, türk malımı var?
Bugün hangi sw araca 11 kişi binebilirsiniz? Hangi aracı tam 21 sene boyunca tamamen köy yollarında, dik yokuşlar, kar, yağmur, çamur kullanabilirsiniz? Benim Punto'nun altının sürte sürte gittiği yolu kartalla 2 kere gidip gelirdim aynı zaman zarfında.
Geçen sene 100 km gidiş dönüş yolun son 5 km'sinde yolun ortasında araçtan dumanlar çıktı, yanıyor sandık diğer araçlar falan durdu kendimizi arabadan zor attık. Sonrasında öğrendik ki araç conta yakmış. Toplam 700 liraya motor sıfırlandı denebilir.
Hararet yazın 110'dur 90'u görmez. 3 km yol geliyorum yokuş yukarı hararet anında 110'a çıkıyor ve çözümü yok. Eğer o şekilde 3-5 km daha çıksak araba hararet yapacak çözümü yok.
Kesinlikle ve kesinlikle parça ucuzluğu ve anadolunun yollarına uygunluğu bunun başka açıklaması yok...
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi van_hoijdonk -- 4 Ağustos 2011; 13:48:17 >
-
ne kadar sevyeli ve farklı açılardan bir başlık
keşke dh otomobil bölümünün aylık e-otodergi gibi bir dergisi olsa pd formatında çok güzel bir çalışma olurdu -
demekki şahin gerçekten büyük bir araçmış. üstünde bu kadar diyalektik tartışmalar, bu kadar mantık-muhakeme yürütülen 2. bir otomobil var mı? varsa da ben bilmiyorum.
bütün bunlar aklıma "ekonomik sınıflar" kavramını getiriyor. bence ekonomik sınıf yoktur. olsa bile yoktur. ve bundan daha fazlasını da söylemek istemiyorum. bize göre yani anadolunun bağrından kopup gelmiş, elleri nasırlı insanlara göre hepimiz kardeşiz. ramazanda zengin fakir herkes beraber açar iftarını. o yüzden şahin kullanan arkadaşlara bugünden itibaren daha sıcak ve candan davranacağım. yalnız bırakılanlar anadoluda yalnız kalmaz. burası bu yüzden anadolu bu yüzden güzel. -
bu sene bizde dedemin köyde binmesi için doğan veya broadway almaya karar vermiştik. broadway'in içinin dar olması ve 1000 kg'ın altında olması bizi doğana yönlendirdi.
derken birçok doğan şahin baktım. sonunda bir tanesine karar verdik. çelik jantlı ön tampon ekli, abarth egzos yapılmış bir doğanı temiz olduğu için! aldık.
ön tampon ekini söktüm. ön ızgara değişmiş durumdaydı üzerinde sport ve type r yazısı mevcuttu. bunları söküp attım. güzel bir teyp alıp bir hafta bindim.
trigerini değiştirdim 10 tlye! istavroz aracı sallayıp duruyordu 15 tlyede onu değiştirdim. sinyalinden farlarına stoplarına kadar bütün aksamını kontrol ettim. farlar orjinal farları zaten ayarları falan tam. sıkıntımız yok yani.
şimdi arabamız köyde gelsin egzostaki son susturucu iptalini iptal ettireceğim. sonrada Allah'ım nasip ederse trabzona üniversiteme gideceğim.
soruyorum apaçhi! diyen arkadaşlara. sizin keyfiniz olmadığından bu aracı ihtiyacı olanlar kullanamıyacak mı yani.
Allah'ıma şükürler olsunki durumumuz iyi. 3 tane aracımız var. 4.yü alcaz ihtiyacımızdan dolayı. ama köylerde kullanmak için yine vazgeçemiyoruz doğan şahinden. çünkü bu arabalar tamirde de fazla masraf olmuyor, şurada yatsada fazla masraf olmuyor.
şehir içinde uzunları yakan, uzunları yaktığını fark etmeyen, egzos yerine açık hava filtresi yaptırdığında kendini birşey zanneden, abs var bu arabada ya deyip oraya buraya dalan olur olmaz makasa giren bmwler, 9-10 milyara alınmış corsalar, astralar biliyorum. bunlar çok mu masum yani.
ya da çevreyi hiç rahatsız etmediği halde sadece modifiyeyi sevip arabasına uygulayan insanlara saygısızlık yapıp, saygılı olduğunu zannedenler çok mu masum?..
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi aoe_ -- 4 Ağustos 2011; 14:37:40 >
-
hiçbir zaman -
yapboz gibi araba. 
çok çabuk tamir edilip eski haline geri dönebiliyor. bence bu yüzden bu zamana kadar tutuldu araç.Başka araçlar olsa en az 2,3 hafta rahat tamiraneden çıkmaz. birde tamirciler için bence geçim kaynağı diyebiliriz.
-
alım gücü düşük insanlar illede şahin alacak diye bir durum yok 94şahin parasına 2000-2004 gıcır samara bulmak mümkün şahinden kat kat az yakar parçasıda ucuzdur daha hızlıdır ve sağlamdır bunlar gibi örnekler varken murat131 şaşisine oturtulmuş fiat regata çakması 1980 teknolojili şahin dogan kartal üçlüsünü almak bu devirde daha fazla benzin yakarak..............
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Sıfıra indirgenir mi bilemiyorum ama dün gece yine 2 tane çakma xenonlu Şahin'e denk geldim 3-4 dakika geçici körlük yaşadım..Yapmasınlar şunu Allahaşkına.. -
bazı insanlar kolay anlamlandırılamayacak bir tavır içindedir. mesela güzel bir yere gider bir yemek yer ve o yemeğe 200 tl vermekten hiç tereddüt etmez. 20-30 tl bazen de daha fazla da bahşiş bırakır. pazarlıkta yapmaz ve bu ne pahalı menüdür de demez.
ama bir gariban gelir, elinde boyası fırçası ile adamın evini boyayacaktır. onunla dehşetli bir pazarlığa girer. ve o pazarlıkları her gördüğümde tüylerim diken diken olur. işin sonunda da işi beğenmemek için bahane uydurur ve büyük çetin pazarlıklar sonucu kar marjını sıfıra yaklaştırdığı garibandan bir de "işi düzgün yapmamışsın" bahanesi ile bir de son ödeme kesintisi yapar.
işte bu çelişkili iki tavrı aynı kişi sergiler.
şimdi şahini beğenmeyen ve şahin otomobile binene apaçi diyen birinin lüks bir araçtan aynı kişi inse yüzündeki beklenti dolu gülümseme ve samimiyeti tahmin etmekte zorlanmıyorum. onunla nasıl diyaloğa gireceğini de fazla düşünmekte istemiyorum.
bunlar yanlış şeyler. bütün insanlar eşittir. hem hukuk önünde hem vicdanlarda hem de akılda bu böyledir.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dekorasyonankara -- 4 Ağustos 2011; 15:05:20 >
-
-
bütün insanlar eşit değildir ama eşit kanuni haklara sahiptir, ailesinden zengin doğan çocuk ile fakir bir ailenin çocuğunun hayata eşit şartlarda başlamaması gibi...
Ayrıca insanlar dünyanın her yerinde eşit sosyal muameleye tabi tutulmazlar, bu bazen gerekli, bazen de haksızlıktır, ama bir gerçektir...
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi evolvo -- 4 Ağustos 2011; 15:37:52 > -
Fiyatlarının çok abartıldğını unutuyoruz herhalde. 2 3 bine alanlara lafım yok gidipte 10 milyar veripte alan adama ne diyeyim. -
seni gömer bu araçlar bitmez bitirilemez
senin 20 yaşında olduğunu düşünüyorum
kuş serisi en son 2001 de yaptı yanlış olmasın
şuanda piyasada ilk seriler 70 lerin araçları bile gezdiğine göre
2040 ve üstünde yok olurlar
o zamana kadar sende 50 yaşlarında olursun umrunda bile olmaz
ön yargı hataların başlangıçıdır
hepsi öyle görüyorum ama hepsinin öyle olmadığını bildiğini yazmışsın ???????
çelişiyor yazdıkların yada sağlık sorunun var veya muhabbet olsun diye konu acıyorsun.
forum sonuçta insanların en özgür olduğu alanların başında geliyor heladan sonra...
insanların sana karşı olumlu yapıcı eleştirilerinede tuhaf cevaplar yazıyorsun
her actığımız konuda olumlu yazılar göremeyiz olumsuzlarada hazırlıklı olmalıyız
izin özü düşüncen yanlış ve cocukca bu önyargın trafikte olmaz bir günde sinirlenir delinin birine denk gelirsin
yaşamının şekli tamamen değişir gereksiz işler konular kafa yormak bile zaman kaybı bence..
-
10 tane ŞAHİN SÜRÜCÜSÜNDEN 1 tanesi efendidir, geriye kalanı apaçidir - krodur - maganda dır. Bu kadar diyorum!!!!!! Gelmiş bana 1 tane efendi adamı savunuyorsunuz, eeeee geriye kalan 9 apaçiye ne olcak?
Arkadaşlar çok fazla ciddiye almışsınız Buraya gelmiş bana nasihat vermeye çalışanlar var, çok kişi bu arabaların ekmeğini yedi diyenler var Banane? Şuan ki kroların 10 tanesinden 10unun da şahine bindiği gerçeğini değiştiriyor mu bu?
Birisi gelmiş kartalı övmüş, arkadaşım ben TOFAŞ a dair bir genelleme yapmadım.
Öbürü diyor ki, anasının karnından m3 le mi doğmuş. Yahu şahini eleştirmek için m3 e sahip olmam mı gerekiyor?
Şimdi size soruyorum hiç İZMİR'e geldiniz mi? Geldiyseniz KORDON'da oturdunuz mu? İzmire yolunuz düşerse bir akşam kordona bira içmeye, midye-kalamar yemeye gidin.Mümkünse sahile dönük oturun ki kordondan beyaz askılı atletiyle şahinlerini süren,müzikleri son ses açık görüntü kirliliklerini sayabilin.
-
kordonda beyaz atletiyle şahin süren ve müziklerini son ses açan sevgili kardeşlerime saygılarımı sunuyorum. hayatlarını kendi özgürlük algılarına göre özgürce yaşıyorlar. bence bunda eleştirilecek ve rahatsız edici hiçbir şey yok.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dekorasyonankara -- 4 Ağustos 2011; 15:54:59 > -
quote:
Orijinalden alıntı: ALAK_
10 tane ŞAHİN SÜRÜCÜSÜNDEN 1 tanesi efendidir, geriye kalanı apaçidir - krodur - maganda dır. Bu kadar diyorum!!!!!! Gelmiş bana 1 tane efendi adamı savunuyorsunuz, eeeee geriye kalan 9 apaçiye ne olcak?
Arkadaşlar çok fazla ciddiye almışsınız Buraya gelmiş bana nasihat vermeye çalışanlar var, çok kişi bu arabaların ekmeğini yedi diyenler var Banane? Şuan ki kroların 10 tanesinden 10unun da şahine bindiği gerçeğini değiştiriyor mu bu?
Birisi gelmiş kartalı övmüş, arkadaşım ben TOFAŞ a dair bir genelleme yapmadım.
Öbürü diyor ki, anasının karnından m3 le mi doğmuş. Yahu şahini eleştirmek için m3 e sahip olmam mı gerekiyor?
Şimdi size soruyorum hiç İZMİR'e geldiniz mi? Geldiyseniz KORDON'da oturdunuz mu? İzmire yolunuz düşerse bir akşam kordona bira içmeye, midye-kalamar yemeye gidin.Mümkünse sahile dönük oturun ki kordondan beyaz askılı atletiyle şahinlerini süren,müzikleri son ses açık görüntü kirliliklerini sayabilin.
Yazları memlekete gidiyorum ve köyümün bağlı olduğu ilçede 2008 model Punto aracıma vaay bunun modeli ne, markası ne güzel arabaymış gibi yorumlar alıyorum artık buradan sen çıkart durumu. Lüks araç yok denebilir, 1-2 tane zengin esnafın volvo'su var onun haricinde tamamen Brodway, Doğan, Şahin, Kartal gibi araçlar var.
Sen diyorsun ki şahin kullananlar apaçidir, gel seni getireyim bizim memlekete temiz bir karadeniz havası al, senin tabirinle apaçilerin arasında yaşa bir süre bak bakalım 80 yaşında 60 yaşında apaçiler nasıl yaşıyormuş.
Büyük şehir, genç adam genellemesine katılırım, İstanbul'da da dediğin amaçla kullanılıyor bu araçlar ama anadoluda tamamen gerektiği gibi kullanılıyor. Senin genellemen tamamına yönelik olduğundan karşı çıkıyorum...
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
