Şimdi Ara

MUCİZE DOKTOR (1. SEZON) (9. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
187
Cevap
3
Favori
5.545
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sedat.

    Bende böyle bişiy bekliyodum, zaten Türk dizisi izlemeyişimin sebebi böyle şeyler ama En azindan belki ya belki 20. bölümün malliği sonrasi nazlıya doğru düzgün bi cevap verdirirlerde, siçtiklarini temizlerler dedim belki "Ya ali tamam ama şimdi değil tamam kabul ediyorum ama şuan bugun değil gibisinden bişiyler" dedirtirler derken nazlıya fermanın odasini dikizletip "gönlü orda" dedirtip cevap bile vermedi, ali sordu ali cevapladi ali çekti gitti..? Yahu niye o zaman 20 bölüm geçti deseydiniz ki "Bakın nazlının gönlü böyle böyle hala kararsiz hiç emin değil hala" diye.. İzleyiciye önceki bölümlerde Nazlinin ağzindan NET ifadelerle konuşturup son 2 bölümde böyle yapiyosan ee şimdi bu Nazlı nasil bi karaktere dönüşmüş oluyo..??? Ve bak diyorum ki Diğer versiyonlarda böyle bişiy yok ???? Zaman dolsun diye süre olsun diyeyse yapma haci o zaman 2,5 saat yapma 1 saat yap diziyi ama YEMİYO çünkü 3 saatte 654321625 kere reklami nasil verecekler o zaman ??? Reklamlardaki reklamlar yetmiyo dizinin sahnesini kesip sahne yazip sahne içerisinde sahne reklami yapiyolar finish kosla, sular kesiliyo, su akmasin v.b.v.b...?? Şuursuzca reklamlar kuşaği !!

    Ben beklentilerimi yazdim o çilgin hastane odasında geçen geceyi bekliyorum bundan sonra, benim diziden beklentim her an belki olabilir diye artık böyle, İstiyorum arkadaş o geceyi beni ilgilendirmez..

    Taner anlamiştir senaristlerin salak olduğunu sallamiyodur bence artik, eskiden instagramdan adam dizi paylaşimlari yapardi, yok şu kadar saat kaldi diye, eskiden setten fotolar paylaşirdi yani heyecanini gizlemezdi onu bile yapmiyomuş artık... Bakti salak bunlar salak salak senaryo çiziyolar artık, ben işime bakayım haci demiştir salmiştir rolunu.. Bu dediğini geçen eski bölümlere bakarken bende farkettim, aynendee dediğin gibi... Taner saldi otizmli rol yapmayi daha normale kaydı hareketleri ve konuşmalari... Bundan sonra Kaysın valla onada kaysın bunada fermanada nazlıyada Adile şunada bunada kaysin artık kime kime dum duma... İlla ki dizi toparlar illa ki aldıklari tepkiden dolayi aman ne bok yedik moduna girmişlerdir ama bak tüm samimiyetimle yaziyorum sana gerçekten dizinin tüm büyüsü bitti bende.. Artık eskisi gibi izleyemicem, Bu yüzden sinirliyim zaten ya bu yüzden üzülüyorum arkadaş bi tek dizim vardi bee izleyip rahatladiğim keyif aldiğim zaman geçirdiğim, onada hunharca siçtilar.. Gideyim şunu izleyeyim dediğim hiç bişiy yok..

    Alıntıları Göster
    BU 23,BÖLÜMÜN ANESTESİ İSTEMEYEN HASTA SAHNESİ THE GOOD DOCTOR UN GEÇEN HAFTA YAYINLANAN 3.SEZON 13,BÖLÜMÜNDEN ALINDI. ORDA TEKFARK.
    DANS SAHNESİ TANJU YA DENK GELENLE NAZLIYA DENK GELEN DANS EDİYORDU. BURDA ALİ İLE NAZLI MI DANS EDİCEK GÖRÜCEZ.
    BİZİM SENARİSTLER ÇOK HIZLI HEMEN ALIP BİZE UYARLAMIŞLAR MAŞALLAH.




  • Bütün organları plastik kutulara koymuşlar hasta nasıl yaşamına devam etti anlamadım. Cahillik işte İlerlete ilerlete izledim bu sefer. Gayet 1 saatte bitti. Hiçte bir şey kaçırdığı sanmıyorum. Bu ilerletme çukurda da başlamıştı zamanında. Sonları aynı olmaz inşallah diyelim.
  • Yorumum biraz karışık olacak kendimce iyi-kötü her şeyi aklıma geldikçe yazmak istiyorum.. Kaç gündür ha şimdi ha sonra diye diye hep geç yorum yazabiliyorum, senaristlere her ne kadar kızsam da İzleme sebebim Sinem ve Taner olduğu için ne olursa olsun bu çoook çoook sevdiğim diziye yorum yazmamazlık etmicem tabi ki.. Bölümün bazı açılardan çok çok iyiydi, bazı açılardan da hem mantık dışı hem de komik kaldı..

    Bölümün hemen başında Ali tam evden çıkacakken geçen Ali-Nazlı konuşmasında Ali’ye “Bu gülü hep saklayacağım,,,,, Ama olmaz, şimdi olmaz” dediği an İstem dışı kahkaha attım yeminle.. Valla kızmadım aslında, Nazlının Ali’yi kaybetme korkusunu belli etmeleri çok iyi oldu, Nazlıda korkuyor sonuçta sadece bölüm içerisinde Nazlının kafa karışıklığını daha farklı geçiştirirler ve bitirirler diye düşünmüştüm, bitirdiler de zaten ama ne bileyim Ali tam sevinip gülmeye başladığında Nazlı ama olmaz şimdi olmaz dedikten sonra bi güldüm yani.. Gerçi o konuşmadan sonra bölüm boyunca ve bölüm sonunda Nazlının bu söylediklerine 1001 şekilde nasılda pişman olduğunu da gösterdiler zaten..

    Bu bölümde Demir’in babasının sök tak mutfak robotu veyahut android gibi gösterilmesini anlatamadılar izleyiciye ? Adamı resmen Kurban bayramında büyük başa 7 kişi girmiş gibi masaya yatırıp tüm içini çıkarıp, Onları da semt pazarından alınan plastik leğenlerde muhafaza edip organları o şekilde tedavi etmeleri, üstüne üstlük adamın “İçi Yokken” kalbinin hala atması, YANİ kan dolaşımının devam ettirmesi (kalbi, kan dolaşımı devam etsin ve durmasın, ölmesin diye makineye bağlıydı, zaten o yüzden kalbi yine de atıyordu) bu güzelim sahneyi biraz ucuz ve eleştirilecek bir yere getirdi, o sahnede izleyiciye keşke yaptıkları yöntemin inceliklerini anlatsalardı iyi olurdu.. Yine de yahu arkadaş, Kimse mi demedi “Abi bu bölümü çekiyoruz ama O plastik ufak leğenleri acaba yapmasak mı, çelik ameliyat ekipmanı kullansak mı acaba ?“ demedi mi kimse.. Bildiğin gerçekten kurban bayramında hissedarlara et ayırmaya benzettim ben o görüntüyü, herkes bir et parçasının başında oyalanıyor falan.?? Neyse, İnşAllah bir gün kafayı kırıp tekrar eğitime geri dönersem çocukluğumdan bu yana hep çok istediğim ve hayalini kurduğum Üni’de Tıp bölümünü kazanırsam belki mantıklı gelecek o sahne bilemiyorum şuan, izleyiciye vaaaayy beee dedirtebilecekken çok ucuz geldi o sahneler, keşke biraz daha özenli çekselerdi yani..

    Hastanedeki kurul niye Sadece Demire ceza verdi, O gün hastanede komple kargaşa hâkimken, Tanju hastanenin çamaşırhanesinde! ve Hastanın “ameliyat istemiyorum” diye verdiği imzalı talimat kâğıdına rağmen kafasına göre ameliyat yapması ?? EE sen bir kaç bölüm önce Tüm hastanedekilere özellikle Demire demiyor muydun “Bu hastanenin kuralları var, kimse için aşılamaz, ölüm oranı-başarı oranı” falan filan diye.. Baya baya adam kaçırıp izinsiz şekilde uygun şartlar olmadan Ameliyat yapmaya uygun olmayan ortamda ameliyat yaptın abii ? Yani kurul bunu salaktı dikkate almadı görmedi, Babası ölmek üzereyken içeri dalan bir çocuğu mu gördü ceza vermek için ?? Beliz zaten salak ben artık es geçiyorum onu.. Ya bu arada lafı geçmişken, Kıvılcım olmasa bu hastane biter lan valla.. O gün kıvılcım ve adil kurtardı hastaneyi resmen.. Beliz gerizekâlısı da mal mal Ferman ferman diye aşağılarda karantina kapılarında zırlamalı ağlamalı ayin yapıyordu..

    Bölüm boyunca Ali ve Nazlı aralarında Arkadaşmış gibi yapmak zorunda kalmaları, Alinin sahte gülmeleri konuşmaları, tartışmaları falan çok çok güzeldi, ben beğendim.. Ali’nin nazlıyı sinemaya gelmesin diye yanında istemeyişi sonrası Açelya iyi ki Nazlının aklını başına getirdi, Ali’nin “böyle sevgili olunmaz böyle kanser olunur” lafına çok güldüm.. Bundan sonra artık yavaşta olsa İkilinin hikayesini izlemek daha keyifli olacaktır, olsun artık bir zahmet.. Bu sahnede En açık şekilde Nazlının aklındaki hayalindeki tek ismin Ali olduğunu artık gözümüze soktular, Fermanla nazlının konuşması da özellikle izleyici içindi.. Yine de şu aşamadan sonra bir yerde senarist saçmalaması olursa bu sefer izleyicinin tepkisi daha ağır olur.. Umarım saçmaladıklarının sonucunu iyice öğrenmişlerdir de izleyiciyle bir daha 20. Bölümdeki gibi dalga geçmezler..

    Bölümün en vurucu sahnesi bana göre şu kısımdı; Nil’in kolunun kesilme sahnesinde bildiğin Nazlı gibi gözlerim doldu, ben bekliyordum ki bir şekilde kurtarırlar hallederler ama olmadı.. Çok kötü be arkadaş vallahi çok kötü insanın düşmanına bile vermesin böyle bir acıyı, empati yapıp kendimi o kızın yerine koydum Yani ölüm gibi yaa.. Hep çok istemişimdir piyano ve keman çalmayı ama Hiçbir zamanda fırsat olmadı öğrenemedim, direk aklıma eğer öğrenseydim ve başıma böyle bişiy gelseydi ne düşünürdüm ne yapardım diye, düşünmesi bile çok kötü yani o acıyı yaşayan için ölüm gibidir.. Nil o basınç-oksijen odasında uyandığında Nazlının nasıl söyleyeceğini bilemeyişi, Nil’in koluna baktığı an, “Kolum nerde kolumu ne yaptınız” diye bağırıp, çiğlikler eşliğinde ağladığında, ve Nazlının da çaresizce en sonunda başını ellerinin arasına alıp koltuğa çöküp ağlamaya başladığında Nazlıya ayrı üzüldüm Nil’e ayrı üzüldüm.. Nil karakterini oynayan Serra pirinç’de o sahnelerde rolünün hakkını tam anlamıyla verdi, izleyiciye köküne kadar hissettirdi bence o hisleri ve yaşandığı acıyı.. Bence herkes tam 5 Dakika süren ve bölümde 1:42:55’de başlayan o basınç-oksijen odası sahnelerini tekrar izlemeli, inanılmaz etkileyiciydi..

    Finale geçmeden önce, bu bölümde Nazlı-Sinem Ünsal özelinde bir şeyler yazmak zorundayım. Umarım bunu bir tek ben fark etmemişimdir.. Bir çok izleyici eski bölümlerdeki saçmalıklardan dolayı Senaristlerden o kadar nefret etmiş ki ve gelen tepkiler sonrası senaristlerde nasıl bir tutuşmuşsa, Tüm Bölüm boyunca Nazlı karakterini izleyiciye affettirmek için her yolu denediler; Ağladı, yalnız kaldı, dışlandı, suçlandı, acı çekti, ötekileştirildi, resmen psikolojik şiddet uygulandı.. Bir tek Kızcağızı hastane çatısından aşağı atmadıkları kaldı valla.. Bebeğim Sinem Ünsal’a üzüldüm yeminle, senaristlerin tüm saçmalamasının suçunu valla Sinem çekti bu bölümde.. Ne kadar kaliteli bir oyuncuya dönüştüğünü izlemek çok güzeldi.. Geçen Youtube’da Sinemin ilk oynadığı dizinin ilk sahnesini açtım baktım, İyi bir eğitimle ve hayallerine ne olursa olsun ulaşmak için her şeyi göze almış şekilde çalışınca nerelere nerelere gelmiş be, nasıl kaliteli bir oyuncuya dönüşmüş hey yavrum heey dedim valla.. İlk dizisinde ne mimik ne oyunculuk ne de herhangi hiçbir şey yok, rol bile zar zor kesebilen Sinemden, şuan yok ede ede koşar adım kariyer merdivenlerini tırmanan inanılmaz şahane bir oyuncuya dönüşmüş şekilde… Binlerce kez helal olsun yolu da açık olsun, olacaktır da hiç şüphem yok.. Helal olsun çok seviyorum Sinemi bee, her anlamda Hayalimdeki kadın yemin ediyorum.. Bir de görebilsem konuşabilsem varya off ki ne off.. Bir bilgi vereyim, Sinem Ünsal geçtiğimiz ay hem bir kozmetik makyaj markasıyla hem bir dergiyle hem de Blendax markasıyla sözleşme imzalamış ve geçen hafta Blendax şampuanının reklam çekimlerine gitmiş, Haftaya TÜM TV’lerde de Reklamı dönecekmiş, bundan sonra Tüm kanallarda ki reklam kuşağında Sinem bebeği görecek sevenleri... Ne diyebilirim ki, Sonuna kadar hakkediyor.. Bu yaza doğru Adım gibi eminim kaliteli bir sinema filminde bile oynayacaktır, çoktan teklifler üstüne yağmıştır bile.. Sonuna kadar hak ediyor.

    Finaldeki Ali Nazlı konuşması ve Nazlının sarılması aslında dizinin Tüm bölümlerinin en iyi sahnelerinden biriydi, ilk 10’a girer, izleyicinin de uzun süredir beklediği bir şeydi ama bu şekilde sonlanmasaydı keşke.. Yine de çok güzel bir andı dizi için Çünküsü şu; İlk izlediğimde çok kızmıştım Ali’ye, ulan dedim kütük Niye sarılmadın tam her şey çok güzeldi her şey tam anına denk gelmişti, Nazlı açelya sayesinde kendi korkularını endişelerini yıktı cesaret etti adım attı, gündüz söylediklerine arkadaş kalalım v.b.v.b sohbetine zaten pişman oldu, gerçeği fark etti v.s.v.s derken biraz araştırdığımda Bazı otizm spektrumlu insanlarda bu durum o kadar normalmiş ki Düşünün ki Bir anne oğluna bile sarılamıyormuş uzun zamanlar ve bazı anlarda, büyük ihtimal Nazlının o düşen gözyaşlarını Ali hissetmeseydi Ali’de tam kendi duvarlarını yıkıp sarılmak üzereydi zaten, sarılacaktı, sarılıyordu.. Her ne kadar bizler izlerken kızsak da aslında bu gayet normal, olağan bir durum, otizmli evlat sahibi anne babalar bile bunu gerçekten yaşıyormuş.. Bunu öğrendikten sonra Ali’nin de Nazlı gibi sarılması seyirciyi memnun etmek için çok zorlama bir şey olurmuş bence, evet izleyici açısından çok daha güzel olabilirdi ama dizi elinden geldiğince en başından beridir hep Otizm farkındalığı üzerine durmaya çalışıyor.. Ali’de çat diye birden sarılsaydı bence Dizi bu zamana kadar arkasında durduğu farkındalık mesajını bi anda çiğnemiş olacakti.. 11. Bölüm finalinde Sahilde otururken Nazlı başını Ali’nin omzuna koyduğunda bile Ali zar zor dayanmıştı, hatırlayın.. Yine de bir izleyici olarak Ali’nin kendini geri çekmesi neyse de Nazlıyı öylece bırakıp kaçması tabi ki saçma kaldı, keşke kaçmasaydı tabi ki... EMİN OLUN Ben hepinizden çok istiyorum bir an önce artık Ali Nazlı el ele tutuşsunlar dolaşsınlar sevgili gibi olsunlar Ali Nazlı bazı duyguları güzellikleri bazı şeyleri birbirleriyle tanısın, ikisi artık hep beraber olsun ama senaristler bir kez daha çok çok güzel giden bir şeylerin içine etmezse bunu artık bu 1-2 bölümden sonra illa ki yavaşta olsa göreceğiz diye düşünüyorum..

    O değil de, yazma alışkanlığım yüzünden ben bu diziye kısa yorum yazmayı beceremiyorum, çok çok sevdiğim için dalıyorum yazmaya, yazdıkça yazasım ekledikçe ekleyesim geliyor maalesef.. Uzun görüp okumayanlara bir şey diyemiyorum o yüzden..

    Yeni bölümün fragmanlarını da izlemek isteyen izleyebilir, güzel bir bölüm olacak gibi..

    Videolar açılmazsa Linke tıklayın..;

    1. Fragman --https://www.youtube.com/watch?v=cA08maj3lF0

    2. Fragman --https://www.youtube.com/watch?v=clNmRt0Jw88







  • Cıvık, gerçeklikten Uzak bir dizi.
    Şu an 4.bölümümü izliyorum ve daha da izlemem.
    Bir şeyin bokunu çıkartmayın.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • 23. bölümü her açıdan çok çok beğendim, çok güzeldi.. Ali Nazlı sahneleri, ameliyat sahnelerindeki o ortamın gerginliği, Ferman’ın doğum günü gecesi, Nazlı-Ali meselesi ve bölümün bir açıdan üzücü bir diğer açıdan ise biraz mutlu bitmesi..

    Bölümde aklıma gelen Tek biraz iç bayıltan kısım şu bir türlü eski geçmişi ve gerçekleri ortaya çıkmasına rağmen bir türlü uyuşturulmayı istemeyen kadının inatçılığıydı ama onunda açıklamasını yaptılar zaten ama yine de biraz o kısımlar baydı, bir de ameliyat esnasındaki sürekli bağırmaları falan o kadar.. Adil hocayla Nazlının ameliyathanede yaptığı konuşma çok güzeldi, Otizmli bir insanla ortak yaşamın zor ama farklı açılardan yaşamı iyi özetlediler, AVM’deki Alışveriş bölümleri ve soyunma kabinlerinin orada ki Ali Nazlı sahneleri de çok güzeldi. Bölümün en güzel kısımları yine son 30 dakikada oldu.. Gençlere düzenlenen balo gecesi sonrasında Mira’nın hafızasını kaybetmesine acayip üzüldüm be, diğer versiyonlarda var mıydı böyle bir şey bilmiyorum.. O güzel Balodan sonra belki olmaz yapmazlar demiştim maalesef oldu. İyi ki de o baloyu düzenlediler dedim sonra çünkü ikisi de o hayalini kurdukları geceyi bir şekilde yaşadılar. Her ne kadar artık Mira hatırlamayacak olsa da..

    Senaristler yine kasıtlı ve bilinçli şekilde diziyi sabote etmezler ise en sonunda dizi istediğim noktaya doğru gitmeye başladı.. Eski yorumlarımda dizi artık bu ikilinin birbirlerine açılmasıyla ve sevgili olmasıyla tam olarak başlayacak demiştim ve Ennn sonunda o günlerin ve beklediğim gibi bölümlerin gelecek olma ihtimali sevindirdi.. Yine de o kısımlara daha var olduğunu tahmin etsem de yavaş yavaş olacak diye bekliyorum. Son sahnedeki Ali Nazlı “Varım ben, Bende varım” konuşmaları bölüm finaline buruk bir sevinç oldu..

    Yeni bölüm biraz ilginç bir bölüm olacak gibi.







  • Geçen hafta izlemedim açıkçası merak da etmedim. Bugün yeni bölümü var. Yarın 2 bölümü mix yapıp izlerim herhalde
  • Doktor Ali üniversitesi mezunu mu?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu diziye giren ''Damla'' karakteri kore versiyonda var mı? Yoksa entrikaya dönecek gibi ortalık.
  • damla karakteri bence böyle naif giden bir diziye yakışmadı. ayrıca senaristlerin de tanju'nun karakteri ile ilgili bir karara varması lazım artık. iyi mi, kötü mü? ali'yi istiyor mu, istemiyor mu? bir bölüm iyi bir bölüm kötü yapmaktan vazgeçsinler artık. rengi belli olsun.
  • -Bane kullanıcısına yanıt
    dizinin raytingleri düşmüştü bu hafta acayip düşmüş bir zamanlar çukurova haftaya zirvede.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: -Bane

    Bu diziye giren ''Damla'' karakteri kore versiyonda var mı? Yoksa entrikaya dönecek gibi ortalık.
    kore ve abd versiyonda yok. kore ve amerikada olmayan kıvılcım hamileliği de yok. bize özgü bir şey.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: evandevan5a1

    kore ve abd versiyonda yok. kore ve amerikada olmayan kıvılcım hamileliği de yok. bize özgü bir şey.

    Alıntıları Göster
    İşte tam bu yüzden genelleme yaparak Türk dizilerinin hepsinin dandik olduğunu söylüyordum. Çünkü bizim milletin mayasına nedense entrika işlemiş ''UYARLAMA'' dizi bile yapmayı beceremiyoruz.



    Son bölüm için konuşuyorum. Karakter gelişiminin ne olduğunu bilmeyen adamlar senarist olursa böyle olur işte. Son birkaç bölümdür Tanju karakterini öyle hale getirdiler ki önceden Fermanı'ı bile ikna edip Ali'yi ameliyata aldıran en ufak olayda Ali'nin arkasını kollayan Tanju bir bölümde format yemiş gibi sil baştan Ali'ye çatmaya başladı. Hayır o kadar zorlama ki üstelik de Ali'nin kız arkadaşı olamazmış konsantresi düşüyormuş ulan aynı bölümde o adam sizin arkanızı kurtardı hadi onu geçtim özel hayat denen bir şey var. Bu adam sizin robotunuz mu anlamadım olayı. Hastanede zaten ilişkisi olmayan yok bütün departman sevgili takılıyor ama konu Ali olunca HOOOOOOOOOOOOOOAAAA oluyor birden. Aşırı zorlama yani dizinin ilk 10 bölümünde ki güzelliği yok ettiler el birliği ile. Ha birde reklamlara gelecem; Ali karakterine deterjan kullanmayı sevmem dedirtip aynı diziye deterjan reklamı koydurtmuşlar şaka gibi. Çapa tıp fakültesini birincilik ile bitirmiş bilmem bisürü tez yazmış yok okullarda ders olarak yazıları okutulan biri ispiyonculuk yaparak kendini kanıtlıyor yani öyle mi? Böyle bir diziye entrika cart curt hiç yakışmadı dünki bölüm ile bence gömdüler bu diziyi.
    Neyse ilk bölümlerde ki ilgimi kaybettim çok zorlamaya başladı.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi -Bane -- 6 Mart 2020; 11:5:46 >




  • güzelim diziyi ne hale getirdiler. bu kadar entrika ve kötülük sokmanın amacı ne? bırakın ilk zamanlarındaki gibi saf ve temiz kalsaydı.
  • Türk senarist yazar olmak bunu gerektirir çünkü
  • Bu mucize doktorun sorunu nedir ?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ptolomeo kullanıcısına yanıt
    Yazar bir şey deniyor herhalde
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ne_demek

    Yazar bir şey deniyor herhalde
    Anlamıyorum göz pörtleterek alık alık bakmanın tıptaki karşılığı nedir bulamıyorum da.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ptolomeo kullanıcısına yanıt
    sezon finali tahminim yazıyorum.
    adil hocanın 2.hatası tanjudan alinin babasını saklamak. 3. hatası selviyi öperken yakalanıcak tanju ya . tanju pireyi deve yapıp hastaneler için en agır suç cinsel istismar ile suçluyacak ve adil hocayı başhekimlikten aldırmak için uğraşıcak.
    bir süre tanju başhekim olarak kalabilir yeni sezon bir kaç bölüm böyle olacak.
  • FOX'un sitesinden bölümler açılmıyor Acaba başka yerden izleyeceğim yer var mı? 24.bölümde kalmıştım..
  • 
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.