Şimdi Ara

İstanbul Trafiği Düzelirmi ? (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
95
Cevap
0
Favori
2.406
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • Dünya'da ilk 10'a girecek miş İstanbul... Girse girse, bir şehri nasıl sıvarız sıralamasına girer. Daha söküp attıkları banliyö hattını tamamlayamıyorlar, yok 3.Köprü yok 3. Havaalanı, yok kanal... Yağan her yağmurla kanallar patlıyor zaten, en büyüğünü yapın da hepten patlasın. Önce İstanbul sonra da biz kurtulalım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Önce suriye şimdide doğu ve güneydoğu göçe zorlanıyor.çoğu istanbula geliyor.trafik dahada çoğalır ev fiyatları katlanır.
    İstanbulu yönetenler ihale derdinde zaten

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Başımızda bu ekip varken, herşey çözülür
    http://www.sozcu.com.tr/2015/gundem/binali-yildirimin-zor-ani-1012223/

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • x2yk X kullanıcısına yanıt
    Ben arkadaşın söylediklerinde yanlış birşey göremiyorum. Durum tespiti yapmış arkadaş.yani istanbulda metro var da yok mu demiş.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Her tarafta inşaatlar yükseliyor. Şu anki duruma şükretmek gerek. Bugünleride arayabiliriz..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: x2yk

    Arkadaşım iyi güzel anlatmışsın yaptığın karşılaştırmalardaki ülkeler de metrolar yaklaşık 100 yıl önce kurulmuş ve bugüne gelinmiş bir sistem ağına sahip bize gelelim daha 11 sene öncesine kadar 45 km kadar metrosu olan bir ülke idik ve bugün 11 sene içerisinde 145 km 'leri geçmiş ve 2019 'da 441 km olacağı söyleniyor ve yapıldığını da İstanbul 'lu bunu gözle görüyor.. Şimdi sana gelince biz ülkemiz olarak 15 sene de şuradan buraya getirmeye çalışıyoruz ama bize güzel güzel anlattığın ülkeler yaklaşık 100 yıllık metro ağına sahip ülkeler o yüzden cacık olmaz diyorsun karşılaştırman bana göre yanlış ha biz de 100 yıldır metro ağı yapsa idik ve aynı metro ağına sahip olsa idik ve bugün kü İstanbul trafiğini yaşasa idik o zaman sana tüm Dünya hak verirdi sadece benim hak vermem değil tüm Dünya o yüzden karşılaştırma yaparken biraz daha ayrıntılara insek daha iyi olmaz mı mesela ben şu an izlemedeyim İstanbul 'u eğer bugün devletimiz diyorsa 2019 'da 441 km 'ye ulaşacağız bu demektir ki 145 'ten 441 km yaklaşık 3 katı bu da gerçekleşirse ben İstanbul 'da belki büyük fark olmayacak ciddi bir etkisi olacaktır yüzde 10-20 rahatlatacağını düşünüyorum ben.. Kendim Mecidiyeköy 'de bir kursa gidiyorum ve Tekirdağ 'dan yola çıkıp İstanbul Esenler otogar 'ına ulaşıp Otogar 'dan YeniKapı metrosu M1 ile Yeni Kapı 'dan Mecidiyeköy 'e M2 ile 2 saat 45 dakika 'da ve İstanbul içinde 45-50 dakika 'da varıyorum.. Çok iyi oldu M1 ile M2 'yi bağladıkları artı Marmaray 'ı da bağladılar aynı şekil karşıya da çok rahat geçiliyor karşı tarafa ve Avrasya artı 3. köprü metro hattı ile birlikte İstanbul 'da iki yakayı kullanan araç sahiplerini büyük ölçü de rahatlacağını düşünüyorum ve ben Mecidiyeköy 'den çıkıp Avcılar 'a 55 dakika veya 1 saat 5 dakika da varıyorum inan çok kötü rezillik metrobüs dur kalk dur kalk yapa yapa bir gün metrobüs 'teki tutunduğum demiri kıracağım ya da benim elim kırılacak.. Ben ülkemiz olarak son 15 yıla baktığımda ülkemiz de büyük gelişme görüyorum ve zaten tüm Dünya 'da büyüme oranları her sene açıklanıyor Türkiye 'nin durumu da orta da 3. hava limanı, thy 'nin yükselişi, savunma sanayii deki yatırımlar, ülkemiz deki inşaatlaşma, kanal istanbul ile İstanbul 'un yeniden düzenlenmesi ile Dünya 'daki ilk 10 şehir arsında görülme, nükleer santraller den gelecek gelir ve 2016 ekim 'den sonra vizesiz avrupa artı euro 'ya geçiş yapılırsa ülkemiz bir adım daha öteye gideceğini düşünüyorum..

    Tabi bunları hepsini İstanbul 'un yaşaaycağı değişime bağlıyorum..

    Öncelikle Türkçe'nin muhteşem bir özelliği var, sizi onunla tanıştırmak isterim: Noktalama işaretleri!

    Abi çok yoruldum yazıyı okurken.

    Bütün yazdıklarımdan raylı sistem yatırımlarımızın yetersizliği meselesini cımbızlamışsınız.

    İstanbul'daki sıkıntının temeli bu değil. Dediğiniz doğru, raylı sistem yatırımlarına yeni başlıyoruz. Eminim hızla gelişecektir. Ancak sorunumuzun temeli bu değildir.

    Gelişmiş ülkelerin gelişmiş şehirlerinde dağa yerleşim kurmak gibi bir zihniyet yoktur. Tüm yerleşim alanları önceden planlanır ve o planın dışına ÇIKILMAZ. Bizde ise, rant planın önüne geçtiği için, plan sürekli değişir. Türkiye metropollerinin hiçbirinde, hiçbir yerleşme alanının ilk master planı ile, işin bitmiş hali birbirini tutmaz. Onu geçtim alakası yoktur. Yerleşim alanları bölge bölge kaç nüfuslu olacağı planlanır. Buna göre ulaşım hatları genişletilebilir tutulur ve bu planlanan nüfus yoğunluğunun üzerine ASLA çıkılmaz. Ancak rantın olduğu bütün şehirlerde şunu görebilirsiniz: bir parselde master planda 5 kat izni vardır. İmar çıktığında bu 8 kata çıkar. Arsa birleştirip büyük parsel yaratıldığında özel izinle 20 kata kadar izin verirler... Ne oldu? Nüfus yoğunluğunu 4 kat arttırdın. Sonra bik bik bik ötüyorsun neden trafik var diye. Bu zihniyette trafik hiçbir zaman iyileşmeyecek.

    Biz önce yapıyoruz. Sonra sorun oluşmaya başladığında çözmeye yönelik proje geliştiriyoruz. İnanılmaz maliyetlere katlanıyoruz. Über saçma.

    Bunun da üzerinde çok büyük bir demografik sorunumuz var. İstanbul açık ara iş bulmanın en kolay olduğu il. Bu devam ettiği sürece de nüfus artışının önüne geçilemeyecek. Bu yetmezmiş gibi, çoğu devlet kurumu genel merkezi İstanbul'a taşınıyor falan. Çok gereksiz. Banka genel merkezi İstanbul'da olsa ne, Ankara'da olsa ne? Bunun mantıklı bir açıklaması yok. Genel merkezin pazara yakın olması şart falan değil. Genel merkez doğrudan pazarlama yapmıyor, satış yapmıyor. Tam bir geri zekalılık hali... Türkiye'nin topyekün, bütün illeri kapsayan bir kalkınma planına ihtiyacı var. En az gelişmişinden, en çok gelişmişine doğru sıralanan bir önem sırası ile... Yeterince uzun bir süre İstanbul bu şekilde devam ederse, bir süre sonra oradaki insanlar şunu sormaya başlayacak: "Ben koca Anadolu'nun yükünü çekmek zorunda mıyım?" İşte o an biteceğiz. Yerinde istihdam politikası denen bir meret var. Bunun için pazar ile üretimin aynı yerde olmasının gerek olmaması gerekiyor. Tahmin et Türkiye'de neden pazar ile üretim aynı coğrafyada? Çünkü üretim maliyetinin önemli bir kısmını hammadde ve nihai ürünün nakliyesi oluşturuyor. Kısaca Allah'ın unuttuğu Kırşehir'de işçilik ücretleri yarı yarıya iken, tekstilci neden oraya gitmiyor? Çünkü 3 kuruşa ürettiği mala 1 kuruş nakliye ödeyecek. Dünyanın en pahalı taşımacılık yöntemi ile hammadde ve niahi ürününlerinin %85'ini taşıyan bir ülke GERİZEKALICA yönetiliyordur. Bunu bu ve önceki tüm hükümetler için dürüstçe söyleyebilirim. Ekonomik nakliye ağı kurulmadıkça da pazarın çoğunluğunu oluşturan İstanbul ve İstanbul'a yakın bölgelerde üretim çok yüksekken, Anadolu'da düşük olacaktır. Sonra neden bu kalabalık, neden İstanbul çok pahalı, neden trafik demeyin.

    Yetmezmiş gibi, şehir içinde boş bırakılmış arsalara sulanmalar, boşluklara AVM dikmeler... Lütfen gidin gelişmiş ülkelerin kaçında şehir içinde dev AVM'ler var bakın. ABD, Fransa, Almanya gibi ülkelerde AVM'ler şehir dışında. Bunun birçok avantajı var. Şehirdeki esnafı koruyor. Trafiği ters yöne arttırıyor.

    Önce şapkayı öne alıp bir düşünün. ABD üretiminin yüzde kaçı Newyork ve çevresinde? %10 değildir. Türkiye ekonomisinin %50'si İstanbul. Önce şu sorunu bir çözün. Ekonomiyi ülkeye yayın. Bu zaten yerinde istihdamı sağlayacaktır. Ondan sonra konuşalım. Bu yapılana kadar İstanbul'a isterseniz Japonya stili metro ağı döşeyin, kısa sürede yetersiz kalacaktır.

    Ek olarak Tokyo'nun %80'i bundan 100 yıl önce yoktu. Bundan 100 yıl önce Newyork'un nüfusu 17 milyon değil, 3.5 milyondu. Chicago'nun nüfusu 1 milyonun altındaydı. Bugün çevresi ile birlikte 10 milyon olan Paris 2 milyonun altındaydı. Kısaca bugünkü mevcut ağlarının çoğu 100 yıl önce zaten yoktu. Paris'te tarihi olan iki hat vardır. Moskova'da da. Newyork'da tarihi hat yoktur. Tokyo'da bizim finükülerden hallice bir tarihi hat vardır. Özetle bu memleketlerde de metro ve banliyo çok eskilere dayanmaz. Bizden 50 yıl öndeler diyebiliriz. Çok doğrudur. Ancak bizim çok daha derin bir sorunumuz var. O da şu: Neden İstanbul?

    Ben Türkiye'ye baktığımda göreceli olarak zerre gelişme görmüyorum. Geçtiğimiz 15 yıl dünya ekonomisi iki kat büyüdü. Son dönemlere kada çok iyi bir global ekonomi mevcuttu. Türkiye de temel altyapı yatırımlarını tamamlamıştı. Sıra belediyecilik hizmetlerine gelmişti. Tabi sıradan halkın en çok gördüğü hizmetler bunlar. Türkiye ben doğduğumda da ne olur, ne ölür bir ülkeydi, 15 yaşımda iken de öyleydi. Geldim 30 yaşına gene öyle. Sanıyorum orta yaşlılığımda da, öldüğümde de öyle olacak.

    İki sebebi var:

    1) bir gelişme planlaması yok.
    2) Eğitim sistemi çok tırt.

    Eğitim sistemimiz düzgün olsa varsın metrobüste çürüyeyim. "Belki torunum kurtulur" derdim. Öyle bir durum da yok.




  • Şehrin trafiği çözülür çözülmesine de artık çok geç kalınmış bir kere bu şehrin nüfusu 4-5 milyonken düşünmek gerekiyordu bunları ama iş bilmemezliğimizden kaynaklanıyor hep bunlar.
    Bu kadar nsanı kaldırmaz bu şehir insanları başka şehirlere gitmeye teşvik edicek bir yol bulunması lazım başka şehirlere yatırım ve harcamalar yapılmalı...
  • Ümraniye'den Hadımköy'e işe gidenler oldukça düzelmez.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi akcabey -- 19 Aralık 2015; 7:08:34 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Huseyin-ZST

    Hehehe. İstanbul'un trafik sorunu ne zaman çözülürmüştü? Çözülmez. Eyalet gibi şehir nereye çözülecek?

    Hayatın gerçekleri:

    1) Bir hat boyunca tek seferde en çok yolcu taşıyan vasıtalar: ilki vapur, ikincisi tren. Nüfusu yoğun bir şehirde metrobüs.rar olmamak için metro ağının geniş olması lazım. Teoride metrobüs'ün metrodan çok farkı olmadığını düşünebilirsiniz. Basit transport dersi temellerine girerseniz, metrobüsün aynı hatta çalışan bir metronun taşıyabileceğinin 1/3'ü kadar adam taşıyabileceğini anlarsınız. Metrobüs uygulaması metro çalışması yapılan şehirlerde geçici çözüm olarak sunulan bir çözümdür. Ha, hiç olmamasından tabii ki iyidir. Ancak düzgün bir yönetim geldiğinde ilk iş metrobüs yerine kalıcı yatırımlar yapıp, metrobüsleri şutlamak olacaktır.

    2) Vasıta küçüldükçe verim düşer. Otobüs zorunluluktan kullanılır. Sanırım şimdi dünyanın gelişmiş ülkelerinde neden dolmuş kullanılmadığını anladınız. Çünkü verimi çok düşüktür. Taşıdığı insana oranla trafikte sebep olduğu kargaşa, otobüse göre çok kötüdür.

    3) Şehir planlaması. Bizde olmayan bir şey, bu konuya girmiyorum.

    4) Nüfus yoğunluğunu ayarlama, nüfusu coğrafyaya yayma. Şehirdeki boş arsaların bir amacı vardı. Şimdi artık hepsi iş merkezi, AVM, kule, Rezidans. Tebrik ederim, az önce şehrinizin içine sıçtınız. Nüfus yoğunluğunu arttırdığınızda ne olduğunun en güzel örneği Tokyo'dur. Dünyanın en gelişmiş toplu taşıma sistemler bütünü Tokyo'ya yetersiz gelmektedir. Korkmayın, İstanbul böyle olmaz. Çünkü İstanbul'da top yekün ulaşım çözümü olarak raylı sisteme geçilmesi zaten mevcut şehir planı ile imkansızdır. Ben mi dedim dağa tepeye şehirleşin diye? Hayır, siz yaptınız. Bana ne? Yaşayın sefil gibi...

    Bu bir kısır döngüdür. İstihdam nüfus, nüfus istihdam yaratır. Türkiye'de iş bulmanın en kolay olduğu il İstanbul'dur. Öyle ki, Ankara'da doğmuş büyümüş, burada iyi üniversitelerde okumuş, yüksek lisans yapmış, iki dil bilen arkadaşlarım kendilerine layık iş bulamadıkları için İstanbul'a gitmiş ve 1-2 ayda iş bulup hayatlarını kurmuşlardır. Buna direnen bir arkadaşım oldu. 3 yıl sonra iş buldu. Buna bir çözüm getiremezseniz İstanbul'daki nüfus artışı zincirini kıramazsınız. Zaten altyapısı son derece yetersiz olan bir ile her yıl yeni yükler bindiriyoruz.

    Türkiye'nin en büyük utançlarından biri bu olmalıdır. Küçük illerini geçtim, Türkiye'nin en büyük ikinci, üçüncü, dördüncü illerinde kalifiye elemana iş bulmak çok zordur. Önce buna çözüm getirmeniz lazım.

    Ardından İstanbul'da raylı sistemlere abanmak lazım. Öyle oyuncak metrolarla olacak gibi de değil. Tokyo stayla metro lazım. Otobüsler Metronun ulaşamadığı tepelerde ring atmalı. Nüfusun büyük çoğunluğu raylı sistem + ring kullanarak taşınabilmeli. Ring'ler metro durağının önünde durmalı. Tüm şehir yaya odaklı yeniden ayarlanmalı.

    Tüm bu koşullar altında, trafik sorunu gene çözülmez. Her yerden her yere metro ile gidebileceğiniz Newyork'da trafik çözülmedi, Londra'da çözülmedi, Tokyo'da çözülmedi, toplu taşıması bizden çok çok ileride olan Moskova'da hiç mi hiç çözülmedi. Ama hepsinin bir ortak noktası var. Hepsinde bir alternatifin var. Sen bu alternatifi seçmediğin için trafikte bekliyorsun. İstanbul'da ise çoğu kişi için alternatif yok.

    Önemli olan alternatif yaratmaktır özetle.

    Bu Newyork'ta sadece Manhattan'ın ucunun metro haritasıdır:


    Ucundan Central Park'a 1 saatte yürüyebilirsiniz. Şehrin üst kısmı, Brooklyn, Jersey falan bu ağda yok. Oralara da metro ve tren var.

    Bu da Tokyo:
    />


    Enteresan bir şehir var. Paris... Şehir merkezinde 5 milyon insan yaşar, şehir banliyolarında da 5 milyon insan yaşar. Toplam nüfus 10 milyondur. Çok yaygın bir bölgenin toplamı 10 milyondur. Sanırım doğru şehirleşme bu. Paris'te ölümcül bir trafik yok. Var; ama çok değil. Buyrun size Paris demiryolu ağı. Sarı olanlar trendir. Kalanı metro. Trenler banliyo ile bağlantıyı sağlar.


    ABD'nin en büyük üçüncü ili Chicago'nun merkezinde 3 milyon insan yaşar. Bir 3.5 milyon da şehir dışında yaşar. Trafik problemi yoktur.

    Peki neden şehir dışı? Rant yaratma peşinde olmayan yönetim, uzun vadeli planlama yaparak şehir merkezinde belli bir yoğunlaşmanın üzerine izin vermiyor. Arz-talep meselesi, merkezde kiralar, ev fiyatları astronomik rakamlara ulaşıyor. İnsanlar otomatikman şehir dışını tercih ediyor. Yönetimin tek yapması gereken banliyoları şehre verimli biçimde bağlamak oluyor. Sistemin bu şekilde kurulduğu illerde fazla trafik probleminin olmadığını görebilirsiniz.

    Şehirleşmenin bu şekilde yapılmadığı Newyork, yapılacak yeri olmayan Tokyo gibi şehirlerde trafik sorununun çözülmediğini görürsünüz. Ancak gene dert değil. İnsanların alternatifi var. Köstebek gibi 30 dakikada istediği yere gidebiliyorlar.

    Özetle, geçti Bor'un pazarı sür eşeğini niğdeye.

    Meselenin bir çok kısmı var.

    1) Yanlış gelişmiş bir şehrin içinde yaşıyorsun. Bu büyük bir sorun.

    2) Ülkenin, nüfusu İstanbul'dan uzak tutmak gibi bir politikası yok. Aksine herkes oraya gelsin istiyor. Kısır döngüye devlet de bir noktada dahil oldu. Rant ekonomi yaratıyor, bu ekonomi insanların gözünü boyamayı sağlıyor.

    3) Yapılan yatırımların neye yol açacağı düşünülmeden yapılıyor. Bu da gelecekte yeni sorunlar çıkacağını garantiliyor. Özetle, bu kafa ile, İStanbul'dan bir cacık olmaz.

    Birde moskova metrosunu paylaşsaymışsın o da güzel bir örnek olurdu ama emeğine eline sağlık olayı mükkemmel özetlemişsin tebrik ederim




  • orhanyor kullanıcısına yanıt
    Evet haklısın zaman gerekli istanbulun trafik sorununun çözülmesi ve toplu ulaşım için en azr 10 yıl daha var istenilen seviyelere ulaşabilmesi için .

    Ama bir sorun var yine bizlerle ilgili, sabah saatlerinde arabaların içine bakın hepsinde sadece 1 kişi var buda ciddi bir yoğunluk oluşturuyor. Zaten bu arabaların içindekilerin yarısı diyelim, kurumsal şirketlerde çalışıyor ve servisleri var. ama yinede o trafik eziyetini çekmekten zevk alırcasına serviste uyumak varken direksiyon başında oturmaları biraz tuhafıma gidiyor :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: crosser

    Evet haklısın zaman gerekli istanbulun trafik sorununun çözülmesi ve toplu ulaşım için en azr 10 yıl daha var istenilen seviyelere ulaşabilmesi için .

    Ama bir sorun var yine bizlerle ilgili, sabah saatlerinde arabaların içine bakın hepsinde sadece 1 kişi var buda ciddi bir yoğunluk oluşturuyor. Zaten bu arabaların içindekilerin yarısı diyelim, kurumsal şirketlerde çalışıyor ve servisleri var. ama yinede o trafik eziyetini çekmekten zevk alırcasına serviste uyumak varken direksiyon başında oturmaları biraz tuhafıma gidiyor :)





    Hem servis hem sirket arabasi kullanmak durumu yok birinden birini secmesi lazim.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • 99 Depreminden sonra şehir planlaması düzgün yapılsaydı.
    Kentsel dönüşüm, rantsal dönüşüme dönüşmeseydi. (E5 kenarlarına yapılan koca koca binalar gibi.)
    Binalar dikine değilde, enine uzasaydı. (Beylikdüzü, halkalı,ataşehir gibi.)
    100 kişinin yaşayacağı yerlere 1000 kişi yerleştirilmeseydi. (50-60 katlı binalar)
    Toplu taşımada geçici değilde kalıcı yatırımlar yapılsaydı.(Metrobüs gibi.)
    İnsanlara toplu taşıma özendirilseydi. (Olmayan bi şey özendirilmez tabi)
    Belki güzel bi gelecek bizi beklerdi.
    Ama şu an hiç umudum yok...

    Herkes çok güzel şeyler yazmış, planlar projeler, örnek şehirler vs.
    Ama burası Türkiye hiç bi şey normal şartlarda gerçekleşmez.
    Allah göstermesin diyorum ama deprem yada savaş dışında bunun kolay kolay düzeleceğini düşünmüyorum, en azından kısa vadede bi iyileşme beklemiyorum...

    (NOT:Bu inşaat sektörü, İstanbulda tek bir boş arsa kalmayana kadar devam edecek bilginize. Biz trafiği düşünüyoruz ama ilerde nefes alsak iyidir.)


    Bu istanbul trafiğini hergün çekiyorum, Akşam eve gelip koltuga oturdugumda derin bir oh çekiyorum.

    Allah tüm İstanbul'da yaşayanların yardımcısı olsun...




  • EngiN1905 kullanıcısına yanıt
     İstanbul Trafiği Düzelirmi ?

    In Soviet Russia, subway commutes you! (Bkz:https://www.youtube.com/watch?v=2yVq6HbLQ2A )

    Moskova metrosunda kahverengi hattın hastasıyım... Uzaktan gelip, uzağa gidecek olanları merkeze kadar taşımayı engelliyor. Bu da özellikle iş çıkış saatlerinde merkez duraklarının yoğunluğunun artmasını engelliyor. Kapalı hat olduğu için (başladığı yere geri dönen), metronun yön değiştirmesine de gerek yok. Bu konuda tabi "metronun hep sol tekerleri ve hattın sol rayları eskiyormuş" geyikleri yapabilirdim. Ancak Ruslar'da trenleri belli sürede ters çevirecek akıl mevcut tabi.

    Biraz daha büyütelim ve daha da zalım olduklarını görelim: Şehir büyüdükçe kahverengi hat içeride kaldığı için yeni hat projelerimiz var. Mavi hatta bakın:



    Tabi Moskova'daki tarihi hattın duraklarının şuna benzediğini de unutmayalım:
     İstanbul Trafiği Düzelirmi ?
     İstanbul Trafiği Düzelirmi ?
     İstanbul Trafiği Düzelirmi ?

    Ağlatırlar adamı özetle. Ancak Moskova'da trafikte 2.5 saat, 3 saat tüm bunlara rağmen kalabilirsiniz. Zenginliğe alışık olmayan bir toplumun ani zenginleşmesi fena bir sonradan görmelik yarattığı için oluyor çoğu...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Huseyin-ZST -- 21 Aralık 2015; 11:18:37 >




  • Tek yapılması gereken, insanların çalıştıkları yere yakın bir yerde ikamet etmeleridir.
    Adam Ümraniye'de oturuyor Sarıyer'e işe gidiyor 4 kişilik arabada tek başına.

    Ben Beykozda oturuyordum, ataşehirde işe başladım trafikten bunalıp çalıştığım yerin yakınında bir ev tuttum mahalle aralarından rahatça gidip gelebiliyorum arabamla.
    Bence istanbul trafiğinin kesin çözümü budur.
    Ve kavşaklarda daha fazla alt geçit olmalı
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.