Şimdi Ara

İki Türk vatandaşının yurtdışında borç anlaşmzlığı

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
7
Cevap
0
Favori
70
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Herkese merhaba,


    Olayı kısaca anlatayım. Ben bir Avrupa ülkesinde beyaz yakalı olarak çalışan bir Türk vatandaşıyım. Bir Türk vatandaşı arkadaşım bulunduğum ülkeden başka bir Avrupa ülkesinde üniversite okumaya gitti. Maddi olarak zor durumda olduğunu bildiğimden kendisine ara ara banka havalesi yoluyla talebine istinaden maddi destekte bulunmuştum. Anlattığına göre ailesinden destek alamıyordu ve ben de tamamen iyi niyetle yaptım bunu. Yazılı konuşmalarımızda sürekli istediği miktarlar var ve her seferinde bunu şu kadar süre içinde ödeyeceğim gibi teyitleri de mevcut. Param daha gelmedi, 2 haftaya gelecek, başka ödemelerim oldu vs gibi artık yalan olduğunu düşündüğüm bahanelerle beni oyalamaya başladı. En sonunda benden bir daha istersen aramızda borç sözleşmesi yapıcam dedim ve kendisi kabul etti.


    Sorum şu; bu sözleşme nasıl yapılmalı ve herhangi bir anlaşmazlıkta dava hangi ülkeden açılmalı?


    Şimdiden cevapalrınız için çok teşekkür ederim.


    Saygılarımla.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi cobaromano -- 9 Nisan 2024; 20:47:35 >







  • Kişinin borcuna sadık olmadığına kanaat getirmişsin "Bir daha istersen borç sözleşmesi yapacağım" demen gereksiz... BORÇ VERMİYORUM demen gerekir. Karşı tarafında borcuna sadık olmayıp hala senden borç isteyebilme yüzüne sahipse o seni ARKADAŞ değil de sağılacak inek gibi gördüğü kesin... Sen neden kendini BORÇ VERMEYE endekslemişsin... Arkadaşın arkadaşlığını borç almak üzerine yaptıysa o arkadaşlık değildir.. Sen bence bu yönleri irdele...

  • fredy124 F kullanıcısına yanıt

    Dostum yüzde yüz katılıyorum sana. Ama en azından bugüne kadar verdiklerimi yasal olarak geri alabilmek için sözleşme yapmak istiyorum. Sadık olmaması yüzünden onu denemek için bak sözleşme yapmak istiyorum eğer kabul edersen göndermeye devam ederim dedim. Mecburiyetten etti. Yoksa ben bu irdelemeleri çok yaptım. Şu an vermiyorum diyip silip engellesem asla alamam diye endişe ediyorum. Gerçi banka havalelerinde açıklama var ama yine de kendimi garantiye almak istiyorum.

  • Seni anlıyorum dostum, borcu alabilmek için arayı sıcak tutmaya çalışıyorsun fakat "bak sözleşme yapmak istiyorum eğer kabul edersen göndermeye devam ederim dedim. Mecburiyetten etti." diyorsun... Karşı taraf zaten böyle şartlarla kabul ediyorsa hala seni yontma ve geri vermeme peşinde...


    DOLANDIRICILAR zaten hiç bir zaman HAYIR demez her zaman evet der ve attıkları kazıklara bir kılıf bulup karşısındaki kişiyi ikna eder hatta senin borcunu ödeyeceğim ama bunu yapabilmem için bana biraz para lazım diyip karşı taraftan hala para almaya devam eder.. Eğer karşı taraf her defasında ikna oluyorsa bu sürer gider yok karşı taraf uyanıp bir daha vermeyi keserse bu sefer dolandırıcı uslubunu sertleştirip "VERMİYORUM LAN, sıkıysa al" moduna girer... Dolandırıcılar öyle sokak serserisi, tipi bozuk insanlardan oluşmuyor, giyimi kuşamı yerinde, okuyan ya da okumuş saygın görünümlü, tatlı dilli sempatik insanlardan oluşuyor... Zaten karşı tarafın dolandırılma sebebi böyle bir kişiden bu tür hareketleri beklememek hatta başka birinden dolandırıcı olduğunu duysa bile İNANAMAMA moduna girme ve tekrar aynı kişi tarafından dolandırılmadır...


    Buradan hareketle kişisel tavsiyem iki tane seçeneğin var;


    1) Eğer alacağın yüklü bir meblağ ise bir avukata danış, eğer umut veriyorsa ve değiyorsa bu yolu dene fakat hani mahkemeye verdin ve kazandın... Kazanmak yetmiyor ki karşı taraf, durumum yok diyorsa, malı mülkü yoksa senelerce icrada alacak olarak kalacak...


    2) avukatlık yolunda attığın taş kurbağayı ürkütmüyorsa.. Tatlı dille hiç böyle şartlandırmalara girmeden, sanki maddi sıkıntı yaşıyormuşcasına ondan para isteyeceksin... Yani para isteyen taraf olacaksın... AMA artık kesinlikle PARA GÖNDERME...


    Hayatımın belli bir döneminden sonra en sevdiğim arkadaşım borç istese de borç verse de ne BORÇ ALIRIM ne de BORÇ VERİRİM... hatta arkadaşa da ARKADAŞLIĞIMIZI bozmamak için BORÇ VERMİYORUM ya da ALMIYORUM diyorum ve gerçekten de bunu dediğim arkadaşlarımla hala görüşüyorum... Borç verdiğim arkadaşların çoğu TARİH oldu... Borç vermek yerine, yardım mahiyetinde bi para veririm o da içimden geldiği için, verdiğiim parayı hiç geri gelmeyecek şekilde veririm yani ona borç demem kafam da rahat olur arkadaşlığım da devam eder...


    Umarım kafanı yormadan, piskolojini bozmadan alacağını alırsın ya da bir sonuca varırsın...





  • Cevabın için teşekkürler. Böyle birinin zaten malı mülkü olacağını düşünmüyorum. Yani aslında ödemesini ummaktan başka çare yok. Yani dediğin gibi başlangıçta bu yardım mahiyetindeydi burs gibi. Sonra işte dediğin gibi birkaç kere söz veriyorum ödicem demesine ve ipsiz sapsız biri olmamasından mütevellit yine kanıp gönderdim. Parayı geri almatan ziyade aptal yerine konmak insanı üzüyor takdir edersin ki. Zamanında yine de bir miktar akıllı davranıp okuduğu okula, öğrenci numarasına, ailesinin adresine ve telefon numarası gibi bilgilere sahibim. Ve bunları da arka planda kendimce teyit ettim. Ne kadar işe yarar bilemiyorum ama; yine de bir umut işte.

  • Hocam verdiğin miktarı aynı gelir vergisinden gider gibi gösterip düşürmek gibi sen de zekat olarak sayıp sevaba saydır, zaten yarın da bayram. O para gelmez boşa bekleme. Zekat olarak helal et gitsin. İnançlı biri değilsen de Karma felsefesi de, budizm de, ne dersen de, yardım yapmış olursun ve yardım görürsün.


    O parayı almayı bekleme, maalesef durum bu.

  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.