HABERTÜRK'TEN AHMET KAYA SANSÜRÜ

20 Şubat 2010 18:06

"Sansürsüz" programı yapan Yiğit Bulut, Rasim Kütahyalı'nın katıldığı Hülya Avşar'ın programını sansür etti. Ahmet Kaya'yı ölüm götüren süreci anlatan Kütahyalı, Fatih Altaylı'ya "özür"ü hatırlatınca makas yedi. Yazar Rasim Ozan Kütahyalı, dilinin sivriliği ile tanındı. Sözünü esirgemeyen bir yapısı ile dikkat çeken Kütahyalı, geçtiğimiz günlerde Habertürk'te Hülya Avşar'ın programına konuk oldu. Sanatçı Ahmet Kaya'yı ölüme götüren süreci konuştular.

Hülya Avşar sordu Kütahyalı, yanında getirdiği belgeleri ortaya koyarak Hürriyet gazetesinin o dönemde Genel Yayın Yönetmeni olan Ertuğrul Özkök ve aynı gazetenin yazarı olan Fatih Altaylı'nın özür dilemesi gerektiğini söyledi.

Kütahyalı'nın o dönemde Hürriyet'te çıkan haberleri göstererek iki ismi eleştirmesi ve özür dilemeye davet etmesi, programın yayından kalkmasına neden oldu.

Rasim Ozan Kütahyalı, Taraf gazetesindeki köşe yazısında, sansür olayını şöyle anlattı:

"Geçenlerde beni Hülya Avşar Habertürk’teki programına davet etti, tam bu olayların yıldönümü dönemiydi. Ben de o dönemin gazete kupürlerini ve yazılan yazıları bir dosya yapıp programa gittim, bant çektik. Yalan ve uydurulmuş haritadan kaynaklanan manşetleri gösterdim. O yalan harita üzerinden DGM savcısının soruşturma başlattığı yazısını gösterdim. O savcının talebine Hürriyet gazetesi hukuk bürosu tarafından verilen “Elimizde böyle bir fotoğraf, bilgi, belge yoktur” yazısını gösterdim. Neredeyse iki ayda bir, aralıklarla çıkmış manşetler ve köşe yazılarını deşifre ettim... Sevilay Yükselir de kısa bir süre önce bunları yazıp, yayımlamıştı.

Ertuğrul Özkök’ün ve Fatih Altaylı’nın özür dilemesi gerektiğini söyledim. Kin ve intikam niyetiyle konuşsam konuşabilirdim. Tam aksine ben bir vicdan ve adalet çağrısı yaptım. Bu konuda bizzat Özkök’le konuşmuştum, karşılıklı mesajlaşmıştık. Bana, “Bugün olsaydı o manşetleri atmazdım. Ama Ahmet de çok provakatördü, onu bil” demişti. Onu söyledim. Bunu aleni biçimde yazması ve özür dilemesi gerektiğini belirttim. Dahası Habertürk’te olduğumdan –keseceklerini düşünerek- Fatih Altaylı’ya da çok yüklenmedim, özür dilemesi gerektiğini hatırlattım yalınca. Oysa Altaylı Özkök’e göre çok daha ağır ve çok daha ayıp şeyler yazmıştı...

Hülya Avşar da dinledi, bana sorular sordu, o günleri hatırladık sonra bu linç operasyonunun niçin yapıldığına değindik. “Ergenekon denen şey budur işte” dedim ben. Ergenekon zihniyeti budur... Farklı olanı, muhalif olanı boğmak için “sahte delil yaratarak” linç operasyonları düzenleyen zihniyettir derin yapılanma zihniyeti...

İki gün önce, perşembe gecesi yayınlanacağını söylediler programın, anonslar da yapılmıştı... Ben aynı saatlerde Kanaltürk’teki programımdaydım. Programdan çıkar çıkmaz mesaj kutumun dopdolu olduğunu gördüm, program yayınlanmamıştı, külliyen sansürlenmişti. Sabahleyin beni Yiğit Bulut’un arayacağı söylendi, sonra Yiğit hariç hemen her gazeteci aradı... Hülya Avşar’la da uzun uzun konuştuk. Sonra ben Yiğit’i aradım, aramızda bir hukuk da vardır Yiğit’le, beraber az TV programı yapmadık... “Sana döneceğim Rasim” dedi, orda kaldı... Şimdilik daha fazla da detaya girmiyorum... Yine de iyi niyetli düşünüyorum ve bekliyorum... “Sansürsüz” diye program yapan Yiğit’in alenen “sansürcülük” yapabileceğine inanmak istemiyorum...

Ahmet Kaya olayı gibi tarihe mal olmuş bir olayın deşifre edilmesinden ötürü bir yayının tamamen kesilmesi skandal olur. İşin bana ve Hülya Avşar’a karşı yapılan ayıp tarafını bir yana bırakıyorum. Bu her şeyden önce Ahmet Kaya’ya karşı yapılmış bir ayıptır. Ahmet Kaya’nın haksız biçimde suçlandığı bugün her vicdan sahibi tarafından kabul ediliyor. Hürriyet’in 14 Şubat 1999’da manşetine konu olan fotoğrafın sahte ve yalan bir harita olduğu herkes tarafından biliniyor. Bu süreç sonunda Ahmet Kaya ülkesini terk etmek zorunda bırakıldı, bunu da herkes biliyor... Bu gerçeklerin anlatılmasını “Özgür ve bağımsız “olduğunu iddia eden bir yayın organı sansürlüyorsa, kesiyorsa ve yayınlamıyorsa bu büyük bir skandaldır...

Ciner Medya’nın Grup Başkanı Kenan Tekdağ’ın da böyle bir sansüre imza atacağını sanmıyorum. Dediğim gibi hâlâ iyi niyetimi koruyorum. Yeniden bu köşeden de tekrarlıyorum..."

Kaynak:Cafesiyaset.com

Guest-058B8D3E6

Yüzbaşı

663 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

shadow006

Yarbay

2570 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

PrinceOfPersia

Binbaşı

1404 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

BARIŞA ÖZLEM

Binbaşı

1968 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Serdar Ortaç da ergenekon çetesinin sanatçılar kanadındanmış, o gece o gaza getiren şarkıları ondan söylemiş. Ahmet Kaya'ya ondan çatal bıçak atmışlar tehdit etmişler. Hatta yargı da direk ergenekon kanadından olduğu için Ahet Kaya hakkkında dava açmış ama sonrasında Allah yoluna giren bazı insaflı hakimlerin görüşüyle beraat etmiş. Ahmet Kaya'nın evine de kene koymuşlar, ondan ölmüş.

PrinceOfPersia
Adam sadece ve sadece Kürtçe şarkı söyleyeceğim dediği için (ki kürtçeyi doğru düzgün bilmiyormuş) basın tarafından haberlerde linç edildi kaşıklar , çatallar atıldı tehditler edildi. Bugünün Ercan Saatçi gibi üç kağıtçı köşe yazarları o zamanın sanatçıları söylemediğini bırakmadı. Hakkında dava açıldı. Zorunlu bir sürgüne girişti. Bir insan kendi ülkesinde kendinden gördüğü insanlar arasında kendi anadiline ait şarkıları söylemek istediğinde tepki görürse hay böyle devletin de milletin de demesi gayet doğaldır. Apo yakalandıktan sonraki bir konserde o dediğin sahneler yaşanmış. Ve dikkat edilirse o ödül gecesinin akabinde, hor görülmüşlükten çatallardan kaşıklardan tabaklardan ve gay kılıklı sanatçının milliyetçilik havalarından sonra bu konser olmuş. Ben Ahmet Kaya'nın kötü bir insan olduğuna zerre kadar inanmıyorum. Kirli pop müziğin kulaklarımızda çınlatıldığı dönemlerde yazdığı albümüne koyduğu parçalarda kurtuluş savaşını konu alan bir adamdan söz ediyoruz. Zaten hakkında açılan bütün davalardan beraat etmiş. Öyle sınırda gündelik kurulan mahkemelerde yargılanarak değil üstelik, çatır çatır hesabını vererek. Adamın Türklere de Kürtlere de küs ama yurdunu severek öldüğünü düşünüyorum. Nitekim son şarkılarında bu dargınlığın izlerini görürüz. Aman aman dinlemem ben 40 yılda bir dinlerim, bizde de çok kasedi vardı. Dinlerken bölücü olabileceğini düşünmedik ama birileri (basın, milliyetçi cephe) gelip aklımıza bu fikri sokunca adamı astık kestik. Konser cila oldu tabi bu söylemlere. Konser yanlıştı o zamanın koşullarında çok yanlıştı. Fakat bugünün Türkiyesinde bu gayet doğal gelir. Var mı Abdullah Öcalan posteri açılmayan bir gün. Mecliste onu temsil edenler bile var. Sınırda mahkemeler, eli kanlıları karşılamalar. 5dk'lık yargılanmalar. Allahu Teala Hökümetimize zeval vermesin ama Ahmet Kaya'ya lanet olsun dinleyeni de dövelim.

http://video.google.com/videoplay?docid=2644327330387363657#

< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi BARIŞA ÖZLEM -- 22 Şubat 2010; 12:12:58 >

quote:

Orijinalden alıntı: öSCi

Serdar Ortaç da ergenekon çetesinin sanatçılar kanadındanmış, o gece o gaza getiren şarkıları ondan söylemiş. Ahmet Kaya'ya ondan çatal bıçak atmışlar tehdit etmişler. Hatta yargı da direk ergenekon kanadından olduğu için Ahet Kaya hakkkında dava açmış ama sonrasında Allah yoluna giren bazı insaflı hakimlerin görüşüyle beraat etmiş. Ahmet Kaya'nın evine de kene koymuşlar, ondan ölmüş.

PrinceOfPersia
Adam sadece ve sadece Kürtçe şarkı söyleyeceğim dediği için (ki kürtçeyi doğru düzgün bilmiyormuş) basın tarafından haberlerde linç edildi kaşıklar , çatallar atıldı tehditler edildi. Bugünün Ercan Saatçi gibi üç kağıtçı köşe yazarları o zamanın sanatçıları söylemediğini bırakmadı. Hakkında dava açıldı. Zorunlu bir sürgüne girişti. Bir insan kendi ülkesinde kendinden gördüğü insanlar arasında kendi anadiline ait şarkıları söylemek istediğinde tepki görürse hay böyle devletin de milletin de demesi gayet doğaldır. Apo yakalandıktan sonraki bir konserde o dediğin sahneler yaşanmış. Ve dikkat edilirse o ödül gecesinin akabinde, hor görülmüşlükten çatallardan kaşıklardan tabaklardan ve gay kılıklı sanatçının milliyetçilik havalarından sonra bu konser olmuş. Ben Ahmet Kaya'nın kötü bir insan olduğuna zerre kadar inanmıyorum. Kirli pop müziğin kulaklarımızda çınlatıldığı dönemlerde yazdığı albümüne koyduğu parçalarda kurtuluş savaşını konu alan bir adamdan söz ediyoruz. Zaten hakkında açılan bütün davalardan beraat etmiş. Öyle sınırda gündelik kurulan mahkemelerde yargılanarak değil üstelik, çatır çatır hesabını vererek. Adamın Türklere de Kürtlere de küs ama yurdunu severek öldüğünü düşünüyorum. Nitekim son şarkılarında bu dargınlığın izlerini görürüz. Aman aman dinlemem ben 40 yılda bir dinlerim, bizde de çok kasedi vardı. Dinlerken bölücü olabileceğini düşünmedik ama birileri (basın, milliyetçi cephe) gelip aklımıza bu fikri sokunca adamı astık kestik. Konser cila oldu tabi bu söylemlere. Konser yanlıştı o zamanın koşullarında çok yanlıştı. Fakat bugünün Türkiyesinde bu gayet doğal gelir. Var mı Abdullah Öcalan posteri açılmayan bir gün. Mecliste onu temsil edenler bile var. Sınırda mahkemeler, eli kanlıları karşılamalar. 5dk'lık yargılanmalar. Allahu Teala Hökümetimize zeval vermesin ama Ahmet Kaya'ya lanet olsun dinleyeni de dövelim.

http://video.google.com/videoplay?docid=2644327330387363657#

1994 teki mhp kurultayında yaşanmış alışılagelmiş distopik ülkücü tavrıdır. sen onlarca yıl nazım hikmeti moskof uşalığıyla suçla,vatan haini de,sonrada kendi ulusal davanı tüm bunları reva görmüş olduğun o ''vatan haininin'' dizeleriyle dile getir.Ama kongrede kimseden ses yok.

neommy

Yarbay

7229 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Ben dinledim Ahmet Kaya'yı, zaten 12 Eylül başlarında Yeni Türkünün ( muhtemelen hala yasak olan bir kızın söylediği ) kasetini dinlerdim, başka yasaklıları da hep dinledim, sonraları arasıra Ahmet Kaya da dinledim! Darbeler ve bu ülke hukuku sağolsun sayelerinde dünyanın en güzel ve yasaklanmış müzikleriyle tanıştım, Victor Jara- Inti Illimani, Zülfü., vs. bando müziğini asla sevemedim ilkel buldum, hiç dinlemedim!
Hala da dinlerim Ahmet Kayayı, özel bir düşkünlüğüm olmadan. Bazı şarkılarını da severim.
İlk ülkesinden atılan değil, daha önceden de epeyce atılanlar oldu isimlerini teker teker yazmanın alemi yok! Birgün galiba ülkeden atılanlar ülkede kalanları geçecekler sayı olarak, nedense acaba atılanlar mı budala yoksa atanlar mı budala sorusu arasıra takılır kafama! Cevabını yazmıyorum!

Bu ülke hakkında iki çift laf etmesinde hiçbir zarar görmem atıldıktan sonra! Ne yani ülkeden atıldıktan sonra aman canım ciğerim gül gibi ülkem var mı demesi bekleniyordu! Ay Türkiyeyi suçladı ne fena vay bölücü diye suçlamak Ahmet Kaya'yı saçmadır! Belki 70 milyondan 1-2 kişi birşey düşünür, mesela onu daha önce atılan başkalarıyla da birleştirip ülkeden niye Aydın okur-yazar aptal olmayan kişiler atılıyor, peki geride kimler kalıyor diye!

Müzik müziktir, Ömer Şerif'in Barbara Streissand'ı öptüğündeki savunması gibi ( " öptüğüm kadının milliyetine bakmam" ), müzik dinlerken kimsenin yasağına bölücü-olup olmadığına bakmam.
Hiç bir önemi yok benim için ama Ahmet Kaya'nın şarkılarında bir ülke bölücülüğü izine rastlamadım dinlediklerimde! Bunu kimseye açıklama yapmak içinde söylemiyorum, zaten dinleyeceğim!
Bu yüzden onu bölücülükle suçlayanlarla Ergenekon tarafından linç edildi diyenlerin düşünce yapılarının al birini vur ötekine diye yorumladığımda hiç kimse şaşırmasın! Medyanın seviyesi zaten belli, eskidende böyleydi yalnızca işverenler değişti, kafa aynı kafa, millet aynı millet!

webbie

Yarbay

4727 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Peki madem konu ahmet kayaya geldi

Ahmet kaya solun sesi olmuştur.

Bu yüzden meydanlarlarda ahmet kaya şarkısı calınıyor

Dolayıslyla bir faşistin ahmet kayaya vatan haini demesi kadar dogal birşey olamaz.

Hatta faşist icin ahmet kayanın kürt olarak dünyaya gelmesi vatana ihannettir

Ahmet kaya hakkında söylenebilecek tek suclama vallahi apoyu özledik nakaratı

Sadece bu kadar.

Bu Hürriyet gazetesinin yazdıgı mektup.(En altta)

Kendi attıgı camuru yalarcasına bir belge

Buda kanal 24 ahmet kaya icin hazırladıgı belgesel

Burada İstanbul asayiş emniyet müdürü dahi ahmet kayanın sucsuz ve masun oldugunu anlatmakta

http://www.you---tube.com/watch?v=yuTmlCRfGi4

Buda ahmet kayanın 2 tane kurtuluş savasına ithafen söyledigi şarkı

ey sürüden arkaya kalmış yiğit
arkadaşın gitti haydi sen de git
bak ne diyor ceddi şehidin işit
haydi git evladım uğurlar ola
haydi git evladım açıktır yolun
zalimlere karşı bükülmez kolun
bayrağı çek ön safa geçmiş bulun
uğurun açık olsun uğurlar ola.

eşele bir yerleri örten karı
ot değil onlar dedenin saçları
dinle şehit sesleridir rüzgarı
haydi git evladım uğurlar ola
haydi git evladım açıktır yolun
zalimlere karşı bükülmez kolun
bayrağı çek on safa geçmiş bulun
uğurun açık olsun uğurlar ola
haydi levent asker uğurlar ola

yerleri yırtan sel olup taşmalı
dağ demeyip taş demeyip aşmalı
sende ki coşkunluğa er şaşmalı
kahraman askerim uğurlar ola
haydi git evladım açıktır yolun
zalimlere karşı bükülmez kolun
bayrağı çek ön safa geçmiş bulun
haydi levent asker uğurlar ola
haydi git evladım uğurlar ola.

Kurtulus savası destanı ahmet kaya

kollumu salladım toplar oynadı
karataş içinden çete kaynadı
yaşasın urfalılar teslim olmadı

de yürüyü yürü kumandalarım yürü
kumandanlar gidiyor dönmüyor geri
de yürüyü yürü kahramanlarım yürü
kahramanlar gidiyor dönmüyor geri.

tıfıldır hastahane karşı karşı
gavur fransızın bomba atışı
urfa çetelerinin şaha kalkışı

de yürüyü yürü kumandalarım yürü
kumandanlar gidiyor dönmüyor geri
de yürüyü yürü kahramanlarım yürü
kahramanlar gidiyor dönmüyor geri.

Peki bu vallahi apoyu özledik nakarati nerden cıktı
Yukarıdaki ahmet kaya belgeselinde bu acıklanmış
İsterseniz bir kez daha ben anlatıyım.

Ahmet kaya aslında bu konserin seyrettiginiz kısımında yayınlanmayan bölümünde apo ile ilgi konuşuyor.Apo yakalıp ilk ifadesinde "Bundan sonr kürt ve türk halkının barışı icin caba göstermek istiyorum" sözün ithafen bizde tam barışı özleyen bir abdullah öcalan istedigini belirtiyor.

Tabi bu yukarıdaki videoda yok.Zaten o videoyu koyanlarından cogaltım tekrar tekrar yayınlayanlarında kim oldugunu biliyoruz.Dolayısıyla aranızdan birisi med tv ye mail atsın tam görüntüleri istesin.

Orada ahmet kaya neden bahsetmek istiyor daha net anlayabilirsiniz

HABERTÜRK'TEN AHMET KAYA SANSÜRÜ

Benzer içerikler