Şimdi Ara

dh hadisleri ret edenler (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
42
Cevap
3
Favori
1.265
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • xXxGhOsTxXx1234 X kullanıcısına yanıt

    Herkesin ilgi alanı farklı, bilgili olduğu konu farklıdır.

    Önyargısızca bilmediğimi öğrenmeye, bildiğimi paylaşmaya çalışıyorum sadece.

  • Hadisleri dikkate almam, tamamına yakınının uydurma olduğunu düşünüyorum. Peygamberimiz zamanında özellikle yazılı hale getirilmesini istememiştir. O zamanlarda kayda geçen bir hadis kitabı olsa Kuran'a yardımcı kitap gibi bir şey olurdu ve Kuran yetersiz anlamına gelirdi. Kaynak olarak zaten Kuran var ve hadis de onu kaynak alacaktır. Doğruluğunun ne olduğu belli olmayan şeyleri ciddiye almam.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: por favor

    Hadisleri dikkate almam, tamamına yakınının uydurma olduğunu düşünüyorum. Peygamberimiz zamanında özellikle yazılı hale getirilmesini istememiştir. O zamanlarda kayda geçen bir hadis kitabı olsa Kuran'a yardımcı kitap gibi bir şey olurdu ve Kuran yetersiz anlamına gelirdi. Kaynak olarak zaten Kuran var ve hadis de onu kaynak alacaktır. Doğruluğunun ne olduğu belli olmayan şeyleri ciddiye almam.

    Alıntı

    metni:
    "tamamına yakınının uydurma olduğunu düşünüyorum"

    bu kanaate nasıl vardınız?


    Alıntı

    metni:
    "Peygamberimiz zamanında özellikle yazılı hale getirilmesini istememiştir."

    buna dair bilgi nerede yazılı?


    Alıntı

    metni:
    "Kaynak olarak zaten Kuran var ve hadis de onu kaynak alacaktır."

    sözünüz alıntı yaptığım iki cümle ile tezat oluşturmuyor mu?


    Bilindik islam tarihi bilgilerine göre;Hadislerinin (sözlerinin) yazılmasını istemeyen peygamberin, kuran ayetlerini vahiy katiplerine yazdırdığı, fakat sağlığında kitap haline getirmediği, kuran derlenme sürecinde görev alan kurulun belirlediği kriterlere göre; iki şahit ile ellerindeki mevcut yazılı veya ezberindeki ayetleri getirenlerin kabul edildiği, bazı ayetlerde şahit bulunamadığından bu kıstası gözardı edildiği, bilgisi de mevcut.

     

    Kuran'ın vahiy yollu geldiğini ve hatasız derlenmiş olup olmadığını nasıl ispatlarsınız? @por favor




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi kadobay -- 24 Mart 2021; 9:43:8 >




  • kadobay kullanıcısına yanıt

    Hep soru soruyorsun, hiç cevap vermiyorsun.


    Kur'an isimli kitap %100 olarak Muhammed'in hadislerini/sözlerini içerir demen lazım senin. Aksini iddia ediyorsan net olup şu soruya cevap vermen gerekli:


    Kur'an a Muhammed'in haricinde hadis ekleyen kimdir? Sen ispatla hadi 1 tane cümleyi Ebubekir ekledi de. Şunu Osman ekledi de.


    İşin gücün ortalığı bulanıklaştırmak. Bir tane soruma cevap veremedin daha.



    Neden Kur'an isimli kitabındaki hadisler ile Buhari/Hanbeli vs isimli kişilerin bıraktığı sözde hadis kitaplarındaki hadisler örtüşmez? Birbirine zıt hadisler neden barındırıyor?

  • kendi kendinizle çelişmeyin.


    peygamber size ne veriyorsa alın neyden men ediyorsa terk edin ayeti gayet açık. hadisleri tamamen yalan demek peygamberi de inkardır. peygambere iman imanın şartlarındandır. kafanıza uyana inan uymayana inanma bu diğer din mensuplarının yoldan çıkmada ana sebeptir. inanıyorsan itaat edeceksin

  • kadobay kullanıcısına yanıt

    tarih değerlendirmesinde anakronizm denilen bir şey var. tam da senin yaptığın. o zamanı o zamanın şartlarına göre yargılamazsan herşey mantıksız gelir. kalem kağıdın olmadığı zamanda ezber denilen şey vardı. senin 10 senede çat pat öğrendiğin ingilizce gibi birçok dili bir kaç ayda ana dili gibi konuşmaya başlayanların olduğu gibi bir çağ. bu mantıkla bakıldığında bir çok sorunun gereksiz kaldığı aşikar.


    bu arada yok edildi dediğin mushaf istanbulda!!!!! karbon 14 yöntemiyle tarihi belirlenmiş sana göre doğru kabul edilir mi bilmem ama

  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Hep soru soruyorsun, hiç cevap vermiyorsun.


    Kur'an isimli kitap %100 olarak Muhammed'in hadislerini/sözlerini içerir demen lazım senin. Aksini iddia ediyorsan net olup şu soruya cevap vermen gerekli:


    Kur'an a Muhammed'in haricinde hadis ekleyen kimdir? Sen ispatla hadi 1 tane cümleyi Ebubekir ekledi de. Şunu Osman ekledi de.


    İşin gücün ortalığı bulanıklaştırmak. Bir tane soruma cevap veremedin daha.



    Neden Kur'an isimli kitabındaki hadisler ile Buhari/Hanbeli vs isimli kişilerin bıraktığı sözde hadis kitaplarındaki hadisler örtüşmez? Birbirine zıt hadisler neden barındırıyor?

    @torlofan, papağan gibi "bir tane soruma cevap veremedin daha" şeklinde yazma istersen...


    Konuyu başından itibaren okursan hem kuran'ın derlenmesine dair süreci hem de hadis, siyerlerin yazılmasına dair günümüzde bilinen mevcut bilgileri yazdım. Hatta bu bilgilerin de ms700 lerden sonraki yazılmış olan kaynaklardan alındığını, bildiğimizi yazdım.


    Biraz daha açayım...

    Şu anki siyer bilgilerinin alıntılandığı en eski kitap ibn İshak'ın kitabıdır. Kendisi 704-768 yıllarında yaşamıştır.

    Kütübü Sitte olarak bilinen hadis külliyatını yazanların yaşadığı dönemler 760 sonrası 800 lü yıllardır.

    Taberi'nin yaşadığı dönem 9.yy.dır.


    Artık hadislerle kuran arasındaki tezatlıklar o kadar aşikar oldu ki herkeste bir hadis reddiyatçılığı başladı, ama kuran'ın doğruluğuna dair akıl yürütmelere, münazaraya veya derlenme sürecine dair yazılanlara bu tahammülsüzlük nedir?


    Ben "kuran bir kitap olarak yazılı olarak inmemiştir, Muhammed tarafından yaklaşık 23 yılda yazılmıştır veya yazdırılmıştır" desem yanlış bunun neresinde? Sen kuran'ın Allah tarafından yazıldığını mı ispatlayacaksın bana?


    İşim bulanıklaştırmak değil, bulanıklığı gidermek için sorgulamak,

    Vereceğin cevabın yoksa akıl yürütmeden iman etmene bak sen...





  • quote:

    Orijinalden alıntı: mhmt042

    tarih değerlendirmesinde anakronizm denilen bir şey var. tam da senin yaptığın. o zamanı o zamanın şartlarına göre yargılamazsan herşey mantıksız gelir. kalem kağıdın olmadığı zamanda ezber denilen şey vardı. senin 10 senede çat pat öğrendiğin ingilizce gibi birçok dili bir kaç ayda ana dili gibi konuşmaya başlayanların olduğu gibi bir çağ. bu mantıkla bakıldığında bir çok sorunun gereksiz kaldığı aşikar.


    bu arada yok edildi dediğin mushaf istanbulda!!!!! karbon 14 yöntemiyle tarihi belirlenmiş sana göre doğru kabul edilir mi bilmem ama

    Siz de keşke biraz daha araştırmış olsaydınız bu konuyu ya da konuyu baştan sona okusaydınız bi ipucu yakalayabilirdiniz...


    Sadece

    Alıntı

    metni:
    bu arada yok edildi dediğin mushaf istanbulda!!!!! karbon 14 yöntemiyle tarihi belirlenmiş sana göre doğru kabul edilir mi bilmem ama


    yazınıza cevap vereceğim. O istanbulda sandığınız ne ilk derlenen imam mushaftır ne de Osman tarafından yazdırılmş mushaflardan biridir...


    Bu konudaki biraz yukarıda yazmıştım.

    https://forum.donanimhaber.com/dh-hadisleri-ret-edenler--147915236#148346266


    Bununla ilgili Diyanet Vakfının İslam Araştırmaları Merkezinin şu makalesini okuyabilirsiniz.

    http://isamveri.org/pdfdrg/D02420/2002_2_1/2002_1_ALTUNDAGM.pdf?utm_campaign=DonanimHaber&utm_medium=referral&utm_source=DonanimHaber


    dh hadisleri ret edenler

    Başka bir makale

    https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/188788


    bilmem bu cevapların size bir faydası olur mu?





  • kadobay kullanıcısına yanıt
    Eeee soruma cevap nerede? Papağan gibi tekrarlamıyorum, senin karakterini sana ispatlıyorum. Kur'an ın Allah'tan mı Muhammed'den mi geldiğini tartışmaya daha geçemedik ki biz seninle. Ne dediğin belli değil.

    Ortaya veriyorsun bilgileri işine geldiğin gibi, karşı tarafın net tespitlerini görmezden gelip konuyu dağıtıp istediğin yere çekmeye çabalıyorsun.

    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Eeee soruma cevap nerede? Papağan gibi tekrarlamıyorum, senin karakterini sana ispatlıyorum. Kur'an ın Allah'tan mı Muhammed'den mi geldiğini tartışmaya daha geçemedik ki biz seninle. Ne dediğin belli değil.

    Ortaya veriyorsun bilgileri işine geldiğin gibi, karşı tarafın net tespitlerini görmezden gelip konuyu dağıtıp istediğin yere çekmeye çabalıyorsun.

    Alıntı

    metni:
    Kur'an ın Allah'tan mı Muhammed'den mi geldiğini tartışmaya daha geçemedik ki biz seninle


    Geçelim, tartışalım...

    Lakin bu tartışma çok uzun sürer, gerilmeden sakin sakin aklını kullanarak cevap yazarsan devam eder.

    Bu konu ile ilgili ben şu an sana (senin istediğin kestirme) kısa, öz, net cevap vermeyeceğim. 

    Önce bi verileri ortaya koyacağız, yavaş yavaş, sindire sindire...

    Hazırsan "hazırım" de.





  • kadobay kullanıcısına yanıt
    İşte kısa öz net cevap vermediğin için seni ciddiye almıyorum, evet hayır şeklinde 1 kelimelik cevabı sorularıma paragraflar dolusu yazı yazıyorsun ama sorunun cevabı yine yok.

    Sen kendini üstün görüyorsun, her şeyi çözümlemiş olduğunu düşünüyorsun bu yapıdaki birisi ile de seviyeli bir tartışma yapılmaz.

    Hee müsait olduğumda bu bölümde konular açmayı planlıyorum, eminim ki o zaman o konulara da musallat olursun sen, o zaman tartışırız.

    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
  • kadobay kullanıcısına yanıt

    diğer arkadaşa yaptığınız gibi kaçamak cevap verip asıl olanı örtmeye çalışıyor, bilgi kirliiğiyle kafa karıştırma çabasına giriyorsunuz. sizin doğru kabul ettiklerinize karşı yığınla farklı bilgi var ve buraya yazınca ne olacak kafa karışıklığı. amacınız üzüm yemek değil bağcıyı dövmek!


    kuranı nüzul sebepleriyle okuyup anladınız mı?


    bilimsel kabul gören bir yöntemle tarihi belirlenmiş bir kitabı yorumlarla farklı bir tarihe atfetmek nedir yani?

  • quote:

    Orijinalden alıntı: mhmt042

    diğer arkadaşa yaptığınız gibi kaçamak cevap verip asıl olanı örtmeye çalışıyor, bilgi kirliiğiyle kafa karıştırma çabasına giriyorsunuz. sizin doğru kabul ettiklerinize karşı yığınla farklı bilgi var ve buraya yazınca ne olacak kafa karışıklığı. amacınız üzüm yemek değil bağcıyı dövmek!


    kuranı nüzul sebepleriyle okuyup anladınız mı?


    bilimsel kabul gören bir yöntemle tarihi belirlenmiş bir kitabı yorumlarla farklı bir tarihe atfetmek nedir yani?

    Kimseye kaçamak cevap vermiyor kafa karıştırma çabasına girmiyorum. Aksine sizin tabirinizle kafa karışıklığı olanı açıklığa kavuşturmaya çalışıyorum, kendi tabirimle sorgulama yapıyorum.

    Kuran'ı çocukluğumdan beri ağırlıklı olarak arapça, bir çok kez de tek tek türkçe meali ile birlikte defalarca okudum, okumaya devam ediyorum. Ancak şunu gördüm ki klasik islam dini aidiyetinde asla şek ve şüpheye yer olmadığından akla ve nakle ters olan durumları hakkında asla "acaba" diye kafada bir soru işareti bile oluşmadan "vardır bir hikmeti", "vardır bi sebeb-i nüzülü" diye düşünürdüm, herkes gibi. Çünkü sorgularsan şüpheye düşersen dinden çıkarsın cehennemlik olursun korkusu bi şekilde ailenden, din eğitimi aldığın öğretmeninden, hocandan, çevrenden farkında olmadan benliğine girmiştir...

    Neyse...


    Alıntı

    metni:
    bilimsel kabul gören bir yöntemle tarihi belirlenmiş bir kitabı


    demişsiniz de hangi bilimsel yöntemdir bu? 

    Dinler tarihinde, diğer tüm dinler için de geçerli olan şu, her din kendi tarihini kendi içindekilerle oluşturdu.

    Bu, objektif bir bilimsel yöntem midir?


    Bugün sahip olduğun islama dair tüm bilgilerin kaynağının nereye dayandığı malumunuz. Evet Allah'tan geldiğine inanılan ortada bir kuran var. Ama kuranın vahiy ürünü olduğunu yorumunda yazdığın nüzül sebeplerinin anlatıldığı, diğer bir çok bilgiyi, islam tarihini oluşturan öteki kaynaklardan öğreniyoruz. "İslam dini", en erken 750 li ve sonraki yıllarda yazılmış olan ve içinde yahudi, hristiyan, pers kaynaklarından da alıntılar yapılan megazi, siret, hadis, tarih kitapları ile ete kemiğe büründü. Ama tüm bu kaynaklardaki anakronizm hataları ile "şimdilik" kuranla uyuşmuyor bahanesi ile bir reddiyatçılık ta aldı başını gidiyor.


    Kuran hak ama bununla ilgili sahip olduğun her türlü bilginin yazılı olduğu diğerlerini "uydurulmuş" olduğu gerekçesiyle reddet. Diğerlerini yok saydıktan sonra bana kuran'ın vahiy yollu geldiğini nasıl ispatlayabilirsiniz?




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi kadobay -- 27 Mart 2021; 12:35:54 >




  • Kaçamak cevap vermiyor musun dh hadisleri ret edenler dh hadisleri ret edenler 


    Diğer sorularımı geçtim; sana basit bir soru sordum cevabını vermedin:


    Kur'an ı Kerim isimli kitabın tamamını sence Muhammed mi yazdı?


    Evet, Hayır. Bak 1 kelimelik cevabı var bu sorunun.


    Hadi göster kaçamak cevap vermediğini. Bence yine cevap vermeyeceksin.


    ---


    Sonraki dediklerinde haklısın bu arada, Arap tarihi çok subjektif bir tarih. Yine de Kur'an o tarihtekilerle pek benzerlik göstermeyen yapıda yazılmış bir kitap. Neden acaba?


    İspat ise Kur'an a göre zaten imkansız. İspat öldüğümüzde olacak. İnanırsın ya da inanmazsın o kişinin bileceği iş, ölünce ya yok olursun ya da Kur'an da denen gibi beni geri gönder diye yakarırsın. Sınav devam ediyor.





  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Kaçamak cevap vermiyor musun   


    Diğer sorularımı geçtim; sana basit bir soru sordum cevabını vermedin:


    Kur'an ı Kerim isimli kitabın tamamını sence Muhammed mi yazdı?


    Evet, Hayır. Bak 1 kelimelik cevabı var bu sorunun.


    Hadi göster kaçamak cevap vermediğini. Bence yine cevap vermeyeceksin.


    ---


    Sonraki dediklerinde haklısın bu arada, Arap tarihi çok subjektif bir tarih. Yine de Kur'an o tarihtekilerle pek benzerlik göstermeyen yapıda yazılmış bir kitap. Neden acaba?


    İspat ise Kur'an a göre zaten imkansız. İspat öldüğümüzde olacak. İnanırsın ya da inanmazsın o kişinin bileceği iş, ölünce ya yok olursun ya da Kur'an da denen gibi beni geri gönder diye yakarırsın. Sınav devam ediyor.

    Allah tarafından yazılmış bir kitapta hata olmaz, var ise insan tarafından yazılmıştır, benim okuduğum kuran'da hatalar var...


    (edit:taslak çalışmalarımdan eklediğim notları yazma gereği görmediğimden sildim)




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi kadobay -- 28 Mart 2021; 0:38:38 >




  • kadobay kullanıcısına yanıt

    Son yorumunu okurken sayfayı yeniledim, sonra baktım silmişsin yorumlarını. Sadece baştaki 6 gün meselesiyle alakalı birkaç cümleyi okuyabildim.


    "Bir işin olmasını diledi mi ona ancak ol der, o iş oluverir." Madem böyle bir ayet var. Allah Evreni neden 6 günde yarattı. Her şeye gücü yeten Allah, yaratmak için yine yarattığı zamana bağımlı olabilir mi tarzı bir şeyler yazmışsın sanırım.


    Öncelikle Kuran'da 6 gün kavramı bizim bildiğimiz 24 saatlik gün değil. Orda 6 gün, 6 dönem anlamındadır. Zamanı da Allah yaratmıştır. Neden her şeyi zamandan bağımsız olarak "anında" yaratma zorunluluğu olsun ki. O'nun her şeye gücü yeter. Dilediğini dilediği şekilde yaratır. Örneğin insanın anne karnında çeşitli evrelerden geçerek 9 ay sonunda doğma süreci de Yaratıcı'nın bir yaratma şeklidir. Buna göre biz şimdi niye anında çocuğumuz olmuyor mu demeliyiz yani. Her şeyde bir hikmet vardır.


    "Melekler ve rûh O’na, miktarı elli bin yıl olan bir günde yükselip çıkar."

    Bak bu ayette başka bir "gün"den bahsediliyor. O "gün"ün bizim tabii olduğumuz uzay/zaman boyutunun 50 binyılına denk geldiğinden ve zamanın izafi olduğundan 1400yıl önce bahsedilmiş sana.



    Ayrıca bu tartışmaların sana faydalı olduğunu düşünüyorum. Yanlış bilgi ve önyargılarından kurtuldukça gerçeğe ulaşabileceğini umuyorum. Ama sonuçta Allah'ın dilediği oluyor. O dilediğini kendine yöneltiyor. Dilediğini gaflet içinde bırakıyor.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kuasar.p -- 28 Mart 2021; 1:53:42 >




  • Kuasar.p kullanıcısına yanıt

    quasar.p dostum emin ol böyle farkları hiç görmezdim, okur geçerdim, duyardım ama önemsemezdim. Algıda seçicilik başlayınca fark etmeye, yazılanları önemsemeye ve incelemeye başladım.


    Alıntı

    metni:
    "Melekler ve rûh O’na, miktarı elli bin yıl olan bir günde yükselip çıkar."  Bak bu ayette başka bir "gün"den bahsediliyor. O "gün"ün bizim tabii olduğumuz uzay/zaman boyutunun 50 binyılına denk geldiğinden ve zamanın izafi olduğundan 1400yıl önce bahsedilmiş sana.


    burada ne güzel bahsetmişsin, fakat başka ayetlerde ise "bizim tabii olduğumuz uzay/zaman boyutunun binyılına denk gelen başka bir "gün"den bahsediliyor.


    "(Resulüm!) Onlar senden azabın çabuk gelmesini istiyorlar. Allah vadinden asla dönmez. Muhakkak ki, Rabbinin nezdinde bir gün sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir." (Hac-22:47)


    "Allah, gökten yere kadar her işi düzenleyip yönetir. Sonra (bütün bu işler) sizin saya geldiklerinize göre bin yıl tutan bir günde O'nun nezdine çıkar." (Secde-32:5)


    Bendeki kuran hatalı mı basılmış diye düşünüp duruyorum bu konuyu ben de...


    Alıntı

    metni:
    Ama sonuçta Allah'ın dilediği oluyor. O dilediğini kendine yöneltiyor. Dilediğini gaflet içinde bırakıyor.


    kuran ayetlerinden alıntılayıp kurduğun bu cümlene katılıyorum doğru dersin.

    Zaten Kuran'daki farklı yerlerdeki ayetlerden çıkan genel sonuç ta:

    1. Allah, dilediği kimseyi şaşırtır, yoldan çıkarır, saptırır,

    2. Allah, saptırdığı kimseyi tekrar hidayete erdirmez, başka kimseler de hidayete erdiremez,

    3. Allah bazı insanları bazılarından üstün görüp onları seçkin kılar ve ayrımcılık yapar,

    4. Allah, seçkin kıldıklarını doğru yola iletir, onları hidayete erdirir,

    5. Allah, istese bütün insanları doğru yola iletir.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi kadobay -- 28 Mart 2021; 9:22:53 >




  • kadobay kullanıcısına yanıt

    Yanılıyorsun. Hata veya çelişki yok. Ayetlerin işaret ettiği şeyler farklı. Random bilgiler paylaşıp bakın burada çelişki var diyemeyiz.


    Alıntı

    -

    ”Gerçekten, senin Rabbinin katında bir gün, sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir.”

    (Hac Suresi, 47)

    Burada Allah katında bir günün insanların saymakta olduğu bin yıl gibi olduğu bildiriliyor. İkinci ayet şöyle:

    ”Gökten yere her işi O evirip düzene koyar. Sonra (işler, ) sizin saymakta olduğunuz bin yıl süreli bir günde yine O’na yükselir.”

    (Secde Suresi, 5)

    Burada bildirilen ise işlerin bizim saymakta olduğumuz bin yıl süreli bir günde Allah’a yükseleceğidir. Burada dikkat edilecek nokta olaya konu olan şeyin “iş”ler olduğudur. Yani yükseldiği söylenen “iş”lerdir. Üçüncü ayet ise şöyle:

    ”Melekler ve Ruh (Cebrail), O’na, süresi elli bin yıl olan bir günde

    çıkabilmektedir.”

    (Mearic Suresi, 4)

    Burada ise “meleklerin ve ruhun” ona elli bin yıl süreli bir günde çıkabildiği bildirilmektedir. Şimdi önceki ayette dikkat ederseniz yükselen “iş”lerdir. Bunlar bin yıl olan bir günde çıkarlar. Son ayette bahse konu olan ise yükselme işini yapanlar ise “melekler ve ruhtur”. Yani iki farklı sürenin söz konusu olması iki farklı nesneden kaynaklanır. Birincisinde yükselen “iş”lerdir. İkincisinde ise “melekler” ve “ruh”tur. Burada şunu sorabilirsiniz, bizim için bir gün nasıl “işler” için bin yıl ve “melekler” için 50 bin yıl sürer? Burada da zamanın izafi olmasıyla ilgili bir gerçek saklıdır. İzafiyet teorisi bize zamanın da izafi olduğunu söyler. Bir cismin hızı arttıkça onun için zaman yavaşlar. Bu teorik ve deneysel olarak da ispatlanmış bir gerçektir. Buradaki ayetlerde:

    “sizin için 50 bin yıl olan bir günde çıkar” ifadesi ile zamanın izafiliği anlatılmaktadır. İnsanlar için geçen süre 50 bin yıl iken, farklı durumda, örneğin son derece yüksek hızda hareket eden birisi için bu sadece bir gün olacaktır. Melekler 50 bin yıl olan bir günde çıkarlarken, işlerin ise bin yıl süreli bir günde çıktığı ayetlerde bildirilmektedir. Allah katında bir gün bizim saydığımız bin yıl gibidir. Fakat meleklerle ilgili ayette ise farklı bir şey anlatılıyor. Yüksek hızla hareket edildiği düşünülürse

    zamanın dünyaya göre daha hızlanacağı açıktır. Yani iki ayette farklı şeyler anlatılmaktadır. Burada vurgulamak istediğimiz nokta zamanın izafi olduğunu göstermek ve hareket edene göre zamanın yeryüzündeki zamana göre farklı işleyeceğidir. Yoksa meleklerin belli bir yönde ve 3 boyutlu Evren’de hareket etmesi gibi bir iddia yoktur. Farklı bir boyutta

    ve yönde de hareket ediyor olabilirler. Bir de burada meleklerin sürekli Allah katına çıkıp çıkmadıkları sorulabilir. Buna da Kadir suresi’ndeki ayetler cevap vermektedir.

    ”Kadir gecesi, bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Ruh, onda Rablerinin izniyle her bir iş için inerler.”

    (Kadir Suresi, 3–4)

    Bu ayetten anlaşılacağı gibi melekler ve ruh tüm işler için Kadir Gecesi olarak adlandırılan bir gecede inmişlerdir. Sürekli bir gidiş geliş söz konusu değildir.

    -



    Evet, Allah dilediğini kendine yönlendirir. Üstünlük takvadadır. Hiçliğini ne kadar çok fark edersen o kadar üstünsündür. Bunu büyüklük/kibir olarak algılamak ne kadar doğru bilemiyorum.





  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.