Çin'den gelen koronavirüs tanı kitlerinde 'Atatürk' ayrıntısı (6. sayfa)

quote:

Orijinalden alıntı: Razor Crest

Birde Atatürk'e kafir derler her türlü fırsatta kötülerler zamanında yaptığı şeyler er ya da geç olarak bize iyilik olarak dönüyor mekanı cennet olsun Allah tüm günahlarını affetsin.

quote:

Orijinalden alıntı: MRTFR

Yalan haber gibi duruyor.

quote:

Orijinalden alıntı: Razor Crest

Ne diye yaş olsun haber yalan olsa bile zamanın da aşı yollaması bile gurur verici.

quote:

Orijinalden alıntı: Razor Crest

Orası Allah'ın takdiri günahı varsa da kendine bu ülkeye ve insanına yaptığı onca faydalı şey yok sayılamaz ayrıca bugün islam üzerinden prim kasanları da biliyoruz....

quote:

Orijinalden alıntı: Razor Crest

Evet müslümanım kendisininde müslüman bir aileden geldiği malum ve de buna göre yetiştirilmiş olduğunu biliyoruz ibadet ederken çekilmiş görüntüleri de var inancı Allahla onun arasında ahirette ortaya çıkacak herkesin defteri.

quote:

Orijinalden alıntı: ironblood19

Yalan haber tabii ki

Birileri yine çıkmış, demiş ki "ekim 1938 de gönderdik" bugüne kadar "1940 da gönderildi" denirken bugünlerde Atatürk ölmeden önce bir tarihle alakalı belgeler çıktı.

Sırasıyla;
1- 1928'de Atatürk'ün emri ile kurulmuş
2- Atatürk 10 Kasım 1938'de vefat etti
3- İsmet İnönü Cumhurbaşkanı seçildi
4- 1940'da Bu kurumun aşıları gönderilmiş. Buna itirazım yok.
5- 1 Ekim 1949'da Çin Halk Cumhuriyeti kurulmuş (kominist rejim), Rejim değişti.

Şimdi diyelim ki Rejim değişikliğine rağmen ayrıca Çin halkı ve yöneticileri kapitalist bir düşüncede olmasınlar, bu virüsün kendi ülkelerinden yayıldığının bilincinde olarak bir utanç içinde olsunlar. Bize de 2 milyon hızlı tanı kitinin ücretsiz göndersinler. Soru şu:

Neden
I-"Bu hızlı tanı kitlerinin parasını Türkiye zamanında ödedi" veya
II-"Bu hızlı tanı kitlerinin parasını İsmet İnönü ödedi" veya
III-"Bu hızlı tanı kitlerinin parasını Hıfzı Sıhha Kurumu ödedi" değil de,

"Bu hızlı tanı kitlerinin parasını Atatürk ödedi"?

Nedeni basit, (bence) Atatürk'ü seven bir cahil! tuttu, yalan-yanlış bir şeyler öğrendi ve bir kuyuya taş attı. Şimdi 40 akıllı çıkaramıyor.

HATTA ve hatta tam tersi de olabilir. Atatürk'ü sevmeyen bir art niyetli onursuz! da nasıl olsa bu yalan ortaya çıkar diye bilerek yaptı.

Halkımız da zaten araştırmadan direk yaymaya meyilli bu tip şeyleri, olan bu...



kaynak-1 (tele1)

Kaynak-2

Alıntıları Göster

quote:

Orijinalden alıntı: kazuya58

Çine aşı gönderilmedi demiyor kimse. Bunu idrak edebilecek kapasite yok sanırım.

quote:

Orijinalden alıntı: urfes

Bir lahmacun pide salonu aç.

Tabelaya şöyle yaz; “Ben lahmacunun acılısını severim. (Mustafa Kemal Atatürk)”

Ne zabıta, ne emniyet, ne de başka biri o tabelayı indirmeye cesaret edemez. “Ya böyle bir şey söylemişse” endişesiyle kaçarlar. Neticede doğru ya da yanlış, altında Atatürk yazıyor. Sıkıysa dokun.

Okul bahçesindeki Atatürk büstünü kıran inek, sahibi tarafından sürgüne başka bir köye gönderilmişti. İneğin sahibi laikliğe aykırı eylemlerin odağı olmaktan korkmuştu.

Atatürk’ün Suud Kralı’na gönderdiği iddia edilen şu meşhur mektup. “Hz. Muahmmed (S.A.V) kabrini yıkarsanız Kurtuluş Savaşını bırakır aşağı inerim dediği 26 Haziran 1919 tarihli mektup… Yıllarca kimse yalandır diyemedi. Halbuki o tarihlerde Suud Krallığı yok. Bir de 1919’da Mustafa Kemal Atatürk imzası mümkün değil. Zira Mustafa Kemal, 1934’de soyadı kanunu ile Atatürk soyadını aldı.

Tabudur dokunamazsın… Dedi-demedi diye tartışmak bile zordur.

Şimdi bütün bunların Koronavirüs’le ne alakası var, değil mi?..

Var tabii…

Sosyal medyada yayıldı;

“Çin, 2 milyon Koronavirüs kitini ücretsiz gönderdi ve ‘ücretini Atatürk ödedi’ dedi birisi.

Hemen inandılar. Gündem oldu. Biri; “Atatürk hayatımızı kurtardı” dedi. Bir diğeri “ne kadar ileri görüşlüymüş, nasıl yatırım yapmış” dedi, “Atatürk’ten sonra gelen ikinci büyük insan İmamoğlu’dur” diyen Gökhan da; “Vefa, böyle bir şey” dedi…

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya sordular; “Çin’den gelen kitlerin parasını Atatürk mü ödedi?” diye. (Harbiden sordular)

Bakan; “Yok öyle bir şey. Gelen kit’lere parasını verip alıyoruz…” dedi.

Büyük bir hayal kırıklığı tabii. Bak Athena’cım seninkiler vefasız çıktı. Üzülme yahu, belki de Çin’in haberi yoktu yaptığımız iyilikten.

Bütün hadise Türkiye’nin Çin’e 1938’de 1 milyon kolera aşısı gönderdiği haberiyle ilgiliydi.

Ha bu arada aşıyı bir tek biz göndermemişiz. Romanya 1 milyon, Filipinler 500 bin, Federal Malay Devleti (1946 yıkılıp Malezya olan) 500 bin, Seylan 500 bin kolera aşısı göndermiş Çin’e. Yüksek bir teknoloji yok yani. Ben demiyorum. İddialarını dayandırdıkları o belge diyor.

Neyse, bu iş en çok Yozdil İbni Bidoni’ye yarar.

“Kit’ine gurban paşam” diye bir kitap yazar. ‘Özel olsun’ diye iguana derisiyle kaplar. Tanesini de 10 binden satar.

Sen de şarkısını bestelersin Athena’cım!..