Şimdi Ara

Çalışmamak özgürlüktür (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
117
Cevap
7
Favori
4.672
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
34 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • çoktan bitti sandığımız, geçen yüzyılların kölelik düzeninin, aslında bitmeyip yalnızca şekil değiştirmiş olmasından dolayı olan bir durum.

    dünyaya esas çalışmaya geliyoruz. arada fırsat kalırsa başka şeyler yapıyoruz. gerçek bu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Keşke öyle bir şey olsa fakat ülkede herşey borombok giderken çalışıp kendimizi geçindirmek zorundayız.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Malvolorne kullanıcısına yanıt
    İroni mi yaptın

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Çalışmamak derken geçinmek için çiftçi de çalışıyor, hayvancı da...

    tam olarak çalışmamaktan kastın nedir? Anne baba elinden geçinmek mi yoksa üç dört tane evin kirasıyla ömür boyu yaşamak mı?

    Patron olmak bile çalışmak demektir çünkü!

    Sen işçi olmamakdan mı bahsediyorsun?
  • ne diyorum N kullanıcısına yanıt
    thelog zannettim 2. hesabı falan mısın :)

    akıl verme para ver
    evlenmeme ,çocuk yapmama,televizyon izlememe,modayı takip etmemek ,evet bunlarda özgürsün ama barınak,yiyecek içecek ,giyecek gibi mecbur olduğun şeyler nereden gelecek ?

    bunlara çözüm bul haklısın diyelim

    babandan ,atandan gelen servet varsa dahi onlar çalıştığı için vardır ve zaten taşıma su ile değirmen dönmez
    özgür olabilmek için de para lazım ,para ise çalışmadan gelmiyor
    hırsızlık dahi bir çalışma gerektiriyor

    peki sen özgür müsün ?
    kanunlara uymuyor musun ?

    laf olsun diye açılan konulardan birisi daha deyip geçelim :)

    ha bu arada trene binersen çalışkan oluyormuşsun ,sakın binme (thelog. adlı üyemiz öyle diyor)
  • İstiklalElbetBizimdir İ kullanıcısına yanıt
    Katılıyorum. Çalışmak veya çalışmamak değil, olduğun gibi görünmek veya göründüğün gibi olmak özgürlük olabilir diye düşünüyorum.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gren


    quote:

    Orijinalden alıntı: Luken Drew

    Hocam haklısınız ama şöyle birşey de var bu devirde ihtiyacımız olmayan şeyleri ihtiyaç gibi görüp alıyoruz(en azından çoğumuz) ele para geçtikçe ihtiyaçlar da artıyor. Evinde oturan birisi ayda 600 harcıyosa (asgari tutar diyelim) çalışan birisi 1500 harcıyor aylık 200-300 yola gidiyor toplu taşımayla gidiyorsa 150 tl gitsin hadi işe giderken yol üstünde birşeyler görüp almak istiyor bazen kahvaltıyı dışarda yapıp öyle geçiyor işe. İş çıkışı yemek yenip öyle geliniyor eve. Kalan para da ihtiyaçımızmış gibi bize empoze edilen şeylerin taksidini ödemekle geçiyor. Herkes tabii bu şekilde değildir ama ben çalıştığım süre boyunca elinde para kalan pek fazla kişi görmedim yatırım yapan tanıdıgımın sayısı bir elin parmaklarını geçmedi yani. Ha çalışmayan birisi o 600 tl yi nasıl bulucak orası soru işareti

    bu konuda haklısınız.pazarlama stratejilerindede bu konu geçer.ihtiyaç ile arzu arasında çok fark var
    en bilindik örnek mesela yemek ihtiyaçtır ama nusrette yemek arzudur(tabi isteyen istediğini yapar)
    bir ev ihtiyaçtır ve kiralık bir ev gayet yeterlidir ama harç borç ev almak arzudur
    sistem genel olarak şöyle çalışır
    insanlara eksik hissettir borçlandır ve kötü şartlarda çalışmaya mecbur et
    en kötü döngu borçlanma döngusudur aslında kazandıklarından az harcamaları gerekirken henüz kazanmadıkları parayı harcıyorlar


    Hocam katılıyorum size ama emlak balonunun çok yükselmedigi yerlerde kira vermekte tamamen parayı boşa saçmak oluyor ve işsiz kalınan ilk anda kira yükü cok zorluyor ben ilk evi almaya karşı değilim ama aylik 800 1000 kira icin gençliğini maasini 2.3.eve yatırmaya karşıyım

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Mandıra filozofu cidden konu olarak iyi film

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • İşsizken hiç durmadan çalışmalısın. Kendine yeni yetenekler kazandırmak için. Bir süre sonra yeniden iş sahibi bu şekilde olabilirsin. Mesela git bir yabancı dil öğren İngilizce dışında. Göreceksin çok işine yarayacak. Çalışmak özgürlüktür ama çalışmayı amelelik olarak düşününce bunu anlamak zor.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ne diyorum


    quote:

    Orijinalden alıntı: serserim06


    quote:

    Orijinalden alıntı: ne diyorum


    quote:

    Orijinalden alıntı: serserim06

    Hacı senin aile durumun iyi önceki konundan biliyorum böyle nasihatle olmuyor evde hanım ekmek bekliyor bizden.

    ne zamanki karşılıksız, insanca ve özveri ile davranırız o zaman köleliğimiz son bulmaya başlar. düşünsenize benim elimde iki adet yiyecek var ve bana birisi yeterli ama sende hiç yok, ve sen bunlardan birisine sahip olamazsan öleceksin belki. bu durumda elimdekini para için satıyorsam ve elimdekini almak için gereken parayı kazanmak uğruna pek çok şeyini feda ederek çabalıyorsan ikimiz de köleyiz. para bizim efendimiz.

    Hocam kusura bakma ama hayat böyle değil daha önce söylemiştiniz 38 yaşındayım hiç çalışmadim diye. İşte neden çalışmadin yanlış anlama durumun iyi aile durumun. İhtiyacın olsaydı çalışmak zorunda olurdun hocam. Yani maalesef ülkemizde özelikle 2 gün çalışma acından ölürsün.

    Hocam konu benim çalısmamam değil. Şöyle bir örnek vereyim asya'da avcıların maymun yakalamak için kullandıkları bir çeşit tuzak vardır. bir hindistan cevizi oyularak iple ağaca veya yerdeki bir kazığa bağlanır. hindistan cevizinin altına ise ince bir yarık açılır ve oradan içine tatlı bir yiyecek konur. bu yarık sadece maymunun elini açıkken sokabileceği kadar büyüklüktedir, yumruk yaptığında elini dışarı çıkaramaz. maymun, tatlının kokusunu alır, yiyeceği almak için elini içeri sokar ve yiyeceği kavrar; ama yiyecek elindeyken elini dışarı çıkarması olanaksızdır. sıkıca yumruk yapmış olduğu elini, bu yarıktan dışarı çıkaramaz.



    avcılar geldiğinde, maymun çılgına döner ama kaçamaz. aslında bu maymunu, tutsak eden hiçbir şey yoktur. onu sadece onun kendi bağımlılığının gücü tutsak etmiştir. yapması gereken tek şey elini açıp yiyeceği bırakmaktır. ama yiyeceğe olan açgözlülüğü o kadar güçlüdür ki bu tuzaktan kurtulan maymun çok nadir görülür.



    bizleri de tuzağa düşüren şey açgözlülüğümüz ve kendi bağımlılıklarımızdır. bizi özgür kılacak olan da bu tutunduğumuz şeylerin farkına varıp onları bırakmak.

    sen nasıl bir kralsın




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hamza5806


    quote:

    Orijinalden alıntı: gren


    quote:

    Orijinalden alıntı: Luken Drew

    Hocam haklısınız ama şöyle birşey de var bu devirde ihtiyacımız olmayan şeyleri ihtiyaç gibi görüp alıyoruz(en azından çoğumuz) ele para geçtikçe ihtiyaçlar da artıyor. Evinde oturan birisi ayda 600 harcıyosa (asgari tutar diyelim) çalışan birisi 1500 harcıyor aylık 200-300 yola gidiyor toplu taşımayla gidiyorsa 150 tl gitsin hadi işe giderken yol üstünde birşeyler görüp almak istiyor bazen kahvaltıyı dışarda yapıp öyle geçiyor işe. İş çıkışı yemek yenip öyle geliniyor eve. Kalan para da ihtiyaçımızmış gibi bize empoze edilen şeylerin taksidini ödemekle geçiyor. Herkes tabii bu şekilde değildir ama ben çalıştığım süre boyunca elinde para kalan pek fazla kişi görmedim yatırım yapan tanıdıgımın sayısı bir elin parmaklarını geçmedi yani. Ha çalışmayan birisi o 600 tl yi nasıl bulucak orası soru işareti

    bu konuda haklısınız.pazarlama stratejilerindede bu konu geçer.ihtiyaç ile arzu arasında çok fark var
    en bilindik örnek mesela yemek ihtiyaçtır ama nusrette yemek arzudur(tabi isteyen istediğini yapar)
    bir ev ihtiyaçtır ve kiralık bir ev gayet yeterlidir ama harç borç ev almak arzudur
    sistem genel olarak şöyle çalışır
    insanlara eksik hissettir borçlandır ve kötü şartlarda çalışmaya mecbur et
    en kötü döngu borçlanma döngusudur aslında kazandıklarından az harcamaları gerekirken henüz kazanmadıkları parayı harcıyorlar


    Hocam katılıyorum size ama emlak balonunun çok yükselmedigi yerlerde kira vermekte tamamen parayı boşa saçmak oluyor ve işsiz kalınan ilk anda kira yükü cok zorluyor ben ilk evi almaya karşı değilim ama aylik 800 1000 kira icin gençliğini maasini 2.3.eve yatırmaya karşıyım





    hesaplandığında satılık bir ev 15-20 yıllık kira parasına denk geliyor
    sistem insanları borçlandırmaya yönelik
    böylece bu kişiler etinden tırnağından eğlencesinden pekçok şeyinden fedakarlık ederek kötü çalışma şartları ve kötü hayat tarzlarına evet diyorlar.neticesinde kira vermeyecek bir evleri oluyor ama borç borç stres derken zaten robotik bir insan oluyorlar.


    ama diyelimki gerçekten durumu iyi şartları iyi eline iyide para geçiyor(ki ya %80 kendi işinin patronudur veya ayda 5-10 bin maaş alıyordur.)parayı biriktirip alabilirde.ama yok illada ev alacağım kiradan kurtulacağım diye kasmaya gerek yok.


    öte yandan ev değilde araba şart şahin bile olsa araba olmalı çunku toplu taşıma felaket durumda



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gren -- 22 Mart 2018; 9:9:44 >




  • Aylik 400saat calisiyorum

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Özgürlük diyip duruyorsunuz çalışmamaya, fikirleriniz, aklınız ve düşünceleriniz sizin değilken. Fight club izleyip buraya gelen biri olma lütfen. Dünyanın bir anlamı yok ona sen anlam yüklersin kardeşim. Köle dersen kendine köle olursun, çalışan bir baba, saçını süpürge eden bir anne dersen kendine o olursun. Neye kendi üzerinde güç uygulamasına izin verirsen o olursun. Kaç yaşındasın bilmiyorum ama hayatta nefes almaya çalışmak için çalışanlar var. Baba parası yiyen asalaklarda da var. Kendine ne söylersen o olursun kardeşim.

    Asıl olay nedir biliyo musun? Oscar Wilde'ın bir lafı vardır - To define is to limit. ekşiden bak çevirmek ile uğraşamayacam.

    Özgürlüğünü ancak sen kendini, özgür değil gibi adlandırır isen kaybedersin. Köle, seni büyütmek için ter döken babana ya da annene verdiğin isim kardeşim, büyü.
    O çok havalı olarak algıladığın laflar bir gün senin gözünün önüne gelirse yutkunmak zorunda kalma, lütfen.




  • para zamanınızı harcadığınız bir işle kazanılır. sonuç olarak para eşittir zamanınız. bu durumda alışveriş yaparken para harcamak yerine çalışırken kaybettiğiniz zamanı harcamış oluyorsunuz. yani sonuç olarak para harcamak özgürlük değil tutsaklıktır. daha fazla para harcayabilmek için daha fazla zaman tüketmek gerekiyor. bunun yerine insani ihtiyaçlarını karşılayacak kadar para harcamak ve birikim yapmak; yapılan birikimlerin sonucunda sana gelir getirecek işler başarmak ve çalışmayı kökten bırakmak en doğru yaşam felsefesi olacaktır. böylelikle 58-63 yaşına kadar emekliliği beklemek yerine çok daha erken çalışma hayatından çekilebilir ve özgürlüğünüze kavuşabilirsiniz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • O kölelerin inşa ettiği evde oturup, o kölelerin evinize çektiği elektrik ve internete sayesinde ve o kölelerin ürettiği bilgisayar ile

    ve yine o kölelerin kurduğu donanımhaber firması üzerinde bu konuyu açarak biraz çelişkili bir durum oluşturmuş olmuyor musunuz hocam:)

    İnsanlığın gelişimi çalışmak ve birbiri içinde yarış üzerine kuruludur. Bu olmazsa medeniyet ilerlemez

    Mesela mühendisler eşek gibi çalışıp daha güzel arabalar yapmasa biz nasıl bunlara binebiliriz. Gelişim çalışmaktan geçiyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gren


    quote:

    Orijinalden alıntı: hamza5806


    quote:

    Orijinalden alıntı: gren


    quote:

    Orijinalden alıntı: Luken Drew

    Hocam haklısınız ama şöyle birşey de var bu devirde ihtiyacımız olmayan şeyleri ihtiyaç gibi görüp alıyoruz(en azından çoğumuz) ele para geçtikçe ihtiyaçlar da artıyor. Evinde oturan birisi ayda 600 harcıyosa (asgari tutar diyelim) çalışan birisi 1500 harcıyor aylık 200-300 yola gidiyor toplu taşımayla gidiyorsa 150 tl gitsin hadi işe giderken yol üstünde birşeyler görüp almak istiyor bazen kahvaltıyı dışarda yapıp öyle geçiyor işe. İş çıkışı yemek yenip öyle geliniyor eve. Kalan para da ihtiyaçımızmış gibi bize empoze edilen şeylerin taksidini ödemekle geçiyor. Herkes tabii bu şekilde değildir ama ben çalıştığım süre boyunca elinde para kalan pek fazla kişi görmedim yatırım yapan tanıdıgımın sayısı bir elin parmaklarını geçmedi yani. Ha çalışmayan birisi o 600 tl yi nasıl bulucak orası soru işareti

    bu konuda haklısınız.pazarlama stratejilerindede bu konu geçer.ihtiyaç ile arzu arasında çok fark var
    en bilindik örnek mesela yemek ihtiyaçtır ama nusrette yemek arzudur(tabi isteyen istediğini yapar)
    bir ev ihtiyaçtır ve kiralık bir ev gayet yeterlidir ama harç borç ev almak arzudur
    sistem genel olarak şöyle çalışır
    insanlara eksik hissettir borçlandır ve kötü şartlarda çalışmaya mecbur et
    en kötü döngu borçlanma döngusudur aslında kazandıklarından az harcamaları gerekirken henüz kazanmadıkları parayı harcıyorlar


    Hocam katılıyorum size ama emlak balonunun çok yükselmedigi yerlerde kira vermekte tamamen parayı boşa saçmak oluyor ve işsiz kalınan ilk anda kira yükü cok zorluyor ben ilk evi almaya karşı değilim ama aylik 800 1000 kira icin gençliğini maasini 2.3.eve yatırmaya karşıyım





    hesaplandığında satılık bir ev 15-20 yıllık kira parasına denk geliyor
    sistem insanları borçlandırmaya yönelik
    böylece bu kişiler etinden tırnağından eğlencesinden pekçok şeyinden fedakarlık ederek kötü çalışma şartları ve kötü hayat tarzlarına evet diyorlar.neticesinde kira vermeyecek bir evleri oluyor ama borç borç stres derken zaten robotik bir insan oluyorlar.


    ama diyelimki gerçekten durumu iyi şartları iyi eline iyide para geçiyor(ki ya %80 kendi işinin patronudur veya ayda 5-10 bin maaş alıyordur.)parayı biriktirip alabilirde.ama yok illada ev alacağım kiradan kurtulacağım diye kasmaya gerek yok.


    öte yandan ev değilde araba şart şahin bile olsa araba olmalı çunku toplu taşıma felaket durumda



    Hocam ev fiyatları surekli artarken atiyorum 10k bile alsa bir memurun cebine giren para surekli deger kaybediyor ben biraz emlak piyasasini takip eden biriyim bence artik anne babadan para kalmadiysa birinin kredisiz ev almasi yani para biriktirip almasi imkansiza yakin eskidenmis o isler tabi bu benim gorusum ama soyle ornek vereyim



    9 10 yil once 110kya bir ev aldik suan ev rahatlikla 300 350 ediyor yani para biriktirip almak bilemiyorum yav cok zor Türkiyeyi emlak noktasinda mahfettiler genc evli ciftler anne babanin eline bakiyor bir ev alsalar da krediye kalmasak diye bu ne kadar surer bilmiyorum



    Araba konusunda kesinlikle haklisiniz araba gibisi yok yav

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Bir yerlerden gelirin yoksa calismamak en büyük amaleliktir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Valla işi bıraktım şuan cebimdeki parayı yiyorum, asgari yaşam şartlarının biraz üzerinde bir para grliriniz var ise çok rahatsınız

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hamza5806


    quote:

    Orijinalden alıntı: gren


    quote:

    Orijinalden alıntı: hamza5806


    quote:

    Orijinalden alıntı: gren


    quote:

    Orijinalden alıntı: Luken Drew

    Hocam haklısınız ama şöyle birşey de var bu devirde ihtiyacımız olmayan şeyleri ihtiyaç gibi görüp alıyoruz(en azından çoğumuz) ele para geçtikçe ihtiyaçlar da artıyor. Evinde oturan birisi ayda 600 harcıyosa (asgari tutar diyelim) çalışan birisi 1500 harcıyor aylık 200-300 yola gidiyor toplu taşımayla gidiyorsa 150 tl gitsin hadi işe giderken yol üstünde birşeyler görüp almak istiyor bazen kahvaltıyı dışarda yapıp öyle geçiyor işe. İş çıkışı yemek yenip öyle geliniyor eve. Kalan para da ihtiyaçımızmış gibi bize empoze edilen şeylerin taksidini ödemekle geçiyor. Herkes tabii bu şekilde değildir ama ben çalıştığım süre boyunca elinde para kalan pek fazla kişi görmedim yatırım yapan tanıdıgımın sayısı bir elin parmaklarını geçmedi yani. Ha çalışmayan birisi o 600 tl yi nasıl bulucak orası soru işareti

    bu konuda haklısınız.pazarlama stratejilerindede bu konu geçer.ihtiyaç ile arzu arasında çok fark var
    en bilindik örnek mesela yemek ihtiyaçtır ama nusrette yemek arzudur(tabi isteyen istediğini yapar)
    bir ev ihtiyaçtır ve kiralık bir ev gayet yeterlidir ama harç borç ev almak arzudur
    sistem genel olarak şöyle çalışır
    insanlara eksik hissettir borçlandır ve kötü şartlarda çalışmaya mecbur et
    en kötü döngu borçlanma döngusudur aslında kazandıklarından az harcamaları gerekirken henüz kazanmadıkları parayı harcıyorlar


    Hocam katılıyorum size ama emlak balonunun çok yükselmedigi yerlerde kira vermekte tamamen parayı boşa saçmak oluyor ve işsiz kalınan ilk anda kira yükü cok zorluyor ben ilk evi almaya karşı değilim ama aylik 800 1000 kira icin gençliğini maasini 2.3.eve yatırmaya karşıyım





    hesaplandığında satılık bir ev 15-20 yıllık kira parasına denk geliyor
    sistem insanları borçlandırmaya yönelik
    böylece bu kişiler etinden tırnağından eğlencesinden pekçok şeyinden fedakarlık ederek kötü çalışma şartları ve kötü hayat tarzlarına evet diyorlar.neticesinde kira vermeyecek bir evleri oluyor ama borç borç stres derken zaten robotik bir insan oluyorlar.


    ama diyelimki gerçekten durumu iyi şartları iyi eline iyide para geçiyor(ki ya %80 kendi işinin patronudur veya ayda 5-10 bin maaş alıyordur.)parayı biriktirip alabilirde.ama yok illada ev alacağım kiradan kurtulacağım diye kasmaya gerek yok.


    öte yandan ev değilde araba şart şahin bile olsa araba olmalı çunku toplu taşıma felaket durumda



    Hocam ev fiyatları surekli artarken atiyorum 10k bile alsa bir memurun cebine giren para surekli deger kaybediyor ben biraz emlak piyasasini takip eden biriyim bence artik anne babadan para kalmadiysa birinin kredisiz ev almasi yani para biriktirip almasi imkansiza yakin eskidenmis o isler tabi bu benim gorusum ama soyle ornek vereyim



    9 10 yil once 110kya bir ev aldik suan ev rahatlikla 300 350 ediyor yani para biriktirip almak bilemiyorum yav cok zor Türkiyeyi emlak noktasinda mahfettiler genc evli ciftler anne babanin eline bakiyor bir ev alsalar da krediye kalmasak diye bu ne kadar surer bilmiyorum



    Araba konusunda kesinlikle haklisiniz araba gibisi yok yav

    ev almayı mecbur olarak görümüyorum

    kiralık ev daha bile cazip

    misal bir işe girdiniz çıktınız elinizdeki evi satıp gidip belkide başka yerden ev almak zorundasınız

    halbuki kira olayı basit o evden çıkar yeni işe girdiğiniz yerden kiralık ev bulursunuz

    tabi herkesin duşuncesi farklı

    önemli olan mutlaka araba olacak araba almak kolay sonuçta tabi butçeye göre değişir şahin bile yeterli

    halbuki ev çok maliyetli ve çokta extra bir olayı yok

    emlak olayı turkiyede fazla şişiriliyor buda fiyatları şişiriyor surekli

    ev alıp satma işi karlı olabilir ama ev alayımda rahata edeyim olayı biraz fiyasko bir düşünce

    ama tabi para çoksa her ay 5-10bin gelir varsa alınır ama onun dışında o kadar çabalamak gereksiz sonuta kasmanın alemi yok



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gren -- 22 Mart 2018; 17:48:41 >




  • _bluescream_ kullanıcısına yanıt
    İşten çıkmak neyse de su saglık guvence durumları nasıl olacak gss falan oduyor musunuz ben de cıkmayı dusunuyorum iş bulmadan ama gss kafamı kurcalıyor

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.