Şimdi Ara

Böyle bir şey görmedim..

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
26
Cevap
0
Favori
1.639
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar belki bilenler vardır. 1997 model Peugeot 106 Xr aracım var. Cuma günü bir alıcıyla görüştük fiyatta anlaştık. Noter kapalı olduğu için Pazartesi yapalım satışı dedi. Zaten başka şansımız yoktu. Bekledik pazartesi günü geldi. Ben işimi gücümü bıraktım gittim borcu yoktur kağıdı almaya. Ama vergiyi kredi kartıyla ödediğim için aynı gün içinde borcu yoktur alamadım. Çünkü borcu yokturu aldıktan sonra ödeme iptal edilebiliyormuş gece saat 12.00 a kadar. Adamı aradım dedim durum böyle böyle. Tamam yarın sabah görüşürüz dedi. Salı günü sabah aracı yıkattım, arıyorum telefonlarımı meşgule atıyor. Yani almaktan vazgeçtiysen aç telefonu "Alamıyorum kardeşim" de.

    Böyle insanlarla Allah kimseyi ticarete düşürmesin.
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >







  • Neyse sakin ol, vardır bunda da bir hayır.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Şahbaba -- 22 Temmuz 2009; 10:29:41 >
  • Başlığı düzeltelim acilen.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Duratorq

    Başlığı düzeltelim acilen.

    Düzeltildi.
  • gecmıs olsun
    benım de basıma bu tur olaylar geldı.
    sımdı akıllandım.
    anlasma bıttıkten sonra KAPORA adı altında satın alma garantısı alınmalıdır satıcı tarafından.
    Eger alıcı bır sekılde vazgecerse enazından kapora canını yakmalı.
    Kimsenın baskasıyla alay eder gıbı alıyorum dedıkten sonra vazgectım demeye hakkı yoktur.
  • Teşekkür ettik anlayışınız için.
  • Aynı şeye yakın bir olayda benim başımdan geçti,

    Ancak burada ben alıcıydım, arkadaşın maruz kaldığı şeyler satıcı tarafından bana yapıldı...

    Kanı bozuk, kalıbının adamı olmayan insan çok çevremizde...
  • Kapora almak hiç adetim değildi bu saate kadar ama artık kaporasız kesinlikle güvenmem alıcıya.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: set

    Teşekkür ettik anlayışınız için.

    Ne demek efendim. Kusuruma bakmayın çok sinirliyim tehlikeli bir başlık oldu
  • Konu hakkında bişeyler yazmak isterim izninizle;

    Maalesef insanımızda saygı, kul hakkı kavramları kalmamış. Çok bencil bir toplum olmuşuz. Sadece kendimizi düşünüyoruz, saygısız ve çok kabayız. Hani derler ya dağda yaşamış... Ağır oldu sözcüklerim, ama yaşadıklarımız yanında bu ifadeler inanın pekde ağır değil. Tabi küfüre kaçmamak şartı ile...

    Sizi o kadar oyalamış, zamanınızı almış, belki başka bir müşteri alacak idi aracınızı, sizin nasibinizi engelledi. Tamam, vazgeçmiş olabilir , bu gayet normal... Ama hiç olmassa telefonlarınıza çıkıp özür dilerim,almakdan vazgeçtim desin. Çokmu zor bu... Bunu insanlık adına yapsın hiç olmassa...

    Pardon,insanlıkmı dedim,özür dilerim,yine yanlış kelime kullandım.
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
  • Dün Alman TV'sinde (DMAX) bir otomobil alım-satım prosedürü gösterdi.

    Alıcı ayakta duruyor, satıcı da ayakta duruyor. Böyle masa, sandalye vb. gerek yok. Olay açıkhavada gerçekleşiyor. Alıcı Euro'ları sayıp deste olarak satıcıya veriyor, satıcı da araç ruhsatını (FAHRZEUGBRIEF) ve anahtarları alıcıya teslim ediyor. Alıcı gidip aracı belediyede üzerine geçiriyor.

    Bitti. Gerisini devlet hallediyor. Senin adına yeni araç ruhsatı tanzim edip postayla adresine gönderiyor. Vergisini de belediye tahsil ediyor. Polis mi? O sadece ceza ve kaza olaylarında ortaya çıkıyor!

    Trafik polisi, vergi dairesi, muayene, noter, borcu yok kağıdı (utanç kağıdı utanç, sen hangi hakla kendi ülke vatandaşını böyle bir kağıt parçasına mahkum edebilirsin ki, borcu olup olmadığını sen bilmiyor musun, illâ vatandaş gidip sürünecek mi...!!!) gibi utanma belası yapılan işlemler yok. Hele noter tam bir komedi, Almanya'da, Hollanda'da, İsviçre'de, Avusturya'da notere telefonla randevu almadan gitsen kapıyı bile açmaz!





  • quote:

    Orijinalden alıntı: set

    Konu hakkında bişeyler yazmak isterim izninizle;

    Maalesef insanımızda saygı, kul hakkı kavramları kalmamış. Çok bencil bir toplum olmuşuz. Sadece kendimizi düşünüyoruz, saygısız ve çok kabayız. Hani derler ya dağda yaşamış... Ağır oldu sözcüklerim, ama yaşadıklarımız yanında bu ifadeler inanın pekde ağır değil. Tabi küfüre kaçmamak şartı ile...

    Sizi o kadar oyalamış, zamanınızı almış, belki başka bir müşteri alacak idi aracınızı, sizin nasibinizi engelledi. Tamam, vazgeçmiş olabilir , bu gayet normal... Ama hiç olmassa telefonlarınıza çıkıp özür dilerim,almakdan vazgeçtim desin. Çokmu zor bu... Bunu insanlık adına yapsın hiç olmassa...

    Pardon,insanlıkmı dedim,özür dilerim,yine yanlış kelime kullandım.







    Tam 5 gün aracın üzerindeki "SATILIK" levhalarını söktürdü. İnternette satılmıştır yazıldı. Pazar günü oto pazarına gidecektim bu şahsiyet yüzünden gidemedim.




  • Adamın tek kusuru telefonunu açmaması bence burada madur biri warsa oda alıcı bence

    Ki belkide oda sizin için aynı şeyi söylüyordur, belki dolandırıcı oldugunuzdan korkuyordur, aynı zamanda 1 araba daha bulmuş olabilir onunlada pazarlık yapıo olabilir sonuçta siz adama sizin kredi kartı ödemeniz yapılana kadar arabayı dewredemiceksiniz

    Bence telefonda konuşmadan yargılamayın adamı derim
  • quote:

    Orijinalden alıntı: drahte 1905

    Adamın tek kusuru telefonunu açmaması bence burada madur biri warsa oda alıcı bence

    Ki belkide oda sizin için aynı şeyi söylüyordur, belki dolandırıcı oldugunuzdan korkuyordur, aynı zamanda 1 araba daha bulmuş olabilir onunlada pazarlık yapıo olabilir sonuçta siz adama sizin kredi kartı ödemeniz yapılana kadar arabayı dewredemiceksiniz

    Bence telefonda konuşmadan yargılamayın adamı derim




    Karşılıklı diyalog bir çok meseleyi çözer, diyolagdan kaçandan şüpheleneceksin... Borcu yoktur yazısı için çekilen kredi kartı slibi zaten söze gerek bırakmaz. Kart sahibi belli, miktar belli, slip ortada... Hiç olmassa vazgeçtim diyebilir. Böylelikle arkadaş işine bakar...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: set


    quote:

    Orijinalden alıntı: drahte 1905

    Adamın tek kusuru telefonunu açmaması bence burada madur biri warsa oda alıcı bence

    Ki belkide oda sizin için aynı şeyi söylüyordur, belki dolandırıcı oldugunuzdan korkuyordur, aynı zamanda 1 araba daha bulmuş olabilir onunlada pazarlık yapıo olabilir sonuçta siz adama sizin kredi kartı ödemeniz yapılana kadar arabayı dewredemiceksiniz

    Bence telefonda konuşmadan yargılamayın adamı derim




    Karşılıklı diyalog bir çok meseleyi çözer, diyolagdan kaçandan şüpheleneceksin... Borcu yoktur yazısı için çekilen kredi kartı slibi zaten söze gerek bırakmaz. Kart sahibi belli, miktar belli, slip ortada... Hiç olmassa vazgeçtim diyebilir. Böylelikle arkadaş işine bakar...



    Evet bu yoruma tamamen katılıyorum. Eğer alıcı kişinin şüpheleri varsa, bunu diyalog yoluyla giderebilir, ancak diyalogtan kaçmak işi çözmez, daha da düğümler. Burada bir mağduriyet varsa o da satıcınındır.

    Neden böyle düşündüğümü kısaca özetleyeyim:

    2 hafta önce, 08.07.2009 tarihinde ben de kendi otomobilimi sattım. İnternet aracılığıyla oldu bu iş. Aracı sattığım arkadaş başka bir ildeydi. Telefonla görüştük, fiyatta anlaştık. Araç zaten 2009 modeldi, 08.01.2009 trafiğe çıkışlıydı, o yüzden alıcı detaylı fotoğrafları gördü ve almaya karar verdi. Yaklaşık 900 km yol gelecekti, telefonda benden geldiği vakit borç, harç vs olmaması için garanti (söz) istedi, ben de verdim. Arkadaş gelene kadar işleri hallettim ve kendisi söz verdiği tarihte/günde geldi ve aracı satınalıp gitti. Eğer sözünde durmasa ben çok ciddi bir mağduriyet yaşayacaktım... Ancak aradaki diyaloğun iyi olması en ufak bir anlaşmazlığa sebebiyet vermedi.

    Yani diyeceğim şudur ki diyolagtan kaçmak ile sorun çözülmez.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Şahbaba -- 22 Temmuz 2009; 11:29:11 >




  • Her işde bir hayır vardır.Elbette insan bu gibi zamanlarda sinirleniyor fakat iradeyi elde tutmakta fayda var.kaçan kovanır misali kimseyi kovalamamak lazım.Belki bu vukuat, daha iyi bir satış yapmanı sağlayacaktır.




    konu ile alakasız olacak ama bende yöneticileri tebrik ederim. Eskiden astığım astık kestiğim kestik tarzındaki yaklaşımları, forum ile birçok kişinin arasını soğutmaya yetmişti.Tabiri cazise, kutuplardan sonra yaz güneşi gibi açmaları güzel ve yerinde bir davranış olmuş
  • quote:

    Orijinalden alıntı: set

    quote:

    Orijinalden alıntı: drahte 1905

    Adamın tek kusuru telefonunu açmaması bence burada madur biri warsa oda alıcı bence

    Ki belkide oda sizin için aynı şeyi söylüyordur, belki dolandırıcı oldugunuzdan korkuyordur, aynı zamanda 1 araba daha bulmuş olabilir onunlada pazarlık yapıo olabilir sonuçta siz adama sizin kredi kartı ödemeniz yapılana kadar arabayı dewredemiceksiniz

    Bence telefonda konuşmadan yargılamayın adamı derim




    Karşılıklı diyalog bir çok meseleyi çözer, diyolagdan kaçandan şüpheleneceksin... Borcu yoktur yazısı için çekilen kredi kartı slibi zaten söze gerek bırakmaz. Kart sahibi belli, miktar belli, slip ortada... Hiç olmassa vazgeçtim diyebilir. Böylelikle arkadaş işine bakar...



    Ya dediğim gibi konuşulmadan işin aslı öğrenilmez ama ben diğer tarafında yerine kendinizi koyun diorum

    Arabayı pazartesi üstünüze almaya kalkıyrosunuz bir telefon "Hedeymiş hödeymiş kredi kartı ile yatırdım ondan temiz kagıdında bla la bla" ne tipler war bu konuşmadan sonra "Hanım bu bizi dolandırıcak glb" den insanlar war yani

    Ha telefonu neden açmıodur ? Bu tipler sessiz içine kapanık, telefon edipte "Ulan sen bizi dolandırmayamı nietlendin" diyemicek tiplerden ondan

    Bakın bu warsayımdır belki adam başka arabaya pazarlık yapıodur belkide harbiden başına bir iş gelmiştir ne bilim konuşmadan bişi denmez o yzuden bişi demeyin diorum ben adama




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Taner Göde

    Dün Alman TV'sinde (DMAX) bir otomobil alım-satım prosedürü gösterdi.

    Alıcı ayakta duruyor, satıcı da ayakta duruyor. Böyle masa, sandalye vb. gerek yok. Olay açıkhavada gerçekleşiyor. Alıcı Euro'ları sayıp deste olarak satıcıya veriyor, satıcı da araç ruhsatını (FAHRZEUGBRIEF) ve anahtarları alıcıya teslim ediyor. Alıcı gidip aracı belediyede üzerine geçiriyor.

    Bitti. Gerisini devlet hallediyor. Senin adına yeni araç ruhsatı tanzim edip postayla adresine gönderiyor. Vergisini de belediye tahsil ediyor. Polis mi? O sadece ceza ve kaza olaylarında ortaya çıkıyor!

    Trafik polisi, vergi dairesi, muayene, noter, borcu yok kağıdı (utanç kağıdı utanç, sen hangi hakla kendi ülke vatandaşını böyle bir kağıt parçasına mahkum edebilirsin ki, borcu olup olmadığını sen bilmiyor musun, illâ vatandaş gidip sürünecek mi...!!!) gibi utanma belası yapılan işlemler yok. Hele noter tam bir komedi, Almanya'da, Hollanda'da, İsviçre'de, Avusturya'da notere telefonla randevu almadan gitsen kapıyı bile açmaz!



    Hiç sorma Taner abi. Nedir bu temiz kağıdı saçmalığı. Sistem var, internet var bak borcu var mı yok mu. İnsanlara eziyet çektirmek için ellerinden geleni yapıyorlar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Taner Göde

    Dün Alman TV'sinde (DMAX) bir otomobil alım-satım prosedürü gösterdi.

    Alıcı ayakta duruyor, satıcı da ayakta duruyor. Böyle masa, sandalye vb. gerek yok. Olay açıkhavada gerçekleşiyor. Alıcı Euro'ları sayıp deste olarak satıcıya veriyor, satıcı da araç ruhsatını (FAHRZEUGBRIEF) ve anahtarları alıcıya teslim ediyor. Alıcı gidip aracı belediyede üzerine geçiriyor.

    Bitti. Gerisini devlet hallediyor. Senin adına yeni araç ruhsatı tanzim edip postayla adresine gönderiyor. Vergisini de belediye tahsil ediyor. Polis mi? O sadece ceza ve kaza olaylarında ortaya çıkıyor!

    Trafik polisi, vergi dairesi, muayene, noter, borcu yok kağıdı (utanç kağıdı utanç, sen hangi hakla kendi ülke vatandaşını böyle bir kağıt parçasına mahkum edebilirsin ki, borcu olup olmadığını sen bilmiyor musun, illâ vatandaş gidip sürünecek mi...!!!) gibi utanma belası yapılan işlemler yok. Hele noter tam bir komedi, Almanya'da, Hollanda'da, İsviçre'de, Avusturya'da notere telefonla randevu almadan gitsen kapıyı bile açmaz!




    Taner hocama bende bir eklenti yapayim.

    Irlanda da arac alim satimi sirasinda ruhsatin arkasinda aracin yeni sahibi kismina alicinin isim ve adresi yaziliyor ve alici ile satici imza atiyor altina. Daha sonra beraber bir posta kutusu bulup ruhsati motorlu tasitlar dairesine yolluyorsunuz, 1 hafta icinde yeni ruhsat alicinin adresine postayla geliyor. Arabanin vergi borcu varsa alim satim tarihinden oncesi eski sahibinin sorunu. 1 kurus harcamiyorsunuz bu surecte ve devlet dairesine gitmeniz de gerekiyor.

    tabii bu proses te suistimal edilebilir ama bu adamlar da sutten cikmis ak kasik degil ve hala boyle devam ettigine gore cok bir soruna yol aciyor gorunmuyor devlet acisindan. tabii burada herkesin borcunun kaydinin duzgun tutulmasi ve ulasilabilir olmasi onemli.




  • Neyse artık elimde 31.12.2009 tarihine kadar almış olduğum temiz kağıdı duruyor. En azından bu iş aradan çıkmış oldu.
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.