bos gebes... sen hele helal para kazanirken 25 yil tamamla primlerinide helaliyle odette sonra gel buraya konusalim bu konuyu... simdi capin bu konulara kisa kalir, ayrica Turk cocuklarinin gelecegini gene Turk cocuklari ve onlarin anne babalari dusunur, tasarlar, tasarrufunu onlar eder. Yunan cocuklarina dusmez bu konu. Devletin parasi milletine geldigi surece sorun yok. Senin gibilere veya soyuna gidiyorsa ona dur demek gerek. |
babadan kızına geçen emeklilik devlete yük (21. sayfa)
-
-
quote:
Orijinalden alıntı: MSerhanbirde bu tipler türedi. özel sektörde çalışamayan yada çalışıp az ücret aldığını düşünen veya kpss yi kazanamayan adamlar gelip burada burda öğretmene, memura giydirir, anasına babasına kızan emekli maaşına yazar, bir baltaya sap olamamış adam gelir burda; "yok bilmemkim şu kadar maaş alıyor hepsini işten çıkaracan" gibi abuk sabuk yorumlar ve başlıklar yazar.... 2000 den sonra doğanların büyümesi iyi olmadı, algı ve seviye yerlerde.
Valla ben 86'liyim. Atatürk'ün kurdurduğu, Türkiye'nin en iyi 5 vakıf okullarından birinden mezunum. Sonra gittim sınava girdim. Siyasal işletme kazanıyordum. Bilkent işletme yazdım. Çünkü daha iyiydi. Eğitim de ingilizce. TOEFL verdim. Hazırlık atladım.
Bilkentten çıktım. Askere gittim. Döndüm. Ales'e girdim. Gördüğüm ilk ALES girdigim ALES idi. Sınav sonucum ve TOEFL sonucum ile Hacettepe finans yüksek lisansına başvurdum. Mülakata cagrildim. Gittim. İçeri girdim. "Ben askerliği otelemek icin gelmedim. Yüksek lisansa geldim. Lisansta hep pazarlama ağırlıklı ders aldım. İş hayatına girince pazarlamanin bana göre olmadığını gördüm. Finans alanında bilgimi arttırmak istiyorum" dedim. Mulakatim bu kadar sürdü. İki hafta sonra Hacettepe'de kaydimi yaptırdım.
----------
Devleti hiç düşünmedim. Annem 35 yıl emek verdi devlete. Refah-yol döneminde kızağa çekildi. Sonrasında da Cavit Çağlar döneminde yaşanan yolsuzluklar sebebiyle şüpheli oldu. Mahkemenin ikinci celsesinde annem yırttı, çünkü bir yüksek bürokratın yapması gereken şey olan "tükürsen iki nüsha tükür" prensibini uygulamıştı. Mahkemeye kütür kütür patlayan tüm kredilere red bastığını kanıtladı. Patlayan kredileri onaylayanlarin başkaları olduğunu ortaya koydu. Zaten bu sebepten kızağa çekilmişti. Bugün kendisi 3000 lira civarı bir emekli maaşı almaktadır. Ben vereyim 3 kağıt ayda devlete, 3km öte dursun.
Devlete girsem, nihai hedefim en azından bir genel müdürlük olurdu. Mümkünse müsteşarlık. Devlette gördüğüm ise, bir kitlenin eşekler gibi çalıştığı, bir kitlenin ise karpuz gibi yattığıdır. Devlette yükselme için de çalışma bir kriter değil. Eşek gibi çalışandan da yükselen var. Karpuz gibi yatandan da... Az omurgalı isen ve yukselirsen de, iktidarda kim olursa olsun, ters düştüğün an seni biçiyorlar.
Orta seviye adam olursan az uyumlu olursun, sıkıntı olmaz. Ama hedef yukarısı ise, bu yetmiyor. Omurgadan ödün vermek gerekiyor. O da bana ters.
Neyse, bu karpuz gibi yatan/eşek gibi çalışan ikilemine bakarak da şunu net söyleyebilirim: Ankara'daki memurların yarısını şutlasak eksikliği hissedilmez.
Az çalışsam osurugumla yüksek bir kpss alabilecek ve gerekirse de bakan dayı(lar) bulabilecek biri olarak söylebileceğim budur.
Ancak, tüm memurları şutlasak falan lafları çok yanlış. Bir çok işin yapıldığı ve değeri iş yapılmadığı zaman belli olur. Çöpçünün değeri çöp toplanmadığında ortaya çıkar. Memurun yaptığı iş kıymetli. Ancak bu kadronun abartılı olduğu gerçeğini değiştirmez. Ankara'da transformers binası diye dalga geçtiğimiz kocaman tarım bakanlığında o binayı dolduracak kadar memur çalışır. Ülkenin uzun vadeli bir tarım politikası yok.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Huseyin-ZST -- 15 Eylül 2020; 23:43:5 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
zaten bu nedenle artık emeklilik yaşı 45 değil neyin hala tatavası millet mezarda mı emekli olacak.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: Huseyin-ZSTValla ben 86'liyim. Atatürk'ün kurdurduğu, Türkiye'nin en iyi 5 vakıf okullarından birinden mezunum. Sonra gittim sınava girdim. Siyasal işletme kazanıyordum. Bilkent işletme yazdım. Çünkü daha iyiydi. Eğitim de ingilizce. TOEFL verdim. Hazırlık atladım.
Bilkentten çıktım. Askere gittim. Döndüm. Ales'e girdim. Gördüğüm ilk ALES girdigim ALES idi. Sınav sonucum ve TOEFL sonucum ile Hacettepe finans yüksek lisansına başvurdum. Mülakata cagrildim. Gittim. İçeri girdim. "Ben askerliği otelemek icin gelmedim. Yüksek lisansa geldim. Lisansta hep pazarlama ağırlıklı ders aldım. İş hayatına girince pazarlamanin bana göre olmadığını gördüm. Finans alanında bilgimi arttırmak istiyorum" dedim. Mulakatim bu kadar sürdü. İki hafta sonra Hacettepe'de kaydimi yaptırdım.
----------
Devleti hiç düşünmedim. Annem 35 yıl emek verdi devlete. Refah-yol döneminde kızağa çekildi. Sonrasında da Cavit Çağlar döneminde yaşanan yolsuzluklar sebebiyle şüpheli oldu. Mahkemenin ikinci celsesinde annem yırttı, çünkü bir yüksek bürokratın yapması gereken şey olan "tükürsen iki nüsha tükür" prensibini uygulamıştı. Mahkemeye kütür kütür patlayan tüm kredilere red bastığını kanıtladı. Patlayan kredileri onaylayanlarin başkaları olduğunu ortaya koydu. Zaten bu sebepten kızağa çekilmişti. Bugün kendisi 3000 lira civarı bir emekli maaşı almaktadır. Ben vereyim 3 kağıt ayda devlete, 3km öte dursun.
Devlete girsem, nihai hedefim en azından bir genel müdürlük olurdu. Mümkünse müsteşarlık. Devlette gördüğüm ise, bir kitlenin eşekler gibi çalıştığı, bir kitlenin ise karpuz gibi yattığıdır. Devlette yükselme için de çalışma bir kriter değil. Eşek gibi çalışandan da yükselen var. Karpuz gibi yatandan da... Az omurgalı isen ve yukselirsen de, iktidarda kim olursa olsun, ters düştüğün an seni biçiyorlar.
Orta seviye adam olursan az uyumlu olursun, sıkıntı olmaz. Ama hedef yukarısı ise, bu yetmiyor. Omurgadan ödün vermek gerekiyor. O da bana ters.
Neyse, bu karpuz gibi yatan/eşek gibi çalışan ikilemine bakarak da şunu net söyleyebilirim: Ankara'daki memurların yarısını şutlasak eksikliği hissedilmez.
Az çalışsam osurugumla yüksek bir kpss alabilecek ve gerekirse de bakan dayı(lar) bulabilecek biri olarak söylebileceğim budur.
Ancak, tüm memurları şutlasak falan lafları çok yanlış. Bir çok işin yapıldığı ve değeri iş yapılmadığı zaman belli olur. Çöpçünün değeri çöp toplanmadığında ortaya çıkar. Memurun yaptığı iş kıymetli. Ancak bu kadronun abartılı olduğu gerçeğini değiştirmez. Ankara'da transformers binası diye dalga geçtiğimiz kocaman tarım bakanlığında o binayı dolduracak kadar memur çalışır. Ülkenin uzun vadeli bir tarım politikası yok.
Alıntıları GösterYazdiklarinizla direk ilgili değil ama tebessüm ettiren ve düşündüren şu diyaloğu yazmak istedim (Sabahattin Ali nin Kuyucaklı Yusuf romanindan)
“bu iş sana göre değil ama, ne yapalım?” dedi. “biliyorum, canın sıkılacak, fakat insan yavaş yavaş alışır. Gördün ya, kimsenin bir iş yaptığı yok. Mesele o odanın içinde beş on saat oturuvermekte … Lüzumsuz gibi görünür ama, bunsuz da dünya dönmüyor. Öyle ya, herhalde böyle boş oturmanın da bir hikmeti var. Bir bakarsın, hükümetteki işlerin hepsini eli kalem tutan iki kişi bile çevirir dersin. Lakin o kalabalık olmasa âlem birbirine girer. Mesele memurların yaptığı işte değil, onların mevcut olmasında. Şimdi sen o tozlu odada oturdukça kendi kendine: “benim burada ne lüzumum var?” diyeceksin! YANLIŞ!… Mademki sen bir kere hükümet kapısından içeri adımını attın, artık lüzumlusun. Sen olmasan muhakkak bir yerde bir aksaklık çıkar…
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ali222 -- 16 Eylül 2020; 0:31:18 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Bu zihniyetle emeklilikte olmasın adamlar 50 yaşından sonra yattığı yerden para alıyor ülke ekonomisine katkı yok
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: Blees
Bu zihniyetle emeklilikte olmasın adamlar 50 yaşından sonra yattığı yerden para alıyor ülke ekonomisine katkı yoksakat mısınız? kızına niye geçiyor onu diyorum
-
quote:
Orijinalden alıntı: 1234Rambo
bu arada, emekli maaşlarının çoğunluğu asgari ücretin altında. bugün açıklanan " AÇLIK SINIRI" na göre hem asgari ücret hem de emekli maaşlarının çoğu, açlık sınırının altında kalıyor. açlık açlık.. ama bunu dert etmezler, babası ölmüş kızların aldığı üç kuruşu dillerine dolarlar. forumda tiksinerek geziyorum çoğunlukla.2008 sonrası işe girenler 20 yıl sonra emekli olduklarında 800 lira emekli maaşı alacak... Şimdi sen 2bin lira emekli maaşını açlık sınırının altın diyorsun ya 800 lira olunca emekli maaşına ne diyeceksin?. Emekli maaşları zaten zengin yaşam aracı değildir birikim yapamayanlara aç kalmamasını sağlayan bir maaştır. Zengin hayat istiyorsa birikim yapmalı daha fazla çalışmalıdır
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: yigitcan19901baba 45 yaşında emekli olmuş derken ? şu anda 65ten aşağı emekli olamıyorsun. geçti o zamanlar. gidip örnek verirken eski zamanlarda kalan belli sayıdaki erken emekli olanlar üzerinden örnek verip, sonuç olarakta tüm emeklilerin sahip olduğu hakkın silinmesini istiyorsun. art niyet var.
şimdi emekli olanların yaşı 52 civarı ... Ayrıca konu o değil. 30 sene önce emekli de olsa şimdi de olsa yarın öldüğünde ertesi günü kızı ölünceye kadar o maaşın önemli bir bölümünü alabiliyor
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: funnygirlDevlet yanlış politikaları yüzünden, Tüm devlet kurumları zarara uğratıldı. Bu açıklar, vatandaşa yüklendi. Benim gibilerin fazla çalışması bu yüzden. Sizi doyuramadık
Alıntıları GösterAma seçimlere katılım %88 maşallah ve oylar bölünmesin diye devleti hortumlayan partilere oy vermek revaçta
Devletin kurumları bilerek ve isteyerek zarara uğratılıyor çünkü yandaşın birine 10bin lira maaşla işe sokuluyordu hala da var Çaykur THY vs Bu açıklar vatandaşa yükletilmedi yandaş olmayana yükletildi
çok çalışıp-çalışmadığını bilmiyoruz artık Caykur'da THY'de görülen de çok çalıştığını söyleyebilir veya 4 yerde çalışıyor görünende
m.vekilleri doymaz çünkü bir kesim halkla karşılıklı çıkar ilişkisi var yoksa %88 katılım nasıl olacak Amerika'da %52ye bile düşüyor bazen. Mahallelerde bile teşkilatlar var bunlar boşa mı var çıkarı olmayan niye erkenden oy vermeye gitsin?
Kadınların %55i AKPye veriyormuş Niye peki? Hem modern hukuktan hemde örfi hukuktan kaynaklı çifte kazançları var. Bu adalete uymuyor dense karşı çıkarsınız çünkü o kazanılmış haktır
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
quote:
Orijinalden alıntı: McSlatybazen bu bölümde en iyi kim saçmalayabilir diye yarışma olduğunu düşüneceğim artık !
Bir baba , kim için çalışıyor ? Evli ise ailesi için değil mi? bu adam zaten bekarsa ölüp gittiğinde ne maaşı kalıyor ne de başka bişeyi.
Baba'dan erkek çocuguna yetim maaşı kalmıyor. 18'den küçük değilse. sadece kız çocukları için geçerli. şimdi hesap edelim anne ölmüş , baba ölmüş 3-4 tane kız kardeş kalmış ortada , bu kızların herhangi bir çalışması veya meslekleri yoksa Pardon da ne yapacaklar ? nasıl geçinecekler !
hani her boku biliyorsunuz da bi aydınlatalım da bilelim ? ya pavyona düşecekler , ya da orospu olur çıkarlar ! sonra sizin gibiler çıkar yine bu insanları suçlarlar anne baba eğitim vermemiş derler !
kaldı ki kadınlar için bu emekli maaşlar bir çok seçenekte iptal olabiliyor. evlilik , çalışma gibi.... ülkemiz de belki de bir kaç güzel uygulamadan biridir bu.
Erkeklerde travesti oluyorlar yalnız onlar da bize verilseydi bu yola düşmezdik diyorlar ...
Şunu unutmamak gerekir bedava verilen hiç bir şey hak ettiği değere ulaşmaz. Devlet bekar kızlara, dul kadınlara para vereceğine part-time yada full-time asgari ücretle iş verse daha iyi olurdu
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
quote:
Orijinalden alıntı: alemburda34
zaten bu nedenle artık emeklilik yaşı 45 değil neyin hala tatavası millet mezarda mı emekli olacak.Kızlara verilen maaşta değişiklik yok kız 70 yaşında olsa bile ana-baba maaşı alabiliyor.. Senin dediğin emeklilik sistemi
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
ben senin dediğini anladım zaten ama bende bir başka noktaya dikkat çekmek istedim.
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: Türkçü KayıNe 65'i yahu 65 yaş daha yeni çıktı her 10 emekliden 9'una sor 60 yaşından önce emekli olmuştur.
Ayrıca burda emekliye verilen para değil emekli öldükten sonra maaşının kızına geçmesi eleştiriliyor
Emeklilik sistemi saltanat sistemi olmuş.
Alıntıları GösterBen anlatılmak isteneni anladım. Sende benim anlatmak istediğimi anlamadın.
Kızı vs kime ne giderse gitsin ödediğimiz paranın yarısını alamıyoruz diyorum. Bunu anla önce.
Devlet hayrına kimseye bakmıyor.
Devleti zora sokuyorsa seçme hakkı versin. Verildiği gün ssk üye sayısı yarının altına düşer.
Bunları konusacaginiza gidin devlet ihalelerinde yapılan el altı yolsuzluklarin onune nasıl geceriz bu konuya kafa yoralim. Partizanlık yapmadan kim gelirse gelsin rusvet veya fesatlık yapan tum devlet kademelerini nasıl adam ederiz o genç beyinlerinizde bunlara yorun belki Birgün devlet adamı olursunuz sizler duzeltirsiniz.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Öncelikle yük nedir ona bir bakmak lazım.
Türk Telekom satıldı. Hikaye uzun, senin paranı kredi olarak verdiler, senin malını sattılar, adam krediyi ödemediği gibi satın almış olduğu senin malının içini boşalttı, taşınmazlarını yine sana sattı kimine göre 12,5 milyar $ kimine göre 16,5 milyar $ zarar ettirdi bu memlekete, kaçtı gitti.
Toplamda 150-200 hastahane yapabileceğin parayı 30 sene boyunca 8 şehir hastahanesine bağladın misal.
Dünyada benzerleri hatta daha uzun ve daha geniş olanları 1,1 milyar $'a inşaa edilmişken sen bir köprüye 3,3 milyar $ döktün. bağlantı-otoban vs 11 milyar $ para verdin ki bu para senin parandı. kredi olarak verildi. 3 sene geri ödemesiz. verdiğin geçiş garantisi bunun 10 katı.
Zafer havalimanı misal öngörülen kullanım oranının %7 si kadar bir kullanıma sahip ama yapan firma %100 kullanım oranına göre parasını tıkır tıkır alıyor. Önümüzdeki 30 sene boyunca da almaya devam edecek.
Çanakkale Köprüsü misal o da benzer şartlar altında yapılıyor. ne kadar kullanımı olacak? ne kadar garanti olacak vs.
Şimdi tüm bunları toplarsak yaklaşık 143 milyar $ civarında böyle ödemen gereken para var.
Bunlar devlete yük değil. Ama vatandaşa verdiği para yük...
Ek olarak ülkenin iş yapma imkanı baltalanıyor. Burada @Huseyin-ZST defalarca yazdı, fabrikayı nasıl ve neden kapattığını. Yani vatandaşının çalışacağı iş imkanlarını yaratacak politika üretemiyorsun, sistemi kuramıyorsun, insanları işsizliğe mahkum bırakıyorsun. sonra da bu adam aç kalıyor ama gerekli maddi desteği de vermiyorsun. Bunun sonu ne olur? bir düşünsene. Bu demek değil işte insanlar çalışmasın devlet ölene kadar baksın. Devletin yatırım yapılacak güvenilir ortamı sağlaması asli görevlerinden biridir.
Şu olur, Almanya gibi nüfusunun %45'i çalışıyordur. Çalışacak işi vardır, kendi gelirine sahiptir. O durumda devlet zaten bu maaşı ödemez.
Yok şu harcama yük bu harcama yük diye konuşacaksak bir bütün olarak bakmak lazım.
-
tarzınız ne kadar garip. eleştiriyor musunuz, destekliyor musunuz belli değil. bence bunun üzerine biraz çalışın. ayrıca ilerde emekliliği mezarda karşılayacak olanlar (erkeklerde 65, o da şimdilik) harıl harıl geç emekliliği savunuyor. emeklilik maaşı bilmemne değil falan da yazmışsın. aç kalmayacak kadar olsa yeter babında anlaşılabilecek ifadeler kullanmışsın. 30 küsur sene prim ödemenin karşılığı bu mu? insanlık dışı her türlü muameleyi sessizce kabul etmemiz mi gerekiyor? neyse ...
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: 1234Rambo
tarzınız ne kadar garip. eleştiriyor musunuz, destekliyor musunuz belli değil. bence bunun üzerine biraz çalışın. ayrıca ilerde emekliliği mezarda karşılayacak olanlar (erkeklerde 65, o da şimdilik) harıl harıl geç emekliliği savunuyor. emeklilik maaşı bilmemne değil falan da yazmışsın. aç kalmayacak kadar olsa yeter babında anlaşılabilecek ifadeler kullanmışsın. 30 küsur sene prim ödemenin karşılığı bu mu? insanlık dışı her türlü muameleyi sessizce kabul etmemiz mi gerekiyor? neyse ...Bu şekilde anlamanız sizin konu hakkında insanların iktidar-muhalefet yada Akp-Chp'nin görüşlerinden birini kabul etmesi gerektiği fikrinizden kaynaklanıyor..
İktidar emekli maaşlarını ödeyemez yaş yükseltir maaşı düşürür muhalefet ise buna karşı çıkar, Eyt'lileri destekler... Tamam da iktidar veya muhalefet görüşlerinden birini neden destekleyeyim ki? Bunlar gerekli çözümü de sunmuyor. İktidarın nimetlerinden yararlanmak için oy devsirmeye çalışıyorlar veya ( iktidar için)sistemi döndürmeye çalışırken oy kaybetmemeye çalışıyor... İkisi de adaleti savunmuyor zaten
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tek_Kisilik_Muhalefet -- 17 Eylül 2020; 7:56:50 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
yine ilginçliğe devam ediyorsunuz. 2001 yılından beri tek başına ve kafasına göre ülkeyi yöneten iktidar partisinin hakkında her şeyi söyleyebiliriz. neden? icraatlarını gördük ve bütün hataları gün gibi ortada. onlarca yıldır iktidar yüzü görmemiş muhalefeti ise hangi dayanakla eleştiriyorsunuz? hangi icraatlerını görebildik? "gılışdar sesegayı batırdı", diyorsanız ayrı. kısaca, dayanaksız savlarınızı gerçek diye yazmayın. bir değil iki değil.
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: Tek_Kisilik_MuhalefetErkeklerde travesti oluyorlar yalnız onlar da bize verilseydi bu yola düşmezdik diyorlar ...
Şunu unutmamak gerekir bedava verilen hiç bir şey hak ettiği değere ulaşmaz. Devlet bekar kızlara, dul kadınlara para vereceğine part-time yada full-time asgari ücretle iş verse daha iyi olurdu
Alıntıları Göstertravesti olmaları kendi tercihleri, kağıtta ne yazdıkları önemsiz. doğduğun da erkekse olay bitti.
bu ülkede HAK olarak alınabilen tek şey emekliliktir. ülkemizdeki "hayat" ve "gelecek" bunun üzerine kurulur.
Sen bugun bu hakkı insanlardan alırsan kimse emekliliğine önem vermez. diyorsun ya ! devlet part time iş versin zaten ülke olarak o konumda olsak şuan babadan emekli maaşı alan kadın sayısı %5 filan olurdu.
-
quote:
Orijinalden alıntı: 1234Rambo
yine ilginçliğe devam ediyorsunuz. 2001 yılından beri tek başına ve kafasına göre ülkeyi yöneten iktidar partisinin hakkında her şeyi söyleyebiliriz. neden? icraatlarını gördük ve bütün hataları gün gibi ortada. onlarca yıldır iktidar yüzü görmemiş muhalefeti ise hangi dayanakla eleştiriyorsunuz? hangi icraatlerını görebildik? "gılışdar sesegayı batırdı", diyorsanız ayrı. kısaca, dayanaksız savlarınızı gerçek diye yazmayın. bir değil iki değil.Emeklilik sistemi hakkında konuşuyoruz bu konuda herhalde CHPninde bir fikri vardır olmalıdırda belirtmiyorsa o da bir sorun
AKP ve CHPnin bu konu sayesinde oy toplamasına yardımcı veya oy kaybetmesine engel olmaya niye çalışayım ki veya birkaç sene sonra emekli olacak diye birisine destek olayım.... Herkese eşit mesafade olmak gerekli
1970lerde insanlar pek kayıtlı iş yapmıyordu ( bilgisayar yok ,kredi kartı yok)gelir vergisi ödemiyordu grevler yüzünden işyerleri kapalı hergün birkaç insan öldürülüyordu . Diyelim ki Demirel herkes çalışsın bak 20 sene sonra bedava maaş alacaksınız deyip milleti kayıtlı çalışmaya vergi ödemeye ikna etti (kandırdı diyelim) .. Fakat 90lara gelince bunu ödeme imkanı yok ki nerdeyse 1e 10 veren bir sistem(eşe, kızlara aktarımı eklenince ) ilk 1999da sonrakilere darbe vuruldu sonra 2008den sonrakiler . 2sinde de öncekilere maaş kesintisi gelmedi. Şu an devletin geliri 800 milyarsa emekliye 400 milyar kamuda çalışana da 200 milyar gidiyor yoksullara da 100 milyar masraf yapıyor para yetmiyor 100-200 milyar borç yapılıyor ( yolsuzluk için 100milyar geri kalanıda asker-polise silah alımı )... 99 öncesi sistem devam etseydi insanlar 40 yaşında emekli olmadan evlenemezdi çünkü ücretler daha düşük olacağından insanların evlenmesi için emekli olması gerekecekti
Bunları söyleyebilen muhalefet veya CHP var mı 2008 sonrası işe giren yada gençler durumun farkında bile değil.1999 öncesi emekli olanlar hatta pirimleri 1999 öncesi ve 2008 öncesi ödenenlerin maaşları 2008den sonrakilere çıkartılıyor. CHP bunu söyleyemez çünkü 14 milyon emekli ve 5-10 milyon emekliliği bekleyen insan var bu kadar oyu karşısına alamaz
ayrıca bakıyorum gençler babasının emeklilik maaşını savunuyor sonra araba alamıyorum oyun konsolu alamıyorum diye dert yanıyor .Sistem böyle devam ederse gençler yaşamak için babaların dedelerin emekli maaşına mecbur kalacak... sonra forum köşelerinde özel sektör çok berbat memurluk gibisi yok Tükiye'deki kızların burnu havada diye yazarak hayatları sona erecek
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tek_Kisilik_Muhalefet -- 18 Eylül 2020; 5:55:58 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
quote:
Orijinalden alıntı: McSlatytravesti olmaları kendi tercihleri, kağıtta ne yazdıkları önemsiz. doğduğun da erkekse olay bitti.
bu ülkede HAK olarak alınabilen tek şey emekliliktir. ülkemizdeki "hayat" ve "gelecek" bunun üzerine kurulur.
Sen bugun bu hakkı insanlardan alırsan kimse emekliliğine önem vermez. diyorsun ya ! devlet part time iş versin zaten ülke olarak o konumda olsak şuan babadan emekli maaşı alan kadın sayısı %5 filan olurdu.
Alıntıları GösterNasıl kendi tercihleri? kadınların fahişe olmaları ne kadar kendi tercihiyse erkeklerin travesti olması da o kadar kendi tercihi... En kolay para kazanma yöntemi fuhuştur sonuçta. iş bulamayan iş bulmakta zorlanan veya zor gelen insanlar bu işe girer
Ülkemizde hayat bunun (emeklilik) üzerine kurulur demişsin ya 1 önceki mesajda da yazmışım eğer 99 öncesi emeklilik sistemi devam etseydi insanlar evlenmek için emekli olmayı bekleyecekti çünkü şu an maaşlar 3 binse ortalama maaş 1500 olacaktı ve insanlar evlenmek için emekli olmayı bekleyeceklerdi. Hayat emekli olunca kurulmamalı çok önceden kurulmalı. Demirel zamanında gelir vergisi toplamak ,kayıtlı çalışmayı teşvik için veya siyasi rüşvet için böyle bir şey yapmış olabilir ama bunun pratikte karşılığı diğer insanların hakkını çalmaktan başka bir şey değil
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tek_Kisilik_Muhalefet -- 18 Eylül 2020; 14:3:16 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X