Şimdi Ara

Atatürk ve Mevlana (Atatürk ile beraber eserinden)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir (1 Mobil) - 3 Masaüstü1 Mobil
5 sn
3
Cevap
0
Favori
531
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Mevlana yaşadığı dönem içinde, oldukça radikal eylemler yapmış bir kişidir. Kendisiyle ilgili anlatılanlar, dönemin özellikle ilerlemeye karşı kesimleri tarafından sevilmediğini, hoşgörü ve ilerici bir anlayışla İslam dinini yeniden yorumlayarak kendisine göre bazen enel-hakçı bazen de tasavvufi bir yan sergilediği yönündedir. Ha keza Mustafa Kemal ATATÜRK'te yaşadığı dönemin ilerlemeye karşıt kesimleri tarafından istenmemiştir. Çünkü O'da hayatı boyunca ilerlemeye karşıt olan düşünceler ve insanların karşısında yer almış, daima ilerlemeyi ve çağdaşlığı savunmuştur.

    Atatürk gibi ilerlemeci ve tam laisist (laik olan kişi) bir kişinin Mevlana gibi zamanının radikal düşünceli filozoflarına nasıl baktığı her zaman merak edilen bir konudur. Bu konuda hakkında doğru veya yanlış olarak bir çok bilgi bulunmaktadır. Ancak genel olarak yanlı kaynaklardan anlatılan konular olması sebebiyle bu konu hakkında kesin bir bilgi verebilmemiz mümkün değildir. Konuyu aydınlatacak olan kaynaklardan ise, gözümüze çarpan en önemli kaynak İsmail Hakkı Sevük'ün; Atatürk'le Beraber adlı eseridir.



    Eser İş Bankası yayınları tarafından çıkartılmış bir eser olmasının yanı sıra, 2008 ve 2010 yıllarında iki baskı olarak çıkartılmıştır. Kitabın yazarı olan İsmail Hakkı Sevük hakkında kitabın arka kapağında bir bilgi yer almaktadır.



    Atatürk Konya'da Konya Kız Muallim Mektebinde.
    1921 yılında çalıştığı Kastamonu'daki Açık Söz gazetesi tarafından Ankara'ya atanınca, kendisini bir anda Milli Mücadele'nin içinde bulmuş... Yeni Gün ve Hakimiyet-i Milliye gazetelerinde yazılar yazdıktan sonra, Atatürk ile tanışmış ve Atatürk'ün bir çok gezisine katılmıştır. Atatürk'le beraber kitabı da bu gezilerde anlatılanlarla ilgilidir. Genel olarak 1922 - 1923 tarihli gezilerinden bahsedilmektedir. İşte Atatürk'ün Mevlana hakkında görüşlerini Mart 1923 tarihli Konya gezisinde anlatılmaktadır.

    Elbette bir parantez açarak belirtmek isterim ki, tarihi kaynaklar açısından anılar bence zayıf delillerdir. Çünkü anı türü yazıların ve kişi anılarının çok güvenilir olamayacağı bir kaç etmene bağlıdır. Bunlardan birisi de kişinin yanılıyor olması olabilir. Detaylı görüşlerimi ileriki makalelerimde bulabilirsiniz.

    Konumuza geri dönersek İsmail Hakkı Sevük Mart 1923 tarihli gezide Atatürk'ün yanındadır ve Konya gezisinde Mevlevihane'ye de uğranılacaktır. Gerisi isterseniz İsmail Hakkı Sevük'ün kaleminden okuyalım:

    "Mevlevihane'de akşam yemeğine davetliyiz. Yemekten sonra semaya gidildi. Bin bir sanat eserleriyle dolu Mevlevihane'nin billur avizeli ışıkları alyında, gövde olmaktan çıkmış gibi görünen dervişler, ayin yerinin yuvarlak sahasında, kollarını kanatlanmışlar gibi açıp, başları omuz küreklerine doğru düşük, çıplak ayakların sessiz çevikliğiyle, dönüyorlar.
    Hem kendi eksenleri çevresinde hem de yörüngesel hareketleri sonucunda entarilerinin bel kayışından aşağı kısımlarını beyaz şemsiye gibi şişirerek hülyalı hülyalı dönerken, üstteki çekme katta, kudümlerin tempoları içinden yükselen ney nağmeleri, bütün kubbeyi doldurduktan sonra aşağıya, fakat yalnız kulaklara değil, ruhları yıkayan manevi bir şelale halinde, içimize dökülüyor.
    Gazi'de memnundu. Mevlevihane'den ayrıldıktan sonra, beni sınamak isteyen tarafını saklayarak, sanmki kendisi öğrenmek istermiş gibi bir tavırla sordu:
    "Bu Mevlana nasıl bir adamdır?"
    "Pek iyi bilmiyorum; ama herhalde, dedim, çok büyük bir adam olacak ki musiki, raks, şiir gibi dincilerin hoş görmedikleri şeyleri tarikatına ayin ve esas yapmış. Bana yeşil kubbesinin sivriliği bile göklerden bir şey tırmalıyor gibi gelir!"
    Neşeli neşeli güldü:
    "Ben onun ne liberal kafalı bir şair olduğunu bildiğim için, huzuruna kupkuru girilmez dedim, birkaç kadeh çekip de girdim."
    "Aman efendim, soframızda içki yoktu."
    Gözbebekleri bütün zebercetliğiyle (Sarıya yakın açık yeşil renkte bir süs taşı) parlayarak cevap veriyor:
    "Siz farkında değildiniz be çocuğum, hani ara sıra yandaki odaya girip çıkıyordum ya, işte o zaman..."
    Ve neden sonra, zihninden geçen düşünce silsilesinin bize son halkasını gösterir gibi söyleniyor
    "Mevlana büyük adamdı, büyük adamdı." (Age 37-38-39)

    Mustafa Kemal ATATÜRK büyük adam dediği Mevlana'nın liberal kafalı bir şair olduğunu düşünmektedir, İsmail Hakkı Sevük'e göre... Bundan sonrasında alkol içmesini bir haram veya suç gibi görenlerin ise, Mevlana'nın musiki, raks ve şiir gibi eylemlerini de düşünmeleri gerekmektedir. Mevlana'nın musikisi, raksı, şiiri ne kadar suç ise, Atatürk'ün alkolü de o kadar suç teşkil edebilir. Yani hiç... Musikinin, raksın ve şiir suç sayıldığı bir zamanda bütün bu ilmi yönlerini topluma kabul ettirmeyi başarmış bir kişinin karşısına aynı radikallikle, aynı liberallikle çıkmak gerekmektedir.

    Ahmet BALYEMEZ

    Kitabın Adı: Atatürk'le beraber
    Yazarı: İsmail Hakkı Sevük
    Yayınevi: İş Bankası
    Kaynak:http://kitapvetarih.blogspot.com.tr/2014/12/ataturk-ve-mevlana-ataturk-ile-beraber_14.html



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi kitapkurdu82 -- 22 Aralık 2014; 13:41:20 >







  • sağolasın.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.