Şimdi Ara

Aşılarda kullanılan NÖROTOKSİKLER ve OTİZM

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
14
Cevap
0
Favori
960
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • aşı içinde savunma tepkisi oluşturmak amacıyla kullanılan "alüminyum bileşikleri" ve daha birçok zehirli maddenin sinir sistemi üzerindeki zararlı etkisi KANITLANMIŞTIR. Alüminyum bir nörotoksiktir. yani SİNİR SİSTEMİNİ BOZAN BİR ZEHİRDİR. Bu zehirli maddenin lenf sistemi ve dolaşım sistemi aracılığıyla BEYNE gitmesi ve orada birikmesi ile ÇOCUKLARDA OTİZM HASTALIĞI MEYDANA GETİRDİĞİNE İLİŞKİN GÜÇLÜ KANITLAR YAPILAN BİRÇOK ARAŞTIRMAYLA GÖSTERİLMİŞTİR. Özellikle 2018 de Exley ‘ in yaptığı araştırmada 10 adet otizmli çocuğun beyin dokusu incelendi ve tamamında normal limitin çok üzerinde alüminyum tespit edildi.  Çocuklarda artan otizmin aşı kaynaklı olduğu neredeyse kanıtlanmıştır,  makrofajlar( aşının hedefi olan savunma hücreleri)  ile Al moleküllerinin beyne taşınması  çocuk yaşta beyinde bu derece alüminyum birikmesine sebep olmaktadır.  ve otizm, bu alüminyumlu adjuvanın sebep olduğu onlarca " aşı kaynaklı " hastalıktan sadece bir tanesidir.


    bu maddenin kullanılması için bir güvenli sınır değeri yoktur, uzun vadeli etkisiyle ilgili üretici firmaların bir güvenlik çalışması yoktur. durumun vahametini anlatabiliyorumdur inşallah.


    Bunlardan haberiniz olmadığı için mesajımı silmeniz normaldir, aşağıda bu konuya değinen 10 adet bilimsel makaleden derleme bir yazı hazırladım, lütfen okuyunuz, konunun yeterli sayıda bilimsel araştırmayla ispatlanmış olması sanırım mesajlarımın silinmemesi için yeterli bir sebeptir. bu konuyu medyada örtpas etmeye çalışanlar bugün korona yalanını başımıza saranlardır. el birliğiyle bu gidişata son vermezsek, sadece türkiye olarak değil, bütün insanlık olarak karanlık bir geleceğe gidiyoruz.


    aşağıdaki yazıyı dikkatlice okuyunuz, okumadan peşin yargıda bulunmayınız, bunların hepsi akademik makalelerden alıntılardır.

    (okuduktan sonra ise halen bunu silinebilir içerik olarak görüyorsanız, beni süresiz olarak banlayabilirsiniz çünkü ban bittiğinde bu konuyla ilgili paylaşıma devam edeceğim)



    Adjuvan : vücut savunma tepkisini artıran kimyasal maddedir, örnek : alüminyumlu adjuvan : alüminyumla beraber patojene ait proteinler, ve başka diğer proteinler vücuda enjekte edilerek alüminyumun vücutta savunma hücrelerini aşırı uyarmasına sebep oluyor, yani savunma tepkisini artırıyor. Alüminyum bir ağır metaldir, nörotoksiktir.

    OSB : Otizm spektrum bozukluğu

    CDC : ABD'nin Sağlık ve İnsan Hizmetleri Dairesi'nin, kamu sağlığı ve kamu güvenliğinin sağlanması konusunda çalışan bir birimidir

    FDA : Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi

    Aşıların içinde bulunan maddeler : Thimerosal , Formaldehid veya Formalin, Monosodyum glütamat, Oktoksinol-9, Polisorbat 80, alüminyumlu adjuvanlar, çeşitli insan ve hayvan hücrelerine ait DNA lar.

    _______________________________

    https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0946672X19305784

    Acute exposure and chronic retention of aluminum in three vaccine schedules and effects of genetic and environmental variation

    "Bazı aşılarda alüminyum içeriği, bu aşıların bağışıklığı tetiklemesini sağlamak için gerekli olabilirken, enjekte edilen alüminyuma tamamen maruz kalma da önemli bir sağlık meselesidir. "

    "Alüminyum bileşikleri çevrede ve gıdada doğal olarak bulunur, ancak sindirilen alüminyumun çok azı bağırsaklardan emilir."

    "Hesaplamalarımız , CDC programı için altı aya kadar olan bebeklerin metabolik olarak mevcut alüminyumlarının çoğunu aşılardan aldığını doğrulamaktadır."

    "Bireysel aşıların hiçbiri, bir yetişkin için maksimum 850 μg alüminyum kılavuzunu ihlal etmez . Bununla birlikte, tipik olarak 2, 4 ve 6. ayda birlikte verilen çoklu aşılar nedeniyle, CDC programı bir yetişkin kilosunu varsaysa bile bu sınırı ihlal etmektedir . Bu yaşlarda güvenli doz sınırının bir çocuğun kilosuna göre ayarlanması, akut toksisitenin tahmini güvenli sınırını çok aşan dozlarla sonuçlanır."

    "Alüminyum içeren aşılar (ACV'ler) ile yoğun bir programda, birikme beklenebilir, bu da kronik hastalık olasılığına ve kronik toksisite nedeniyle bozulmuş nörogelişim olasılığına yol açar"

    "Priest denklemini kullanarak vücuttan alüminyumu temizleme süresinin modellenmesi, bu program için bir çocuğun doğumdan 7 aya kadar 149 gün boyunca vücuttaki güvenli alüminyum seviyesinin üzerinde olacağını tahmin ediyor, bu da günlerin yaklaşık% 70'ini oluşturuyor."

    "Modellenmiş koşullarımız altında, beklenen en yüksek % alumTox, düşük gelirli annelerden doğanlar veya yetersiz beslenenler gibi genetik veya çevresel detoksifikasyon eksikliği olan düşük vücut ağırlıklı bebeklerde meydana gelecektir"

    "Herhangi bir ampirik kanıta dayanmadan, bebeklerin yetişkinlerle aynı oranda temizlendiğini varsayarsak bile, yalnızca aşı dozajının değil, aynı zamanda zamana ne kadar yakın yerleştirildiklerinin ilk aşamada bebekler için alüminyum seviyesini etkileyeceğini düşünmek mantıklıdır."

    "Farklı aşılar için alüminyum dozu, zaman içinde nasıl yerleştirildikleri, onları alan çocuğun ağırlığı ve alüminyumu temizleme yeteneğini sınırlayabilen genetik varyantların tümü, daha güvenli bir aşılama programı belirlemede önemli hususlar olarak görünmektedir."

    "Aşılardan kaynaklanan alüminyum toksisitesinin, gıdalardaki alüminyum ve içme suyunu tamponlamak için kullanılan alüminyum gibi diğer maruziyetlerden artması beklenebilir. Tamamen kapatılmamış bağırsak bariyerleri veya otoimmün mide ve bağırsak lezyonları olan bireysel bebekler, bir çocuk doktorunun farkında olabileceğinden çok daha yüksek dozlarda alüminyum yaşıyor olabilir."

    "Alüminyum artık multipl skleroz, epilepsi, Parkinson hastalığı, Alzheimer hastalığı ve otizm spektrum bozukluğu dahil olmak üzere çeşitli tanılarla ölen kişilerin beyinlerinde bulunmuştur. Alüminyum; beyni, kemikleri, paratiroidleri, dalağı, böbrekleri ve tabii ki bağışıklık sistemini etkilediği için tüm vücut alüminyum toksisitesi önemlidir"

    "Alüminyumun bilinen toksisite mekanizmaları hücre içi olduğundan ve dolayısıyla doku içi olduğundan toksikoloji için çok az yararlı bilgi sunar. Bu nedenle, aşılarla enjekte edilen alüminyumun kronik veya hatta akut toksisitesi düşünüldüğünde hızlı serum veya kan klirensi oranları yanıltıcı bir şekilde güven verici olabilir."

    "Alzheimer hastalığında birçok formda rol oynadığından uzun süredir şüphelenilmektedir ve silika yönünden zengin maden sularının yutulmasıyla hastalık semptomlarında azalma gösteren çalışmalarla desteklenmektedir "

    "Bizimki de dahil olmak üzere bugüne kadarki tüm analizler, yetişkinlerden alınan alüminyum klirens oranı(hücrelerin alüminyumdan temizlenmesi) verilerini kullanıyor; bu muhtemelen yenidoğan ve bebekler için aşırı iyimser bir alüminyum klirens oranıdır. "

    "Alüminyumun çoğu atılımı, alüminyumun böbreğin glomerülleri tarafından kandan süzülmesiyle gerçekleştirilir. Bebeklerde böbrek fonksiyonu tam olarak gelişmemiştir.”

    _________________________

    https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0946672X17308763

    (tarih)

    "Aluminium in brain tissue in autism"

    "Şimdiye kadar, OSB(otizm spektrum bozukluğu ) teşhisi ile ölen donörlerin beyin dokusunda alüminyum olduğuna dair daha önce hiçbir rapor bulunmamaktadır. Otizmde beyin dokusunda alüminyumu ölçtük ve bu dokulardaki alüminyumun yerini belirledik."

    "Bu erkek OSB donörlerinde sağlıklı veya hastalıklı dokularda şimdiye kadar ölçülen en yüksek beyin alüminyum içeriği değerlerinden bazılarını, kuru ağırlık olarak 17.10, 18.57 ve 22.11 μg / g değerleri dahil kaydettik. "

    "OSB'de beyin dokusunda ilk alüminyum ölçümlerini yaptık ve beyin alüminyum içeriğinin olağanüstü yüksek olduğunu gösterdik"

    "Meninksler, vaskülatür, gri ve beyaz cevherdeki iltihaplı hücrelerde alüminyumun varlığı, göze çarpan bir gözlemdir ve OSB etiyolojisinde alüminyumu etkileyebilir."

    _______________

    https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0162013417303380

    "Critical analysis of reference studies on the toxicokinetics of aluminum-based adjuvants"

    " Referans çalışmalarının hem yetersizliği hem de ciddi zayıflıkları, güvenliğini sağlamak ve Al içeren aşılara popülasyon güvenini yeniden sağlamak için, hem yenidoğan hem de yetişkin maruziyetleri de dahil olmak üzere, Al adjuvan toksikokinetiği ile ilgili yeni deneysel çalışmaların yapılması gerektiğini kuvvetle göstermektedir."

    ______________

    https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/22235057//

    "Aşı kaynaklı olanlar da dahil olmak üzere erken gelişim sırasında bağışıklık zorlukları, beyinde ve bağışıklık fonksiyonunda kalıcı zararlı değişikliklere yol açabilir. Deneysel kanıtlar aynı zamanda iki ila üç immün adjuvanın aynı anda uygulanmasının, otoimmüniteye karşı genetik direncin üstesinden gelebileceğini göstermektedir."


    "ABD Gıda ve İlaç İdaresi'ne göre, aşılar için güvenlik değerlendirmeleri genellikle uygun toksisite çalışmalarını içermemiştir çünkü aşılar doğal olarak toksik olarak görülmemiştir. Birlikte ele alındığında, bu gözlemler mevcut çocukluk dönemi aşılama programlarının genel güvenliği hakkında makul endişeler uyandırmaktadır."

    "Çocuklarda adjuvan toksisitesini değerlendirirken, birkaç anahtar nokta dikkate alınmalıdır: (i) bebekler ve çocuklar toksikolojik risk açısından "küçük yetişkinler" olarak görülmemelidir çünkü benzersiz fizyolojileri onları toksisiteye karşı çok daha savunmasız hale getirir, yetişkin insanlarda Al aşı adjuvanları, çeşitli ciddi otoimmün ve enflamatuar durumlarla (yani, "ASIA") ilişkilendirilmiştir, ancak çocuklar, yetişkinlere göre aşılardan rutin olarak çok daha yüksek miktarlarda Al'ye maruz kalmaktadır"

    "çocuklar rutin olarak yetişkinlere göre çok daha yüksek seviyelerde Al aşı adjuvanlarına maruz kalmaktadır, ancak bu bileşikler hakkında yeterli güvenlik verileri eksiktir. "

    "Al adjuvanlar tarafından. Özetle, araştırma kanıtları, mevcut aşılama uygulamaları hakkında artan endişelerin gerçekten de haklı olabileceğini göstermektedir. Çocuklar aşı kaynaklı komplikasyonlar açısından en fazla risk altında olabileceğinden, pediatrik popülasyonda aşıya bağlı olumsuz sağlık etkilerinin titiz bir şekilde değerlendirilmesine acilen ihtiyaç vardır."

    __________________________

    https://www.longecity.org/forum/topic/61098-vaccine-adjuvants-autoimmunity-and-inflammation//

    "Mechanisms of aluminum adjuvant toxicity and autoimmunity in pediatric populations"

    bu makaleyi inceleyebilirseniz günlerini ayırın detaylıca inceleyin.

    “adjuvanlanmış alüminyum, aşıların sağladığı bağışıklık korumasının altında yatan tepkiyi kolaylaştırmada hayati bir rol oynar. “

    Yukarıda alıntı yapılan paragraf, aşıdaki tek proteinlerin, immün koruma için gerekli viral / bakteriyel hedef proteinler olduğunu varsayar. Bu durumda, belirttikleri gibi, alüminyum tarafından uyarılma, immün korumanın oluşturulmasında hayati bir rol oynar. Ancak aşıların gıda proteinleri (ovalbumin, süt, soya, maya, susamdan yağlar, yer fıstığı, balık vb.) kültür ortamı hücre proteinleri (Vero maymun böbrek hücresi proteinleri, buzağı serum proteinleri, WI38) dahil olmak üzere çok sayıda başka protein içerdiği açıktır. / MRC5 fibroblast hücre proteinleri, civciv embriyo hücre kültürü proteinleri vb.)

    hedef olmayan viral / bakteriyel proteinler, bunlar da çözünmeyen alüminyum partiküllerinin yüzeyine adsorbe edilir. Daha sonra belirttikleri gibi, alüminyum yardımcı maddeler bağışıklık sistemini TÜM bu proteinlere de daha etkili yanıt vermesi için uyarır. Sonuç, bu proteinlerin herhangi birine veya tümüne karşı antikorların sentezinin yanı sıra hücre aracılı immün yanıtları içeren hedef dışı immün yanıtlardır.

    Böyle bir yanıtın sonucu elbette gıda alerjisi, astım, otizm ve otoimmün hastalıkları içerir.

    "FDA, aşılardaki alüminyumu diyet alüminyumuyla karşılaştırarak bilimi bir alay konusu yapıyor. Bu durumda, kas içi enjeksiyon yerine alüminyumla adjuvanlanmış aşılarımızı içmeliyiz. ..FDA, güvenlik araştırmaları için gerekli olanları bile belirleyemiyorsa, FDA tarafından onaylanan aşıların güvenli olmasını nasıl bekleyebiliriz? “

    "Aşı kaynaklı yan etkilerin en ufak bir belirtisini bile derinlemesine araştırmaları beklenir. Bunun yerine, aşı yapıcıların ve düzenleyicilerin aşı güvenliği sorunlarını gizlemek için işbirliği yaptığını görüyoruz."

    _____________________________________________

    https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0162013411002212?via%3Dihub

    "Do aluminum vaccine adjuvants contribute to the rising prevalence of autism?"

    "Otizm spektrum bozuklukları (ASD), ciddi çok sistemli gelişimsel bozukluklardır ve acil bir küresel halk sağlığı sorunudur. "

    "En yaygın olarak kullanılan aşı adjuvanı olan alüminyum (Al), kanıtlanmış bir nörotoksin ve güçlü bir bağışıklık uyarıcısıdır. Bu nedenle adjuvan Al, nöroimmün bozuklukları indükleme potansiyeline sahiptir."

    "Al'a yalnızca birkaç aşıdan maruz kalma, yetişkinlerde bilişsel bozulmaya ve otoimmüniteye yol açabiliyorsa, genellikle Al ile adjuvanlanmış aşı içeren mevcut pediyatrik programların çocuklar için güvenli olup olmadığını sorgulamak mantıksız mıdır?"

    "en yüksek OSB prevalansına sahip ülkelerden çocuklar, aşılardan Al'a en yüksek maruziyete sahip gibi görünmektedir; Al yardımcı maddelerine maruziyetteki artış, Amerika Birleşik Devletleri'nde son yirmi yılda gözlemlenen OSB prevalansındaki artışla önemli ölçüde ilişkilidir"

    "Çocuklar, Al'a maruz kalmanın ardından komplikasyon riski en fazla olan popülasyonun bir kısmını temsil ettiğinden, Al adjuvan güvenliğinin daha titiz bir şekilde değerlendirilmesi gerekli görünmektedir."

    ____________________________________________

    https://www.researchgate.net/publication/312762919_Autism_Spectrum_Disorders_and_Aluminum_Vaccine_Adjuvants

    "Autism Spectrum Disorders and Aluminum Vaccine Adjuvants"

    "Araştırma verileri, Al içeren aşıların artan otizm insidansına katkıda bulunan bir etiyolojik faktör olabileceğini düşündürmektedir."

    __________________

    https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S1286011516000254

    "Aluminum adjuvants of vaccines injected into the muscle: Normal fate, pathology and associated disease"

    "Güvenlik endişeleri büyük ölçüde bu adjuvanın doğasında var olan uzun biyopersistans süresine bağlıdır ve bu, kuvvetli hücresel alım yoluyla interstisyel sıvıdan hızlı geri çekilmesiyle ilişkili olabilir; ve adjuvan partiküllerinin lenfoid organlarda ve beyinde göç etme ve yavaşça birikme kapasitesi.... gibi  yeni tartışmalar, uzun vadeli alüminyum adjuvan farmakokinetiği ve güvenliğinin ciddi şekilde yeniden değerlendirilmesinin gerektiğini kuvvetle göstermektedir."

    _____________________

    https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S2405844020306848

    "Imaging of aluminium and amyloid β in neurodegenerative disease"



    "Son araştırmalar, insan beyin dokusunda alüminyum varlığını doğruladı. Kantitatif analizler, ailesel Alzheimer hastalığı, kongofilik amiloid anjiyopati, epilepsi ve otizm dahil olmak üzere bir dizi nörodejeneratif hastalıkta beyin alüminyum içeriğinin arttığını göstermektedir."


    Reconsideration of the immunotherapeutic pediatric safe dose levels of aluminum

    https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0946672X17300950?via%3Dihub

    “Alüminyumun aşı dozlarına ilişkin güvenlik çıkarımları, yalnızca yetişkin fare ve sıçanların diyete maruz kalma çalışmalarına dayanmaktadır.”

    “Yaşamın 1. gününde bebekler, vücut ağırlığı başına doz ayarlandığında izin verilenden 17 kat daha fazla alüminyum alırlar.”

    “FDA düzenlemeleri, ilaçlardaki bileşen bileşenlerin güvenlik testini gerektirir (21 CFR 610.15). Yabancı proteinler haricinde, aşılar veya aşı programları için bileşen güvenlik testi gerekmez. Aşılarda alüminyum dozajı, güvenlik bilimine değil, antikor titrelerinin üretimine dayanır.” (sadece etkililik test ediliyor)

    “Şu anda, Al'nin güvenlik çalışmalarına dayanan herhangi bir aşı ürününde Al'in değerlerini spesifik olarak tanımlayan bilinen veya yayınlanmış hiçbir çalışma bulunmamaktadır.”

    “Sonuçlarımız, özellikle planlanan her aşı aralığında biriken vücut yükü dikkate alındığında doğumdan 36 aya kadar artmış nörotoksisite riskini öngörmektedir.”


    @Ed Wood @XanthiN @powerstorm




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Akordiyon -- 1 Kasım 2020; 20:4:27 >







  • Türkçe altyazı var


    bu ise gene aşılarda üretim kalıntısı olarak bulunan dna larla ilgili.

    aşılardaki ağır metallerin yapabileceği etki otizmle sınırlı değil, birçok rahatsızlığa yol açıyor. Otoimmün hastalıklara yol açıyor. Alerjiler mesela, yukarda da yazıyor.

    Peki aşılar birçok hastalığı sonlandırmamışmıydı ? örneğin çocuk felci ?

    https://vitamingiller.com/polioda-insan-parmagi-6-dev-tip-efsanesi-tarihe-karisiyor/

    aşılar konusunda o kadar içi boş bir propaganda varki, aşıdan sonra bir rahatsızlık geçirseniz, ve doktora gitseniz bunun en son ihtimalle aşı kaynaklı olabileceğini düşünüyorlar, dolayısıyla gerçekte olanının çok az bir kısmı kayıtlara geçiyor, aşıların zararınına göre ortaya bir fayda koyup koymadığı çok tartışmalıdır. Ne kadar fayda sağladığı da tartışmalıdır, ne kadar güvenli olduğu da öyle.

    https://vitamingiller.com/prof-dr-alisan-yildiran-ile-asi-gercekleri-video/


    https://www.coronagercegi.com/post/asi-magdurlari

    ● Aşılardan zarar görürseniz aşı üreticisini dava edemiyorsunuz. Ancak devletten davacı olabiliyorsunuz. Bu yasal olarak bu şekilde düzenlenmiştir. Bu sebeptendir ki ABD aşıdan zarar görenlere 2,7 milyar dolar ödemiştir.


    ● Aşı mağduru olarak kabul görmeniz de o kadar kolay bir durum değil. O yüzden aşıdan zarar görenlerin gerçek sayısı resmi rakamların çok çok üzerindedir.


    ● Aşı üreticilerini kontrol etmesi gereken enstitüler aşıların güvenli olduğuna dair hiçbir belge/kanıt sunamamışlardır. Hatta normal ilaçlarda standart olan testlerin yapıldığına dair bile kanıt sunamamışlardır.


    ● Son 30 yılda aşıların güvenli oluşuna dair tek bir test bile yoktur.



    Bill Gates'in Afrika ve Hindistan'dan kovulması


    Binlerce kızın aşıyla hasta edilmesi


    ● Gates Vakfı destekli GSK ilaç firması, 2010’da 7 Afrika ülkesinde yeni geliştirdiği 3 fazlı Sıtma aşısını denedi. Aşı yapılan 5949 çocuktan 1048’i, felç ve ateşli nöbet şeklinde ağır yan etkiler yaşadı. Bunlardan 155’i yaşamını yitirdi.


    ● 2012’de yine Çad’da Gates destekli MenAfriVac isimli menenjit aşısı test edilen 500 çocuktan 40’ı felç oldu.


    ● Hintli bilim insanları tarafından yapılan iki bilimsel yayında 2000 ile 2017 arasında ön görülenden 490 bin fazla çocuğun felçli kalmasında Bill Gates'i suçlamaktadır.



    ÖNEMLİ : https://www.instagram.com/isuda/




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Akordiyon -- 2 Kasım 2020; 23:32:3 >




  • Tüm bu derlemede tam bir bütünlük ve açıklık göremiyorum. Aksine abartma, kısmen çarpıtma ve üstünkörü birleştirilmiş havası var. Büyük resmi gören komplo teorisyenliği rolünü üstlenirken umarım tıp, biyokimya veya moleküler biyoloji konusunda herhangi bir eğitiminiz ve dereceniz vardır çünkü belli ki buna dikkat etmiyorsunuz, misal maskelerle ilgili paylaştığınız linkte yer alan videodaki "diplomat ve global risk stratejisti" olan Hüseyin Çiloğlu maskelerden ne anlayabilir? Bu adamın fen bilimci vasfı, sıfatı nedir ki maskelerin işlevselliği hakkında konuşabiliyor?

    https://www.coronagercegi.com/post/viral-yuk?utm_medium=referral

    quote:

    bu konuyu medyada örtpas etmeye çalışanlar bugün korona yalanını başımıza saranlardır.


    Madem korona yalansa niçin maskelerin viral yükünü veya maskeli - maskesiz bulaşma yüzdelerini tartışan videolar barındıranwww.coronagercegi.com sitesinin içeriğini öylece paylaşıyorsunuz? Kabalık ediyorsam mazur görün ama bence birazcık kafanız karışmış.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    O makaleleri açip bi incelemenizi öneririm o zaman daha iyi anlayacaksiniz.

    Makalelerde de yazdigi gibi, bu konu abartma ve carpitmanin aksine bastirilmaya calisilan bir konu.

    Yani bilimsel makaleden yazan şeyi halen çarpitma bu diyebiliyorsaniz yapacak birşey yok.

    Maskenin solunum sistemini zorladiği bir kisim karbondioksitin geri solunmasina sebep oldugu, bakteri virus mantarlarin barinmasi icin uygun ortam oluşturdugu herkesin tecrube ettigi şeyler olmasinin yaninda bircok doktor uzman araştirmacinin da acikladigi şeyler fakat bunlari medyada goremiyorsunuz.

    Huseyin ciloglununun Tipci olmamasi konuyla ilgili konusamayacagi anlamina da gelmiyor cunku bilimsel kaynaklara ve istatistige dayanarak aciklama yapiyor.

    Öyle 80 milyona direkman sorgusuz sualsiz maske takacaksiniz diyen sözde doktorlardan daha bilimsel konuşuyor kendisi.



    Koronavirusler vardir, sadece şuan yansitilan zombi virus algisi bilimdişidir.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Akordiyon -- 31 Ekim 2020; 14:31:33 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Doktorlar ve tıbbi ekip henüz daha korona virüsün ismi bile ortada yokken ameliyathanelerde niçin maske takıyordu? Maskeler zararlı olsa neden operasyonlar sırasında kendileri maske taksınlar ki? Maskelerin zaten konudaki iddialarınız ile alakası ne? Attığınız makaleler maskelerle alakalı değil. Alüminyumla ilgili ilk makalede yazanlar sizin söylediklerinizi birebir iddia etmiyor bence, cımbızla laf alıntılayıp çevirmekle bu iş olmaz. Bakın, benim de bir uzmanlığım yok ama çok basit sağduyu yürütüyorum. Siz biyokimyacı mısınız? Moleküler biyolog musunuz? Bu konuda bir eğitiminiz veya bir dereceniz anlaşıldığı kadarıyla bulunmuyor. Alüminyumun etkileri, olası toksikasyonu veya aşılar hakkında akademisyen gibi konuşma yetkinliğiniz de haliyle bulunmuyor. Fikir beyan etmek başka, uzman olunmayan fen bilimsel bir konuda konuşmak, bir şeyler iddia etmek çok başka bir şey. Elbette Dünya'da ciddi bir solunum rahatsızlığına yol açabilecek bir hastalığın böylesi yaygın bir salgını varsa (ki var) insanların sağlığını maskeler hakkında gayet temelsiz ve bilimdışı komplo teorileriyle tehlikeye atma gibi bir lüksünüz bulunmuyor. Elbette bu durumda sitenin moderatörleri insan sağlığını tehlikeye attığınızı düşünüp attığınız mesaja müdahele etme haklarını kullanabilir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    ben maskeyle ilgili bir şey paylaşmadım ki zaten ?


    siz en basit bir ilacı bile 7 den 70 e herkesin, her şart ve koşulda kullanılabilir olduğunu iddia edebilir misiniz? edemezsiniz değilmi ? maske de aynı şekilde, siz çocuklar ve yaşlılar da dahil olmak üzere bütün 80 milyonluk topluma her koşulda maske takın diyemezsiniz, ve zorunluluk getiremezsiniz. daha doğrusu bir temeli olmaz bunun.

    her sıcaklıka her hava koşulunda her ortamda her yaşta , başka bir hastalığı olup olmadığına bakmaksızın herkese maske takın denilemez. bunu tartışmak bile içler acısı bir durum.



    makalelerde yazanlardan farklı birşey söylemiyorum ben. alüminyum nörotoksik bir madde bu biliniyor zaten, aşılarda da alüminyum kullanılıyor, alüminyumun birçok hayvan deneyinde canlılarda sosyal davranışları olumsuz etkilediği ispatlanmış gösterilmiş, alüminyumun otizm yaptığı ispatlanmıştır. fakat aşının içindeki alüminyumun bunu yaptığı gösterilen direnç sebebiyle kabul edilmiyor, resmi yönetimlerde bu çalışmalara engel oluyor. yukarıdaki videoda aşı içinde verilen alüminyumun makrofajlar tarafından beyne götürüldüğünü anlatıyor, fakat bu çalışmalar kasten durduruluyor.


    yukarıdaki makalelerde aşı içindeki bu alüminyum riskli olduğu kabul edilmiş, aşı programlarının sorgulanması gerektiğini anlatıyor. ben mühendisim, konuyla ilgili bir eğitimim bulunmuyor, ama EĞİTİMİ OLAN KİŞİLERİN DAHİ YUKARIDAKİ MAKALELERDEN HABERİ YOK. niçin ?

    eğitimimizin konuyla ilgili olmaması konudan bağımsız yapmıyor bizleri, herkes herşeye ilgili duyabilir ve araştırabilir, ben kendi kafamdan birşeyler iddia etmiyorum, konuyla ilgili bilim insanlarının yaptığı çalışmayı koyuyorum buraya. yani bu kadar direncin bir anlamı yok. bahsettiğimiz de bu zaten. böyle bir konuda neden bu kadar direnç gösteriliyor ?



    maske konusuna dönecek olursam, dünyada hiçbir kişi ve kurum maskenin hastalıklardan koruduğuna ve de GÜVENLİ olduğuna dair bir KANIT ortaya koyamadı, sonuna kadar tartışılmaya açık bir konudur dolayısıyla kimsenin mesajlarımızı silme hakkı bulunmuyor.





  • Akordiyon kullanıcısına yanıt

    Makalelerin bir kısmını okudum. Orada aşılar terkedilmelidir falan demiyor fakat bir korelasyon olabilir şeklinde ifadeler var. Kesin bir delil yok ellerinde. Tavsiye edilen aşı programlarının zaman aralıklarının değiştirilmesi. Bu şekilde alüminyum yükünü hafifletmek. Öyle komple aşıları terkedelim diyen yok zaten.

    Elbette makale yarışına girilirse aksini iddia eden on katı makale bulunuyor. Fakat yine de bu konu üzerinde düşünülmesi gereken bir konu.


    Sonuçta aşılar sayesinde çocuk ölümlerinin, felçliklerin, sakatlıkların önüne geçildiği kesin olarak ortada.


    Bir korelasyon var şüphesi ile aşı yapmamak mı?

    Çocuğu hastalıklara karşı savunmasız bırakmak mı?


    Şunu da unutmamak lazım. 1000 çocuğun aşı yaptırdığı bir ortamda aşısız bir çocuk hastalıktan korunur zaten. Diğerlerinin sayesinde.

    Ama çoğunluğu aşısız olursa sonuçları çok vahim olur.

    Bu sebeple aşı meselesine çok dikkatli yaklaşmak gerekir.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Hakiki Osmanlı Torunu kullanıcısına yanıt

    şuanda aşı otizm ilişkisi kabul edilmiyor bile. dolayısıyla toplumda kaç tane çocuğun bu aşılardan dolayı otizm olduğunu bilmiyoruz. bunlar kasten kabul edilmiyor ve kasten de bilim insanlarına engel olunuyor,

    bana sorarsanız bu çalışma yapıldığında ya bu aşılar durdurulacak yada elde alternatif varsa o kullanılacak. burada problem şu, siz insanları yıllarca böyle zehirledikten sonra insanlar size nasıl güvenecek ? alternatif diye sunacağın şeyin içinde ayrı bir problem olmadığını nerden bilecek ?


    aksini iddia eden birçok makale bulunuyor gibi görünebilir fakat hiçbirisinin argümanı "yiyeceklerde de alüminyum var canım.." dan öteye gitmiyor.


    aşılar konusunda yukarıdaki adresleri lütfen girip okuyun, göreceksinizki aşılar gerçekten etkilik ve güvenlilikleri test edilmeyen ürünler, aşılar hastalıkalrdan koruyor gibi lanse ediliyor ama değil korumak birçok insanda aşılar bizzat hastalık meydana getiriyor. özellikle bulaşıcı olarak nitelendirilen hastalıklarda virüsler devamlı değişim sürecinde olduğundan ürettiğiniz aşı iç bir işe yaramayabiliyor, dahası mesela zatüre dediğinizde sadece pnömokok bakterisine karşı aşı üretiliyor fakat zatüreye bunun haricinde sebep olan birçok kaynak var, grip aşısı dediğinizde, olduğunuz grip aşısı zaten çoktan değişmiş ve çeşitlenmiş virüslere karşı üretilmiş oluyor ve koruyuculuğu yok denecek kadar az, tartışmalı. zaten birçok çeşit virüs bulunuyor aynı anda vucüdumuzda.


    bu aşılar hiç olmamalıdır demek değil, gerçek fayda ve zararı tespit edilmeli, zararları göz önünde bulundurularak gerekli önlemler alınmalı, ve derhal medyanın bu aşı mükemmeldir propagandasına bir son verilmeli




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Akordiyon -- 31 Ekim 2020; 23:59:27 >




  • Akordiyon kullanıcısına yanıt

    İyi de biz çocukken herkes kızamık, su çiçeği, kaba kulak, vs illaki geçirirdik. Bugünkü çocuklar geçirmiyor bunları. Bu delil değil mi.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hakiki Osmanlı Torunu kullanıcısına yanıt

    evet geçiriyoruz, üstelik bunların aşısını olduğumuz halde geçiriyoruz, dahası aynı antibiyotik direnci gibi, aşılar da mikropların direnç geliştirmesine sebep oluyor. aşılanmış kişilerde de hastalık görülüyor.

    bu yazıyı da mutlaka okuyun :


    https://vitamingiller.com/doktorlar-konusuyor-lawrence-palevsky-pediatr/

  • quote:

    dünyada hiçbir kişi ve kurum maskenin hastalıklardan koruduğuna ve de GÜVENLİ olduğuna dair bir KANIT ortaya koyamadı, sonuna kadar tartışılmaya açık bir konudur


    Tartışmaya açık olmasına açık da söylediğinizin gerçeklikle bir ilgisi bulunmuyorsa (ki bulunmuyor) iddianızda ısrar etmeniz çok lüzumsuz ve ayrıca bir salgın sözkonusu olduğu için de tehlikeli. Gerçek dediğinizden farklı:

    quote:

    Transmission of viruses in emitted droplets and aerosols to susceptible individuals may occur via physical contact after deposition on surfaces, reaerosolization after deposition, direct deposition of emitted droplets on mucosal surfaces (e.g., mouth, eyes), or direct inhalation of virus-laden aerosols1,2. Uncertainty remains regarding the role and spatial scale of these different transmission modes (contact, droplet spray, or aerosol inhalation) for specific respiratory diseases, including for COVID-193,4,5,6,7, in particular settings, but airborne transmission stems from the initial expiratory emission of aerosols or droplets. Consequently, the wearing of masks—in addition to vigilant hand hygiene—has been put forth as a means to mitigate disease transmission, especially in healthcare settings8,9,10,11. Much research has indicated that masks can provide significant protection to the wearer, although proper mask fitting is critical to realizing such benefits12,13,14,15. Alternatively, masks can potentially reduce outward transmission by infected individuals, providing protection to others7,16,17.


    https://idp.nature.com/transit?redirect_uri=https%3A%2F%2Fwww.nature.com%2Farticles%2Fs41598-020-72798-7&code=ac1e8837-cca6-4a86-8ea9-2ffb41929825

    Arkadaş da bahsetmiş attığınız makalelerde farklı bir şey yazdığından, sonuçların tam olarak kesin veya ispatlı olmadığından yalnızca bir takım bulguların sözkonusu olduğundan. Siz hep kesinliklerle konuşurken makale daha çok bulgularla çıkarımsal ve ihtimal olarak konuşuyor. Sizin yaptığınız şekilde amansız bir karşıtlık dile getirilmiyor, komplo teorileriyle insanı yanlış bir yola saptırtmıyor.

    quote:

    sonuna kadar tartışılmaya açık bir konudur dolayısıyla kimsenin mesajlarımızı silme hakkı bulunmuyor.


    Gerekli görülmesi halinde silinebilir üyelik sözleşmesi uyarınca. İnsan sağlığı (haliyle hayatı) önemli bir konu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    sağlıklı insanların maske takması ve maske zorunluluğu farklı bir şeydir. maske konusunda bilim insanlarının bir uzlaşması bulunmuyor.


    amansız karşıtlık nerden çıktı ? bence okuduğunu anlamayan ve saptıran sizsiniz. farklı birşey duyduğunuzda buna komplo deyip geçmek de kimseye bişey kazandırmaz.


    "Hesaplamalarımız , CDC programı için altı aya kadar olan bebeklerin metabolik olarak mevcut alüminyumlarının çoğunu aşılardan aldığını doğrulamaktadır."

    "Bireysel aşıların hiçbiri, bir yetişkin için maksimum 850 μg alüminyum kılavuzunu ihlal etmez . Bununla birlikte, tipik olarak 2, 4 ve 6. ayda birlikte verilen çoklu aşılar nedeniyle, CDC programı bir yetişkin kilosunu varsaysa bile bu sınırı ihlal etmektedir . Bu yaşlarda güvenli doz sınırının bir çocuğun kilosuna göre ayarlanması, akut toksisitenin tahmini güvenli sınırını çok aşan dozlarla sonuçlanır."

    "Alüminyumun çoğu atılımı, alüminyumun böbreğin glomerülleri tarafından kandan süzülmesiyle gerçekleştirilir. Bebeklerde böbrek fonksiyonu tam olarak gelişmemiştir.”

    "Bu erkek OSB donörlerinde sağlıklı veya hastalıklı dokularda şimdiye kadar ölçülen en yüksek beyin alüminyum içeriği değerlerinden bazılarını, kuru ağırlık olarak 17.10, 18.57 ve 22.11 μg / g değerleri dahil kaydettik. "



    en önemli makaleleri okudum araştırdım önünüze koydum, alüminyumun nörotoksik olduğu ve otizm yaptığı biliniyor zaten, kabul edilmeyen bunun çocuklarda aşı kaynaklı bir sonuç olduğu. yukarıdaki makaleler işin bu kısmına değinen önemli kanıtları gösteriyor. kendiniz katılmayabilirsiniz ama komplo deyip de geçemezsiniz. burada toplumu yanlış yönlendiren bişey yok, aksine toplumu yanlış yönlendiren propagandalar ve sizin bu 'komplo' söyleminiz.


    çok istiyorsanız silebilirsiniz konuyu, peki literatürden yukardaki makaleleri de kaldırabilecek misiniz? kendinize göre toplumu yanlış yönlendiriyor diye düşündüğünüz 'komplo teorisi ' ile ilgili onlarca bilimsel makale yazılmış ve hepsi alarm veriyor. konu silmekle elinize ne geçecek ?


    buyrun silin, mızrak çuvala sığmıyor zaten.





  • quote:

    sağlıklı insanların maske takması ve maske zorunluluğu farklı bir şeydir. maske konusunda bilim insanlarının bir uzlaşması bulunmuyor.


    Belirli bir davaya inandığınızı görebiliyorum ama bilginizde kökten yanlışlıklar var en azından bunu kabul edin. Maske vaka (potansiyel olarak hasta da olabilecek) insandan sağlıklı veya enfekte olmamış insana bulaşmaları ciddi oranda düşürüyor zira bir blokaj yaratıyor. Sözkonusu olan çok basit bir fizik bilgisi ve yaklaşımı. Bir duvar örüp suyun veya gazın akmasını engellemekle paralel. Özetle hayır, maskenin koruyucu olduğu konusunda bir konsensüs sözkonusu. Maskeyi temizlemeyince veya değiştirmeyince mantar oluşuyorsa ya da maske astım hastalarını vb rahatsız ediyorsa bu tamamen farklı bir mevzu. Maskeler zararlı olsa doktorlar ameliyathanelerde maske kullanmaz ve pekala steril olması gereken operasyonlar sırasında maske takıyorlar. Henüz korona varolmadan da önce.

    quote:

    Both surgical masks and unvented KN95 respirators, even without fit-testing, reduce the outward particle emission rates by 90% and 74% on average during speaking and coughing, respectively, compared to wearing no mask, corroborating their effectiveness at reducing outward emission.


    https://idp.nature.com/transit?redirect_uri=https%3A%2F%2Fwww.nature.com%2Farticles%2Fs41598-020-72798-7&code=d796a9b4-adb5-47b0-ab2d-12900c7b5e1e

    Attığım makalede söylediklerimle ilgili olarak yazanları tekrardan koyuyorum, ki makale Nature'dan. Nature yeryüzündeki en prestijli hakemli bilim dergilerinden birisi. Hakemli olması demek makalenin ciddi yanlışlar barındırıyorsa yayınlanmasının mümkün olmaması demek. Hakemler asırlardır maske üretici firmalarının hissedarları olamayacağına göre ve hakemler haricinde güçlü bir bilim camiası da bu dergileri okuyup esasında hem dergilerin kalitesini hem de hakemleri de kontrol ettiğine göre gerçekliğin kasten çarpıtılmış olması da mümkün değil. Yine çok basit mantık yürütme yaptım. Temel mantığın kaçırılması halinde yanlış yollara sapılıyor.
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.