Şimdi Ara

300bin km uzeri araca sahip olmus olan var mi? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
44
Cevap
0
Favori
10.284
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • bir önceki aracımız olan raw4 ü sıfır alıp 450 bin kmde sattık. ondan önceki octaviamızı 60 binde alıp 360 bin kmde sattık.

    bu arada 450 bin kmde sattığımız raw4 ü şu an bir tanıdığımız kullanıyor. araba 500 bin kmyi geçmiş. araba 500 bin kmdir lpg ile kullanılıyor.bu zamana kadar hiçbir rutin bakımı aksatılmadı hatta lpg bakımı bile yapılırdı 20 bin kmde bir. sadece bir defa elektronik bir arıza vermişti. onun haricinde hiç tamirci yüzü görmedi araç.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Polestar191 P kullanıcısına yanıt
    Hocam ben nordic'den mümkün olduğunca uzak duruyorum. Bana sorarsanız kalitesi düşük. Mesela nordic yağ filtresini görmüş olanlar kağıttan bozma bir şey olduğunu söylüyor.
    Onun dışında daha önce nordic markasını tek kullanışım yağ dolum kapağı contası oldu. Taktım, ilk bir kaç ay iyiydi ama şimdi 17 senelik conta ile bir farkı kalmadı.

    Mesela Amerikan üretimi benzin pompası geçen sene 250 liraya satılıyordu. Nordic ise 80 liraydı. Arada ciddi bir fark var ve bence bu farkın büyük çoğunluğu kaliteye gidiyor.
    Özetle nordic aracıma sokmayacağım bir marka.
  • 300 bin üzeri değilde 17 yaşında Doblo'muz var. Daha önce geçmişte biraz bakımlarını aksatıp sürmediğimizden dolayı ufak tefek sorunlar çıkardı. Büyük birşey çıkarmadı ama uğraştırdı biraz. Bütün sorunları tek tek sırayla çözdük şimdi eski haline döndü.



    Orjinal yedek parça kullanılmış, mesela benim arabada 2 farklı orjinal parça var, fabrikanın bursada ürettiği Opar birde italyadan gelen magneti marelli, bunlar arasında bile yaklaşık 3 kat fiyat farkı ve o oranda kalite farkı var. Mümkün olduğunca öz hakiki orjinal parçaları tercih ediyorum ben ki opar bile italyan parçaların yanında yan sanayi gibi kalıyor, birde direk yan sanayi kullananlar var ki araba her gün bozuluyor diyor bozulur tabi. Sen o kadar dandik parçayı takarsan o arabanın sanayiye ulaşabilmesi bile mucize



    Uzun yol yapmış, şehir içi özellikle dur kalk trafik arabayı mahvediyor. 17 yaşındaki sadece uzun yol yapmış Doblo'm ile 1 senede şehir içinde 10.000 km yol yapmış Fiorino'mu kıyaslarsam şehir içinde 1 sene uzun yolda 5 seneye bedel. (10 kişide kullanılmış arabadan bahsetmiyorum, tek şoför 5 yıl.)



    Orasına burasına dikkatli bakılmış, arabasını tanıyan adamın arabası alınır binilir.





    Kaporta ve km'den çok daha önemli şeyler var. Kapıda hasar varsa gidersin servise yeni kapı taktırırsın boyarlar mis gibi tertemiz olur ama yan sanayi takılan triger kayışının gergisi yolda kırılırsa (ki 50 liralık avuç kadar parça) motoru kucağına alır üstüne soğuk bir bardak su içersin.



    Birde sorunlu araba sorunsuz araba muhabbeti almış gidiyor ama kimse arabanın sorununu sormuyor. Neden sorunlu diye. Benim arabadan örnek vereceğim; sanayide vs ustalar sorunlu diye bulaşmak istemez. Kronik sorunları da çok basit ama bilmeyen ustanın elinde çözemezsin. Gaz kelebeği potansiyometresi ile alternatör kronik problemi ve sadece 2 parça. Ama öyle bir 2 parça ki arabada marş basacak elektrik kalmamasından -aküyu bitiriyor- dururken motorun stop etmesine ve tekrardan marş basarken yine aküyü bitirmesinden kısır döngüye giriyor araba. Çözümü de çok basit, kelebek ve alternatör. Bu 2 parçayı bozulmadan yedeklerini al koy kenara bitti. Bozulunca değiştir gitsin. Başkada ciddi bir problem yok arabada. Parçalar da Bosch'un Fiat'lada ilgisi yok olayın ama sorunlu olan Fiat.



    O yüzden örnek veriyorum S40'a belki çok sorunlu diyebilirler önemli olan sorunların kaynağını bilmek. Belkide olayın Volvo ile alakası yok. Başka bir üreticiden alınan parça kaynaklı.



    Alındıktan sonrada kronik bir problem varsa en mantıklı yol üstüne gidip çözmek. Çözdükten sonra sorun morun kalmıyor genelde.



    Tabi en önemlisi yaşlı bir araba alırken ufak tefek sorunlar çıkartabileceğini kabul etmeniz ve bütçe ayırmanız lazım. Mesela benim arabada kronik bir problem var ki Fiat kaynaklı bu, silecek suyu deposu kendi kendine su sızdırmaya başlıyor ben yeni depo takmaktan bıktım depo patlamaktan bıkmadı

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Genelde herkes aracın motor ömründen bahsetmiş ama ben de "300bin km yaptım tık demedi" söylemlerine hiç güvenmiyorum. Bu araçlar fabrikada üretilen kul yapısı ve belirli bir ömrü olan araçlar ve genelde kitapçıklarında araçların ekonomik ömrünün 10 yıl olduğu yazılıdır. Evet motorlar çok dayanıklı üretiliyor ve düzgün ve bakımlı kullanınca kolay kolay sorun çıkarmaz. Çıkarsa da örneğin benzinli atmosferik motorların rektefiyesi çok masraflı değildir.

    Ancak gelgelelim bu araç 300bin km yaparken bilmem kaç bin parçadan oluşan ve kul yapısı olan arabanın birçok yerinden sorun yaratmaya meyilli oluyor. Cam otomatiğinden tutun da elektronik aksamından trimlerine kadar. Ama arabanın orasından burasından ses gelsin, amortisörlerinden tutun da ön takımlarına kadar artık iyiden iyiye ayarı kaçsın ama ses vs. önemli değil beni gideceğim yere götürsün yeterlidir diyen insan için sıkıntı olmaz tabii.

    Ben genelde 0km araç almaya çalışıyorum ki artık 0km araç almak parası olana bile mantıklı değil. Ya da 2nci el ama geçmişini aydınlatabildiğim ve kmsi düşük, 3-4 yaşından büyük araç almamaya çalışıyorum. Bu şekilde bakımdan bakıma servise gidiyorum kafam rahat kullanıyorum. Yani 10 yaşında golf alacağıma 2 yaşında dacia almak bana daha mantıklı geliyor. Kafa rahat oluyor.

    Bol vakti olan, potansiyel masraflar için bir miktar meblağ ayırabilen ve iyi markaya ucuza bineyim isteyenler için birşey diyemem ama öbür türlü 300bin km de araç alsam uzun yola çıkarken 3 kere düşünürüm. Diğer yandan 0km veya düşük km de alınıp uzun yıllar 300-400bin km ler yapılması da makul çünkü aracın geçmişi ve nasıl kullanıldığı belli. Huyuna suyuna alışılmış 300binkm ye getirilmiş arabayla geçmişi ve nasıl kullanıldığı belli olmayan 300bin km deki araca binmek isterse hatasız boyasız olsun farklı olur. Uzun oldu kusura bakmayın




  • 2000 model benzinli Suzuki Vitara'm vardı. 118 binde alıp 350 binde satmıştım. Rutin bakımları veya kullanıma bağlı eskiyen fren balatası, debriyaj seti, kapı iç döşeme kumaşları vs... dışında 300 bine geldiğinde 10bin km'de 0.5 lt civarı yağ eksiltmeye başlamıştı. Ben 5w-40 yağ kullanıyordum, genel kitle gibi 10w-40 kullansam belki eksiltmezdi. Bu nedenle basit bir masrafla üst kapak contasını değiştirdim. Bunun dışında bir sorunu yoktu.
  • 260 000 de aldığım X3 2.0d xdrive var. Şu anda 280 000 de motorda yağ eksiltme, güç kaybı vs yok... Sadece enjektörler yavaştan revizyon istiyor ve alt devirler biraz cansız sanırım turbo da gidici... 10 000 tl masraf yaparsam sanırım bi 150 000 km daha yolu var motorun...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 94 model ot. civic sahibiyim. 182 binde aldığım aracım şu anda 334 binde. İlk aracım olduğu için türlü acemiliklerime katlanmak zorunda kaldı. :)

    Mesela 25 km susuz gittim, conta yandı. Parçacıya kandım dandik conta aldım, yine yandı. Kazık yiye yiye piştik, parçanın iyisini kötüsünü öğrendik.

    2015 yılında 70 bin km önce muadil parçalarla conta ve sübaplar değişti, pistonlara da segman atıldı. Şu anda sorunsuz biniyorum.

    Şimdi hiç o kadar masraf etmişsin demesin kimse. Bu acemilikleri yapmasaydım muhtemelen motor da açılmamış olacaktı.
  • ilk sahibinden bulursan al hocam genellikle ilk sahipleri araçlarına aşık oluyorlar ve bakımlarını hiç aksatmıyorlar.
  • 2011 yılı Ağustos ayında sıfır transporter aldık ve şuanda kilometresi 380 binde.Genellikle ben kullanıyorum ve nadiren babam kullanıyor, başka kimseye vermiyoruz.Sadece uzun yolda farklı illerdeki noktalara uğrayıp sipariş yazdırıyor, yüklü kullanmıyoruz.Motor konusunda geçirdiğimiz bir kaza sonucu servistekilerin işgüzarlığı sayesinde 318 binde arabaya sıfır sandık motor takıldı.300 bin kilometre boyunca bakımları dışında bize sorun çıkartmadı hiç.Güncel aynı model fiyatlarında sıfırını almak için bu arabanın üzerine iki katı daha para koymamamız gerektiği için hurdaya gidene kadar kullanmayı düşünüyorum.

    2009 Isuzu Npr:Günlük minimum 100 kilometre yol yapar,bazı günler hiç durmadan uzun yol bile gidiyor.Şuanda 800 bine yaklaştı ve artık onada motor yapma vakti geldi bakalım ne zaman yapacaz.
  • Kuveyt’te yaşarken Merso e230 vardı benzinli otomatik. 400-450 bin küsürdü.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • n a v y_35 N kullanıcısına yanıt
    Dediğiniz gibi yüksek km'lerde motordan bağımsız yıpranmayı minimuma indirmek için de eli ayağı düzgün, kalitesi belli markaları tercih etmek lazım. Şimdi 10 yaşında araba var içi sesten, elektronik arızalardan geçilmiyor. Bir de 20 yaşında bütün aksamı sorunsuz çalışan, ilk günkü gibi sessiz araçlar var. O yüzden yüksek km ile yıpranmışlığı doğrudan bağdaştıramayız bana sorarsanız.
  • 2004 model vw caddy 1.9 tdşi ilk sahibiydim 397 bin km sattım 2015 de
    94 model doğan slx vardı daha önce o 500 bin civarındaydı sanırım 2004 de sattım ilk sahibiydim
    79 model mercedes 2 aylıkken babam almıştı 89 sattık sanırım 500 bin km civarındaydı

    ticaret yaptığımız için daha ziyade uzun yolda km yapıyoruz

    bana göre araç bakımlı olursa kmnin pek bir önemi yok hatta eski düşük model araç yerine yeni yüksek km yi tercih ederim
    eski ve yüksek km li araç tercih ederseniz en önemli kriter 2000cc üzeri benzinli araç tercih edin mümkünse lpgsiz olsun
    benim kullandığım araçlar arasında vw caddy çok kötü hale gelmişti piyasasının o tarihde %30 altına vermiştim uğraşmamak için
    o yüzden turbo dizel araçlardan uzak durun masrafı sizi yorabilir



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dymmt -- 1 Temmuz 2018; 21:48:22 >
  • Amcamın A4 ü 460 bin km oldu. Sürekli uzun yolda kullanıyor. Aracın içinde çizik bile yok. Motor da bir kez rektefiye gördü.Tamamen nasıl baktığınla alakalı bence.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 1987 de aldığım Ford Taunusu 2011 yılına kadar kullandım ve 677 bin km yol yaptım, kuzenim Hasanpaşa'da motor ustasıydı 2 bin km de bir shell 10w-40 yağ değişimine girerdi, en ufak bir ses duymamda kuzenime gösterirdim, 5 senede bir komple iç-dış boya servisine girerdi. 2011 de imzadaki aracımı alınca motor artık rektifiye istiyordu ustaya hibe ettim.
  • 99 model clk 200 kompressor’ü sonraki sahibine 476 bin kmde teslim ettim. Bir sene sonra 240 bin, ondan da 1 ay sonra 210 binde ilanda denk geldim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: LeftBehind

    99 model clk 200 kompressor’ü sonraki sahibine 476 bin kmde teslim ettim. Bir sene sonra 240 bin, ondan da 1 ay sonra 210 binde ilanda denk geldim.
    Keşke ihbar etseydiniz bimere, ne şeref yoksunu insanlar var üç kuruş için kul hakkına bulaşan
  • faho kullanıcısına yanıt
    98 W210 vardı bizde. Koltukların özellikle ön koltukların tamamı acayip pısmıştı. Araba 285 binde alındı. Ben bişey demedim babama fakat bana sizin ki gibi 500binlerden düşürme gibi geliyor. Bunlarda farklı bir yerde elektronik sayaç yok mu acaba?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hsn_33

    Aslında 300 bin üzeri kmde arabaya binen çokta farkında olan pek fazla yok..
    ahahahahh çok doğru hocam .


    Bir aracın bakımları rutin şekilde ve belli servis tarafından yapılır ise min 500-600 bin km dayanır.

    Birde tek şöför kullanıp tek yerden yakıt alınır ise 800-900 gitmemesi için hiç bir sebeb yok.


    Tabi bu km boyunca. Turbo ve enjektör takımı değişebilir. :) :)

    sadece motor içine girilmez
  • 2011 model arabam 334 bin küsürlerde şuanda. Herhangi bir sıkıntı olmadı birkaç aydır bende araba.
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.