Şimdi Ara

Son dakika haberi... Dışişleri'nden Rıza Sarraf'ın durumuyla ilgili ABD'ye nota (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
100
Cevap
0
Favori
3.053
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
7 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: dephyr


    quote:

    Orijinalden alıntı: zotacing

    ABD'ye nota vermeyi, güçlü olduğumuz için verdiğimizi zannedenler var. Ciddi ciddi ABD'ye karşı atar yaptığımızı zannedenler var. Yarın öbür gün, nota değil şota'yı verdik diye açıklama yapacaklar nasıl olsa.

    Zarraf olayı AKP'yi tir tir titretiyor, yoksa devletin bu kadar meselesi varken, bu saçma adam yüzünden kimse bu kadar mesai harcamaz.

    Zarraf'ı yakında FETÖ'cü ilan edebilir AKP.

    birde işin enteresan yanı hükümete ne oluyor reza trden yardım istememiş ki birde komik yanı da dışişleri 2 defa nota vermiş yahu sana ne rezadan
    reza zarrab hükümetten asla ve asla yardım istememiş itirafçı oluyorsa oluyor

    amerika daha önceki açıklamasında "rıza sarraf tutukluğu bitti, şu an serbest" dedi. Bunun üzerine Türkiye nota verdi. nota üzerine amerika tekrar açıklama yaptı. "sistemde yanlışlık olmuş, yanlış bilgi girilmiş. zamanında yargılanacak" dedi. Amerika rızayı salmak, konunun üstünü kapatmak istiyor, Türkiye yargılatmak, gerçeği açığa çıkartmak istiyor!!! Çünkü, Türkiye'yi suçladığı konuda amerika ve avrupa daha fazla haksız kazanç elde etti.




  • Valla supersin cok guzel seyler yaziyorsun. Nerden buluyorsun bunlari?

    Turkiye mi yargilayacakmis yahu sen bizi kalpten mi goturmek istiyon. Rezanin onune yatanlar kimdi cehapemi rezayi kim serbest birakti. Rezayi kim en cok savundu.

    Neyse surda az bir zaman kaldi gorucez.

    Bende bu arada abdye bir uyari maili atarim ayaklarini denk alsinlar.

    S ve D ile

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hanahmet


    quote:

    Orijinalden alıntı: dephyr


    quote:

    Orijinalden alıntı: zotacing

    ABD'ye nota vermeyi, güçlü olduğumuz için verdiğimizi zannedenler var. Ciddi ciddi ABD'ye karşı atar yaptığımızı zannedenler var. Yarın öbür gün, nota değil şota'yı verdik diye açıklama yapacaklar nasıl olsa.

    Zarraf olayı AKP'yi tir tir titretiyor, yoksa devletin bu kadar meselesi varken, bu saçma adam yüzünden kimse bu kadar mesai harcamaz.

    Zarraf'ı yakında FETÖ'cü ilan edebilir AKP.

    birde işin enteresan yanı hükümete ne oluyor reza trden yardım istememiş ki birde komik yanı da dışişleri 2 defa nota vermiş yahu sana ne rezadan
    reza zarrab hükümetten asla ve asla yardım istememiş itirafçı oluyorsa oluyor

    amerika daha önceki açıklamasında "rıza sarraf tutukluğu bitti, şu an serbest" dedi. Bunun üzerine Türkiye nota verdi. nota üzerine amerika tekrar açıklama yaptı. "sistemde yanlışlık olmuş, yanlış bilgi girilmiş. zamanında yargılanacak" dedi. Amerika rızayı salmak, konunun üstünü kapatmak istiyor, Türkiye yargılatmak, gerçeği açığa çıkartmak istiyor!!! Çünkü, Türkiye'yi suçladığı konuda amerika ve avrupa daha fazla haksız kazanç elde etti.

    mv bakan hatta kimbilir kimin rüşvet alması olasıdır. normal olmayan bunların elleri kolları serbest "bakara makara" yapmasıdır. ve sen kendi içinde bildiğin halde rüşvet alanları yargılamazsan, gün geçer, düşmanının elinde böyle maskara olursun.
    eğer abd cıkarlarına göre suç olan irana ambargoyu tr bu işin içine reza aracılığıyla sokulduysa türk milleti olarak cefasını sürmek bizim hakkımız mı?
    abd trye ceza verirse kim suçlu?
    bu arada dava sonucunda olası cezalar ve yaptırımlar uygulanmaya başlandıktan “dış güçler bizi bitirmek istiyor, ekonomimize saldırıyorlar...” mıy mıy mıy diye konuşup durmayın çok komik olursunuz
    iğne ile kuyu kazmanız aptalca geliyor artık



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dephyr -- 16 Kasım 2017; 21:37:41 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bloodletting.

    Rıza'nın konuşmasından neden bu kadar korkuyor nota verdiren şahıslar..Nasıl bir suç ortaklığı ki bu nota verdirecek kadar mühim olan?Kim bilir hangi milli çıkarlarımızı peşkeş çektiler şimdiye kadar..

    büyük ihtimalle gündemi 2 hafta içinde değiştirebilirler hiç şaşırmam
  • https://www.youtube.com/watch?v=A5eXpwWHFFQ muhterem sabaha kadar bunu dinliyormuş.
    olan bize olacak. milyarlarca dolar ceza olarak bizden çıkacak.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: dephyr


    quote:

    Orijinalden alıntı: hanahmet


    quote:

    Orijinalden alıntı: dephyr


    quote:

    Orijinalden alıntı: zotacing

    ABD'ye nota vermeyi, güçlü olduğumuz için verdiğimizi zannedenler var. Ciddi ciddi ABD'ye karşı atar yaptığımızı zannedenler var. Yarın öbür gün, nota değil şota'yı verdik diye açıklama yapacaklar nasıl olsa.

    Zarraf olayı AKP'yi tir tir titretiyor, yoksa devletin bu kadar meselesi varken, bu saçma adam yüzünden kimse bu kadar mesai harcamaz.

    Zarraf'ı yakında FETÖ'cü ilan edebilir AKP.

    birde işin enteresan yanı hükümete ne oluyor reza trden yardım istememiş ki birde komik yanı da dışişleri 2 defa nota vermiş yahu sana ne rezadan
    reza zarrab hükümetten asla ve asla yardım istememiş itirafçı oluyorsa oluyor

    amerika daha önceki açıklamasında "rıza sarraf tutukluğu bitti, şu an serbest" dedi. Bunun üzerine Türkiye nota verdi. nota üzerine amerika tekrar açıklama yaptı. "sistemde yanlışlık olmuş, yanlış bilgi girilmiş. zamanında yargılanacak" dedi. Amerika rızayı salmak, konunun üstünü kapatmak istiyor, Türkiye yargılatmak, gerçeği açığa çıkartmak istiyor!!! Çünkü, Türkiye'yi suçladığı konuda amerika ve avrupa daha fazla haksız kazanç elde etti.

    mv bakan hatta kimbilir kimin rüşvet alması olasıdır. normal olmayan bunların elleri kolları serbest "bakara makara" yapmasıdır. ve sen kendi içinde bildiğin halde rüşvet alanları yargılamazsan, gün geçer, düşmanının elinde böyle maskara olursun.
    eğer abd cıkarlarına göre suç olan irana ambargoyu tr bu işin içine reza aracılığıyla sokulduysa türk milleti olarak cefasını sürmek bizim hakkımız mı?
    abd trye ceza verirse kim suçlu?
    bu arada dava sonucunda olası cezalar ve yaptırımlar uygulanmaya başlandıktan “dış güçler bizi bitirmek istiyor, ekonomimize saldırıyorlar...” mıy mıy mıy diye konuşup durmayın çok komik olursunuz
    iğne ile kuyu kazmanız aptalca geliyor artık

    Dostum ben akp yi savunmuyorum. amerika sevicilere karşı Devletimi savunmaya çalışıyorum. Bu sarraf davasında hâlâ Türkiyenin yargılandığına inanan amerkan sevici saflar var. bunları anlatmaya çalışıyorum.

    akp nin çok hatası var. makara kukara diyenler hemen o an görevden alınmalıydı. Burada yanlış yaptılar.

    Devamlı "Dış güçler" diyenler akp nin bazı ekonomi yanlışlarını görmeyip tüm suçu dış güçlere atanlardır. Olayları sadece eksisiyle veya sadece artısıyla görmek yanlıştır. Artısı - eksisiyle beraber görmek lazım.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Merkur

    Valla supersin cok guzel seyler yaziyorsun. Nerden buluyorsun bunlari?

    Turkiye mi yargilayacakmis yahu sen bizi kalpten mi goturmek istiyon. Rezanin onune yatanlar kimdi cehapemi rezayi kim serbest birakti. Rezayi kim en cok savundu.

    Neyse surda az bir zaman kaldi gorucez.

    Bende bu arada abdye bir uyari maili atarim ayaklarini denk alsinlar.

    S ve D ile

    "Rızanın amerikada yargılatılması" diye yazdım, "rızanın Türkiye'de yargılaması" diye okumuşun.


    ABD'de tutukluların isimleriyle kontrol edilebildiği federal hapishaneler bürosunun internet sitesinde ‘09135-104’ kayıt numaralı Sarraf hakkında “serbest bırakıldı” kaydı girilmişti. Yani Sarraf kayıptı. Amerika üstünü kapatmak istiyordu.
    Bu kayıp üzerine Türk hükümetinin notası üzerine Amerikan hükümeti Savcılık aracıyla açıklama yaptı, “sistemde teknik hata var. Sarraf hala federal bir hapishanede tutuklu” dedi. Bu açıklamaya rağmen, avukatları dahil kimse Sarraf’ın nerede olduğunu bilmiyor.

    Sarrafın yargılanmasını Türkiye daha çok istiyor. Çünkü, Türkiye'yi suçladığı konuda amerika ve avrupa daha fazla haksız kazanç elde etti.

    Bu arada sarrafın suçu Türkiye'de rüşvet vermek değil, "amerikanın koyduğu ambargoyu delme, bankacılık sahtekarlığı, kara para aklama, ABD yasalarını delmek için işbirliği yapıp komplo kurma, bankacılık sahtekarlığı ve kara para aklama" suçlamalarıyla yargılanıyor. Buradaki işbirliği sözcüğünün içinde Türkiye ve amerikadaki bazı diplomatlar var.

    Selam ve Dua ile . . .




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hanahmet


    quote:

    Orijinalden alıntı: Merkur

    Valla supersin cok guzel seyler yaziyorsun. Nerden buluyorsun bunlari?

    Turkiye mi yargilayacakmis yahu sen bizi kalpten mi goturmek istiyon. Rezanin onune yatanlar kimdi cehapemi rezayi kim serbest birakti. Rezayi kim en cok savundu.

    Neyse surda az bir zaman kaldi gorucez.

    Bende bu arada abdye bir uyari maili atarim ayaklarini denk alsinlar.

    S ve D ile

    "Rızanın amerikada yargılatılması" diye yazdım, "rızanın Türkiye'de yargılaması" diye okumuşun.


    ABD'de tutukluların isimleriyle kontrol edilebildiği federal hapishaneler bürosunun internet sitesinde ‘09135-104’ kayıt numaralı Sarraf hakkında “serbest bırakıldı” kaydı girilmişti. Yani Sarraf kayıptı. Amerika üstünü kapatmak istiyordu.
    Bu kayıp üzerine Türk hükümetinin notası üzerine Amerikan hükümeti Savcılık aracıyla açıklama yaptı, “sistemde teknik hata var. Sarraf hala federal bir hapishanede tutuklu” dedi. Bu açıklamaya rağmen, avukatları dahil kimse Sarraf’ın nerede olduğunu bilmiyor.

    Sarrafın yargılanmasını Türkiye daha çok istiyor. Çünkü, Türkiye'yi suçladığı konuda amerika ve avrupa daha fazla haksız kazanç elde etti.

    Bu arada sarrafın suçu Türkiye'de rüşvet vermek değil, "amerikanın koyduğu ambargoyu delme, bankacılık sahtekarlığı, kara para aklama, ABD yasalarını delmek için işbirliği yapıp komplo kurma, bankacılık sahtekarlığı ve kara para aklama" suçlamalarıyla yargılanıyor. Buradaki işbirliği sözcüğünün içinde Türkiye ve amerikadaki bazı diplomatlar var.

    Selam ve Dua ile . . .

    sarrafın yargılanmasını tr daha çokmu istiyor komiksin 27 kasımda 5 banka ceza alınca alıntılarım burdan kaybolma emi 2 haftacık var

    selam ve dua ile......buralarda ol



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dephyr -- 16 Kasım 2017; 22:32:49 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dephyr


    quote:

    Orijinalden alıntı: hanahmet


    quote:

    Orijinalden alıntı: Merkur

    Valla supersin cok guzel seyler yaziyorsun. Nerden buluyorsun bunlari?

    Turkiye mi yargilayacakmis yahu sen bizi kalpten mi goturmek istiyon. Rezanin onune yatanlar kimdi cehapemi rezayi kim serbest birakti. Rezayi kim en cok savundu.

    Neyse surda az bir zaman kaldi gorucez.

    Bende bu arada abdye bir uyari maili atarim ayaklarini denk alsinlar.

    S ve D ile

    "Rızanın amerikada yargılatılması" diye yazdım, "rızanın Türkiye'de yargılaması" diye okumuşun.


    ABD'de tutukluların isimleriyle kontrol edilebildiği federal hapishaneler bürosunun internet sitesinde ‘09135-104’ kayıt numaralı Sarraf hakkında “serbest bırakıldı” kaydı girilmişti. Yani Sarraf kayıptı. Amerika üstünü kapatmak istiyordu.
    Bu kayıp üzerine Türk hükümetinin notası üzerine Amerikan hükümeti Savcılık aracıyla açıklama yaptı, “sistemde teknik hata var. Sarraf hala federal bir hapishanede tutuklu” dedi. Bu açıklamaya rağmen, avukatları dahil kimse Sarraf’ın nerede olduğunu bilmiyor.

    Sarrafın yargılanmasını Türkiye daha çok istiyor. Çünkü, Türkiye'yi suçladığı konuda amerika ve avrupa daha fazla haksız kazanç elde etti.

    Bu arada sarrafın suçu Türkiye'de rüşvet vermek değil, "amerikanın koyduğu ambargoyu delme, bankacılık sahtekarlığı, kara para aklama, ABD yasalarını delmek için işbirliği yapıp komplo kurma, bankacılık sahtekarlığı ve kara para aklama" suçlamalarıyla yargılanıyor. Buradaki işbirliği sözcüğünün içinde Türkiye ve amerikadaki bazı diplomatlar var.

    Selam ve Dua ile . . .

    sarrafın yargılanmasını tr daha çokmu istiyor komiksin 27 kasımda 5 banka ceza alınca alıntılarım burdan kaybolma emi 2 haftacık var

    selam ve dua ile......buralarda ol

    Bence ezbere konuşmayın da biraz basını, gündemi takip edin. en azından Türkiye'nin verdiği notanın sebebini ve amerikanın buna karşılık verdiği açıklamaları okuyun.

    Her şey 27 kasımda bitecek değil, esas 27 kasımda başlayacak. Türkiye elbette cezalandırılacak ama sebep rüşvet değil amerika ambargosunu deldiği ve oradan gelen petrol ve altını akladığı için. Büyük ihtimalle Türkiye'nin 3 yolu var.

    Bu davayı örnek gösterip avrupa ülkelerin de yüksek fiyatla sömürü gibi deldiği ambargoyu ortaya kamuoyuna çıkaracak. hem avrupa - amerika arasını açacak hem de yapabilirse dünya kamuoyunda avrupanın amerikanın yüzsüzlüğünü serecek. Üstelik Türkiye ambargoyu delerken amerkalı bir çok yetkili bürokrat ile işbirliğine girdi. amerikanın kendi bakanlık çalışanları da suçlanıyor. Bunları da açığa çıkartacak. hem ambargo var deyip hem de başkasına sattırmadan kendileri el atından çok çok yüksek fiyata ilaç ve gıda satacak sonra da Türkiye'yi suçlayacaklar, öyle mi?

    ikinci yol, temyize gidip ceza alınmasını önlemeye çalışacaklar. Paraya ihtiyacı olan amerikanın bunu kabul edeceğini zannetmiyorum.

    üçüncü yol ise Türkiye ile amerika aralarında anlaşıp olayı kapatacaklar.

    Hem "amerikada hukuk var" derler hem de dava sonucu daha dava başlamadan söylerler. Yok "5 banka varmış", yok "toplam 25 milyar dolar para cezası alacaklarmışmış" falan. Eğer siz bu şekilde sonucu söylüyorsanız demek ki "amerika da hukuk yok basının gücü var". Değil mi?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hanahmet


    quote:

    Orijinalden alıntı: bloodletting.

    Rıza'nın konuşmasından neden bu kadar korkuyor nota verdiren şahıslar..Nasıl bir suç ortaklığı ki bu nota verdirecek kadar mühim olan?Kim bilir hangi milli çıkarlarımızı peşkeş çektiler şimdiye kadar..

    amerika daha önceki açıklamasında "rıza sarraf tutukluğu bitti, şu an serbest" dedi. Bunun üzerine Türkiye nota verdi. nota üzerine amerika tekrar açıklama yaptı. "sistemde yanlışlık olmuş, yanlış bilgi girilmiş. zamanında yargılanacak" dedi. Amerika rızayı salmak, konunun üstünü kapatmak istiyor, Türkiye yargılatmak, gerçeği açığa çıkartmak istiyor!!! Çünkü, Türkiye'yi suçladığı konuda amerika ve avrupa daha fazla haksız kazanç elde etti.





  • quote:

    Orijinalden alıntı: SpectreMain


    quote:

    Orijinalden alıntı: hanahmet


    quote:

    Orijinalden alıntı: bloodletting.

    Rıza'nın konuşmasından neden bu kadar korkuyor nota verdiren şahıslar..Nasıl bir suç ortaklığı ki bu nota verdirecek kadar mühim olan?Kim bilir hangi milli çıkarlarımızı peşkeş çektiler şimdiye kadar..

    amerika daha önceki açıklamasında "rıza sarraf tutukluğu bitti, şu an serbest" dedi. Bunun üzerine Türkiye nota verdi. nota üzerine amerika tekrar açıklama yaptı. "sistemde yanlışlık olmuş, yanlış bilgi girilmiş. zamanında yargılanacak" dedi. Amerika rızayı salmak, konunun üstünü kapatmak istiyor, Türkiye yargılatmak, gerçeği açığa çıkartmak istiyor!!! Çünkü, Türkiye'yi suçladığı konuda amerika ve avrupa daha fazla haksız kazanç elde etti.



    Kardeş, güzel gülmüşün, gülmek yakışmış sana ama ağzın fazla açık kalmış. Sinek falan kaçmasın.

    Bir de neden güldüğünü açıklarsan sevinirim. Yorumumda yanlışım varsa, fikrin varsa söyle, bileyim.

    sana hayatta hep gülümsemeler . . .




  • ŞU SENİN DEDİĞİN OLAY VARYA HERKES AMBARGOYU DELDİ OLAYI İŞTE ŞURADA NET OLARAK AÇIKLANMIŞ, YANİ TÜRKİYE YARARINA YANİ HALK İÇİN DELİNSEYDİ EĞER SORUN YOKTU ZATEN, AMA PARALARI RÜŞVETLE VS.. İLE BAZI KİŞİLER ARALARINDA PAYLAŞIP KİŞİSEL ÇIKARLARI İÇİN YAPTIĞINDAN ÖTÜRÜÜÜÜ...

    OKUMAK İSTEYEN BUYURSUN :

    quote:

    İşin aslı şudur: Zarrab’ın ambargoyu delen transferleriyle Türkiye sadece itibarını zedelememiş ama aynı zamanda çok yüksek bir ekonomik zarara uğratılmış ve buna rüşvetle yol verilmiştir. “Ambargo bizi bağlamaz, biz çıkarımıza bakarız, Çağlayan ülke çıkarına çalıştı vs” denilerek Türkiye’nin zarara sokulmuş olduğu örtbas edilmektedir. Bir yandan ambargo delinirken bir yandan da Türkiye’nin ekonomik zarara sokulmuş olduğu gerçeği toplumdaki batı düşmanlığı eğilimi ile perdelenmektedir.

    Her şeyden önce, ABD’nin İran’a uyguladığı ambargo kuralları o dönem Türkiye’ye aslında müthiş ekonomik fırsatlar sunmaktaydı.

    İran’ın petrol ve gaz parası, ambargo kuralları gereğince Türkiye’den yani Halkbank’tan, gıda, ilaç ve ziraat ürünlerinin gerçek ihracatları ile çıkış yapmış olsaydı, Türkiye İran’a o dönem, sadece bir yıl içinde (2012-2013 yıllarında) toplam 12 Milyar Dolar tutarında gıda, ilaç veya medikal malzeme satabilecek, İran’ı satın almaya zorlayabilecekti. Aynı zamanda bu ticaret 2015’e kadar aşağı yukarı aynı miktarlarda gerçekleşebilirdi.

    Şimdi gelin, eğer Türk hükümeti gerçekten de bu ambargonun kurallarına uysaydı, Türkiye halkına nasıl da büyük yararlar sağlayabileceğine bakalım:

    Gıdada ve özellikle ilaç ve medikal ürünlerde katma değer ve kârlılık çok yüksektir. İran gibi kara komşusu bir ülkeye (mal ulaşımının kolaylığı sebebiyle) gıda satışından sağlanacak kârlılık en az %100 ve hatta ürününe göre çok daha fazladır. İlaç ve medikal ürünlerde kârlılık ise %500-1.000’e kadar çıkabilmektedir. ABD’nin koyduğu ve Türkiye’nin de (Halkbank’ın da) uyuyormuş gibi gözüktüğü ancak uymadığı ambargo kuralları tatbik edilmiş olsa, sadece bir yıl içinde (2012-13) İran’dan ithal edilen petrol ve gazın bedeli olan toplam 12 Milyar Dolar meblağında gıda, ilaç, zirai ve medikal ürün İran’a satabilirdi. Böylece Türk çiftçisi, tüccarı ve sanayicisi kazanabilirdi. Bu maksimum kârlılıkla tarım, hayvancılık ve sanayi fevkalade güçlenip, zenginlik geniş bir kitleye yayılabilirdi. (Bugün ülkede tarım ve hayvancılık neden öldü diye hayıflanıyoruz… Halbuki o yıllarda on milyarlarca dolarlık gerçek üretim ve ticaretle kaç hane doyardı ve refah nasıl da bütün ülkeye, ama özellikle Anadolu halkına, toprakçılık ve çiftçilik yapan halka yayılırdı?)

    O dönem Akp hükümeti, ambargonun işaret ettiği bu kârlı yöntem yerine, iddia edilen şekilde Zarrab üzerinden ABD’nin finansal sistemini de dolandırmak suretiyle; 1) sıfır vergisi ve katma değeri olmayan altın döngüsü ve 2) sahte belgelerle HAYALİ gıda ticaretini tercih etmiştir.

    Yani rüşvet karşılığında ülke yararına çalışmamıştır. Ülke halkı zarara sokulmuştur.

    AYNI ALTIN HEM İHRAÇ EDİLİP HEM DE İTHAL EDİLMİŞTİR

    ABD savcısının iddianamesinin 22. sayfasında da belirtildiği üzere, İran’ın petrol-gaz fonuyla satın alınan altınlar Türkiye’den Dubai’ye ihraç edildikten sonra yeniden Türkiye’ye ithal edilmiştir. Altının ihracı için Halkbank’taki İran petrol parası kullanılmış, aynı altının ithali için ise İran’ın gibi diğer ülkelerdeki petrol parası kullanılmıştır.

    Zarrab’ın bu altın döngüsüyle, İran’ın Türkiye’deki petrol ve gaz ödemeleri, sıfır vergi ve sıfıra yakın kârlılığı olan (ve hatta bazen de zararına) altın ihracatları ile buhar edilmiştir. Sadece TÜİK İstatistiklerini kabartan, yani cari açığı -geçici bir süre- olduğundan daha az gösteren bu altın ihracatının ülkeye hiçbir katkısı olmadığı gibi elde edilebilecek Milyarlarca TL kâr fırsatı da kaçırılmıştır.

    Çünkü, birincisi, altının fiyatı dünyanın hemen her yerinde aynıdır. Türkiye’den altın alıp Dubai’de satmanızdaki kârlılık binde 1 civarında ya vardır ya da yoktur. Hatta kur farklılığından bu işlemlerden çoğu zaman zarar da edersiniz. Ancak ambargonun kuralları kapsamındaki gıda, ilaç vs ürünlerde kârlılık en az %100’dür. İlaçta %1.000’e kadar çıkar. İkincisi ise, Zarrab’ın döngüsünde altınlar bir yandan ihraç edilirken bir yandan da ithal edilmiştir. Yani lanse edildiği gibi sürekli bir cari açığı kapama söz konusu değildir.

    SAHTE GIDA-İLAÇ TİCARETİ

    ABD savcısının iddianamenin 22-29 sayfalar arasında da belirtildiği üzere, İran’ın Halkbank nezdindeki petrol parası, Temmuz 2013’ten sonra sahte evraklar kullanılarak “hayali gıda ve hayali ilaç ihracatları” yöntemiyle aktarılmıştır. Dubai’den İran’a gerçekte olmayan hayali ticarete dair transferlerle Halkbank’taki paralar hiçbir kârlılık olmaksızın Dubai’deki Bank of Baroda’ya transfer edilmiştir. Bu 6 aylık dönemdeki hayali-sahte işlemlerle Türkiye’den çıkarılan toplam tutarı 1,5 Milyar Dolar’dır.

    Yani Türkiye, sadece Temmuz 2013’ten sonraki 6 ayda İran’a 1,5 Milyar Dolar tutarında gerçek gıda ve ilaç ihracatı yapabilecekken Zarrab ve komisyonla satın aldığı yetkililer yüzünden bu para Türkiye’den hiç uğruna buhar olmuştur. İddianameye göre Zarrab bunu Çağlayan, Aslan ve ismini henüz bilmediğimiz Türk yetkililerine verdiği rüşvetlerle sağlamıştır. Bu işlemlerle ABD’ye açısından ambargo delinmiştir ama esas ülkemize bakan tarafıyla da Türkiye müthiş ekonomik zarara girmiştir.

    (Bu zararı şöyle şematize edebiliriz; varsayalım bakkalsınız, dükkanınızın kasasında size ekmek satmış bir fırıncıya vermek üzere çok yüksek miktarda ödeme (fırıncının parası) var, ambargo kuralına göre fırıncı bu parayı alıp götüremez ama bu parayla sizden (bakkalınızdan) yağ-et-şeker vs satın alıp evine götürebilir. Yani ondan satın aldığınız meblağ kadar kârlı bir şeyler satıp çok iyi bir kazanç sağlayabilirsiniz. Ama bunun yerine sanki bu fırıncı başka bir bakkaldan yağ-et-şeker almış gibi sahte faturalar düzenliyorsunuz ve bu parayı o diğer bakkala fırıncının borcuna mahsuben gönderiyorsunuz. Yani hem ambargoya uyuyormuş gibi gözüküp gerçekte uymuyorsunuz hem de aldığınız ekmek tutarınca bakkalınızdan ürün satabilecekken bu parayı başka bir bakkala fırıncıya elden vermesi için gönderiyorsunuz. Sadece Temmuz 2013 sonraki 6 ayda bile bu şekilde heba olan para 1,5 Milyar Dolar’dır!)

    Kısacası, Zarrab’tan alınan rüşvetlerle sadece ambargo delinmemiş, aynı zamanda Türkiye de milyarlarca lira zarara uğratılmıştır. Bugün ABD’de ambargonun delinmesinin hesabı sorulunca, rüşvetle Zarrab’a yaptırılan bu işlemler sanki Türkiye’nin çıkarınaymış gibi “Çağlayan ne yaptıysa ülke çıkarına yaptı” şeklinde sahte milliyetçilik maskesiyle konu çarpıtılmakta, rızkından çalınan çiftçi, tüccar ve sanayici uyutulmaktadır…

    EK AÇIKLAMALAR:

    Zarrab’a ait Royal ve Safir firmalarının Halkbank nezdindeki altın ihracına dair transfer bedeli 2012-2013 yıllarında toplam 4.289.545.980,68 TL ve 6.156.955.692,44 EUR dur. (O dönemki kurla yaklaşık 10,5 Milyar Dolar)
    Zarrab’a ait Royal ve Volgam firmalarının Halkbank nezdindeki hayali (sahte gıda ve ilaç) transit ticaret işlemlerinde yaptıkları alımlarını Dubai’deki Atlantis Capital General Trading LLC firmasından gerçekleştirmiş gibi göstermişlerdir. Temmuz 2013 itibariyle başlayan bu transferlerin toplamı 915.452.531,36 TL ve 720.468.176,71 EUR dur. (O dönemli kurla yaklaşık 1,5 Milyar Dolar)
    Altın ihracatı ve hayali ihracata konu bedellerin toplamı (o dönemki kurla) yaklaşık 12 Milyar Dolar’dır.

    Yazının 2. bölümünde Türkiye’nin Zarrab davasında nasıl davranması gerektiği, Çağlayan’ın Halkbank’daki yakın akrabası ve rolü yazılacak.

    Yazar: uzun yıllar Türk devlet bankalarında çalışmış, şu anda da bankacılık uzmanlığına devam ediyor. İsmi saklı tutulmuştur.

    https://washingtonhatti.com/2017/09/13/zarrab-caglayan-gercekten-ulke-cikarina-mi-calisti-ust-duzey-yoneticiden-perde-arkasi/




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Merkur

    ŞU SENİN DEDİĞİN OLAY VARYA HERKES AMBARGOYU DELDİ OLAYI İŞTE ŞURADA NET OLARAK AÇIKLANMIŞ, YANİ TÜRKİYE YARARINA YANİ HALK İÇİN DELİNSEYDİ EĞER SORUN YOKTU ZATEN, AMA PARALARI RÜŞVETLE VS.. İLE BAZI KİŞİLER ARALARINDA PAYLAŞIP KİŞİSEL ÇIKARLARI İÇİN YAPTIĞINDAN ÖTÜRÜÜÜÜ...

    OKUMAK İSTEYEN BUYURSUN :

    quote:

    İşin aslı şudur: Zarrab’ın ambargoyu delen transferleriyle Türkiye sadece itibarını zedelememiş ama aynı zamanda çok yüksek bir ekonomik zarara uğratılmış ve buna rüşvetle yol verilmiştir. “Ambargo bizi bağlamaz, biz çıkarımıza bakarız, Çağlayan ülke çıkarına çalıştı vs” denilerek Türkiye’nin zarara sokulmuş olduğu örtbas edilmektedir. Bir yandan ambargo delinirken bir yandan da Türkiye’nin ekonomik zarara sokulmuş olduğu gerçeği toplumdaki batı düşmanlığı eğilimi ile perdelenmektedir.

    Her şeyden önce, ABD’nin İran’a uyguladığı ambargo kuralları o dönem Türkiye’ye aslında müthiş ekonomik fırsatlar sunmaktaydı.

    İran’ın petrol ve gaz parası, ambargo kuralları gereğince Türkiye’den yani Halkbank’tan, gıda, ilaç ve ziraat ürünlerinin gerçek ihracatları ile çıkış yapmış olsaydı, Türkiye İran’a o dönem, sadece bir yıl içinde (2012-2013 yıllarında) toplam 12 Milyar Dolar tutarında gıda, ilaç veya medikal malzeme satabilecek, İran’ı satın almaya zorlayabilecekti. Aynı zamanda bu ticaret 2015’e kadar aşağı yukarı aynı miktarlarda gerçekleşebilirdi.

    Şimdi gelin, eğer Türk hükümeti gerçekten de bu ambargonun kurallarına uysaydı, Türkiye halkına nasıl da büyük yararlar sağlayabileceğine bakalım:

    Gıdada ve özellikle ilaç ve medikal ürünlerde katma değer ve kârlılık çok yüksektir. İran gibi kara komşusu bir ülkeye (mal ulaşımının kolaylığı sebebiyle) gıda satışından sağlanacak kârlılık en az %100 ve hatta ürününe göre çok daha fazladır. İlaç ve medikal ürünlerde kârlılık ise %500-1.000’e kadar çıkabilmektedir. ABD’nin koyduğu ve Türkiye’nin de (Halkbank’ın da) uyuyormuş gibi gözüktüğü ancak uymadığı ambargo kuralları tatbik edilmiş olsa, sadece bir yıl içinde (2012-13) İran’dan ithal edilen petrol ve gazın bedeli olan toplam 12 Milyar Dolar meblağında gıda, ilaç, zirai ve medikal ürün İran’a satabilirdi. Böylece Türk çiftçisi, tüccarı ve sanayicisi kazanabilirdi. Bu maksimum kârlılıkla tarım, hayvancılık ve sanayi fevkalade güçlenip, zenginlik geniş bir kitleye yayılabilirdi. (Bugün ülkede tarım ve hayvancılık neden öldü diye hayıflanıyoruz… Halbuki o yıllarda on milyarlarca dolarlık gerçek üretim ve ticaretle kaç hane doyardı ve refah nasıl da bütün ülkeye, ama özellikle Anadolu halkına, toprakçılık ve çiftçilik yapan halka yayılırdı?)

    O dönem Akp hükümeti, ambargonun işaret ettiği bu kârlı yöntem yerine, iddia edilen şekilde Zarrab üzerinden ABD’nin finansal sistemini de dolandırmak suretiyle; 1) sıfır vergisi ve katma değeri olmayan altın döngüsü ve 2) sahte belgelerle HAYALİ gıda ticaretini tercih etmiştir.

    Yani rüşvet karşılığında ülke yararına çalışmamıştır. Ülke halkı zarara sokulmuştur.

    AYNI ALTIN HEM İHRAÇ EDİLİP HEM DE İTHAL EDİLMİŞTİR

    ABD savcısının iddianamesinin 22. sayfasında da belirtildiği üzere, İran’ın petrol-gaz fonuyla satın alınan altınlar Türkiye’den Dubai’ye ihraç edildikten sonra yeniden Türkiye’ye ithal edilmiştir. Altının ihracı için Halkbank’taki İran petrol parası kullanılmış, aynı altının ithali için ise İran’ın gibi diğer ülkelerdeki petrol parası kullanılmıştır.

    Zarrab’ın bu altın döngüsüyle, İran’ın Türkiye’deki petrol ve gaz ödemeleri, sıfır vergi ve sıfıra yakın kârlılığı olan (ve hatta bazen de zararına) altın ihracatları ile buhar edilmiştir. Sadece TÜİK İstatistiklerini kabartan, yani cari açığı -geçici bir süre- olduğundan daha az gösteren bu altın ihracatının ülkeye hiçbir katkısı olmadığı gibi elde edilebilecek Milyarlarca TL kâr fırsatı da kaçırılmıştır.

    Çünkü, birincisi, altının fiyatı dünyanın hemen her yerinde aynıdır. Türkiye’den altın alıp Dubai’de satmanızdaki kârlılık binde 1 civarında ya vardır ya da yoktur. Hatta kur farklılığından bu işlemlerden çoğu zaman zarar da edersiniz. Ancak ambargonun kuralları kapsamındaki gıda, ilaç vs ürünlerde kârlılık en az %100’dür. İlaçta %1.000’e kadar çıkar. İkincisi ise, Zarrab’ın döngüsünde altınlar bir yandan ihraç edilirken bir yandan da ithal edilmiştir. Yani lanse edildiği gibi sürekli bir cari açığı kapama söz konusu değildir.

    SAHTE GIDA-İLAÇ TİCARETİ

    ABD savcısının iddianamenin 22-29 sayfalar arasında da belirtildiği üzere, İran’ın Halkbank nezdindeki petrol parası, Temmuz 2013’ten sonra sahte evraklar kullanılarak “hayali gıda ve hayali ilaç ihracatları” yöntemiyle aktarılmıştır. Dubai’den İran’a gerçekte olmayan hayali ticarete dair transferlerle Halkbank’taki paralar hiçbir kârlılık olmaksızın Dubai’deki Bank of Baroda’ya transfer edilmiştir. Bu 6 aylık dönemdeki hayali-sahte işlemlerle Türkiye’den çıkarılan toplam tutarı 1,5 Milyar Dolar’dır.

    Yani Türkiye, sadece Temmuz 2013’ten sonraki 6 ayda İran’a 1,5 Milyar Dolar tutarında gerçek gıda ve ilaç ihracatı yapabilecekken Zarrab ve komisyonla satın aldığı yetkililer yüzünden bu para Türkiye’den hiç uğruna buhar olmuştur. İddianameye göre Zarrab bunu Çağlayan, Aslan ve ismini henüz bilmediğimiz Türk yetkililerine verdiği rüşvetlerle sağlamıştır. Bu işlemlerle ABD’ye açısından ambargo delinmiştir ama esas ülkemize bakan tarafıyla da Türkiye müthiş ekonomik zarara girmiştir.

    (Bu zararı şöyle şematize edebiliriz; varsayalım bakkalsınız, dükkanınızın kasasında size ekmek satmış bir fırıncıya vermek üzere çok yüksek miktarda ödeme (fırıncının parası) var, ambargo kuralına göre fırıncı bu parayı alıp götüremez ama bu parayla sizden (bakkalınızdan) yağ-et-şeker vs satın alıp evine götürebilir. Yani ondan satın aldığınız meblağ kadar kârlı bir şeyler satıp çok iyi bir kazanç sağlayabilirsiniz. Ama bunun yerine sanki bu fırıncı başka bir bakkaldan yağ-et-şeker almış gibi sahte faturalar düzenliyorsunuz ve bu parayı o diğer bakkala fırıncının borcuna mahsuben gönderiyorsunuz. Yani hem ambargoya uyuyormuş gibi gözüküp gerçekte uymuyorsunuz hem de aldığınız ekmek tutarınca bakkalınızdan ürün satabilecekken bu parayı başka bir bakkala fırıncıya elden vermesi için gönderiyorsunuz. Sadece Temmuz 2013 sonraki 6 ayda bile bu şekilde heba olan para 1,5 Milyar Dolar’dır!)

    Kısacası, Zarrab’tan alınan rüşvetlerle sadece ambargo delinmemiş, aynı zamanda Türkiye de milyarlarca lira zarara uğratılmıştır. Bugün ABD’de ambargonun delinmesinin hesabı sorulunca, rüşvetle Zarrab’a yaptırılan bu işlemler sanki Türkiye’nin çıkarınaymış gibi “Çağlayan ne yaptıysa ülke çıkarına yaptı” şeklinde sahte milliyetçilik maskesiyle konu çarpıtılmakta, rızkından çalınan çiftçi, tüccar ve sanayici uyutulmaktadır…

    EK AÇIKLAMALAR:

    Zarrab’a ait Royal ve Safir firmalarının Halkbank nezdindeki altın ihracına dair transfer bedeli 2012-2013 yıllarında toplam 4.289.545.980,68 TL ve 6.156.955.692,44 EUR dur. (O dönemki kurla yaklaşık 10,5 Milyar Dolar)
    Zarrab’a ait Royal ve Volgam firmalarının Halkbank nezdindeki hayali (sahte gıda ve ilaç) transit ticaret işlemlerinde yaptıkları alımlarını Dubai’deki Atlantis Capital General Trading LLC firmasından gerçekleştirmiş gibi göstermişlerdir. Temmuz 2013 itibariyle başlayan bu transferlerin toplamı 915.452.531,36 TL ve 720.468.176,71 EUR dur. (O dönemli kurla yaklaşık 1,5 Milyar Dolar)
    Altın ihracatı ve hayali ihracata konu bedellerin toplamı (o dönemki kurla) yaklaşık 12 Milyar Dolar’dır.

    Yazının 2. bölümünde Türkiye’nin Zarrab davasında nasıl davranması gerektiği, Çağlayan’ın Halkbank’daki yakın akrabası ve rolü yazılacak.

    Yazar: uzun yıllar Türk devlet bankalarında çalışmış, şu anda da bankacılık uzmanlığına devam ediyor. İsmi saklı tutulmuştur.

    https://washingtonhatti.com/2017/09/13/zarrab-caglayan-gercekten-ulke-cikarina-mi-calisti-ust-duzey-yoneticiden-perde-arkasi/

    Arkadaşım.

    "İşin aslı şudur: Zarrab’ın ambargoyu delen transferleriyle Türkiye sadece itibarını zedelememiş ama aynı zamanda çok yüksek bir ekonomik zarara uğratılmış ve buna rüşvetle yol verilmiştir."

    demiş yazar. Türkiye amerikanın ambargosunu deliyor ama nedense ambargo koyan amerikanın değil de Türkiye'nin itibarı zedeleniyor! ilginç! Eğer Türkiye bir ülkeye ambargo koysaydı ve başka ülke anlaşmaya rağmen o ambargoyu delseydi; o zaman Türkiye'nin mi itibarı bozulurdu yoksa o ülkenin mi itibarı bozulurdu?

    Amerika ambargo koyuyor, "bu ülkeye bir şey satmayacaksınız" diyor. Türkiye'de "bana ne. ben çıkarıma bakarım" diyerek resmen ve/veya gayri resmi olarak ambargoyu deliyor. ancak amerikaseviciler bu olayda "amerikanın değil de Türkiye'nin itibarı zedelenir" der.

    "2012 - 2013 yılında Türkiye çok gıda, ilaç,ziraat ve medikal satabilirdi, bu fırsatı yakalamak yerine rüşvet yiyerek altın sattı" diyor yazıda. "Şimdi gelin, eğer Türk hükümeti gerçekten de bu ambargonun kurallarına uysaydı . . ." diyor. O zamanki ambargo şartlarında nükleer silah yaptığı için irana hiç bir şey satılması yasaktı. ambargo o vakit de sadece silah ve teknoloji değil tüm ürünleri (gıda, ilaç ve medikal dahil) kapsıyordu. Yazar bunu bilmiyormuymuş. İran ambargosu kasım 2013 tarihli toplantıda bitireceklerdi ama arap baharı yüzünden aşama aşama olarak 2015 yılında tamamiyle bitirildi. 2013 yılından kasım ayınından sonra sadece gıda ve ilaç alımına izin vardı. (kuru gıda dahi yasaktı)

    Ayrıca yazara birinin esas ambargoyu delenlerin amerika senatosundaki bazı üyelerin olduğu ve iran devletine değil de irandaki bazı guruplara silah sattığını da söylesin.




  • Tamam hanahmet yeterki senin dediklerin dogru ciksin,bukadar eminsin yani. Eger yanacaklarsa dedigin gibi yabancilarida beraberinde yargilasinlar.

    Yok egerki gercekten sence bunlar rusvet almadi hic bir hata yapmadilar diyebilirmisin?

    Insallah dediklerin ortaya cikar,bizim istedigimiz de bu artik yeter yemesinler,kimse yemesin ,yani bu zamanda gizli is cevirceklerine kimse inanmasin muhakkak birileri yaptiklarini ortaya cikartir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Merkur

    Tamam hanahmet yeterki senin dediklerin dogru ciksin,bukadar eminsin yani. Eger yanacaklarsa dedigin gibi yabancilarida beraberinde yargilasinlar.

    Yok egerki gercekten sence bunlar rusvet almadi hic bir hata yapmadilar diyebilirmisin?

    Insallah dediklerin ortaya cikar,bizim istedigimiz de bu artik yeter yemesinler,kimse yemesin ,yani bu zamanda gizli is cevirceklerine kimse inanmasin muhakkak birileri yaptiklarini ortaya cikartir.

    arkadaşım; ben sarrafı savunmuyorum. Benim umrumda değil, hatta devletin de umrunda değil gibi. sarraf doğruları anlatsın ki amerikadan, avrupadan irana fahiş fiyatla satılan gıdayı ve ilacı da anlatsın keşke.

    ambargo döneminde ABD'den sadece Cargill ve Bunge şirketleri (israil destekli şirketler) ticaret yapıyordu irana. İran devletine değil de gruplara silah satıyordu. Bu biliniyor ama mahkeme de bu da kanıtlanır inşallah.

    ben akpyi de savunmuyorum. akpnin de çok hatası oldu. Bu olayda hem kesilen faturalarda ihracat için kdv geri ödemesini üreticiler değil de kendileri aldılar hem de sarrafdan milyonlarca dolar rüşvet aldılar. Akp içindeki haksız yere rüşvet alanların ve üreticilerin hakkını (kdv geri ödemesi) yiyenlerin Allah belasını versin.


    Ben; amerika sevicilere karşı Devletimi savunmaya çalışıyorum. Bu sarraf davasında hâlâ Türkiyenin yargılandığına inanan amerkan sevici saflar var. bunları anlatmaya çalışıyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hanahmet -- 20 Kasım 2017; 10:55:56 >




  • tarih 02.2016 :)

    http://www.milliyet.com.tr/abd-den-turkiye-ye-yeni-uyari/dunya/detay/2194211/default.htm?utm_campaign=DonanimHaber&utm_medium=referral&utm_source=DonanimHaber


    türkiye abd ilişkileri bu dakikadan sonra düzelmedi arkadaşlar biden kaç kere iletişime geçti o dakikadan itibaren başladık abd kötülemeye rıza nın eski konuşmalarında %15 dış açık kapatma falan demelerini dün gibi hatırlıyorum o yüzden adamların elinde belki bu olayın altından kalksak başka şeylerde çıkabilir o yüzden bekleyip göreceğiz.




  • hanahmet H kullanıcısına yanıt
    Son dakika haberi... Dışişleri'nden Rıza Sarraf'ın durumuyla ilgili ABD'ye nota
  • quote:

    Orijinalden alıntı: dephyr


    quote:

    Orijinalden alıntı: hanahmet


    quote:

    Orijinalden alıntı: Merkur

    Valla supersin cok guzel seyler yaziyorsun. Nerden buluyorsun bunlari?

    Turkiye mi yargilayacakmis yahu sen bizi kalpten mi goturmek istiyon. Rezanin onune yatanlar kimdi cehapemi rezayi kim serbest birakti. Rezayi kim en cok savundu.

    Neyse surda az bir zaman kaldi gorucez.

    Bende bu arada abdye bir uyari maili atarim ayaklarini denk alsinlar.

    S ve D ile

    "Rızanın amerikada yargılatılması" diye yazdım, "rızanın Türkiye'de yargılaması" diye okumuşun.


    ABD'de tutukluların isimleriyle kontrol edilebildiği federal hapishaneler bürosunun internet sitesinde ‘09135-104’ kayıt numaralı Sarraf hakkında “serbest bırakıldı” kaydı girilmişti. Yani Sarraf kayıptı. Amerika üstünü kapatmak istiyordu.
    Bu kayıp üzerine Türk hükümetinin notası üzerine Amerikan hükümeti Savcılık aracıyla açıklama yaptı, “sistemde teknik hata var. Sarraf hala federal bir hapishanede tutuklu” dedi. Bu açıklamaya rağmen, avukatları dahil kimse Sarraf’ın nerede olduğunu bilmiyor.

    Sarrafın yargılanmasını Türkiye daha çok istiyor. Çünkü, Türkiye'yi suçladığı konuda amerika ve avrupa daha fazla haksız kazanç elde etti.

    Bu arada sarrafın suçu Türkiye'de rüşvet vermek değil, "amerikanın koyduğu ambargoyu delme, bankacılık sahtekarlığı, kara para aklama, ABD yasalarını delmek için işbirliği yapıp komplo kurma, bankacılık sahtekarlığı ve kara para aklama" suçlamalarıyla yargılanıyor. Buradaki işbirliği sözcüğünün içinde Türkiye ve amerikadaki bazı diplomatlar var.

    Selam ve Dua ile . . .

    sarrafın yargılanmasını tr daha çokmu istiyor komiksin 27 kasımda 5 banka ceza alınca alıntılarım burdan kaybolma emi 2 haftacık var

    selam ve dua ile......buralarda ol

    Dostum, Türkiye'nin ceza alması için senin güvendiğin amerikan mahkemesi şimdiden sıkıntı vermeye başladı. bak sana durup dururken jüri heyeti seçimi yapmaya başladılar. (önceki jüri heyeti değişiyorlar nedense)

    Dava ileri tarihe ertelendi. Aralıkta yapılması ön görülüyor ama bilirsin aralık sonu bunların uzuuun bir tatili var. sanırsam 2018'i bekleyeceğiz.

    Bu arada 5 banka ceza alacak demişsin. Bazı yerlerde de beş bankadan dolayı Türkiye 25 milyar dolar ceza alacak diyor.

    Dava sonucu bu şekilde söylenebiliyorsa demek ki amerikada basın yargıdan daha üstün. dava sonucunu ve kimin ne kadar suçlu olduğunu ve verilecek cezayı net şekilde bilebiliyorlar.

    Selam ve Dua ile . . .




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hanahmet


    quote:

    Orijinalden alıntı: dephyr


    quote:

    Orijinalden alıntı: hanahmet


    quote:

    Orijinalden alıntı: Merkur

    Valla supersin cok guzel seyler yaziyorsun. Nerden buluyorsun bunlari?

    Turkiye mi yargilayacakmis yahu sen bizi kalpten mi goturmek istiyon. Rezanin onune yatanlar kimdi cehapemi rezayi kim serbest birakti. Rezayi kim en cok savundu.

    Neyse surda az bir zaman kaldi gorucez.

    Bende bu arada abdye bir uyari maili atarim ayaklarini denk alsinlar.

    S ve D ile

    "Rızanın amerikada yargılatılması" diye yazdım, "rızanın Türkiye'de yargılaması" diye okumuşun.


    ABD'de tutukluların isimleriyle kontrol edilebildiği federal hapishaneler bürosunun internet sitesinde ‘09135-104’ kayıt numaralı Sarraf hakkında “serbest bırakıldı” kaydı girilmişti. Yani Sarraf kayıptı. Amerika üstünü kapatmak istiyordu.
    Bu kayıp üzerine Türk hükümetinin notası üzerine Amerikan hükümeti Savcılık aracıyla açıklama yaptı, “sistemde teknik hata var. Sarraf hala federal bir hapishanede tutuklu” dedi. Bu açıklamaya rağmen, avukatları dahil kimse Sarraf’ın nerede olduğunu bilmiyor.

    Sarrafın yargılanmasını Türkiye daha çok istiyor. Çünkü, Türkiye'yi suçladığı konuda amerika ve avrupa daha fazla haksız kazanç elde etti.

    Bu arada sarrafın suçu Türkiye'de rüşvet vermek değil, "amerikanın koyduğu ambargoyu delme, bankacılık sahtekarlığı, kara para aklama, ABD yasalarını delmek için işbirliği yapıp komplo kurma, bankacılık sahtekarlığı ve kara para aklama" suçlamalarıyla yargılanıyor. Buradaki işbirliği sözcüğünün içinde Türkiye ve amerikadaki bazı diplomatlar var.

    Selam ve Dua ile . . .

    sarrafın yargılanmasını tr daha çokmu istiyor komiksin 27 kasımda 5 banka ceza alınca alıntılarım burdan kaybolma emi 2 haftacık var

    selam ve dua ile......buralarda ol

    Dostum, Türkiye'nin ceza alması için senin güvendiğin amerikan mahkemesi şimdiden sıkıntı vermeye başladı. bak sana durup dururken jüri heyeti seçimi yapmaya başladılar. (önceki jüri heyeti değişiyorlar nedense)

    Dava ileri tarihe ertelendi. Aralıkta yapılması ön görülüyor ama bilirsin aralık sonu bunların uzuuun bir tatili var. sanırsam 2018'i bekleyeceğiz.

    Bu arada 5 banka ceza alacak demişsin. Bazı yerlerde de beş bankadan dolayı Türkiye 25 milyar dolar ceza alacak diyor.

    Dava sonucu bu şekilde söylenebiliyorsa demek ki amerikada basın yargıdan daha üstün. dava sonucunu ve kimin ne kadar suçlu olduğunu ve verilecek cezayı net şekilde bilebiliyorlar.

    Selam ve Dua ile . . .

    Dava 4 aralıkta yapılacak ertelenmiş olması sonucu değiştirmez 5 banka ceza geleceğini açıklamıştım türkiye 25 milyar dolarla kurtulacağını belirtmişsin doğrusu 45 milyar dolar olabilir cünkü olması gereken itirafların sonucu net bir şekilde olması abd kanunlarında mevcuttur işlenen sucun cezası belli olduğu için basınla karıştırıyorsun az kaldı 2 haftaya çıktı
    İstersen reza zarrabın ifadesini aktarayım ekşi sözlükten : https://eksisozluk.com/reza-zarrab-ifadesi--5503217?a=popular
    248 kişi varmış
    Siz jüri değişmiş nedense diye kuşkularını iyi güzel diyorsunda orda bildiğin gibi kumpas yürümüyor türkiyeye karşı olay akape reza davasıdır
    Nedense bakara makara diyen zat neden kktc vatandaşı oluyor sebeplerini anlattırma bana bunu sizde ne olduğunu biliyorsunuz
    Bakanlar rüşvet yedi kara para akladı şimdi yediği naneler ortaya çıkıyor ve çıkacak! abd'yi kimsenin desteklediği yok



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dephyr -- 21 Kasım 2017; 0:11:53 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dephyr


    quote:

    Orijinalden alıntı: hanahmet


    quote:

    Orijinalden alıntı: dephyr


    quote:

    Orijinalden alıntı: hanahmet


    quote:

    Orijinalden alıntı: Merkur

    Valla supersin cok guzel seyler yaziyorsun. Nerden buluyorsun bunlari?

    Turkiye mi yargilayacakmis yahu sen bizi kalpten mi goturmek istiyon. Rezanin onune yatanlar kimdi cehapemi rezayi kim serbest birakti. Rezayi kim en cok savundu.

    Neyse surda az bir zaman kaldi gorucez.

    Bende bu arada abdye bir uyari maili atarim ayaklarini denk alsinlar.

    S ve D ile

    "Rızanın amerikada yargılatılması" diye yazdım, "rızanın Türkiye'de yargılaması" diye okumuşun.


    ABD'de tutukluların isimleriyle kontrol edilebildiği federal hapishaneler bürosunun internet sitesinde ‘09135-104’ kayıt numaralı Sarraf hakkında “serbest bırakıldı” kaydı girilmişti. Yani Sarraf kayıptı. Amerika üstünü kapatmak istiyordu.
    Bu kayıp üzerine Türk hükümetinin notası üzerine Amerikan hükümeti Savcılık aracıyla açıklama yaptı, “sistemde teknik hata var. Sarraf hala federal bir hapishanede tutuklu” dedi. Bu açıklamaya rağmen, avukatları dahil kimse Sarraf’ın nerede olduğunu bilmiyor.

    Sarrafın yargılanmasını Türkiye daha çok istiyor. Çünkü, Türkiye'yi suçladığı konuda amerika ve avrupa daha fazla haksız kazanç elde etti.

    Bu arada sarrafın suçu Türkiye'de rüşvet vermek değil, "amerikanın koyduğu ambargoyu delme, bankacılık sahtekarlığı, kara para aklama, ABD yasalarını delmek için işbirliği yapıp komplo kurma, bankacılık sahtekarlığı ve kara para aklama" suçlamalarıyla yargılanıyor. Buradaki işbirliği sözcüğünün içinde Türkiye ve amerikadaki bazı diplomatlar var.

    Selam ve Dua ile . . .

    sarrafın yargılanmasını tr daha çokmu istiyor komiksin 27 kasımda 5 banka ceza alınca alıntılarım burdan kaybolma emi 2 haftacık var

    selam ve dua ile......buralarda ol

    Dostum, Türkiye'nin ceza alması için senin güvendiğin amerikan mahkemesi şimdiden sıkıntı vermeye başladı. bak sana durup dururken jüri heyeti seçimi yapmaya başladılar. (önceki jüri heyeti değişiyorlar nedense)

    Dava ileri tarihe ertelendi. Aralıkta yapılması ön görülüyor ama bilirsin aralık sonu bunların uzuuun bir tatili var. sanırsam 2018'i bekleyeceğiz.

    Bu arada 5 banka ceza alacak demişsin. Bazı yerlerde de beş bankadan dolayı Türkiye 25 milyar dolar ceza alacak diyor.

    Dava sonucu bu şekilde söylenebiliyorsa demek ki amerikada basın yargıdan daha üstün. dava sonucunu ve kimin ne kadar suçlu olduğunu ve verilecek cezayı net şekilde bilebiliyorlar.

    Selam ve Dua ile . . .

    Dava 4 aralıkta yapılacak ertelenmiş olması sonucu değiştirmez 5 banka ceza geleceğini açıklamıştım türkiye 25 milyar dolarla kurtulacağını belirtmişsin doğrusu 45 milyar dolar olabilir cünkü olması gereken itirafların sonucu net bir şekilde olması abd kanunlarında mevcuttur işlenen sucun cezası belli olduğu için basınla karıştırıyorsun az kaldı 2 haftaya çıktı
    İstersen reza zarrabın ifadesini aktarayım ekşi sözlükten : https://eksisozluk.com/reza-zarrab-ifadesi--5503217?a=popular
    248 kişi varmış
    Siz jüri değişmiş nedense diye kuşkularını iyi güzel diyorsunda orda bildiğin gibi kumpas yürümüyor türkiyeye karşı olay akape reza davasıdır
    Nedense bakara makara diyen zat neden kktc vatandaşı oluyor sebeplerini anlattırma bana bunu sizde ne olduğunu biliyorsunuz
    Bakanlar rüşvet yedi kara para akladı şimdi yediği naneler ortaya çıkıyor ve çıkacak! abd'yi kimsenin desteklediği yok

    kardeş. verdiğin ekşi sözlük çöplüğündeki bağlamtıya baktım. bir çok kişinin yorumunu okudum. Orada genellikle bir videonun üzerinde tartışmışlar.

    Kamil Mamal kişisinin videosu.
    https://www.youtube.com/watch?v=VVT-dJVnrao&feature=youtu.be

    videoya da baktım.

    videoda ki kişi bir kaç yerde YALAN söylüyor.

    Listeler halinde yazayım. (Dipçe: aşağıda yazdıklarımı videonun altında yorum olarak da yazdım. inşallah silmez.)



    ----------



    Adamın yalanlarını yazayım.

    1. "Ambargo var ama İrana gıda satılıyordu" diyor. 2010 yılında ambargo gevşeyecekti ama Ahmet Nejatın uranyum zenginleştirmesi ve arap baharının başlamasından dolayı 2013 yılının sonuna kadar irana gıda ve ilaç dahil her türlü ürünün satışı yasaktı. Ama bu adam irana rahat şekilde sanki ambargo yokmuş gibi gıda ve ilaç satabileceğimizi söyledi. En büyük yalanı bu.

    2. "Binde bir komisyon ile rüşvet aldılar" diyor. (arka ekranda) "8,5 milyar dolar rüşvet dağıttı" diyor. Binde biri (%0,1) 8,5 milyar dolarsa toplam iranla iş hacmi 8500 milyar dolar (8 trilyon 500 milyar dolar) eder. iranda bu kadar iş hacmi ve para (veya altın) varsa amerika hiç beklemez oraya mega demokrasi !!! getirir. 850 milyar dolara bile amerika demokrasi !!! götürür. meşhur amerika demokrasisi.

    3. önce "ödemeler bir bankada toplanıyor" dedi. sonra beş bankaya çıktı. Eğer söyleşi biraz daha uzarsa 10 bankaya çıkar.

    4. başta "banka hesabını amerika kontrol ediyor" dedi. Sonra o kadar para çıkışından amerikanın haberi olmaz mı ??? amerika; kontrolü altındaki banka hesabından o kadar milyar doların çıkışını bir sene sonra tespit edebilmiş. (üstelik amerikanın takip ettiği limit 10bin dolar iken)

    5. Hem Türkiye hem amerika mahkemesi gizlilik kararı vermiş ama bu amca sanki iddianameyi kendisi hazırlamış gibi bik bik söylüyor. Biraz daha gitse amerika mahkemesi sonucunu söyleyecek. (gizlilik kararındaki dinlenen telefon kayıtlarının hepsini dinlediğini bile söylüyor)

    6. Günde 3,5 milyon ton varil petrol bu nasıl birim öyle? 3,5 milyon ton mu 3,5 milyon varil mi? (https://youtu.be/VVT-dJVnrao?t=1355) keşke kendisine ezbertilen şeyleri konuşacağına biraz dersine çalışsaymış.

    7. günde 3,5 milyon varil petrol diye hesaplasak günde 250 milyon dolar, hafta da 1,5 milyar dolar demek. Böylesine ne kadar korkunç deli bir rakamdan amerikanın haberi olmayacak mı? (eğer günde 3,5 milyon ton olsa o zaman daha deli rakamlar ortaya çıkar ve amerika oraya multimega demokrasi !!! getirir.)

    8. mahkemedeki tüm her şey basına çıkmış. demek ki amerikadaki medya, amerikan mahkemesinden çok kuvvetli.

    9. Dikkat ettiniz mi? Türk hükümetinin gitmesi için amerika mahkemesinden medet uman bir amerikasevici gibi konuşuyor. En sonunda da sanki amerikan savcısı gibi bir de tehdit ediyor. https://youtu.be/VVT-dJVnrao?t=2574

    10. öyle bir konuşuyor ki amerika Trükiye'ye ceza verse neredeyse zil takıp oynayacak. Eğer amerika Türkiyeyi işgal etmeye kalkışırsa bu adam elinde çiçeklerle amerikan askerini bekler. Konuşması, tavrı ve hareketleri (mimikleri) bu yönde, böyle bir izlenim veriyor.

    11. Bir de boşuna heveslenmeyin. (türk devletine ceza vermesi için çok güvendiğiniz) amerika rızayı konuşturtmamaya çalışacak. Mahkeme ertelendi. Jüri üyesinin seçimi var. durup dururken yeni jüri üyeleri seçilecek. (eskilerine ne oldu ki?) mahkeme aralık ayında yapılması ön görülüyor. biliyorsunuz amerika da aralık sonu uzuuuun bir tatil var. Büyük ihtimalle mahkeme 2018 yılına ertelenir.

    Bilginize . . .




  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.