Şimdi Ara

Kadınları koruyalım ama bundan erkekleri kim koruyacak ?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
165
Cevap
11
Favori
32.839
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
233 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar merhaba size aile kurup çocuk sahibi olup sonrasında KADINLARI KORUMAYA YÖNELİK KANUNLARIN  bir insanı nasıl mahvedebileceğini özetleyen hikayemi anlatacağım. Olabildiğince özet geçeceğim ama yine uzun olacak zira 4 yıldır süren bitmemiş bir hikaye bu.
    Ben kimim ?
    Asıl branşım yazılım donanımdır. Branşımda tahsilimi haylaz öğrencilik hayatımda tamamlayamasamda her zaman kendimi geliştirdim ve branşım olarak görebileceğim tamamladığım projelerim ve birikimlerim oldu. 2005 yılında baba mesleğime dönüp biraderle şirket kurup malesef yaşadığım süreç neticesi 2017 yılında devrederek girişimcilik ruhumu tamamen kaybettim. Bulunduğu sektöre bölgemde pek çok yenilik getirmiş işçi istihdam eden bir işletmeydi. Yazık oldu. 2 evlat sahibi bir babayım. onlara şu süreç boyunca hem annelik hem babalık yapan biriyim.
    Amaç

    1. Eş seçiminde gençlerimizin dikkatlerini sağlamak . Atılacak imzanın nasıl risklere gebe olduğuna dikkatleri çekmek. Flört söz nişan düğün ardından çocuk sahibi olmak gibi hoş detayların içinde anlatacağım çirkinlikler pek akla gelmiyor ve yanlış kişinin gerçek yüzünü malesef perdeliyor .

    2. Çeşitli asli ve aile davalarında kadını koruma adına erkek tarafı potansiyel suçlu gören hakim ve savcılarımızın düştüğü yanlışlıklara dikkat çekmek. Hayatınızla ilgili çok çok önemli karaları veren bu insanların önlerindeki benzer yüzlerce dosyadan biri olduğumuz bilincindeyim.

    2010 yılında ailemin bulduğu biriyle 2 aylık görüşme neticesi evlenme kararı aldık.Bir parantez açmak istiyorum  bu yüzden konu çok uzun olacak ama bu detaylar bence benzer süreçleri  yaşayanlar için önemli olabilir . Ailenizin evleneceğiniz kişiyi ışığa tutup içini görme şansı yoktur. Bu kararı alırken böyle bir yanılgıya düştüm.

    Nişan düğün vs.. sonunda 2011 temmuz ayında evlendik . 2012 nisan ayında ilk oğlumu kucağıma aldım baya erken bir güzellik oldu hayatımda . Ne olduğumuzu anlayamadan 2013 haziran ayında da ikinci oğlum dünyaya geldi. Hayat işte çok hızlı atılan adımlar ve ağır yükler getirselerde varlıklarından dolayı hiç pişmanlığım olmadı çocuklarımdan yana.

    İkinci oğlumdan sonra yaşadığımız ev küçük gelince  mülkiyeti babama ait olan evden çıkıp daha geniş bir ev kiraladım ve bence felaketin fitili o an ateşlenmiş oldu. Evlendiğim kişiyi düşününce felaketin zaten kendisiydi hazırda fitilide vardı ve pek çok şeyde zaten ateşleyecekti.

    Taşındıktan 2 ay sonra bir gece küçük oğlumu uyutmak için sallarken ( evet yanlış duymadınız aklımca 2 çocukla gün boyu ilgilenip yorulan sevgili eşime! İşten geldiğimde pek çok konuda yardımcı olurdum. Olayı dramatize ettiğimi düşünenler bu iddayı yok sayabilirler ancak bunu aile mahkemesinde komşu ifadesiyle  kanıtladığımı eklemeliyim.)  Eşim elinde telefon kikirdeyerek biriyle yazışıyordu. Sorduğumda kız arkadaşıyla yazıştığını söylemişti. Ancak telefonu şarja takıp uyuttuğum çocuğu alıp yatırdığında hızla dönüp telefonunu şarjdan alıp geri giderken telefonların bilindik şarj uyarı sesini duyabildim. Bu çok garip geldi ve peşinden gidip telefonu görmek istedim. Çocuğun altını değişen kadın panikle telefonu ardına gizlemeye çalışınca hızlı bir hareketle telefonu alınca altı kirli çocuğu bırakıp telefonu elimden almaya uğraştı. WhatsApp açıktı ve yazışmayı okuyordum son satır - sana artık ... yok  başka kızlara git.  Hevesini aldın tabi. Gibi şeyleri okuyunca daha fazla okumak istemedim. Bariz şekilde aldatıldığımın kanıtları elimdeydi. Pinini bilmediğim şarjı bitmek üzere olan telefonu uykuya aldım. Yazıştığı üst komşuydu kikirdediğide sevgilisinin çocuğunu uyutmaya çalışan kocasının hemen üstündeki odada olmasıymış .

    Uzun bir boşanma sürecinde şartlar malesef bu kadınla tekrar barışıp çocuklarımın başında bir çatı altında yaşamaya zorladı. Neydi bu şartlar ağır bir tedbir nafakası , bipolar bozukluğu olan bir dayıyla aynı evde yaşamak zorunda kalan çocuklar ve dengesiz psikolojisi bozuk dede ve anneanne. Annenin ahlaksızlığını eklemeye gerek görmüyorum bile...

    6 ay ayrılıp yukarda bahsettiğim ana sebeplerden sonra tekrar eksik eşyaları tamamlayıp ev kurdum. Tek şart telefon kullanmamasıydı barışmak için yalvarırken kendisi teklif etmişti.

    Bu büyük bir hataydı ben aldatıldığımda buz dağının sadece üstünü görebilmişim meğer. Nitekim yeniden biraraya geldikten 6 ay sonra evde gizlediği bir telefon daha buldum. Telefonda bir çok yazışma silinmişti ama son yazışma abi diye hitabettiği eski çalıştığı işyerinden biriyleydi içerik cinsel di. Aileside evlilik sürecinde  bana samimi oldukları aile dostları olduğunu abisiyle eşdeğer olduğunu söylemişti. Bir çok erkeklede öncesi silinmiş kısa cevaplar olan mesajlar vardı. Biriside lise öğretmenlerinden biriydi. Telefon kurcaladıkça çirkinlikler fışkırıyordu. Çıplak erkek fotoğrafları cinsel organ fotoğrafları ve kendisinin onlarca çıplak fotoğrafları. Galeriyi kurcaladıkça malesef çocuklarımında çıplak fotoğrafları çıktı. Bir çok video vardı  en ürküncü küçük oğlumla yatakta yatarken çocuğun dudağını somurarak öperken sesler çıkardığı ve kameraya bakış attığı 2 dk.dan uzun bir videoydu. Anlaşılan nispet yapıyordu.

    Hemen savcılığa gidip çocuklarımı istismar etmiş bu kadını şikayet ettim. Ve boşanma davası açtım. Karşılık olarak oda bana boşanma davası açtı ve cinsel içerikli yayınlar üretmek bulundurmak ve paylaşmak suçunu işlediğime dair iftira attı. Jet hızıyla evimi jandarma basıp arama yaptı tabiki herhangi birşey çıkmadı. Ve takipsizlik verildi.

    Burda adaletin güzel ülkemde nasıl çarpık olduğuna işaret etmek istiyorum. Kocayı aldatıp bu iftirayı attığı için kadından şikayetçi olduğumda iddaya delil yetersizliğinden takipsizlik verildiğiyle ilgili cevap aldım. Yani ben ve dolayısıyla her erkek böyle bir iftira karşısında potansiyel suçlu görülmeye devam ediyor ve iftira kadının yanına kar kalıyormuş. Keşke yanına kar kalan sadece bu olsaydı. Benim kanıt sunarak çocuklarımı istismar ettiği iddamda ise  telefon incelemeye gönderildiği 2,5 yıllık süreçte kadın elini kolunu sallayarak gezdi bana ve aileme etrafta iftiralar atıp ailesiyle her daim zarar verdi daha kötüsü aile mahkemesinin tedbir kararı gereği çocuklarımı haftada bir aldı. Adalet sistemimizde olan biri bana çocuklar kız olsaydı ve suçu işleyen ben olsaydım sonucun böyle olacağına ikna edebilir mi ?  Kesin olarak şikayetin hemen ardından tutuklanıp gün yüzü göremezdim.  O şikayetim annedir öper birşey olmaz gibi bir görüşle 3 yıl sonunda takipsizlikle sonuçlandı. Ana sebeplerden biride ara sıra çocuğun dudağına öpücük konduran kadını uyardığımdan bahisle benim haberimin olması.

    Boşanma davası açıldıktan 6 ay kadar sonrasında bende kalan çocuklar için mahkemeden sosyal inceleme heyeti geldi. İlk önce gidip kadınla görüşmüşler ve çocuklarını 6 aydır görmediğini söylemiş. Bende cevaben 6 aydır böyle bir talep olmadığını söyledim ve diğer hususlardaki görüşlerimi paylaştım.

    Ardından ilk hatayı yaptım. Kadın bana annesinin telefonundan "çocuklarımı getir " diye mesaj attı. Bende 6 ay sonra mı çocukların aklına geldi diye sordum. Ardına iftiraların ı sanki gerçekmiş gibi bana yazıp beni çileden çıkardı. Ahlaksız kadın seni suçundan dolayı hapse atacaklar çıktığında çocukların yüzüne tükürecek gibi mesajlar attım.  Ve bu mesajların birinden ceza aldım aynı dönem mesajlardan folayı bir şikayeti daha olmuş ve yine yargılanıyorum. Bir hakimede bu kadın bana zarar vermek için kasıtlı olarak tahrik edip beni suça sürükledi iddamı dinletemedim.

    Boşanma davaları birleştirildi ve karşı tarafın asılsız iddaları yüzünden açtığı dava reddedildi ama benimde karşılıklı çıplak resimlerini atıp yüzyüzede görüştüklerini kanıtladığım zina iddam reddedildi. Sadakatsizlik olarak görülüp boşanmaya karar verildi. Velayet ve tazminat kararları da lehime sonuçlandı. Aramızda birde mal paylaşımı davası görülmekte olduğundan mal paylaşım davalarında hayata kast ve zina özel durumlar olup olası sonucu ciddi oranda etkilediğinden bu kararı istinafa gönderdik.

    Son bir özetle uzun yazımda araya kaynayan ve atlanan durumlar olmasın diye son bir özet geçiyorum.

    Çocuklarını istismar eden , eşini iki defa bir çok kişi ile aldatan kadın adalet sistemimizin verdiği cesaretle hakkımda pek çok iftira atmış benden nafaka almaya devam ediyor. Aramızdaki davalara gelerek ailesi pek çok fenalıklar yapıp sanki ben yapmışım gibi şikayetler edip bir çok soruşturma ve dava geçirmeme neden oluyor. Ben ise sanki bu ahlaksızlıkları yapmış gibi susuyor  sessizce adaletin yerine gelmesini umuyorum.

    Hakkımda açılan soruşturma sayısı en son saydığımda 17 idi. Bana 6 anneme abime 2 kızkardeşlerime 4 dava açıldı. 

    Adalet sistemimizde gücendiğim eksik gördüğüm en önemli şey bu sayısız soruşturma ve ceza davaları hep ayrı olarak ele alındı. Bir gurup insan böyle bir boşanma sürecindeki iki kişinin ekseninde tek bir olaydan kaynaklı bu davalara konu oluyor.  Ayrı savcı ve hakimler ayrı dosyalar olarak bakıp resmin bütününe bakamıyorlar.

    En üzücüsü böyle bir kadın an itibariyle hem çevrem hem hukuk çevresince benden masum görülüyor. Yazım ve imla hatalarımı affediniz telefondan yazıyorum gerçekten çok zor.....


    Edit :

    Mantıklı ve destek verici mesajlarınız için teşekkürler. Emin olun artık normal karşılıyorum bazı şeyleri insaoğlu işte azıcık menfaat için herşeyden şaşar. Bazı sorulara genel cevaplar vermek istiyorum.

    1. YERİNDE OLSAM ÖLDÜRÜRDÜM.

    Bu bir çözüm değil. Başlı başına yeni bir sorun. Bazı arkadaşların dediği gibi çocuklar için bir felaket yaşam söz konusu.

    2. Müge Anlı gibi tv programlarına neden başvurmuyorsun ?

    İki çocuğun geleceğine leke düşüremem. Ayrıca Medya maymunu olmak istemiyorum.. Ancak şu an çocukların velayeti konusunda sıkıntı çıkarsa bu seçeneği değerlendirebilirim. Kanıtlarıyla şikayetçi olduğum çocuk istismarı konusunda gelen takipsizlik kararına itirazda bulundum. Bu takipsizlik kararı velayet konusunda elimdeki güçlü bir dayanaktan beni mahrum edecek.

    3. İlk aldatılmadan sonra barışmak hataydı.

    İlk olayda çocukların velayetini alsaydım barışmazdım.ama öyle olmadı yine çocuklar için zorunlu bir şeydi.

    4. 2 ayda evlenilir mi ? haketmişsin.

    2 ayda evlenmedim , evlilik kararı aldım 2 yıla yakın bir söz nişan sürecinden sonra evlendim. Bu birini yeterince tanımak için yeterli bir süreydi bence tabi. Yanlız şunu sormak istiyorum arkadaşlar.

    Siz yatağınıza kahvaltınızı getiren bir kadından aldatılmayı bekler miydiniz ?

    Bu konuyu çok polemiğe çevirmek istemiyorum ama asıl sorun tanımak erken çocuk yapmakla alakalı değil. Asıl sorun bir kadını eşini aldatmaktan yuvasını yıkmaktan alıkoyacak hiç birşeyin olmayışı. Sadakat hissi zayıf ve bu hissi varmış gibi kuvvetliymiş gibi göstermek zor değil. Hangi kişi evleneceği insanın bu potansiyeli taşıdığını net bir şekilde öngörebilir ?


    Sorun şu ki dönemsel olarak bunalıma girip herşeyden bıkan bir kadın bir hata yapar ve eşini aldatır. Yakalanır iş boşanmaya dönünce kendini bir avukatın karşısında bulur. Öğrenirki eşim bana hakaret ederdi , döverdi gibi gerekçeler karşısında aldatma kabahati baya hafif kalıyor. Hele birde adama sapık yaftasını yapıştırırsak melekten farkı kalmayacak. Eve aile şerhi koydur kocam beni öldürecek deyip uzaklaştırma çıkartır. Çocuklar zaten sende nafakanı al , çok canın sıkılacaksa eve sevgilinide al .. sonra eşit kusurla boşan mal paylaşımında şu kadar altınım vardı eşim çok zengindir şunları var de .. ve aldatılan erken malından çocuklarından ailesinden olsun. Bunlar çokça yaşanan şeyler.

    Ben 4 yıldır aile hukuku konusunda baya ilerledim. Aptalca nerdeyse hiç birşey yapmadım. Yinede boşanma mal paylaşımı hariç 10dan fazla dosyaya vekalet verdim. Sadece kendi avukatıma ödediğim vekalet ücretini hesap edin. Kaybedilen davaların karşı vekaletleri icra masrafları derken inanılmaz maddi külfet , manevi kayıplar yorgunluklarım oldu.

    Evim risk altında bozulan işlerim yüzünden devrettiğim şirketim bile mal kaçırma diye dava konusu.

    Bir kadına bunca geniş haklar imkanlar tanınınca kötü niyetli bir kadın maddi beklentilere girmiş bir aile ve avukat bir araya gelince bunlar oluyor.

    Çok sakin dikkatli bu sorunun çözümüne odaklı biriyim. Çocukların menfaatini herşeyin önüne koyuyor bazen bu kadınla okul psikiyatr gibi çocuklar için gerekli hallerde yan yana gelebiliyor her hafta kendi elimle götürüp çocukları teslim ediyorum. Konuyu olabildiğince gizli tutup çocukların geleceğini düşünüyorum. Malesef bu halimden faydalanıp liseli kızların etekaltının fotoğrafını çektiğim gibi abuk subuk iddalarla arkamdan konuşup kendilerini temize çıkarmaya uğraşıyorlar. Olsun.... Gün gelir çocuklar büyür bu şeylerle karşıma çıkarlarsa gerçekleri izah edecek elimde pek çok şey var.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi windshair -- 29 Eylül 2019; 17:32:25 >







  • Okuyunca sinirlerim gerildi
    Bi de ‘kadın cinayetleri neden artıyor?’ diye sorarlar.
    Mevcut hükümet, öyle saçma ve adaletsiz kanunlar çıkardı ki, ya katil olacaksın ya da boynuzlu..
    Hele ‘kadın beyanı esastır’ kanunu var ki, bir erkeğin elini kolunu bağlıyor.
    İşin acısı, bu konunları artniyetli kadınlar kullanıyor, iyi niyetli erkekler eziliyor.
    Bu kanunları çıkaran vicdan ve akıl yoksunlarının Allah cezasını versin
    Olayın can alıcı noktası şurada;

    "...ailemin bulduğu biriyle 2 aylık görüşme neticesi evlenme kararı aldık.".

    Bir kere senin aklında yanması gereken ilk ampül, "2 ay öncesine kadar beni tanımayan kadın nasıl bu kadar hızlı bir şekilde hayatının geri kalanını benimle yaşamaya karar verebiliyor?" olmalıydı. Hep söylerim; tipim, param, vücudum için beni adam yerine koyup evlenecek kadınla ben zaten kendim evlenmem. Sizi adam akıllı süzgeçten geçirmeyen, ağzınızdan çıkacak ufak bır yanlışta sizi silebilecek kadar karakter sahibi olmayan, evlenmeden önce zihinsel anlamda bin dereden su getirmeyecek kadınları aday adayı bile yapmayın. Vatana millete faydalı çocuklarınız olsun istemiyorsanız bu dediğimi ciddiye almayın.

    Her ne kadar ben geçmişte yaşadığım içi boş ve zaman öldürücü ilişkilerden pişman olsam da, karşı cinsi belli bir süre izleyince karakterini çözme yetisini bana kazandırdığı için de mutluyum. Bugün yaşıtım olan hatrı sayılır miktarda kadını uzaktan bakınca çözerim, bakıp çözemezsem konuşunca kesin çözerim. Bir kadının içinde anne karakteri mi yoksa kadın karakteri mi var anlayabilirim. İkisi de yoksa geriye tek bir karakter tipi kalıyor, o da maalesef sana denk gelmiş.

    Muhtemelen bu kadın senle evlenmeden önce de çokça kez ilişkiye girmiş biriydi. Belki bilmiyordun, belki fark edebilme şansın vardı ama sen anlayamadın, belki de ilişkiye girdiğini bilmene rağmen evlendin.

    Ama şu bir gerçek ki evlilik öncesi ilişkiye girmiş kadınların evliliklerini yürütememe ihtimalleri çok daha yüksek. Böyle bir ihtimali bilmeyi bırak, sezdiğim anda masadan kalkarım.

    Şu araştırmayı inceleyebilirsin;

    Kadınları koruyalım ama bundan erkekleri kim koruyacak ?
    Karmaşık oldu değil mi ? Bir türlü toparlayamadım. Takdir ederseniz hoş olmayan pek çok anı canlandı yazarken o ruh haliyle şimdilik elimden bu geldi. Yazdıklarım sadece hukuk sistemimize sitem evlilik yolunda olan gençlerimize eş seçiminde dahada dikkatli olma uyarısıdır.
  • Okuyan varsa tebrik ederim
  • dsaewq D kullanıcısına yanıt
    Karmaşık oldu değil mi ? Bir türlü toparlayamadım. Takdir ederseniz hoş olmayan pek çok anı canlandı yazarken o ruh haliyle şimdilik elimden bu geldi. Yazdıklarım sadece hukuk sistemimize sitem evlilik yolunda olan gençlerimize eş seçiminde dahada dikkatli olma uyarısıdır.
  • Olayın can alıcı noktası şurada;

    "...ailemin bulduğu biriyle 2 aylık görüşme neticesi evlenme kararı aldık.".

    Bir kere senin aklında yanması gereken ilk ampül, "2 ay öncesine kadar beni tanımayan kadın nasıl bu kadar hızlı bir şekilde hayatının geri kalanını benimle yaşamaya karar verebiliyor?" olmalıydı. Hep söylerim; tipim, param, vücudum için beni adam yerine koyup evlenecek kadınla ben zaten kendim evlenmem. Sizi adam akıllı süzgeçten geçirmeyen, ağzınızdan çıkacak ufak bır yanlışta sizi silebilecek kadar karakter sahibi olmayan, evlenmeden önce zihinsel anlamda bin dereden su getirmeyecek kadınları aday adayı bile yapmayın. Vatana millete faydalı çocuklarınız olsun istemiyorsanız bu dediğimi ciddiye almayın.

    Her ne kadar ben geçmişte yaşadığım içi boş ve zaman öldürücü ilişkilerden pişman olsam da, karşı cinsi belli bir süre izleyince karakterini çözme yetisini bana kazandırdığı için de mutluyum. Bugün yaşıtım olan hatrı sayılır miktarda kadını uzaktan bakınca çözerim, bakıp çözemezsem konuşunca kesin çözerim. Bir kadının içinde anne karakteri mi yoksa kadın karakteri mi var anlayabilirim. İkisi de yoksa geriye tek bir karakter tipi kalıyor, o da maalesef sana denk gelmiş.

    Muhtemelen bu kadın senle evlenmeden önce de çokça kez ilişkiye girmiş biriydi. Belki bilmiyordun, belki fark edebilme şansın vardı ama sen anlayamadın, belki de ilişkiye girdiğini bilmene rağmen evlendin.

    Ama şu bir gerçek ki evlilik öncesi ilişkiye girmiş kadınların evliliklerini yürütememe ihtimalleri çok daha yüksek. Böyle bir ihtimali bilmeyi bırak, sezdiğim anda masadan kalkarım.

    Şu araştırmayı inceleyebilirsin;

    Kadınları koruyalım ama bundan erkekleri kim koruyacak ?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Mr. Pink -- 27 Eylül 2019; 12:49:28 >




  • Ulan o çocuk resim kısmında boğazım düğümlendi. Bırak böyle insanın çocuk yapmasını kedi bile beslemesin q.a

    Bu arada tanımadan evlenmeyin. Karşınızdaki kişi ilgi, r.pusu mu, evlilikte sizi damızlık olarak mı kullanıyor, sizi araç olarak mı kullanıyor, evinden ailesinden sıkılmış kaçacak birini mi arıyor, vs. sorulardan emin olmadan evlenmeyin. Hele ki 3 4 sene geçmeden çocuk yapmayın.

    ,Son zamanlarda bir çok evli kadınla sosyal medya üzerinden denk geldim, çoğunu red etsemde bir kaç deneyimim oldu. ÖYle aşırı yakışıklı çok ağzı laf yapan biri olmama rağmen birde... Son olarak daha yeni birini silip engelledim başıma bela olur diye 1 hafta olmadı.Durum vahim arkadaşlar



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi İroniMan -- 27 Eylül 2019; 12:52:13 >
  • Hocam evlenmeyi düşünüyordum, senin yazdıklarını okuyunca kadınlardan nefret etmeye başladım.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: windshair

    Karmaşık oldu değil mi ? Bir türlü toparlayamadım. Takdir ederseniz hoş olmayan pek çok anı canlandı yazarken o ruh haliyle şimdilik elimden bu geldi. Yazdıklarım sadece hukuk sistemimize sitem evlilik yolunda olan gençlerimize eş seçiminde dahada dikkatli olma uyarısıdır.
    Hocam okudum şimdi, lise öğretmeni kısmında oha dedim. Yapılacak en mantıklı şey birini 4-5 sene tanımadan evlenmemek galiba.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dsaewq -- 27 Eylül 2019; 12:54:13 >
  • Okdum ve üzüldüm. Malesef ülkemizde hakim sayısı çok az ve iş yükü fazla. O yüzden adamakıllı bir iş yapmıyorlar ve adalet sağlanamıyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: dsaewq

    Hocam okudum şimdi, lise öğretmeni kısmında oha dedim. Yapılacak en mantıklı şey birini 4-5 sene tanımadan evlenmemek galiba.

    Alıntıları Göster
    4 5 sene tanımakla da ilgisi yok bence. Bir hadis vardı çöplükte biten gül alınmaz tarzında. Yani bir kızı alırken sadece kıza bakmayacaksın. Ailesine çevresine gittiği okula arkadaş çevresine de bakacaksın. Ondan sonra alacaksın.
  • Hepinize teşekkür ediyorum. Herkes çok haklı özellikle evlenilecek kişi seçiminde. Şundan iyi ders çıkarılmalıdır ki çevre tip maddi durum konusunda kimi göreceli olsada eksiğim yoktu. Bazıları kısmet derya aynen öyleydi benim durumum. Bir yaşa gelip gün görmüş pek çok şey yaşamış biriydim evlenirken yani gözü küllü durumum yoktu. Son dönem ilişkilerim öyle olduki bir an geldi ve ailemin seçiminin en mükemmeli olacağına inandım ve bu önyargıyla pek çok kusuru görmezden geldim. Ve nihayetinde artık benim için çok geç . evlenmeye niyetlendiğiniz bir dönemde malesef içine girdiğiniz atmosfer size adınızı dahi unutturabiliyor bu yüzden dikkat edin.

    Artı olarak gerçekten düzgün kadınlarda var onları ayrı tutuyorum. İş doğru kadını bulmakta. Doğru kadın doğru aileler uygun ortam kültür ve maddi denklikler gibi bir çok denklem kurulmalı evlenmeden önce !



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi windshair -- 27 Eylül 2019; 13:29:35 >




  • TL; DR
  • Abov bu nedir?
  • Gerçek bir olaysa geçmiş olsun.

    "Mobil sürümden atıldı" deniyor. O kadar yazıyı mobilden nasıl yazdın hocam?
    ben iki satır yazı yazıyorum ellerim uyuşuyor.
  • Her şeyi geçtim de o çocuğun videosunu o şekilde istismar ederek çekmesine tahammül edemezdim boşanmayla falan uğraşmazdım yani anladın işte..
  • Üşenmedim okudum. Diyecek bir şey bulamıyorum. Hayret içindeyim.
  • Boşuna demiyorum. Hayat kumar gibi eş ve iş seçmek kumar oynamaya benzer. Şans ve tecrübe yanında yer alırsa böyle talihsizliklerin başına gelme ihtimali azdır. Ama şans yoksa birde hayat tecrübeside az ise işte kumar oynamış gibi hayata atılıyorsun.

    Yaşım 38 ne evlilik ne de iş kurmaya cesaretim var. Hele bu dönemde insanları tanımak hem zor hem riskli çünkü zamanla evlilik de insan da değişebiliyor. ilk 10 sene mutlu yaşayıp sonra kanlı-bıçaklı olmayacağın ne malum?

    O yüzden Eş seçmek bu dönemde şans kumar oynamak gibi birşey....
  • Ah bu kadınların kanunlar önünde erkeklerden önde olması yok mu?!

    Yemin ediyorum böyle olayları görünce evllikten soğuyorum. Lazım değil arkadaş, evleneceğin insanla evlilik anlaşması imzalamak en mantıklısı. Anlaşamadın mı, ayır yolları, hiçbir şey almadan gitsin. Aksi halde kadın erkeğe bir kambur olarak kalıyor.

    Çok geçmiş olsun. Umarım lehinize sonuçlanır.
  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.