Şimdi Ara

Ölümden sonrasını düşündükçe çok korkuyorum (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
511
Cevap
13
Favori
24.891
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Sonsuza kadar cennette, tropik meyveler, güzel şeyler yiyerek geçirmeyi aklın alıyormu. ağaçlar falan, gümüş kaseler, ipekten elbiseler. 2000 li yıllarda yaşayan bir insan için pek cezbedici gelmiyor.


    bu konuda da bilgi eksikliği var..

    cennet yapısı itibari ile katmanlardan oluşur..katmanlar arasında hem madde hemde mana itibari ile fark vardır..

    yani derecelere sahiptir..

    bu derecelendirmelere parelel ikamet edenler ve ikram olunan nimetlerde farklılık arz eder..

    bu dünya üzerinde yaşarken ..tensel hazlardan (yeme içme şehvet vb) geçememiş bunlara takılı kalmış inanan ile bu noktada takılı kalmamış terakki etmiş insanlarında var olduğu bize yine kuran tarafından haber veriliyor..

    kuranda mukarrebun denilen zümre tensel hazlardan geçen kimselere işarettir..ve bu kitle sayı olarak azdır..seçkin bir toplluktur..

    avam mertebesindeki insanlar ise iman edişleri neticesi..dünyada faydalandıkları nimetlerin mükemmel haliyle meşgul olurlar..ki bizler dünyada yaşarken genel anlamda iyi bir yer ..mesken ve eş için özlem duyarız..bu istekler son derece doğaldır ..ve ayıplanacak tarafıda yoktur..

    nimet bağlamında çapı belirli bir düzeyi aşamamış insan için cennet nimetlerinin yüzde 5 lik dilimine tekabül eden tarifini yaptığınız o imkanlar ..küçümsenecek türden şeyler olmadığı gibi..mahiyetleri itibari ilede çok farklıdır..

    sonsuzluk kavramını "bir başlangıç ve sona sahip insanın" değerlendirmeye kalkması pekde anlamlı olmayacağından ve cennet hayatının an be an dahada mükkemel bir safhaya terakki etmesinden ötürü zaten idrak edemiyeceği (şu anki aklı ile) cennet ve nimetleri hakkında peşin bir hükme sahip olmaması yerinde bir davranış şekli olur..

    cennet nimetleri hakkında bize çok az bilgi sunuulmuştur..sunulan işaret babaında fikir edinmeye yarayan bir kaç örnek bize cennet hakkında tam fikir vermez

    üstelik bakın size bir ayet alıntılayayımda ne demek istediğimi daha net kavrayın

    quote:

    فَلَا تَعْلَمُ نَفْسٌ مَّا أُخْفِيَ لَهُم مِّن قُرَّةِ أَعْيُنٍ جَزَاء بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ

    Fe lâ ta’lemu nefsun mâ uhfiye lehum min kurreti a’yun(a’yunin), cezâen bi mâ kânû ya’melûn(ya’melûne).

    Yaptıklarına karşılık olarak, onlar için ne mutluluklar saklandığını hiç kimse bilemez

    Secde suresi 17:




  • Malesef boş varsayımlar ve ucu açık bi yanıt, Iron Sky. Bir tarafta kimse tam olarak bilemez deniyor, bir tarafta meyveler, huriler deniyor, e bir kısmını bilebiliyoruz işte.
    Ağaçlar, ırmaklar, meyveler, bunlar arap yarımadasının kuraklığında yaşayan bir insanın tam isteyeceği şeyler gibi geliyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-1E1FC651D -- 23 Haziran 2012; 14:28:19 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Halleluja

    Malesef boş varsayımlar ve ucu açık bi yanıt, Iron Sky. ,Bir tarafta kimse tam olarak bilemez deniyor bir tarafta meyveler, huriler deniyor, e bir kısmını bilebiliyoruz işte.

    işte siz cevap vermişsiniz (cevabınızda belirgin hale getirdiğim bölüm) aslında nimetlerin tümü hakkında tam bilgi yoktur..zira buna sahip olduğumuz idrak kafi gelmez..

    şöyle düşün anne karnındaki çocuk..dünya ve içindeki nimet yada eziyet verici etkenler hakkında ne dereceye bilgiye sahiptir..anlatmaya kalksanız ne kadar anlar..

    onun yani bebeğin bilgisi kendisini çevreleyen alan ve mevcut idraki ile sınırlıdır.. tıpkı sizin şu anki çevresel şartlarınız ve idrakinizin bir sınırı oluşu gibi..

    quote:

    Ağaçlar, ırmaklar, meyveler, bunlar arap yarımadasının kuraklığında yaşayan bir insanın tam isteyeceği şeyler gibi geliyor.


    zemherir cehennemide var..arap yarımadasına hayli yabancı..yapı olarak tabi..

    değerlendirme yaparken son cevabımı dikkate alın



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sinuhe.s -- 23 Haziran 2012; 14:37:50 >




  • Ben çok farklı düşünüyorum.
    Şükürler olsun dini inancım var, Müslümanım.
    Ama Kuran'ı Kerim'de anlatılan Cennet, pek benim hayallerimi karşılamıyor; şarap nehirleri huriler filan...
    Beni hayalimde ki cennet çok farklı; her şey olacak orada. Mesela Dünya'da iken ünlü bir futbolcu olmak istedik ama olamadık. Cennette; kendi Dünyamızı yaratacağız bence, çok ünlü bir futbolcu olup, Dünya'da ki insanların hayranlığını kazanacağız vb. .
    Cehennemde de aynısı olacak, orada da kendi Dünyamızı yaşayacağız, herkes düşmek istemediği her hale düşecek.

    Benim asıl merak ettiğim; önceden neredeydik, yaratılmadan önce.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: KanKoKan

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    quote:



    Ben agnostiğim ölümden sonraki yaşam için yoktur diyemiyorum ama çok düşük ihtimal görüyorum, belki bir Tanrı varsa, o Tanrının bildiğimiz Tanrı formlarından daha farklı olduğunu düşünüyorum. ( Birnevi imzamdaki Albert Einstein'ın düşüncesine katılıyorum )
    Bu konularda Portable Atheist adlı bir kitap var, eğer ingilizceniz varsa okumanızı tavsiye ederim.


    Ben de neredeyse tamamen boyle dusunuyorum suanda. Ama hala tabi kafamda buyuk belirsizlik var, binyillar once de aciklayamadigimiz bir suru seye mucizevi anlamlar yukleyip onlara inandik. Dunyanin bir kaplumbaganin sirtinda durduguna inanmak gibi mesela. Ama birseyler aciklanmaya baslandikca esas gerceklerin sandiklarimiz gibi olmadigini ve supheye yer birakmayan tarzda gercekler oldugunu gorduk (en azindan mutlak gercek olmasa da ona cok yakin gercekler). Simdi boyle dusunuyor olsak bile belki de ilerde cok degisecek bazi seyler. Belki de biz hakli olacagiz kimse bilemez. Ama benim icin mesele cennette (eger varsa) bana ne verildigi degil acikcasi. Benim varligimi surdurebilecegim, sonsuzlugu hissedebilecegim neresi olursa bu bana oduldur. Tum istegim bu yonde ama aklimin bir yaninda da bu istegimin olma ihtimalinin benim mantik cevremde bana cok dusuk gelmesi sebebiyle de uzuluyor ve korkuyorum.

    Ekleme: Neden korkuyorsun, yok olacaksan hicbirsey hissetmeyeceksin zaten diyen arkadaslar olmus. Ben de tam olarak bundan korkuyorum iste. Faaliyetini devam ettiren bir evrende (sicim teorisi ile ilgilenen arkadaslar icin belki de bu evrenin daha da otesinde demek daha dogru olur) tamamen bilincsel olarak yok olacak olmam ve sonsuzluga karisacak olmaktan korkuyorum ben de tam olarak.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi CanYücel -- 23 Haziran 2012; 15:55:15 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: CanYücel

    Bu konuyu açıp açmamak için çok düşündüm açıkçası. Bu düşüncelerimi detaylıca kimseye paylaşmadım şuana kadar ama sanırım artık birilerine anlatmam gerekiyor çünkü yavaş yavaş kafayı yeme noktasına geldiğimi hissetmeye başladım.

    Aslında konunun başlığı biraz yanlış. Korkum ölümden sonrasından çok ölümden sonra tamamen yok olacağımı düşünmekten kaynaklanıyor. Yani diyorum ki ya bütün herşey maddesel ve bunun ötesinde birşey yoksa ? Bütün anılarımız, düşüncelerimiz biz öldükten sonra beynimizle beraber çürümeye başlayacak ve bir daha hiçbir şekilde hiçbir yere geri gelemeyecek şekilde yok olacaksak ?

    Sonsuz boşluğu düşünmek beni çok korkutuyor ve bunu (en azından ölümü) eninde sonunda yaşayacağımı biliyorum, kaçış yok. Yani sonsuz yok oluşu düşünmeye başladıktan sonra ne kadar yaşadığımızın da bir anlamı kalmıyor aslında. Ha bir yıl yaşamışım ha evren tekrardan küçülüp tamamen yok oluncaya kadar yani milyarlarca trilyonlarca yıl kadar. Hepsinin sonunda bir yok oluş varsa ve ondan sonrasında bir daha hiçbir şey hissetmemek ve bilmemek üzere bitip gideceksek ne kadar uzun yaşadığımızın hiçbir anlamı yok, ben şimdiden yokumdur ölümden sonraki mutlak yok oluş karşısında.

    Ne demek istediğimi tam olarak anlatabildim mi bilmiyorum ama şöyle bi düşünün bir daha hiç gelmemek ve hiçbirşeyden haberiniz olmamak üzere tamamen silineceğinizi sonsuza kadar... Bu korku bende öyle büyük duruma ulaştı ki bazen düşündüğümde kalbimin çok hızlı çarpmaya başladığını ve damağımın yavaş yavaş kuruduğunu hissediyorum. Bu düşünceden kaçmak istiyorum ama kaçsam bile gerçeği değiştirmeyeceğini biliyorum. Eninde sonunda...

    Anlayabileceğiniz üzere şuanda bir dini inancım yok. Ama diyorum ki keşke olsa... İnanmaya çalıştım ama olmuyor. Ama diyorum ki denildiği gibi bu inancım yüzünden cehenneme gidecek bile olsam, varlığım hala devam ettiğini öğrendiğim için şükrederim sanırım. Yani muhtemelen ahiret günü eğer varsa şöyle komik bir diyaloğum olacak:

    - Bana inanmadan ölmüşsün, o yüzden cehenneme gidiyorsun !

    + Oh yok olmamışım şükürler olsun!

    Sizler ne düşünüyorsunuz ? Benim gibi düşünüp, aynı şeyleri yaşayan biri var mı gerçekten merak ediyorum açıkçası. Atlattıysa nasıl atlattığını... Bu bahsettiğim olası gerçekler karşısında bana şuan herşey boş ve amaçsız geliyor artık...

    Evet;

    20 li yaşlarda ciddi ciddi korkmuştum. Hatta askere gidince bir ara durum daha vahimleşti ama Nato'da askerlik yapmaya başlayınca bu durumdan bir hayli uzaklaştım. Askerden sonra yine düşünmeye başladım.

    Ne olacaktık öldükten sonra. Bir aralar ölümle ilgili çok şeyler okumaya başladım. Internet ve bilgi kaynakları bugünkü gibi çok fazla değildi. Mezarlıklara gidip mezarlara bakıp çok düşündüğüm şeyler oldu. Ölüm ve sonrasının bilinmezliği beni ciddi anlamda sarsmıştı diyebilirim. Uyuyamadığım zamanları bilirim.

    Şimdi çok rahatım diyebilirim. Gece mezarlıkta yatmak bir yana ölü birisine sarılabilirim sorun değil veya ölüm döşeğinde birisinin yanında yatabilirim veya çok ciddi tıbbi müdahale gerektiren birisine paniğe kapılmadan yardım edebilirim.

    Bütün bu korkularımı yenmenin öncelikli noktası "bazı şeyleri değiştiremeyeceğimi" anlamam oldu. İnançlı birisiyim şu an aksatmadan ibadetlerimi yapmaya çalışıyorum fakat bir ahiret hayatı olmamış olsaydı bile bu durumu değiştirecek bir güce sahip değilken bunun için üzülmenin bir anlam ifade etmediğinin farkına vardım.

    En son 2008 de annem rahmetli olduğunda onu kendi ellerimle toprağa verdiğimde ve son zamanlarında baş ucunda geçirdiğim için cidden tekrar araştırmaya başladım. Evet ölümden korkmuyordum ama öldükten sonra neler olabileceğini tekrar araştırmaya başladım. Yeniden Müslüman oldum. Ve ölümsüz olmaya çalışmaya başladım.

    "Ölmeden ölünüz" Eğer bu dünyada herhangi bir şeyi yaratıcıdan daha fazla seviyorsak, ölüm korkusu oldukça insanda tükettiğin ömrün her anı sana zehirli bir yiyecek gibi gelir. Eğer ölüm korkusu ve sonrasını kafandan atarsan bu kez hayattan zevk almaya başlarsın. Dertlerin azalır.

    Daha ilerleyen zamanlarda ise dünya sıkıcı gelmeye başlar. Bir an önce ölsem de Hak'kı görmek için bir fırsatım oldun demeye başlarsın...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Halleluja

    Cennet nedense fazla dünyamsı şeyler içeriyor, pınarlar, çiçekler, tropik meyveler falan, evrende trilyonlarca yıldız var, oranın doğal güzelliklerine göre değilde bizim doğal güzelliklerimiz vaadedilmiş, kafa karıştıkça karışıyor.

    Ayrıca cehennemde neden acı verici herhangi gelişmiş bir yöntem yerine '' Ateş, yanmak'' gibi yine fazla fani şeyler var.

    Bu sizin anladığınız tarafı ki akla yakınlaştırılmış tarafı. Sizce acı çekmek ne demek veya zevk etmek. Küçümsemek için demiyorum ancak cennet anlatılana göre dünya ile özdeş, ama bu anladığımız kadarı ve imakanat dahilinde olan. Sizce sadece ateşmi acıdır veya soğuk sadece dondururmu. Soğuktaki burudet yakmazmı veya yokluk uzakta kalmak acı vermezmi. Daha birçok şey.

    Başka bir nokta ise olayları Fiziksel yapıların içine sığdırmamız. Fiziğin el verdiği kadar imkanları kullanıyoruz. Zaman ve mekan arasında sıkışıp kalmışız, e bir cennet varsa sınırsızlığıda olmalı. sadece maddesel noktada değil birçok noktada...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Halleluja

    Malesef boş varsayımlar ve ucu açık bi yanıt, Iron Sky. Bir tarafta kimse tam olarak bilemez deniyor, bir tarafta meyveler, huriler deniyor, e bir kısmını bilebiliyoruz işte.
    Ağaçlar, ırmaklar, meyveler, bunlar arap yarımadasının kuraklığında yaşayan bir insanın tam isteyeceği şeyler gibi geliyor.

    Bilmiyorum, benim de istediğim şeyler bunlar gibi gözüküyor. Örneğin serinde olmak ve yan gelip yatmak. Ne güzel olurdu. Traş olmak ayrı dert, giysilerini ütülemek ayrı dert. Bir yudum lokma için yaptığımız ve hayvanların yapmayacağı kadar vahşet içinde olduğumuz acımasız bir dünya.

    Her gün evden çıkarken "umarım bu gün az günah işlerim" dediğim ve günahtan sakınmak için yaşamaktan daha çok mücadele verdiğim bir dünya. Bununla karşılaştırınca yan gelip yatmak benim için çok güzel bir ödül olurdu doğrusu. Birde işin diğer tarafı acı çekmek. Acı çekmemek bile başlı başına bir ödül olmuş sayılmaz mı sence ?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Halleluja

    quote:

    Orijinalden alıntı: alikuşcu


    quote:

    Orijinalden alıntı: Halleluja

    Cennet nedense fazla dünyamsı şeyler içeriyor, pınarlar, çiçekler, tropik meyveler falan, evrende trilyonlarca yıldız var, oranın doğal güzelliklerine göre değilde bizim doğal güzelliklerimiz vaadedilmiş, kafa karıştıkça karışıyor.

    Ayrıca cehennemde neden acı verici herhangi gelişmiş bir yöntem yerine '' Ateş, yanmak'' gibi yine fazla fani şeyler var.

    Bilmediğin şeyi nasıl anlatılacak. Arı bu dünyaya ait olmasa bal içın çok güzel tatlı denir. Arı diye bir hayvan bir besin yapar onu yersiniz diye mi anlatılsa güzel olur.

    Sonsuza kadar cennette, tropik meyveler, güzel şeyler yiyerek geçirmeyi aklın alıyormu. ağaçlar falan, gümüş kaseler, ipekten elbiseler. 2000 li yıllarda yaşayan bir insan için pek cezbedici gelmiyor.

    İyide 2000 li yıllar ne kadar ileri sizce. Allah ömür verirde 2050 ye kadar yaşarsan geçmişe baktığındada aynı ifadeyi kullanacaksın. burada belki küçümsemek için kullanmıyorsun cümlerleri ancak. Eğer cennet varsa ve dünyada böyle yaşarken cennette daha basit yaşayacağını düşünebiliyormusun. Bence mümkün değil. Dünya bu kadar çekiciyken cennet daha farklı olmalı.




  • var olduguna inanan arkadaslara beyin uzerinde etkisi oldugu bilinen cesitli kimyasallar denemelerini tavsiye ediyorum. Oncesindeki fikirlerinizi yazin birde kimyasallardan sonrakileri yazin, hele hele kalici hasar birakirsa sizin varliginiz nereye gitti diye sorarlar adama.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Halleluja

    Malesef boş varsayımlar ve ucu açık bi yanıt, Iron Sky. Bir tarafta kimse tam olarak bilemez deniyor, bir tarafta meyveler, huriler deniyor, e bir kısmını bilebiliyoruz işte.
    Ağaçlar, ırmaklar, meyveler, bunlar arap yarımadasının kuraklığında yaşayan bir insanın tam isteyeceği şeyler gibi geliyor.

    Açık söyleyeyim istersen belki yanlış anlaşılacak ancak kimse bu yazdıklarımı kınamasın veya küçümsediğimi sanmasın.

    Ben cenneti veya cehennemi düşünmüyorum. acı veya refah içinde bir yaşamda değil merak ettiğim. Birçok fizik kitabını karıştırıyorum. Birçok bilimsel makale okuyorum. Ancak aklımın almadığı ve içimi kemiren tek düşünce, bu ince sanatı icra eden, nasıl Bir Yaratıcı.

    O nu göremeyeceğimi düşünmem rahatsız ediyor. Tabi herkes buna inanmak zorunda değil...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dinvebilim

    var olduguna inanan arkadaslara beyin uzerinde etkisi oldugu bilinen cesitli kimyasallar denemelerini tavsiye ediyorum. Oncesindeki fikirlerinizi yazin birde kimyasallardan sonrakileri yazin, hele hele kalici hasar birakirsa sizin varliginiz nereye gitti diye sorarlar adama.


    Zaten kimyasal etkili bir ideoloji veya dünya görüşünün etkisindeki koyyu karanlık arkadaşların kimyasal almalarına hiç gerek olmadığını düşünüyorum!
  • quote:

    Orijinalden alıntı: neommy

    quote:

    Orijinalden alıntı: dinvebilim

    var olduguna inanan arkadaslara beyin uzerinde etkisi oldugu bilinen cesitli kimyasallar denemelerini tavsiye ediyorum. Oncesindeki fikirlerinizi yazin birde kimyasallardan sonrakileri yazin, hele hele kalici hasar birakirsa sizin varliginiz nereye gitti diye sorarlar adama.


    Zaten kimyasal etkili bir ideoloji veya dünya görüşünün etkisindeki koyyu karanlık arkadaşların kimyasal almalarına hiç gerek olmadığını düşünüyorum!

    Bak öte tarafta tanımam ha, orada işler karışacak zaten.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: neommy

    quote:

    Orijinalden alıntı: dinvebilim

    var olduguna inanan arkadaslara beyin uzerinde etkisi oldugu bilinen cesitli kimyasallar denemelerini tavsiye ediyorum. Oncesindeki fikirlerinizi yazin birde kimyasallardan sonrakileri yazin, hele hele kalici hasar birakirsa sizin varliginiz nereye gitti diye sorarlar adama.


    Zaten kimyasal etkili bir ideoloji veya dünya görüşünün etkisindeki koyyu karanlık arkadaşların kimyasal almalarına hiç gerek olmadığını düşünüyorum!

    Led Zeppelin LSD sayesinde dünyaca ünlü oldu la




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dinvebilim

    var olduguna inanan arkadaslara beyin uzerinde etkisi oldugu bilinen cesitli kimyasallar denemelerini tavsiye ediyorum. Oncesindeki fikirlerinizi yazin birde kimyasallardan sonrakileri yazin, hele hele kalici hasar birakirsa sizin varliginiz nereye gitti diye sorarlar adama.

    Ne içmemizi öneriyorsunuz ?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: dinvebilim

    var olduguna inanan arkadaslara beyin uzerinde etkisi oldugu bilinen cesitli kimyasallar denemelerini tavsiye ediyorum. Oncesindeki fikirlerinizi yazin birde kimyasallardan sonrakileri yazin, hele hele kalici hasar birakirsa sizin varliginiz nereye gitti diye sorarlar adama.

    https://forum.donanimhaber.com/showTopic.asp?m=31777320&p=1#31777320


    Arkadaş sen pek bilgili bilimsel birine benziyon

    Hele şu linke bakiver bak ben ne demiştim sen gibiler ne demis

    Kimyani bozacak link ama idare et

    Bi türlü cevap gelmedi de sen belki şansını denersin


    Heee ne dersin

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Sonsuz boşluk olacak merak etme.


    Oraları,bundan sonra anca masallara konu olur
  • quote:

    Orijinalden alıntı: dinvebilim

    var olduguna inanan arkadaslara beyin uzerinde etkisi oldugu bilinen cesitli kimyasallar denemelerini tavsiye ediyorum. Oncesindeki fikirlerinizi yazin birde kimyasallardan sonrakileri yazin, hele hele kalici hasar birakirsa sizin varliginiz nereye gitti diye sorarlar adama.

    Bu gercekten ilginc bir durum. Tanri, kozmik enerji, herseyin aslinda bir oldugu vs. vs. gibi fikirler hep kimyasallar sayesinde dogmus denebilir aslinda. Hatta psychedelic muzigin bu esintilerden ne kadar etkilendigi de dinlerken farkediyorsunuz.
  • Ölümden sonrasının beyin ölümü gerçekleşen ama yaşayan bir insandan farkı olduğunu düşünmüyorum.Sonsuz uyku diyebiliriz buna..
  • quote:

    Orijinalden alıntı: paranoid_andr0id

    quote:

    Orijinalden alıntı: dinvebilim

    var olduguna inanan arkadaslara beyin uzerinde etkisi oldugu bilinen cesitli kimyasallar denemelerini tavsiye ediyorum. Oncesindeki fikirlerinizi yazin birde kimyasallardan sonrakileri yazin, hele hele kalici hasar birakirsa sizin varliginiz nereye gitti diye sorarlar adama.

    Bu gercekten ilginc bir durum. Tanri, kozmik enerji, herseyin aslinda bir oldugu vs. vs. gibi fikirler hep kimyasallar sayesinde dogmus denebilir aslinda. Hatta psychedelic muzigin bu esintilerden ne kadar etkilendigi de dinlerken farkediyorsunuz.

    Olayı nasıl bu kadar basite indirgeyebiliyorsunuz hayret verici.

    Önümüzde koca evrenden tut bilinen en küçük yapı taşına kadar düzenli yapılar, çalışıp işini yapan sayısız mekanizma mevcut. İçinde yaşadığımız dünyada en dipteki mağaralardan gökyüzüne, okyanus diplerine kadar heryerden hayat fışkırıyor, üstelik olağanüstü çeşitlilikte.

    Etrafınıza bakıp "ama nasıl?" diye düşünmek yerine herşeyi felsefeye bağlamak, basite indirgemek, bilim açıklayamıyor diye madde ötesini yok saymak işin kolayına kaçmak değilmidir?

    Eğer 1000 yıl önce yaşıyor olsaydık gördüğümüz birkaç çeşit canlı, kabaca bildiğimiz sistemler bize bunların tesadüfen olabileceğine inandırabilirdi, ama günümüzde asla!
    Zaman, bilimsel diye geçinen, inançları hor gören ve bununlada gurur duyanların aleyhine işliyor. Gelecekte görüşmek üzere!




  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.