Günümüzde hangi markalar atmosferik motorlu araba üretiyor? (2. sayfa)

Volkswagen de halen 1.6 MPI 102 PS motorunu Latin ve Çin pazarı için üretiyor.

Yurtdışında 1.6 atmosferik Polo Sedan var. :)

VW'nin eski 1.8T MPI+Turbo motorları iyiydi LPG konusunda.

Fiat'ın da çok noktalı elektronik enjeksiyon olup fakbrikasyon LPG+turbolu sattığı Egea'lar vardı.

Direkt enjeksiyon biraz sıkıntı, bir de eski arabalar daha uyumlu.

Doğrudur hocam, ben ülkemiz için yazdım  

Hemen hemen her markanın bir iki tane atmosferiği mevcut. Aşağıda marka model olarak belirteceğim

CITROEN: 1.2 75 HP atmosferik motor (C3)

DACIA 1.6 110 hp-115 hp atmosferik motorlar (Duster,Lodgy)

FIAT: 1.4 95 HP atmosferik motor (EGEA)

FORD:1.5 TI VCT 123 HP atmosferik motor (FOCUS)

HONDA: 1.6 125 HP atmosferik motor (CIVIC)

HYUNDAI: 1.0 1.2 atmosferik motorlar (I10) 1.4 atmosferik motor (I20)

KIA:1.0 (PICANTO) 1.2 (RIO,STONIC) 1.4 (RIO,CEED,STONIC) 1.6 (SPORTAGE)

MAZDA: 2.0 atmosferik (CX5,6)

MITSUBISHI: 1.2 (SPACESTAR) 2.0 (OUTLANDER)

OPEL: 1.2 75 HP atmosferik motor (CORSA)

PEUGEOT: 1.2 75 HP atmosferik motor (208)

RENAULT: 1.0 72 HP atmosferik motor (CLIO)

SEAT: 1.0 80 HP atmosferik motor (IBIZA)

SUBARU: 1.6 (XV) 2.0 (FORESTER)

SUZUKI: 1.2 (SWIFT) 1.5 (JIMNY)

TOYOTA: 1.5 (YARIS,COROLLA) 1.8 (COROLLA,CHR) 2.5 (RAV4,CAMRY)

VOLKSWAGEN 1.0 (POLO)

Umarım atladığım bir marka olmamıştır.

İyi bir paylaşım olmuş, teşekkürler.

https://forum.donanimhaber.com/uzun-bir-zaman-sonra-atmosferik-kullandim-ne-guzelmis--148494684

Araba hafif olacak, motor modern olacak. ve kesinlikle düz vites. o zaman atmosferik de çok iyi hatta kendine özgü avantajları da var.

Eşimdeki Yaris 1.5 bir çok 1.0 turboya kök söktürür. hem performansta hem ekonomide.

Aynı şekilde yurtdışında bir süre kullandığım Mazda 3 2.0. benim laglı Astradan sonra ataklığını görünce afallamıştım. kendi aracıma alışamadım bir süre.

Avustralyada Holden marka sedan bir araca binmiştik. hasta oğlu hasta bir makina, 5 küsur litre V8 90 model bir araba. muazzam bir ses, muazzam bir tepkime. rolantide ki guruldaması bile efsane idi. bunu şimdi hangi 4 silindir turbolu araca değişeceksin ki.

amaa.. sen tutup 1.6 Cruze otomatik dersen o iş olmaz. Passat Mondeo Avensis 1.6 dersen olmaz, Astra 1.6, Civic 1.6, lancer 1.5, hitler motorlu Vag'lar vesaire.. hepsi hem eski makinalar ve hem de ağır araçlar. bunlara anca tüp takılır başka da hayır gelmez. bizim ülkede bu araçlar yoğun olduğu için akla bunlar geliyor.

doğru motor kapasitesi-doğru kasa atmosferikte altın kuraldır. turbolu motorda o kadar dert değil.. araç ağır da olsa bir şekilde motor çeker. en fazla biraz fazla yakar.

Benim aklım Peugeot 306 GTI tarzı arabalarda kaldı. Artık maalesef öyle araçlar üretmiyorlar. Turbolu araçlardan zevk alamıyorum. Aslında elektronik el freninden ESP’ye kadar tüm yeni donanımlarla donatılmış araçları itici buluyorum. ESP gibi teknolojiler üreticileri iyi araç dizayn etme zorunluluğundan kurtarıyor. Araç baştan iyi dizayn edilmeli, gerisi sürücüye kalmalı. Kaza yapacaksa kaza yapar. ABS dahi usta sürücü için gerekli değil ve olumsuz yanları var. Özellikle şehir içinde ABS’siz araçlarla deneyimi olan usta sürücü aynı aracın ABS’siz olanını orta süratlerde ABS’li olana kıyasla daha kısa mesafede ve daha güvenli durdurur. Bu sanayideki eski ustaların da gayet iyi bildiği bir şeydir. Aracın limitlerini tanıyıp ona göre sürmek her zaman iyidir, yeni teknolojiler insanları iyi sürücü olmaya itmiyor.

Maalesef ki ABS ve ESP o kadar da önemsiz değiller.

ABS yerine göre fren mesafesini uzatsa bile bir sürü artısı var.

Zamanında ABS'siz arabayla cayır cayır yağmurda 110 km hızda direksiyon manevrasının altından kalkmış birisi olarak söylüyorum ki ABS olmazsa olmaz bir donanımdır.

ABS'nin devreye girmeyeceği frenlerde zaten fren mesafesinde fark yok. Tutunma limiti aşıldığında ABS'siz araçta kısa mesafede durabileceğiniz bir kaç senaryo var. Parlak asfalt bunlardan birisi değil. Lastik ısındıkça tutunmasını kaybeder ve kızaklama süresi uzadıkça duruş mesafesi uzar. Stabilize yolda da yine ABS'siz araç handikaplı. Sadece mıcır asfaltta bir avantajı olabilir, o avantajın bedeli de ön iki lastiği kullanılmaz hale getirmek olur.

ESP ise en usta sürücünün dahi yapamayacağı manevraları mümkün kılar. Bugün şasisine güvenen marka ESP'yi tek tuşla kapatılabilir yapıyor. Egea'da öyle, tek tuşla ESP kapatılıyor. ESP sadece tek bir tekerleğe anlık fren uygulayabildiği için en usta sürücünün yapamayacağı manevraları mümkün kılıyor. Ha şunu diyebilirsiniz, en usta sürücü kendisini berbat bir duruma sokmaz. Evet sokmaz ama bazen öngörülemeyen tehlikeler olabilir, bu durumlarda da ESP hayat kurtarır.

Kesinlikle..

Özellikle Esp, kazaların kaderini değiştirmiş bir donanım. ve hatta çoğu espnin ne olduğundan bir haber, aracı savrulup da düzelen kişiler arabayı kendilerinin topladığını düşünüyorlar.

Aslında Esp sistemi görevini yapıp çekiliyor. çook sayıdan insan hayatını bu sisteme borçlu ama farkında değiller..

Usta bir sürücü de Espnin yaptığı işi yapamaz.. çünkü her tekerleğe o an için ayrı ayrı basınç gönderemiyorsunuz pedal ile.

Abs biraz daha farklı. pro bir sürücü eğer araçta çok iyi dozlanan kaliteli bir fren sistemi varsa çok iyi işler çıkarabiliyor.

yeni teknolojilerin iyi sürücünün ayrıcalığını ortadan kaldırmaya başladığı ise kesin..