Şimdi Ara

Gezegenler arası yolculuğun anahtarı Güneş yelkenlerinde

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
15
Cevap
0
Favori
626
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
11 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Gezegenler arası yolculuğun anahtarı Güneş yelkenlerinde
    Voyager 2, 1982'de Uranüs'ün yanından geçerek o zamandan beri hiçbir uzay aracının geçemediği kadar yakınına gitti ve fırlatılışından 46 yıl sonra şu anda Dünya'dan yaklaşık 133 AU (yaklaşık 19,9 milyar km) uzaklıkta yıldızlararası uzayda ilerlemeye devam ediyor.



    Voyager araçları derin uzayda yollarına devam etse de son yıllarda buna benzer çok az uydu görevi gerçekleştirildi. Bunun başlıca nedeni ise elbette maliyet ancak aşılamayacak tek engel masada ve hiçbir yere gitmiyor: Zaman. Bu kadar uzun yolculuklar için tasarımın hesaplanması yıllar alır ve bir uzay aracının planlanması ve inşası yaklaşık on yıl sürer. Bir uydunun uzak hedeflere ulaşmak için ihtiyaç duyacağı zamanı hesaba kattığımızda, yıldızlara bir sonraki bakışımız muhtemelen yakın zamanda olmayacak. Ancak bilim insanları bizi yıldızlara daha hızlı ve daha ucuz götürebilecek yeni bir seyahat yöntemi üzerinde çalışıyor.



    Hızlı seyahat için yelkenler gerekiyor



    Gezegenler arası yolculuğun anahtarı Güneş yelkenlerinde
    arXiv’de yayınlanan bir makalede Voyager uydularını 1977'de fırlatan Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü Jet İtki Laboratuarı'ndan Slava Turyshev liderliğinden ekip, minyatür uydu ünitelerini hızlı ve ucuza hedeflerine göndermek için Güneş destekli bir uzay enerjisini sürece dahil etmek istiyor.



    Ayrıca Bkz.Dünya gibi olan gezegen sayısı düşünülenden fazla olabilir



    Güneş yelkeni olarak ifade edilen bu teknoloji esasında, Güneş radyasyonu tarafından üretilen basıncın itici güç olarak kullanıldığı bir süreç. Araştırmacılar şöyle açıklıyor: "Güneş yelkenleri, uzayda bir uzay aracını itmek için Güneş ışığını yansıtan son derece yansıtıcı ve hafif malzemeler kullanarak itme gücü elde eder. Güneşten gelen sürekli foton basıncı, görev ömrünü ve gözlem konumlarını sınırlayan geleneksel yerleşik kimyasal ve elektrikli tahrik sistemleri tarafından kullanılan ağır, harcanabilir itici gazlara olan ihtiyacı ortadan kaldırarak itiş gücü sağlar."



    Birkaç yıl içinde sondalar gönderilebilir



    Gezegenler arası yolculuğun anahtarı Güneş yelkenlerinde
    Bilim insanları yelkenlerin şu anda tahrik için kullanılan ağır ekipmanlardan çok daha ucuz olduğunu ve Güneşten gelen sürekli foton basıncının, havada asılı kalma veya hızlı yörünge değişiklikleri gibi çok çeşitli araç manevraları için itme gücü sağladığını söylüyorlar. Raporda, Güneş yelkenleri ve minyatürleştirme alanında son on yılda ciddi ilerlemelerin kaydedildiğinin altı çiziliyor. LightSail 2 ile elde edilen başarı da bu hedef için bir ateşleyici ruh olarak görülüyor. NASA’nın da Güneş yelkenlerine yatırım yaptığını belirtelim. Elde edilen bulgular ve bilgi birikimi sayesinde bilim insanları önümüzdeki birkaç yıl içinde çok hızlı Güneş yelkenli uzay sondaları ile daha uzaktaki gezegenlerin araştırılacağını öngörüyor. Teknolojinin ölçeklendirilmesiyle insanları taşıyan yelkenleri uzay araçları ise gezegenler arası insan yolculuğunun anahtarı olabilir.




    Kaynak:https://phys.org/news/2023-04-solar-interplanetary.html
    Kaynak:https://dx.doi.org/10.48550/arxiv.2303.14917







  • Kafanızda bu yapılanın ne kadar kifayetsiz olduğunun canlanması açısından şöyle ifade edeyim: Güneş ile Dünya arasındaki mesafe yaklaşık 8 dakika. Yani Güneş yüzeyinden ışığın Dünya'ya ulaşması 8 dakika alıyor. Dünya'dan en uzaktaki insan yapımı obje Voyager'ın 46 yılda gittiği133 UA yaklaşık olarak 18 saat ışık hızıyla. En yakın yıldız sistemi ise 4 ışık yılı.
    Güneş rüzgarı deyince de okyanusta yelkenleri dolduran rüzgar gibi düşünmeyin. Ziyadesiyle zayıf partikül itkisi, bunlar atom altı partiküller, kütleleri çok çok küçük olduğu için sağladıkları itki de bir o kadar az. Üstelik bu etki Güneş'ten uzaklaştıkça üstel olarak azalmakta.

    çarpım tablosuyla bulunabilecek şeyler. gereken bilgiler verilmiş.


    46 yılda gitmiş ışık hızıyla 18 saatlik yolu (yukarıda hesaplanmış)

    demek ki oraya olan mesafe "Dünyaya uzaklığı: 4,367 ışık yılı" olan sizin sisteme ulaşması


    46*365*24 = 400 bin saat kadar ise 18 saatlik yolu alması, ışık hızından 22 bin kat yavaş gidiyormuş.


    4367*22 bin dersek = 96 milyon yılda varır bu hızla  

  • Geriye büyük bir sorun kalıyor, bu araç nasıl duracak?

  • nedense uzaylılar hep fincanla dolaşıyor !?

  • Kafanızda bu yapılanın ne kadar kifayetsiz olduğunun canlanması açısından şöyle ifade edeyim: Güneş ile Dünya arasındaki mesafe yaklaşık 8 dakika. Yani Güneş yüzeyinden ışığın Dünya'ya ulaşması 8 dakika alıyor. Dünya'dan en uzaktaki insan yapımı obje Voyager'ın 46 yılda gittiği133 UA yaklaşık olarak 18 saat ışık hızıyla. En yakın yıldız sistemi ise 4 ışık yılı.
    Güneş rüzgarı deyince de okyanusta yelkenleri dolduran rüzgar gibi düşünmeyin. Ziyadesiyle zayıf partikül itkisi, bunlar atom altı partiküller, kütleleri çok çok küçük olduğu için sağladıkları itki de bir o kadar az. Üstelik bu etki Güneş'ten uzaklaştıkça üstel olarak azalmakta.

  • Darklord Sauron kullanıcısına yanıt
    varacagi yildizin isik ve radyasyonuna ters yonde yelken acarak.

  • Darklord Sauron kullanıcısına yanıt
    Güneş çapası?

  • Ne kadar sürede hızlanıyor, max hızı ne, güneşten uzaklaştıkça itim kuvveti nasıl değişiyor, mesela alpha centauri'ye ne kadar sürede ulaşabilir? Yazıda hiç yararlı bilgi yok.

  • DburakKoc D kullanıcısına yanıt

    çarpım tablosuyla bulunabilecek şeyler. gereken bilgiler verilmiş.


    46 yılda gitmiş ışık hızıyla 18 saatlik yolu (yukarıda hesaplanmış)

    demek ki oraya olan mesafe "Dünyaya uzaklığı: 4,367 ışık yılı" olan sizin sisteme ulaşması


    46*365*24 = 400 bin saat kadar ise 18 saatlik yolu alması, ışık hızından 22 bin kat yavaş gidiyormuş.


    4367*22 bin dersek = 96 milyon yılda varır bu hızla Gezegenler arası yolculuğun anahtarı Güneş yelkenlerinde 

  • tahir40 kullanıcısına yanıt
    Hocam atladığınız ufacık bir ayrıntı var, o da uzayda kazanılan hızın kaybedilmediği. Bu konu hakkında bir makale okumuştum, yazmadan nereden okuduğuma baktım ancak bulamadım. Sizde araştırabilirsiniz. Bulduğumda sizinle paylaşırım.

  • MaDMaxiBo kullanıcısına yanıt
    Her ay sayfa sayfa haberinin çıkmasına değecek bir olayı yokmuş yani.

  • kuyruklu yıldızlara takılın . koloni halinde beğendiğiniz yerde inersiniz. Tabi gidene kadar birbirinizi öldürmeden giderseniz.

  • Dünyada etrafı karıştırıp başka gezegene gidecekler, salmayız :)
    Adamlar hayallerinin peşinde koşmaya devam ediyor. Takdir ediyoruz, lakin finansmanı yeryüzünde kan kin nefret tohumlarından kazandıkları ile yapıyorlar.

  • Bide ileri medeniyetli gezegene iniş yapıyormuş ozaman naneyi yeriz

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Broon kullanıcısına yanıt

    Maalesef pratikte böyle olmuyor zira yıldızlararası boşluk bile boş değil, hidrojen ve helyum atomları mevcut. Güneş sistemi içinde ise daha yoğun. Yani birkaç yüz bin km/h hıza ulaştırdığımız bir yelkenli düşünelim, çıkmaz o kadar hıza ama misal işte. Çarptığınız her atom size durur vaziyette iken yüz bin km/h çarpan süper hızlı minik kurşunlar gibi etki edecektir. Fizik derslerinizden hatırlayacağınız üzere bu çok küçük kütleli önemsemediğiniz atomların enerjisi hızının karesi ile doğru orantılı olduğundan muazzam enerjiyle yelkenlere çarpma etkisi oluşturacaklar, hem yavaşlama hem yelkene zarar verebilme hem de radyasyon açısından. Bu yelkeni bu uzun yolculukta kevgire çevirecek küçük meteorit ve buz parçacıklarından hiç bahsetmiyorum bile.

    Rahmetli Stephen Hawking ile parayı bastıracak bir Rus zengininin buna benzer bir projesi vardı. Mikro kamera ve sensörler içeren binlerce yelkenli cismi dünyadan lazer ışını ile itekleyerek Alpha Centauri'ye 25 yılda göndermek üzerine. Pratikte işler pek öyle yürümüyor.

    Ben de insanlığın bir felaketle yok olup gitmek istemiyorsa tek çaresinin önce başka uydu ve gezegenlerde kolonileşmek sonrasında ise yıldızlararası bir medeniyet kurmak olduğuna inansam da bugünün teknolojisi ile oldukça uzağız.

    Velhasıl Atılgan uzay gemisine atlayıp galaksiyi gezme hayali kuranlar varsa kusura bakmasın torunlarınızın torunlarının torunlarının bunu görmesi hiç olası değil. Tabi dizide olduğu gibi bize el veren bir medeniyet ortaya çıkmazsa.





  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.