Şimdi Ara

Çağımızın hastalığı fiziksel değil psikolojik çöküntüdeyiz. (Anksiyete panik atak)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
3
Cevap
0
Favori
150
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar merhaba benim gibi bu süreci yaşayan çok insan vardır diye tahmin ediyorum. Artık içinde bulunduğum durum beni çok ciddi yıpratıyor. Buna engel olamıyorum.


    Benim derdimin tıptaki adı ankisiyete galiba aşırı kaygı ve olumsuz düşünceler. Öncelikle kendimden bahsedeyim. Yaşım 30 Bir firmada yöneticilik yapıyorum. 3 yıldır evliyim. İş yerinde başarılı iş disiplini iyi olan sektör tarafından referanslı eli ayağı düzgün bir erkek evladıyım.



    Benim problemim sürekli içimdeki olumsuz düşünceler. Üniversite hayatımdan beri bu düşünceler beni kendi kimliğimden uzaklaştırarak farklı bir birey yaptı. Üniversiteye kadar ben arkadaşı çevresi olan eğlenceli espirili gülen bir insandım. Yaşanan bazı üzücü olaylar üniversite hayatı vs derken içime kapanık çok fazla arkadaş edinmemeye gayret gösteren biri oluverdim. Durumumun en basit şeklini şöyle anlatayım.


    İlk arabamı aldığımda arabada arıza çıktığında çok kafaya takardım bir yerinden ses geldiğinde morelim bozulurdu. Bu tamir olmaz bişey uğraşmaya değmez keşke almasaydım gibi düşünceler. ( Not arabamı 3 yıl kullandım rutin bakım dışında bir sorun olmadı)


    Arkadaş ortamında veya gezer tozarken bir anda içime umutsuzluk ve çözemediğim bir his düşüyor morelim bozuluyor.


    İş hayatına atılmadan önce iş bulabilirmiyim ilerde nasıl geçineceğim korkusu, üniversite son sınıfta arkadaşlar goy goy yapar eğlenirken ben hesap kitap ilerde evlensem nasıl geçinirim nasıl iş bulurum derdine düşüp mutsuz oluyorum. ( Şuan çalıştığım sektörde bulunduğum kurumdan ayrılsam dahi 3 gün sonra başka bir yerde çalışabilirim. İş bulamama durumu yaşamıyorum. Ancak hep aklımın bir köşesinde bu düşünce beni rahatsız ediyor.


    Bu devirde İstanbul gibi bir yerden ev alabilecek düzeye geldim ev aldık ama bu sefer ya kiracı çıkmazsa 5-10 yıl ne yaparım psikolojisindeyim ya hiç oturamazsak niye aldım diyorum.


    Haberleri takip eden biriydim hep kendimi bildim bileli ekonomik şartlar iklim vs ileriye doğru o kadar çok fazla olumsuz haber varki bunları gördükçe hayata karşı bir amacım yok diyorum. Artık haberlere dahi bakmamaya çalışıyorum.


    Sabahları iç huzursuzluğu ile uyanıyorum. Eşim düğün için abisinde kendisi yok. Birde başka bir eve taşındık. Eve alışamıyorum. Sürekli evin bir yeri bozulacak bir yerinden su akacak düşüncesi geliyor. Deliriyor muyum diye korkuyorum. İnsanlardan uzak bir köyde yaşamak istiyorum. Köy işi yaparım toprakla uğraşırım diyorum. 2-3 yıl içerisinde borç harç bitsin bunu deneyeceğim. Artık şehir hayatını kaldıramıyorum kalabalık insanlarla uğraşmayı kaldıramıyorum. ağaç yeşillik toprakla uğraşmak o kadar iyi geliyorki. Köy hayatı çok zor ama bunu denicem yapamazsam tekrar dönerim diyorum.


    Ekonomik anlamda Kötü bir ücrete çalışmıyorum biraz borcum var. En erken ödemem gereken rakam 1 yıl sonra 50 bin lira ödeyemezsem ne yaparım o borcu diyip huzursuz oluyorum.


    Arkadaşlar kısacası deliriyorum galiba ve bu son 1 aylık süreçte daha yoğun olarak bu durumu yaşamaya başladım. Birşeyin ilk olumsuz tarafını düşünüyorum. Manevi olarak eksikmiyim diyorum. Namazlarımı kılmaya çalışıyorum. Ama içimden hiçbirşey yapmak gelmiyor. Evde tvnin uydu kablosuna sinyal gelmiyor 1 aydır kendim gidip bakıcam olmazsa adam çağırcam yapcak. Yok arkadaş zerre içimden gelmiyor.


    Ruh gibiyim ileriye dönük bir amacım yok gibi yaşıyorum. Eşim yanımdayken belli etmemeye çalışıyorum ama o yokken bildiğiniz sokak çocuğu gibi eve girmiyorum sürekli dolaşıyorum dışarda uyumadan uyumaya eve geçiyorum. Evde duramıyorum. Sürekli bir arkadaşın yanına gidelim sohbet edelim düşünmeyeyim diyorum.


    Bazen diyorum iş vs olarak yerinde olmak isteyen binlerce insan vardır. En önemlisi sağlığın yerinde sokakta yaşamıyorsun. En kötü birşey olsa muhtaç olmazsın annen baban var diyorum kendime bazen bir rahatlama geliyor sonra o kötü düşünceler tekrar geliyor bütün morelim bozuluyor. Bir ara psikoloğa bunu için gittim. Ama adam beni hiç dinlemeden bir ilaç verdi git kullan bitir gel dedi. Yani ben derdimi anlatayım az rahatlayayım dedim ne ilacı kullandım nede sonra tekrardan gittim. Bu durumun artık fiziki olarak sağlığımı bozacağını bir yerimden bir hastalık çıkacağından korkmaya başladım. Bu durumları yaşayan arkadaşlar var ise nasıl bir yol izliyorlar.








  • Çoğumuzda var bu bence. Kaybedecek olma, kaybetmeye hazırlanma ruh hali. Bir şey olacak sürekli zarara gireceksin, bir müddet sonra kesin rast gitmeyecek


    ve kazançların gidecek, hakkını da alamayacaksın mağdur olacaksın vs. İş kuracaksın birileri çökmeye çalışacak yanına aynısından 10 tane daha açılacak..



    Türkiye yaşanan şizofreniler ne yazık ki toplumsal olarak insanları hasta etti yaşamdan tat alamıyorsun. Bir yaştan sonra daha çok maddiyat lazım bir sürü insan seni geçmiş


    evin araban yaşantın çocuğunun eğitimi vs geride kalma, diğerlerinin senden daha iyi olması vs böyle gidiyor sürekli beyinde bir mekanizma kuruyor da kuruyor.




    Ben de bazen 4k video açıp Norveç'i izliyorum, manzaraya bakarken bazen keşke şurada bir çınar olsam diyorum yemin ederim.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Rindaman -- 23 Temmuz 2023; 18:34:31 >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.