Şimdi Ara

Başında Folikülit (kıl kökü iltihabı) olanlar - YAĞ Kaynaklı -Güncel

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
7 Misafir (1 Mobil) - 6 Masaüstü1 Mobil
5 sn
1.681
Cevap
54
Favori
457.541
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
14 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • 2022 Güncellemesi:

    Gözlemlediğim kadarıyla SORUN YAĞLARDAN kaynaklanıyor.
    Ayçiçek yağı, zeytin yağı, tereyağ vs. hemen hepsi tetikliyor. Yağ tüketimizi olabildiğince azaltın mümkünse sızma zeytin yağı tüketin ama olabilecek en en az seviyede tüketin. Tereyağı coşturuyor. Süt ve süt ürünleri tüketince alevlenme olmasının sebebide içindeki yağ nedeniyle olması kuvvetle muhtemel. İçim orman meyveli kefir vs. tüketiyorum pek bir sorun yapmıyor sanırım yağ oranı düşük. Bunun haricinde bimdeki light peynir falanda az miktarda tüketince problem olmuyor. Ama yağlı kaşar peyniri ezine peyniri vs. yağlı peynir yedikten birkaç saat sonra başlıyor. Aynı şekilde yağdan zengin ayran yoğurt süt hepsi. Ayçiçek yağı kesinlikle aynı şekilde tetikliyor. Günde 1 kez yeşil çay ve 1 kez papatya çayı içmeniz folikülitlerin azalmasına önemli katkı sağlıyor.Yağlı abur cuburlar çikolatalar börekler çörekler vs. hepsi etkiliyor. Ayrıca yastık kılıflarınızı mümkünse hergün değilse gün aşırı en kötü haftada 1 kez değiştirin ve yüksek sıcaklıkta yıkayıp kullanın. Şampuan yerinede beyaz sabun kullanıyorum bir süredir. Hiçbir ilaç vs. kullanmıyorum çok şükür. 3-5 sivilce yine arada çıkıyor. Eğer çok yağlı yersem maalesef biraz sıkıntı oluşturuyor. Sizlere tavsiyem bir süre yağı olabildiğince azaltın. Hayvanın iç yağları gördüğüm kadarıyla sorun yapmıyor. Yağ tüketiminiz arttıkça dikkat edin cildiniz ve saç deriniz daha hızlı yağlanacak. Siz yağlandıkça sivilceleriniz coşacaktır.

    Eskiden yazları özellikle birkaç gün olabildiğince az yağlı beslenir domates salatalıkla falan geçiştirirdim o zamanlar 1 tane bile sivilce kalmazdı sebebinin tüketilen YAĞ kaynaklı olduğunu anlamam 10 yıla mâl oldu maalesef.

    Birde ortalıkta yağ tüketmezsen şöyle olur böyle olur diyenler türedi. Arkadaşlar bundan 100 yıl önce kim hergün kim ne yağı tüketiyordu insanlar yağ yemeden nasıl yaşadı yüzlerce yıl? Yediğimiz her meyvenin sebzenin içinde zaten doğal kendi yağları bulunuyor. Bunlar folikülite iltihaba sebep olmuyor. Lütfen bir süre yağları azaltıp kendiniz gözlemleyin. Aylarca denemenizede gerek yok 10-15 gün yapın deneyin görün. Deneyenlerde lütfen konuya yorum yapsın. Günde 1 kez yeşil çay ve 1 kez papatya çayını unutmayın veya gün aşırı için farketmez.


    -----------------









    3 yıl aradan sonra herkese tekrar merhaba :)
    Değerli forum üyeleri ve ziyaretçiler 3 yıl aradan sonraki değerlendirmem şu: Bu olay tamamen %100 beslenme ile alakalı ne yazıkki. Ülker, Eti, Torku gibi bilindik markalar dahi inanılmaz agresif folikülite neden oluyor. İlginç olan şeylerden birisi Almanya üretimli milka çikolatanın buna neden olmaması. Çoğu Almanya meşeili gıdada bu sorun neredeyse hiç olmazken, Türkiye, Avusturya, ispanya vs. üretimi gıdalarda da alerjik reaksiyon yaşadım. Ayrıca önceki yorumda süt ve süt ürünlerini çıkartın hayatınızdan demem sanırım fazla aşırı uç olmuş. Tabiki sağlığınız için bunlarıda tüketmek gerekiyor ancak tüketecekseniz en kalitelisini tüketmeniz gerekiyor. Örneğin Bim'de satılan altın süt ve nesquik önemsenecek bir soruna yol açmazken, ülker cocopops ve bimin kendi markaları adeta yıkıcı bir etki yaşatıyor yediğiniz günün akşamına başınız kaynıyor. Otmuş çöpmüş, falan fıstık yağıymış bunlar aktif veya kalıcı bir etki sağlayamıyor ne yazıkki. Olay tamamen beslenme ile alakalı. Ayrıca fırınlarda satılan ekmeklerden de uzak durmanız gerekiyor. Hiç değilse en kötü tam buğday ekmeği veya bazlama tüketmenin daha yararınıza olacağını düşünüyorum. Herkese tekrardan acil şifalar diliyorum.

    Bana Olağanüstü sorun yaşatan gıdalar;

    Nescafe ve benzeri tüm 3ü1 arada 2si1 arada paket kahveler.
    Bim ve A101'de satılan uyduruk her türlü peynir ve yoğurt çeşidi.
    Bim ve A101'in kendi marka kutu sütleri.
    Ülkerin neredeyse tüm ürünleri inanılmaz bir folikülit alevlenmesine neden oluyor, nitekim Torkuda ne yazıkki öyle. Eti nispeten daha tolere edilebilir gibi ancak o da yapıyor.
    Ülker cocopops ve marketlerin kendi marka gevrekleri
    Luppo
    Coca-Cola
    pepsi ve tüm kola ürünleri. Fanta nispeten daha güvenli gibi.

    Pek bir sorun yaşatmayan ürünler

    İçim yoğurt
    Bimdeki ezine peyniri.
    Bim'de satılan altın süt
    Nescafe Gold sadece kahve içeren ürün.
    Nesquik
    Dr. Oetker marka pizza ve Dr. Oetker marka ürünlerin geneli
    Almanya üretimli ürünlerin hemen hepsi
    Almanya üretimi Milka (farklı ülkelerde üretilen milkalarda problem yaşatıyor birçok kez denedim)
    Hollanda üretimli Twix



    Hiçbir sorun oluşturmayan gıdalar
    Domates, salatalık, patates, tüm sebzeler, yeşillikler. Yumurta, balık, kırmızı veya beyaz et. Hatta bir dönem sadece salata yumurta vs. ile beslendim 2 hafta sonra 1 tane bile bişey kalmamıştı. tabiki ömür sonuna kadar da yoğurttan sütten çikolatalı ürünlerden uzak kalınamıyor :)

    Ek bir not: Bazen bazı yerlerde mecburen veya keyfi sorun yaşatan gıdalar tükettiğimde alevlenmeler için örneğin 2 ayda 1 rahatsız edici düzeye gelirse clindoxyl jel kullanıyorum 3-5 gün. Sonra normal beslenmeyede dönüyorum ve hayatıma bu şekilde devam ediyorum.



    Okumak isteyenler için 21 Temmuz 2017 tarihindeki gönderim:
    Bu konu başlığına yazan herşeyi sildim bugün itibariyle. Konuyu açalı 4 yıl olmuş. İnsan gerçekten hayret ediyor o kadar çok şey denedim ki, hepimiz o kadar çok şey denedikki. Arkadaşlar bu dışardan sürdüğümüz herşey sadece dış yüzeyi temizliyor. Sorun asıl içeride. En son izotretinoin ilaçlardan kullanmıştım hatırlarsanız kullanımım boyunca (1 yıl) inanılmaz derecede rahatlattım. Bırakınca yine çıktılar bazen nerdeyse tamamen geçtiğide oldu. Herneyse uzatmak istemiyorum, konuya bazı arkadaşlarda yazmışlar, dedikleri gibi bu şey tamamen bir ALERJİK REAKSİYON ! Yaklaşık 1 ay boyunca a'dan z'ye her çeşit peynir, süt, ayran, dondurma, tereyağı kısacası süt içeren herşeyi kestim neredeyse tamamen geçtiler, 1 tane kaşarlı tost yedim bu süreç sonunda ertesi gün bi baktım bizimkiler gelmiş yine alem yapıyolar Hergün saçlarımı yıkıyorum bu arada. Bu da önemli bi faktör mutlaka hergün saçınızı abartmadan KREMSİZ dalin bebek şampuanıyla (çünkü en az alerjen madde bi bu şampuanda var) yıkayın güzelce durulayın, havluyla yüzeysel kurulayın.

    Süt ve süt ürünlerinden ayrı kalmak evet çok zor ama değecek! İnek sütü içinde buzağların büyümesine yarayan bir hormon mevcut bu biz gibi ergenliğini geçmiş insanlarda insanı büyütmek yerine sivilceleri büyütmeye yarıyor haberiniz olsun. Aldığınız her gıdanın içine bakın dondurma, pizza, gofret, popeyes, kfc tavukları (tavukları marine ederken süt ürünü kullanılıyor) çikolatalı birçok ürün, bisküviler vs. aklınıza gelebilecek hazır olan envai çeşit yiyecek ve içecekte inek sütü var. İçindekiler kısmını okursanız alerjen maddeler KALIN HARFLERLE yazar. Laktoz, süt, peynir altı suyu, peynir altı suyu tozu gibi şeyler yazıyorsa bilinki o sizin folikülitinizi memnuniyetle coşturacaktır. Farkı görebilmeniz için en az bu tür ürünleri yememeniz gerekiyor! 1 çay bardağı süt içmeniz, 1 dondurma yemeniz bile bu süreci bozacaktır. 1 ay boyunca et, yumurta, sebze ağırlıklı beslenebilirsiniz. Bir arkadaş daha yazmış, kimisinde de gluten, buğday alerjisi olabilir. Ama öncelikle en kısa sürede herkesten süt, yoğurt, kefir, peynir ve türevlerini yani içinde süt olan herşeyi kesmenizi şiddetle öneriyorum. Süt diyetiniz 1 kez bile bozmanız sizin geçmişe dönük sütsüz beslendiğiniz tüm diyetinizi bozacaktır. Unutmadan birde Kola, fanta gibi gazlı içeceklerde yasak!

    Herkese Allahtan şifa diliyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mymaxmy -- 14 Mart 2022; 21:58:16 >







  • ARKADAŞLAR GEÇMİŞ MESAJLARI BU KADAR DETAYLI OKUMAMIŞTIM, BİR SAATTEN FAZLADIR OKUDUM VE ŞU KANI ÇOK NET...
    1.KİMİNE MANTAR ŞAMPUANLARI YARAMIŞ. YANİ MANTAR KAYNAKLI
    2.KÜMİNE SARMISAK VE TÜREVLERİ YARAMIŞ YANİ PARAZİT KAYNAKLI
    3.KİMİNE ANTİBAKTERİYEL ÜRÜNLER YARAMIŞ STAPH. KAYNAKLI
    4.KİMİNE DETERJAN İÇERMEYEN ŞAMPUANLAR YARAMIŞ MESELA BİODERMA NODE FLUİD GİBİ YANİ KİMYASAL ALERJİSİ KAYNAKLI
    5.KİMİNE HORMONAL TEDAVİ YARAMIŞ,,,KISACASI ARKADAŞLAR HERKESİN O KADAR FARKLI SEBEPTENKİ BURADA TEDAVİ PAYLAŞMAK ÇOK SAÇMA VE ZAMAN KAYBI... EN MANTIKLISI VE KESİN ÇÖZÜMÜ BU YUKARIDAKİ MADDELERİ GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURARAK VE DOKTORA BUNLARI BİRAZ HATIRLATARAK PROFESYÖNEL BİR HEKİME GÖRÜNMEK... BENCE BU FORUMDAKİ BU KONU VE PAYLAŞIMLAR TAVSİYELER PEK DOĞRU DEĞİL...

    Merhabalar,


    20'li yaşlarımda bu sorun ne yazık ki bende de baş gösterdi. Kısa süre içerisinde kafamın her tarafını, sonra ise sakallarımı kapladı. Sonrasında ise Hidrdanenitis Suppurativa ile tanıştım. HS gerçekten çok kötü ve çok fazla acı veren bir rahatsızlık. Birçok doktora gittim ama ne yazık ki kimse bana yardımcı olamadı.


    Her geçen gün daha kötüyü gidiyordum ve kendi gözümün önünde eriyordum. Dürüst olmak gerekirse bir daha asla eskisi gibi olabileceğimi de düşünmüyordum. O çaresizlik duyguları ile oturdum ve araştırmaya başladım. Hergün saatlerce bu konular hakkında araştırma yaptım. Bunu yıllar boyunca yaptım. Pubmed üzerinde okunmamış tek bir makale bıraktığımı sanmıyorum. Emin olun bu konuları benim kadar kafaya takıp sabah akşam makale okuyan başka bir doktor bulabilmeniz pek mümkün değil.


    Gerçi doktor dedim ama ben teknik olarak doktor değilim. Sadece araştırmaya ve kendini iyileştirmeye meraklı bir insanım o kadar.


    Öncelikle hastalığınızın sebebini ve neden kimsenin sizi iyileştiremediğini anlatayım.


    Arkadaşlar hastalığınızın sebebi Genetik. Ve genetiğinizi değiştirmediğimiz takdirde iyileşebilmeniz mümkün değil. Üzgünüm.


    Ama bir gerçek var ki bu genetik kusurunuzun ortaya çıkabilmesi için inflamasyon gerekiyor. Bu yüzden hayatınız boyunca vücudunuzdaki inflamasyonu kontrol ederseniz bu hastalıktan uzak durabilirsiniz. Bu yüzden birçok arkadaş spor yaptığında, az yağlı yediğinde, süt ürünleri tüketmediğinde ve de yeşil çay gibi içecekler içtiğinde daha az foliküliti olduğunu söylüyor.


    Bunun haricinde doktorların sizi iyileştirememe sebebi ise bu bilgilerin çok yeni olmasından kaynaklanıyor. Örneğin şimdi bir T hücresini ele alalım. Sizin inflamasyonel bir problem yaşayabilmeniz için bu T hücrelerinin gidip Th1 ve Th17 hücrelerine dönüşmesi gerekiyor. Biz bu T hücrelerini Treg olacak şekilde programladığımızda ise iltihap oluşmuyor.


    Ama burada şöyle bir sorun var. Biz


    • TGF-beta'yı 1981 yılında
    • Th1/Th2 teorisini 1985 yılında 
    • mTOR'u 1994 yılında
    • Treg hücrelerini 1995 yılında 
    • Adiponektini 1995 yılında
    • Ghrelin'i 1999 yılında
    • Th17 hücrelerini ise 2005 yılında keşfetmişiz. 


    Bu şu anlama geliyor. Birçok doktor daha diplomasını aldığında bu kavramlar henüz literatür tarafından bilinmiyordu. Şimdi siz bu doktorun sizde Th17/Treg mekanizmasını açıklığa kavuşturmasını nasıl bekleyebilirsiniz ki !


    Üstelik işler bununla da bitmiyor. Örneğin Tregler. Bunlara düzenleyici T hücreleri diyoruz ve bunlardan yeteri kadar üretmek için TGF-beta'ya ihtiyacımız var. Eğer TGF-beta eksikliğiniz varsa immün sisteminiz çok agresif ve aşırı bir tepki verecektir. Bununla birlikte TGF-beta fazlalığında ise kansere daha yatkın oluyorsunuz. Hadi diyelim ki TGF-beta normal ve diğer tüm koşullarda normal ve siz yeteri kadar Treg hücresi ürettiniz diyelim. Mekanizma burada da bitmiyor çünkü bu seferde bu hücrelerin işlevlerini ölçmemiz gerekiyor.


    Tek bir hücre tipi için bile bu kadar uğraşırken bütün immün sistemi düşünün. (Bunun Th1, Th2, Th17 hücreleri var, B hücreleri var, doğal öldürücü hücreler var, makrofajlar var, monositler var, dendritik hücreler var. Yani anlayacağınız var da var.)


    Kısaca insan immün sistemi inanılmaz derecede karmaşık. Ve tüm samimiyetim ile söylüyorum ki bu ülkede insan immünoljisini benim kadar iyi anlayan başka birisi olduğunu da sanmıyorum.


    Neyse konumuza gelelim. Muhtemelen bağışıklık sisteminizde bir sorun var ve aşırı iltihaplanma üretiyorsunuz. Bunun tonla sebebi var. Ama birçoğunuzdaki en temel sorunları sıralayacak olursam;


    1. Lektin duyarlılığı
    2. Egzersiz Eksikliği
    3. Güneşe yeteri kadar maruz kalmadığınızdan
    4. Yeteri kadar meyve ve sebze tüketmediğinizden
    5. Çok fazla abur cubur yediğinizden
    6. Sıgara ve alkol tükettiğinizden
    7. Gereğinden fazla yemek yediğinizden
    8. Yoğur, kefir, turşu, sauerkraut tarzı yiyecekler tüketmediğinizden
    9. Yeşil çay, papatya çayı, tarçın çayı gibi bitkisel çayları içmediğinizden
    10. Ve son olarak yanlış yağlar (örneğin ayçiçek yağı, margarin veya teryağı) tükettiğinizden kaynaklanıyor. Size iyi gelecek yağlar zeytinyağı, balık yağı ve çörek otu tohumu yağıdır.


    Ek olarak ihtiyacınız olursa çörek otu tohumu yağını doktorunuza danışarak folikülit olan bölgeye de uygulayabilirsiniz. İşe yarayacaktır.



    Arkadaşlar konuyu çok fazla uzatmayacağım. Çünkü ben bunların hepsini akademikveri.com adresinde anlattım. Ayrıca youtube videolarında da anlattım. Öncelikle aşağıdaki youtube videosuna bakabilirsiniz. Bu video direkt olarak sizin için çektiğim bir video.




    Mustafa Aydınyoutube
    Uzun zamandır bu konu ile alakalı bir açıklama yapmak istiyordum. Benim tüm rahatsızlıklarım 20'li yaşlarımda ilk olarak folikülit ile başladı. Ondan sonraki süreçte ise Hidradenitis Suppurativa ve Hashimato rahatsızlıklarını aldım. DonanımHaber'de birçok insanla konuşarak uzun süre tedavi aradık ama o dönemlerde tıbbi bilgim çok kısıtlıydı. Aradan geçen yıllar içerisinde kendimi iyileştirebilmenin bir yolunu buldum ve bunu da diğer insanlara bir rehber olabilmesi için bir video ile anlatmaya çalıştım. Videoda bahsettiğim kıl kökü iltihabı (folikülit) hakkında yazılmış makaleye aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz. https://akademikveri.com/blog/folikulit/
    https://www.youtube.com/watch?v=7w5dvSB_U7A


    Bu videoda üstün körü yaşadığınız sorunu anlattım. Konu hakkında yazılı makaleye ve bilimsel literatür çalışmalarına ise https://akademikveri.com/blog/folikulit/ adresinen ulaşabilirsiniz. Bunun haricinde daha önceki videolarımda Tnf-alfa, interlokin 1 beta gibi pro-inflamatuar sitokinleri anlattığım için birde bu videoda bunları anlatmadım. Bu yüzden konu hakkında ilk çektiğim video olan Hidradenitis Suppurativa videosuna bakarsanız orada iltihaplanmayı herkesin anlayabileceği şekilde basit bir şekilde anlattığımı göreceksiniz.



    Mustafa Aydınyoutube
    Hidradenitis Suppurativa (Akne İnversa) veya halk arasındaki adı ile "Köpek Memesi" hastalığı hakkında elimden geldiğince size yardımcı olmaya çalıştım. Kendimde de bulunan bu rahatsızlık hakkında yıllar içerisinde oldukça fazla sayıda araştırma yaptım. Günün sonunda başka insanlara da yardımcı olabilmek maksadı ile bu çalışmaları bir bütün haline getirerek akademikveri.com adresinde herkese açık ve ücretsiz bir şekilde paylaşıyorum. Köpek Memesi hastalığı hakkında daha fazla bilgi öğrenmek istiyorsanız aşağıdaki linkten websitemde yazdığım makaleye ulaşabilirsiniz. https://akademikveri.com/blog/hidradenitis-suppurativa-nedir/ Videonun İçindekiler 00:00 Giriş 05:02 Köpek Memesi Neden Olur ? 08:12 TNF alfa 14:58 İnterlokin 1 Beta 20:39 İnterlokin 6 23:46 Th1 Baskınlığı 25:43 Th17 Hücreleri 28:12 İnterlokin 10 31:05 Düzenleyici T Hücreleri (Treg) 33:30 İlişkili Durumlar 36:38 Bilimsel Kanıtları İle Tedavi Seçenekleri 48:40 Yalı Kazığı 50:20 Son Sözler
    https://www.youtube.com/watch?v=yxR9loov7vQ


    Bunun haricinde akademikveri.com'da genel olarak bütün sitokinleri ve onları azaltıp artırabilecek yaklaşımları bulabilirsiniz. Bunları doktorlarınız ile de konuşarak kendiniz için uygun bir tedavi rejimi oluşturabilirsiniz.


    Ayrıca belirteyim. Lütfen bana beni tedavi edermisin diye sormayın. Ben henüz bir doktor değilim ve hukuken sizi tedavi etme yetkim yok. Yardıma ihtiyacınız olduğunu biliyorum ama bunu şu anda yapamam. Kusura bakmayın.


    Elimden gelen tek şey bilgi vermek ve bende onu yapıyorum.


    Ama hepinize söz veriyorum. Yakın bir tarihte bu ülkenin gördüğü en gelişmiş klinklerden birini açacağım ve şu anda yapılmayan tüm bu ileri düzey kan ve genetik tahlillerini yaparak bu ülkedeki otoimmün hastalıkların tamamını iyileştireceğim.


    Hepinize geçmiş olsun.

    Öncelikle merhabalar bu konuyu sayfa 38 lerinden beri takip ediyorum hep favoriler kısmımda. Yaklaşık 9-10 yıldır bu rahatsızlığı çekiyorum. Lisede alnımda minik sivilceler kasık bölgemde ise çıban tarzı 3-4 sivilceyle başladı ve hala devam ediyor.Allah'tan kasık geçti diyelim ona şükredelim  

    Toplamda sayamadığım kadar tedavi süreci yaşadım. İşe yarayan 4 ana tedavim oldu sanırım bunlardan bahsedeceğim sizlere. Ama öncelikle sebebiyle ilgili ufak bir bilgilendirme yapacağım kendi çapımda.

    İLK BÖLÜM ( NEDEN BEN?)

    Yaptığım ingilizce ve türkçe hatta birazda filipince yaptığım araştırma sayesinde öğrendimki bu hastalık NEM ve VÜCUT YAĞI ile beslenip bunlara bayılıyor. Deri floramızdaki en ufak değişimde konakçımız fırsat bu fırsat diyip diğer konakçılarımızın tüketemediği terle atılan yağı emcüklüyor. Nem çoğalmasına ortam sağlıyor, vücut yağı ise beslenmesine. Ben ikisini de yaşıyorum sanırım. Yazın çok sıcak aylarda ( antalyadayım) ve kışın çok soğuk zamanlarda ( bere, uzun saç ve az banyo zamanları) bu fazıllar artıyor bende. Eşim ve ben kafamdaki sivilcelere sivilce veya kiss, apse , irin diyince iğrendiğimiz ve çevremizin de iğrendiğini farkedince bunlara fazıl adını takmayı uygun bulduk. İstenmiyorlar ama gitmiyorlar da, tam bir fazıl.

    Neyse efendim 3 tane büyük vardı bunlardan 2 si aynı zamanda 1 i farklı zamanda. Alınan 2 si eğitim araştırma hastanesinde genel cerrahide basit bir operasyonla alındı. çok büyüklerdi. İçeriği ise mantar+ bakteri karışımı. Yani ne biri ne öteki tamamen. Tabi ki sizde farklı birşey olabilir. Her bünye ve insan farklıdır. Benimkinde ikisi kardeş kardeş yaşıyordu ve kapsülleri 60 yaşında cerrahımızın ilk kez gördüğü şekilde patlamış ve parçalanmıştı çünkü mantarımız da kapsülden besleniyordu. İçini güzelce kazıdı.

    Bu mantar ve bakteri aslında her insan evladının deri florasında bulunan ve zararlı olmayan bir bakteri ve mantar türü. Bizim canım diğer bakterilerimizle beraber kardeşçe yaşıyorlar. Ancak gel gör ki bazen sıcak ve nemli havalarda bizden bi kıt almak için kıl köklerimizin içine girip azıcık ısırıyorlar. Malesef bizim hastalıktan, gripten,stresten ve hiçbir sebep yokken zayıf kalmış bünyemiz bu giren bakteriyle o an baş edemeyeceğini düşünüyor ve otoimmun bir tepki vererek aşırıya kaçıyor ve onu kapsülleyip kan dolaşımımızdan dışarda tutuyor. E haklı da bir bakıma dışarda tutmazsa kan zehirlenmesi yaşama ihtimalimizde var eğer düşündüğü gibi savaşamazsa bunlarla. Ancak üzücü olan şey deri az kan akışına sahip bir bölge olduğundan bu sefer açtığı kapsülün içindekiyle yeterince güçlü savaşamıyor ancak o bakteri kanla gelen yağı teri hepsini emcüklüyor ve büyüyor. Bu ara bizim en çok acı duyduğumuz deri altı şişme zamanı. Kafayı yastığa koyamamalar, şampuanlanırken göz yaşarmaları hepsi bu arada oluyor. He eninde sonunda vücut galip gelip 6 ay gibi bir sürede bitiriyor bunları. Çözümü yokmu ? VAR tabi Allah bi ölüme şifa vermemiş derler.

    İKİNCİ BÖLÜM: (Fasa fiso anlamlı ve anlamsız tedaviler)

    Bana zaman zaman antibiyotik,şampuan ve hatta mantar ilaçları verildi. En işe yarayanı 3 lü azitro türevi antibiyotikler oluyor ancak bu ilaç birazdan anlatacağım roaccatane kadar zararlı karaciğere nerdeyse ve 3 hafta sürrüyor tedavisi ve tamamen silmiyor malesef biraz işe yarıyor.

    -İlk olarak kendi başıma yaptığım zor bir tedavi yöntemini anlatacağım. Yoğun fitness yaparken shred dönemi yaptığım oldu bu dönemim 8 ay kadar sürdü ve hiçbir sivilcem çıkmadı. Çok katıydım ve yağ oranım %6 lara kadar düştü. Günlük yumurtanın içindeki yağ dışında yağ almıyordum. Karbonhidrat tüketimimse yaşayacak miktarın altına inmedi. Yoğun terden dolayı günde 2 kere duş alıyordum. Böylelikle hem bakterilere tüketecek lipid ve yağ kalmıyordur, hem düşük yağ tüketiminden dolayı derim incelmişti ve kanlanması artmıştı hemde gözeneklerden içeri giren yabancı toz,kir gibi bakterilere tutunacak substrat olmuyordu ve hiçbir sorun yaşamıyordum. ANCAK hiçbir insan evladı hayatı boyunca o şekilde yaşayamaz ömrü 20-30 yıl azalır en azından diye düşünüyorum.

    -İkinci olarak antin kuntin antibiyotiklerden söz edeceğim. Askerdeyken kafamda mantar vs. sebepli olduğunu düşündüğüm bir yoğunlaşma oldu. Doktor 2 ay tetra denilen antibiyotik şampuan fasa fiso verdi. Tetra sağolsun 2 günde bir traş olan ben günde 3 kere traş olmak zorunda kalıyordum sürekli sakalımızı uzatıyordu yahu. Hiçbir işe yaramadı ayrıca.

    Üçüncü Tedavi- (MANTAR)

    Dediğim gibi askerde mantar özlü olduğunu düşündüğüm bir evre başladı çünkü koğuşta herkesin ayak mantarı vardı ben dışında XD. Ayak konusunda biraz titiz olduğumdan dolayı olduğunu düşünüyorum, ya da "mucize" genler XD.

    Neyse bu tetra antibiyotik işe yaramadığından olsa gerek acaba mantar olabilir mi diye sağlık ocağı hekimiyle kafa kafaya verdik ve mantar tedavisine başladık. Aşırı karaciğer bitiren bir mantar hapı+ oceral sprey + ketoral şampuan kullanmayta başladım. İlk ay inanılmaz bir azalma oldu bunlarda ama büyük olanlar hala devam ediyordu. Mantar tedavisini cildiye doktoruma söylediğimde allah allah dedi biraz şaşırdı ve üstüne o güzel 3x 3 azitroyu yazdı geri kalan 3 tane de eriyip bitmişti. Ancak benim aylardır antibiyotik ve antifungal alan karaciğerimin enzimleri tavan yapmıştı bu dönemde ve tedaviyi bitirdim. Sonraki 4 ay rahattıııım. Yaz geldi bizim fazıllar gene çıkmaya başladı.

    Dördüncü Tedavi - Cidden işe yarıyormuş.

    Evet o bela dedikleri şey roaccatuane geldi şimdi. Cildiyecimize gittik, tam tetra yazıyordu ki hopp dedim o şeyi ben içmem adam olun başlayalım artık. Birkaç test vs derken karaciğerim daha tam düzelmemiş hala enzimler anormal ama ölüme yakın değil onu gördük. Ondan dolayı mıdır yoksa imzalattığı o kadar kağıttan dolayı mıdır bilmem korktu bizim cildiyeci sanırım. Roacctuane a başladık ama 3 ay boyunca her gün 1 adet. İnanılmazdı. Bu kadar düşük dozu ne dudağımı kuruttu ( ilk 1 hafta kurudu sadece) , ne de derimi yaktı. Hiçbir yan etki, sivilce patlaması olmadan hepsi bir bir sönmeye başladı fazılların. Kadına doz yükseltme sordum 2. ay yok dedi böyle devam etcez seninle. Ettik vs. 3. ay enzimlerim gene uçtu gitti. 4. kutuya devam edemedim. AMA hepsi geçmişti, eşimin tabiriyle pis siyah noktalı yüzümde siyah nokta bile yok sakal noktalarım dışında iz görünmüyordu yüzümde. O kadar mutlu bir evreydi ki arkadaşlar 3 ayda kurtuldum diye sevincimden uçuyordum. 7-8 ay çıkmadı ya inanabiliyor musunuz? 7-8 ay kaşınmadı bile kafam abi!


    SON BÖLÜM ( Tekrar Eden CEHENNEM)

    Biraz kilo aldım yağlandım. Karaciğer enzimlerim fena değil ama hala temiz değilim. Birkaç ay önce kafamda 1 taneyle geri döndü, neyse dedim dokunmayayım geçer belki kendi. GEÇMEDİ ve çoğaldı. arttı da arttı. Ve beklenen oldu, yüzüme sıçradı hemde sakallarıma. Nedeni büyük ihtimalle pandemide 4 aydır sakallarımı kesmemem di ama sonuçta olacağı varmış dedim geçtim. Önce bir tane iri apse oldu patlamadı patlamadı. Bi patladı heryer leş, ertesi gün baticon aldım geçtim sürdüm her sabah ve her akşam. fayda eder mi etmedi. 2 hafta oldu şuan sakal çıkan her deliğimden nerdeyse kırmızı bir baş vermiş durumda. Aşırı yoğunluktan randevu vs. de alamadık. 12 sine kadar azıtmasın iyice diye 1 kutu azitroyu bitirdim(çok işe yaramadı ama bir ümit işte) gene çünkü yüzümün heryerindeydi...

    Benim neden geri döndüğüyle veya neden geri dönmemesi gerektiğiyle ilgili teorim olacak şimdi:

    Öncelikle safra kesem alındı ondan dolayı kilo aldım bu yıl. Yani yağlı beslenmeyle alakalı değil diyorum çünkü yağları en azından şu anlık aynı oranda sindiremediğim kesin.

    ikinci olarak yağ oranım yağ yeme durumu olmamasına rağmen arttı çünkü şişkoyum artık.

    üçüncü olarak fazla yiyor olsam da inanılmaz sağlıklı besleniyorum. Haftanın 4-5 günü otçul ve meyve beslenmesi var. artık eskisi gibi makarna ye geç durumu yok evliyim ki bence bundan kilo aldım yemekler çoksel. ama bu kadar güzel vitaminle çıkmaması lazımdı

    dördüncü olaraksa STRES bence en büyük ve en engellenemezi stres. Ne zaman büyük birtane atak yaşasam büyük bir stres kaynağıyla başbaşa kalıyorum.malesef ki elimden de hiçbir şey gelmiyor...

    Son sebep diye düşündüğüm şey:

    roaccatuane tedavim yarım ve yetersiz kaldı bence. Çünkü derim hala sığır derisi gibi kapkalın. İncelseydi vücut bunları bu kadar içerde tutmazdı diye düşünüyorum. Bu tedaviye başlayacaksanız aslında büyük bir ölüm riskini de göz önüne almanız gerekiyor çünkü insan karaciğersiz 30 saniye bile hayatta kalamıyor. Ancak tedavinin kesinlikle ve kesinlikle işe yaradığını benim gibi bıttım sabunundan medikal tedavilere, kükürt sabununa kadar çare aramış biri rahatlıkla söyleyebiliyor. ilk haftadan itibaren bu neymiş ya işe yarıyor diyebiliyorsunuz. Hele hele genç yaşlarda iseniz 17-18 ler bu tedavi size çok fazla zarar veremeyecektir. En azından ergenlik depresyonu yaşasanız da karaciğeriniz ağlamayacaktır.


    Yukarıdakiler tamamen benim kendi tecrübelerimdir. Hiçbiri tavsiye niteliğinde değildir. Kafamda 3 ününde alınımından dolayı duran 3 dikiş izi vardır. Ona göre bu kararı verin lütfen. Birde eklemeyi unuttuğum kükürt sabunu tedavisi var: LAĞIM GİBİ KOKUYOR. Vücudum ve saçlarım lağım kanalı gibi kokuyordu. Günde 2 kere saçımı önce normal sonrasında ise kükürt sabunuyla yıkayınca saç derim inanılmaz kuruyordu ve bu fazılları kurutuyordu. ancak kokusundan dolayı bu tedavi yöçntemini 2. haftadan uzun süre deneyemedim.

    Uzun yazdığım için özür dilerim 9-10 yıllık acı ve tecrübelerimi sizlerle paylaşmaya çalıştım.(1 yıldır evliyim eşime bulaşma gibi bir durum söz konusu bile değil )

    Birde canınızı engelleyemeyeceğiniz şeyler ve bu hastalık için sıkmamaya çalışın. Biliyorum yastığınız leş gibi, biliyorum kafanız acıyor, biliyorum berbere gidemez oldunuz ancak engelleyemiyoruz malesef. Sokaktaki köpeği tekmeleyen, çocuğunu acımasızca döven, sevdiğine acı veren üzülsün bizler üzüleceğimize.

    Sağlıkla kalın ve grip olmayın  

    Tetradox bitti ve sivilceler aynen geri geldi. Bazıları sivilce bazıları da acılı ve sulu yaralar. Başımı yastığa koyamıyorum. Allah kahretsin böyle hastalığı. Ben bunu yıllarca çekmek istemiyorum. Rahat yaşamak için her gün antibiyotik mi içmem gerek? Tıp dünyası bu hastalığa çözüm bulamıyor ya da bulmak istemiyor. En kötüsü de doktorların antibiyotik verip hastaları başından savması.

    Bir de lütfen konuyu güncel tutalım. Aynı sorunu yaşadığım insanlarla iletişim içinde olmak bana güç veriyor.
    Merhaba arkadaşlar, 10 yıldır kıl kökü İltahabı Problemi yaşıyorum. Gerçekten küçük bir sivilce problemi olarak gözükse de aslında hayatımızı nasıl zindana çevirdiğini sadece yaşayan arkadaşlar bilir. Benim sadece kafamda bu var problem. Çok şükür yüzümde yok. On yıllık süre zarfında gitmediğim doktor aktar ve hatta hoca kalmadı. Üniversitede saçlı deriimden parça alıp analiz yaptılar yine de bir faydasını görmedim. Tetra 500 mg kullanıyorum geçiyor 3-5 gün sonra yine başlıyor. 10 yıldır traş olmak kabus gibi geliyordu bana. Traş olmadan 1 hafta önce Tetra içiyorum geçiyor traş oluyorum yine başlıyor. Eminim tüm organlarım zarar görmüştür antibiyotik yüzünden. Aktar çeşitli bitkisel ürünler verdi. Dayanılmayacak tatları vardı. Ona bile katlandım yine geçmedi. Sonra forumda bi arkadaşın bahsettiği gibi bi eczacı baktı. Minik bi şişe içinde iksir :) gibi bişey verdi. Onu sürdüm geçirdi ama kafamda çıkmayan iltahap sırtımda falan çıkmaya başladı. İltahabı içerde tüketmemiz gerektiğini anladım çünkü eczacının verdiği sıvı sadece o bölgeden çıkmasını engelliyordu. Bu arada bu forumu da sürekli takip ediyordum yeni bir tedavi yöntemi bulan var mı diye. Şimdi ben basit bir yöntem buldum bende çok işe yaradı. Son 3 saç traşımda Tetra içmek zorunda kalmadım. Ne kadar zor bi hastalık olduğunu biliyorum ve sırf birilerine yardımcı olmak İçin az önce bu foruma üye oldum. Arkadaşlar her sabah aç karnına bi diş sarımsak yutuyorum, yarım çay bardağı su eşliğinde. Kokusunu sorun etmeyin çünkü çiğnemeden yuttuğunuz İçin kesinlikle koku olmayacak ben esnaf olduğum halde yutuyorum kesinlikle koku falan Yok. Ki olsa bile bu hastalıktan iyidir. Sonra arkadaşlar her gün bir bardağa bir bardak limon sıkıyorum üstüne bir şişe maden suyu ekliyorum. Birazını saç diplerime parmak uçlarımla sürüyorum kalanı da afiyetle içiyorum. Hemen yakmaya başlıyor sürdüğüm yerleri ama çok değil. Yandıkça ben mutlu oluyorum çünkü gerçekten geçiriyor sivilceleri. Sürmüşken yüzüme de sürüyorum. Yüzüme parlaklık geldi beyazladı ve yağlıydı bu durum da düzeldi. Büyük kısmı geçti hastalığımın Allah’a çok şükür. Çok az kaldı sebebi ise tedaviyi aksatmam yani her gün bu bahsettiklerimi yapmıyorum. İşte böyle arkadaşlar mutlaka deneyin herkesin evinde bulunan malzemeler. Ben faydasını gördüm herkes görür inşallah. Rabbim herkese şifa versin
    Çoğu kişi denediği tedavileri üşenmeden uzun uzun buraya yazıyor ama bazı kişiler tedavilerini burada anlatmak yerine telefon numarası istiyorlar. Tedavinizi buraya yazın herkes faydalansın numara isteme amacınız nedir? Eğer ki para istiyorsanız veya tedavi adı altında ürün satma amacınız varsa siz kesinlikle dolandırıcısınız. Kimseyi suçlamak istemem ama bu ülkede böyle olaylar her saniye yaşanıyor o yüzden bu şahıslar hakkında ciddi şüphelerim var. Bu şahıslara kesinlikle inanmayın numaralarını almayın kendi numaranızı da vermeyin. Bu şampuan geçiriyor şu bitkisel karışım geçiriyor falan filan diyerek sizi dolandırmaya çalışabilirler. Bu hastalık cildin dışında olmuyor yani şampuan ve sprey geçiremez sadece tedaviye destek olur kaşıntıyı azaltır vb. Mesela bu hastalığa en iyi gelen ilaç olan cleocin t şişlikleri geçiriyor ama hastalığı geçirmiyor. Hastalık içeride olduğu için dışarıdan uygulanan hiç bir ilaç bu hastalığı yok edemez. Antibiyotik hapların geçiremediği hastalığı bu numara isteyen kişilerin şampuanları mı geçirecek? Bu hastalık cildin içinde oluyor tedavisi ise stressiz hayat ve sağlıklı beslenme.
    Bizde diyoruz ki güzel kardeşim öncesi sonrası fotosu falan atabiliyorsan şuraya neden iki kelam yazmıyorsun kullandığın losyon krem her neyse artık? Madem fake değilsin madem yardımcı olmak istiyorsun ol o zaman tutan mı var. Ne iyi geldiyse yaz bizde araştıralım, kendi cildiyecimize soralım hatta kullanıp deneyelim. Ama yok mesaja gel yok whatsappa gel yok bilmem ne hocanın numarasını vereyim bu forumda böyle şeyleri yemezler. Forum donanım ölücüleri ile meşhur araştır biraz. Burada 24 saat aktif olup ucuzluk kampanya kovalayan tipler dolu. Yani para kazanma ümidiyle buralarda boşuna yazıp çizme insanların da umutlarıyla oynama. Çeken bilir bu hastalığı.
  • sağolun hocam en kısa zamanda deneyeceğim.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: II. Aragorn

    sağolun hocam en kısa zamanda deneyeceğim.
    benim çenem ve bıyık bölgesi bu durumda. gitmediğim doktor denemediğim ilaç kalmadı hatta bikaç sene önce ermeni bir doktor vardı istanbul avrupa yakasında efsanevi cildiyeci dediler (kolsuz agop diyorlar insanlar. öyle tanınıyomuş) ona bile gittim. karışım ilaç yazdı sonuç yine fiyasko..

    bugün alıcam dettol ve cleocin.

    tatbiki: bölgeye dettol köpürtücem 3 dk bekleyip duruladıktan sonra cleocin t' yi sürücem. doğrumudur hocam?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sirenia

    benim çenem ve bıyık bölgesi bu durumda. gitmediğim doktor denemediğim ilaç kalmadı hatta bikaç sene önce ermeni bir doktor vardı istanbul avrupa yakasında efsanevi cildiyeci dediler (kolsuz agop diyorlar insanlar. öyle tanınıyomuş) ona bile gittim. karışım ilaç yazdı sonuç yine fiyasko..

    bugün alıcam dettol ve cleocin.

    tatbiki: bölgeye dettol köpürtücem 3 dk bekleyip duruladıktan sonra cleocin t' yi sürücem. doğrumudur hocam?

    Alıntıları Göster
    https://hesap.clickmerkez.com/scripts/click.php?a_aid=mukyen&a_bid=d37bcbbd SİTEDE ÖRNEKLERİYLE İSPATLARIYLA GÖREBİLECEĞİNİZ SEKİLDE KISACIK SÜREDE FİZİKSEL VE PSİKOLOJİK TÜM DÜNYANIZI ALT ÜSTT EDEN SİVİLCELERDEN KURTULABİLİRSİNİZ..




  • Yemin ediyorum konuyu okurken sivilcelerinizden kurtulmaniza ben sevindim gecmis olsun. Konu uplansin. Belki ayni rahatsizliktan bikmis olanlar vardir
  • quote:

    Orijinalden alıntı: BeklenenAdam

    Yemin ediyorum konuyu okurken sivilcelerinizden kurtulmaniza ben sevindim gecmis olsun. Konu uplansin. Belki ayni rahatsizliktan bikmis olanlar vardir

    sağolun, teşekkürler gerçekten sivilcelerden kurtulduktan sonra çok rahatladım. Yaklaşık 3 aydır çok şükür bişey yok. Ödüm patlıyo valla yeniden çıkacaklar diye acısı o kadar işledi içime, birde ilaç kullanırken hepsi giderdi, ilacı bıraktıktan 1 hafta geçtikten sonra 7 gün içinde 200 tane sivilce çıkıyordu. Gece 50 sivilceyle yatıp sabaha 150 sivilceyle uyanmak çok acı vericiydi

    @sirenia

    hocam deneyip sonuçları bildirirseniz sevinirim. Eğer bu bakteri yüzünden sivilceleriniz varsa bu yöntemle kurtulacağınızı umuyorum. Cleocin T losyonu bir sabah birde akşam sürmeniz gerekiyor doktor bu şekilde tavsiye etmişti bana. Sadece akşamları 1 kere Dettol kullanıyordum. Yani günde 1 defa Dettol, 2 Defa Cleocin T. bir hafta sonra gözle görülür bir iyileşme sağlaması lazım.




  • Ben tetradox kullandim gayet basarili sonuc aldim.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: zucchero

    Ben tetradox kullandim gayet basarili sonuc aldim.
    kesinlikle haber vericem dostum. dettol bulamadım hiçbiyerde. activex vardı onu aldım. 30 mayıs günü başladım kullanmaya sabah akşam günde 2 kez yapıyorum. önce activex kalıbı köpürtüp hafif hafif ovalıyorum. durulayıp kurulandıktan sonrada cleocin t uyguluyorum. bugün 2. gün. sonuçları yazarım.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sirenia

    kesinlikle haber vericem dostum. dettol bulamadım hiçbiyerde. activex vardı onu aldım. 30 mayıs günü başladım kullanmaya sabah akşam günde 2 kez yapıyorum. önce activex kalıbı köpürtüp hafif hafif ovalıyorum. durulayıp kurulandıktan sonrada cleocin t uyguluyorum. bugün 2. gün. sonuçları yazarım.
    benimde saçımın yan kısımlarında en azından gördüğüm kısımlarında kırmızılıklar var ve sırtımda da sivilceler acaba bu sabun ikisi içinde yarar sağlar mı ?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: AangS

    benimde saçımın yan kısımlarında en azından gördüğüm kısımlarında kırmızılıklar var ve sırtımda da sivilceler acaba bu sabun ikisi içinde yarar sağlar mı ?

    Aynı sorun bende de var. Cevap bekliyoruz hocam.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: veliusta

    quote:

    Orijinalden alıntı: AangS

    benimde saçımın yan kısımlarında en azından gördüğüm kısımlarında kırmızılıklar var ve sırtımda da sivilceler acaba bu sabun ikisi içinde yarar sağlar mı ?

    Aynı sorun bende de var. Cevap bekliyoruz hocam.

    Alıntıları Göster
    Bende konuyu gördükten sonra losyonu ve Dettol sabunu aldım. Bugün başladım kullanmaya, bir süre sonra gelişmeleri yazarım.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Leeu

    Bende konuyu gördükten sonra losyonu ve Dettol sabunu aldım. Bugün başladım kullanmaya, bir süre sonra gelişmeleri yazarım.

    Alıntıları Göster
    benim de ense bölgemde çok minik gözle görülmeyen elle dokununca nokta nokta hissedilen ve kumaş temasında acıyan sivilce gibi birşeyler var, cilt doktorları hep birşeyler sallıyorlar ama adam akıllı birşey diyen olmadı, buna benzer bir durum olma ihtimali var mıdır?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: KaSaTuRa.

    benim de ense bölgemde çok minik gözle görülmeyen elle dokununca nokta nokta hissedilen ve kumaş temasında acıyan sivilce gibi birşeyler var, cilt doktorları hep birşeyler sallıyorlar ama adam akıllı birşey diyen olmadı, buna benzer bir durum olma ihtimali var mıdır?

    Alıntıları Göster
    Öncelikle antibakteriyel sabunlar gerçekten işe yarar.Ben uzun zamandır el temizliği için kullanıyordum,fakat banyoda koltukaltı temizliği için normal başıma sürdüğüm şampuan tercihimdi.Her 2 koltukaltında da sivilce benzeri birşeyler çıktı ve bende mikrobik ya da bakteriyolojiktir diyip el temizliğimde kullandığım Aktivex sabunu koltukaltımda da kullandım.Sonuç 2 gün içerisinde geçtiler.Şimdi vücüt temizliğimde hep onu kullanıyorum.Yalnız yüzünde sivilce problemi olanlar için bir uyarı.Yüzünü devamlı ve çok savunla yıkamayın.Evet yıkadıktan sonra o an yüzünüzde yağ zerresi kalmaz fakat metabolizmanız devamlı yağ üretmeye elverişli olduğundan yüzünüzde yıkamadan sonra kaybolan yağları geri getirmek için vücut daha çok yağ salgılar ve sonuçta eskisinden daha yağlı bir cilde doğru ilerlersiniz.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: berkcombil

    Öncelikle antibakteriyel sabunlar gerçekten işe yarar.Ben uzun zamandır el temizliği için kullanıyordum,fakat banyoda koltukaltı temizliği için normal başıma sürdüğüm şampuan tercihimdi.Her 2 koltukaltında da sivilce benzeri birşeyler çıktı ve bende mikrobik ya da bakteriyolojiktir diyip el temizliğimde kullandığım Aktivex sabunu koltukaltımda da kullandım.Sonuç 2 gün içerisinde geçtiler.Şimdi vücüt temizliğimde hep onu kullanıyorum.Yalnız yüzünde sivilce problemi olanlar için bir uyarı.Yüzünü devamlı ve çok savunla yıkamayın.Evet yıkadıktan sonra o an yüzünüzde yağ zerresi kalmaz fakat metabolizmanız devamlı yağ üretmeye elverişli olduğundan yüzünüzde yıkamadan sonra kaybolan yağları geri getirmek için vücut daha çok yağ salgılar ve sonuçta eskisinden daha yağlı bir cilde doğru ilerlersiniz.

    Hocam saçlarımı bununla yıkasam birşey olur mu? Dökülme filan yapar mı?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: veliusta

    quote:

    Orijinalden alıntı: berkcombil

    Öncelikle antibakteriyel sabunlar gerçekten işe yarar.Ben uzun zamandır el temizliği için kullanıyordum,fakat banyoda koltukaltı temizliği için normal başıma sürdüğüm şampuan tercihimdi.Her 2 koltukaltında da sivilce benzeri birşeyler çıktı ve bende mikrobik ya da bakteriyolojiktir diyip el temizliğimde kullandığım Aktivex sabunu koltukaltımda da kullandım.Sonuç 2 gün içerisinde geçtiler.Şimdi vücüt temizliğimde hep onu kullanıyorum.Yalnız yüzünde sivilce problemi olanlar için bir uyarı.Yüzünü devamlı ve çok savunla yıkamayın.Evet yıkadıktan sonra o an yüzünüzde yağ zerresi kalmaz fakat metabolizmanız devamlı yağ üretmeye elverişli olduğundan yüzünüzde yıkamadan sonra kaybolan yağları geri getirmek için vücut daha çok yağ salgılar ve sonuçta eskisinden daha yağlı bir cilde doğru ilerlersiniz.

    Hocam saçlarımı bununla yıkasam birşey olur mu? Dökülme filan yapar mı?

    Alıntıları Göster
    kardeşim Allah razı olsun böyle bir konu açtıgın için. gerçekten faydasını gördüm 30 mayıstan itibaren kullanmaya başladım akneler gitti. ayrıca ucu kırmızı içi dolu gibi duran sancılı kabarcıklarda gitti. bildiğin pürüzsüz sağlıklı bir cilde doğru gidiyo durum :) sadece azıcık kızarıklık kaldı oda geçicek inanıyorum.

    çok teşekkür ediyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: veliusta

    quote:

    Orijinalden alıntı: berkcombil

    Öncelikle antibakteriyel sabunlar gerçekten işe yarar.Ben uzun zamandır el temizliği için kullanıyordum,fakat banyoda koltukaltı temizliği için normal başıma sürdüğüm şampuan tercihimdi.Her 2 koltukaltında da sivilce benzeri birşeyler çıktı ve bende mikrobik ya da bakteriyolojiktir diyip el temizliğimde kullandığım Aktivex sabunu koltukaltımda da kullandım.Sonuç 2 gün içerisinde geçtiler.Şimdi vücüt temizliğimde hep onu kullanıyorum.Yalnız yüzünde sivilce problemi olanlar için bir uyarı.Yüzünü devamlı ve çok savunla yıkamayın.Evet yıkadıktan sonra o an yüzünüzde yağ zerresi kalmaz fakat metabolizmanız devamlı yağ üretmeye elverişli olduğundan yüzünüzde yıkamadan sonra kaybolan yağları geri getirmek için vücut daha çok yağ salgılar ve sonuçta eskisinden daha yağlı bir cilde doğru ilerlersiniz.

    Hocam saçlarımı bununla yıkasam birşey olur mu? Dökülme filan yapar mı?

    Yani yapmaması lazım,nitekim dermatolojik açıdan sakıncası olsa ellere de zarar verir ki o haliyle kimse kullanmazdı.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: sirenia

    kardeşim Allah razı olsun böyle bir konu açtıgın için. gerçekten faydasını gördüm 30 mayıstan itibaren kullanmaya başladım akneler gitti. ayrıca ucu kırmızı içi dolu gibi duran sancılı kabarcıklarda gitti. bildiğin pürüzsüz sağlıklı bir cilde doğru gidiyo durum :) sadece azıcık kızarıklık kaldı oda geçicek inanıyorum.

    çok teşekkür ediyorum.

    rica ederim, gerçekten bir faydam dokunduysa ne mutlu bana. :) İşe yaradığına çok sevindim. İnanın vücudunuza zarar veren toksin birikmesine neden olan zoretanin, aknetrent gibi ilaçlar bile bu kadar hızlı ve düzgün etki etmiyor. Kızarıklarda hemen gitmesede bir kaç hafta yada aya kadar gidiyor endişeniz olmasın o konuda.

    @veliusta
    hayır saçlarınızı yıkamanızda pek bir sorun yapmıyor. Aksine saçların köklerindeki bakterileri öldürdüğünden saçlar daha sağlıklı oluyor. Yinede herşeyin fazlası zarar, çok sık kullanmadığınız müddetçe bir sıkıntı olacağını sanmıyorum. Zaten ben 3 aydır başımı bu sabunla yıkıyorum. Hatta şunu anlatıyım saç diplerimde 100 küsür iltihaplı sivilce varken kaç tane şampuan kullandım şampuanı başıma sürer sürmez yakıyordu acı veriyordu başıma dokunamıyordum zor yıkıyordum. Dettol sabunla yıkadığım zaman acı yerine kaşıntı oluyordu acı hissetmiyordum. Kıl kökü iltihabından kurtulduktan sonra zaten hiçbir etkisi olmuyor negatif yönde yani kaşıntı felanda olmuyor artık.

    @kartalbear
    protex kullanmadım bir fikrim yok onun hakkında. Kullanıp tavsiye ettiklerim Dettol ve activex'dir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mymaxmy -- 4 Haziran 2013; 0:30:03 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mymaxmy

    quote:

    Orijinalden alıntı: sirenia

    kardeşim Allah razı olsun böyle bir konu açtıgın için. gerçekten faydasını gördüm 30 mayıstan itibaren kullanmaya başladım akneler gitti. ayrıca ucu kırmızı içi dolu gibi duran sancılı kabarcıklarda gitti. bildiğin pürüzsüz sağlıklı bir cilde doğru gidiyo durum :) sadece azıcık kızarıklık kaldı oda geçicek inanıyorum.

    çok teşekkür ediyorum.

    rica ederim, gerçekten bir faydam dokunduysa ne mutlu bana. :) İşe yaradığına çok sevindim. İnanın vücudunuza zarar veren toksin birikmesine neden olan zoretanin, aknetrent gibi ilaçlar bile bu kadar hızlı ve düzgün etki etmiyor. Kızarıklarda hemen gitmesede bir kaç hafta yada aya kadar gidiyor endişeniz olmasın o konuda.

    @veliusta
    hayır saçlarınızı yıkamanızda pek bir sorun yapmıyor. Aksine saçların köklerindeki bakterileri öldürdüğünden saçlar daha sağlıklı oluyor. Yinede herşeyin fazlası zarar, çok sık kullanmadığınız müddetçe bir sıkıntı olacağını sanmıyorum. Zaten ben 3 aydır başımı bu sabunla yıkıyorum. Hatta şunu anlatıyım saç diplerimde 100 küsür iltihaplı sivilce varken kaç tane şampuan kullandım şampuanı başıma sürer sürmez yakıyordu acı veriyordu başıma dokunamıyordum zor yıkıyordum. Dettol sabunla yıkadığım zaman acı yerine kaşıntı oluyordu acı hissetmiyordum. Kıl kökü iltihabından kurtulduktan sonra zaten hiçbir etkisi olmuyor negatif yönde yani kaşıntı felanda olmuyor artık.

    @kartalbear
    protex kullanmadım bir fikrim yok onun hakkında. Kullanıp tavsiye ettiklerim Dettol ve activex'dir.
    Arkadaşlar deneme amaçlı Protex aldım kullanıyorum hemen hemen dettol gibi ancak içeriğinde aktif madde olarak PHENOXYETHANOL yazıyor. Biraz araştırdım deri gözeneklerinden içeriye girebiliyormuş ve karaciğer böbrek rahatsızlıklarına neden olabiliyormuş. Dettol'de bu madde yok ancak onda da başka maddeler var bakteri öldürücü olacak. Dettol sabun içeriğindeki maddelerin ne kadar zararlı olup olmadığını bilmiyorum. Bu yüzden çok fazla kullanmamaya özen göstermenizi tavsiye ediyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mymaxmy

    Arkadaşlar deneme amaçlı Protex aldım kullanıyorum hemen hemen dettol gibi ancak içeriğinde aktif madde olarak PHENOXYETHANOL yazıyor. Biraz araştırdım deri gözeneklerinden içeriye girebiliyormuş ve karaciğer böbrek rahatsızlıklarına neden olabiliyormuş. Dettol'de bu madde yok ancak onda da başka maddeler var bakteri öldürücü olacak. Dettol sabun içeriğindeki maddelerin ne kadar zararlı olup olmadığını bilmiyorum. Bu yüzden çok fazla kullanmamaya özen göstermenizi tavsiye ediyorum.

    Alıntıları Göster
    Kardeş birebir benim rahatsızlığım bir türlü geçiremedim.Tavsiyelerini dinleyeceğim çok büyük rahatsızlık Allah düşmanıma vermesin o kadar yani.Acaba dettol mu daha etkili yoksa activex mi tavsiyen hangisi?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ibod123

    Kardeş birebir benim rahatsızlığım bir türlü geçiremedim.Tavsiyelerini dinleyeceğim çok büyük rahatsızlık Allah düşmanıma vermesin o kadar yani.Acaba dettol mu daha etkili yoksa activex mi tavsiyen hangisi?

    Alıntıları Göster
    merhaba arkadaslar bende bu illetten yana muzdarip olan yegane insanlardan biriyim.

    bende bu sorun başlayalı 5 yıl kadar oldu. İlk olarak lise son sınıfta sınava hazırlanırken saç diplerimde zaman zaman anlamsızca kaşıntılar ve bununla beraber elime kurumuş çapak gibi cisimler gelmeye başlamıştı.fakat bu çok nadir oluyordu.zamanla bu olay artmaya başladı ve ailem elimin sürekli kafamda olması ve kışımam nedeniyle huylandı. baktıklarında küçük sivilceler olduğunu gördük. Yüzüm ve sırtımdada sivilceler olduğundan pek bu olayı önemsememiştik çünkü çok yağlı bir cildim vardı.
    1 sene kadar zaman zaman kendiliğinden çıkan , geçen sivilceler rahatsız edecek seviyeye kadar artmaya başladı ve bunun üzerine bir cildiye doktoruna gitmeye karar vardim. İlk gittiğimde akne teşhisi konuldu ve yüzümile sırtım için benzamyn krem , kafam için ise azitro diye bir antibiyotik verdi. ilacı kullandım ve kafam rahatladı ama çok sürmeden tekrar rahatsızlık nüksetti. Tekrar gittiğimde başka bir doktor kıl kökü iltihabı teşhisini koydu ve 1 adet alkollü losyon ile 3 ay kadar tetradox kullanmamı söyledi.tetradoxu kullanmaya başlamamdan itibaren 1-2 haftada iltihaplar kesildi fakat kızarıklıklar vardı onlarda zamanla geçti.ben hap kullanmayı sevmeyen bir insan olduğum için sivilceler geçtiğinden dolayı hapı 3 ay değilde 2 ay kadar kullandım hatta 1 gün içip 1 günü es bile geçiyordum.çünkü dediğim gibi tetradoxu kullanmaya başladığım günden itibaren hemen etkisini göstermişti.(bu arada tetradox mideyi çok yoran ve bulandıran bir hap).hap kullanmayı bıraktıktan sonraki 1 ay kadar bir süre herhangi bir şikayetim olmamıştı ki tekrar saç diplerimde iltihaplar boy göstermeye başlamıştı.belli sürelerle takrardan tetradox kullanmaya başlamıştım. fakat olaylar hep aynı ilerliyordu . hap kullanıyorum geçiyor bırakıyorum tekrar başlıyordu.Ve zman geçtikçe irinli iltihapların boyutu ve şişkinliği artmıştı.
    bunun üzerine 3 sene öncesine kadar zoretanin kullanmaya başladım. bu ilacında son aşama olduğunu öğrenince moralim tamamen çökmüştü.6 aylık bir süre ile zoretanin kullandım ve çok iyi geldi tabiki yan etkileri var dı ciltte ve dudaklarda aşırı kuruma gibi ama katlanmaktan başka çarem yoktu.bu ilaçın güneş ışınlarına karşı hassaiyeti olduğundan genelde kış aylarında kullanılması önerilir ve benimde bu döneme denk gelmişti ve yaz başlangıcında hapı bırakmıstım ve saç diplerim çok sağlıklıydı taki yaz sonuna kadar. 2 sene kadar bu şekilde zoretanini kış aylarında kullandım.
    Ta ki bu sene yani 2012 aralıkta askere gidene kadar. gitmeden önce ufak çaplı sivilceler vardı ki onlara cleocin t sürüyordum. askere gittiğimde hafif derecede artmaya başladığını hisseder hissetmez doktora cıktım ve bana zoretanin yazması gerektiğini söyledim. Askerlik ya bana rapor göstermen lazım dedi zoretanin için beni laminoz sprey momecon ve cleocin t ve fucidin kremle postaladı. 2 hafta sonra tetrar çıkmaya başladıklarında doktora gittiğimde tetradoxa başlamamı söyledi 3 ay yani aynı tedevi yöntemleri zoretaninde ısrar ettim tekrar ret aldım. 1 ay sonunda geçmişti fakay 2. ay sonunan doğru tetradoxu kullandığım şekilde tekrar saç diplerimde sivilceler çıkmaya başlamıstı. Askerlik ya 3 ay mecburen kullandım tetradoxu ve askerlik bitti. şuan evdeyim ve kafamda hala sivilceler mevcut. 3 gün önce doktora gittim ve siz yani buraya yazdığım gibi anlattım ne olduğunu kan tahlili verdim ve 1 haftalık süre içinde sipro antbytk ile augumentin verdi . değişme olmassa zoretanıne başlayacağım.

    VE geçende nette buraya rast geldim ve dettollün fayda sağladığını gördüğünü söylemeniz üzerine bende dettol kullanmaya başladım umarım bir faydası olur.

    Fark ettim ki yazım çok uzun olmuş nasıl olsa yastığa başımı koyup uyuyamadığımdan ben zaman geçirmiş oldum.




  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.