< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
Bildirim
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
Her tatlı zehirdir baldan gayrı, her acı şifadır zehirden gayrı.
|
konuyu okurken 2.5 litre kola bitirdim
|
boyum 176 kilom 81'den 69'a spor yapmadan şu kurallara bağlı kalarak düştü:
1) çayı şekersiz içmeye başladım, çay diyince akla gelen o şekerli çay tadını ve beklentisini bir şekilde beyninizden kazıyıp şekersiz çayın tadını almaya çalışın. başta zor oluyor ama zamanla alışıyorsunuz, demli çayın hafif acımsı tadına bayılıyorum artık şekerli olunca içemiyorum. türk kahvesi de aynı şekilde, bazen yanlışlıkla şekerli geliyor midem bulanıyor içemiyorum artık.. 2) ekmek, pilav, makarna ve unlu mamüllere tamamen elveda...kahvaltıda ekmek yerine 2-3 tane ceviz kırıp yiyorum, mutlaka yumurta yiyorum, domates, peynir, bolca zeytin ve yeşillik roka/tere nefis oluyor, öğlene kadar hiç acıkmıyorum. seviyorsanız süt de içebilirsiniz ekstra tok tutar. 3) öğlen yemeğini protein ağırlıklı yiyorum, genelde et, köfte, yada tavuk, günaşırı da bulgur, fasülye, nohut iyi oluyor. buradaki kural acıkmadan yememek ve doyduğunu hissettiğin anda tabağındaki bırakmak (tadı güzel diye yemeğe devam etmemek lazım). bazen doygunluk hissi yerken anlaşılamayabiliyor, yemeğinize kısa aralar vererek devam edin, o aralardan birinde mutlaka hissedeceksiniz. parasını verdim yemeliyim yada atılmasın yazık olur gibi boş bahaneleri aklınızdan çıkarın. 4) akşam yemekleri de salata ve sebze ağırlıklı, yanına balık olursa süper. bir balık hastası olarak haftada en az 3 akşam balık+salata yerim. balığı yağsız ızgara yada fırında yapmanızı öneririm, arada actifryda az yağlı hamsi yada barbun kızartması da yapıyorum tavsiye ederim. tavuğu sağlıklı olmadığından pek tercih etmiyorum nadiren canım çok çekerse fırında hanım yapıyor, yanına pilav kesinlikle yok, haşlanmış sebze yada çok az bulgur kafi. hatta bizim evde dolmalar bile artık bulgurla yapılıyor ve bence harika oluyor :) 5)hafta 1 kez dilediğim bir tatlıyı yeme özgürlüğü tanıdım kendime. genelde cumartesi akşamları güzel bir ritüel ile işi abartmadan tatlımı yiyorum. bunun dışında tatlı kesinlikle yemiyorum. 6) paketli ürünlerden (sadece tatlı değil tamamından) vazgeçtim, açlıktan ölsem de gidip bisküvi almıyorum. biraz fındık biraz badem en güzel atıştırmalıklarım ve genelde çantamda bulunur. 7) bazı arkadaşlar haklı olarak meyvedeki şekerin zararından bahsetmişler ama ben mevyeyle ilgili dozaj dışında herhangi bir kısıt koymadım kendime. şahsi fikrim işlenmiş şeker ve gıdaların meyve yada diğer doğal yiyeceklerden çok daha zararlı olduğunu düşünüyorum. 8) bunları alışkanlık haline getirmelisiniz, zorunluluk olarak görüp uygulamaya çalışırsanız mutsuz olursunuz. hesaplamalara göre ideal kilom 71 ve ben 69 ile çok mutluyum. artık slimfit gömleklerimi pantolonlarımı giyebiliyorum ve göbek gidince giysilerim üzerime yakışmaya başladı. kendimi çok daha dinç hissediyorum, önceden biraz hareket etsem hemen yorulup terlerdim, şimdi o süre uzadı kolay yorulmuyorum ve terlemiyorum. benim hikayem böyle, zahmet edip de okuyan olursa faydalanır inşallah :) |
Mesele sadece şeker değil aslında genel olarak karbonhidrat. Şeker aslında çok çok zararlı bişey değil. İşlenmiş şeker zararlı. Karbonhidrat yerine protein ağırlıklı besleniriz ve düzenli spor ve idman yaparsanız fit olursunuz. Ne göbek ne de kilo probleminiz olmaz. Tabi burda ekonomik şartları düşünmek gerekiyor. Etin 60 lira kıymanın en az 40 lira olduğu bir yerde asgari ücret alan adam nasıl protein alsın. Beyaz peynir bile 32 lira olmuş haberlerde gördüm. Yumurtanın kolisi 15 lirayı görmüştü. Hadi bizim kültürümüz bu diyelim. Geçmişten beri coğrafyamız tarım ürünleriyle ve buna bağlı olarak bakliyat ağırlıklı yemeklerle bilinir. Mercimeği Kanada'dan. Fasulye ve Mısırı Arjantinden ithal eder olmuşuz. Ne tarım kalmış ne hayvancılık. Saman bile ithal
|
Yaş 43 canim ne isterse onu tüketiyorum. Hiç kendimi kısıtlamam. Arabam var ama çok uzak mesafeler olmadıktan sonra her yere yürüyorum. Günde 45-90 dakika arasi bateri çaliyorum. 2 defa da köpeğimi parka götürüyorum. Park 650 dönüm. Ben sadece tuz yemem onuda babamın mide hastalığına borçluyum. Onu tüketme bunu tüketme bir zamandan sonra sıkar adamı. Tüket ama hareket et.
|
Hiç köye gitmediniz galiba. O kadar da coşmayın.
|
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ø -- 5 Ekim 2017; 9:46:19 > |
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ShibLeg -- 4 Ekim 2017; 9:28:13 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |