Şimdi Ara

Mahalle Baskısı Mı? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
45
Cevap
0
Favori
1.792
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orjinalden alıntı: NovariX


    quote:

    Orjinalden alıntı: ÇakırEfe

    Zaten yukarıda bahsettim sayın hocam. Ufak bir öpme ve öpüşme ile cinsel anlamdaki delice öpüşme arasında dağlar kadar fark vardır. Mutlaka açık açık anlattıracaksınız. Anlatayımm o zaman. İsterseniz bu ikisini bir deneyin. Kamu kurumlarından birine gidin, mesela kanunların uygulamaya dönüştüğü yere adliye sarayına gidip deneyin. Hakimlerin savcıların gözü önünde arkadaşınızla önce normal kısa şekilde öpüşün. Veya yanağından bir öpücük alıp bırakın. Bir de benim bir türlü insanlara anlatamadığım ya da anlamak istemedikleri şekilde sevgilinizi bir kenara oturtup deliler gibi öpüşmeye başlayın. Bakın bakalım ikisi arasında fark olacak mı olmayacak mı...



    Hmm.. Tamam, şimdi anladım. Siz halk arasında argo tabirle "yiyişmek" olarak kastedilen olayı kastediyorsunuz! Olay işte o noktada önsevişme halini alıyor resmen!

    Ancak bu olaydaki ve Ozas'ın karşı çıktığı durumların bu önsevişme olayı olduğunu sanmıyorum! Bu zihniyet normal, salt bir öpüşmeye bile karşı. Hatta kadın ve erkeğin yanyana oturmasına, elele tutuşmasına, aynı sınıflarda eğitim görmesine falanda karşılar ama henüz dile getiremiyorlar..



    Herşeye Karşıyım!!! Novarix ahada dile getirdim. Rahatladınmı. Sen ön yargılı saplantılı ruh halinle hukuk mukuk okuyorum diyorsun umarım hakim savcı olmazsın bu ülkeye.. Vay haline senin gibi ön yargılarına kurban giden kişilerin yöneteceği kurumlara..

    Kimse adına fikir yürütme forumda.. Kendi yaşıtlarınla en azından fikir yürüt. Sana iyi davranmak yaramıyor anlaşıldı..

    Konu dışındaki düşen seviyeyi Kültür Bilimede bulaştırma yeter artık. Her mesajın provakasyon kokuyor, kendine çeki düzen ver..

    Karşı çıktığım durumun Ön sevişme olduğunu sanmıyormuş muş.. Size üniversitede Niyet okuma mı öğretiyorlar..




  • nolmuş yani iki genç parkta oturmuş öpüşüyorlarmışş...ne var.... o doktor olacak adam en fazla rahatsız olur ordan s... gider ordan...

    bu zihniyetin tamamlanmış halini görmek için çok uzak ülkeler gitmeye gerek yok !!!!

    böyle kafaların olduğu bir toplum asla ileri gidemez....aklı bacak arasında gidip gelen insanlarla ne muhassır medeniyet seviyesi yakalanır ne bilim yapılır ne de din doğru dürüst algılanabilir.....



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi lazer__ -- 10 Nisan 2009; 9:19:32 >
  • quote:

    Orjinalden alıntı: NovariX

    quote:

    Orjinalden alıntı: ÇakırEfe

    Zaten yukarıda bahsettim sayın hocam. Ufak bir öpme ve öpüşme ile cinsel anlamdaki delice öpüşme arasında dağlar kadar fark vardır. Mutlaka açık açık anlattıracaksınız. Anlatayımm o zaman. İsterseniz bu ikisini bir deneyin. Kamu kurumlarından birine gidin, mesela kanunların uygulamaya dönüştüğü yere adliye sarayına gidip deneyin. Hakimlerin savcıların gözü önünde arkadaşınızla önce normal kısa şekilde öpüşün. Veya yanağından bir öpücük alıp bırakın. Bir de benim bir türlü insanlara anlatamadığım ya da anlamak istemedikleri şekilde sevgilinizi bir kenara oturtup deliler gibi öpüşmeye başlayın. Bakın bakalım ikisi arasında fark olacak mı olmayacak mı...



    Hmm.. Tamam, şimdi anladım. Siz halk arasında argo tabirle "yiyişmek" olarak kastedilen olayı kastediyorsunuz! Olay işte o noktada önsevişme halini alıyor resmen!

    Ancak bu olaydaki ve Ozas'ın karşı çıktığı durumların bu önsevişme olayı olduğunu sanmıyorum! Bu zihniyet normal, salt bir öpüşmeye bile karşı. Hatta kadın ve erkeğin yanyana oturmasına, elele tutuşmasına, aynı sınıflarda eğitim görmesine falanda karşılar ama henüz dile getiremiyorlar..


    Ekleyeyim. Ben haberde geçen gençlerin o bankta otururlarken sadece kısa bir öpücükten dolayı uyarıldıklarını da sanmıyorum sayın hocam. Demekki uzun uzun öpüşüyorlardı ki o emekli doktor da toplum içerisinde böyle bir hareket yaptıkları için onları uyarma ihtiyacı hissetti. Yoksa kısa bir öpücük attı diye gidip tepelerine çökeceklerini hiç sanmıyorum. Öyle olsa bile bu zaten bu doktorun yaptıklarını doğru göstermez. Toplum polisliği yapmak yerine kısaca uyarıp polisi-zabıtayı arayabilirdi. Haberde görüldüğü gibi sicilinde silahlı saldırı olayları var. Yoksa büyükşehirlerde yaşayan toplum her ne kadar türk örf ve adetlerine uygun olmasa da bu yanaktan-dudaktan kısa öpmelere aşina olmuş durumdalar. Taşraya gittiğinizde bu kısa öpme olayına bile hoş bakılmıyor. Örneğin; İzmir/Bergama gibi bir ilçede sokakta dudaktan öpüşen erkek-kadın göremezsiniz. Halk yadırgar. Karadeniz, İç Anadolu, Güneydoğu ve Doğu Anadolunun bir çok kentinde bile kadın-erkek arasında öpüşme göremezsiniz. Yani bu durum yöreden yöreye değişiyor. İstanbul, İzmir, Antalya gibi il merkezlerinde kadın-erkek arası kısa öpüşmeler belki normal görülüyor olabilir. Fakat benim bildiğim bir çok il merkezinde de durum böyle değildir. İş icabı gittiğim yaklaşık 40 tane il merkezinin çoğunda böyle manzaralara rastlamadım. Trabzon, Rize, Giresun, Gaziantep, Adıyaman, Nevşehir, Aksaray, Afyon, Isparta, Niğde, Kırıkkale, Çankırı, Kayseri, Bolu gibi il merkezlerinde en az 1-2 gün geçirdim ve hiç te halka açık alanlarda kısa-uzun öpüşen insanlar göremedim. Demekki adetten değil, demekki halk arasında öyle bir alışkanlık yok, ya da hoş görülmüyor ki bu manzaralara rastlayamadım.




  • Bahsedilen doktorun sorunlu bir cinsel hayatı olduğu kesin.
  • emekli doktor ve belinde silah taşıyor,

    bu bile tek başına adamın ne kadar hastalıklı bir ruh haline sahip olduğunu ispatlamaya yeter kanıt bana göre.
  • Ben çok sağlam bir "mahalle baskısı" örneğini Obama 'nın geldiği gün Ankara 'da yaşadım. Şöyle bir kaç gün daha geçsin, Obama tepkileri biraz yatışsın, herkes kendine gelip mantıklı konuşmaya başlayabilsin, işte o zaman sizlerle paylaşırım. Toplum olarak ne hale geldiğimizin göstergelerinden birisiydi...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: _DIESEL_

    Bahsedilen doktorun sorunlu bir cinsel hayatı olduğu kesin.

    Nerden bu yargıya vardınız acaba ?
    Benim için normal olan bir şey sizin için anormal olamaz mı ? Doktorun anormal karşıladığı bir gerçek belki de değer yargıları bunun nedeni ?
    Haa derseniz hrkesin düşüncesi kendine o ayrı mesele ama doktorunda aşırı tepki verdiği su götürmaz bir gerçek.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Time_Force -- 10 Nisan 2009; 18:01:21 >
  • quote:

    Orjinalden alıntı: _DIESEL_

    Bahsedilen doktorun sorunlu bir cinsel hayatı olduğu kesin.


    Aman dikkat, moderatörlerden biri bahsedilen doktorun akrabası laf kondurmuyor, abaza doktor dedik sildi, azgın dedik yine sildi. Neyse ben mesajımı yine yazıyım, o silsin dursun kafasına göre..

    Sadece bu doktor örneği değil daha o kadar çok varki. En başta gelen versiyonu, kendi sevgili bulamayıp reddedilip, ona buna kaşar, erkeklere efemine gibi yakıştırmalar yapan zihniyet bu doktorun ki ile aynı. Ahlakla falan alakası yok, ahlak bekçisi kesilenlerin alayının elinde olsa en büyük ahlaksızlıkları yaparlar
  • Maşallah, cinsel hayatının sorunsuz olduğunu dolaylı yollardan anlatmak isteyen arkadaşlar da hemen bel altı vuruş yapmışlar. Uzman görüşlerini konduruvermişler.

    Önce bir haberi okuyun. Silinmediyse diğer linklerdeki kaynakları okuyun. Bakın orada "geçmişte silahlı saldırıya uğradı. bir de silahlı saldırı olayına karıştı" demişler. "Karıştı" dedikleri de herhalde silahlı bir kavganın ortasında kalmış olsa gerek. Adam belki de geçmişte yaşadığı olaylardan sonra silah taşımaya başladı. karşısındaki gencin üzerine yürümesini saldırı olarak düşündü ve geçmişte yaşadığı korkulardan dolayı çekti vurdu. O kısmını hiç bilemiyoruz. Olayı hemen adamın cinsel organına ve cinsel hayatına bağlayıvermişsiniz. Kendinize ait muhtemel sorunları ve geçmişteki muhtemel tecrübelerinizi başkalarına yansıtmayınız lütfen.

    Bazılarımız da konuyu sanki insanların inançlarıyla bağdaştırmaya çalışmış, ben öyle hissettim yanlış düşünüyor da olabilirim. Hemen belirtmek isterim, bu hareket doğrudan doğruya Türk örf ve adetleriyle ilgilidir. Bir kısmımız bilmese bile Türk örf ve adetlerine göre ulu orta öpüşmek genel olarak ayıp karşılanır, bazı yerlerde suç olarak bile görülür. Yukarıda saydığım illerde gezip gördüklerimi ve öyle sokak ortasında öpüşen tiplere rastlamadığımı belirtmiştim. Demekki; taşrayı bırakın il merkezlerinin önemli bir kısmında bile bu ayıp olayı geçerli (İstisnalar çıkacaktır tabi). Kimse kimseyi "yok efendim böyle bir şey nasıl ayıp sayılır bizde öyle bir şey yok" diye kandırmasın. Zaten çoğumuz büyükşehirlerden bağlanıyoruz.




  • Bu adamın hiç bayan hastası oldu mu acaba merak ettim?? Bi de doktormuş diplomayı irandan falan almış heralde.
  • @cakırefe@ Dikkat çekmeyemi çalışıyorsun amacın nedir?
    Her yazında kendi taraflı görüşünü savunuyorsun fakat dünya sadece senin düşüncelerinin etrafında dönmüyor,nasıl ki sen olayla ilgili düşüncelerini aktarıyorsan bizde kendimizce düşüncelerimizi paylaşıyoruz cinsel hayatında gençlik yıllarında bu tür sorun yaşayan insanların bu tür tepkiler vermesi gayet normaldir bu kişinin sıfatı bu gerçeği değiştirmez ister doktor ister profosör.
    Son olarak aciz fikirlerini kendine sakla burada kimsenin hayatını,kişiliğini bilmediğin halde yorum yapmaya kalkma burası ne bir oyun parkı,ne de senin oyun alanın seviyeli olun !
  • Sanmıyorum.Laik Türkiye Cumhuriyeti'nde kapısında devlet baskısı sonucu içeri alınmayan öğrencilerin bulunduğu bilim yuvası pardon siyaset yuvası dünya sıralamasında her zaman başlarda olan medeni-ilerici bir üniversiteden almıştır.
    quote:

    Orjinalden alıntı: Réplika

    Bu adamın hiç bayan hastası oldu mu acaba merak ettim?? Bi de doktormuş diplomayı irandan falan almış heralde.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Fetih

    Sanmıyorum.Laik Türkiye Cumhuriyeti'nde kapısında devlet baskısı sonucu içeri alınmayan öğrencilerin bulunduğu bilim yuvası pardon siyaset yuvası dünya sıralamasında her zaman başlarda olan medeni-ilerici bir üniversiteden almıştır.
    quote:

    Orjinalden alıntı: Réplika

    Bu adamın hiç bayan hastası oldu mu acaba merak ettim?? Bi de doktormuş diplomayı irandan falan almış heralde.




    Hala sıkılmadınızmı şu türban meselesinden? Üniversite okumayı amaçlayan zaten okur.(Bende okuyorum ve bir sürü kapalı arkadasım var hepsi de okuyor(ben ve diğer erkekler gibi) kimisi şapka takar kimisi peruk vs.Ne türban gündemi zamanında ne de başka bir zamanda erkekler kadar bu konuyu gündeme getirdiklerini görmedim) Sanki bu ülkede tüm türbanlılar üniversiteye gidiyor. Siz gidin de bir bakın merdiven altı konfeksiyon tezgahlarını dolaşın asgari ücretten daha az parayla ve sigortasız çalışan türbanlıları görün biraz.Onlar da bu ülkede yaşıyor. O zaman farkında olmadan yaptığınız demagojiyi anlarsınız. Türban meselesi ancak, 20 küsür yasında, altında 100 000€ jeeplerle dolaşan hanfendilerimizin işine geliyor bu ülkede. Bir de sizlerin.




  • ah güzel Türkiyem ne hale gidiyorsun
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Réplika


    quote:

    Orjinalden alıntı: Fetih

    Sanmıyorum.Laik Türkiye Cumhuriyeti'nde kapısında devlet baskısı sonucu içeri alınmayan öğrencilerin bulunduğu bilim yuvası pardon siyaset yuvası dünya sıralamasında her zaman başlarda olan medeni-ilerici bir üniversiteden almıştır.
    quote:

    Orjinalden alıntı: Réplika

    Bu adamın hiç bayan hastası oldu mu acaba merak ettim?? Bi de doktormuş diplomayı irandan falan almış heralde.




    Hala sıkılmadınızmı şu türban meselesinden? Üniversite okumayı amaçlayan zaten okur.(Bende okuyorum ve bir sürü kapalı arkadasım var hepsi de okuyor(ben ve diğer erkekler gibi) kimisi şapka takar kimisi peruk vs.Ne türban gündemi zamanında ne de başka bir zamanda erkekler kadar bu konuyu gündeme getirdiklerini görmedim) Sanki bu ülkede tüm türbanlılar üniversiteye gidiyor. Siz gidin de bir bakın merdiven altı konfeksiyon tezgahlarını dolaşın asgari ücretten daha az parayla ve sigortasız çalışan türbanlıları görün biraz.Onlar da bu ülkede yaşıyor. O zaman farkında olmadan yaptığınız demagojiyi anlarsınız. Türban meselesi ancak, 20 küsür yasında, altında 100 000� jeeplerle dolaşan hanfendilerimizin işine geliyor bu ülkede. Bir de sizlerin.

    "Bu olay çözülse de artık kimsenin işine gelmese" dilekleriyle mesajınızı bitirmenizi görmek isterdim.
    Bence kimse peruk takmak zorunda değil veya şapka kullanmak mecburiyetinde değil... Dini inançlarından dolayı saçını kapamayı tercih eden bir kadını olduğu haliyle üniversite kapısından içeri sokmamak laiklik ilkesiyle çelişmektedir.

    "Dini inançlarından dolayı saçını kapamayı tercih etmek" diyorum çünkü dini inançlarından dolayı saçını kapamayı tercih etmek istemeyenler de vardır. Müslümandır ama başını örtmek istemez, kişinin kendi hak ve özgürlüğüdür, kendi kararıdır. Dinle alakası olmayıpta saçı açık veya kapalı olanlar da vardır. Her türlü olasılık söz konusuyken kimin neden açık neden kapalı olduğunu devlet kapılarda sorgulayacaksa laiklik bunun neresinde? Laikliği savunan arkadaşlar ne zaman içkiden Darwin'den dem vurmayı bırakıp gerçek laikliği arayacak cidden bu bir problem. Üstelik laikliği yanlış yorumlama yüzünden bazı kesimler üzerinde bir çeşit "mahalle baskısı" oluşuyorken neden aynı hataya düşülüyor. "Bana baskı yapılmasın, ona baskı yapılsın!" mantığıyla yurtta barışı nasıl sağlayabiliriz ki...




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Réplika

    Hala sıkılmadınızmı şu türban meselesinden? Üniversite okumayı amaçlayan zaten okur.(Bende okuyorum ve bir sürü kapalı arkadasım var hepsi de okuyor(ben ve diğer erkekler gibi) kimisi şapka takar kimisi peruk vs.Ne türban gündemi zamanında ne de başka bir zamanda erkekler kadar bu konuyu gündeme getirdiklerini görmedim) Sanki bu ülkede tüm türbanlılar üniversiteye gidiyor. Siz gidin de bir bakın merdiven altı konfeksiyon tezgahlarını dolaşın asgari ücretten daha az parayla ve sigortasız çalışan türbanlıları görün biraz.Onlar da bu ülkede yaşıyor. O zaman farkında olmadan yaptığınız demagojiyi anlarsınız. Türban meselesi ancak, 20 küsür yasında, altında 100 000� jeeplerle dolaşan hanfendilerimizin işine geliyor bu ülkede. Bir de sizlerin.


    Belirli bir oligarşik azınlık tarafından yasallaştırılmış bu türban yasağı elbette bir gün kalkacaktır siz canınızı sıkmayın. Türban ve laiklik konusuyla ilgili yaptığım derin bir araştırma sonunda çok kayda değer bilgilere ulaşmıştım. Sonra da bununla ilgili bir konu açtım. Türban yasağının fikir babalarının ve YÖK'teki uzantılarının bir bir isimleriyle, hangi gizli gruplara üye olduklarıyla incelemiştim. Türban siyasi simgedir cümlesini icat edenlerin şeceresini ortaya dökmüştük. Bu sözleri icat edenlerin projesinde yer alan sloganları halâ kullanarak ne yapıyorsunuz söyleyeyim... Sizler onların açısından bu büyük projenin hayata geçmesinde adeta birer piyon rolü alıyorsunuz, onlar sizler için bu rolü öngörmüşler. Farkında olmadan rol aldığınız bu projenin detaylarından bahsedebilirim. Fakat anlamamakta ısrar edeceğinizi düşünüyorum. Çünkü bir insan yıllarca savunduğu fikirlerin temelden yanlış olduğu gösterildiğinde ilk önce bunu reddeder. Kabullenmek istemez. Kullanılmış olma hissi hoş bir şey değildir. Fakat sonradan sonraya bunu ufak ufak anlamaya başlar. İsterseniz bu konudan tekrar bahsedebilirim. "Türban siyasi simgedir ve laiklik elden gidiyor" slganlarını üretenlerin kendilerinden ve projelerinden bahsedebilirim. ABD ve hristiyan misyonerlerine hizmet ettiklerini, hatta bunların faaliyetlerinin çıkarlarıyla örtüşmesinden dolayı Ergenekoncularla nasıl birlikte yürütüldüğünü de gösterebilirim. Bu yüzden eski üyesi olduğum grup bile provoke edildi. Arkasından da grup konumuz silindi. Bu tür mesajları grup konusu içinde atmamayı o gün öğrenmiştim. Üyesi olduğum TSK Destek Cephesi grubunu bile bu yüzden terketmek zorunda kaldım. Her fırsatta çağdaş görünen, anlamını bilmeden Atatürkçülüğü ağzına sakız yapan cahil ve bağnaz bir takım kişiler tarafından "sizin grubun bir üyesi böyle, o zaman hepiniz böylesiniz" dendiği için ayrılmak zorunda kaldım. Başkalarını zor durumda bırakmamak için...




  • Mahalle baskısı çift taraflıdır.
    Önce demokrasiyi, hoşgörüyü gerçek anlamda sindirmek gerek.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Dellci


    quote:

    Orjinalden alıntı: Réplika


    quote:

    Orjinalden alıntı: Fetih

    Sanmıyorum.Laik Türkiye Cumhuriyeti'nde kapısında devlet baskısı sonucu içeri alınmayan öğrencilerin bulunduğu bilim yuvası pardon siyaset yuvası dünya sıralamasında her zaman başlarda olan medeni-ilerici bir üniversiteden almıştır.
    quote:

    Orjinalden alıntı: Réplika

    Bu adamın hiç bayan hastası oldu mu acaba merak ettim?? Bi de doktormuş diplomayı irandan falan almış heralde.




    Hala sıkılmadınızmı şu türban meselesinden? Üniversite okumayı amaçlayan zaten okur.(Bende okuyorum ve bir sürü kapalı arkadasım var hepsi de okuyor(ben ve diğer erkekler gibi) kimisi şapka takar kimisi peruk vs.Ne türban gündemi zamanında ne de başka bir zamanda erkekler kadar bu konuyu gündeme getirdiklerini görmedim) Sanki bu ülkede tüm türbanlılar üniversiteye gidiyor. Siz gidin de bir bakın merdiven altı konfeksiyon tezgahlarını dolaşın asgari ücretten daha az parayla ve sigortasız çalışan türbanlıları görün biraz.Onlar da bu ülkede yaşıyor. O zaman farkında olmadan yaptığınız demagojiyi anlarsınız. Türban meselesi ancak, 20 küsür yasında, altında 100 000� jeeplerle dolaşan hanfendilerimizin işine geliyor bu ülkede. Bir de sizlerin.

    "Bu olay çözülse de artık kimsenin işine gelmese" dilekleriyle mesajınızı bitirmenizi görmek isterdim.
    Bence kimse peruk takmak zorunda değil veya şapka kullanmak mecburiyetinde değil... Dini inançlarından dolayı saçını kapamayı tercih eden bir kadını olduğu haliyle üniversite kapısından içeri sokmamak laiklik ilkesiyle çelişmektedir.

    "Dini inançlarından dolayı saçını kapamayı tercih etmek" diyorum çünkü dini inançlarından dolayı saçını kapamayı tercih etmek istemeyenler de vardır. Müslümandır ama başını örtmek istemez, kişinin kendi hak ve özgürlüğüdür, kendi kararıdır. Dinle alakası olmayıpta saçı açık veya kapalı olanlar da vardır. Her türlü olasılık söz konusuyken kimin neden açık neden kapalı olduğunu devlet kapılarda sorgulayacaksa laiklik bunun neresinde? Laikliği savunan arkadaşlar ne zaman içkiden Darwin'den dem vurmayı bırakıp gerçek laikliği arayacak cidden bu bir problem. Üstelik laikliği yanlış yorumlama yüzünden bazı kesimler üzerinde bir çeşit "mahalle baskısı" oluşuyorken neden aynı hataya düşülüyor. "Bana baskı yapılmasın, ona baskı yapılsın!" mantığıyla yurtta barışı nasıl sağlayabiliriz ki...



    Olay sorunu haline geldiğini zannettirenler siyasetçilerdir. Ben öyle düşünmüyorum. Bu ülkede ortalığı bulandırmadan bir çok sorun halledilebilirdi. Türban da dahil bu konuya. Bazı şeyleri bile bile olmayacak üslupla zorlayıp, sonra "eee bak biz istedik ama kabul ettiremedik" demek için yaparsanız sonuç alamassınız.




  • Siz hangi unvanla bu arastirmalari yaptiniz merak ettim ? Googleda mi yaptiniz arastirmanizi da bu kadar gizli bilgilere ulastiniz? :)) Resmi kaynaklara mi girebiliyorsunuz ? Mit de mi calisyorsunuz ? Yoksa bos zamanlarinizda Hacker Polatcilik mi oynuyorsunuz ?


    quote:

    Orjinalden alıntı: Başbuğ66

    quote:

    Orjinalden alıntı: Réplika

    Hala sıkılmadınızmı şu türban meselesinden? Üniversite okumayı amaçlayan zaten okur.(Bende okuyorum ve bir sürü kapalı arkadasım var hepsi de okuyor(ben ve diğer erkekler gibi) kimisi şapka takar kimisi peruk vs.Ne türban gündemi zamanında ne de başka bir zamanda erkekler kadar bu konuyu gündeme getirdiklerini görmedim) Sanki bu ülkede tüm türbanlılar üniversiteye gidiyor. Siz gidin de bir bakın merdiven altı konfeksiyon tezgahlarını dolaşın asgari ücretten daha az parayla ve sigortasız çalışan türbanlıları görün biraz.Onlar da bu ülkede yaşıyor. O zaman farkında olmadan yaptığınız demagojiyi anlarsınız. Türban meselesi ancak, 20 küsür yasında, altında 100 000� jeeplerle dolaşan hanfendilerimizin işine geliyor bu ülkede. Bir de sizlerin.


    Belirli bir oligarşik azınlık tarafından yasallaştırılmış bu türban yasağı elbette bir gün kalkacaktır siz canınızı sıkmayın. Türban ve laiklik konusuyla ilgili yaptığım derin bir araştırma sonunda çok kayda değer bilgilere ulaşmıştım. Sonra da bununla ilgili bir konu açtım. Türban yasağının fikir babalarının ve YÖK'teki uzantılarının bir bir isimleriyle, hangi gizli gruplara üye olduklarıyla incelemiştim. Türban siyasi simgedir cümlesini icat edenlerin şeceresini ortaya dökmüştük. Bu sözleri icat edenlerin projesinde yer alan sloganları halâ kullanarak ne yapıyorsunuz söyleyeyim... Sizler onların açısından bu büyük projenin hayata geçmesinde adeta birer piyon rolü alıyorsunuz, onlar sizler için bu rolü öngörmüşler. Farkında olmadan rol aldığınız bu projenin detaylarından bahsedebilirim. Fakat anlamamakta ısrar edeceğinizi düşünüyorum. Çünkü bir insan yıllarca savunduğu fikirlerin temelden yanlış olduğu gösterildiğinde ilk önce bunu reddeder. Kabullenmek istemez. Kullanılmış olma hissi hoş bir şey değildir. Fakat sonradan sonraya bunu ufak ufak anlamaya başlar. İsterseniz bu konudan tekrar bahsedebilirim. "Türban siyasi simgedir ve laiklik elden gidiyor" slganlarını üretenlerin kendilerinden ve projelerinden bahsedebilirim. ABD ve hristiyan misyonerlerine hizmet ettiklerini, hatta bunların faaliyetlerinin çıkarlarıyla örtüşmesinden dolayı Ergenekoncularla nasıl birlikte yürütüldüğünü de gösterebilirim. Bu yüzden eski üyesi olduğum grup bile provoke edildi. Arkasından da grup konumuz silindi. Bu tür mesajları grup konusu içinde atmamayı o gün öğrenmiştim. Üyesi olduğum TSK Destek Cephesi grubunu bile bu yüzden terketmek zorunda kaldım. Her fırsatta çağdaş görünen, anlamını bilmeden Atatürkçülüğü ağzına sakız yapan cahil ve bağnaz bir takım kişiler tarafından "sizin grubun bir üyesi böyle, o zaman hepiniz böylesiniz" dendiği için ayrılmak zorunda kaldım. Başkalarını zor durumda bırakmamak için...





  • quote:

    Orjinalden alıntı: Başbuğ66

    quote:

    Orjinalden alıntı: Réplika

    Hala sıkılmadınızmı şu türban meselesinden? Üniversite okumayı amaçlayan zaten okur.(Bende okuyorum ve bir sürü kapalı arkadasım var hepsi de okuyor(ben ve diğer erkekler gibi) kimisi şapka takar kimisi peruk vs.Ne türban gündemi zamanında ne de başka bir zamanda erkekler kadar bu konuyu gündeme getirdiklerini görmedim) Sanki bu ülkede tüm türbanlılar üniversiteye gidiyor. Siz gidin de bir bakın merdiven altı konfeksiyon tezgahlarını dolaşın asgari ücretten daha az parayla ve sigortasız çalışan türbanlıları görün biraz.Onlar da bu ülkede yaşıyor. O zaman farkında olmadan yaptığınız demagojiyi anlarsınız. Türban meselesi ancak, 20 küsür yasında, altında 100 000� jeeplerle dolaşan hanfendilerimizin işine geliyor bu ülkede. Bir de sizlerin.


    Belirli bir oligarşik azınlık tarafından yasallaştırılmış bu türban yasağı elbette bir gün kalkacaktır siz canınızı sıkmayın. Türban ve laiklik konusuyla ilgili yaptığım derin bir araştırma sonunda çok kayda değer bilgilere ulaşmıştım. Sonra da bununla ilgili bir konu açtım. Türban yasağının fikir babalarının ve YÖK'teki uzantılarının bir bir isimleriyle, hangi gizli gruplara üye olduklarıyla incelemiştim. Türban siyasi simgedir cümlesini icat edenlerin şeceresini ortaya dökmüştük. Bu sözleri icat edenlerin projesinde yer alan sloganları halâ kullanarak ne yapıyorsunuz söyleyeyim... Sizler onların açısından bu büyük projenin hayata geçmesinde adeta birer piyon rolü alıyorsunuz, onlar sizler için bu rolü öngörmüşler. Farkında olmadan rol aldığınız bu projenin detaylarından bahsedebilirim. Fakat anlamamakta ısrar edeceğinizi düşünüyorum. Çünkü bir insan yıllarca savunduğu fikirlerin temelden yanlış olduğu gösterildiğinde ilk önce bunu reddeder. Kabullenmek istemez. Kullanılmış olma hissi hoş bir şey değildir. Fakat sonradan sonraya bunu ufak ufak anlamaya başlar. İsterseniz bu konudan tekrar bahsedebilirim. "Türban siyasi simgedir ve laiklik elden gidiyor" slganlarını üretenlerin kendilerinden ve projelerinden bahsedebilirim. ABD ve hristiyan misyonerlerine hizmet ettiklerini, hatta bunların faaliyetlerinin çıkarlarıyla örtüşmesinden dolayı Ergenekoncularla nasıl birlikte yürütüldüğünü de gösterebilirim. Bu yüzden eski üyesi olduğum grup bile provoke edildi. Arkasından da grup konumuz silindi. Bu tür mesajları grup konusu içinde atmamayı o gün öğrenmiştim. Üyesi olduğum TSK Destek Cephesi grubunu bile bu yüzden terketmek zorunda kaldım. Her fırsatta çağdaş görünen, anlamını bilmeden Atatürkçülüğü ağzına sakız yapan cahil ve bağnaz bir takım kişiler tarafından "sizin grubun bir üyesi böyle, o zaman hepiniz böylesiniz" dendiği için ayrılmak zorunda kaldım. Başkalarını zor durumda bırakmamak için...


    Anlayamayacağım herhangi bir şey yok, yaptığınız araştırmalarla vardığınız sonuçlara ben de sizin kadar varmış bulunmaktayım. Sanırsam beni önceki mesajımdan dolayı o şekilde düşünen insanlardan sandınız.Fakat olmadığımı zaten üstteki mesajımda belirtmiştim bir şekilde.




  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.