Şimdi Ara

Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
93
Cevap
3
Favori
1.534
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Uzay konusunda Mars'ı bir kenara koyarsak. Ay'a bile gidilmediğini hatta dünyanın yuvarlak değil dünyanın düz olduğunu düşünenler ve bunu ciddi ciddi savunanlar var.

    Bu arkadaşlar uzay hakkında hiç araştırma yapmamış belli ki.

    Bu arkadaşlar hadi NASA ya inanmıyor diyelim. Dünyadaki diğer uzay bilimleri araştırma merkezlerine de inanmıyorlar yada bu konuda bilgileri yok sanırım.


    - NASA (National Aeronautics and Space Administration - Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi): ABD'nin uzay çalışmalarını yürüten NASA, dünyada en çok bilinen uzay kuruluşudur. Tarihte gerçekleştirdiği sayısız projeyle insanlığın uzay macerasında özel bir yeri olmuştur. Aya ilk ve tek ayak basan kuruluş olmasının yanı sıra güneş sistemindeki gezegenleri keşfetmek üzere gönderilmiş sayısız uzay aracı vardır.

    - ESA (European Space Agency - Avrupa Uzay Ajansı): Avrupa ülkelerinin ortaklaşa uzay çalışmaları yaptığı uzay kurumudur. Gün geçtikçe uzay konusunda ağırlığını artıran kuruluş diğer kurumlarla ortak çalışmalarının yanı sıra uzaya gönderdiği ve göndermeye planladığı uzay araçlarıyla yakın gelecekte daha fazla gündeme gelecektir.

    - Roskosmos (Russian Federal Space Agency - Rusya Uzay Ajansı): Uzaya ilk insanı gönderen , Venüs'e sayısız sonda gönderen ülke olduğu eski ihtişamlı SSCB günlerinden uzak olsa da Roskosmos halen uzay çalışmalarında ki en önemli uzay kuruluşlarında biridir. Uluslararası Uzay İstasyonu'na insanlı uçuşları gerçekleştiren Roskosmos diğer gezegenlere göndermeye çalıştığı uzay araçlarında son yıllarda problemler yaşamaktadır.

    - CNSA (Chinese National Space Agency - Çin Ulusal Uzay Yönetimi): Geç katıldığı uzay yarışında son yıllardaki ataklarıyla dikkat çeken Çin'in ulusal uzay kurumudur. Uzaya insan gönderebilen üçüncü ülke olmasının yanı sıra bir uzay istasyonu kurma projesi dikkat çekmektedir.

    - JAXA (Japan Aerospace Exploration Agency - Japon Uzay Araştırma Ajansı): Japonya'nın uzay kurumudur. İnsansız uzay araçlarını uzaya gönderebilmektedir. Özellikle Itokava asteroidinden örnek alıp dünyaya dönmeyi başaran Hayabusa uzay aracı ile büyük başarı elde etmiştir.



    Ay'a gidilmedi iddialarına yanıt

    https://www.kozmikanafor.com/aya-gidilmedi-iddialari/


    Ay'a gidilmediğini düşünenler NASA nın bir başka keşif aracı Insight Mars a iniyor

    https://www.youtube.com/watch?v=Ioe2Uj2GAY4



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-FAA9DFD80 -- 27 Kasım 2018; 20:45:24 >







  • Elon Musk’ın foket firması SpaceX bir kez daha başarılı bir şekilde dünya yörüngesine uydu yerleştirdi.

    Arjantin'e ait bir ticari uyduyu uzaya fırlatan SpaceX, Falcon 9 roketini hasarsız şekilde yeryüzüne döndürmeyi başardı. Kendi kendine iniş yapan roketin ilk modülü kalkıştan 8 dakika sonra döndü. İkinci modül ise SAOCOM 1A uydusunu kalkıştan 12 dakika sonra yörüngesine yerleştirdi.

    California'da Vandenberg Hava Üsssü'nden kalkan roket SpaceX'in 2018 yılı içerisinde arka arkaya başarılı olan 17. görevi oldu.


    Gelirlerin büyük kısmını yörüngeye uydu yerleştirmek ve NASA kontratı ile Uluslararası Uzay Üssü'ne kargo göndermek olan SpaceX yakında en büyük roketi olan BFR adlı modelini içinde sivillerle birlikte aya göndermeyi planlıyor.

    Elon Musk hem SpaceX hem de Tesla otomobil firmasının CEOsu ve en büyük hissedarı olmaya devam ediyor. Son tamamlanan başarılı görevlerle birlikte SpaceX firmasının piyasa değeri 28 milyar dolara yükseldi. Bu haliyle SpaceX ABD'de başlatılan start-up şirketleri arasında Uber ve Airbnb'nin ardından en değerli üçüncü şirket oldu.




  • Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)




  • Uydular neler yapabiliyor ?


    Uydusuz bir dünya, navigasyonsuz ve çoğu televizyon kanalının seyredilemediği bir dünya olurdu.


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)



    Bütün uzaycılık faaliyetleri gibi uydu kullanmak da son derece pahalı bir iş. Taşıyıcı roketin maliyeti de 100 milyon eurodan başlıyor fakat uyduya para harcamaya değer. Uydular olmasaydı, hayat çok daha zorlaşırdı. Hava durumunu doğru tahmin edebilmek imkansızlaşırdı. Hayatı rahatlatan birçok şeyden mahrum olurduk. Öyle olmasın diye 1200’den fazla uydu dünyanın çevresinde dönüyor. Hepsi birbirinden farklı ve apayrı özelliklere sahip.


    Çevremizdeki öten şeylere artık alışığız. Cep telefonları ve diğer elektronik aygıtlar ses çıkarmadan duramıyor. Bundan 58 yıl önce Rus uydusu Sputnik uzayda olduğunu belli etmek için gönderdiği sesli sinyalle bütün dünyayı hayrete düşürmüştü. Uzaya uydu gönderen ilk ülke Sovyetler Birliği olmuş, on iki yıl sonra da ilk Amerikan astronotu aya ayak basmıştı.


    Amerikan macera filmi seyreden herkes uyduların yeryüzünde olup bitenleri anında gözleyebildiğini bilir. Ama zayıf çözünürlük ve titreşimler yüzünden resim kalitesi düşüktür. En mükemmel casusluk uyduları ‘Keyhole’ serisininkilerdir. Bu uydunun elektronik gözleri tek piksele on santim sığdırır. Bazı filmlerdekinin aksine uydular plaka numarasını okuyamaz. Gerçek casuslar için buna insansız hava araçlarıyla çare bulundu. İnsansız hava araçları 25 km. uzaklıktan araçtaki kişinin eşkalini ve aracın plakasını okuyabilir. Yörüngedeki her dört uydudan biri casusluk amacıyla ve askeri keşif için kullanılıyor.


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)




    TELEVİZYON VE HABERLEŞME

    En büyük yükü televizyon ve haberleşme uyduları çeker. Bütün uydular içindeki payı yüzde 25’i bulan televizyon uyduları ilk kez 40 yıl önce ABD’de fırlatılmış, uydu kanalıyla televizyon seyredebilmek için Avrupalılar on yıl daha beklemişlerdi. Zamanla, damdaki çanak anten üzerinden televizyon seyreden dünyalıların oranı yüzde 50’yi buldu. Bu uyduların marifetleri de arttı. Artık telefon konuşmalarına aracılık edebiliyor, hatta internet erişimini mümkün kılıyor.


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)




    NAVİGASYON

    Küresel Konumlandırma Sistemi (GPS) otomobil sürücüsünün, bisiklete binenin ve yayanın elektronik rehberi oldu. Kimse artık yola çıkarken yanına harita almak zorunda değil. 20 yıldır yararlandığımız GPS’e şimdi rakip çıktı. Avrupa, Rusya ve Çin kendi navigasyon sistemini geliştiriyor. Adları Galileo, GLONASS ve BeiDou. Akıllı telefonlar da uydu üzerinden yer saptamada kullanılabiliyor. Çeşitli uygulamalar sayesinde kentin en iyi lokantasını bulmak, dostlarla buluşmak, hatta hayat arkadaşı bulmak çok kolaylaştı.


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)




    HAVA DURUMU

    Amerikalı yazar Mark Twain, “bilhassa geleceği ilgilendiren konularda tahminde bulunmanın çok zor olduğunu” söylemişti. Hava durumunu tahmin etmek de böyle bir şey. Hele hissedilen hava tahminlere pek uymaz. En az hava kadar hava tahmini de tartışma konusu edilir. Yanlış çıkan tahminler alaya alınır. Meteoroloji uyduları sayesinde tahminlerin doğru çıkma oranı on beş kat arttı. Artık 14 gün sonrasının hava durumu tahmin edilebiliyor, ne zaman yağmur yağacağını ve havanın tam olarak kaç derece ısınacağını isteyen anında öğrenebiliyor. Ama tahminler yine de tatminkâr bulunmuyor. Uzayda en nankör görevi meteoroloji uyduları yapıyor. Neyse ki sayıları fazla değil. Avrupa’nın üç, ABD’nin iki, Rusya, Japonya ve Hindistan’ın ise bir uydusu dünyayı turluyor.


    RASAT VE KEŞİF

    Amerikalıların aksine Avrupa ülkeleri uzaydan yeryüzünün resimlerini anında görüntüleyemiyor ama Copernicus uydusunun çektiği piksel başına bir metre çözünürlüklü resimler 20 dakikada kumanda merkezine ulaşıyor. Bu özel uydular afetlerde önemli rol oynuyor ve depremlerde onların sayesinde hangi bölgelerde tahribatın fazla olduğu, hangi yolların kapandığı ve yardım helikopterlerinin konabileceği yerler tespit edilebiliyor. Günlük hayatta Google Maps sayesinde komşumuzun yüksek duvarlarla çevrili bahçesini görebiliyoruz ama bu resimler on yıl öncesini gösteriyor.


    ARAŞTIRMA

    Uydular gerçek marifetini araştırma alanında gösteriyor. Dünyanın manyetik alanının, yer çekiminin ve denizlerin yüksekliğinin hesaplanması araştırma uydusu için çocuk oyuncağı. Toplam uyduların yüzde onunu oluşturan araştırma uyduları uzayın perdesini aralıyor, uzaklardaki gök cisimlerini ve güneşteki patlamaları uydular sayesinde gözleyebiliyoruz.


    UZAY İSTASYONLARI

    Uzay istasyonları da uydu sınıfına girer. İstasyonlarda öncelikle bilimsel araştırma yapılır. Uzay yolculuklarında kullanılan dar kapsüllere kıyasla çok daha konforludur. Yer çekiminin olmadığı Uluslararası Uzay İstasyonu ISS sonunda kahve makinesine de kavuştu. Mürettebat artık her sabah sıcacık kahvesini yudumlayabiliyor.


    SAVAŞ

    Uydular savaşa da uygundur. ABD ve Rusya uydularını roketle donatabilmek için çalışıyor. Her iki devlet de böyle bir niyeti olmadığını söylüyor ama kıtalararası füze taşıyan uydular yakında gerçek olacak. Birçok ülke muhtemel saldırılara karşı hazırlıklı olabilmek için uydusavar silahları geliştiriyor. Yıldız savaşlarının aktörlerinden Çin bundan sekiz yıl önce uydu düşürmeyi başarmıştı.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-FAA9DFD80 -- 30 Kasım 2018; 21:19:55 >




  • Solucan delikleri uzaydaki iki noktayı birbirine bağlayan nesnelerdir. Üstelik bu nesneler tümüyle hayal ürünü değil. Solucan delikleri Einstein’ın genel görelilik denklemlerinden çıkıyor. Bu denklemlerin çözümlerinden biri, evrende solucandelikleri olması gerektiğini gösteriyor.

    Aslında solucandeliği fikrini ortaya atan ilk bilim adamı da Einstein ve meslektaşı Nathan Rosen. Bu yüzden solucandeliklerine Einstein-Rosen köprüsü diyoruz. Solucan delikleri 5 milyar ışık yılı uzaktaki bir galaksiye birkaç saniyede gitmemizi sağlayabilen bir tür kısayol, bir tünel oluşturuyor.
  • Zaman yolculuğu ve ışık hızı :


    Bunu anlamak için iki kişiyi hayal edin, onlara A ve B diyelim. A Dünya’da kalırken, B uzay mekiği ile uçar. Kalkış anında ikisinin de saatleri mükemmel senkronizasyondadır (aynı zamanı gösterir).

    B'nin uzay mekiği ışık hızına yaklaştıkça, B için zaman daha yavaş akar (A’ya göre). Eğer B ışık hızının yüzde 50’sinde sadece birkaç saat yolculuk yapıp Dünya’ya geri dönerse, A’nın B’den daha hızlı yaşlandığı ikisine de görünecektir. Yaşlanmadaki farklılığın nedeni, zamanın A için B’den daha hızlı geçmesidir. A için birçok yıllar geçmiş olabilirken, B için sadece bir kaç saat geçmiştir.
  • ►Takyon Nedir?

    Takyon, ışıktan hızlı gidebilen farazi yani varsayımsal parçacıklardır ve çoğu fizikçiler, takyonların fizik kurallarına uymadığı görüşündedir. Çünkü ışıktan daha hızlı parçacıkların var olamayacağını düşünmektedirler. Fakat bu görüş son zamanlar da değişmeye başladı. 'Takyon' terimi Gerald Feinberg tarafından 1967’de "Işıktan Hızlı parçacıkların Olasılığı" başlığı altında icat edildi.


    ►Bilimsel Olarak Açıklaması Nedir?

    Takyonlar, Albert Einstein'ın "Genel Görelilik" kuramında da bahsettiği cismin hızı ışık hızından büyük olursa ne olur sorusunun cevabıdırlar. Bu nedenle Takyonlar’ın kütleleri reel ifadelerle değil karmaşık sayılar cinsinden ifade edilir. (Örn: Kütle= 10i kg gibi)

    Takyonlar’ın genel hızına bakılacak olursa cismin hızı, ışık hızından daima büyük olacağından, Takyonlar için en düşük hız ışık hızıdır. Ancak tam olarak da ışık hızında olamazlar. Çünkü "Genel Görelilik" kuramına göre bu parçacıklar tanımsız olurlar.


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)



    Takyonların hızı enerjileri azaldıkça artar. Bu nedenle radyasyon yaydıkları varsayıldığında, azalan enerjileri nedeniyle sürekli hızlanırlar ve nihayet sıfır enerji düzeyi için sonsuz (∞) hıza ulaşırlar. Enerjileri azaldıkça hızları arttığından dolayı kuvvet denilen etki hareketle aynı yönde olduğunda Takyonların hızını arttırmaz tam tersine yavaşlatır.


    ►Albert Einstein Yanıldı Mı?

    Albert Einstein 1905’te İzafiyet Teorisini geliştirmek için “Hiçbir şey ışıktan hızlı gidemez” demişti. Bu duyuru fizikçilerin ışıktan hızlı parçacıkları araştırmak için bir engel oluşturmadı.

    Bu varsayımsal parçacık 50 yıl önce önerilmiş ve 2011 yılında temel fizik üzerinde duruluyor olan Cenevre'nin CERN Laboratuvarı’nda, fizikçiler onun varlığı için bir kanıt bulduğunu iddia ettiler. Deney bulguları daha sonra yanlış kanıtlanmış olmasına rağmen, bazı fizikçiler bu zorlu arayışa devam ediyorlar.

    Yaklaşık olarak 168.000 ışık yılı uzaklıktaki 1987A Süpernovası tarafından yayılan Nötrinolar, yüksek enerjili kozmik ışınlar yaydıklarını ve veriyi analiz eden bilim insanları bu notrinoların gerçekten takyonlar olabileceğini düşünmektedir. Eğer bu kanıtlanır ise parçacık fiziğinin standart modeli tekrardan düşünülmeyi ve bilim insanları’nın Evren’in nasıl çalıştığını bir kez daha düşünmeye itebilir.


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)



    ►İleride Bizleri Neler Bekliyor?

    Eğer Takyonlar ışıktan hızlı gidiyorlar ise;

    ►Işıktan da hızlı haberleşme sistemleri yapabileceğiz.

    ►Işıktan hızlı gidiyor ve uzayı büzüştürmek yerine geriyorlarsa, yani buna genişletme diyebiliriz, zamanda geriye ya da ileriye gidebilmemiz mümkün olabilir ve takyonlarda aynı ışık hızında olduğu gibi zamanda ileriye ya da geriye gitme paradoksları yaratacaktır.

    ►Evreni daha iyi anlayabiliriz, belki de karanlık madde ve karanlık enerji kavramlarını Takyonları kullanarak açıklayabileceğiz. Çünkü eğer evreni genişletme gibi bir özelliğe sahip ise takyonların karanlık enerjiyle ve karanlık madde ile ortak noktası olabilir ya da birbirlerini oluşturabilme özelliğine sahip olabilirler. Bunu bilim’ingelişmesiyle ileride göreceğizdir.


    Kaynak:

    ►Wikipedia
    ►Smithsonianassociates




  • takyonlar kanıtlanırsa genel görelilik başta olmak üzre çokça teori revize edilmek zorunda kalacaktır..(bence kesin olacak şey.)
  • Bilim bölümüne böyle ana konu açmak bence abes, her konu için alıntılamak vs. karışıklılık yaratır. En iyisi her konu için, bilim bölümüne konu açmak.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: HIGHER

    Bilim bölümüne böyle ana konu açmak bence abes, her konu için alıntılamak vs. karışıklılık yaratır. En iyisi her konu için, bilim bölümüne konu açmak.
    ağacın arkasından elçisine konuşan tanrı ana konu mu açalım..
  • Takyonlar var diyen de var yok diyen de var.

    Bu videoda Cern deki deneylerde kanıtlandığını söylüyor. 15 000 kez tekrarlanarak kanıtlanmış.


    https://youtu.be/2OxDf9t08Uk
  • 50 sene sonra takyondan hızlı parçacıkları da keşfederiz artık..
    bilimin güzelliği..
    geçri 1400 sene evvel kuranda yazmıştırda biz o sure ve ayetti halka keşfedemedik..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sething -- 4 Aralık 2018; 1:22:56 >
  • HIGHER kullanıcısına yanıt
    Yanlış yere açtıysam konu taşınabilir.
  • Aynen.

    Sonsuz yakıtı olan bir şey gerekli gezegenler arası yolculuk için. Belki sonraki yıllarda bulunabilir.


    Takyonlar çok ilginç ve ilgi çekici.





    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-FAA9DFD80 -- 3 Aralık 2018; 23:40:11 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-FAA9DFD80

    Takyonlar var diyen de var yok diyen de var.

    Bu videoda Cern deki deneylerde kanıtlandığını söylüyor. 15 000 kez tekrarlanarak kanıtlanmış.


    https://youtu.be/2OxDf9t08Uk
    Bu videodaki vatandaş muhtemelen 2011'deki sonuçlardan bahsediyor. Ki deneyde takyonlar da yok esasen, nötrinolar var. Bu sonuçların daha sonra dedektörlerdeki bir problemden dolayı yüksek çıktığı deney grupları tarafından açıklandı. Nötrinolar beklendiği üzere ışık hızı civarında seyahat ediyorlardı. Sonrasında bu yanlış sonucu yayan bilim insanı da hatasından dolayı istifa etti zaten.

    Olayla ilgili şöyle bir girdi mevcut:https://www.wikiwand.com/en/Faster-than-light_neutrino_anomaly




  • Şu an için bir kanıt yok demek ki.

    Önümüzdeki yıllarda takyonlar yada başka bir şekilde bunu başaracaklarını düşünüyorum.

    Sen ne düşünüyorsun ?


  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-FAA9DFD80

    Şu an için bir kanıt yok demek ki.

    Önümüzdeki yıllarda takyonlar yada başka bir şekilde bunu başaracaklarını düşünüyorum.

    Sen ne düşünüyorsun ?


    Zannetmiyorum. Bildiğim kadarıyla bu konuda yürütülen bir çalışma yok.

    Zaten CERN'deki Büyük Hadron Çarpıştırıcısı da geçtiğimiz günlerde yenileme çalışmaları için 2021'e kadar kapatıldı.
  • Farklı yönde ilerliyorlar sanırım. NASA bile Ay projesinden ziyade Mars a yoğunlaşmış görünüyor.

    Belki 2050 ve sonrası için bu hız konusunda ciddi çalışmalar yapılır.
  • CERN'de Yapılan Çalışmalar


    CERN'de yürütülen araştırmaların esas amacı maddenin yapısını ve maddeyi bir arada tutan kuvvetleri anlamaktır. İnsanlığın asırlardır yürüttüğü maddenin yapısını anlamak amaçlı büyük faaliyetin modern altyapısı parçacık hızlandırıcılarıdır. Parçacık hızlandırıcılarında çok yüksek enerjilere ve çarpışma sayılarına erişmek, çarpışmalardan çıkan çok sayıdaki parçacığı algılayabilmek mevcut teknolojinin sınırlarını zorlamaktadır. Bu bağlamda CERN, temel bilim araştırmalarının yanında, yarının teknolojilerini geliştirmekte de çok önemli bir rol oynamaktadır.

    Süper iletken teknolojisinin CERN hızlandırıcıları sayesinde ilerlemesi, yeni temiz enerji kaynaklarının araştırılması, yeni reaktör sistemlerinin geliştirilmesi, bilgisayar teknolojisi, tıpta tedavi ve teşhis uygulamaları, yeni elementlerin bulunuşu en önde gelen araştırmalardır. Parçacık fiziği araştırmaları lazer fiziği, plazma fiziği, elektronik, telekomünikasyon, nanobilim, malzeme bilimi, nükleer tıp ve radyoterapi, bilişim teknolojisi (yazılım geliştirme, bilgisayar mimarisi, bilgisayar ağ bilimi vb.), savunma sanayi ve mühendisliğin çeşitli dallarındaki yeni gelişmelerin lokomotifidir. Örneğin, bugün dünyadaki bilgisayar iletişiminin kalbi olan World Wide Web (www), pek çok ülkeye dağılmış olarak çalışan parçacık fizikçilerinin hızlı ve kolay iletişim kurmalarını sağlamak amacıyla, CERN'de bir bilgisayar programcısı olan Tim Berners-Lee'nin "HTML" adlı bilgisayar dilini bulup geliştirmesiyle oluşmuştur. Diğer bir örnek ise hızlandırıcılar sayesinde ilk defa olarak anti-hidrojen üretiminin gerçekleşmesidir. Bu kapsamda CERN, temel bilimin en ileri saflarında yeni bilgi üretmeye çalışan bilim adamlarına teknolojinin izin verdiği en ileri deneysel olanakları ve çözümleri de sunmaktadır.


    CERN'DEKİ BAZI ÇARPIŞTIRICILAR VE DEDEKTÖRLER


    LHC: Dünyadaki en büyük çarpıştırıcı olan Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (Large Hadron Collider, LHC), 2000 yılında faaliyeti sona eren Büyük Elektron-Pozitron Çarpıştırıcısı (Large Elektron-Positron, LEP) yerine inşa edilmiştir. Çevresi 26.659 metredir (yaklaşık 27 km) ve yer yüzeyinden 100 metre derinliktedir. LHC'de çok yoğun iki proton demeti 14 TeV'lik (14x1012 eV) kütle merkezi enerjisinde çarpıştırılacaktır. Proton demetleri vakum (10-13 atm) altında ışık hızına yakın bir hızda (ışık hızının %99,99’u kadar) çarpışacaklar ve her saniyede yaklaşık 600 milyon çarpışma meydana gelecektir. Sistem, süper iletken teknolojisi kullanarak mutlak sıfırın hemen üstünde -271 °C'de çalışacaktır. Bu, dünyada erişilmiş en yüksek çarpışma enerjisi olacaktır, dolayısıyla bu sayede maddeyle ilgili bugüne kadar bilinmeyenlerin gün ışığına çıkması mümkün olacaktır. Yüksek enerji fiziği araştırmalarında bir çığır açılacak, mevcut teorilerin aradığı birçok sorunun cevabı,evrenin oluşumu da dâhil olmak üzere, CERN’de yapılacak deneylerden elde edilecektir.


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)



    Dedektörler ise LHC sisteminin ana parçalarını oluşturmaktadır ve hızlı parçacıklar çarpıştığında oluşan parçacıkları kaydeden, on binlerce karmaşık parçadan ve elektronik devreden oluşan dev aygıtlardır. LHC çarpıştırıcısı ATLAS, CMS, ALICE ve LHCb olmak üzere dört dedektöre sahiptir.


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)



    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)



    ATLAS (A Toroidal LHC ApparatuS): Evrenimizi oluşturan temel kuvvetleri ve maddenin temel yapısını araştırmakta kullanılacaktır. Boyut olarak en büyük LHC dedektörüdür. ATLAS deney grubunda, 35 ülkeden 150 üniversite ve laboratuvardan katılan toplam 1800 fizikçi bulunmaktadır.


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)



    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)



    CMS (Compact Muon Solenoid): Genel amaçlı bir dedektördür, manyetik alanı selonoid tarafından oluşturulur. Bazı fizik süreçlerinin iyi algılanabilmesi için özel tasarımlanmıştır. 37 ülkeden, yaklaşık 2000 fizikçi ve mühendis katılmakta, 155 enstitü katkı vermektedir.


    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)




    ALICE (A Large Ion Collider Experiment): Çok küçük boyutlarda maddenin fiziğini araştırmakta kullanılacaktır. Çekirdek-çekirdek çarpışmaları ile quark-gluon plazmasını inceleyecektir.
    LHCb (Large Hadron Collider beauty): b-kuark ve b mezonların özelliklerini ve parite bozulmasını araştırmak amacıyla kurulmuştur.
    CERN'DE YAPILAN DİĞER ÇALIŞMALAR

    CLIC:CERN'de kurulması düşünülen bir diğer çarpıştırıcı ise, CLIC (Compact Lineer Collider) elektron-pozitron çarpıştırıcısıdır. LHC'den elde edilen fizik sonuçlarına göre daha duyarlı deneylerin yapılabileceği ortamı sağlayacaktır. Çoklu TeV enerjili elektron-pozitron lineer çarpıştırıcısının fizibilite çalışmaları "CLIC Test Facility 3" CTF3'de yapılmaktadır. Burada, CLIC teknolojisinin teknik özellikleri test edilmektedir.
    CAST (CERN Axion Solar Telescope): 2000 yılında CERN tarafından onaylanan CAST deneyi, parçacık fiziğindeki yaklaşık 30 senelik bir problem olan Güneşin merkezindeki 15 milyon derecelik plazmadan çıkan Axion'ları (ki bunlar evrenin yaklaşık dörtte birini oluşturan soğuk karanlık maddeye de en uygun adaydır) gözlemleyerek ışık tutmayı hedeflemektedir.
    ISOLDE (On-Line Isotope Mass Separator): ISOLDE tesisi çok sayıda farklı deneyler için çok çeşitli radyoaktif iyon demetlerinin üretimini yapmaktadır. Bu deneyde madde bilimi, yaşam bilimi, katı hal fiziği, nükleer fizik, atom fiziği çalışılmaktadır.
    AMS-02: Alfa Manyetik Spektrometresi (AMS-02) Uluslararası Uzay İstasyonu üzerinde harici bir modül olarak çalışmak üzere tasarlanmış bir son teknoloji parçacık fiziği detektörüdür. AMS antimadde ve karanlık maddeyi arayarak eşsiz uzay ortamında evreni ve evrenin kökenini araştırmakta ve bunun yanı sıra kozmik ışınların kompozisyonunun ve akısının hassas ölçümlerini gerçekleştirmektedir. AMS-02 gözlemleri “Evrenin görünmez kütlesini ne oluşturmaktadır?” veya “İlk antimaddeye ne oldu?” gibi temel soruların cevaplanmasına yardımcı olacaktır.
    RD51 GAZLI DETEKTÖRLERİ GELİŞTİRME ÇALIŞMALARI: R&D kolaborasyonu, RD51, temel ve uygulamalı araştırmalar için gelişmiş gaz-çığ dedektör teknolojilerinin ve bütünleşik elektronik-okuma sistemlerinin geliştirilmesinin kolaylaştırılmasını amaçlamaktadır. RD51 kolaborasyonunda 25 ülkeden 75 üniversite/araştırma laboratuvarından toplam 450 araştırmacı bulunmaktadır.



    Kaynak : Taek.gov.tr



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-FAA9DFD80 -- 4 Aralık 2018; 18:5:32 >




  • IŞIK HIZININ YÜZDE 99’U


    CERN parçacık hızlandırıcısının en büyük ve en güçlü bileşeni olan Büyük Hadron Çarpıştırıcısı’na (LHC) ait deney halkası yerin ortalama 100 metre altında bulunuyor. İsviçre’nin Cenevre şehrinde inşa edilen 27 km çapındaki dev halka, ters yönde giden iki proton grubunu ışık hızının %99999999’u ile çarpıştırıyor.

    Protonlar Evren’deki en yüksek hız olan ışık hızından sadece saatte 11 km yavaş hızla çarpışırken, 13 teraelektronvolt (13 TeV) gibi muazzam bir enerji açığa çıkıyor. Bu da atom çekirdeklerini oluşturan protonların parçalanarak daha küçük ve enerjik parçacıklar üretmesini sağlıyor.

    Fizikçiler bu parçacıklara bakarak kuantum fiziğini test ediyor ve modellerde öngörülen parçacıkları gerçek hayatta arıyor. Beklenen parçacıklar bulunursa teoriler kanıtlanıyor. Bulunmazsa yeni fizik teorileri geliştirmek gerekiyor.



    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)



    Uzay haberleri ve tartışma konusu (GÜNCEL)



    ARA PARÇACIKLAR


    Fizikte iki tür parçacık bulunuyor: Daha küçük parçalara bölünemeyen temel parçacıklar (örneğin fotonlar) ve daha küçük parçacıklara bölünebilen bileşik parçacıklar (örneğin protonlar). Yeni bulunan 5 parçacık da aslında protonları oluşturan kuark gruplarından meydana geliyor.

    Fizikte 6 tür kuark bulunuyor (yukarı, aşağı, tılsım, acayip, üst ve alt kuarklar) ve bunların içinden üçü bir araya gelerek protonları oluşturuyor. Protonlar güçlü nükleer kuvvetle birbirine çok sıkı bağlı olan 1 aşağı ve 2 yukarı kuarktan meydana geliyor.

    Kuarkları birbirine bağlayan güçlü nükleer kuvvet gluonlar tarafından taşınıyor. Kuarklar arasında ışık hızıyla gidip gelen; ama durağan kütlesi olmayan gluonlar kuarkları birbirine yapıştırıyor.


    Kaynak: Khosann.com



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-FAA9DFD80 -- 4 Aralık 2018; 18:23:53 >




  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.