Şimdi Ara

Ülkede can güvenliği yok, başıma gelenler ve polisin müdahale etmemesi...

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
136
Cevap
5
Favori
27.920
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
176 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • 3 farklı olay anlatacağım, bu 3 olayın sonucunda ülkede hiçbir şekilde can güvenliğimizin olmadığını çok daha net anlayacağınızı tahmin ediyorum.

    Bu yaşananların hepsi, Türkiye'nin en modern şehirlerinden biri olan İzmir'de yaşanmıştır.

    Olay 1

    Neden o saatte dışardaydılar? Sorusunu sorma gafletine düşecek kişiler lütfen 2. olaya devam etsin ve lütfen bu konudaki gereksiz yorumlarını kendilerine saklasın.

    İzmir/Bornova'da ikamet ediyorum.Belki bilginiz vardır, İzmir'in en sakin ve nezih bölgelerinden biridir.Çoğunlukla öğrenci ve çalışan ailelerin ikamet ettiği bir yerdir.

    Akşam saat 12 sıralarında yaz vakti, kuzenim arkadaşlarıyla buluşmaya gitmişti.Bornova Merkez'den, Taşkent bölgesine taksiyle geldik.Kuzenim bizimle buluşmadan önce bir adet bira içmişti.Eşim ve ben hiçbir şey içmemiştik.Çevre yolunun yakınında büyükçe bir park var, hava sıcak olduğundan dolayı biraz parkta oturup ikişer bira içeriz diye yakınlarda bulunan büfeden 2şer adet bira aldık.Büfeden çıktığımızda parka doğru yürümeye başladık.(Ek bilgi olarak: Eşim yabancı ve bu süreçte yolda yürürken İngilizce konuşuyoruz)

    Büfeden yaklaşık 100metre uzaklaştık ki arkamızdan birilerinin bizi hızlı adımlarla takip ettiğini farkettik.Uzun boylu, kaslı sayılabilecek 25 yaşlarında bir genç arkamızdan hızlı adımlarla geliyor ve gittikçe yaklaşıyordu.Birden durduk, kuzene tetikte kalmasını söyledim.Sonuçta geç saatte başımıza ne geleceğini bilmiyoruz(her ne kadar kendi mahallemiz de olsa).Arkamızdan gelen şahıs bizim durmamızla beraber acayip sesler çıkarmaya başladı, eşime arkama doğru geçmesini söyledim.Genç, saçma sapan sesler çıkartarak karate hareketlerine benzeyen hareketler yapıyordu.Kuzenim ısrarla kafadan kırık heralde falan diyordu.Ben hala tedirgindim, o yüzden kuzenle eşimi önden hızla yürümeleri için yolladım.Ben de arkalarından hızlı adımlarla ilerlerken arkadaki şahıs hızla koşarak kulağıma ağır bir yumruk attı ve önümüze doğru geçti.Olayın şokunu atlatıp, eşime eve doğru kaç dedim.Kuzenim, benden büyüktür yaşça ancak 1.70 45 kilo bir adamdır.Onu da uzaklaştırmaya çalıştım ve önümde duran torbadan bir adet bira çıkartıp fırlatmaya hazırlandım.Saldıran kişi yine karate hareketleri yapmaya başladığında tekrar saldıracağını anladım ve bira şişesini fırlattım.Gözlerinde hiçbir yaşam belirtisi olmayan bu şahıs, göğsüne çarpıp sonra yerde kırılan dolu bira şişesine rağmen hiçbir şey olmamış gibi üstüme doğru koşmaya başladı.Anladım ki kaçış yok, biraz geri adım atarak dengemi sağladım ve bana vurmak için üzerime koştuğu anda karnına baya sağlam bir tekme attım.

    Saldırgan yere yığıldı, ancak esas sıkıntı o dakikada başladı.Arkamdan gelen seslere doğru döndüğümde 10-15 kişilik bir grubun üstümüze geldiğini farkettim.Hem kuzenimi, hem de beni tutarak bıçak sallıyorlardı.Kuzen zayıf olduğundan 2 3 kişi onun başında kaldı ve geri kalanlardan bir tanesi bıçağı boğazıma dayadı.O anda tek düşündüğüm şey eşimdi, başka hiçbir şey değil.Karım var yanımda bırakın diye bağırdım ama küfürler, yumruklar sırasında ben karım ve kuzenim onlar benim bırakın, bize saldırdı yerdeki çocuk dedim.

    Bu arada yerdeki oğlan doğruldu ve benim gözüme baka baka "abi siz türk müsünüz? Ben sizi İngiliz sandım" dedi.Ben İngiliz olsak ne olacak lan manyak, niye saldırıyorsun bize dedim ancak boğazıma bıçak tutan genç hala tam olarak ikna olmamıştı.Sonunda karım var bırakın dediğimde küfürler ederek buradan gidin diye kuzenle beni bıraktılar.

    Bu arada büfenin yan tarafında taksi durağı var ve belki 10 tane taksici var.Buna rağmen bir tanesi bile ne oluyor diye 100metre ilerisine gelip bakmadı.

    Olay yerinden ayrılırken direk polisi aradım ve olayın yerini ve durumumuzu tarif ettim.Evimiz yakın olduğu için eve doğru koşmaya başladık.Bu arada kuzen bir daha polisi aradı ve telefondaki polis " olayın olduğu yerde bekleyin" dedi.Kuzen telefonda çıldırdı tabiki ve nasıl gidelim oraya vs dedi.Tamam ekip yolluyoruz şimdi oraya dediler ve kapattılar telefonu.Evin oraya vardığımda polis memuru olduğunu söyleyen biri aradı ve nerede olduğumuzu sordu.Evin 2 sokak altına adres verdim.Geldiler ve olayı anlattım.İlk sorduğu soru "şikayetçi misin?" oldu.Evet şikayetçiyim dedim.Tamam biz şimdi o tarafa gideceğiz, bulabilirsek sizi arayacağız dedi.Eşim olayın şokunda olduğundan dolayı yalnız bırakmak istemedim ve polisle gitmedim.Aslına bakarsanız özellikle bize saldıran kişinin ve bıçak çeken kişilerin tam tarifini vermeme rağmen polisten hiçbir yanıt gelmedi.Yani bulamadılar, bu yüzden benim şikayetçi olmamın da bir anlamı olmadığını düşünüp tekrardan geri aramadılar bile.

    Polisin gelmesi yaklaşık 15-20dk sürdü, direk olay yerine gitseler o grubu anında bulabilecek durumdayken bizim yanımıza gelip zaman kaybettiler.Sonrasında da vurdumduymazlık yapıp aramadılar bile diye düşünüyorum.

    Ertesi gün olayın harareti soğuduktan sonra eşimle konuştum ve büfeye koşarak yardım istediğini söyledi ancak yarım yamalak Türkçe ile nasıl anlaşıldı bilemiyorum.Orada bize bıçak çekenler belki de biz eşimi taciz ettik falan diye düşündü.Ancak bundan sonra şu soru aklıma takılıyor: Bize saldıran eleman nerden geldi, bıçaklı olanlar arkadaşı değilse neden ona bıçak çekilmedi???

    Ertesi gün büfenin güvenlik kameralarını inceledim, neredeyse hepsinin yüzü belli.Hatta olaydan sonra büfenin etrafında 15dk kadar oyalanıp bira falan alıyorlar.Herşey açık ve net görünüyor.Bu sürede polis oraya gitmemiş...

    Bu olayda birkaç şey öne çıkıyor.

    1-Polis gelinceye kadar orada bıçaklanır ve ölürsünüz orası kesin.
    2-Bekçi dedikleri gencecik çocuklar devriye atarken 4 kişi dolaşıyorlar ve belirli bölgelere müdahalede bulunamıyorlar.
    3-Parklar bütün uyuşturucu kullanan gençler için yuva olmuş durumda ve bunu kontrol eden bir devriye yok.
    4-Büfe yıllardır saat 10 dan sonra alkol veriyor, polis buna göz yumuyor.
    5-Polis başıma iş almıyayım da ne olursa olsun düşüncesi içinde.



    Olay 2

    Bayraklı'da genişçe bir cadde var, Smyrna meydanına doğru çıkıyor bu yol, bölgeyi bilenler için Kızılay Kan Merkezi'nin önündeki Alija İzzet Begoviç Caddesi.Eşimle beraber taksideyiz, Bostanlı'ya doğru gidiyoruz bu cadde üzerinden.Hafif trafik var, arkamızda da bir araç uzunları yakmış, taksinin arkasından takip ediyor.Taksiciyle sohbet ederken, acemi heralde, uzunları açık gidiyor dedim.Yok abi, bayadır arkamızda aslında araya birkaç araç girdi, makas ata ata arkama geldi tekrar dedi.Neyse falan dedik, sağa doğru çekildik.Önü boşalınca çılgınlar gibi hızlanarak kavşaktaki kırmızı ışıkta durdu.Kırmızı ışıkta durmadan önce de yalpalaya yalpalaya gitti ve yan tarafındaki modifiyeli Civic e neredeyse çarpıyordu.Ben böyle durumlarda polisi arayıp şikayet ederim genelde ama baktım ki araçta plaka yok.Beyaz Symbol, plaka yok, müzik son ses, uzunlar yanık, tam bir eşgal.Kırmızı ışıkta Civic bu araca yanaşarak camını açma gafletinde bulundu, sağ ön kapı açıldı ve Symbol den bir genç indi, Civic'teki eleman arabadan inmedi ancak bağrışmalar falan başladı.

    Olay diğer 3 kişinin daha araçtan inip, Civic'teki elemana saldırmasıyla devam etti.Camın içinden çocuğa yumruk atmaya çalışıyorlar ve tahminimce baya vurdular.Sonra birden Civic'in yanındaki araçtan Hyundai Accent(başka bir araç), aradan geçen 5dk dan sonra biri indi ve ben polisim girin arabaya bırakın diye bağırmaya başladı.Kimliğini göstererek ve diğer 4 kişiyi ittirerek araçlarına soktu.Civic ve Symbol aynı yöne doğru devam etti, Accent ise başka yöne.Sonrasında ne oldu bilemiyorum ancak, polis abimiz orada Symbol'ü tutmalıydı.Belki aynı yol üzerinde Civic'in önünü kesip tekrar saldırdılar, kim bilir.Ancak her ne kadar ilk müdahaleyi yapsa da, durumu kontrol altına alamadı polis abimiz.Hak veriyorum, belki adam evine gidiyor, çoluğu çocuğu bekliyor evde ancak bir de şöyle düşünün: Ya o araçtakiler aslında sabıkalı vs ise? O müdahale etmediği sürece kim müdahale edecek bunlara? Olayı gördüğü anda niye anında müdahale etmedi? Olay 10dk civarı sürdü, bu sürede yakında karakol olmasına rağmen neden hiçbir ekip gelmedi???

    Nerede bu polisler???


    Olay 3

    Bu olay dün gece başıma geldi.Hayatımda bir ilki daha yaşamış oldum.Mavibahçe AVM'de eşimle beraber sinemaya gittik.Saat 11.30-12.00 aralığında Anadolu Caddesi üzerinden Çiğli Evka 5 teki evimize gidiyorduk.Yolda beyaz Punto ya da Bravo (tam kestiremedim heyecandan) tarzında bir araç, yüksek hızda slalom yaparak gidiyordu.Ben kurtulmak için, bastım gittim ancak Evka 5 ayrımında tekrardan bir şekilde arkamdan geldiğini fark ettim.

    Evka 5 yokuşunu belki bilenler vardır, eğimi yüksek, 1km civarında bir yokuş.Yokuştan hızla çıkıyordum bir an önce evime varmak için.Baktım ki beyaz araç yine arkamda, hatta yolun sağ tarafında yürüyen 2 tane gence çarpmak üzere sağa kırdı bir ara.Gençler zor kaçtı, dikiz aynasından izliyorum bir yandan.Sonra hızlanarak arkama yapıştı ve neredeyse tamponuma değecek şekilde yukarı çıkmaya başladık.Aracım da yeni olduğu için zarar gelmesin diye içim gidiyor zaten, sağa doğru yanaşarak yavaşladım.Baktım bu da sağa doğru geliyor ancak üzerime doğru sürüyor.Sonra tekrar hızlandım ve kurtulmaya çalıştım ama başaramadım.Yokuşun sonunda yüksekçe bir kasis var, yol sola veya yukarı doğru ayrılıyor.Tam bu kasiste atlatma düşüncem vardı, kasiste durdum.Bir baktım bu da duruyor ve işin ilginç yanı aracın içindeki bir kadın.

    Kasisten sola doğru devam ettim ve sağ tarafta park etmiş olan tankerin arkasına yanaştım, takipteki araç da hemen arkama yanaştı.Durdum, bir dakika kadar ne yapacağıma karar vermeye çalıştım.Aracı kapattım , eşim inme diye ısrar etse de aracımdan indim.Arkadaki aracın sürücüsü ile konuşmak için yanaştım.Aracın içindeki bayan 40 yaşlarında, üzerine giydiği yarı transparan tshirt bütün göğüslerini gösteren birisi.Arkada bir adet ufak boyutlu tüylü bir köpek var.Bir sıkıntı mı var, biraz tehlikeli araç kullanıyorsunuz dedim.Yooo, sence bir sıkıntı mı var dedi? Benim bir sıkıntım olmadığını ancak kendisinin beni araç kullanırken rahatsız ettiğini belirttim.Ayrıca eşim arabada ve korktu, rahatsız oldu dedim.Haaa eşin mi var arabada dedi, evet dedim.Kimiliğini versene sen bi dedi, neden vereyim kimliğimi polis misiniz siz dedim.Hayır, siz polis misiniz dedi, ben de hayır ama böyle giderse gelmeleri gerekecek dedim.Bir şeyler geveledi ağzında, hatılamıyorum tam olarak.İsterseniz siz önden gidin, ben de evime doğru geçeyim dedim.Yok böyle iyi, beklerim ben dedi.Arada bir vites kutusunun oraya gitti eli, tedirgin oldum.Bıçak mı çıkarak, silah mı diye beklerken telefonu çalıyordu.Açmadı telefonu benimle konuşurken.Ben de tamam o zaman dedim ve aracıma dönüp hemen polisi aradım.

    Bölgeye yeni taşındığım için sokak vs bilmiyorum ama salağa anlatsan bu kadar rahat bulabileceği yer olamaz heralde.Polise anlattım durumu, aracım kapalı, eşimle beraber polisin gelmesini bekliyoruz.Aradan bir 5 dk geçti, kadın yolu kapatacak şekilde önümü kapatarak camı açmam için işaret yaptı.Bişeyler söyledi hatırlamıyorum tam olarak ama ben gidiyorsunuz heralde iyi akşamlar dedim.Biz hep buralardayız, merak etme sen gibi bir şeyler geveledi.

    O çıktıktan sonra birkaç sokak yukarıdaki evimin önüne doğru gittim ve aracımı park ettim.Polis beni telefonla aradı ve nerede olduğumu sordu.Yeri tarif ettim, eviminin önüne geldi.Geçen diyalog şöyle:

    Jeasme- İyi akşamlar,çok uzağa gittiğini sanmıyorum, hemen şu yöne giderseniz yakalayabilirsiniz.
    Polis- İyi akşamlar, ne oldu yeaaa, anlatsana...
    J- .... böyle böyle, hemen çıkarsanız bulursunuz bence. (İkisi de sırıtıyor ben konuşurken)
    P- Noldu ya korktun mu?
    J- Beyfendi araçta eşim vardı, korkmadım ama çekindim.Ya başımıza bişey gelseydi?
    P- Plakasını aldın mı aracın?
    J- Evet 35 KT ...
    P- (Sağdaki polis yazmaya çalışırken diğeri durdurdu) Biliyorum ben onu yeaaa, geçen de kavga mı ne çıkarmıştı.Şikayetçi misin?
    J- Baktım şikayetçi olsam da hiçbir şey değişmeyecek, hayır değilim, sizi de yordum kusura bakmayın.

    Diyip, evime döndüm.Sinirlendim, ama yapacak bir şeyim yoktu.Polis iş çıkmasın diye resmen benimle konuşarak vakit geçirdi ve kaçmasını kolaylaştırdı.

    Baktım çektiler arabayı evin yakınındaki cafeye, çay sigara devam boş yapmaya...

    Benim tahminim kadının bir arayış içinde olduğu ve o gece kendine partner aradığı.Ne yapıyorsa yapsın kendi tercihidir, ancak benim kızdığım nokta alkol veya uyuşturucu ne kullandıysa benim ve eşimin hayatını tehlikeye attı.Hem canıma, hem malıma kast ediyor ancak polis buna hiçbir şey yapmıyor.Bu arada olayın olduğu sokağı gören mobese olduğunu bu sabah fark ettim...



    Bu ülkede polis ne işe yarıyor?

    Evine geliyorsun, kapıyı açık buluyorsun.Hırsız girdi diye arıyorsun, gir bak bakalım hala içerde mi diyor.Ne işe yarıyor bu polis biri bana anlatsın lütfen?







  • Aha bak, mahallenin yobazı da gelmiş. Ortam şenlenir.

    Biraya içki muamelesi yapan da... Neyse şimdi. Gazoz la o.

    Yasa belli. Polis parkta içki içene karışırsa karışır. Özgürlüğe müdehale değildir, zira özgürlük zaten kalmamıştır. Kamuya açık alanlarda içki içme gibi bir huyum yoktur bu arada. Ama içen de bana koymaz. Bizim evin önünde meydanlık bir alan var. Yazın gençler toplanır. katlanır sandalye falan açar. Bazen içkili, bazen içkisiz ortam olur. Bir gün bile rahatsız etmediler. Yani, insanda ve kalitesinde bitiyor olay. İnsan kalitesizse, alkolsüzken de kalitesiz oluyor ve rahatsız ediyor. Kaliteli ise, alkollü iken de rahatsız etmiyor.

    Dediğim gibi, kamu alanlarında içki içmek gibi huyum yok. Ben içersem barda içerim, cafe'de içerim, meyhanede içerim, evimde içerim. Ama canım çekse, tatil beldesinde, alsam birayı, gitsem kumsalda içsem, teorik olarak yasaktır. Polis gelse, toplasa biraları, boynumuz kıldan ince. Yasası belli. Gittikten sonra canımız isterse bir şişe daha açarız.

    Tek tük böyle sokakta içme gibi bir şey yaptım. Şimdiye kadar da başım belaya girmedi vallaha. Polisle de girmedi. "Gençler, Allah muhabbetinizi arttırsın!" diye laf atan polisler bile gördüm. Sonuçta içkiyi içtiğimiz yer, Şimşek sokakta, kokoreççi görünümlü polis istihbarattan abinin önü olduğu için... Adam da tanıyor bizi. Müşterisiyiz. Polis de onu bilerek geliyor muhtemelen. "Bir dahakine bize de hazırlayın" falan, takılıyorlar yani... Bence çok kasmanın anlamı yok. Özellikle de Türk halkının bir içki sorunu, aşırı tüketimi veya kamuya açık alanda bol tüketim gibi sorunları zaten yokken.

    --------------------

    Ama bu olaydan bunu cımbızlayıp kin güdüp, "üzülmedim, belanı bulmuşsun" demen de güzel olmuş. Hoşgörü timsali mütedeyyin yurttaşım benim. Ne güzel sembolize ediyorsun güzide dinimiz islamı... Gören senden örnek alıyor yemin ederim. EHEHEhehehe...

    Biraz akılcı olmalıyız değil mi? Sizin gibiler şövenizm yapa yapa, koca bir nesil dinden çıktı. Dinine sahip çıkmak istiyorsan, hoşgörülü gibi gözük hiç olmazsa. Ol demiyorum bak. Gözük diyorum. Olamayacağını anladım ben zira.
    Polis sanki uzaydan geldi onlarda sizden,içinizden! Önce milletçe kendinizi düzeltin böylece yanar döner siyasetçide kalmaz, kurnaz esnafta kalmaz, yalan dolan alavere dalevere de kalmaz , işini düzgün yapmayan, kaytaran çıkarcı çalışan,patron, memur vs. de kalmaz...



    Önce aynaya bakıp kendinizi düzeltip sonrada geleceğiniz olan çocuklarınıza onur,utanma, dürüstlük duygularını aşılayın.



    Bunlar olduğu zaman sokaklar tertemiz olacaktır.
  • quote:

    Bu ülkede polis ne işe yarıyor?


    Totaliter rejimlerde polisin gorevi iktidari korumaktir, halki degil.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi bestanealtcizgi -- 20 Eylül 2018; 18:5:3 >
  • polislikle alakası olmayan alakasız kişileri doldurdular zaman geçtikçe polislik makamı görevi sadece hükümeti korumak olan çürümüş bir kurum haline geldi
  • Ankara'nın göbeğinde meclise yakın bir muhitte silahlı saldırı oluyor ve polis müdahaleye gitmiyor. Karakola yürüyerek 10 dakika mesafede bir yer. Gitmeme sebepleri ekip otolari günlerdir arızalı imiş.



    Google'a yazın hırsızlık ihbarlarına gelmediklerini görebilirsiniz.



    Zaten polis işini iyi yapsa Müge Anlı'nın programı neden var? Polis, programı takip edip suçluları yakalıyor. Böyle komik bir yer.



    Denetimin olmadığı, işini yapmayanın cezalandırılmadığı hatta ödüllendirildiği bir yerde her şey normal.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hckr -- 21 Eylül 2018; 21:47:7 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: bestanealtcizgi

    quote:

    Bu ülkede polis ne işe yarıyor?


    Totaliter rejimlerde polisin gorevi iktidari korumaktir, halki degil.
    Herşeyi kabullendiğiniz gibi bunu da kabullenin diyorsunuz, tabi siz de haklısınız.
  • Polislik zor meslek ama girenlerin cogu memurlugu kazanamayip bari polislikle devlet garantili isim olsun, emekliligim olsun, sosyal imkanlarim olsun diyenler oldugundan islerini yapmalari beklenemez. Gecmis olsun, eskiden izmir bu kadar degildi, gittikce boka sariyor. Hos bokta kokuyor ya tevekkeli bosa degil o koku.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bana da son dönem şehir güvensiz gelmeye başladı, geçenlerde elemanın biri yürürken önümü kesti, şarapçı tayfadan, para istedi, verdim defoldu. Pislik yapacaktı. 1 ay önce de bankamatik kabininde para çekerken kabine 3 kişi girdi, para çekmeden çıktım, çeksem sıkıntı olacaktı, valla bu devirde herkes kendi emniyetini sağlayacak

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jeasme

    Herşeyi kabullendiğiniz gibi bunu da kabullenin diyorsunuz, tabi siz de haklısınız.

    Alıntıları Göster
    Demiyorum, demek istemiyorum malesef ama butun totaliter rejimdeler olan bu. Kabullenmemek ise mevcut sartlar altinda pek akillica bir secim degil.
  • Sana saldıran kimseler için, "saldırganlar benim akp li olduğumu biliyorlardı, hem tehdit ettiler, hem de sayın RTE ye sövdüler, pis cehapeliler" demen gerekiyordu.



    5 dakika sürmez, anında paket

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • polis seni degil hukumeti korur.
  • polisi arayıp niye meşgul ediyorsunuz ki_?
    kendin silahlı gezmen lazım
  • "Guguk Devleti"
  • Ülke iyice Brezilya dizisine dönmüş parkta kafayı çekip kuduz köpek gibi saldıran mı dersin yabancı uyruklusun diye boğaza bıçak dayayan mı dersin yolun ortasında arabadan inip kavga eden mi dersin arabayla takip edip taciz eden milfler mi dersin ne ararsan var sadece adalet,emniyet yok. Burasıda İzmir Bornova-Bayraklı civarı birde İstanbul Bağcıları Ankara Altındağ'yı falan görün Adana'ya falan hiç girmiyorum bile adamlar çok matah birşeymiş gibi birde internet dizisi çekmişler youtube reklamlarda çıkıyor sürekli. Millet birbirini yaralamayı,öldürmeyi marifet sayar olmuş. Ama 80' lerden belliymiş ne halt olacağımız bir ideoloji uğruna birbirini öldüren insan dolu kimsenin bir başkasının fikrine saygısı,tahammülü yok milletçe empati özürlüyüz sanırım içimizde yok huzur,refah,medeniyet,insanlık. Şiddetin,öfkenin,nefretin bağımlısı olmuşuz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi wolwes -- 21 Eylül 2018; 14:29:58 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Modern izmir'e bak yabancı uyruklu sandıkları adamların kafasını kesmeye çalışıyolar.
  • Hocam eşiniz İngiliz sanırım. Niçin gidip İngiltere'de yaşamıyorsunuz? Başınıza böyle şeylerin gelme ihtimali aşırı derecede daha düşük.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • O anda polisi arayıp canimız tehlikede demek yerine, Bir grup orada toplanmış diktatör Erdoğan diye bağırıyor deseydiniz oraya 2 dakika içinde 2 otobüs çevik kuvvet yigilirdi.



    Polise güvenmeyin artık o Türkiye yok.Ben karıma hep söyle söylüyorum:



    Başına birşey gelirse kalabalık Bir esnaf dükkanına gir yardım gelene kadar orada kalmak istediğini söyle. Sonra bizi ara, polisi sakın arama, olurda mevzu polisin kulağına giderse ekip posuna da binme.Zaten kendisini biz evlenmeden önce bir ekip otosu evine kadar çaktırmadan takip etmisligi olduğundan, dikkate alır uyarılarımı.



    Polis halkın milletin güvenliği için değil, otoriter gücün bize hissettirilmesi için bu kadar fazla sayıda sokakta.



    Onlar Reisin sokaktaki eli ayağı!

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ortadoğu ülkesiyiz. Son yıllar da sapıklar, hırsızlar ve kanunları hiçe sayan kromozom ziyanları maalesef arttı. Sokaklar bu potansiyel de insanlarla dolu. Ülke de yaşamak zor, ölümün nereden geleceği belli değil. Adalet mi? Ok kib. Herkes hakettiği gibi yönetilir. Erdemini yitiren milletler bir gün vatanını yitirirler.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • bugün bende yaşadığım olayı anlatayım. babam böbrek hastası diyalizden almaya gidiyorum.

    200 metre ilerde trafik lambası var, sağ ön şeridimde trafik polisi devriye atıyor. trafik lambası kırmızıya dönüyor. fakat arkamda bir beyin özürlü makas atarak sağdan beni geçip, polis arabasına çarpmaya ramak kala önüme atlayıp kırmızıda geçip gidiyor.

    lambalarda dururken camı açtım, adam her türlü kural ihlali yaptı sizede çarpıyordu neden takip etmiyorsunuz dedim, demez olaydım..

    işine bak devam et dedi..

    ben yolumdayım sen işine bak dedim beni ceza ile tehdit etti. yeşil yanınca plakama yaz gönder madem dedim bastım gittim hastaneye. keşke araç içi kameram olsaydı ibretlik paylaşım yapar şikayet ederdim bu polisleri.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.