Tarikatlar tehlikesi (2. sayfa)

Doğru da kabul etsek de etmesek de bizi bırak abd de bile siyasi partiler ya da kanuni kuruluşlar hariç güç ya da etki odakları var. Bir bakıma oy potansiyeli de bunda etkisi olanlardan biri. Bugün hdp nin açık terör bağlantısına rağmen gerekenlerin yapılmıyor olması da bu oy kaygısı yüzünden mesela. Ya da mecliste bile değilken devletin içinde belli etkinliği olanlarla yapılan ittifaklar da başka bir örneği. Güçlü ülkeler tarafından desteklenen bazı grupların üstüne yeterince gidilmemesi. Şahsi çıkar ilişkileri. Say say bitmez. Gerçekler ideal durumdan çok çok uzakta maalesef ama vatandaşa sadece reklamlar gösteriliyor.

Ülkeyi kalkındırmak istiyorsan, hem tarikatları hem de doğu'daki aşiretleri kaldırman gerekiyor. Adamlar nüfus, para ve oy gücüyle, siyasileri kuklaya çeviriyor.

Tarikatları mini devletlere benzetebiliriz.Müritleri kendi halkları,şeyhleri ise devlet başkanlarıdır.Şeyhin yardımcıları ise bakanlardır.Yani devlet içinde devletlerdir.Bir tarikata üye olan birisi içinde yaşadığı ülkeye ve o ülkenin kanunlarına değil bağlı olduğu tarikat liderine ve o liderin koyduğu kanunlara tabidir.Doğal olarak böyle tiplerin devlet içinde var olması dahası üst makamlara gelmesi o devleti gün be gün zayıflatır.Devlet kurumlarında devletin kanunları değil tarikatın kanunları geçerli olur.Bu adalette,askeriyede,polislikte,bakanlıklarda vs her yerde böyle olur.Nitekim gün gelir tarikat mensupları el ele vererek tüm ülkeyi komple bağlı oldukları tarikata bağlamak için kalkışmaya kadar gidebilirler.Bunun apaçık örneğini 15 Temmuzda gördük.

Lakin ne yazık ki malum yönetim bu kalkışmadan bizim umduğumuz şekilde ders almak yerine işi daha da büyüttü.15 Temmuz öncesinde devlete tek bir cemaatin üyeleri sokulurken 15 Temmuzdan sonra söz konusu cemaate denge unsuru olması amacıyla farklı cemaatler-tarikatlar devlet içine yerleştirilmeye başlandı.Yani devletten cemaatleri ve tarikatları tamamen temizlemek yerine devletin kapıları ardına kadar tüm cemaatlere ve tarikatlara açıldı.Böylece cemaatler ve tarikatlar arasında bir denge olacak ve hiçbiri kalkışmaya yeltenemeyecek.Lakin bunun ne kadar çürük bir temel olduğunu görmek için üstün zekalı olmaya gerek yok.

Açıkçası Türkiye'de devlet kurumları 1980 öncesindeki devlet kurumlarından daha kötü şekilde parçalanmış ve bölünmüş vaziyette.Düşünün sağlık bakanlığının kontrolünün bir tarikata bağlı olduğu söyleniyor.Yani Türkiye Cumhuriyetine değil bir tarikata bağlı bakanlıktan söz ediyoruz.Kim bilir diğer bakanlıklar hangi tarikatların ve cemaatlerin kontrolünde.Böyle bir devlet bütünlüğü olabilir mi?

Şuna eminim ki gelecek nesiller bu dönemi ve bu dönemin mimarlarını lanetle ve tiksinerek anacaklar.Hiçbir düşman bu ülkeye böylesine zarar verememişti..

inmeyenler evde kahve içerler.

Devlet malından maddi menfaatten uzak gerçekten hani yok desen alınmaz 4 yapraklı yoncadan daha düşük ihtimalle rastlanabilecek kadar nadir insanları tenzih ederek

Günümüzde bu müesseselerin maksadı kamu kaynağı ile şirketleşme torpil ile kaynak ve nüfuz sağlama Devlet malı yağmalama siyasi menfaat.

Tarikat ve cemaatlerin dinde yari yoktur fırkalaşma yasaktır Allah bir Dini tek iken her biri ayrı telden çalıyor. kamu malı için bir biri ile mücadele eder halde.

Diğer türlü olsaydı her biri bir araya gelebilirdi. Zamanında teröristlere tek reddiye veren olmadı mamasını aldı oturdu herkes kimse masum değil.

acilde gss ye bakılmıyor ücretsiz muayene knk

zararı bilmem ama faydası olmayacağı kesin ...

Çare liyakat.

Ortaokulda (2001-2004 arasi) bile feto/fetocu dedigimi hatirliyorum, hatta fetocu fen bilgisi hocasi baya sinirlenmisti bana bu yuzden, tokat atmaya bile kalkismisti ama atmamisti. Yalniz feto diyordum ben, fetö degil :))

Herşey menfaatler uyştuğu sürece devm eder. İlk antlaşmazlıkta biter.

Tam olarak bende bunlardan bahsediyordum. Eyvallah.

Tarikatların devlete ve millete zarar verme potansiyeli büyük bu durumda yapılacak en iyi şey yasal statü tanıyıp ciddi bir denetimden geçirip tarikat üyelerinin memuriyetinin yasaklanması tarikatların gelir ve giderlerini devlete ve vatandaşa bildirmesi, vergi vermesi ve harcamalarını, mal varlıklarını herşeyini şeffaf bir biçimde bildirmesi, içlerinde devleti ve anayasayı yıkmaya yönelik çağrı yapanların bulunup ağır hapis cezaları verilmesi, buralara üye olmak ve ortamlarında bulunmak için 18 yaş şartı getirilmesi, bu konulara uymayanların ağır yaptırımlara uyması, ortadan rant ve menfaat kaldırıldığında hem kaliteleri artar hem de tehlikeleri azalır belki de topluma faydalı hale getirilir.