Şimdi Ara

Talkan ve cürcan katliamı

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
8
Cevap
1
Favori
562
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • türk tarihi
    Talkan-Cürcan Katliamı ve Türklerin Müslüman Oluşu
    https://www.turktarihim.com/talkan-curcan-turklerin-musluman-olusu.html

    İlginç bir tarihimiz var


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >



  • Olur mu ya, bizim gök tanrı dinine benzerliği yüzünden sulh içinde müslüman olduk. Zaten müslümanlar işgal, katliam filan yapmaz, fetih yapar. Sadece başkası yaptığında 'işgal' olur.

  • Türk tarihini Arap tarihçilerden öğrenmek...

  • Paylaştığı kaynağı okumayan şahıslar buraya tutarsız yorum yazmaya gelmiş Talkan ve Cürcan katliamından dolayı Türkler aksine Müslüman olmamıştır, araplara, İslama soğuk bakmışlardır aradan 200 sene geçtikten sonra Türkler yeni yeni Müslüman olmaya başlamıştır.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Türklerin - büyük bir kısmının - Müslüman oluşu son derece kompleks ve uzun bir tarihsel süreç öyle göz açıp kapayıncaya kadar birkaç savaş, katliam veya olayda gerçekleşmiş bir benimseme hadisesi değil. Açıkçası Türklerin Müslüman olmasında Hoca Ahmet Yesevi gibi Türkleri tanıyan ve Müslümanlığı onlara uygun biçimde anlatan sufli ozanların en büyük rolü üstlendiğine inanıyorum yayılmacı Müslüman Arapların rolüne, sefer ve katliamlarına vurgu yapan tezin aksine.

    Ancak şuna da katılırım; tarihte Müslüman Araplarla - başlangıçta Müslüman olmayan - Türklerin birbirine düşman olduğu (Türk Hazar Hanlığı ve Arap Halifelikleri arasındaki savaşlar) ve yayılmacılık devrinde Müslümanların Türkleri katlettiği gerçekleri (o malum Talkan Cürcan katliamlar gibi) İslam dinini ve Türk-İslam Sentezi ideolojisini merkeze koyan resmi tarih anlatısı ve müfredatı tarafından kasıtlı biçimde atlanıyor. Bugün misal Rusya Coğrafyası tamamen Müslüman değilse bu kuvvetli ihtimalle sözü edilen Hazar Hanlığı'nın İslam hilafetlerinin yayılmacılığını sekteye uğratması yüzündendir ve bu tarihsel vaziyet başta Ülkücüler olmak üzere Türk-İslam sentezcilerinin Türklerin Allah tarafından İslamiyet'i ihya etmek üzere seçilmiş bir halk olduğu tezlerine ciddi bir darbe indirmektedir.
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Dediğin gibi kısa bir süreç değil,kasıtlı olarak bu kısımlar atlanıyor,ayetlerde olduğu gibi, sevginin barışın ve kardeşliğin özüne hakaret eden ayetlerin laik sistemin hâkim olması sebebiyle gizlenmekte,veya es geçilmektedir.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Tarih ders kitaplarinda yazarının/yazarlarının değil aynı zamanda kaleme alındığı dönemin politik atmosferinin etkisinde kalarak, o kitaba kaynak teşkil eden eğitim politikasını belirleyen siyasi iradenin de görüşlerini yansıtmaktadir.

    Genç kuşaklara toplumsal değerleri ve kültürel birikimi aktarmanın önemli bir aracı olarak görülen tarih ders kitaplarının yazımında bu amaç belirleyici olmakta, bu noktadan hareket eden ders kitabı yazarları, tarihi yanlı anlatmaktan çekinmemekte, bu durum tarih ders kitaplarının nesnelliğini tartışmaya açmakta; konuları anlatış biçimi, konulara verilen önem ve ağırlık, konuların içine yedirilerek sunulan ideolojik, sosyo-kültürel renkler tarih ders kitabının şeffaf olması gereken rengini oldukça bulanık hale getirmektedir (Hayta & Karabağ, 2003).

    “Tarih ile yalnızca ders kitapları aracılığıyla karşılaşan herhangi bir öğrencinin, tarihin; sınırlılıkları da olan belli bir yöntem yardımıyla, bir tarihçi tarafından geçmişin bazı yanlarının aydınlatılmış şekli olduğunu; ders kitabında anlatılan tarihin kul yapısı olduğunu ve geçmişin tamamı olmadığını fark edebilmesi zor görünmektedir” (Şahin & Köksal, 2003, s. 46).

    Kul yapısı olan tarih ders kitaplarının sunduğu bilgiyi sağlıklı bir şekilde yorumlayabilmemize katkı sağlayacak araçlardan bir tanesi de kitabın yazıldığı dönemdeki siyasi ve kültürel durumun analizi ve hâkim olan iktidarın söylemlerini tespit edebilmektir (Aktaş, 2006). Bu kapsamda Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan günümüze kadar gelinen süreçte tarih kitaplarının da söylemine doğrudan etki eden dönemlerin siyasi ve kültürel şartlarını ve hâkim olan iktidarın tutumunu kısaca özetlemek araştırmanın bulgularını anlamlandırabilmek açısından önem arz etmektedir.

    https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/77517


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.