Şimdi Ara

>>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
5.324
Cevap
50
Favori
921.927
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
7 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Konunun ana sahibinin yıllar önce forumdan uzaklaştırılması üzerine bende forum yetkililerinden rica edip konu sahibi olmayı istedim . Burada bulunan bir çok arkadaşım da vakti zamanında yapmış olduğum detaylı incelemelerin ilk mesaja eklenmesini söylerdi devamlı . Ben 2009 yılı itibariyle sıfır olarak almış olduğum Sony mhc gn 1200d mini sistem incelemesini ve geçtiğimiz hafta (21 Şubat 2021) yine çok detaylı olarak analizini yaptığımız Sony Lbt lv80 midi sistem ve Sony Lbt xgv80 midi sistem analizi ve karşılaştırma yazımı ilk mesaja ekliyorum arkadaşlar .


    SONY MHC GN-1200 D MİNİ Hİ-Fİ SİSTEM İNCELEMESİ:

    Evet arkadaşlar söz verdiğim üzere Mhc Gn 1200-D model mini hi-fi sistem incelemesi ile karşınızdayım. Ürünü alalı iki hafta oldu ve setin tüm özelliklerini incelemiş bulunuyorum. Bu tür incelemeler için yakın bir arkadaşımın Sony marka dijital fotoğraf makinasını kullanırdım ama malesef makina bozulmuş o nedenle kendi kullandığım Nokia 6630 model cep telefonu ile resim çekmek zorundayım. Görüntüler için şimdiden özür dilerim, elimde başka bir fotoğraf makinası olmadığından bu cep telefonu ile resim çekmek zorundayım ama elime kaliteli bir fotoğraf makinası geçer geçmez resimleri yenileyeceğim İnceleme bir kaç bölümden oluşacak öncelikle sistemin teknik özelliklerine değineyeceğim daha sonra da sırasıyla bağlantı terminalleri, performans (ses kalitesi, radyo, dvd film ve müzik performansı), malzeme kalitesi, kullanım kolaylığı ve fiyat olmak üzere 5 kategoride ürünü sizlere detaylı bir biçimde anlatmaya çalışacağım. Puanlama ise 5 üzerinden yapılacaktır. En iyi değer 5 en kötü değer ise 1 olacaktır. 1-kötü, 2-vasat altı, 3-orta, 4-iyi, 5-çok iyi şeklinde derecelendirilecektir.

    TEKNİK ÖZELLİKLER:

    Mhc Gn 1200-D modeli 5.1 şeklinde bir sistem ve setin her bir parçası ortalama bir büyüklüğe sahip durumda. Güç değerleri ile başlayalım ön hoparlörlerin her biri 215 watt r.m.s değerinde. Arka hoparlörlerin her biri 90 watt r.m.s değerinde, merkez hoparlörün gücü ise 85 watt r.m.s, son olarak da subwoofer için 210 watt r.m.s değerleri verilmiş tüm bu rakamlar toplandığı zaman 905 watt r.m.s gibi oldukca yüksek bir değer çıkıyor.
    Sistemin parçalarının ağırlıklarına gelirsek ön hoparlörler 7.2 kg, arka hoparlörler 2.9 kg, merkez hoparlör 1.6 kg, subwoofer 8.8 kg ve son olarak sistemin gövde kısmı 16 kg ağırlığında. Gördüğünüz üzere sistemin en ağır parçası gövde kısmı oluyor. Gövdeden biraz bahsedecek olursak en üst kısımda cd-dvd çalar kısmı bulunuyor hemen altında eq gibi sese etki eden parametreleri görebileceğimiz lcd ekran bulunuyor onun altında ses ayarlarına müdahale ettiğimiz bölüm var ve en alt kısımda kaset bölümü bulunmakta. Kaset bölümünün sol kısmında kulaklık çıkışı bulunuyor kulaklık çıkışının sağında ise ses-video bağlantısı, mikrofon bağlantısı ve kareoke için eko-ses ayarı bulunuyor.

    Gövde kısmının fotoğrafı.
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Hoparlör boyutlarına gelecek olursak gövde kısmı 28.1 cm genişlik, 36.1 cm yükseklik ve 41.7 cm lik derinliğe sahip. Ön hoparlör ise 28 cm genişlik, 41.5 cm yükseklik ve 31.3 cm derinliğe sahip. Arka hoparlör 17.6 cm genişlik, 36.1 cm yükseklik ve 22.2 cm derinliğe sahip. Merkez hoparlör 26.8 cm genişlik, 10.7 cm yükseklik ve 11.7 cm derinliğe sahip. Son olarak subwoofer 35.1 cm genişlik, 41.5 cm yükseklik ve 35 cm derinliğindedir.

    Hoparlörlerin resimlerini tek tek ekliyorum öncelikle ön hoparlör:
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Arka hoparlör:
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Merkez hoparlör:
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Son olarak subwoofer:
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Hoparlörlerin genel görünümü bu şekilde. Gelelim hoparlörlerde kullanılan sürücüler ve onların çaplarına. Tüm hoparlörler de kon tipi woofer yer almakta tiz ünitesi olarak da Sony'nin genellikle üst model müzik setlerinde görmeye alışık olduğumuz korna tipi tizler bulunuyor.

    Ön Hoparlörler:
    İki yollu hoparlör yapısına sahip olan ön hoparlörler de bir adet 8" (20 cm) subwoofer bir adette 1" (2.5 cm) gelişmiş korna tipi tiz bulunmaktadır. Ön hoparlörlerin empedansı 6 ohm dur. Manyetik koruma mevcuttur.

    Arka Hoparlörler:
    Arka hoparlörler de iki yollu tasarlanmıştır. Woofer 4" (10 cm), yüksek verimliliğe sahip korna tipi tiz ise 2" (5 cm) çapındadır. Arka hoparlörler de 6 ohm empedansa sahiptir. Akra hoparlörler de manyetik koruma yoktur o nedenle başka cihazlardan etkilenmeyecek biçimde yerleştirilmelidir.

    Merkez Hoparlör:
    Merkez hoparlörde iki adet 3.2" (8 cm) çapında bas refleks sürücüler kullanılmıştır. Empedansı 6 ohm dur ve manyetik koruma mevcuttur.

    Subwoofer:
    Oldukça büyük bir yapıda olan subwoofer da 10" (25 cm) çapında bir hoparlör kullanılmıştır. 8 ohm empedansa sahip subwoofer manyetik korumaya sahiptir. Aktif yapıdaki subwoofer üzerinde açma kapama düğmesi bulunuyor onun hemen altında ise subwoofer level ayarı mevcut -12db, -6db, -3db ve 0db olarak derinlik ayarı yapabiliyoruz.

    Sistemin desteklediği ses özelliklerine de kısaca değinmek istiyorum. Sistem, Dolby Digital ve DTS ile kodlanmış sesleri çözebiliyor ve bu sayede çok iyi bir sinema performansı gösteriyor bunun dışında eski de olsa Dolby Pro Logic desteği unutulmamış ama DPL den sonra çıkan Dolby Pro Logic II desteği de müzik setinde mevcut durumda. Bu modda iki seçeneğe sahipsiniz birisi DPL II Movie diğeri ise DPL II Music. Tüm bu ayarları kumandada da bulunan Sound Fıeld (Ses Alanı) tuşu ile değiştirebilirsiniz. Yukarıda saydıklarım dışında SBS Multi (Sound Broadcasting System Multi Mode), A.F.D Auto (Auto Format Direct Auto), V.M.DIM (Virtual Multi Dimension), Link ve 2 Ch Stereo ses modları bulunmakta bu modlara performans bölümünde daha detaylı bir şekilde değineceğim. Kulaklıkla müzik dinlediğiniz zaman ise Sound Fıeld tuşu ile 2 kanal stereo ve virtual (sanal) modları arasından istediğinizi seçebiliyorsunuz. Sistem ile birlikte bir adet kumanda, bir adet kompozit video bağlantı kablosu, bir adet 125/250v voltaj adaptörü, 4 adet farklı dillerde kullanım kulavuzu (malesef içlerinde Türkçe yok) ve son olarak radyo için anten bulunuyor. Kumanda için ise iki adet Sony marka alkalin pil geliyor.
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Teknik özellikler ile ilgili olarak son söyliyeceğim setin dvd için kullandığı dijital-analog dönüştürücüsünün (DAC) 12 bit/108 Mhz değerinde olduğudur. Bu da performans bölümünde detaylı bir şekilde açıklanacakdır. Setin teknik özellikleri hakkında bilgi edindiğimize göre artık bağlantı terminallerine geçebiliriz.


    BAĞLANTI TERMİNALLERİ:

    Seti birden fazla cihaza bağlamanız mümkün ama ben öncelikle müzik setinde hangi bağlantı terminalleri var onlardan bahsedeyim.

    Görüntü terminalleri

    Kompozit:
    Kompozit bağlantısı sarı renkteki video bağlantısıdır ve verdiği görüntü s-video ve komponent ile kıyaslandığında vasat hatta vasatın altında kalır. Eğer diğer bağlantıları kullanamayacak durumdaysanız kompozit bağlantıyı kullanabilirsiniz ama aksi halde kullanmanızı önermem.

    S-Video:
    Kompozit bağlantıya göre daha kaliteli bir bağlantıdır ama komponent kadar dolgun renk skalasına sahip değildir. Bu bağlantı çeşidi bilmeyenler için resmini veriyorum.
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Komponent:
    Dvd filmlerden en iyi görüntüyü almanızı sağlayan bağlantı birimidir. YPbPr biçiminde yazılır ve kırmızı, mavi, yeşil renklerden oluşur. Müzik setinin arka kısmında yer alan komponent çıkış ile tv arasında bağlantı kurduğunuz da dvd filmleri en iyi görüntü kalitesinde izleyebilirsiniz tabi bunun için bir de kaliteli komponent kabloya ihtiyacınız olacak.

    Ses Terminalleri

    Analog Ses Girişi:
    Gövdenin ön kısmında yer alan iki kanal ses bağlantısıdır. Bu kısmı müzik setinizi bilgisayarınıza bağlamak için kullanabilirsiniz. Kırmızı ve beyaz renklerden oluşur.

    Tv ve Uydu için Analog Ses Girişi:
    Gövdenin arka kısmında kırmızı ve beyaz renkten oluşan analog iki kanal ses bağlantısı vardır bu bağlantı müzik setinizi tv veya uyduya bağlamanız için yapılmıştır bu sayede müzik setinizi hem pc hem de tv ye bağlayabilirsiniz.

    Genel olarak sistemin video ve ses bağlantıları bu şekildedir. Müzik seti yeterli diyebileceğimiz bağlantılara sahip olmasına karşın çok büyük bir eksiği vardır o da dijital ses çıkışına sahip olmamasıdır. Eskiden (yaklaşık 6-7 sene öncesine kadar) Sony mini veya midi müzik seti ayırt etmeksizin hemen hemen tüm modellerine dijital bir ses bağlantısı koyardı genellikle optic bağlantı bulunurdu müzik setlerinde ama uzun zamandır ne en üst model midilere ne de en üst model mini sistemlere dijital ses bağlantısı göremiyoruz. Bu belki herkes için çok büyük bir eksiklik olmayabilir ama yine de dijital ses bağlantısı da olsa tam puan alabilirdi bu bölümden. Bağlantı terminalleri bölümünde müzik setimiz 4 puan alıyor ve geçiyoruz performans bölümüne

    PERFORMANS:

    Performans değerlendirmesine geçmeden önce teknik özellikler bölümünde kısaca değindiğim ses özelliklerini bu bölümde açıklamak istiyorum. Ses ayarının hemen üstünde yer alan Sound Fıeld tuşu ile ses efektleri arasında geçiş yapabilecemizi söylemiştim şimdi bu ses efektlerini detaylıca inceleyelim.

    SBS Multi (Sound Broadcasting System Multi Mode)
    Bu ses efekti sayesinde ön ve arka hoparlörler aktif oluyor subwoofer aktif bir yapıda olduğu için onun açma kapama tuşu üzerinde bulunuyor ve her mod da onu aktif edebiliyoruz. Bu mod ile arka hoparlörlere maksimum alan efekti yollanıyor ve bu sayede daha eğlenceli bir müzik dinletisi yapılması hedefleniyor. Tabi bu efektler herkese uygun olmayabilir ve her müzikte de bu efekti kullanmak iyi performans vermeyebilir o nedenle bu efekt daha çok elektronik müzik için tasarlanmış gibi geldi bana.

    A.F.D Auto (Auto Format Direct Auto)
    Bu mod ise adından da anlayacağımız üzere sesin kaynağı nasıl kodlanmış ise bize o şekilde gelmesini sağlıyor yani 5.1 ile kodlanmış bir dvd film izleyeceğimiz zaman bu moda geliyoruz ve ses otomatikman dolby digital şeklinde bize ulaşıyor. Eğer ki stereo biçiminde kodlanmış bir müzik cd si dinliyorsak o zaman da sesin kaynağı iki kanal şeklinde kodlandığı için sadece ön hoparlörler aktif oluyor bu mod da.

    Dolby Pro Logic
    Bu mod her ne kadar eski bir ses modu olsa da Mhc Gn 1200-D modelinde kullanılmış. Bu efekt aktif edildiğinde iki kanal 4.0 şekline dönüşüyor yani DPL modunda subwoofer yok ama bu müzik setindeki subwoofer aktif olduğundan dolayı biz onu da bu modda kullanabiliyoruz.

    Dolby Pro Logic II Movie
    DPL in yenilenmiş versiyonudur o nedenle yanında 'II' ibaresi bulunur. Bu efekt ise iki kanalı 5.1 e dönüştürüyor. İki kanal ile kodlanmış divx ve vcd ler için uygun bir ses efektidir.

    Dolby Pro Logic II Music
    Bu modun DPL II Movie den farkı müzik için optimize edilmiş olmasıdır ve alan efekti DPL II Movie efektine göre daha fazladır ayrıca sesi merkez hoparlörden alıp diğer hoparlörlere daha çok yarar. DPL II Movie modunda ise durum tam tersidir insan sesleri daha net duyulması açısında merkez hoparlörün ses yoğunluğu biraz daha fazladır.

    V.M.DIM. (Virtual Multi Dimension)
    Bu efekt Sony'nin patentli ses teknolojisidir. Diğer adı Dijital Cinema Sound (DCS) şeklindedir. İki kanal olarak kaydedilmiş sesi 5.1 e çevirir ve yarattığı etki DLP II ile kıyaslanmayacak kadar başarılıdır. Müzik setini bilgisayarıma iki kanal analog bağlatı ile bağlayıp Oblivion adlı oyunu oynadığımda çevresel ses etkilerini çok etkili bir biçimde aldım. Yani bu teknoloji gerçekten işini iyi yapıyor. Müzik dinlerken de tüm hoparlörlerden dengeli ses gelmesini isteyenler için iyi bir efekt ama ben müziklerde her zaman için iki kanal modunu öneriyorum.

    Link
    Bu mod da ise arka hoparlörler ile ön hoparlörler arasında bir köprü kuruluyor ve paralel çalışmaya başlıyorlar yani arka hoparlörlerden efektli bir ses duymuyorsunuz. Müzik dinlerken arka hoparlörler de ön hoparlörler gibi çalsın diyenler için harika bir mod diyebilirim.

    2Ch Stereo
    Son modumuz ise iki kanal stereo modudur. Adından da anlayacağınız üzere yanlızca ön hoparlörler aktiftir bu modda. Benim müzik dinlerken en çok kullandığım moddur 2Ch stereo modu

    Ses modlarımız dışında bir de ses ayar bölümünün etrafına dizilmiş ses efektleri mevcuttur bunlara da kısaca değinelim.

    Groove:
    Sony'nin meşhur ses efekti groove bu modelde de karşımızda. Groove'un amacı seste bir dinamizm oluşturmak ve bunu çok iyi başarıyor. Her mod da Groove efektini kullanabiliyorsunuz yani cd, dvd, radyo, kaset kısacası tüm modlarda aktif edebileceğiniz harika bir ses efekti Groove

    V-Groove:
    Groove'dan daha iyi bir efekt varsa o da V-Groove'dur heralde Groove efektinin daha da geliştirilmiş halini temsil ediyor ve çok daha derin bas sesleri duymamızı sağlıyor. Ancak bu nokta da bir hatırlatma yapmak istiyorum Groove efekti sadece bas seslere etki etmiyor sesin geneline bir dinamizm kazandırıyor yani orta ve üst frekanslar da bu etkiden nasibini alıyorlar. Hoparlörler bu sayede çok daha dinamik bir yapıya bürünüyorlar. V-Groove efekti de Groove gibi tüm modlarda aktif olabiliyor.

    EQ:
    Sistemde 3 band ekolayzer bulunuyor bunlar alt, orta ve üst frekans ayarlarına hükmedebilmemizi sağlıyor. Böylece hiçbir frekans, müzikte baskın hale gelmiyor dengeyi istediğiniz şekilde kurabiliyorsunuz. Kişisel ayarlarınızı saklamanız için ise üç adet kullanıcı ekolayzer bölümü bulunuyor bunların dışında hazır eq lar şunlar: rock, pop, jazz, dance, soul, techno, hip hop, mp3 eq ve flat. İster bunlardan birini seçin ister kendi eq ayarınızı yaratın bu size kalmış. Eq ayarlarken -6 dan +6 db e kadar ince ayar yapabiliyorsunuz.

    Flanger:
    Genellikle elektronik müzikler için tasarlanmış bir ses efektidir sesin metalik bir yapıda çıkmasını sağlar. Bunu robotik ses yapısına da benzetebiliriz.

    Delay:
    Eko ses efektini andıran bir yankı efektidir bu da daha çok elektronik müzikler için tasarlanmıştır.

    Chorus:
    Bu efekt de sesin bir çok kaynaktan geliyormuşçasına hissetmemizi sağlayan, sesin çok kısa bir aralıkla üst üste bindirilerek sağlanan bir efekttir. Daha çok elektronik müzik için tasarlanmıştır.

    Sound Flash:
    Bu tuşa basılı tuttuğunuz zaman sesin kesik kesik geldiğini duyarsınız bir nevi atmosfere girmenizi sağlayan ses efekti diyebiliriz. Bu ses gitmesi sırasında ses ayarının çevresinde ki mavi ışık devamlı olarak yanıp sönmeye ve bir parti havası yaratmaya başlar.

    Ses efektlerinden sonra gelelim sistemin müzik performansına. İki haftadır boş kaldığım her an iki kanal modunda müzik dinledim ve kullandığım format ise müzik cd leri idi. Bu müzik seti ile mp3 formatında ki müzikleri de çalabiliyorsunuz ama size tavsiyem bu kalitede bir sistem ile mecbur kalmadıkca mp3 formatında ki müzikleri dinlemeyin. Müzik cd lerinde ki gibi detaylı sesler asla bu format ile kodlanmış müziklerde duyulmuyor ve mp3 formatında ki müziklerin kalitesiz olduğu gerçeği, kaliteli ses sistemleri ile dinleti yaptığınız da daha da net bir biçimde hissediliyor. Çeşitli müzik türleri ile yaptığım denemelerden bahsetmek istiyorum öncelikle kendi dinlediğim müzik türü olan rock ve metal tarzı müzikler ile Mhc Gn 1200-D nin uyumundan bahsedeceğim. Daha önce Doğubank'ta Mhc Gn 1200-D ile yaptığım dinletilerin hepsi olumlu geçmişti ama bir ses sistemini satın alıp eve getirdiğiniz de ve uygun bir biçimde yerleştirdiğiniz de o dinlediğiniz mağazadan aldığınız performansın kat kat fazlasını alabilirsiniz. Nitekim bu durum benim için de böyle oldu set eve geldiği zaman kitapçığında söylediği gibi uygun biçimde yerleştirmem sonucu duyduğum sese inanamadım diyebilirim. Mağazadakinden çok daha fazla etkilenmiştim ve hemen en çok dinlediğim albümleri çıkarttım. Öncelikle progresif metal diye tabir edilen türde müzik yapan Opeth grubu ile dinletiler yaptım ve sistemin bu müzik türünde bu kadar iyi performans vermesine gerçekten şaşırdım. İyi bir performans alacağımı tahmin ediyordum ama sistem tahminimden de iyi performans sergiliyordu. Üst frekansların ne kadar kaliteli olduğunu anlatamam mutlaka duymanız gerekiyor. Midi sistemlerin mini sistemlerden en büyük farkı genel ses kaliteleri ve üst frekanslarda ki performansıdır bildiğiniz üzere ama bir mini sistem olan Mhc Gn 1200-D modelinde ses kalitesi gerçekten şimdiye kadar dinlediğim hiçbir mini sisteme benzemiyor. Üst frekanslar da ise yeni model midi sistemlerdeki gibi gelişmiş korna tipi tizler kullanılmış ve detaylı üst frekanslara sahip bir parça dinlediğiniz zaman gerçekten çok etkileniyorsunuz. Sistemin bir diğer özelliği ise yeni nesil midi sistemlerde de kullanılan S-master amfi nin bu modelde de kullanılması. Sistem bu sayede inanılmaz bir ses kalitesine sahip olmuş. Ses çok temiz ve pürüzsüz bir şekilde geliyor ayrıca S-master amfinin en önemli özelliklerinden biri de kullanılan modellerde çok yüksek ses gücüne sahip olmasıdır. Yani bu amfinin kullanıldığı tüm müzik setleri çok yüksek bir ses çıkışına sahip oluyor ama yüksek güç tek başına yeterli olmuyor bildiğiniz üzere bu durumda yine Sony'nin kendi geliştirdiği bir özelliğe tanık oluyoruz hemen hemen tüm müzik setlerinde kullandığı Variable Attenuation Control System (VACS). Bu özellik yüksek seslerde hiçbir frekansın birbirine girmeden net bir şekilde çıkmasını sağlıyor yani bir nevi anti distorsiyon sistemi de diyebiliriz. En ucuz mini sistemlerde bile kullanılan bu teknoloji gerçekten çok işe yarıyor küçükken orta okul zamanlarımda Doğubank'ta Sony müzik setlerini karıştırıken her setin üzerinde bu özelliğin kısaltılmış halini (VACS) görüp merak ederdim nedir bu diye öğrendiğim zaman ise ne kadar işe yarar bir özellik olduğu anlamış oldum. Dediğim gibi düşük modellerde bile çok düşük distorsiyon oranı olması ve yüksek seslerde frekansların birbirine girmemesi gerçekten çok etkileyici bir durum. Mhc Gn-1200 D modeli ise hem S-master gibi müzik setleri için yeni ve çok iyi bir amfiye sahip hem de VACS özelliğini barındırıyor bu da onun yüksek ses seviyelerinde çok az distorsiyona girmesini sağlıyor. İki kanal modunda müzik dinlerken ses seviyesi ile ilgili yaptığım denemelerde şunu gördüm ki ses seviyesi 8 deyken bile müzikteki tüm detaylara vakıf olabiliyorsunuz ve kaliteli bir şekilde müzik dinlemenin keyfine varıyorsunuz. Bu arada ses seviyesi en fazla 30 a kadar çıkıyor ama bu seviyeye hiçbir modda çıkmadım şimdilik. Hiçbir şey çalmıyorken sesi sona getirdim ve en fazla 30 a geldiğini gördüm müzik dinlerken ise en fazla 16. ses seviyesine çıktım ki bu seviye de hem ses yüksekliği hem de düşük-orta-yüksek frekansları çok tatmin edici bir biçimde duyabildim. Genellikle 8 ile 15. ses seviyelerinde dinleti yaptım ve tatmin oldum diyebilirim yani daha yüksek sese çıkma ihtiyacı hissetmedim ama evin müsait olduğu bir an mutlaka daha yüksek ses seviyelerine çıkacağım elbette Dinlediğim müzik cd lerine geri dönecek olursak Opeth'in the twilight is my robe, in the mist she was standing, to bid you farewell ve black rose immortal adlı parçaları ile müzik setinin bu tür müziklerde ne kadar başarılı olduğunu görmüş oldum. Bu kadar detaylı ses veren iki yollu hoparlörler beklemiyordum açıkcası. Hoparlörlerin iki yollu olması ilk etapta kafamda soru işareti oluşmasına neden olmuştu ama dinlediğim müziklerde tam anlamıyla tatmin oldum diyebilirim. Orta frekans seslerin çok net bir biçimde geldiğini ve alt frekansların da olması gerektiği gibi bas sesler ürettiğini fark ettim. Üst frekanslar ise inanılmaz performansı ile beni etkilemeye devam ediyordu hoparlörlerin sahnesinin çok geniş olduğunu da belirtmeliyim. Ürünün kullanım kulavuzunda sinyal gürültü oranı belirtilmemiş ama daha önceden dinlediğim müzik setleri ile kıyasladığım zaman en az 90db lik bir sinyal gürültü oranına sahip diyebilirim. Vokal ağırlıklı bir grup dinlemek istediğim zaman ise aklıma senfonik metal türünde müzik yapan Haggard adlı grup geldi ve eppur si muove adlı şarkılarını defalarca dinledim her defasında da vokallerde çok büyük bir haz aldım diyebilirim. Joe Satriani'nin albümünü dinlediğim zaman da önceden duyamadığım detayları duyduğumu söyleyebilirim. Heavy Metal Christmas, The Extremist, Speed Of Light, Crystal Planet ve A Cool New Way gibi bir çok Joe Satriani şarkısı dinledim ve çok daha pahalı sistemlerde bile bu kadar dengeli bir ses duyamadığımı söylemeliyim. Çok net ve insanın içine işleyen tizler, sıcak ve müziğin yapısını bozmayan orta frekans ve groove eşliğinde derin ve net baslar ile üzerinizde harika bir etki bırakan woofer Woofer, kick bass yani tekme etkisi biçiminde hissedilen basları çok iyi bir şekilde veriyor baslar asla gerepinden fazla uzamıyor ve müzik zevkinizi baltalamıyor tabi rock veya metal türü dışında da denemeler yaptım elektronik müzik dinletilerimde subwoofer ın da performansını merak ettiğim için müzik de kullanmayı tercih etmesem de deneme amaçlı olarak subwoofer ı açtım ve V-Groove aktif komundayken performansını iyice analiz ettim. Akon, Bass Hunter, Dj Tiesto, Beduk, Bob Sinclair, Rihanna ve Katy Parry gibi popüler isimlerin müziklerini müzik cd sinde dinledim. Subwoofer ve V-Groove açık konumda bas seslerinin şiddeti inanılmaz seviyedeydi. Sese her dokunuşumda (bir birim bile arttırsam) yıkıcı gücü içimde hissettim tabi odada ki bazı eşyalar belli bir ses seviyesinden sonra parazit yapmaya başladı ilk olarak dolap kapıları zonklamaya başladı daha sonra camlar müziğin ritmini bozan sesler çıkarmaya başladı tabi ev ortamında bunlar ancak bir yere kadar engelleyebilirsiniz rahatsız edici bu seslerden tamamen kurtulmak epey zordur. Velhasıl subwoofer ın elektronik müzik de ki performansını da test etmiş oldum ve oldukça tatmin oldum diyebilirim. Düşük ses seviyelerinde tatlı bir bas sesi veya yüksek ses seviyesinde yıkıcı baslar isteyenler bu 10" lik canavarı aktif edebilirler ama ben genelde müzik dinlerken kullanmamaya çalışıyorum çünkü ön hoparlörler dinlediğim müzik türünde oldukça yeterli bas sesi üretebiliyorlar. Sistemin müzik performansından uzunca bahsettikten sonra şimdi de dvd filmlerde ki performansına geçmek istiyorum. Ürünün dijital bir ses çıkışı olmadığı için müzik setini pc veya bir dvd oynatıcıya bağlayamıyorsunuz ama buna pek de gerek yok açıkcası. Eğer tvnizde komponent bağlantı mevcutsa bu yolla müzik setinizi tv ye bağlayabilirsiniz ve kaliteli bir şekilde görüntü alabilirsiniz. Ben tv olayını harici bir Tv Box ile çözüyorum geçen sene satın almış olduğum Avermedia Tv Box DVI 9 adlı harici tv kartı kompozit, s-video ve komponent bağlantılara sahip bunlardan komponenti kullanarak 22" Samsung 226 Bw modelinde ki Lcd monitörüme görüntüyü aktarıyorum. Komponent kablo için ise Acoustic Research Pro 2 modelinde ki kabloyu kullanıyorum aldığım sonuç oldukça iyi. Zaten pc de dvd film izlemekten vazgeçmem gerekiyordu bu durum benim için çok iyi oldu. Müzik seti oldukça sessiz çalışıyor ve film izlerken veya müzik dinlerken asla rahatsız olmuyorsunuz. Sistemin kumandasında dvd menusüne giriş için bir tuşta bulunuyor bu menü de görüntü, ses gibi ayarları yapıyorsunuz. Sistemin dvd film performansı da müzik performansı kadar etkileyici. Daha önce kullandığım hiçbir 5.1 sistem bu kadar detaylı ve güçlü bir sese sahip değildi. Hoparlörlerde kullanılan gelişmiş korna tipi tiz sürücüleri dvd filmlerde aynı müziklerde olduğu gibi detayları size çok iyi bir biçimde duyuruyor. Arka hoparlörler daha çok efekt hoparlörleri olarak kullanıldığından dolayı onlarda kullanılan tizler yüksek verimliliğe sahip korna tipi tiz olarak geçiyor (High Efficiency Horn Tweeter) ve çapları da ön hoparlörlerden daha büyük. Yazımın başında da belittiğim gibi arka hoparlörler de 5 cm lik tizler kullanılıyor ön hoparlörlerde ise 2.5 cm lik tizler mevcut. DTS ve Dolby Digital kodlu filmler ile yaptığım denemeler de çevresel sesin çok iyi bir biçimde sizi sardığını hissediyorsunuz yani surround etkisi muhteşem bir şekilde izleyiciye hissettiriliyor. Seslerde ki detay o kadar inanılmaz ki bazen filmde ki ses ile gerçeği ayırt etmekte zorlandığım oldu. Sol ön hoparlörden gelen bir kapı sesini gerçek zannettim ve bir an için acaba yan odada kapı mı kapandı diye tereddüt ettiğimi hatırlıyorum Tabi bu durum filme tam olarak konsantre olduğunuz zaman çokca oluyor ama hoparlörlerin bana bunu hissettirmesinde payı çok büyük. İzlediğim dvd filmlerden bir kaç tanesinin görüntüsü ile sizleri başbaşa bırakıyorum

    Kabadayı filminden görüntüler.
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Terminator 2 filminden görüntüler.
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Batman: The Dark Knight filminden görüntüler.
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Müzik setinin dvd performansı ile ilgili teknik özellikler bölümünde kısaca değindiğim dijital analog dönüştürücüden söz etmek istiyorum. Sette 12bit/108 Mhz dijital analog görüntü dönüştürücü birimi kullanılmış bu değer Sony'nin piyasada ki yeni model dvd oynatıcalarındaki değer ile aynı yani görsel olarak aynı kalitedeler. Kaliteli bir tvniz varsa ve komponent ile bağlantı kurduysanız dvd filmlerden harika bir görüntü alabilirsiniz.
    Setin radyo kalitesi de oldukça iyi tabi anteni iyi bir yere sabitlemezseniz dinlediğiniz istasyondan cızırtılar eksik olmuyor ama optimum yeri bulduğunuz takdirde gayet tatminkar bir sonuç elde ediyorsunuz bununla ilgili söyleyecek fazla bir şey yok. Kaset kısmı ise tamamen nostalji için koyulmuş gibi geldi bana Hala kaset dinleyen elbette bir çok insan vardır ama ben uzun zamandır dinlemiyorum tabi müzik setini aldıktan sonra eski kaset arşivimi kurcalamak durumunda kaldım. 90 lı yıllarda satın almış olduğum bir çok kaseti dinledim bildiğiniz standart kaset performansından fazlası yok ama sese etki eden eq, groove gibi eklentiler bu modda etkin olarak kullanılabiliyor. Eski kaset arşivinizi değerlendirmek için iyi bir yol diyebilirim. Son olarak setin kulaklık performansına değineceğim daha önce Panasonic marka cd çalarımda ve pc de kullandığım Jvc marka Dj kulaklığından hiç memnun değildim 30 mm lik hoparlöre sahip olması ve tizlerin baskın olması kulaklıktan istediğim performansı almama engel oluyordu ve kulaklıkla müzik dinlemek işkence halini alıyordu ama aynı kulaklığı Mhc Gn 1200-D nin kulaklık çıkışına taktığım zaman sanki farklı bir kulaklık kullandığımı hissettim. Kanyak cihaz bir kulaklığın karakterini ancak bu kadar değiştirebilirdi. O bas vermiyor, tizlerde baskın dediğim Jvc kulaklık adeta evrim geçirmişti ve dengeli ses vermek istiyordu tabi bu tamamen müzik setinden kaynaklı bir durum. Bu tür belirli frekanslarda baskın olan cihazlar için eq ayarının şart olduğunu düşünenlerdenim Jvc de de uygun ayarları yaptığım takdirde gayet güzel bir şekilde müzik dinlenebiliyor ve film izlenebiliyordu ama bu kadar kaliteli bir müzik setine böyle bir kulaklık yakışmadığından dolayı yeni bir kulaklık aldım. Zaten alma niyetim vardı ve müzik seti de bu fikrimi iyice tetiklemiş oldu. Epey araştırma yaptım ve sonunda pek sevmediğim bir marka olan ama kayda değer ürünler ürettiği zaman hakkını verdiğim bir markanın kulaklığını aldım. Beni az çok tanıyan arkadaşlar hangi markadan bahsettiğimi anlamışlardır Philips'ten bahsediyorum ve aldığım kulaklık ise Philips'in high-end kulaklığı olan Pure Hi-Fi Hp1000 modeli. Bu kulaklığında eksileri var elbette ama detaylı bir sesi olduğu için ve frekans aralığı çok geniş olduğundan dolayı tercih sebebi oldu benim için. Yaptığım dinletilerde olumlu sonuç aldım ama kulaklığı cd çalarıma bağlayıp dinlediğim zaman tatmin olamadım sebebi ise bu kulaklığında illa ki eq ile belli frekansların ayarlanması gerektiği idi. 50mm lik hoparlöre sahip olmasına rağmen tatmin edici baslar veremiyordu bende müzik setinin eq ayarından düşük frekansı +6 db e getirdim ve bir denge tutturmaya çalıştım sonuç istediğim gibi oldu. Ürün kulaklık performansıyla da benden tam puan almayı başardı son olarak puanlamayı yapıp malzeme kalitesi bölümüne geçeceğim. Sistem, müzik performansı, dvd performansı ve kulaklık performansı gibi kriterlerden 5 tam puan aldı


    MALZEME KALİTESİ:

    Geldik sistemin malzeme kalitesine öncelikle hoparlörlerden bahsedecek olursak merkez hoparlör hariç diğer tüm hoparlörler de ahşap malzeme kullanılmış. Ön ve arka hoparlörler de tiz ünitelerinin olduğu bölgeler de plastik kullanımı göze çarpıyor. Ürünün plastik kalitesi gayet iyi. Hoparlörlerin ön yüzeyinde de bir miktar plastik kullanımı var. Merkez hoparlör ise tamamen plastik malzeme kullanılarak yapılmış. Gövde de ise metal malzeme kullanılmış. Tuşlar sert yapıda ve iyi sayılacak bir kaliteye sahip. Gövdenin arka kısmında müzik setini soğutmak için kullanılan bir fan bulunuyor oldukça sessiz çalışıyor ve yüksek ses seviyesinde bile sıcak hava üflemiyor bu da setin kolay kolay ısınmayacağının bir göstergesi. Sistemin genel kalitesi iyi ama çok iyi de değil. Daha kaliteli malzemeye sahip Sony müzik setleri gördüm ve bu model en üst mini sistem olmasına rağmen en iyi malzeme kalitesini sunmuyor. Bunların dışında değinmem gereken bir husus daha var o da kablo kalitesi ile ilgili. Eski Sony müzik setlerinde hoparlörden rahatlıkla sökebileceğiniz tarzda bir kablo bağlantısı kullanılırdı şimdi ise maliyeti düşürmek adına kablolar hoparlör kabinin içinde yer alıyor ve değiştirmeniz mümkün olmuyor haliyle. Yani mevcut kabloyu değiştirip daha kaliteli, verimli bir kablo alayım deseniz bu isteğinizi gerçekleştiremeyeceksiniz malesef. Hoparlörlere bağlı olan kabloların kalitesi vasat kalıyor bu kalitede bir sisteme biraz daha kaliteli kablo konulması gerektiğini düşünüyorum. Kablo değişimi mümkün olsaydı çok daha iyi bir ses performansı alınabilirdi sistemden. Kablolar daha kaliteli olsaydı veya değiştime imkanı olacak şekilde tasarlansaydı bu bölümden alınan puan da çok farklı olurdu. Genel olarak iyi olan malzeme kalitesi değiştirilme imkanı olmayan ve vasat kablolardan dolayı puan olarak 3 orta alıyor bu bölümden.

    KULLANIM KOLAYLIĞI:

    Bu bölümde de sistemin kullanım rahatlığını inceleyeceğim. Ürünün kumandasından bahsetmek istiyorum ergonomisi fena olmasa da bazı tuşlara basmak problem olabiliyor. En çok kullanmak durumunda olduğunuz tuşlar kumandanın sol kısmının ucuna doğru yerleştirildiğinden dolayı basarken kumandanın elinizden kayması gibi bir durum oluşabiliyor. Tuşların konumlandırılmasında biraz daha özen gösterilseymiş daha iyi olacakmış. Ayrıca kumandanın üzerinden eq ve groove gibi önemli fonksiyonlar da yok. Bunları ayarlamak için illa ki gövdenin yanına gitmeniz gerekiyor. Gövde bölümünde ki tuşların konumlandırılması iyi. Ayarları değiştirirken herhangi bir zorluk yaşamıyorsunuz. Ses ayarının çevresinde ki jog dial kontrol mekanizması ile ses efektleri arasında gidip gelmek ve eq ayarlarını yapmak oldukça kolay. Sistemin hoparlörlerinin ses seviyesini ayrı ayrı ayarlamak mümkün yanlız burada çok büyük bir handikap ile karşılaşıyoruz o da bu ayarları sadece görüntülü ortamda yapabiliyor olmamız. Yani müzik dinlerken veya film izlerken arka hoparlörler veya merkez hoparlörün ses şiddetini o esnada değiştiremiyorsnunuz bunun için tv nizi açıp müzik setinin kumandasından Display tuşuna basarak buradan ses menüsüne gelmeniz gerekiyor. Buradan tüm hoparlörleri -6 +6 db şekilde ayarlayabiliyoruz. Yanlızca ön hoparlörler -6 ile 0 db arasında ayarlanabiliyor onun dışında arka hoparlörler, subwoofer ve merkez hoparlör için -6 +6 ayarı mevcut. Bunların ayarlanabilir olması çok güzel ama hoparlör şiddetini ayarlamak için her seferinde tv moduna geçip ayar yapmak sinir bozucu olabiliyor. Bu ayarları kumandanın üzerine iliştirebilirdi Sony ama bunu çok daha zor bir şekilde yapmamızı istemiş bu da maliyet için düşünülmüş bir durumdur. Gövdede ki lcd ekranda hoparlörlerin ses şiddeti hakkında bilgi alabilirdik ama bunun için illa ki tv mizi açmamız gerekiyor tıpkı mp3 formatında müzikleri dinlerken hangi şarkıda olduğumuzu öğrenmek için tv ye ihtiyacımız olduğu gibi.
    Hoparlör kabloları ile ilgili değinmem gereken son nokta ise kabloların kısa olması. Odam yaklaşık 20 metre kare ve ön hoparlörleri yerleştirirken gerçenten sıkıntı yaşadım, kılpayı yerleştirdim diyebilirim. Biraz daha kısa kablolar olsaymış ön hoparlörler şuan bulunduğu yerde olmayacaklardı. Arka hoparlörler, merkez hoparlör ve subwoofer kablolarının uzunlukları yeterli gibi olsa da 20 metre kareden büyük bir odada ve kabloların odanın etratında dolanacağı düşünülerek konumlandırıldığında sıkıntı yaşmamak mümkün değil. Bu tür sıkıntılar ürünün kullanımını zorlaştırıyor ve bu bölümden alacağı puanı da düşürüyor. Tüm bu anlattıklarımdan sonra sistem kullanım kolaylığı bölümünden 3 orta alıyor.

    FİYAT:

    Geldik son bölümümüze ürünün fiyatı muadili sistemlere göre daha pahalı gibi görünse de verdiği performans ve patentli teknolojileri sayesinde uygun olduğunu söyelebilirim. Ülkemizde pek de kolay bulunmayan üst model müzik setleri uzun bir aranın ardında İstanbul/Eminönü'de ki Doğubank İş Han'ına gelmeye başladı. 1.300 tl den aşağı olmayan fiyatı çoğu kişiye pahalı gelebilir belki ama dediğim gibi ürünün çok etklieyici bir müzik ve dvd performansı var bunun dışında çok güçlü bir ses çıkışı olması da yüksek sesden hoşlalanların hoşuna gidecek bir özellik. Bu fiyata paket sinema sistemlerinin satıldığını ve performanslarının asla Mhc Gn 1200-D modeli gibi olmadığını da belirtmek istiyorum. Ürün bu bölümden 5 puan alıyor.

    SONUÇ:

    İncelememin sonuna gelmiş bulunuyorum. Sony Mhc Gn 1200-D mini hi-fi müzik setini detaylı bir biçimde 5 ayrı bölümde sizlere anlatmaya çalıştım. Her bir bölüm sonunda sisteme puan verdim ve şimdi de sistemin genel puanını açıklıyorum. 5 kategori için de en iyi puan olarak 5 en kötü puan olarak da 1 şeklinde bir puanlama olacağını belitrmiştim toplam da en yüksek puan 25 buna göre Mhc Gn 1200-D modelinin genel puanı:

    BAĞLANTI TERMİNALLERİ:4 puan
    PERFORMANS :5 puan
    MALZEME KALİTESİ :3 puan
    KULLANIM KOLAYLIĞI :3 puan
    FİYAT :5 puan

    Mhc Gn 1200-D toplamda 25 üzerinden 20 puan alıyor.



    SONY LBT LV80 midi sistem analizi:

    Herkese selamlar , saygılar arkadaşlar . Uzun bir süredir Sony Lbt lv80 analizi yapmayı planlıyordum , cihazı alalı epey oldu haliyle. Tabi beklenmeyen gelişmeler de oldu o nedenle lv80 analizi epey bir geç kaldı ne yazık ki. Tam lv80 i keşfedip onun tüm detaylarına vâkıf oldum diyorken sürpriz bir oyuncu çıktı ortaya :) Sony Lbt xgv80... Bu iki cihaz benim çocukluğumda içimde ukte kalan nadide cihazlar olarak yer etmişlerdi ... elbette arada başka cihazlar da var :) xgv8 ve d905 gibi . Tabi technics ve aiwa nın da özel bazı setlerine aşırı derecede ilgim vardı . Ama bu cihazları vaktinde alamadığım için , aradan zaman geçtikten sonra onları temiz olarak bulmak gerçekten imkansıza eş değer bir hal aldı.

    Benim bu cihazları tecrübe ettiğim yıllar 90ların ortası ve 2000lerin ilk çeyreği . Zaten 2000 lerin ilk çeyreğinden sonra bu cihazlar ne yazık ki yok oldular . Belki bazıları için kabuk değiştirip devam ediyorlar ama benim için ne yazık ki artık bu cihazlar tamamen bitti. Olan şey ise bambaşka bir yapıda ve benim gibilerin hoşuna giden setler değil. Herneyse ben konumuza geri dönüyorum. Giriş kısmı biraz uzun oldu kusuruma bakmayın ama bu yazı da pek kısa olmayacak haliyle :) bu iki lbt setinin önce ayrı ayrı analizi sonra da birbirleri ile kıyaslaması kısa olmamalı :)

    Lv80 neredeyse benim 2001 yılından beri sahip olmayı istediğim müthiş bir midi sistemdi. 15 sene öncenin mesajlarına bakarsanız orada da bu modeli nasıl da almaya çalışıp alamadığımı her defasında yazmışımdır :) 2003 yılına kadar üretimi devam eden bu güzel midi sistem daha sonrasında yerini xgv serisi midi sistemlere bıraktı . Tabi lv80 i dinleyip de sesini unutan var mıdır bilemiyorum ama inanın bana , bu seti ilk dinlediğim zaman ki hissiyatımı adım gibi hatırlıyorum ve 14 Aralık 2020 tarihinde lv80 i satın aldıktan sonra kurup dinlediğim zaman size çok net söylüyorum ki 20 sene önce ki o hissiyatı tekrar hissettim . Bunun tarifi cidden çok zor , muhakkak sizlere de başka bir konuda olmuştur bu bahsettiğim durum. Bende o sesi duyunca ilk verdiğim tepki haliyle öylece kalakalmak oldu . Yani bunca zaman temiz bir lv80 bulamamış ve sesinden tatmin olmadığım bir sürü sistem alıp satmıştım . Beni tatmin eden , dinlediğim müzik türüne uygun olup , setin sesini her duyduğumda aynı tepkileri verdiğim bir müzik setidir lv80. Haliyle ilk bahsedeceğim sistem Lbt lv80 olacak dostlar .

    SONY LBT LV80 midi sistem analizi:

    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Setin eve geldiği ilk an ve henüz kutuları açmadan önce çektiğim fotoğraf:) paketleme de oldukça iyi yapılmıştı, cihazı çıkartmak için baya uğraş verdim :)

    20 senelik bir cihazdan bahsettiğimiz için bir incelemeden ziyade genel özelliklerini şöyle bir hatırlayıp sonrasında onun performansına değineceğim. Dolayısıyla cihazda zamana yenik düşüp doğal olarak çalışmayan bazı aksamlar var haliyle. Kaset bölümü ve CD bölümü çalışmayan bölümler. Radyo tuner katı , amfi ve parametrik eq ayarlarının yapıldığı kısım sağlam olan bölümler. Ben seti kendi oynatıcım olan Pioneer BDP lx58 ile kullanıyorum ve sizde çok iyi biliyorsunuz ki bu eski cihazları kullandığımız kaynak cihazlar da çok fazla önem kazanıyor . Kendi CD oynatıcılarından çok daha iyi performans veren harici ve kaliteli kaynak cihazlarınız sayesinde bu eski lbt veya mhc kodlu midi veya mini sistemlere yeniden hayat veriyoruz . Bende kaynak cihazımı hem lv80 de hem de xgv80 de kullanıyorum .

    Çok kısa olarak setin parçalarından bahsedeyim , ama 2009 yılında ki mhc gn1200d mini sistem incelemesi gibi derinlemesine hoparlör ölçülerinde falan çok fazla bahsetmeyeceğim. Gn1200d o dönemin yeni setiydi ve haliyle benim o zaman yaptığım şey bir inceleme yazısıydı. Lv80 için de xgv80 için de internette oldukça fazla doküman bulmanız mümkün.

    Seti kutudan çıkartınca önce o ağır hoparlörlerin boyutu dikkatimi çekti . Ben onları bu kadar büyük olarak hatırlamıyorumdum :) 16 kg ağırlığı olan hoparlörler tam bir kas yığını . Görsel olarak da zaten girintili çıkıntılı tasarımı ile kaslı ve hacimli yapısını pekiştiriyor. Peki onun bu derece hacimli olmasının nedeni nedir ? Elbette bir midi sistemin en önemli özelliği olan boyut ve o boyutun boş ve işlevsiz değil de gerçekten bir amaca hizmet etme için büyük olmasından bahsediyorum. İki adet 20 cm lik bas sürücülerine (bunlardan birisi woofer diğeri de super woofer olarak geçiyor ) 2.5 cm lik horn tweeter eşlik ediyor . Hoparlör kabininin alt kısmında bulunan ve D.S.W. yani Direct Radiating Subwoofer , bu da şu demek oluyor , kısıtlı bir alanda yapılan kabin tasarımı sayesinde subwoofer gibi ses verebilme yeteneği olan hoparlör . Sony bu patentli teknolojisini uzun yıllar hoparlörlerinde kullandı ve çok da iyi sonuçlar veren bir tasarım idi bu . Lv80 de bundan sonuna kadar faydalanıyor ve büyük hoparlör kabinlerini işlevsel bir şekilde kullanıp bunun gibi teknolojilerle verimli hale getiriyor . Bunlardan biri de horn tweeter. Bu Sony ye özel bir şey değil elbette ama bu sistemde kullanmak çok önemli katkılar getiriyor. Hoparlörü hiçbir şekilde dinleti alanınıza göre açı yaptırarak koymak zorunda değilsiniz . Horn tweeter öyle güzel veriyor ki üst frekansları... İnsan mest oluyor cidden .

    İki büyük hoparlör sonrası yine ağır diyebileceğim gövde karşılıyor bizi ve teknik verilerin bulunduğu dokümantasyona göre gövde 15.9 kg ağırlığında. Eh oldukça ağır bir set oluyor hepsini topladığımız zaman :)

    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    Hoparlörlerin görünümü bu şekilde. Zaten aranızda sistemi tecrübe edenler vardır ama dinlemeyen ve görüntüsü ile ilgili detaylı resim görmek isteyen arkadaşlar için iyi olacaktır bu resimler .

    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    Bu da diğer hoparlör. Neyse ki kıl payı yerleştirmiş oldum odaya :)

    Gelelim setin ses özelliklerine , öncelikle bu setin lbt serisinde ki en güçlü ve ses kalitesi olarak en iyi modellerinden biri olduğunu hatırlatmak isterim . Teknik spesifikasyonlara göre konuşacak olursak bu lbt 2*300 watt rms değerlerine sahip ve içinde ki STK da 412-170. Özellikle 412 kodu ile başlayan STK lara bakacak olursanız ses kalitelerinin ne denli iyi olduklarını siz de fark edeceksiniz zaten . Güç anlamında da yazılan değerlerden daha da önemlisi sizin seti dinlediğiniz ortam ve burada ne kadar verimli kullanabildiğiniz önemli . Ben şahsen bir apartman dairesinde oturmama rağmen oldukça cesur davranıp bu seti ve xgv80 i odaya koyup dinleti yapabiliyorum insanî ses seviyelerini olabildiği kadar korumaya çalışarak :) ama tabi ki bazen anlık ses yükseltme durumu olabiliyor. Zaten iki sette düşük seste oldukça fazla tatmin ediyorlar o nedenle öyle devamlı sesi açayım , etraf sallansın, sağda solda duran eşyalar devrilsin gibi bir durumum yok çok şükür :)


    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Setin en önemli ses özelliklerine gelecek olursak eğer ;
    *GROOVE: bildiğiniz Sony ye has ses güçlendirme efekti. Sony nin bu müzik sistemleri için kullanmış oldukları ve bana göre onların alametifarikası olan efekt tuşu . Zaman içerisinde v-groove, x-groove ve z-groove olarak da gördüğümüz ama temelde aynı işleve sahip olan , çoğu kişinin sadece bas güçlendirme sandığı ama daha önceleri de çokça ifade ettiğim gibi sesin genelinde bir dinamizm kazandıran ve her frekansın daha şiddetli çıkmasını sağlayan efekt.


    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    SUPER WOOFER: bu tuş ise hoparlörün alt kısmında ki d.s.w. kısaltmalı bölümde bulunan woofer a subwoofer gibi derin frekanslar yollamak . Bunu yaparken üç seçenek sunuyor set size , flat-low-high. Bu ayarlar subwoofer etkisini azaltıp arttırmaya yarıyor . Bir ayar daha var ki o da film ve müzik arasında seçim yapmanızı sağlıyor . Bu tuş da bize iki seçenek sunuyor movie-music. Film seçeneği haliyle daha derin bas frekansları verebiliyor . Film için uygun bulsam da ben şahsen music seçeneğinde veya flat olarak tutuyorum kendi dinletilerim sırasında. Ama her iki türlü de denemeler yaptım elbette .

    EFFECT: bu tuş ise parametrik eq ayarını açıyor veya kapatıyor . Kapalı konumda eq ayarı flat hale geliyor , açtığınız zaman ise ister kendi belirlediğiniz eq ayarını isterseniz de setin size hazır sunduğu ayarları kullanabiliyorsunuz.

    SURROUND: bu tuş da ise sadece on/off şeklinde seçim yapıyoruz . Lbt d905 in DSP katında ki surround ayarlarını kurcalayıp deneyim ettikten sonra çok sıradan geliyor tabi ama o başka bir konu , şimdi sahne lv80 de :) ayarı açtığımız zaman sanal bir çevresel ses ambiyansı alıyorsunuz . Ben gayet tatminkar buldum ve bazı müziklerde de oldukça hoş olabiliyor açmak ama şahsen genelde kapalı tutuyorum.

    SYNC BASS: bas senkronizasyon tuşu . Sadece super woofer ayarı açıkken ve music ayarındayken kullanılıyor. Bu ayarı cidden çok sevdiğimi belirtmem lazım . Bas yoğunluğunu optimize ediyor ve tam anlamıyla benim istediğim tonları duymamı sağlıyor.


    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<


    SYNC EQ: bu ayar da eq ayarlarını senkronize ediyor .

    Gelelim bu setin en sevdiğim bölümlerinden biri olan ve 90 ların ortasından itibaren çıkan lbt midi sistemlerde ki en iyi eq ayarlarına. Evet doğru duydunuz, 90 ların ortasından itibaren çıkan çoğu sette parametrik eq ayarları low, mid ve high şeklinde basit bir biçimde kullanıcıya sunuldu . Daha detaylı bir ayarlama ile dinlediğiniz stüdyo kaydında sizin kulağınıza ters gelen bir frekansa ince ayar yapma imkanı ne yazık ki üç band eq ayarı olan setlerde pek mümkün olmuyordu . Lv80 de ise düşük frekanslar için müdahale edebildiğimiz 63hz ve 250hz var . Orta frekans için 1khz ve yüksek frekans için de yine iki adet ayar olan 4khz ve 16khz mevcut . Gördüğünüz üzere low , mid ve high yerine olması gerektiği biçimde ifade edilmiş ve nispeten detaylı yapılmış bir parametrik eq ayar bölümüne sahip lv80. Bu özelliği benim için çok önemliydi. Çoğu zaman aşırı bir ayar yapma imkanına bile gerek kalmıyor gerçi ama elinizin altında 5 band eq ayarını ince bir şekilde ayarlama imkanı olması da güzel bir özellik .

    Bu ayarları 5 farklı kişisel dosya olarak kayıt edebiliyorsunuz. Bu da hoş bir özellik ama yine d905 in o inanılmaz DSP katından bahsetmeden edemeyeceğim . 30 tane kişisel ayarı kayıt edebileceğiniz bir menüye sahip kendileri :) neyse neyse hemen geri dönüyorum lv80 e :))

    Bu 5 kişisel ayarı da kayıt ettikten sonra elinizde oldukça detaylı ayarlara sahip bir canavar oluyor haliyle :) hazır eq ayarlarını da keyfinize göre ister kullanırsınız isterseniz de ben kendi frekans düzenlememi kendim yaparım diyip özel ayarlarınızı kayıt edersiniz, seçim sizin.

    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Dediğim gibi, setin kaset ve CD bölümünden bahsetmeyeceğim çünkü bizim ilgilendiğimiz kısım amfi katı ve ses ayarlarının olduğu bölüm . Genel anlamda lv80 bu şekilde özelliklerle kullanıcısını memnun etmeyi biliyor .

    Ben şahsen bu ayarlardan ve çıkan sonuçtan çok memnunum . Dinlediğim müzik türü metal ve onun türevleri . Trash, black, power, progressive, death, melodic death vs vs... Çocukluğumdan beri (7 yaşımdan beri kısacası ) dinlediğim ve geniş bir müzik arşivine de sahip olduğum için benim için bu türde gösterilen performans referans oluyor . O nedenle burada oldukça subjektif yorumlar yapacağım ama set ile ilgili genel olarak objektif yorumlarım da en başta oldu zaten.

    Setin ses performansına gelecek olursam , öncelikle kullandığım ekipmanları bir kere daha tekrar edeyim . Kaynak cihazı söyledim zaten (lx58), kablo olarak lv80 de de xgv80 de de ivox Pro Gold kullanıyorum. Kaynak cihaz ile müzik seti arasında ki RCA kablo da qed firmasının qe-6114 performans serisi RCA kablosu. Lv80 i çalıştırırken de xgv80 i çalıştırırken de bu komponentlerinden faydalanıyorum kısacası .

    Lv80 tipik midi sistem ses yapısına sahip . Nedir o derseniz gövdeli ses derim. Mini sistemler ile midilerin en net ayrıldığı nokta bu oluyor genellikle. Midi sistemlerin hoparlör boyutlarının büyüklüğü sayesinde Sony, kabin tasarımını işlevsel hale getirip daha derin baslar ve daha gövdeli sesler duymamızı sağlıyor . Lv80 de bu bakımdan klasik bir midi sistem ses yapısına sahip . Tabi kendine has ses tonlaması onu diğer Lbt sistemlerinden ayırıyor.

    Güç konusundan zaten bahsettim , daha detaylandırmaya gerek var mı bilemiyorum ama şu kadarını söylemek gerekirse maksimum ses seviyesi 30 olan seti 13. Seviyeden yukarı getirmeye çalışırsanız cidden aşırı bir adrenalin salınımı gerçekleşiyor vücudunuzda... Bende böyle oluyor en azından:) zaten bu hisler yüzünden bu sistemleri seviyorum. Bana bunları hissettiren setler bana göre en iyi cihazlar oluyor .

    O gücün bozulmadan ve aşırı güçlü bir Amerikan otomobili gibi sanki sınırsız bir güce sahipmişcesine git gide artarak sizi heyecanlandırması harika bir his. Vacs sistemi sayesinde ses kalitesi aynı düzeyinde kalıyor ve ses seviyesi çok artmasına rağmen diğer vacs bulunan Sony sistemler gibi lv80 de asla kaliteden bu anlamda taviz vermiyor. Zaten Sony müzik setimi elden çıkarınca bu özelliğin yokluğu cidden bende kendini epeyce hissettirmişti.

    Vacs için daha önce açıklama yapmıştım ama belki detayını bilmeyen arkadaşlar vardır diye tekrar edeyim .

    Kısaca Sony nin yaratmış olduğu bir anti-distorsiyon sistemi diyebiliriz. Ses seviyesi yükseltilmesine rağmen bariz biçimde kalitenin düşmeden ses düzeyinin artmasından sorumlu sistem. Vacs a sahip setler bu özelliği mutlaka gövdenin üzerinde belirtilecek şekilde görünür bir yerde oluyor. Bir önemli nokta da şu ki , vacs her zaman aktif . Yani onu kapatmak diye bir şey yok .

    Lv80 in ses analizine devam ediyorum ...
    Düşük frekanslar öyle hoş geliyor ki , yani duydukça o yumuşak yapıda ki bas seslerine hayran kalmamak mümkün değil cidden. Super woofer özelliğini movie ve high konumuna getirmediğiniz sürece uzayan ve rock ile metal türünde ki müzikleri dinlenmez hale getiren o sesi asla duymuyorsunu ki zaten baslar öyle çok alt frekanslara inmiyor. E nasıl ortalık sallanıyor diye merak edenler için söylüyorum bunu da , Sony özellikle groove efekti ile belli frekanslara cidden yoğun şekilde sinyal yolluyor ve o freknas çok yoğun biçimde vücudunuzda ve çevrede ki bilimum eşya da kendini hissettiriyor.

    Kişisel müzik dinletilerim için zaten ben asla derine inen baslar istemediğim için bu sistem tam benim dinlediğim tür için yaratılmış gibi. Elbette farklı türler ile de denemeler yaptım ama önce kendi dinlediğim türden bahsedeyim müsadenizle. Metal müzikte kick bas denilen , uzamayan ve seri davul vuruşlarını size hızlı biçimde hissettiren hoparlörler bu tür için biçilmiş kaftandır. Lv80 de aynen bu tanıma uyuyor . Baslar özellikle groove açıkken, super woofer ayarı low ve music modundayken , bir de syncbass aktifken tam anlamıyla istediğim gibi kusurusuz geliyor. Kickbass tanımını bu ayarlar ile duyduğum zaman cidden son 20 yılda dinlediğim hiçbir ses sisteminden böyle bir şey duymadığımı fark ettim . Tabi değerlendirmemi sadece baslar üzerine yapmayacağım :)

    Setin orta frekansları da tam duymak istediğim biçimde çıkıyor , çok net ve hızlı . Cihaz hakikaten hızlı müziklerde müthiş performans veriyor . Türe yatkın olanlar için trash metal albümleri arasında çok üst düzey bir albüm olan megadeth in rust in peace albümünü dinlerken albüm boyunca yüzümden gülümseme eksik olmadı . Sizi her parça da , her nota da memnun eden bir sistem olunca hakikaten çok ciddi bir haz alıyorsunuz dinlediğiniz müzikten. Ama müziği dinlerken devamlı ayar yapmak zorunda kalıyor ve bir türlü duymak istediklerinizi duyamıyorsanız o zaman dinlediğiniz set kesinlikle size göre değil demektir .

    Yine bu albüm ile aynı tarihleri paylaşan ve benim için özel bir yeri olan anthrax a geçiyorum ve state of euphoria albümünü iki defa üst üste dinleyip şöyle diyorum ' bu nasıl bir set böyle ya' gerçekten bende devamlı şaşkınlık yaratacak kadar tatmin edici performans sergilemeye devam ediyor lv80.

    Orta frekans seslerin net ve hızlı olmasından bahsetmiştim, bu frekansın yokluğu da metal müzikte malesef facia yaratan bir durumdur . Aşırı V tipi eq formu denilen düzeylerde dinlediğim şeyden asla zevk alamadığım için frekans dengesi çok önemli .

    Gelelim o müthiş horn tweeter a. Midi sistem dendiği zaman mini sistemlerle arasında ki en bariz fark olarak yüksek frekansları gösterebilirim. Aynı dönemde çıkmış hiçbir mini sistem bir midi sistem kadar iyi yüksek frekanslara sahip olmuyor . Lv80 de işler iyice zıvanadan çıkmış :) öyle açık öyle ferah geliyor ki horn tweeter dan o güzel tizler ... O detayı duyduktan sonra başka bir ses sistemini asla kabul etmiyor kulaklarınız:) zillerin metal ve rock türevi müziklerde ki önemi tartışılmaz. Bunu çok doyurucu biçimde karşılıyor lv80 in horn tweeter ları.

    Stereo ayırımı da özellikle ivox Pro Gold u kullandıktan sonra olabilecek en iyi seviyeye geldi . Standart bir kablo da elimde mevcut . Haliyle onunla da denemeler yaptım . Farkı duymamak için gerçekten kulaklarda bir hassasiyet problemi olması gerekiyor. Burada ki hemen herkesin bu farkı duyacağından eminim . Kablo kullanımı elbette önemli ama abartıya kaçmak da gereksiz elbette .

    Müziği dinlerken bazen baskın bir frekans olup olmadığına odaklanıyorum. Bilirsiniz ki bu gibi müzik setleri çoğunlukla şöyle bir ön yargıya kurban gider 'klasik v tipi ses yapısı ya, baslar yoğun , orta frekans kayıp , tizler sivri ... ' gibi gibi... Bu aslında insanların kolaya kaçtığı bir durum. Her müzik seti için bunu söylemek o kadar anlamsız ki. Bunu söyleyen insanların, bu cihazların her birini dinlemiş olma ihtimali var mı sizce ? :) Tabi ön yargıları kırmak çok zordur o nedenle bu düşünce yapısındaki insanları bir kenara bırakıyorum ve devam ediyorum .

    Denge diyorduk , evet lv80 cidden baskın bir frekans verme niyetinde değil . Oldukça temiz , frekansların tane tane duyulduğu, gerektiği zaman korkutucu derecede güçlü bas sesleri ile bulunduğunuz ortamı sallama potansiyeli olan , bunu yaparken asla orta frekansların yok olmasına izin vermeyen ve her daim o harika tiz sesleri gayet uygun tonda verebilen horn tweeter a sahip bir sistem. Abartığımı düşünenler varsa ve Beşiktaş yakınlarında ikamet ediyorlarsa bir kaç parça dinletmek için misafir edebilirim :))

    Uzun süreli dinleti yaptığım zaman beni asla yormuyor ve daha önce de ifade ettiğim gibi kısık seste müzik dinlerken gayet iyi biçimde tatminkar bir performans elde ediyorsunuz. Çok doyurucu ve dolgun bir sesi var.

    Bu arada sırf diğer müzik türleri ile dinleti yapılabiliyor mu diye bazı farklı türler de denedim . Elektronik müzikten sanırım bahsetmeme gerek bile yok . O konuda zaten çok çok doyurucu . Ha ben bu anlamda türün bir takipçisi olmadığım için bas sesler bu müzik türünü devamlı dinleyen biri için az gelir mi hiç sanmıyorum:) yani bu az geliyorsa zaten çoğu sete toleransı kalmamıştır o kişinin. En çok klasik müzik ile dinleti yaptığım zaman neler çıkacak merak etmiştim, ben beklediğimden iyi buldum. Elimde Braveheart ın orjinal film müzikleri var . Londra senfoni orkestrası tarafından kaydedilen muhteşem müziklere sahip bu CD yi defalarca dinledim ve cidden çok çok tatmin edici bir hissiyat ile benzer türde bir kaç albüm dinlemeye devam ettim . Sadece bu türde Super woofer hep flat ayarda kaldı ben dinlerken . Diğer türlü cidden çok anlamsız yerlerde devasa bas sesleri duymak rahatsız edici olabiliyordu .

    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Evet lv80 ile ilgili aşağı yukarı aklımdakiler böyleydi. Şimdi isterseniz xgv80 e geçelim .


    SONY LBT XGV80 midi sistem analizi:

    Bu canavar ile yolumun kesişmesi 2003 yılına dayanıyor . İlk çıktığı gibi Doğubank a gelen ve bizim de her hafta rutin Doğubank seramonimizin olduğu yıllarda bir hafta sonu dostumla her zaman ki gibi dinletimizi yapmak için Doğubank ın yolunu tutmuştuk. İçeri girince alt kata inmemiz gerekiyordu müzik setlerini görebilmek için . Giriş katında pek fazla olmuyordu çünkü . Genellikle Doğubank a girince müzik sesleri duyardık, mağaza çalışanları müşteri çekmek için setin sesini açar , basları en yukarıya çeker , etrafta sarsıntı yaratır ve müşteri çekmeye çalışırdı :) biz de haliyle nereden ses gelirse oraya şöyle bir yönelirdik :) bu sefer ki hana girişimizde daha önce olmadığı kadar derin bir sarsıntı ve ses duyduk, dedik ne oluyor yahu :)) hemen alt kata yöneldik ve farklı bir set duruyordu dükkanda. Böyle kapının da tam ağzına koymuşlar :)) millet görsün gelsin misali ... Ses açıldıkça açılıyor , ne bir bozulma oluyor ne de güçten bir şey kaybediyordu set. Daha da güçleniyor ve resmen etrafı sanki biraz daha zorlasalar yıkacak gibi bir etki yaratıyordu. Bizde yarattığı izlenim resmen bu şekilde oldu . İlk tanışma böyle çarpıcı olunca haliyle seti unutmuyorsunuz:) yanına gittik ve adam bizi görüp daha da fazla sesi açmaya başladı , biz tabi ki o an dopamin sarhoşu modunda boş boş bakıyoruz sete :) x-groove u açmıştı zaten , bunu görüyorduk ama eq ayarı yapmamıştı ki bunu yapmaya başladı . Setin önünde duruyordum ve baslar arttıkça vücudumda bas seslerinin o sert vuruşlarını aşırı derecede hissetmeye başladım . Arkadaşım da benzer durumda öylece kalakalmıştı... Adam sakinleşip setin sesini kısınca biz de hemen fiyat bilgisi aldık . Çok net hatırlıyorum 1.350 milyon TL fiyat aldık :) yani fiyat o kadar yüksek geldi ki acaba neyi satıp da almaya çalışsak diye düşünmeye başlamıştım resmen :)

    Bu küçük tanışma anısı sonrası bu cihazla ne yazık ki yolum hiç kesişmedi. Set piyasadan kalktı ve ben asla o parayı toparlayamadım. Sonrasında temiz ve makul bir fiyata da bulamayınca set hayallerimizde kaldı malesef . Ta ki lv80 i aldıktan bir ay sonrasına kadar ...
    Oldukça ilginç aslında bu yaşadığım durumlar. Sen koca 20 sene boyunca bu beğendiğin , sesini duyduğun zaman delirdiğin setleri alma fırsatı bulama ve şimdi önce lv80 karşına çıksın , hemen ardından xgv80 de tertemiz şekilde karşına aynı kişi tarafından sunulan... Cidden ilginç :)

    Peki o halde cihazın eve adım attığı an ile devam edelim .

    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Bu da lv80 gibi koca üç adet kutu ile geldi ve yine harika bir kutulama vardı. Açmak için aynı uğraş verildi kısacası :)

    Set aslında yapı olarak lv80 e benziyor ama tabi ki daha yeni ve çok net olarak ben 2000 lerin cihazıyım diye bağırıyor adeta . Lv80 ise 2001 de çıkmış olmasına rağmen üzerinde ciddi biçimde ben 90lardan geldim durumu vardı . Bu benim için hiç sorun değil elbette . Ben 70lerin cihazlarına da hayranım . Her birine saygım var . 2010 sonrası çıkan setler hariç . Onlar cidden bana sinir bozucu geliyor .

    Neyse xgv80 e dönecek olursak set gerçekten gerek kalite algısı gerek görünüm olarak yeni ve iyi olduğunu gösteriyordu . Tuşları , plastik kalitesi, herşeyiyle üst model görünüyor kısacası . Hatta aşırı derecede ciddi bir Batman hayranı olarak lv80 i 70lerde ki Batman, xgv80 i da nolan ın Batman i olarak tanımlayabilirim. En azından görünüm olarak ;)

    Setin gövdesi ile devam edelim . Kullanılan iki adet STK 412-240 sayesinde güç arşa değecek duruma gelmiş ve gövde ağırlığı 17 kg a dayanmış . Hoparlörler ise muhtemelen kullanılan sürücü kaynaklı olarak 15 kg a düşmüş . Nedir o sürücü farkı derseniz xgv80 in Avrupa versiyonu için 20 cm super woofer, 18 cm de woofer ölçüsü veriliyor . İlginç bir şekilde başka bir spesifikasyonda 22 cm super woofer, 20 cm woofer da denilmiş. Ben açıkçası çok woofer da kullanılan kırmızı renginden olsa gerek çok net olarak lv80 ile boyut farkını algılayamadım ama benim çok da umrumda olan bir durum değil doğrusu . Bilgi amaçlı söylüyorum bunları .


    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Gerçekten gövde oldukça şık.


    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<


    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Tasarım olarak lv80 daha köşeliyken xgv80 de üst bölüm biraz farklı bir tasarımla yapılmış. Yine d.s.w. teknolojisi ile kabin içi işlevsel bir biçimde kullanılarak bas sesler için özel çalışma yapılmış. Bu arada iki setin de hava kanalları hoparlörün ön bölümünde yer almakta .

    Gelelim bu canavarın dokümantasyonunda yazan güç değerlerine. Öncelikle hoparlörler , setin gövdesine bi-wire bağlantı ile bağlanıyor. Bu durum Sony setlerde pek denk gelmediğimiz bir durum . İki adet STK dan biri woofer ve horn tweeter a güç veriyor , diğeri de super woofer a güç veriyor . Bu durumda da güç dağılımı tek kolon için şöyle yapılmış: 2*180 yani tek bir hoparlör 360 watt rms gücünde . Dolayısıyla set için 2*360 şeklinde bir değer verilmiş oluyor . Rakamları bir kenara bırakıp hemen genel özelliklere geçiyorum.

    *X-GROOVE: lv80 için söylediğim Sony nin alametifarikası olan groove efektinin yeni versiyonu. Açıkçası doğrudan bir kıyas yapmam imkansız . Sebebi ise groove lv80 de başka çalıyor , gerek kullanılan STK sebebiyle, gerekse de hoparlör yapısı sebebiyle . Lv80 de de x-groove olsa o zaman doğru bir kıyas yapmak mümkün olurdu. Neyse bir xgv80 deki x-groove a dönecek olursak tek kelimeyle işini yapan bir efekt tuşu. Sony için bu setlerin en önemli özelliği groove efekti desek yanlış söylemiş olmayız sanırım . Sese doğrudan ve çok net biçimde etki eden ve açtığınız vakit bir anda aşırı hırçınlaşan bir set oluyor karşınızda. Korkutan bir ses şiddeti bir anda çıkıveriyor ve sizi kendine hayran bırakıyor .

    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    *GAME ve GAME MIXING: setin en gereksiz bulduğum yanlarından biri bu özellik oluyor . İki seti kıyaslarken bu noktalara da değineceğim ama önce bu özelliği bir açıklayalım. Şimdi xgv80 in ses girişlerine bakınca phono , Md ve ön bölümde bulunan Game input u görüyoruz . Phono girişini sadece pikap için kullanacağınızdan dolayı onu geçiyorum. Md ise ne yazık ki ön bölümde bulunan Game input kadar yüksek ve güçlü bir ses veremiyor . Yani Md den giriş yaptığınız zaman ses düşük çıkıyor . Bu durum lv80 de ön tarafta bulunan ses girişinden bağlantı yaptığınız zaman da böyle oluyor bu arada . Ben öndeki game input tan ses bağlantısı yapıp denemelere başladım ve game mixing özelliğini aktif edip ne olduğuna baktığım zaman işlevsel olarak pek de verimli bulmadığımı söylemem gerekiyor . Yarattığı etki sese bir miktar şiddet kazandırmak ve özellikle üst frekansları yükseltmek . Üç kaddme ile ayarlanıyor. Tıpkı lv80 deki super woofer gibi . Low , mid ve high. Fakat Super woofer ayarından farklı olarak şöyle bir durum var. Game mixing i low a getirince sesin genelinde bir şiddet düşüşü yaşanıyor . Sanki gece müzik dinleyeceğiniz zaman bu ayara getirseniz daha uygun gibi geldi bana. Mid yaptığımız zaman şiddet artıyor hissedilir derecede, high ise en üst düzeyde şiddet demek oluyor ama üst frekanslara öyle yükleniyor ki ... Yaptığım denemelerde elektronik müzikte bu yüklenme sorun yaratmıyorken metal müzik gibi bir tür de game mixing high olursa bazı parçalarda net olarak seste bozulma duymanız kaçınılmaz oluyor. Ben ya kapalı tutuyorum da ya mid ayarına getiriyorum. Ama stüdyo kaydına göre genelde ayarlamak zorunda kaldığım bir ayar diyebilirim ve adının game olmasına cidden anlam veremedim doğrusu :)

    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    *EFFECT: bu bölüm tıpkı lv80 de olduğu gibi parametrik eq ayarlarının yapıldığı ve hazır eq ayarlarından seçim yaptığımız bölüm. Tabi benim epey hayal kırıklığına uğradığım bir bölüm aynı zamanda ne yazık ki . Ayar yapabildiğimiz sadece 3 bant var . Yani low-mid-high olarak ayarlanmış ve detaylı bir frekans ayarı yapmak mümkün değil . Bu handikap yetmezmiş gibi Sony bize sadece bir tane kişisel ayar yapma izni veriyor ve onu da kayıt edemiyoruz. Cidden şaka gibi ama bu ufak detaylar işi bozan şeyler malesef. Bir adet kişisel dosyaya üç bant frekanstan size uygun olduğunu düşündüğünüz ayarı yapıyorsunuz ama başka bir hazır ayar seçip kişisel ayarınıza geri geldiğiniz zaman yine aynı ayarı yapmak zorundasınız. Japon işte diyip geçiyorum :)

    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    *SURROUND: işte ses ayar bölümünde ki son parametre . Lv80 deki ile aynı etkiye sahip ve sese ambiyans katmak dışında başka bir işlevi yok haliyle. Bazı müziklerde cidden keyif verici oluyor ama ben bu sette de genelde kapalı tutuyorum.

    Gördüğünüz üzere bazı ayarlar eksik . Bu bölüm de artık iki seti kıyaslarken bahsedeceğim kısım olacak .

    Şimdi setin ses performansına gelelim . Dinletilerimi yine yoğunlukla kendi dinlediğim müzik türü olan metal ve alt türlerinde yaptım . Öncelikle geçmiş anılardan alıntı yaparak başladığım yazımın girişinde ki o yüksek ses olgusuna vurgu yaparak devam etmek istiyorum . Seti ilk çalıştırdığım zaman duyduğum şey aşırı yoğun bir bas ve bunu gücü ile ifade eden durum oldu. Düşük seste bile o gücü hissetirmesi çok hoş aslında :) yani Sony , insanları nasıl etkileyeceğini cidden biliyor ve buna göre ürünler çıkartıyor . En azından o yıllarda böyleymiş :) sesi biraz açayım bari dediğim zaman o basın gerçekten bir yıkım yaratıcasına arttığını duydum ve şaşkınlığım muhtemelen yüzüme yansıdı :)) dedim bu nedir böyle :) şu bas seslerini bir kısayım yahu dedim resmen :) kıstım kısmasına ama cihaz sanki her haliyle bas vermeye çalışıyor gibi bir his yarattı bende . Dedim bu cihaz beni biraz uğraştıracak anlaşılan :) x-groove u kapatınca haliyle daha 'normal' çalmaya başladı . Bu şekilde ses seviyesi ile oynadığım zaman yüksekliği cidden kayda değer biçimde fazla olduğunu hissettiriyordu. Tekrar x-groove u açtım ve yine o duvra yıkacak gibi olan baslar geri geldi :) tamam dedim aynı eq ayarı ile olmayacak bu iş. Lv80 de yaptığım eq ayarının aynısı ile deneme yapıyordum ama xgv80 in ses yapısı tamamen farklı . Dolayısıyla eq den düşük frekansı (yani low kısmını ) -2 ye ve hatta -4 e getirdim . Eh şimdi o yoğunluk gitmişti ama bu şekilde de bir şeyler eksik gibi hissettiriyordu. Cidden kafam bir an karıştı . Setin böyle olduğunu çok iyi hatırlayamıyordum ama yıkıcı basları olduğunu çok çok iyi hatırlıyordum .

    Bu arada yüksek frekanslar da da bir farklılık bir geride kalma hissetmiştim. Yani cihazın basları öyle yoğun öyle güçlüydü ki tiz sesler için +2 DB lik bir doping şarttı :) normalde pek +2 nin üzerine çıkarmadım tiz frekansını +4 DB yaptım ve basları 0db e getirdim . Orta frekans ise 0 DB de idi. Bu şekilde Game mixing özelliğini de mid yapınca bazı CD lerde istediğim gibi performans almaya başladım . Setin ses rengi için çok sert tanımlaması yapmam uygun olacaktır. Cidden sert. Ha farklı bir ses rengi var ve sesi azıcık arttırınca volume artışı ile birlikte sizin adrenalin seviyeniz de artmaya başlıyor :) lv80 in basları için söylediklerimi iki ile çarpın:) xgv80 böyle bir bas veriyor işte . Ha gerek var mı derseniz bence yok :))) ama Sony bu , illa bir şeyler ekstrem seviyede olmalı ... Ben lv80 i Dodge viper olarak tanımlıyorum, aşırı güçlü , dengeli sayılabilecek bir ses tonu var ve yeri geldiği zaman uzun süre keyifle müzik dinleyebiliyorsunuz. Xgv80 ise tam anlamıyla bir Dodge Challenger demon:))) bir canavar, bir düz yol canavarı , sınırsız bir gücü var gibi, sesini arttırdıkça daha da feci bir şiddetle sizi sarsıyor...


    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<
    Eskiden almış olduğum kasetlerin CD versiyonlarını da bulup arşivime eklemek cidden harika bir duygu . Bu albümleri kaset olarak ve CD olarak dinledim. İlginç şekilde xgv80 in hem CD bölümü hem de kaset bölümü çalışıyor . Tabi CD bölümünü sadece deneme amaçlı kullandım , sonra lx58 e döndüm ve farkı duymanızı cidden isterdim . Gece ile gündüz gibi... Ama kaset kısmı gerçekten harika çalıyor. Elimde ki çoğu kaseti dinleyip nostalji yaptım .


    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Sesi ne seviyeye getirdin derseniz 15-16 dan yukarısı çok akıl kârı gözükmüyor:)))) cidden tatmin seviyesine 13-15 civarı gerçekleşiyor ve bir vokal falan duyamıyorsanız sesi 16 dan yukarı çıkarmak çok kolay değil :)

    Son olarak bu midi sistemde de vacs olduğunu söylememe gerek yoktur herhalde. Sony 90ların ortasından itibaren bu teknolojiyi her müzik setinde kullandı ve o bozulmayan ses yapısı ile insanlarda kalite algısını oluşturdu.

    Evet bunca şeyden bahsettim , şimdi bu iki seti kısaca kıyaslamaya çalışacağım arkadaşlar.

    Aslında bana göre marka Sony olmasına rağmen gece gündüz kadar olmasa da ona yakın bir ayrım var iki set arasında . Cidden ses renkleri aşırı farklı. Aslında iki seti de aktif kullanmak istememin nedeni bu . Farklı renkleri gerçekten seviyorum ve bazen tercih yapamazsınız. Bu durumda imkan varsa iki cihazı da kullanmak en doğrusu idi. Bende öyle yaptım .


    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Bir çok kombinasyon denememe rağmen bu şekilde oldukça iyi performans alıyorum iki setten de. Lv80 için yumuşak bir ses rengi var demiştim, xgv80 ise 180 derece farklı resmen. Çok sert ve özellikle lv80 de yumuşak ve tatlı bir bas sizi sararken xgv80 de geniş bir bas hissiyatı değil de direkt olarak midenize odaklanan bir boksör misali sert bas vuruşları ile karşılaşıyorsunuz. Bu farklılık aslında hoşuma gitti, bazen ikisine de ayrı ayrı ihtiyaç duyabiliyorsunuz. Ama şunu söylemek lazım , lv80 deki super woofer ayarı ve sync bass ayarı sesi gerçekten benim istediğim tarza çok daha iyi yaklaştırıyor. Xgv80 de Super woofer ayarı koyulmamış ama düşündüğüm zaman iyi ki yok dedim . Cidden o şekilde müzik dinlemek bana işkence olurdu herhalde. Şu haliyle baslar lv80 gibi yumuşak değil evet ama aşırı güçlü . Aynı şey orta ve üst frekans seslerde de mevcut . Lv80 yine tatlı diye tabir edeceğim bir ton ile çalarken xgv80 kemik kırmak üzerine üzerinize gelen bir gladyatör gibi :) farkındaysanız bunları söylerken bu iyi şu kötü demiyorum, sebebi ise bu iki ses renginin de seveni var sevmeyeni var. Ben sadece aradaki farkı belirtiyorum ki bu cihazlardan birini alacak olan bir arkadaş olursa bu söylediklerim doğrultusunda kendisine en uygun olan seti satın alsın . Yani siz yumuşak ses rengine sahip bir seti sevmiyorsanız lv80 sizin için hiçbir şey ifade etmeyecektir .

    Bu durumda xgv80 tek tercih olabilir . Sert sesi , yıkıcı basları ve aşırı yüksek ses gücü sayesinde . Lv80 ise ses gücü konusunda xgv80 den hiç de geri kalmıyor aslında ama xgv80 in o yoğun bas sesleri yok mu ? Benim gibi bu derece basları sevmeyen birini bile etkileyip kendisini dinletiyor :)

    Sonuçta xgv80 için doğru bir eq ile o yoğun baslar bir nebze kontrol altına alınsa da xgv80 in karakteristik özelliği aşırı bas üretmek üzerine . Güç ve sert ses yapısı da diğer belirgin özellikleri . Lv80 ise hem güçlüyüm hem de seste dengeli bir yapıdayım diyor. Daha az ayar ile daha geniş müzik türlerini rahat çalabiliyor. Bu konuda xgv80 daha sınırlı kalıyor. Yani onunla klasik müzik dinlemeseniz iyi olur :)

    Son olarak geniş müzik CD arşivimin bir bölümünü de paylaşmak istiyorum . Bu albümlerin neredeyse hepsini bu setleri aldıktan sonra tekrar dinledim . Haliyle dopamin komasına girmişte olabilirim :)

    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<



    Bu da bonus olsun ;) 2009 yılında şu an ki odamın o zaman ki hali :) mhc gn1200d ve Samsung 226bw :) hey gidi hey...
    >>>Sony Müzik Setleri (#Ana Başlık#)<<<

    Uzun bir yazı oldu , vakit ayırıp okuyan tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum . Sormak istediğiniz olursa seve seve cevaplamaya gayret ederim .



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi venom800 -- 28 Şubat 2021; 17:37:1 >



  • LBT XB6 sahibiyim.Yaşımız gereği çocukluğumuzda ve gençliğimizde böylesine kaliteli cihazlara sahip olduğumuz için bizim jenerasyonumuzu şanslı buluyorum. Şimdiki ses sistemleri gürültüden başka bir işe yaramıyor. Günümüzdeki gençlerin çoğu ses sisteminin sadece hayvan gibi bass vurmasından ibaret sanıyorlar. Bir müzik-ses sistemi, dinlediğiniz müzikteki tüm sesleri, efektleri, ensturmanları ve vokal seslerini net bir şekilde duyabilirseniz o zaman kalitelidir.

    Uzun lafın kısası 1970-2000 yılları arasında üretilen çoğu cihazlar günümüzdekilerden çok daha sağlam dayanıklı ve kaliteliydi

    Sony GR7'nin eq ayar ve diğer bazı tuşlarındaki problemlerinden dolayı tekrar söktüm.


    cihazı 1997 2.hafta üretimi, 2010da almıştım, kutusu ve içeriği hala depoda duruyor.





    besmele çekip işe başladım :) sürekli evde kullanılması ve tv ünitesinin içinde durmasına rağmen içinde bir hayli toz var.





    2 saatlik çay sigara uğraş sonucu setin dağıtılmış hali..


    2x70W RMS stk amfi kartı, apartman yaşamı için çok bile :(


    genel olarak zamanının tüm sony'lerinde olan kss 213d optik pick up, lensin her iki tarafı ve prizma temizlenecek.

    lazer denilen bu kısım statik elektriğe karşı oldukça hassas. sökecek arkadaşlar benim yaptığım gibi topraklama bilekliği kullanabilir.

    meşhur ön panel kartı ve yeni tact sviçler.


    TCM-220wr2 tape deck mekanizması, lastikler iyi görünüyor gibi bakıcaz.


    Sony hazır olana kadar restorasyonunu yeni bitirdiğim Aiwa ile idare edecez artık..

    Tekrar selam,


    Ön panel, cd bölümü dahil tüm plastik aksamları yıkadım.

    Anakarttaki giriş çıkış portlarının lehimlerini tazeledim.

    Tüm konnektör ve önemli devre elemanlarının lehimlerini tazeledim.

    Kartları ipa ve selülozik tiner ile temizledim. flex kabloları sildim.

    Ön panel kartındaki ve sıkıntı yapmaya yakın tact sviçleri değiştirdim.








    Ön panel kartının butonlarını kontrol etmek için sistemi masa üstüne kurup test ettim.

    yeni lehimlediğim tact sviçler biraz sert olsada sıkıntısız çalıştılar.



    floresan ekranın lehimlerini tazeledim.



    tüm sistemi bağlayıp genel bir test yaptım, cd bölümü sıkıntısız, kasetçalar b deckinde problem var kafa reverse yaparken yarıda kalıyor :( akşam söküp bakıcam.


    kartları montajlamaya başladım.





    kasa, ön panel ve cd bölümü hazır.

  • Her zaman derim, müzik stereo sistemlerde dinlenir.
  • valla bende buna benzer bir başlık açmayı düşünüyordum sen benden önce davranmışsın bende çok merak ediyorum yaa.. yani sony yıllar önce müzik setlerinde mega bass kullanırken bu kadar da mükemmel değildi yani bass lar. hatta çok kötü bir sorunu bile vardı o yıllardaki mega bass ı olan bütün sony ler bass yutuyordu yaa sesi düşükken dolgun ve net bir bass duyabiliyordunuz ama sesi yükseltince bass resmen gidiyordu.. neyse sony mükemmel groove efektini bulunca bu sorunda ortadan kalktı sonunda ya hep bass bass diyoruz ama sony nin tizleride mükemmel yaw hele hele midi sistem deki horn twiter öyle güçlü ve net tiz sesleri veriyorki oooooffff gerçekten mükemmel. valla sony yi bu groove efektinden dolayı tebrik ediyorum yani öyle böyle değil gerçekten muazzam ve stereo konusunda da arkadaşlara %100 katılıyorum. müzik kesinlikle stereo bir sistemde çok daha keyifli bir şekilde dinleniyor
  • kendimi şanslı hissettim ya bende de rx30 var biraz eskidir ama onda da groove var ve grooveyi açınca salondaki gigaworks ile başa çıkabiliyorum
  • YALNIZ GROOVE MU V-GROOVE VE X-GROOVE U UNUTUYORSUNUZ
  • YALNIZ BİRŞEY SÖYLEYEYİM SONYNİN EV SİNEMA SİSTEMLERİ MÜZİK SETLERİ KADAR TATMİN EDİCİ DEĞİL
  • tabii canım v-groove x-groove unutulurmu hiç o bassı duyan bir daha unuturmu sinema sistemleri için doğru söylemişsin hatta sony bana göre müzik setleri dışında hiçbir ses sistemine böyle özenmiyor.. yani teknosa da bir 5.1 sony dinlemiştim hiçmi hiç beğenmedim yani. çok kötü geldi sesi yaa bide 700watt r.m.s diye yazmışlar oda pek gerçekçi gelmedi açıkçası ama müzik setinde kimse sony nin eline su dökemez
  • arkadaşlar aynen dediğiniz gibi bendede mhc-rv900d modelli müzik seti var v-grooveli basslar müthiş resmen duvarları binayı eşyaları sallıyor acayipyav böyle bir ses ben daha duymadım sesi tizide çok müthiş setin
  • geçen 1500 ytl civarı fiyatlı bir sony müzik seti dinledim modelini bilmiyorum neyse hiçte söylendiği gibi değil bence benim hoşuma gitmedi o paraya bence hiç te iyi değil
  • philips in linkteki modeli hakkında yorum yapabilecek olan varmı.

    http://www.ekonomikticaret.com/ekonomikticaret/product.aspx?dept_id=5669&p_id=besgmstphilfmcd708
  • quote:

    Orjinalden alıntı: THUNDERBIRD

    geçen 1500 ytl civarı fiyatlı bir sony müzik seti dinledim modelini bilmiyorum neyse hiçte söylendiği gibi değil bence benim hoşuma gitmedi o paraya bence hiç te iyi değil



    nerede dinledin acaba? yani bazı yerlerde sony müzik setleri haddinden fazla fiyata satılıyorda o yüzden soruyorum. benim doğubank ta dinlediğim bütün sony müzik setleri fiyatını son kuruşuna kadar hakeden sistemlerdir birde modelini hatırlarsan yazıver acaba hangi modelmiş merak ettim..
  • uzun süre sony rx77 dinledim eskiden gerçekten çok kötü bir sistemdi.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: pprodigyy


    quote:

    Orjinalden alıntı: @armagedon@

    müzik setinde sony lider laf yok



    technics derim başka bişi demem.


    technics de mükemmeldir onunda bir çok modelini dinlemişimdir, çoğu modelinde sistem hiç distorsiyon bile yapmaz amaa güçlü hoparlör pek yapmaz.. yani dinlediğim sistemler hep 100watt, 200watt falandı.. sony nin midi leri gibi şöyle 2 tane 8" woofer ve toplamda 720 watt r.m.s güç falan asla göremedim yani..
  • İZMİR YILMAZER TİCARET TE DİNLEDİM
  • ben bugüne kadar dinlediğim midi sonyler arasında hiç birinden kötü ses almadım
    sony diyorum başkada bişey demiyorum
  • yapmayın arkadaşlar bu kadarda abartmayın sony i.genel olarak bakıldığı zaman sony ürünlerinin werdiği ses kötü,kaliteden uzak kalıyor
  • sony kötü olurmuymuş arkadaşlar sonyden bahsediyoruz creative gibi üç kuruşluk markalardan değil yani bende teknosada bir subwooferli sony müzik seti görmüştüm sesi kötüydü yani hoşuma gitmemişti 650ytl küsürdü zaten ucuzdu fiyatı bendede sony hi-fi sistem var sesi her şeyi müthiş müzik setinin her müzik setisi iyi olmuyor sesi evet ses sistemlerini bilemem tutulmuyorlar öyle ama yinde iyidir sony sesde bide birşey soracam bu midi müzik setleri nası oluyor yani bendekinde mini hi-fi component sistem yazıyor dvdli dolby dıgıtal,dtsli falan onlar dahamı iyiki?
  • sony piyasada kötünün iyisi olarak geçer arkadaşlar
  • inanmıyorsan araştır
  • quote:

    Orjinalden alıntı: chef1119

    sony piyasada kötünün iyisi olarak geçer arkadaşlar


    +1
    Bendede imzamda görebileceğiniz güzel bir sony set var. cidden sesi harika. Ancak arkadaşın dedği gibi sony kötünün iyisi olayı doğru...
  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.