Şimdi Ara

Komplo Teorileri.

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
3
Cevap
0
Favori
433
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Komplo teorilerinin hangi amaçlarla oluşturulduğunu, gerçek komplolarla komplo teorilerini nasıl ayırt edebileceğimizi, hemen hemen her kesimden çok sayıda insanın sorgusuz sualsiz kendilerine yakın gelen komplo teorilerini neden bu kadar çabuk kabullendiğini, teoriler üretilirken faydalanılan argümanları anlamaya yönelik faydalı olduğunu düşündüğüm bir yazıyı paylaşmak istiyorum.

    Komplo Teorileri – 1: Her derde deva

    Komplo Teorileri – 2: Bana Kül Yutturamazsınız!

    Komplo Teorileri – 3: Milletin ağzı torba değil ki büzesin



    Özellikle de şu bölüm kullanılan komplo teorilerinde kullanılan safsataları anlayabilmek için birebir:

    quote:



    Yalansavar’da sık sık mantık safsatalarından bahsediyoruz. Şimdi gelin, komplo teorilerinde sıklıkla görülen, eskilerin kıyas-ı batıl dedikleri bu safsataların bir kaçından bahsedelim biraz da.

    1 – “Bunu herkes bilir” argümanı:

    Latincede argumentum ad populum olarak geçen bu safsatada, ‘çoğunluk inanıyorsa doğrudur’ şeklinde bir mantık ileri sürülür. Mesela:

    - “Ahmet Bey eşini aldatıyormuş!”
    - “Nerden biliyorsun?”
    - “Herkes söylüyor. Bu kadar insan yalan söyleyecek değil ya!”

    Peki bu bir delil midir? Elbette ki hayır. Kimi zaman bu argüman tersten de kullanılır. Örneğin, “Elif Şafak kötü bir yazar olmalı, bu kadar okunduğuna göre!”

    Hatta çocuklar bile sık sık kullanır bu argümanı:

    - “Dondurma istiyorum!”
    - “Olmaz, alamazsın!”
    - “Ama bütün arkadaşlarım aldııı!”

    2 – Asiliğe övgü:

    Komplo teorileri kimi zaman da içimizdeki asi ruhu uyandırarak bizi inandırmaya çalışırlar. Ne de olsa hiçbirimiz güdülen bir koyun yerine konmaktan hoşlanmayız, bir çoğumuz resmi açıklamalara şüphe ile yaklaşırız. Komplo teorisyenleri de bunu bildikleri için ustaca kullanırlar. “Falanca devletin resmi açıklaması böyle, tabi buna inanacak kadar safsanız!” gibi ibareler kullanılır.

    3 – Tabanca argümanı:

    Çok yakın olmayan bir hedefe tüfek yerine tabanca ile ateş ettiğinizde onu daha çabuk vurabilirsiniz çünkü tabanca ile vurana dek art arda çabucak defalarca ateş edebilirsiniz. Bir tartışmada da çok sağlam 1-2 argüman yerine, çok sağlam olmasalar da bir sürü açıklama öne sürmek daha ikna edici olur çünkü karşımızdaki insanda “ne kadar çok argümanı var, ne de olsa hepsi yanlış olamaz” izlenimi bırakırız. Ayrıca ortaya ne kadar çok argüman atarsak, bunlardan en az birinin şu ya da bu sebeple karşımızdaki kişinin aklını çelme ihtimali daha fazla olacaktır.

    4 – Çöp adam:

    Tepkisel indirgemecilik de denen bu safsata ise şöyle işler: Karşımızdakinin söylediği bir lafın işimize gelen tarafını alıp, iyice abartıp, sonra onu karşımızdaki kişinin aleyhine kullanırız. Mesela:

    - “Bence din öğretimi okullarda mecburi olmamalı.”
    - “Ne yani, herkes dinsiz mi olsun!?”

    Ya da tersten işletirsek:

    - “Bence okullarda isteyen seçmeli din dersi alabilmeli.”
    - “Şeriat gelsin yani, bunu mu istiyosun!?”

    5 – Sağlam kaynağı olmayan bilgiler kullanmak:

    En sık karşılaşılan örneklerden birisidir. Karşımızdaki kişi “kesin eminim” ya da “bi yerde okumuştum” diyip yanlış, varolmayan ya da doğruluğu yeterince test edilmemiş bir bilgiyi teorisini ispatlamak için ortaya atar. Ancak daha sonradan eve gidip etraflıca araştırırsanız bulursunuz aslında o bilginin hiç de güvenilir olmadığını.

    6 – Sadece işine gelen bilgiyi seçme:

    Böyle bir durumda komplo teorisyeni bir yazı ya da konuşmayı örnek gösterirken, kendi iddiasını desteklediğini düşündüğü kısmı hararetle açıklarken, iddiası ile ters düşen kısımlara hiç değinmez. Eğer sizin o konu, yazı ya da konuşma hakkında fazla bilginiz yoksa, eksik olan bilgileri bilmediğiniz için komplo teorisi size çok inandırıcı gelir.

    Kıssadan hisse: Uzmanı olmadığınız konulardaki yorumlara inanmadan önce mutlaka o konunun bir uzmanına danışın. Mesela fizik, kimya, tıp vb. gibi konularda.

    Sergen Yalçın başarılı bir futbolcuydu. Ama bu onu teknoloji uzmanı yapar mı?

    7 – Bir Bilen Safsatası:

    Latincede argumentum ad verecundiam olarak geçen bu safsatada, ünlü ya da güvenilir bir kişinin ismi teoriyi desteklemek için kullanılır. “Falanca kişiyi hepimiz tanıyoruz, o da tıpkı benim gibi düşünüyor” gibi.

    8 – Başka bir açıklama yok, demek ki benim açıklamam doğru:

    Latincede argumentum ad ignorantiam şeklinde geçen bir safsatadır. [14] Mesela, “UFO’ların olmadığına dair hiç bir delil yoktur, demek ki UFO’lar vardır”, gibi.

    9 – Tesadüfler şahidimdir:

    Tesadüfler de sık sık argüman olarak kullanılır. Mesela çok sıcak bir günde bir deprem olduğunu varsayalım. Birileri hemen sıcak hava ile deprem arasında bir neden-sonuç ilişkisi yaratıverir. Komplo teorilerinde de, eğer teoriyi destekler nitelikteyse, eşzamanlı ya da birbiri ardına gelen olaylar arasında, ortada kuvvetli bir delil olmasa da, bir bağlantı olduğu iddia ya da ima edilir.

    Bu ve benzeri safsatalar komplo teorilerini anlatan kişileri ilk bakışta inandırıcı kılar. Hele bu teoriler bir de önceden içimizde varolan değer veya önyargılarla uyumluysa ikna olmamız daha da kolaylaşır.

    Öte yandan, bir saplantı halinde hiç durmadan komplo teorilerine inanan ve/veya yayan kişilerin bazılarında paranoya, inkar (Die Verneinung) ya da şizofreni gibi psikolojik sorunlar bulunduğu da öne sürülmüştür.







  • Asiliğe övgü yapıyorum baya
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.