Şimdi Ara

Yarın birgün biz de asker olacağız.

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
34
Cevap
0
Favori
2.088
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Karabulut cinayetini bilenlerin alttaki italik yazıyı okuması şart değil.

    4 Mart 2009.
    Münevver Karabulut adlı bir kurbanın cesedi bir çöplükte bulundu. Haberlerde yer aldı. Başta sıradan bir cinayet gibi geldi, zamanla üstüne çok düşüldü. Pek merak etmemiştim başta neden bu kadar üstüne gidildiğini. Biraz araştırdım ve bulabildiğim tek geçerli bilgi, çok zengin ve rahat bir yaşam sürdüren bir aile kızı olduğu idi.

    Katil zanlısı arandı, emniyet müdürü açıklamalar yaptı, bu sırada terör eylemleri de devam ediyordu, terör eylemleri 1-2 gün, bilemedin 1 hafta gündemde oluyordu ancak karabulut cinayeti zarif bir omuz hareketiyle terör eylemlerini ring dışına itiveriyordu.

    Katil zanlısı için tonlarca söylenti, iddia, yalan yanlış bilgi sürüldü, tartışma programlarına konu oldu, nice kıyametler koptu, zanlının teslimi için kurbanın babası para teklif etti, zanlı bir süre sonra ummadık yerden çıktı, yakalandı vs. vs. Dizi film izler gibi izlemeye başladı millet. Cem acaba bebe mahkemesinde mi, yetişkin mahkemesinde mi yargılanacak? Cem'e ne olacak? Cem'in babası da mı işin içinde? Zanlı yakalandı ancak hala olay gündemde.


    4 askerin el bombasıyla cezalandırılarak öldürülmesi olayını bilenlerin alttaki kalın yazıyı okuması şart değil.


    17 Ağustos 2009.

    Nöbeti sırasında uyuyan bir asker, bir teğmenin yetkisini kötüye kullanması nedeniyle kendisiyle beraber 4 askerin ölümüne neden oldu. Ölüm basit bir cinayet değil, kendi gözümde "zoraki intihar" gibi birşey. Teğmen bir el bombasının pimini çekip, nöbette uyurken yakalanan askerin eline tutuşturmuş, o asker de saatlerce bombadan kurtulmanın yolunu aramış ve arkadaşlarından yardım isterken bir nedenden dolayı el bombası patlamış. O anki ruh hali bile insanı kusturmaya yeter diye tahmin ediyorum. Böylesine iğrenç bir cezayı Hitler bile aklına getiremezdi sanırım.
    Cem garipoğlu hala didik didik aranırken, Elazığ'da bu olay meydana geliyor. Gündeme biraz geç düşen olay, yine karabulut cinayetine nakavt oldu ve gündemde fazla duramadı ancak aralıklarla tartışmalar halinde tekrara gündeme düştü.


    Şimdi bu iki olay arasındaki farklara bakalım.

    > Karabulut cinayeti hemen hemen her gün haberlere konu oluyordu. Münevver'in babası bile medyada artık ses getirebilecek güce gelmişti. Ancak bu 4 asker'in aileleri piyasaya bile çıkmadı.

    > Karabulut cinayetini, millet nefesini tutarak takip etti, hala devam ediyor. Cem'in yakalandığı veya adliyeye götürüldüğü görüntüleri izlerseniz, milletin toplanıp yuhaladığını, ıslıklar çaldığını görürsünüz. Aynı tepki bu teğmen için gösterildi mi? Sanırım gazeteciler bile gitmeye üşenmiş, youtube'de bir tek görüntü bile yok.

    > Karabulut cinayetinde katil zanlısına ve babasına müebbet hapis bile istenmiş. Oysa 4 asker öldüren teğmene bugün 9 yıl küsür hapis cezası verildi, askeri mahkeme tarafından sanırım. Hesaplarsak, her bir asker için 2.5 yıldan az bir hapis cezası.

    > Cinayetlerin arasındaki en büyük fark ise şu olsa gerek:
    Karabulut cinayeti, Sivilin sivili öldürmesi şeklinde. Bir emir-itaat sözkonusu değil, Karabulut kendini savunabilirdi, Cem'e zarar vermeyecek şekilde kendini savunduğunda yaptırım sözkonusu değil. Münevver olay mahallinde zoraki olarak bulunmadı (Tabi cinayeti önceden bilemeyeceği için bu biraz mantıksız gelebilir, ama ihtimaller üzerinde durulması gerekirse evet, olay mahallinde bulunmaması ihtimali de vardı.).
    4 asker'in öldürülmesi olayı ise bir çıkmaz yol gibi, Asker emir altında, itaat etmezse cezalandırılır, savunmaya pek hakkı yok, teğmen ne derse onu yapmalı. Karşı çıkarsa öyle ya da böyle bir yaptırım uygulanır. İki ucu tezekli değnek...

    Şimdi benim de bir sorum var. Münevver denen şahs-ı muhterem kimdi de, hem katil zanlısına hem de yataklık eden babasına müebbet hapis istenebiliyorken, 4 askeri çok fechi bir şekilde, göstere göstere öldüren bir teğmene neden yalnızca 9 yıl hapis yetebiliyor ve neden buna kimse seslenmiyor? Tepkiler neden böylesine ters orantılı, böylesine insanlık suçları neden memlekette göz ardı ediliyor?

    Tartışmaya açalım



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ScramJet -- 21 Kasım 2009; 21:16:19 >







  • Çok çarpıcı bir noktaya değinmişsin. Genç bir kızın kafasının kesilerek öldürülmesi, zengin ve güçlü bir ailenin oğlunun cinayet zanlısı olması halkın tepkisini/ilgisini(?) çeker doğal olarak. Bir de birkaç ay boyunca kaçınca, o süre boyunca medya önümüze koydu aynı haberi. Diğer yandan 4 askerin ölümü hem de görevini kötüye kullanan bir teğmen yüzünden, medya bunu göz önünde istemiyor diye düşünüyorum. Medyanın da gücünü, hangi hükümet döneminde olursa olsun hükümete ultimatom verebilmesini, askeriyeye sırtını dayaması açıklıyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: eskiekşiyazarı

    Çok çarpıcı bir noktaya değinmişsin. Genç bir kızın kafasının kesilerek öldürülmesi, zengin ve güçlü bir ailenin oğlunun cinayet zanlısı olması halkın tepkisini/ilgisini(?) çeker doğal olarak. Bir de birkaç ay boyunca kaçınca, o süre boyunca medya önümüze koydu aynı haberi. Diğer yandan 4 askerin ölümü hem de görevini kötüye kullanan bir teğmen yüzünden, medya bunu göz önünde istemiyor diye düşünüyorum. Medyanın da gücünü, hangi hükümet döneminde olursa olsun hükümete ultimatom verebilmesini, askeriyeye sırtını dayaması açıklıyor.
    Rezalet tamamen. Basın sesini çıkarmaya korkuyor...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: lejyonerx

    Çok çarpıcı bir noktaya değinmişsin. Genç bir kızın kafasının kesilerek öldürülmesi, zengin ve güçlü bir ailenin oğlunun cinayet zanlısı olması halkın tepkisini/ilgisini(?) çeker doğal olarak. Bir de birkaç ay boyunca kaçınca, o süre boyunca medya önümüze koydu aynı haberi. Diğer yandan 4 askerin ölümü hem de görevini kötüye kullanan bir teğmen yüzünden, medya bunu göz önünde istemiyor diye düşünüyorum. Medyanın da gücünü, hangi hükümet döneminde olursa olsun hükümete ultimatom verebilmesini, askeriyeye sırtını dayaması açıklıyor.


    İşin psikolojik kısmını geçelim. Olayların ortak noktası, ikisinin de cinayet olması, kaç tane olursa olsun her iki olayda da bir insan veya insanlar ölmüş. Birinci olay için bu böyledir, bizi bağlamayan büyük bir kısmı var. Allah rahmet eylesin, bir insan öldürülmüş. Ancak ikinci olayda belki de herkesin söylediği veya aklından geçirip de söyleyemediği , çok vahim bir durum var.
    Yarın birgün biz de asker olacağız. Eğer "Er" olan asker, bu denli ucuz ise, ben hangi cesaretle askere gideceğim?
    Olaydaki acizliğe bakın : Askersin, en kötü ihtimalle ölürsen "Terörist kurşunu" ile ölürsün diye hesaplarken, sırtından bıçaklanarak üst rütbeli bir asker tarafından öldürülüyorsun.

    Diyelimki medya taraf tuttu. Hani bizim 20 asker terörist tarafından öldürüldüğünde sokaklara çıkıp basbas bağıran gençlerimiz? Bu olay terör saldırısından da kötü ne de olsa, ordunun içinde hainler var (ne zamandan beri var orası tartışılır gerçi, yalnızca bu olay için söyleyeyim).

    Ha hakikaten, orduya ihanetin veya kendi askerine silahla saldırmanın yaptırımı neydi acaba? Araştırmak lazım




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ScramJet

    quote:

    Orijinalden alıntı: lejyonerx

    Çok çarpıcı bir noktaya değinmişsin. Genç bir kızın kafasının kesilerek öldürülmesi, zengin ve güçlü bir ailenin oğlunun cinayet zanlısı olması halkın tepkisini/ilgisini(?) çeker doğal olarak. Bir de birkaç ay boyunca kaçınca, o süre boyunca medya önümüze koydu aynı haberi. Diğer yandan 4 askerin ölümü hem de görevini kötüye kullanan bir teğmen yüzünden, medya bunu göz önünde istemiyor diye düşünüyorum. Medyanın da gücünü, hangi hükümet döneminde olursa olsun hükümete ultimatom verebilmesini, askeriyeye sırtını dayaması açıklıyor.


    İşin psikolojik kısmını geçelim. Olayların ortak noktası, ikisinin de cinayet olması, kaç tane olursa olsun her iki olayda da bir insan veya insanlar ölmüş. Birinci olay için bu böyledir, bizi bağlamayan büyük bir kısmı var. Allah rahmet eylesin, bir insan öldürülmüş. Ancak ikinci olayda belki de herkesin söylediği veya aklından geçirip de söyleyemediği , çok vahim bir durum var.
    Yarın birgün biz de asker olacağız. Eğer "Er" olan asker, bu denli ucuz ise, ben hangi cesaretle askere gideceğim?
    Olaydaki acizliğe bakın : Askersin, en kötü ihtimalle ölürsen "Terörist kurşunu" ile ölürsün diye hesaplarken, sırtından bıçaklanarak üst rütbeli bir asker tarafından öldürülüyorsun.

    Diyelimki medya taraf tuttu. Hani bizim 20 asker terörist tarafından öldürüldüğünde sokaklara çıkıp basbas bağıran gençlerimiz? Bu olay terör saldırısından da kötü ne de olsa, ordunun içinde hainler var (ne zamandan beri var orası tartışılır gerçi, yalnızca bu olay için söyleyeyim).

    Ha hakikaten, orduya ihanetin veya kendi askerine silahla saldırmanın yaptırımı neydi acaba? Araştırmak lazım

    Alıntıları Göster
    Duruma bakılırsa mevzu kimsenin umurunda değil




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ScramJet

    Duruma bakılırsa mevzu kimsenin umurunda değil

    Alıntıları Göster
    canım konu birinin ölmesi ölmemesi değil..

    parası olan hapse girmiyo, arkası olan bi şekilde bu tip olaylardan yırtıyor..işte yırtamasın diye gündem oldu. çokta fifi ölen kız değil ana konu, biraz beyin lazım haberleri yorumlamak için işte.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: dOmi

    canım konu birinin ölmesi ölmemesi değil..

    parası olan hapse girmiyo, arkası olan bi şekilde bu tip olaylardan yırtıyor..işte yırtamasın diye gündem oldu. çokta fifi ölen kız değil ana konu, biraz beyin lazım haberleri yorumlamak için işte.


    +1907
  • quote:

    Orijinalden alıntı: UserNameNotFound

    quote:

    Orijinalden alıntı: dOmi

    canım konu birinin ölmesi ölmemesi değil..

    parası olan hapse girmiyo, arkası olan bi şekilde bu tip olaylardan yırtıyor..işte yırtamasın diye gündem oldu. çokta fifi ölen kız değil ana konu, biraz beyin lazım haberleri yorumlamak için işte.


    +1907

    Alıntıları Göster
    merak etme o teğmen 9 yılda 3-4 kere müebbet yatmış kadar olur orada ona bol bol şiir-marş ezberletirler, bir karoda saatlerce bekletirler zaten yediği dayağın haddi hesabı olmaz ama öbür konuya katılıyorum Türkiyede bunun gibi o kadar çok cinayet oluyor ki bunun bu kadar abartılmasını doğru bulmuyorum




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dOmi

    canım konu birinin ölmesi ölmemesi değil..

    parası olan hapse girmiyo, arkası olan bi şekilde bu tip olaylardan yırtıyor..işte yırtamasın diye gündem oldu. çokta fifi ölen kız değil ana konu, biraz beyin lazım haberleri yorumlamak için işte.

    İşte cevap.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: batuberlin

    quote:

    Orijinalden alıntı: dOmi

    canım konu birinin ölmesi ölmemesi değil..

    parası olan hapse girmiyo, arkası olan bi şekilde bu tip olaylardan yırtıyor..işte yırtamasın diye gündem oldu. çokta fifi ölen kız değil ana konu, biraz beyin lazım haberleri yorumlamak için işte.

    İşte cevap.

    Alıntıları Göster
    tamamen reyting meselesi. iyi malzeme çıktı münevver cinayetinden.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: UserNameNotFound

    quote:

    Orijinalden alıntı: dOmi

    canım konu birinin ölmesi ölmemesi değil..

    parası olan hapse girmiyo, arkası olan bi şekilde bu tip olaylardan yırtıyor..işte yırtamasın diye gündem oldu. çokta fifi ölen kız değil ana konu, biraz beyin lazım haberleri yorumlamak için işte.


    +1907

    Alıntıları Göster
    Fazla diyecek laf yok. Her şehit için 27 ay ceza düşüyor. Gerçi buna şehit denilebilir mi, ondanda emin değilim. Birebir cinayettir bu. Başka bir açıklaması olamaz. Üst rütbeli birisi emir verdi diye 4 tane asker öldü. Nerden bilebilirim bende böyle bir şeye kurban gitmeyeceğim? Nasıl şevkle askere gidebilirim?

    İNŞAATLARDA ÇALIŞARAK YETİŞTİRDİK

    Şehit Piyade Er Mesut Bulut'un babası Sinan Bulut da cezayla her şehit için teğmenin yaklaşık 2 yıl ceza aldığını söyledi.
    Bulut, şunları söyledi:
    “Ölümler böyle basitse herkes herkesi öldürebilir. Büyük balık küçük balığı yutuyor misali. Biz kendimizi savunamıyoruz. Devlete güvendik. Devlet de bizi savunamayacağına göre bizim devlete güvencimiz azaldı. Kararı temyize göndereceğiz. Sonuna kadar davacı olacağız. Cumhurbaşkanı'na Genelkurmay'a kadar çıkacağız.
    İstediğiniz ceza müebbet hapis. Gereken de buydu zaten. Olaylar göz önünde. Biz inşaatlarda çalışarak yetiştirdik, tırnağı taşa değsin istemedik. Devlete teslim ettik. Devlet de böyle ederse işte devlete güvencimizin nasıl sarsılacağı işte sonradan belli olur.”

    Bu babanın suçu ne şimdi? Oğlunu büyütmüş, yetiştirmişi, devlete teslim etmiş. Sonradan meydana gelenler ortada..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dOmi

    canım konu birinin ölmesi ölmemesi değil..

    parası olan hapse girmiyo, arkası olan bi şekilde bu tip olaylardan yırtıyor..işte yırtamasın diye gündem oldu. çokta fifi ölen kız değil ana konu, biraz beyin lazım haberleri yorumlamak için işte.


    Burada parmak bastığım şey yalnızca hapis süresi değil "canım".
    Ben burada toplumun vermesi gereken tepki ve insan değerine dikkat çekmeye çalışıyorum.
    Parayla bir isim temize çıkarılamaz, askerlik yapacak olan gençlerin de hayat güvencesi satın alınamaz. Haberleri isteyen istediği gibi yorumlar, olay bu değil.

    Olay neden herkes münevver'in destekçisi çıkarken, daha önemli, daha vahim bir olayı göz ardı etmesi, medyanın da buna ortam hazırlamasıdır.

    Haberleri yorumlamadan önce okunan yazıları yorumlamayı, insanları da rencide etmeden konuşmayı bilmek lazım.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ScramJet


    quote:

    Orijinalden alıntı: dOmi

    canım konu birinin ölmesi ölmemesi değil..

    parası olan hapse girmiyo, arkası olan bi şekilde bu tip olaylardan yırtıyor..işte yırtamasın diye gündem oldu. çokta fifi ölen kız değil ana konu, biraz beyin lazım haberleri yorumlamak için işte.


    Burada parmak bastığım şey yalnızca hapis süresi değil "canım".
    Ben burada toplumun vermesi gereken tepki ve insan değerine dikkat çekmeye çalışıyorum.
    Parayla bir isim temize çıkarılamaz, askerlik yapacak olan gençlerin de hayat güvencesi satın alınamaz. Haberleri isteyen istediği gibi yorumlar, olay bu değil.

    Olay neden herkes münevver'in destekçisi çıkarken, daha önemli, daha vahim bir olayı göz ardı etmesi, medyanın da buna ortam hazırlamasıdır.

    Haberleri yorumlamadan önce okunan yazıları yorumlamayı, insanları da rencide etmeden konuşmayı bilmek lazım.


    Kesinlikle. Medyanın etkisi olduğu açık ama bu konuya neden duyarsız kalındı sorusunun cevabı ya da bahanesi değil. Toplum olarak neyi önemsiyoruz, neye tepki gösterme ihtiyacı hissediyoruz? İnsan hayatının böyle dramatik bir şekilde son bulma ihtimali olmasına mı? Sanmıyorum...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi eskiekşiyazarı -- 21 Kasım 2009; 3:11:36 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: reactor1111

    Rezalet tamamen. Basın sesini çıkarmaya korkuyor...

    nasıl korkuyor ? tayyipin yayın kolu durmadan bitarafından belgeler çıkarıp ortalığı nasıl karıştırıyo ozaman ?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PROTON


    quote:

    Orijinalden alıntı: reactor1111

    Rezalet tamamen. Basın sesini çıkarmaya korkuyor...

    nasıl korkuyor ? tayyipin yayın kolu durmadan bitarafından belgeler çıkarıp ortalığı nasıl karıştırıyo ozaman ?


    Korku kısmen olabilir, orduya karşı bir korku olabilir. Başka ihtimaller düşünülürse, reyting olabilir, karabulut cinayetinin cafcaflı bir senaryosu vardı en azından. Belki de siyasidir, ordunun imajını tehlikeye atmak istemeyen medya kuruluşları da olabilir.

    Yine de medya üzerinde fazla durmamak lazım. Daha dün gibi hatırlıyorum, 20 askerin öldürüldüğü bir terör saldırısı sonrası (1-2 yıl önceydi galiba) İstanbul'da, Konya'da, Ankara'da daha bir çok ilde gençler sokağa dökülüp elinde türk bayraklarıyla pkk'ya, apo'ya küfürler yağdıra yağdıra sloganlar atmıştı. Şimdi orduya ihanet gibi birşey var, nerede bizim gençler?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ScramJet -- 21 Kasım 2009; 8:51:47 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ScramJet

    quote:

    Orijinalden alıntı: PROTON


    quote:

    Orijinalden alıntı: reactor1111

    Rezalet tamamen. Basın sesini çıkarmaya korkuyor...

    nasıl korkuyor ? tayyipin yayın kolu durmadan bitarafından belgeler çıkarıp ortalığı nasıl karıştırıyo ozaman ?


    Korku kısmen olabilir, orduya karşı bir korku olabilir. Başka ihtimaller düşünülürse, reyting olabilir, karabulut cinayetinin cafcaflı bir senaryosu vardı en azından. Belki de siyasidir, ordunun imajını tehlikeye atmak istemeyen medya kuruluşları da olabilir.

    Yine de medya üzerinde fazla durmamak lazım. Daha dün gibi hatırlıyorum, 20 askerin öldürüldüğü bir terör saldırısı sonrası (1-2 yıl önceydi galiba) İstanbul'da, Konya'da, Ankara'da daha bir çok ilde gençler sokağa dökülüp elinde türk bayraklarıyla pkk'ya, apo'ya küfürler yağdıra yağdıra sloganlar atmıştı. Şimdi orduya ihanet gibi birşey var, nerede bizim gençler?

    Alıntıları Göster
    Konuyu son kez güncelleyeyim, sonuçta buradaki insanların büyük çoğunluğunu uzaktan yakından ilgilendiriyor Her ne kadar fazla takan olmasa da.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ScramJet

    Konuyu son kez güncelleyeyim, sonuçta buradaki insanların büyük çoğunluğunu uzaktan yakından ilgilendiriyor Her ne kadar fazla takan olmasa da.

    Alıntıları Göster
    Emir yüksek yerden olunca , basına bi yerlerine bakmak düşüyor
  • quote:

    Orijinalden alıntı: +1905

    Emir yüksek yerden olunca , basına bi yerlerine bakmak düşüyor

    Alıntıları Göster
    kimsenin askerden korktuğu yok askeriyede böyle şeyler çok nadir rastlanır insanların psikolojik problemleri alınlarında yazmıyor heralde böyle sorunlu tpler arada çıkıyor benim babam asker çok nadiren babamdan duyuyorum bu tür sorunlu insanların yaptıkları rezaletleri askeriye bu insanlara gerekli cezayı veriyo hatta gerekli görüldüğünde ihrac ediliyorlar siz merak etmeyin

    şunu da iyice öğrenin basının askerden korktuğu yok daha çok askeri karalamak için uğraşılıyor dikkat ederseniz

    bir dengesiz adam askerin eline el bombası verdi diye bütün askeriyeyi de karalayamazsınız!!!




  • quote:

    Orijinalden alıntı: +1905

    Emir yüksek yerden olunca , basına bi yerlerine bakmak düşüyor

    Alıntıları Göster
    Türkiye' nin en çok okunan gazeteleri Hürriyet ve Sabah nokta kadar haber yapmış bu konuyu; Avrupa' da olsa aylarca manşetlerden düşmez. Bizim medyamız suya sabuna dokunmaz; Pirelli takvimindeki göğsü açık kadın resimleriyle ilgilenir.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: joven

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    şöyle bişey de var bi el bombasının 4 kişiyi öldürmesi nasıl oluyor? cocuk elindeki bombayı uzaklara fırlatmayı akıl edememişmi
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.