Şimdi Ara

İlk denemem..

Bu Konudaki Kullanıcılar:
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
13
Cevap
0
Favori
1.005
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Gecenin içinde kaybolan şehir birkaç cılız sokak hayata tutunmaya çalışıyor gibiydi.Boşalan sokaklar bardaktan boşanırcasına yağan yağmurla kendini temizliyordu.Sokaklardan birinde birkaç harfi yanmayan pembe neonlu bar tabelası yanıp sönüyordu.
    Kaldırımda bir adam,siyah renkte ayaklarına kadar inen paltosu,aynı renkteki gömlek,pantolon ve normal bir ayakkabıya göre oldukça yüksek bir topuğa sahip olan ayakkabılarını kaldırım taşlarına sertçe vurarak yürüyordu.Yağmurun altında uzunca bir süre kalmış ve üşümüş gibi görünüyordu,barın tabelasının yanına vardığında durdu ve cebinden bir paket sigara çıkarıp,paketin ağzında duran sigaralardan bir tanesini alarak, üzerinde ilginç motifler olan bir gümüş çakmakla yaktı.Bir nefes çektikten sonra bardan içeri girdi.
    Dışarısının soğukluğuna inat içeri girer girmez bir klimadan gelen sıcaklık karşıladı onu.Eliyle gözünün önüne düşen saçlarını geriye atarak içeriye göz gezdirdi. Mekan soluk kırmızı lambalarla aydınlatılıyordu.Duvarlar kırmızı ve siyah kaplamalarla döşenmişti,bunların üzerindeki karanlık temalı tablolar ve oldukça yavaş ve karanlık temalı bir müzikle tam anlamıyla bir ahenk sağlıyordu.Gene aynı renkler kullanılarak konulmuş masa ve koltuklarda birkaç sızmış alkolik,yanındaki fahişeyle oynaşan bir adam vardı.Kadın adamın kulağına eğilmiş bir şeyler söylerken adam kahkahalar atıyor bir yandan da kadının kolları ve bacaklarında ellerini gezdiriyordu.
    Adam kırmızı renkteki taburelerden birine oturarak bir bardak bira istedi.Kendisine gülümseyen barmaide aldırmayarak sıcak birayı kafasına dikti ve bir yudumda yarısını bitirdi.Yeşil gözleri birazda biranın yakmasıyla bulanmıştı.Bir peçete yardımıyla bulanan gözlerini sildi,ardından sigarasından bir nefes daha alarak,kalan birayı bitirdi.Bir bira daha istedi.Bu sırada yanına gelen bir kadın yavaşça sokularak yanındaki diğer tabureye oturdu.Elindeki içkiden bir yudum alarak adamı süzmeye başladı.Adam bunu fark ederek umursamaz bir tavırla,
    “Ne diye bakıp duruyorsun ?,”dedi.Kadın gülümseyerek, “Yanınıza gelen her bayana böyle mi davranıyorsunuz ?,”diye sordu ve ardından içkisinden bir yudum daha aldı.Buna karşılık sigarasından bir nefes daha çeken adam:
    “Bak,güzelim.”Hala adamla oynaşan fahişeyi göstererek, “Arkadaşın oldukça eğleniyor gibi gözüküyor eğer sende biraz para kazanmak istiyorsan onlara katılabilirsin.Ha!?”Kadın tekrar gülerek, “Oldukça yakışıklı görünüyorsun fakat kadınlara karşı davranışların için pek iyi düşüncelerim olmadı şimdi.”Adam bu cümleden sonra gözlerini kadının yüzüne dikti.Bu kızıl saçlar,kahverengi gözler,çıkık elmacık kemikleri,beyazımsı dudaklar…Bir an için tüm gücünün çekildiğini hissetti,midesi bulanıyor gibiydi.Bir kaç saniye süren bu durumdan sonra kendini topladı.Kadın onu kolundan tutarak barın en karanlık kısmında kalan masalardan birine götürdü.Adamı koltuğa oturtarak kendiside yanına oturdu.Adam oldukça kırık bir sesle, “Seni en son gördüğümde ölmek üzereydin.Fakat şimdi yanımda oturuyorsun,”dedi.Kadın onun üzerine eğilerek elini kurumaya başlamış saçların arasında gezdirdi ardından tırnaklarını adamın kafa derisine batırdı.Acıyla inleyen adamın kulağına eğilerek,“Evet,ölüyordum ve sen beni orda bırakıp gittin.Beni orda tek başıma nasıl bıraktığını da unutmadım elbette.Fakat görüyorsun,şans benden yanaymış...Hala hayattayım ve bu sefer acı çekmesi gereken kişinin sen olduğunu düşünüyorum.Fakat ben merhametli biriyim,bu yüzden seni affedebilirim.”Elini adamın kafasından çekti.Adam eliyle kafasını ovuşturarak kafasından akan kanı durdurmaya çalışırken, “Seni orda isteyerek mi bıraktığımı sanıyorsun ?Yaralıydım ve başka bir saldırıya karşı koyacak gücüm kalmamıştı.Sadece ikimiz kalmıştık ve bizde ölseydik üzerinde uğraştığımız her şey boşa gidecekti.Fakat bir şekilde kurtulmuşsun işte.Önemli olanda bu öyle değil mi ? Tekrar beraber olabilir ve kaldığımız yerden devam edebiliriz.Sende böyle düşünmüyor musun ? ”Kadın koltuğa yaslandı.Bir kaç saniye etrafa göz gezdirdikten sonra konuşmaya başladı:
    “Beni orada bir başıma bıraktığında gerçekten öleceğimi düşündüm.Bunun nasıl bir şey olduğunu tahmin edebiliyor musun ? Sen beni gördüğün halde kaçıp gittiğinde nasıl bir durumda olduğumu anlayabilir misin ? Bana,hayat borcunu ödeyeceğini söylediğin halde çıkıp gittin...”Kadın son cümleden sonra ağlamaya başladı.Adam bir an için kollarını ona uzatmakta tereddüt etti fakat kadın onun göğsüne yaslanınca kollarını ona sardı.

    Bu aralar biraz boş zamanım var ve böyle bir şey deneyerek değerlendirmek istedim.Aslında buraya kadar olan kısım ilk bölüm yorumlara göre yazdığım diğer bölümleri de paylaşabilirim.Zaman ayırdığınız için teşekkürler...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Red_Alchemist -- 29 Temmuz 2009; 6:28:06 >



  • Okudum bence güzel ama kafa derisi olayı biraz saçmalatmış.
  • Fena değil ama font göz yoruyor.
  • Müsadenle birkaç eleştride bulunmak istiyorum. Tabi bunu sırf eleştirmek maksadıyla değil, belki faydası olur diye yapmaya çalışacağım. Umarım alınmazsın...
    quote:

    Orijinalden alıntı: RoboRoach

    Gecenin içinde kaybolan şehir birkaç cılız sokak hayata tutunmaya çalışıyor gibiydi.


    Bu cümlede bir anlam düşüklüğü göze çarpıyor. Daha doğru Alternatifi:

    "Gecenin içinde kaybolan şehire inat birkaç cılız sokak hayata tutunmaya çalışıyor gibiydi." Veya
    "Gecenin içinde kaybolan şehirde birkaç cılız sokak hayata tutunmaya çalışıyor gibiydi." şeklinde olabilir veya olmalıydı.


    quote:

    Boşalan sokaklar bardaktan boşanırcasına yağan yağmurla kendini temizliyordu.


    Aynı cümlede iki tane "Boşalmak" kelimesini kullanmak hafiften kulağı tırmalıyor.

    quote:

    Kaldırımda bir adam,siyah renkte ayaklarına kadar inen paltosu,aynı renkteki gömlek,pantolon ve normal bir ayakkabıya göre oldukça yüksek bir topuğa sahip olan ayakkabılarını kaldırım taşlarına sertçe vurarak yürüyordu.


    Burada "aynı renkteki gömlek..." şeklinde değil de "aynı renkteki gömleği, pantolonu..." şeklinde devam etmeliydi cümle...

    Bu tip hataların yanında her nekadar ben de imla konusunda çok iyi değilsem de ufak bir imla kuralını hatırlatmak ihtiyacı hissettim. Şöyleki:

    Cümle sonundaki noktadan sonraki cümlenin ilk kelimesi arasında bir boşluk olması iyi olur. Okunmayı da kolaylaştırır.

    Bu tip ufak hatalara rağmen çalışmanı bizlerle paylaştığın için teşekkür ederim. En azından cesaretin ve hevesin bu teşekkürü hak ediyor. Tebrikler....
  • quote:

    Orijinalden alıntı: HiGHWAYMOUSE

    Müsadenle birkaç eleştride bulunmak istiyorum. Tabi bunu sırf eleştirmek maksadıyla değil, belki faydası olur diye yapmaya çalışacağım. Umarım alınmazsın...
    quote:

    Orijinalden alıntı: RoboRoach

    Gecenin içinde kaybolan şehir birkaç cılız sokak hayata tutunmaya çalışıyor gibiydi.


    Bu cümlede bir anlam düşüklüğü göze çarpıyor. Daha doğru Alternatifi:

    "Gecenin içinde kaybolan şehire inat birkaç cılız sokak hayata tutunmaya çalışıyor gibiydi." Veya
    "Gecenin içinde kaybolan şehirde birkaç cılız sokak hayata tutunmaya çalışıyor gibiydi." şeklinde olabilir veya olmalıydı.


    quote:

    Boşalan sokaklar bardaktan boşanırcasına yağan yağmurla kendini temizliyordu.


    Aynı cümlede iki tane "Boşalmak" kelimesini kullanmak hafiften kulağı tırmalıyor.

    quote:

    Kaldırımda bir adam,siyah renkte ayaklarına kadar inen paltosu,aynı renkteki gömlek,pantolon ve normal bir ayakkabıya göre oldukça yüksek bir topuğa sahip olan ayakkabılarını kaldırım taşlarına sertçe vurarak yürüyordu.


    Burada "aynı renkteki gömlek..." şeklinde değil de "aynı renkteki gömleği, pantolonu..." şeklinde devam etmeliydi cümle...

    Bu tip hataların yanında her nekadar ben de imla konusunda çok iyi değilsem de ufak bir imla kuralını hatırlatmak ihtiyacı hissettim. Şöyleki:

    Cümle sonundaki noktadan sonraki cümlenin ilk kelimesi arasında bir boşluk olması iyi olur. Okunmayı da kolaylaştırır.

    Bu tip ufak hatalara rağmen çalışmanı bizlerle paylaştığın için teşekkür ederim. En azından cesaretin ve hevesin bu teşekkürü hak ediyor. Tebrikler....


    Yorumun için teşekkür ederim.Daha dikkatli olmaya çalışırım
  • Başlık sakat
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kagyal

    Fena değil ama font göz yoruyor.


    Evet oldukça yoruyor hem de.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ç1r4K

    Başlık sakat


  • quote:

    Orijinalden alıntı: Mutsuz Son


    quote:

    Orijinalden alıntı: Ç1r4K

    Başlık sakat





    Ben iyi değilim sanırım
  • Güzel çalışma hoşuma gitti
  • Diyaloglarda, konuşma başlangıcı ve bitişlerinde tırnak işaretlerini eksik etme. İki kişinin konuşmalarını aynı paragraf içine koyman ise kafa karıştırıcı.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.