Şimdi Ara

Norveç’li yenilenebilir enerji şirketi, çoklu türbin platformu Rüzgâr Yakalayan'ı duyurdu

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
47
Cevap
0
Favori
5.540
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
44 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Norveç’li yenilenebilir enerji şirketi, çoklu türbin platformu Rüzgâr Yakalayan'ı duyurduYenilenebilir enerji kaynakları arasındaki yerine her geçen sağlamlaştıran rüzgâr enerjisi, ortaya konan yaratıcı çözümler sayesinde çok daha verimli halde kullanılabiliyor. Norveç merkezli Rüzgâr Yakalama Sistemleri (WCS) adlı şirketin geliştirdiği türbin çözümü, söz konusu gelişmelerden sadece biri.



    Şirketin Rüzgâr Yakalayan adını verdiği rüzgâr türbini, yüzlerce küçük türbinin metal bir yapı üzerinde yükselmesi prensibiyle işleyen bir yöntem olarak karşımıza çıkıyor. 324 metre yüksekliğe sahip olacağı ifade edilen sistemin bir yılda üreteceği elektrik ise yaklaşık 80 bin evin enerji ihtiyacını karşılayabilecek. Şirket yetkililerinin yapmış olduğu açıklamalara göre Rüzgâr Yakalayan sistemi, hâlihazırda kullanılan en güçlü türbinlere kıyasla beş kata kadar daha fazla elektrik üretebilecek.



    Ayrıca Bkz.Marmara Denizi'ndeki müsilajın yoğunluk haritası oluşturuldu



    WCS’e göre Rüzgâr Yakalayan’ı diğer türbinlerden ayıran en önemli özelliklerden biri sistemin rüzgâr tarama kapasitesi. Dünyanın en büyüğü kabul edilen 15 MW kapasiteli Vestas V 236’ya kıyasla iki buçuk kat daha geniş bir tarama kapasitesi sunan sistem, sahip olduğu küçük pervaneler sayesinde neredeyse her tür rüzgâr tipine tepki verebiliyor.



    Maliyetlerde ciddi düşüş



    Özellikle kuvveti rüzgârlarda zarar görmeyi engellemek adına pervanelerini indiren klasik rüzgâr türbinlerinin aksine çalışmaya devam eden Rüzgâr Yakalayan, teorik anlamda %500 oranında daha fazla yıllık üretim vadediyor.



    Norveç’li yenilenebilir enerji şirketi, çoklu türbin platformu Rüzgâr Yakalayan'ı duyurdu



    Norveçli şirketin geliştirdiği sistemin bir diğer avantajı ise küçük türbinlerin sahip olduğu üretim, kurulum ve bakım maliyetleri. Deniz üzerinde diğer türbinler gibi kuruluşu gerçekleştirilen sistemin, rakiplerinin aksine vinç ve özel tasarım gemilere ihtiyacı bulunmuyor. Son olarak WCS’nin geliştirdiği sisteme biçtiği ömür, yaklaşık 50 yıl olarak karşımıza çıkmakta. Bu da rakiplerine kıyasla en az 20 yıl daha uzun operasyon süresi demek.



    Sistemin ne zaman tam anlamıyla hayata geçeceği ise henüz belli değil. Ancak şirket, vaatlerini gerçekleştirebilirse rüzgâr enerjisi sektörü çok daha hızlı bir atılım gerçekleştirebilir.  




    Kaynak:https://freegameguide.online/2021/06/11/norway-unveils-giant-wind-catcher-capable-of-powering-80000-homes/?amp



  • bu norveç devleti avrupanın en pahalı akaryakıtını satıyor. kendi petrolünü üretmesine rağmen. bu parayı da 2050 yılından sonra çıkabilecek olan bir enerji krizinde enerjisiz kalmamak için saklıyor. Ayrıca en fazla yenilenebilir enerji yatırımı yapan ülkelerden birisi. insanları israfı sevmiyor ve çok çalışıyor.
    petrolden kazandığı paranın çoğunu enerji verimliliği için harcayan tek ülke sanırım. elektrikli araç satışında da rekor kırmışlardı diye hatırlıyorum.
    uzakdoğu'ya köpekbalığı yüzgeci ithalatında önemli bir rol oynamak gibi şerefsizliğe sahipler ama karbon salınımı konusunda titizler.
    keşke denizlerdeki sürdürülebilirliği de düşünseler.

    Her fırsatta iktidarı eleştirme hevesinizi anlıyorum da, rüzgar enerjisi hakkında hiçbir şey bilmeden 128 milyar, kıç yalamayla enerji üretme, hele de "bizde olsa rüzgar enerjisi buluşu yapanı öldürürler" gibi eleştiriler çok komik kalıyor. Türkiye rüzgar enerjisi konusunda hiç fena bir noktada değil çünkü. Çok geç başlanmış olmasına rağmen hızlı bir yükselişle dünyada ilk ona girdik (veya 11. sıradayız emin değilim) TUREB raporlarına bakarsanız yalnızca 2020 yılında Türkiye'nin kurulu gücü %15 arttı ve 1250 MW'lik bu artış, Çin, ABD, Brezilya ve İspanya'dan sonra dünyadaki en yüksek artış. Üstelik Türkiye henüz off-shore rüzgar enerjisi altyapısı kurmadı bile (en son Karadeniz için Danimarka ile bir proje vardı ama ne oldu bilmiyorum).


    Mükemmel miyiz? Alakası yok. OECD raporlarında Türkiye'deki bürokrasi yerden yere vuruluyor ve hatalar giderilirse çok daha hızlı artışların sağlanabileceği belirtiliyor. Eleştirecekseniz siz de böyle eleştirin. Bu çağda bir yabancının bizi deveye biniyor zannetmesi neyse bir insanın kendi ülkesinin rüzgar enerjisini kullandığını bilmemesi de o, hatta daha da kötü.

    Ülkedeki bütün çatılar boş duruyor. Ne yapıyor bizimkiler? Elektrik firması güneş enerjisi kuran adama şirketlerini zarara uğratıyorlar diye dava açıyor. Başka biri ise güneş enerjisinden kar edeceğini düşünürken dağıtım bedeli adı altında zarar ettiriliyor.

    Bu kafalarda olan yönetimler anca bize zarar veriyor!. Bakın daha yeni çıktı arıtma sistemlerinin kurulması ve yıllarca kanalizasyonların fabrikalarının atıkları Marmara'ya boşaltıldı. Artık çevre isyan ediyor! Biz ise hala bizi yönetemeyenlere bel bağlıyoruz! Bizi refaha kavuşturacak karını sanıyoruz. 20sene boyunca iyi uyuttular valla bizi yıllarca kimse kusura bakmasın! Hatta belediye başkanlığını da katarsak 25 sene.
  • Valla çok mantıklı bu vakte kadar niye kimse düşünmemiş hayret :)
  • bu norveç devleti avrupanın en pahalı akaryakıtını satıyor. kendi petrolünü üretmesine rağmen. bu parayı da 2050 yılından sonra çıkabilecek olan bir enerji krizinde enerjisiz kalmamak için saklıyor. Ayrıca en fazla yenilenebilir enerji yatırımı yapan ülkelerden birisi. insanları israfı sevmiyor ve çok çalışıyor.
  • Kağıt üzerinde çok iyi gözüküyor. Umarım bu tip projeler tüm dünya da yaygınlaşır.
  • rüzgar ve güneş enerjisi ile ilgili gelişmeler her zaman sevindirici olmuştur benim için. umarım bu proje gerçek olur ve bir gün evimizde kullanabilecek duruma gelir.
  • petrolden kazandığı paranın çoğunu enerji verimliliği için harcayan tek ülke sanırım. elektrikli araç satışında da rekor kırmışlardı diye hatırlıyorum.
    uzakdoğu'ya köpekbalığı yüzgeci ithalatında önemli bir rol oynamak gibi şerefsizliğe sahipler ama karbon salınımı konusunda titizler.
    keşke denizlerdeki sürdürülebilirliği de düşünseler.
  • Şerefsizim benim aklıma gelmişti... :)
  • 1 tanesinin bakımını yapacağına 100 tanesinin bakımını yapacaksın.

    Bu hepsinin titreşimini nasıl engelleyecekler acaba.

    Üretsinler kullanılsın 3-5 yıl görelim ki sorunlardan dolayı olmaz gibime geliyor.
  • Norveç böyle bir ülke işte.
  • Bizde de kıç yalayanlar var; onların ürettiği enerji daha fazla ama kullanılabilir değil.
  • Kuşlar girmemesi için kafes şeklinde kapalı olması gerekli
  • Biz daha 128 milyara kimlerin çöktüğünü öğrenemedik. Enerji işlerine sıra gelmez kolay kokay.
  • Her kıç yalayanın hareket enerjisini kullansak dünyada 1. Olurduk
  • quote:

    Orijinalden alıntı: celeroni

    bu norveç devleti avrupanın en pahalı akaryakıtını satıyor. kendi petrolünü üretmesine rağmen. bu parayı da 2050 yılından sonra çıkabilecek olan bir enerji krizinde enerjisiz kalmamak için saklıyor. Ayrıca en fazla yenilenebilir enerji yatırımı yapan ülkelerden birisi. insanları israfı sevmiyor ve çok çalışıyor.
    Allah başımızdan eksik etmesin en azından onlar düşünüyor
  • jr_schaten J kullanıcısına yanıt

    onlar düşünüyor, biz düşünmüyoruz şeklinde yorumlamamak lazım. elbette bizim de ülkemizde bir çok çevreci, enerji tasarrufu odaklı, yenilenebilir enerji temalı projeler veya çalışmalar var. Ve bu konuda daha da çok çalışmamız gerektiğini düşünüyorum. bu dünyanın ve dünyada yaşayan insanların faydası için kim çalışıyorsa takdir etmek lazım. kim ki zararına çalışıyorsa başını ezmek lazım. bu konuda insanlarımızın bilinçli bir şekilde birlikte hareket etmesi hepimizin menfaatine. toplumların entellektüel seviyede bu konuları tartışıp, faydalı çıkarımlar yapabilecek seviyeye gelebilmeleri için gerekli olan ortamların da olması gerekiyor.

    özellikle üniversitelerin daha bağımsız, daha araştırma ve geliştirmeye odaklı, tamamen özerk, kendi gelir modelini oluşturup, kendi kararlarını uygulayabilecek kudrete sahip olmaları çok önemli. bir toplumun eğitim kurumlarında tartışılan fikirler ne kadar maddeden uzak ise entellektüel seviyesi de o kadar yüksek oluyor. Paranın, makamın, şanın , şöhretin tartışıldığı üniversitelerde bilim de olmuyor. gelişme de olmuyor.

  • Bence dini kitaplarda yazan allah norveç ve danimkara.Çünkü adamlar tanrı gibi yaratıcı,üretici,çalışan,pilanlı-programlı,disiplinli,en önemlisi de ileri görüşlü!.Keşke norveçli danimarkalı doğsaydım.Adamlar 1 numara 1 tirilyon yıldız.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi NaziErBaşı -- 13 Haziran 2021; 21:4:35 >
  • Ülkedeki bütün çatılar boş duruyor. Ne yapıyor bizimkiler? Elektrik firması güneş enerjisi kuran adama şirketlerini zarara uğratıyorlar diye dava açıyor. Başka biri ise güneş enerjisinden kar edeceğini düşünürken dağıtım bedeli adı altında zarar ettiriliyor.

    Bu kafalarda olan yönetimler anca bize zarar veriyor!. Bakın daha yeni çıktı arıtma sistemlerinin kurulması ve yıllarca kanalizasyonların fabrikalarının atıkları Marmara'ya boşaltıldı. Artık çevre isyan ediyor! Biz ise hala bizi yönetemeyenlere bel bağlıyoruz! Bizi refaha kavuşturacak karını sanıyoruz. 20sene boyunca iyi uyuttular valla bizi yıllarca kimse kusura bakmasın! Hatta belediye başkanlığını da katarsak 25 sene.
  • biz daha iyisini yaptık adamın ömrünü bitirdik






    neyse daha önemli icatlarımız var "papaz eriğini imam eriğine çevirme projesi oynayı" veriyorsun kutsalı zemzem suyunu ohh miss..

  • geleceğe yatırım.

  • Her fırsatta iktidarı eleştirme hevesinizi anlıyorum da, rüzgar enerjisi hakkında hiçbir şey bilmeden 128 milyar, kıç yalamayla enerji üretme, hele de "bizde olsa rüzgar enerjisi buluşu yapanı öldürürler" gibi eleştiriler çok komik kalıyor. Türkiye rüzgar enerjisi konusunda hiç fena bir noktada değil çünkü. Çok geç başlanmış olmasına rağmen hızlı bir yükselişle dünyada ilk ona girdik (veya 11. sıradayız emin değilim) TUREB raporlarına bakarsanız yalnızca 2020 yılında Türkiye'nin kurulu gücü %15 arttı ve 1250 MW'lik bu artış, Çin, ABD, Brezilya ve İspanya'dan sonra dünyadaki en yüksek artış. Üstelik Türkiye henüz off-shore rüzgar enerjisi altyapısı kurmadı bile (en son Karadeniz için Danimarka ile bir proje vardı ama ne oldu bilmiyorum).


    Mükemmel miyiz? Alakası yok. OECD raporlarında Türkiye'deki bürokrasi yerden yere vuruluyor ve hatalar giderilirse çok daha hızlı artışların sağlanabileceği belirtiliyor. Eleştirecekseniz siz de böyle eleştirin. Bu çağda bir yabancının bizi deveye biniyor zannetmesi neyse bir insanın kendi ülkesinin rüzgar enerjisini kullandığını bilmemesi de o, hatta daha da kötü.

  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.