Türkiye'nin Gücü Doğu Akdeniz Forumunu ve Eastmed projesini çöp yaptı

Türkiye'nin siyasi ve askeri gücü Doğu Akdeniz de Türkiye olmadan bir şey ler yapmaya çalışan ülkeleri geri adım attırdı.

Mısır : Doğu Akdeniz de hidrokarbon araştırmalarında Türkiye nin MEB sınırlarına saygı duyduklarını açıkladı.

İsrail Dış İşleri bakanının ardından İsrail başbakanı Netanyahu da Doğu Akdeniz ile alakalıTürkiye ile görüşüyoruz dedi .

İtalya'nın Ankara büyükelçisi Türkiye olmadan Doğu Akdeniz de bir projenin bir çözümün mümkün olmadığını söyledi.

bruh

Kısmen katılıyorum.İngiltere ile arka planda ciddi stratejik işbirliği kurdu Türkiye,bunun belirgin yansımalarını gerek Nato sözcüsü gerekse ortadoğudaki problem yaşadığımız ülkelerin 180 derece dönmesi İngiltere ile olan diplomatik işbirliğinin bir yansıması.

Elbette biden yönetiminin abd nin başına geçmesi ve genel ortadoğu planlarını obama dönemi şartlarına geri getirmesi konjüktürel siyasi paradigmalarıda değiştirdi.Daha geçen yıla kadar bize örtülü ambargo uygulamaya çalışan suud yönetimi şimdi biden tarafından köşeye sıkıştırılınca Türkiye2ye zeytin dalı uzatmaya başladı.Suud yönetiminin durumu o kadar aciziyet halindeki Türkiye'ye Yemen'deki savaşta yardım almak için TSK'dan arkaplanda yardım dahi istemiş durumda.

İsrail ise kendi çıkarları doğurltusunda biden yönetimi ile geçmiş dönem başkanları kadar istediğini alacak bir siyasi ortamı bulamıyor zira israilin özellikle çin ile ciddi diyalog geliştirmesi ve çeşitli anlaşmalar yapması biden yönetiminin istediği çizgide değil.Ortadoğuda israil'in istedikleri ile şuanki biden yönetiminin istedikleri arasında farklılıklar bulunuyor.Akdeniz konusu haricinde kafkaslardaki gelişmelerde Türkiye'nin çizgisini ise israil destekliyor zira iran'ın durumu israil'in ana politikalarında odak noktası olduğu için buna göre adım atmak isterken abd iran'la uzlaşma niyeti olması israil'in işine gelmiyor,haliyle politika eksenleri bölge bölge kayıyor.

Mısır'da ise sisi'nin durumu istim üzerinde,çeşitli kaynaklarda sisi'nin kanser olduğu ve uzunca bir dönem ülkenin başında kalmayacağı konuşulmakta.Kıyı şeridi en uzun komşusu TÜrkiye ile olan mısır kazanacağı alanlar noktasında uluslararası hükümler çerçevesinde kendini netleştirmek istiyor.

Özellikle israil ve mısır medyasında son 7-8 aydır müstafi amiral Cihat Yaycı'nın Akdeniz doktirini ve kıtasahanlığı çizgileri konusu o kadar çok konuşulup tartışıldıki adamlar yunanistan'ın asıl niyetinin farklı olduğu algısını kafalarına yerlerştirdiler.Zaten arkaplan diplomasiside alt kademede çalıştırğından bu ülkeler kıtasahanlığı anlaşmasında neyin kayıp neyin kazanç olduğunu tekrardan gözden geçirdi.Mırısrda israilde şimdi Türkiye ile anlaşmak istiyor akdenizde ancak herkesin kendisine göre bir planı ve stratejisi var.

ekonomik anlamda ise ortadoğuda city of london bölgesinde islami sermayenin bayraktarlığını yapan ve ciddi ekonomik gücü olan,ayrıca ingilizlerle iyi anlaşan katar üzerinden Türkiye adım atmaya çalışıyor.İngilizler bu noktada ortadoğuda katar'ı destekleyip Türkiye üzerindende siyasi stratejiler geliştirmeye çalışıyor çünkü çin'in bir kuşak bir yol projesinin hayata geçmesi ingilizler için hayati öneme sahip.Bu proje içinde olan herkesde kazanacak.Bu tabloda abd nin işine gelmeyen bir şey,bu yüzden abd ve ingiliz kraliyeti hiç olmadığı kadar birbirine zıt düşmüş durumda ve çeşitli çekişmeler içine girdi.Kraliyet ailesinde yaşananlar ve en son küçük presin abd ye yerleşip kraliçe ve kraliyeti hedef alan söylemleri açıkça dile getirip gündemi değiştirmesinin arkaplanında yatan gerçeğide abd ile olan ilişkilerin zıt kutuplara girmesidir dolayısıyla Türkiye akıllı davranır ve uluslararası hukuk çerçevesinde hakkı olanı almak için mücadelesini sürdürürse ciddi kazanımlar elde edebilir.Yukarda filler tepişirken oluşan boşluklar bu sefer doldurulabilir.Mantıklı adım atmak gerek bu süreçte.