Şimdi Ara

Galerilerin sıfır araç satması yasaklanmalı !

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
191
Cevap
2
Favori
14.302
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
222 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Kardeşim zaten sıfır arabalar Showroomlarda satılıyor. Sen niye sıfır araba satıyorsun ?
    Cevap : Üzerine kâr koyup satıyorum. İşime geliyor.

    Bu nedir kardeşim ? Başlarım böyle serbest piyasaya afedersiniz de.

    Galerilerin sıfır araç satması yasaklanmalı !

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >



  • Ülkede kaldırılması gereken kavramlar var bence:

    *Taksi-Taksici *Galeri-Galerici *Minibüs-Minibüsçü *Emlak-Emlakçı

    Bunlar kalktığında Türkiye, müreffeh bir ülke olmuş demektir.

    Dikkat edin “esnafız”, “ekmak parası” ayağına her türlü “at hırsızı” kılıklı insan bu kavramların içinde. Bazılarıda düzgün kılık, kıyafet giyince bu kavramlardan uzak olduğunu gösterme çabasında insanlara “kılık,kıyafet , iyi dış görünüş” maskesi ile...

    Ruhunuz “at hırsızı!”

    Ben de başka bir ders vereyim. Bir ürün veya hizmet üretmeden, aynı ürün ve hizmeti elden ele değiştirerek tüketiciye satmak maliyet nedeniyle ulaşma bedelini yükseltir. Temel ürün ve hizmetlerde bunu yaparsan ülke ekonomisinin ve alım gücünün altına dinamit döşemiş olursun.


    Herkes istediği gibi ekmek üretip satabiliyor mu? Ben bir fırındaki tüm ekmekleri satın alıp kendimce bir büfede satabilir miyim üstüne para koyarak? Bunu yaptığım takdirde benden ekmek alan herkes kendi ürünlerinin fiyatını yükseltmek durumunda kalacaktır. Bu da mevcut paran ile daha az hizmet ve ürün alabileceksin anlamına gelir. Ekonomik döngüde hiçbir katkı sağlamadan araya girerek ekonomik kayıp/ kaçak oluşturmuş olurum. Paranın azalan değerinden de ben sorumlu olurum.


    Madem almasalar o fiyata satamazdım şeklinde savunma yapamayız çünkü biliyoruz ki bayilerin elindeki araçları zamanında toplayan onlar, hiçkimseye satamazsam galerilere veririm diyerek burnundan almayan yetkili satıcıların sebebi de bu galeriler. Hatta onlar kazanacağına biz kazanalım diyerek abuk subuk paketlerle, türlü taklalar ile araçları liste fiyatının üstünde satılmasının da dolaylı yoldan sebebi galerilerin bu tutumu oldu.


    Sonuc olarak alım gücümüzün düşmesi sadece bir kısım değil herkesi etkileyecektir.


    Kimsenin gelirini kıskanmıyorum. Kapının önüne 300 binlik araba koyup ondan 30 bin kar etmek ancak köylü kurnazını mutlu eder. Ben 100 bin TL sermaye ile bir Ayda kazanıyorum o paranın. Ancak buna rağmen hepimiz bu değersizleşen para sorunundan nasibimizi alacağız.


    Ekonomide kaçağa yol verilmemeli.

    forumda baya al-satçı galerici varmış onu da gördük. Umarım kimse almaz o yığdıkları araçları. Bir mala piyasada ihtiyaç varken sen satış danışmanlarıyla anlaşıp vatandaş ulaşamadan piyasadan ürünü çekiyorsun, geriye vatandaşa satın alacak ürün kalmıyor ve vatandaş sana mahkum kalıyor. Bunun adı karaborsacılıktır, şerefsizliktir. Savunacak bir tarafı yok.

    Kesretten kinaye.


    Yakin arkadaşımın kayınpederi İstocta galerici, sohbet sırasında söyle anlatmış; biz küçük balığız, bir seferde 400 tane 1000 tane araba çeken ağa babalar var. Açık artirma usulü 10ar 10ar 20 ser 20ser galerilere satıyorlar bu araçları. Kredi, senet ne ararsan. Çoğu galerici gırtlağına kadar borçlu. Kapının önünde 2 milyonluk sermaye var ama satana kadar sermaye pul oluyor. 10 araba alsam, satana kadar ele geçen para ile bir daha ki sefere 8 araba alıyorum.


    Ben buna binaen söylüyorum. Geçen aya kadar takas indirimi yapan BMW artık 2.el araba takasına yanaşmıyor. Sebep: Piyasa durgunlaşıyor. Bunu yazarken oh bak fiyatlar düşecek hayaliyle yazmıyorum. Uzun vadede enflasyonu hızlandırmamızın etkilerini görmeye başlıyoruz. Ben mesela vergi indirimini de çözüm olacağını düşünmüyorum. 2009 da yaşadım o çılgınlığı bana yetti.


    Care ekonomide oluşan kayıp kaçakları önlemek.


    1. Liste fiyatı üstünde araba satmak yasaklanmalı. Hem vergi hem de değer kaybı oluşuyor. Çok ciddi yaptırımlar olmalı. Mali polis göz açtırmamalı.
    2. Galericilerin vergi sistemi değiştirilmeli. Otomobil için kestikleri faturalarda oranlar değiştirilerek bayiden alıp ertesi gün satmak artık cazip gelmemeli. Örneğin faturası kesilen araç eğer ilk kes tescil oluyorsa devletin o satıştan elde edeceği vergi çok kolayca tespit edilip farklı uygulama yapılabilir. Böylece pazarı baskılama etkisi azaltılır.
    3. Otomobil ithalatı yakından takip edilir ve tüketicinin bayilerde yaşadığı sipariş süreci ile ilgili bir birim kurulur. Tüketici otomobil siparişi verirken ve sipariş sürecinde yaşadığı sorunlar ile ilgili direk muhatap bulur. Anlaşmazlıklar bakanlık tarafından takip edilir.

    Bunlari arttırabilirim. Böylece sıfır araç ulaşılabilir olur. İkinci eller yavaş yavaş rayına oturur. Fiyatlar çok düşmez belki ancak kayıp kaçak ve haksızlıklar minimuma iner.

  • Halk eşek olursa binen çok olur. (Mozambik halkı icin söyledim yanlış anlaşılmasın)
  • zorla mı satıyor arkadaş.

    bindim 1 km yol gittim. 2.el oldu satıyorum.


    bayiler araba doldu. yine galericiyle işiniz bitmedi.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: atrix1212

    zorla mı satıyor arkadaş.

    bindim 1 km yol gittim. 2.el oldu satıyorum.


    bayiler araba doldu. yine galericiyle işiniz bitmedi.

    Boş yapma. Bundan 2 ay önce araba mı vardı bayilerde. Faizler yükseldi. Sektör durdu. Stokladığınız araçlar elinizde kaldı. Ondan var bayide araba. Kriz olmasaydı sizden bşze araba mı kalırdı.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • isteyen istediğini yapar.kimse de karışamaz.

  • Vay be karaborsa ne zamandan beri normal oldu. Tabi ticaret ahlakı olmayınca bık bık konuşuluyor. Başka ülkede depola bak ne oluyor görürsün.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Galeriler sifir arac satmiyor zaten, hepsi 2. el

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ülkede kaldırılması gereken kavramlar var bence:

    *Taksi-Taksici *Galeri-Galerici *Minibüs-Minibüsçü *Emlak-Emlakçı

    Bunlar kalktığında Türkiye, müreffeh bir ülke olmuş demektir.

    Dikkat edin “esnafız”, “ekmak parası” ayağına her türlü “at hırsızı” kılıklı insan bu kavramların içinde. Bazılarıda düzgün kılık, kıyafet giyince bu kavramlardan uzak olduğunu gösterme çabasında insanlara “kılık,kıyafet , iyi dış görünüş” maskesi ile...

    Ruhunuz “at hırsızı!”



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Rdiesel -- 16 Ocak 2021; 12:8:11 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: atrix1212

    Bu mesaj silindi.

    Kafası çok çalışan kişi! Sorun hayat pahalılığı değil. Yıllık enflasyon kaç? Yüzde 14/15 veya yüzde 50. Arabaların son bir yılda fiyat artışı ne kadar? Boş yapıyorsun hâlâ. Sorun senin galericileri savunman. Ekonomi dersini kendine sakla.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Rdiesel kullanıcısına yanıt

    hayat bayram olsa. insanlar el ele tutuşsa.

    eğer insanlar tercih etmezse o meslekler olmaz.

    emlakçı kullanmazsan emlakçılık olmaz. herşey insanların ihtiyaclarıyla alakalı.


    bu arada bu işi yapan düzgün insanlar var olduğuna inaniyorum.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: atrix1212

    Bu mesaj silindi.

    Ben de başka bir ders vereyim. Bir ürün veya hizmet üretmeden, aynı ürün ve hizmeti elden ele değiştirerek tüketiciye satmak maliyet nedeniyle ulaşma bedelini yükseltir. Temel ürün ve hizmetlerde bunu yaparsan ülke ekonomisinin ve alım gücünün altına dinamit döşemiş olursun.


    Herkes istediği gibi ekmek üretip satabiliyor mu? Ben bir fırındaki tüm ekmekleri satın alıp kendimce bir büfede satabilir miyim üstüne para koyarak? Bunu yaptığım takdirde benden ekmek alan herkes kendi ürünlerinin fiyatını yükseltmek durumunda kalacaktır. Bu da mevcut paran ile daha az hizmet ve ürün alabileceksin anlamına gelir. Ekonomik döngüde hiçbir katkı sağlamadan araya girerek ekonomik kayıp/ kaçak oluşturmuş olurum. Paranın azalan değerinden de ben sorumlu olurum.


    Madem almasalar o fiyata satamazdım şeklinde savunma yapamayız çünkü biliyoruz ki bayilerin elindeki araçları zamanında toplayan onlar, hiçkimseye satamazsam galerilere veririm diyerek burnundan almayan yetkili satıcıların sebebi de bu galeriler. Hatta onlar kazanacağına biz kazanalım diyerek abuk subuk paketlerle, türlü taklalar ile araçları liste fiyatının üstünde satılmasının da dolaylı yoldan sebebi galerilerin bu tutumu oldu.


    Sonuc olarak alım gücümüzün düşmesi sadece bir kısım değil herkesi etkileyecektir.


    Kimsenin gelirini kıskanmıyorum. Kapının önüne 300 binlik araba koyup ondan 30 bin kar etmek ancak köylü kurnazını mutlu eder. Ben 100 bin TL sermaye ile bir Ayda kazanıyorum o paranın. Ancak buna rağmen hepimiz bu değersizleşen para sorunundan nasibimizi alacağız.


    Ekonomide kaçağa yol verilmemeli.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: atrix1212

    Bu mesaj silindi.

    Bayiide 10 lira olan araca da 12 lira verirsin artık galeriden alarak.

    karaborsa demek normal oldu vay be.

    galerici çakallar, bayii’de ki adama para yediriyor da alıyor bu araçları önceden.

    kardeşim bu araçları kullanacak insanlara satsınlar, böyle çakallara değil..


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • synthesizer kullanıcısına yanıt

    Otomobil konusunu tartışırken konuyu "ekmeğe" getirme eşiği.


    Bu ekmek değil su değil. Bayide mal var bende satıyorum. İsteyen bayiden alır, isteyen benden.


    Adam Cb'nın bastığı halıyı değerinin yüzlerce katına satıyor.


    Hatalı basım 50 lirayı yüzbinlerce liraya satan var. Bırakın piyasa özgür olsun.


    İçinizde size göre kolay yollardan para kazananlara bir nefret var. Esas mesele bu.


    Adam memur olamamış, memura düşman

    Galericinin bir arabadan 10 bin lira kazandığını görmüş, kendisi becerememiş galericiye düşman.


    Türk milletini anlatan en iyi fıkra bu;


    Cehennemde yeni bir zebani işe başlamış. İlk gün kıdemli zebani tarafından gezdiriliyormuş. Her yerde dev, yüksek kaynar kazanlar içinde yanan insanlar ve her bir kazanın başında zebaniler varmış. Bizimki bakmış derin bir kazanın başında 5 zebani bekliyor.

    – Bu ne demiş ?

    – Bu Almanların kazanı, sürekli birlik olup yardımlaşıp üst üste çıkarak yukarıya tırmanıyorlar ve oradaki zebaniler de tırmananı tekrar aşağıya atıyor…

    Biraz daha ilerlemişler dev bir kazan daha. Başında 3 zebani bekliyormuş. Bizimki yine dayanamamış;

    – Peki burada niye 3 zebani bekliyor?

    – Bu da Amerikalıların kazanı, bunlar da arada yardımlaşıp çıkmaya çalışıyorlar ve görevli 3 zebani yukarıya çıkanı tekrar aşağıya atıyor.

    Bizimki bakmış bir sürü dev kazan ve her kazanın başında çeşitli sayıda görevli zebani varken ileride bir kazan var ki başında hiç zebani falan yok. Hemen atılmış;

    – Yahu bu kazanda niye görevli zebani yok, boş mu?

    Kıdemli artık bıkkın bir şekilde cevaplamış;

    – O Türklerin kazanı. Görevli zebaniye gerek duymuyoruz. Zaten içlerinden birisi çıkmak için çaba sarf ettiğinde diğerleri birlik olarak hemen onu aşağıya çekiyor. 





  • Rdiesel kullanıcısına yanıt

    Kesinlikle katılıyorum bu meslek grupları ülkenin en sevilmeyen ve sorunlu kesimi . Pardon meslek dedim meslek olamaz .


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: atrix1212

    Otomobil konusunu tartışırken konuyu "ekmeğe" getirme eşiği.


    Bu ekmek değil su değil. Bayide mal var bende satıyorum. İsteyen bayiden alır, isteyen benden.


    Adam Cb'nın bastığı halıyı değerinin yüzlerce katına satıyor.


    Hatalı basım 50 lirayı yüzbinlerce liraya satan var. Bırakın piyasa özgür olsun.


    İçinizde size göre kolay yollardan para kazananlara bir nefret var. Esas mesele bu.


    Adam memur olamamış, memura düşman

    Galericinin bir arabadan 10 bin lira kazandığını görmüş, kendisi becerememiş galericiye düşman.


    Türk milletini anlatan en iyi fıkra bu;


    Cehennemde yeni bir zebani işe başlamış. İlk gün kıdemli zebani tarafından gezdiriliyormuş. Her yerde dev, yüksek kaynar kazanlar içinde yanan insanlar ve her bir kazanın başında zebaniler varmış. Bizimki bakmış derin bir kazanın başında 5 zebani bekliyor.

    – Bu ne demiş ?

    – Bu Almanların kazanı, sürekli birlik olup yardımlaşıp üst üste çıkarak yukarıya tırmanıyorlar ve oradaki zebaniler de tırmananı tekrar aşağıya atıyor…

    Biraz daha ilerlemişler dev bir kazan daha. Başında 3 zebani bekliyormuş. Bizimki yine dayanamamış;

    – Peki burada niye 3 zebani bekliyor?

    – Bu da Amerikalıların kazanı, bunlar da arada yardımlaşıp çıkmaya çalışıyorlar ve görevli 3 zebani yukarıya çıkanı tekrar aşağıya atıyor.

    Bizimki bakmış bir sürü dev kazan ve her kazanın başında çeşitli sayıda görevli zebani varken ileride bir kazan var ki başında hiç zebani falan yok. Hemen atılmış;

    – Yahu bu kazanda niye görevli zebani yok, boş mu?

    Kıdemli artık bıkkın bir şekilde cevaplamış;

    – O Türklerin kazanı. Görevli zebaniye gerek duymuyoruz. Zaten içlerinden birisi çıkmak için çaba sarf ettiğinde diğerleri birlik olarak hemen onu aşağıya çekiyor. 

    Bayide 1 aydır araba var. O da kriz olduğu için. İşker tıkırında olsun bak bakalım bayide araba olurmuydu. Daha öncesinde yoktu. Hani sen diyorsun ya isteyen benden alsın isteyen galeriden alsın. Ona binaen diyorum.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ghostdriver26

    Kafası çok çalışan kişi! Sorun hayat pahalılığı değil. Yıllık enflasyon kaç? Yüzde 14/15 veya yüzde 50. Arabaların son bir yılda fiyat artışı ne kadar? Boş yapıyorsun hâlâ. Sorun senin galericileri savunman. Ekonomi dersini kendine sakla.



    Alıntıları Göster

    Galericileri savundun.

    Savunmadım. :)


    Ben ticaret yapma özgürlüğünü savunuyorum. Dışarda herkes işinde ekmeğinde para dönüyor. İsteyen istediğini alıp satıyor.

    Burası sizin dünyanız keyfini çıkarın. Bol bol asın kesin linç edin.


    Sanki herkes aracını sarı siteye koyup

    onlarca gün alıcı bekleyip,

    tamamen güvensiz bir ortamda,

    tanımadığı biriyle ticaret yapmak zorunda,


    Parası olan galeriye gelir arabasını bırakır, hoşuna gideni alır gider. Dünyada bu iş böyle.

    Bakın şurada linç edilmemiş bir galerici kalmış. hadi bakayım :)




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi atrix1212 -- 16 Ocak 2021; 12:29:28 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: atrix1212

    Otomobil konusunu tartışırken konuyu "ekmeğe" getirme eşiği.


    Bu ekmek değil su değil. Bayide mal var bende satıyorum. İsteyen bayiden alır, isteyen benden.


    Adam Cb'nın bastığı halıyı değerinin yüzlerce katına satıyor.


    Hatalı basım 50 lirayı yüzbinlerce liraya satan var. Bırakın piyasa özgür olsun.


    İçinizde size göre kolay yollardan para kazananlara bir nefret var. Esas mesele bu.


    Adam memur olamamış, memura düşman

    Galericinin bir arabadan 10 bin lira kazandığını görmüş, kendisi becerememiş galericiye düşman.


    Türk milletini anlatan en iyi fıkra bu;


    Cehennemde yeni bir zebani işe başlamış. İlk gün kıdemli zebani tarafından gezdiriliyormuş. Her yerde dev, yüksek kaynar kazanlar içinde yanan insanlar ve her bir kazanın başında zebaniler varmış. Bizimki bakmış derin bir kazanın başında 5 zebani bekliyor.

    – Bu ne demiş ?

    – Bu Almanların kazanı, sürekli birlik olup yardımlaşıp üst üste çıkarak yukarıya tırmanıyorlar ve oradaki zebaniler de tırmananı tekrar aşağıya atıyor…

    Biraz daha ilerlemişler dev bir kazan daha. Başında 3 zebani bekliyormuş. Bizimki yine dayanamamış;

    – Peki burada niye 3 zebani bekliyor?

    – Bu da Amerikalıların kazanı, bunlar da arada yardımlaşıp çıkmaya çalışıyorlar ve görevli 3 zebani yukarıya çıkanı tekrar aşağıya atıyor.

    Bizimki bakmış bir sürü dev kazan ve her kazanın başında çeşitli sayıda görevli zebani varken ileride bir kazan var ki başında hiç zebani falan yok. Hemen atılmış;

    – Yahu bu kazanda niye görevli zebani yok, boş mu?

    Kıdemli artık bıkkın bir şekilde cevaplamış;

    – O Türklerin kazanı. Görevli zebaniye gerek duymuyoruz. Zaten içlerinden birisi çıkmak için çaba sarf ettiğinde diğerleri birlik olarak hemen onu aşağıya çekiyor. 

    Galericilerin nelere sebep olduğunu örnekleriyle açıkladım. Gayet de güzel anlaşıldığına eminim. Ancak işine gelmeyen duymamazliktan gelecektir.


    Kimsenin parasında pulunda gözüm yok. Para kazanmak marifet ise sağ duyulu davranmak, dönüşümlü düşünebilmek, yaşadığı ülkeye katkı sağlamak, fikir üretmek, yaratıcı projelere ortak olmak, kültürel faaliyetlerde bulunmak da marifettir. 300e alıp 350ye sattıktan sonra sattığı arabanın yenisini 350ye alarak ticaret yapan birinin yukarıda saydığım marifetlere mazhar olduğunu düşünmediğim için kıskanacak birşey de bulamıyorum.


    Saygılarımla


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • synthesizer kullanıcısına yanıt

    300 e aldığı arabayı 350 ye satarsa galerici zarar eder.

    Enflasyonist ortamda ticaretin kuralı farklı işler; Eğer vitrinindeki malı 1 ay sonra satacağını hesaplamışsan bunun 1 ay sonraki piyasa fiyatını tahmin eder onun üzerine kar ekleyerek satarsın.


    Yukarıda bahsettiğim enflasyonist ortamda galericinin örneğin; nakit 300 e aldığı aracın satış fiyatı 400-420 bandında olmalı.


    Galerici %20 den az kazanırsa uzun vadede çarkı çeviremez.


    Sen örneğini kendini sakla. Verdiğin örneğin toplumda karşılığı yok.


    İsteyen istediği ticareti yapar. İsteyen bayiden alır aracı, isteyen galeriden


    İster fabrika kurar %2 net karlılıkla araba üretir. İster araba satar para kazanır.


    İnsanlar tercih etmezsede galericiler batar. Herşey insanın talebiyle alakalı.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi atrix1212 -- 16 Ocak 2021; 12:42:29 >
  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.