Onlarca Metrelik Ucuz Karnabahar Kuyruğu: 'Ecevit'e Laf Söyleyenler Utanır mı?' (8. sayfa)

1 ay önce hatunun isteği üzerine pazardan 1 kilo karnıbahar ve brokoli almıştım. verdiğim paraya aklım çıktı. kış mevsiminde neden bu kadar pahalılar la bunlar?

birim muhabbeti nasil ayni oluyor? disarida 300 dolara satilan konsolu ben tr de 800 dolara aldim 500dolar kime gitti simdi ?

Aynı olması için gelir gruplarının birim olarak aynı maaşı alması gerekir dedim. Aynı değil dedim yani. Nasıl okuyorsunuz arkadaş...

Satışı yapan adamın adı Mehmet, Memet deriz. Evime yakın yerde. Whatsapp grubu var, eşi yazıyor gruba. Bu adam halden almıyor, kendi kamyonu ile gidip bahçeden alıp geliyor. (zabıta gelip ceza da kesiyor ama satmaya devam ediyor).

Akşamdan ne getireceğini, kamyona doldururken video, fotoğraf çekip atıyor.

Kesinlikle kötü ürün getirmez, her zaman memnun kalırsın aldığından. Bazen elma diye gider, ürünü sevmez başka şey alır gelir.

Tek ürün satar. Bugün 1 kamyon elma, yarın 1 kamyon portakal gibi.

Tarladan direkt aldığı için fiyatı ucuz olur.

1 kilo, 2 kilo satmaz, 5 kilo falan satar.

Bu sebeplerle insanlar alır, kimisi ucuz diye alır, kimisi kaliteli diye. Çünkü fazla para versen de böylesini her zaman bulamazsın.

Bu adam sandalye koyar oturur, parayı alır, poşete dolduranlar çevredeki emekli, bina görevlisi falandır. İş bitince de giderken kendileri para ödemeden alırlar.

Önceden çok erken satmaya başlardı, emekliler, ev hanımları yani o an işi olmayanlar sıraya girer.

Satış şimdilerde sabah 9 gibi başlıyor. Saati de mesaj atıyor. Boşsan gidersin.

Ben iki hafta önce izindeydim bir kere portakal aldım, Adana Kozan'dan getirmişti, 5 kilosu 16,5 lira idi. 15 kilo aldım, kendime, babamgile ve eşimin annesine verdik. Sonra bir gün ıspanak getirmiş, dışarıdaydım eve gelirken eşim aradı, sıra yok, satış devam ediyor diye mesaj gelmiş, gittim 8 bağ ıspanağı 10 liraya aldım. 2 bağ birine, 1 bağ birine, 1 bağ birine verdim, kalanı bizde kaldı. 1 haftadan fazla olmuştu, dolaptan çıkardık, güzel güzel yedik. Bilseydim, 20 liralık alırdım.

İki gün önce portakal satıldı, gidemedik, babama söyleyecektim, emekli evde sıkılıyor, hava soğuk diye söylemedim. Onun yerine marketten 5 liraya aldım, tatsız çıktı.

Bu yüzden "sıra" işi sadece fakirlik kaynaklı değil, kimisi ucuz diye geliyor, kimisi kaliteli diye. Bir de mercedesine lpg takan misali, ucuzu varken neden pahalısını alayım diyen var.

Yine zamanında bir yere 5M migros açılmıştı ve açılışa özel indirim vardı. 7-8 yıl önceydi. 10 lira 5 lt ayçiçek yağı 6 lira gibi bir fiyata satılıyordu ve kuyruk vardı. Bir kişiye en fazla 2 tane veriyorlardı, adam kendi, eşi ve 2 çocuğunu getirmiş, yağ alıyordu. Bir tanesinin de ufak marketi varmış, orada satarım diye yine aile boyu gelmişti. Sonra öğrendik ki aynı marka yağ, aynı fiyata başka yerlerde de satılıyor ama orada kimse kuyruğa girmiyordu. Olay tamamen sürü psikolojiydi.

Şimdi insanlar trendyol'daki ya da hepsiburada veya n11'deki efsane indirim günlerini takip etmiyor mu? Yoğunluktan siteler kitleniyor, kargolar çalışamaz duruma gelmiyor mu? Bu da aynı.

2000 - 2002 arası küresel bir kriz yoktu. Bir tek Türkiye'de kriz vardı. O da bürokrasi krizi. Özel bir şirkette işe başlayabilmek için, savcılıktan suç işlememiş olmanı kanıtlaman gerekiyordu meselâ.

Dot com krizini ve diğer borsalardaki büyük çöküşü bilmiyorsun, ekonomi hakkında yorum yapıyorsun.  

Ayrıca sabıka kaydının elden istenmesi teknolojinin o zaman bugünkü kadar gelişmiş olmayışındandı.

Kalkıp da bunu ortaya koyman saçma.

Çok eskiden de banka mevduat defterleri tükenmez kalemle elle yazılıyordu, nolmuş yani? Bu şimdi geçmişe bok atmak için geçerli bir sebep mi?

Nasıl bir kafanız var anlamak mümkün değil.

Çöptür onlar çöp.

Karnıbaharın kilosu 8 TL.

Fotoğraftaki gibi güzel karnıbaharı 1 liradan versinler 20 kilo alayım.