Ben böyle bir dönem görmedim...

Muhtemelen ben hepinizden daha yaşlıyım. 94 krizinde çalışıyordum, 2001 krizinde çalışıyordum. Ekonomik anlamda ülke en kötü dönemlerinden birini yaşıyor. Evet eskiden enflasyon vardı ama maaşlar da 6 ayda bir enflasyona göre artardı. Hatta enflasyon+5 gibi artardı. Ayrıca eskiden devletin kurumlarına yalan söyletmezlerdi. Şimdi ülkenin tüm kurumları yalan bataklığında debeleniyor. TUIK %14 enflasyon açıklıyor, gerçek enflasyon %35-40 bandında. Eskiden yoktu böyle adilikler. Enflasyon neyse o açıklanırdı. Şimdi gerçek enflasyon %35, açıklanan %14. Maaşlara yapılan zam: %14. Nasıl fakirleştiğimizi anladınız mı? Bundan esnaf da olumsuz etkileniyor, her geçen gün azalan gelirler yüzünden daha az satış yapıyor.

Ekonomiyi bir tarafa koyalım ama sosyal ve kültürel anlamda ben bundan daha kötü bir dönem görmedim, yaşamadım. 12 eylül faşist cuntası altında bile inanın basın daha özgürdü. Sosyal hayat daha canlıydı. Şimdi toplum üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi yaşıyor. Bu iktidar ülkedeki bütün renkleri soldurdu, hepsini gri yaptı.

Mutsuz insanlar ülkesi olduk, AKP ye oy veren de mutsuz vermeyen de. Bu iktidar daha da büyük bir kötülük yaptı. Uyguladığı nefret politikalarıyla halkı 2 kesime bölüp birbirine düşman etti.

Hiç bir iktidar bugüne kadar böyle bir kötülük yapmamıştır ülkeye.

Evet eskiden de her şey dört dörtlük değildi, o zaman da bir sürü yanlış yapılıyordu ama ağzımızın tadı vardı be. Hayattan keyif alır, eğlenirdik. Markete gittiğimizde canımızın çektiğini alırdık. Gıdalar sahiciydi, bugünkü gibi yapay ve hormonlu değildi.

Ahir ömrümde gördüğüm en kötü iktidar budur. Türkiye'nin belki daha kötü günleri de oldu (mesala 1974 Kıbrıs barış harekatı sonrası ABD'nin uyguladığı ambargo yüzünden, tüp, yağ, sigara kuyrukları olurdu) ama inanın bundan daha kötü bir iktidarı hiç olmadı.

Maalesef şirketin olsa teslim etmeyeceğin, apartmanın olsa yönetici yapmayacağın adamlar 18 yıldır ülkeyi yönetiyor.

Hemen hemen aynı yaştayız. Çocukluğumda en parasız olduğumuz dönemde bile balkonda 2-3 kangal sucuk asılı olurdu kurusun diye. Her pazar kıymalı pide yaptırırdık. Ayrıca o zamanın sucuğu hakiki sucuktu. Döner yediğin zaman ne eti yedğini biliyodun. Dondurma gerçek dondurmaydı. Şu an herşeyin kalitesi ve tadı rezalet, aynı zamanda da aşırı pahalı. Resmen survival modda herkes.

Her zaman söylüyorum insan nüfusu planlanmak zorunda. 10 milyon kişinin içme suyu ihtiyacını karşılamakla 1 milyon kişininkini karşılamak arasında çok fark var. Şu an gelecek neslin hakkını çalıyoruz daha da beteri diğer canlıların katiliyiz.

Beklediğiniz yaş aralığında ülkeyi değiştirecek insan malesef çok az. Ben de dahil. 21 yaşımdayım borçlarım var. Bırakın ülkeyi değiştirmeyi, borcun taksidini nasıl yetiştireceğim diye düşündüğüm günlerim oluyor.

Ne yazık ki sadece ben böyle değilim gençlerin büyük bir çoğunluğu bu şekilde. Durum vahim.

Palavralarını git başka yerde sık. Bir de o yılları yaşamış gibi yalan söylüyor. Böyleleri de var. Yaşamadıkları dönemleri ana-babalarından duyup gelip burada yaşamış gibi anlatıyorlar. Ben o krizlerin hepsini yaşadım. 1994 krizi bana dokunmadı bile. Hatta gelirim arttı. Ama 2001 krizinde çok zorlandım çünkü bankacılık sektörüyle iç içe bir firmada çalışıyordum. İşimi kaybetmedim ama maaşım kuşa döndü, borçla yakalandım. Fakat her 2 kriz de etkilerini bir kaç ay içinde yitirdi. 6 ay bile sürmedi.

Ama mesele salt ekonomi de değil; hukuk, adalet, siyaset, sosyal hayat, kültürel gelişim, özgürlükler, eğitim vb. alanlarda bu ülkeye son 50 yılda gelmiş en kötü iktidar budur, bundan başkası değildir. Ben çok önceki iktidarları yaşamadığım için onlara tanıklık edemem ama yaşadığım yıllar içinde saydığım alanlarda en berbat iktidar budur.

Değil ama velev ki bu iktidar ekonomide başarılı bulunsun; salt ekonomiyle iş bitmiyor ki, hayatın başka alanları da var ve AKP iktirarı o alanlarda tam anlamıyla sıçtı batırdı.

Sana gelince, sen gözden kaçmışsın, seni bloklamayı atlamışım. Şu devirde hala şu iktidarı savunacak kadar alçalmış üyeleri cevap bile yazmadan blokluyorum. Sana niye cevap yazdım bilmiyorum. Lütuf say.

Birazdan bloklayacağım.

Blok.

Birleşmiş Milletler teşkilatının açıkladığı bir rapora göre, 2002-2020 yılları arasında en fazla kamu ihalesi alan ilk 10 firmadan 5'i Türk firması. Muhalefetin "5'li Çete" olarak adlandırdığı Cengiz, Limak, Kolin, Kalyon ve MNG inşaat firmaları, aynı zamanda AKP'nin ve havuz medyasının finansörleri konumunda.

Bu 5 firmaya 18 yıl içinde tam 200 milyar USD tutarında kamu ihalesi verilmiş.

Yani siz gençler için eğitim, burs, yurt-barınma, istihdam, yatırım vb. gibi alanlara harcanacak paralar, devlet hazinesinden bu 5'li çetenin kasasına ve arada komisyonunu alan kişilerin cebine gitmiş.

44 yaşındayım. 94 te liseden sonra üniversiteyi kazanamadım. idareten tezgahtarlık yapıyordum. Asgari ücret 3.5 milyon lirayken ben haftalık 1.5 milyon alıyordum. O işi bulmak için de hiç uğraşmamıştım. Heryerde iş çoktu. Evimize yakın Capitol AVM yeni açılmıştı 93-94 gibi en az 4-5 arkadaşım orda asgari ücretin 2-3 katı maaş alarak çalışmaya başlamışlardı. Evden eski kaşar, pastırma vs eksik olmazdı. Ona rağmen koalisyonlar vs. ülkenin kötü yönetildiğini ve daha iyi olması gerektiğini düşünürdük. Bırak daha iyi olmayı o şeklinde kalsa çok iyi olurmuş.

Ohooo, ilk günden pes ettiniz hemen.

Durun bakalım daha 20-25 yıl uçuş garantisi, geçiş garantisi, hasta garantisi ödeyecez.

AKP şu fotoğraftaki şeyi komple 80 milyon kişiye hediye etti. Zevkini çıkartın.  

Abi ailenize güzelce anlatacaksanız ülkeyi bu hale getirenleri , ben ailemi ikna ettim 18 yıldır aynı partiye oy veriyorlardı birdahaki seçimde kesinlikle yok sizde güzelce ailenize anlatacaksınız tatlı dil yılanı deliginden çıkarır demişler . güzelce anlatın