Acayip zor yollara girdim ecel terleri döktüm

Paragraftan kör olanlar için özet geçiyorum;

Arkadaşın çok güzel gözüken gemi gibi kocaman bir sedanı varmış. 1.6 atmosferik olmasına rağmen klima ile yokuş çıkabiliyormuş.

Arkadaş çok tecrübeliymiş. Milli parka giderken navigasyon bunu aşırı dik bir rampaya sokmuş, klima açık çıkabilmiş. Sonra navigasyon tekrar bunu daha dik bir yokuşa götürmüş, o kadar dikmiş ki gece gelip yıldızları izleyebilirmişin. Tecrübesinden dolayı direksiyon dönünce güç kaybı olacağını hesap etmiş ve klimayı kapatmış. Araba bana mısın dememiş. Sonrası milli parka giriş ve gezme...

Dönüş yolunda arkadaş tecrübesine tecrübe katmasına rağmen yine kaşınıp navigasyonu açmış, navigasyon da sen misin açan deyip gemi gibi aracın giremeyeceği dar bir sokağa sokmuş. Araç birden gemiden kayığa dönmüş ve arkadaş beş manevrada iskele sancak deyip oradan da çıkmış. Şimdi de tecrübesini bizlerle paylaşıyormuş.

Küfür yemek icin açılmış bir konu sanirim

Türkçe gramer eğitimin ne kadar önemli olduğunu anlatan bir konu olmuş.

İbret olarak başa sabitlenmeli.

Tüm ailelere çocugunuzu okutmazsanız böyle "konuştuğu gibi yazan " bir insan olur die örnek olarak gösterilmeli.

Adam gayet yazmış okuma özürlümüsünüz ?

Die derken, vefat anlamında mı ?

Hocam arada bir paragraf başı yap da okuyalım.

Neymiş o araç 1500 kilo 114 beygir?

Pardon, 113 beygir 154 tork.

Sen şu yüzüne gül sürülen eleman değil misin?Kendini karantinaya aldığını söylüyordun çabuk bitmiş karantinan.Neresi orası lokasyon ver gel gidelim tekrar.

sadece tecrübeli sürücülerin gidebildiği bir park. yol da bilerek öyle ki giden xp kasıp level atlasın.

Geçen gün ben de arabaya bindim, amanın o da nesi, bir sıcak bir sıcak, açtım camları, azıcık hava girdi içeri, evde usbye de birkaç mp3 atmıştım. taktım tam yola çıkıcam mp3ler çalmıyor. tüh lan dedim böyle de müziksiz yola çıkılmaz ki, arabayı kitleyip eve döndüm. mp3lerin bitreytine baktım 320 kbps, yahu 10 yıllık teyp yüksek birtreyt çalar mı, çalmaz, hemen bir program indirip 128 kbps yaptım, indim arabaya, taktım usbyi, baktım çalıyor, bu sefer de güneş gözlüğümü unutmuşum, of dedim ya ne lanet bir gün, eve gitttim ,gözlüğü aldım, indim arabaya, araba da kaldırımda, ama tam ineceğim yere bi tane doblo park etmiş, dörtlüleri yakmış gitmiş, ne telefon numarası var ne bişey, insan bir telefon numarası koyar, neyse bekle babam bekle gelen giden yok, en sonunda baktım herifin biri ileriden geliyor, dedim heralde bu, adam yaklaştı, dedim abicim böyle park edilir mi biz nsasıl çıkacaz, adam yüzüme mal mal bakıyor, meğer arabanın sahibi o değilniş, geçti gitti çok utandım valla, rezil oldum mu diye binalara falan bakıyorum camda kimse yok. neyse bekle babam bekle hala gelen giden yok, en sonunda biri geldi aldı arabayı, ben de onun peşinden kaldırımdan indim, park ettiğim bölgeye bir baktım ki göl gibi yağ akmış, oha dedim bizimkine mi bişey oldu acaba. tam arabanın altına eğilip baktım ki meğerse o yağ